Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 HABERLER 26 TEMMUZ 1990
P A R T I L E R D E N
Akbulut'un
19 ağustosta yapılacak seçim propagandası için gezilerini
sürdürecek. Akbulut sırasıyla Kastamonu, Zonguldak,
tstanbul ve Bursa'ya gidecek. Başbakan
«iAV*J^» Yıldınm Akbulut, Karadeniz ve Güneydoğu
" /fj[^^ Anadolu gezisınin ardından Batı Karadeniz
\KQ ve Marmara turuna çıkacak. Akbulut 30-31
t: }~' "\ temmuzda önce Kastamonu daha sonra da
~^«j~»—* Zonguldak'a gidecek Başbakan Akbulut,
>»A*rri»< J buralarda halka hitap ettikten sonra 1-4
ağustos tarihleri arasında lstanbul'da
bulunacak. Akbulut, daha sonra 7 ağustosta "Bir oy için
vatandaşın ayağına gitmekten gurur duyanm" sloganıyla
Bursa'mn seçim yapılacak Küçükkumla ilçesinde halka hitap
edecek. Bu arada seçmen sayısımn fazlalığı yönünden
dikkatleri üzerine çeken lstanbul Bayrampaşa ve Ankara
Etimesgut ilçelerinde ANAP özel bir çalışma sürdürecek.
Yapılacak çalışmalann henüz belirlenemediği bu yerlerde
bölge milletvekilleri ev ve kahvehane toplantılannda
vatandaştan oy isteyecekler.
IDP'den seçim boykotu
Partisi (IDP) iktidann "Hukuka ve anayasaya aykın
baskılanmn yoğun bir şekilde yaşanması" nedeniyle 19
ağustosta seçim yapılacak 14 yerlesim biriminden 13'ünde
seçimleri boykot ettiğini açıkladı. IDP Genel Başkanı Aykut
Edibali, "ANAP'ın önceden belli seçim komedisinde
fıgüran olmayacağız" dedi. Edibali, "ANAP iktidarınm 19
ağustosta sergileyeceği iğrenç baskılan takip ve deşifre
etmek için" sadece bir yerleşim merkezinde seçimlere
katılacaklarını bildirerek diğer partileri de dürüst, eşit,
demokratik seçim koşullan oluşuncaya kadar boykota
katılmaya çağırdı. (Ankara / ANKA)
SHPlideri Trabzon'daselfelaketibölgesinigezdi
D Y P G e n d
Süleyman Demirel, dün
aksam Izmir'e geldi. Demirel, bugun Atatürk Spor
Salonu'nda yapılacak i! kongresine katılarak bir konuşma
yapacak. DYP il kongresi öncesi delegelere
konser izletilecek. tl Başkanı Rasih Öztürk,
Şeref Tartan ve eski tl Başkanı Rıfat
i Serdaroğlu'nun aday olarak katılacağı tzmir
tl Kongresi'ni izlemek üzere DYP Genel
Başkanı Süleyman Demirel, milletvekilleriyle
birlikte dun akşara tzmir'e geldi. Demirel, bu
sabah partililerle görüştükten sonra Atatürk
Spor Salonu'na geçecek. Saat 11.00'de önce delegeler, çeşitli
sanatçıların katılacağı bir konser izlettirilecek. Saat 13.00*16
ise kongre başlayacak. Süleyman Demirel, burada bir
konuşma yapacak, akşam da Ankara'ya dönecek.
(Izmir/Cumhuriyet Ege Bürosu)
U o r M A/o1iİP>r
S H P
Ç o
f U m
Milletvekili Rıza
n . < * C l VO111C1 n , m a n ı
davetli olarak hacca giden
vali ve bürokratlar için soruşturma açılıp açılmadığını
sordu. Jlıman TBMM Başkanlığı'na sunduğu soru
önergesinde, "Bu yöneticilerin Rabıta ile iç
içe calıştığı, valilerin Rabna'nın önerisine
gore atandığı doğru mudur" diye sordu.
Ihman Başbakan Yıldırun Akbulut'un
cevaplaması istemiyle haarladığı önergede,
bugune kadar Rabıta parası ile hacca giden
vali ve bürok.ratlann isimlerinin
açıklanmasını istedi. Devletin üst yönetim vali ve
bürokratlarımn Rabıtaca masrafları karşılanarak hacca
gönderildiğini iddia eden Ihman, "Bunları engellemeye
hükümetin gücü yetmiyor mu" dedi. Ihman ayrıca, şeriat
ve tarikatçıların Çorum'u pilot bölge seçtiklerini ileri sürdü.
Kitaba toplatma
J İstanbul Haber Servisi — Eksen Yayıncıhk tarafından
basılan "Yakın Geçmişe Genel Bir Bakış ve Platform
Taslağı" adlı kitabın tstanbul Devlet Güvenlik
Mahkemesi tarafından toplatılmasına karar verildi.
Kitabın Türk Ceza Kanunu'nun 142/3. maddesi gereğince
toplatılmasına karar verildiği bildirildi.
Güııey Kore Başbakanı
• ANKARA (Cumhuriyet) — Güney Kore Başbakanı
Kang Young-Hoon iiç günlük bir resmi ziyareti için dün
Ankara'ya geldi. Başbakan Yıldırım Akbulut'un konuğu
olarak gerçekleştirdiği ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı
Turgut Ozal tarafından da kabul edilecek olan Güney
Kore Başbakaru Kang ile yapılacak temaslarda, ikili
ilişkiler ile uluslararası sorunlar ele alınacak. Kang'ı dün
Esenboğa Havaalanı'nda karşılayan Başbakan Akbulut,
iki ülke arasında tarihsel bir dostluk bağı olduğunu
belirterek 'Şehitlerimizin hatıraları, gazilerinıizin
kahramanlıkları hafızalarımızda canlılığını muhafaza
etmektedir. Kore Cumhuriyeti'nin takip etmekte olduğu
politikalan yakından izliyoruz ve bölünmüşlüğünün bir
an önce giderilmesi için gösterilen çabaları da
destekliyoruz" dedi.
Bursa-Lstaııbul seferleri
• BURSA (AA) — Bursa-İstanbul arasında haftanın 5
günü gerçekleştirilecek helikopter seferleri dün başladı.
Maş-Air firmasının SSCB'den getirdiği 24 kişilik dev
helikopterler ile dOzenlenen Bursa-İstanbul karşıhklı
seferlerde, bilet ücreti 100 bin lira olarak belirlendi.
Gidiş-dönüş biletleri ise indirimli olarak 180 bin liradan
satılacak. Maş-Air helikopterleri cumartesi ve pazar
günleri dışında 8.30 ve 18.30'da tstanbul'dan, 09.00 ve-
19.00'da ise Bursa'dan havalanacak. Helikopterin, kent
içinde uygun bir alan buluncaya kadar havaalanını
kullanacağı bildirildi. Bursa-lstanbul arasım 25 dakikaya
indiren helikopter seferleri aralık ayından itibaren
tstanbul-UIudağ arasında da yapılacak.
VEFAT
Gazeteci Erturan'ı yitirdik
• İSTANBUL (ANKA) — Hürriyet Haber Ajansf nda
görevli gazeteci Turan Erturan dün sabah saat 8.00
sıralarında öldü. Ölüm nedeni akciğer kanseri olarak
belirtilen Erturan'ın cenazesi dün ikindi namazından
sonra aılesi ve yakınları tarafından Ortaköy Mamutağa
Mezarhğı'nda toprağa verildi. 1935 yılında Erzincan'ın
Kemaliye kazasında doğan Erturan, 1963 yılında
başladığı gazetecilik mesleğini Hürriyet Haber Ajansı'nda
sürdürüyordu. Ayrıca serbest yazar olarak da çalışan ve
sürekli basın kartını taşıyan Erturan, evli ve iki çocuk
sahibiydi.
Hasan Eeat Işık'ın eşi
• ANKARA (ANKA) — Geçen yıl ölen Dışişleri ve
Milli Savunma eski Bakanlarından Hasan Esat Işık'ın eşi
Ümit Işık, tedavi görmekte olduğu Ankara Ibni Sina
Hastanesi'nde öldü. 72 yasında ölen Ümit Işık'ın
cenazesi, tstanbul Çakaldağ Aile Mezarhğı'nda
muhtemelen yarın ya da cumartesi günu toprağa
verilecek. lstanbul'da 1918 yılında doğan Ümit Işık, bir
çocuk annesiydi.
Iııöııü: Bu iktidargidecekSHP lideri dün Trabzon'da sel felaketine
uğrayan bölgeleri gezdi. Son yıllarda yapılan
köprü ve yoîların çürük olduğunu vurgulayan
tnönü, "Vatandaşın zararını gidermeyen
devlet, kusurludur. Devletin gücü Doğu
Karadeniz'de yok. iki seneye kalmadan,
erken seçim yapılacak." dedi.
ÜMtT ASLANBAY
MAÇKA — SHP Genel Başka-
nı Erdai İnönü, iki yıla kalmadan
erken seçim beklediğini belirterek
"Bo iktidar bütün takınuyla bir-
likte gidecek" dedi.
tnönü, dün bir ay önce sel fe-
laketinden zarar gören Trabzon-
un Maçka ilçesinde incelemelerde
bulundu. Aradan bir ay geçmesi-
ne karşın çalışmalann yetersiz ol-
duğunu dile getiren SHP lideri,
devletin bir an önce vatandaşın
uğradığı zaran gidertnesi gerekti-
ğini belirtti. tnönü, bunun devle-
tin görevi olduğunu vurgulayarak
"Bunu yapmayan devlet valanda-
şa karşı sorumludur, kusuriudur"
diye konuştu.
Sel felaketinin büyük zararlara
yol acması ve bundan sonra bu tür
felaketlerin yaşanmaması için üni-
versitelerin rapor hazırlaması ge-
rektiğine, ancak bugüne kadar
böyle bir çabanın görülmediğine
dikkat çeken Inönü, "ne iş yapök-
lan anlaşılınavan" 15 devlet baka-
nından birinin bu işle ilgilenme-
sini istedi. tnAnü, özellikle Çatak-
ta yaşanan iki yıl önceki heyelan
ardından yapılan yol ve köprüle-
rin hepsinın yıkıldığına da dikkat
çekerken "çürük yapılan" bu köp-
rüler ve yollar konusunda incele-
me yapümasını da istedi. Trab-
zon'un batısındaki Yağlıdere'de se-
lin günduz saatlerinde, Maçka yö-
resinde ise gece saatlerinde mey-
daııa geldiğinı anlatan tnönü, rae-
teoroloji yetkililerinin bu konuda
uyanda bulunup önlem alınma-
masını da eleştirdi. tnönii sözle-
rine şöyle devam etti:
"Son zamanlarda yapılan inşa-
atlann çürük oldogu ortaya çıkı-
yor. Halbuki TV'ye bakarsanu
çag atlamışız. \fcni yapıian köpri-
ler, yollar, setler seîe dayanmıyor.
Tabii vatandaşın canı da dayanuu-
yor. Bunlar afete, sele dayanamı-
yor. Çunkü gerçege dayanmıyor.
Bu, milletin, devletin parasnı so-
kağa atmakUr"
Devletin halen vatandaşa 30 bin
konutluk borcu olduğunu hatırla-
tan SHP lideri "Devletin marife-
ti geride kalmamak içindir, dev-
let hep geride kalacaksa kime ne
faydası olur?" diye sordu. Zarar
gören yurttaşlara kredi ve borç
sözlerinin verildiğini, ancak bu
ana kadar gerçekleşmediğini an-
latan tnönü, "Devletin gücü Do-
ğu Karadeniz'de yok" diyerek bu
bdlgenin ihmaJ edildiğini vurgu-
ladı. tnönü, "Devletin gücü sel,
heyelan gibi doğal yıkunlarda üre-
tidnin bakkııu verirken gözükmü-
yor da yalnız TV'den mi gozükü-
yor?" dedi.
SHP lideri, Turkiye'nin demok-
rasiye geçiş çabaları içinde oldu-
ğunu da belirtirken Karadeniz
Üniversitesi'ni kastederek yöneti-
cileri buna ayak uydurmaya çağır-
dı. tnönü, "tki seneye kalmadan
erken seçim oiacak. Bo iktidar bâ-
tün takımıyla gidecek. Bunu va-
tandaşlar da, devletin bütün ku-
ruluşlan da göniyorlar" diye
konuştu.
Inönü, asgarı ücret konusuna
da değinirken 12 Eylül'den sonra
çalışan kesimın sürekli sıkjntıya
sokulduğunu, sermaye sahipleri-
nin ise gelirlerini sürekli arttırdı-
ğını anlatarak "BelediyelerimizİD
bütün olanaksızlıklara ragmen
verdikieri ücret bu asgari ücretin
kat kat uzerinde. Bo>le bir asgari
ücreti kabul etmiyoruz" dedi.
tnönü, enflasyonun durdurul-
mamasının çalışanların aleyhine
olduğunu anlatarak bu iktidarın
gitmemesi halinde sıkıntılann sü-
receğini söyledi. SHP lideri ve be-
raberındekıler dün öğleden sonra
Trabzon'dan uçakla Ankara'ya
geçtiler.
tnönü, önceki gece Trabzon
Belediyesi'ni ziyareti sırasında bir
grup öğrenci kendisiyle görüşmek
istedi. Inönü'ye KTÜ'den çeşitl'
nedenlerle 60 ögrenciye stlrt
uzaklaştırma verildiğini belirten
öğrenciler, üniversite yönetimin-
den sikâyetçi olduklannı söyledi-
ler. Inöan, üniversite öğrencileri-
nin lüzumsuz tahriklere girişme-
melerini isteyerek "Kendi gdece-
ğinizi tehlikeye atmayın, ünversite
ögreüminizi aksatacak, hcmen
çözemeyece|mtz işlere girişmeyin.
Çünkü bnnlara ögretim üyeleri
sahip çıkmalıdır" dedi.
SHP Genel Başkanı Erdal tnö-
nü, Diyanet tşleri Başkanı Sait
YazKiogln ile aynı uçakla Anka-
ra'ya döndü. Hareketten önce
Yaaaoglu, tnönü'nün yanına ge-
lerek TBMM'deki hac görüşme-
lerinde yaptığı konuşmadan dola-
yı kendisini tebrik etti.
"Gazete satın almaklaparti satın almak aynı şeydir" diyen Ecevit:
Ozal,
4
benden büyük yok' diyörAHMET TAN
ANKARA — Bülent Ecevit politikaya gazeteci-
likten geçme. Basın kartı sahibi. Eski basın ataşe-
si, siyasi parti lideri ve eski başbakan, Çankaya'da
Cumhurbaşkanı Özal ile göruşme yapması bekle-
nen Avustralyalı basın kralı Murdoch ve Hürriyet
gazetesini satın alma pazarlığındaki lngiliz Robert
Maxwell ile ilgili bir sorumuza Ecevit'in yanıtı ıl-
ginç:
"Yabancıların Türkiye'de gazete sann aimalan,
parti satın almaktan farksızdır."
Gunlerden 24 temmuz yani "Basın Bayramı." Ba-
bıail'de, Cumhuriyet gazetesideyiz.
DSP lideri Ecevit anlatıyor:
"Basın, demokrasilerde, yasama, yüriitme ve yar-
gıdan sonraki dörduncü güçtur.
Devlet ve ulus olmanın lemel gereklerinden ve ku-
rumlanndan birisidir. Kamuo>unu >«nsıtmada ve
olusturmada son derece önerali bir işlevi vardır."
Soruyoruz: Yabancılann gazete satın almalannın
Mkıncalanm anlatır mısınız?
ECEVİT — Siyasi partilerin ne kadar ulusal ol-
ması gerekirse basının da o kadar ulusal oiması ge-
rekir. Çağımızda çok ilginç ve çok hızlı değişiklik-
ler oluyor. Bunda hem teknolojik atılımların hem
değerlerdeki hem de uluslararası ilişkilerdeki deği-
şikliklerin etkisi oluyor. Bunun sonucu olarak da
yabancı sermaye, önceleri akla hayale gelmeyen yer-
lere yöneliyor. Başka ülkelerde de nitekim yabancı
sermayedarlann tutunmuş bazı gazeteleri satın al-
dıkları görülmektedir. Türkiye kadar jeopoütik ko-
numu duyarlı olan bir ülkede bazı büyük güçler,
devletler tarafından kendi bolgesinde kullanılmak
istenen bir ülkede yabancı sermayenin ulusal basın-
da etkinlik kazanması çok ciddi sorunlar doğura-
biür.
Şimdi bazı Doğu Avrupa Ulkelerinde de yaban-
cılann gazete satın aimalan konusu gündemde. An-
cak onlarda da tereddutler ve ciddi tartısmalar uyan-
dırıyor.
— Basına yabana sermaye girişi karsısında ne-
ler yapılabilir?
ECEVtT — Türkiye bu gelişmelere uyum sağla-
makta çok geç kalıyor. Ardından sürükleniyor. Bel-
ki yabancı sermayenin basınımıza girmesi önlene-
meyebilir. Fakat hiç değilse mevzuatımızda bunun
olası sakıncalarını giderecek veya azaitacak birta-
kım değişikliklerin de yapılması gerekir. tlla gelme-
sin demiyorura. Zaten örtülü olarak geliyor. Bugün
yabancı kaynaklardan finanse edilen yayın organ-
İarı olduğunu biliyoruz. özellikle köktendinci ül-
keler Türkiye'de partilere, tarikatlara, eğitim kurum-
lanna olduğu gibi bir ölçüde basına da sızmışlar-
dır. Bugün Türkiye'de köktendinci akımları temsil
eden, dışandan desteklenen yayın organlan da var-
dır. tran devrimini savunan ve sanınm oradan fi-
nanse edilen yayın ogranları da vardır. Bunun tü-
müyle önlenemeyeceğini de bih'yorum. Ama ulusal
açıdan bağımsızlık açısından sakıncalan en aza in-
dirmek için yasal önlemleri de almak gerekir. Olay-
lann peşinden sürüklenmemek gerekir. Oysa bu gibi
Yetkiler kimde Hiçbir ülkede cumhurbaşkanı,
yabancı işadamlannın muhatabı olmaz. Türkiye'de ciddi
bir devlet varsa yabancı işadamlannm, sıra Özal'a
gelmeden başka resmi muhataplarının bulunması gerekir.
Fakat Saym Özal hepsini kendi etrafına topluyor.
Türkiye'de ben varım, benden büyük yok diyor. Tüm
yetkiler bendedir demeye getiriyor. Milletin 24 saatini
kendisi ile doldurmaya çalışıyor.
yenih'klere öncelik etme hevesi ile veya birtakım baş-
ka siyasal ve kişisel hesaplarla Sayın Özal, başba-
kanlık döneminde olduğu gibi cumhurbaşkanlığı
döneminde de Türk toplumunu birtakım oldubit-
tilerle karşı karşıya bırakıyor.
— Nasıl oldubitti?
ECEVİT — Örneğin, çağdaş gelişmenin doğal ve
kaçınılmaz sonucu olarak Türkiye'de TV ve radyo
yayınabğını tabii belli kurallar içinde serbest bırak-
mak gerekirken Sayın özal bir başka ülkeden Türki-
ye"ye yayın yapacak televizyon istasyonlan kurul-
masını önce akla getirtiyor. Daha sonra da teşvik
ediyor.
Ben radyo ve TV'nin özelleştirilmesine kesinlik-
le karşı değilim. Parti olarak bunu ilk savunmuş
olan DSP'dir. Ama bunu kurallanna uygun biçim-
de yapmak, daha doğrusu kurallarını çok iyi belir-
lemek ve sakıncalarını en aza indirmek gerekir.
— Sayın Özal'ın yabancı işadamlan ile görüşme-
sini nasıl değerlendiriyorsunuz.
ECEVtT — Hiçbir ülkede cumhurbaşkanı ya-
bancı işadamlannın muhatabı olmaz. Türkiye'de
ciddi bir devlet varsa, yabancı işadamlannın sıra
özal'a gelmeden başka resmi muhataplannın bu-
lunması gerekir. Fakat Sayın özal, hepsini kendi et-
rafında topluyor, "Türkiye'de ben vanm, benden
başka büyük yok" diyor. Tüm yetkiler bendedir de-
meye getiriyor. Bununla da kalmayıp milletin 24 sa-
atini kendisi ile doldurmaya çahşıyor.
— Sayın Cnmhurbaşkanı'nın basın kralı denilen
Murdoch'la goruşmesini nasıl karşılıyorsunuz?
ECEVtT — Yabana sermayenin basına girmesi
sürecine aracıhk ediyor, öncülük ediyor. Bu amaç-
la ilişkiler kuruyor. Bir an önce TBMM'nin bu k
nuya el koyması gerekir. Yasakçı bir anlayışla âv,
ğil, duzenleyıci bir yaklaşımla kurallar belirlemesi
gerekir. Ama doğrusu şu ki TBMM'de bu eğüimi
de göremiyorum. Yalnız ANAP'ın değil Meclis'te
grubu bulunan iki muhalefet partisinin de zihinle-
ri biraz karışık.
— Ne gibi bir kanşıklıktan söz ediyorsunnz?
ECEVİT — Örnek vereyim. Bugün (24 temmuz)
Türkiye gazetesinde çıkan bir demecinde SHP'nin
bir genel sekreter yarcbmcısı diyor ki: "Anayasa cer-
çevesinde TRT'den başka bir kurulnşun TV yayını
yapmasına karşıyız. Anayasa da kanunlar da buna
imkân vermlyor."
Oysa radyo ve TVde devlet tekelciliği anayasa ge-
reği clraakJa birlikte aslında çağın gereklerine ters
düşmekte. SHP, her gün TRT'den yakinıyor, bir
yandan da "TRTnin yayın tekeh" devam etmelidir"
diyor. Bu büyük çelişkidir. Bu çelişkinin nedeni,
DSP'nin sesini duyurmasını önlemektir. Yani DSP
sesini duyuramasın da ne olursa olsun diye düşün-
menin bir sonucu bu çelişkiye sürükleniyorlar.
— Türkçe göruntülü yabancı yayma karşı çıkjlı-
vorsa rutarfa olmak için yabancı sdzlü yayına da kar-
şı çıkmak gerekir deniyor. Şöyle ki bem Amerika-
lılar hem de İngilizier yıllardır VVjshington'dan ve
Londra'dan Türkiye'yç radyo ile Türkçe haber ve eg-
lence programlan yayını yapmaktalar. Şimdi bu ya-
yın, TV aracıhgı ile Almanva'dan özel ellerden ya-
pılacak. O zaman tutarlı olmak için yabana radyo
yayınlanna da karşı çıkmak ve yasak koymak ge-
rekmez mi?
ECEVtT — Elbette Çocukluğumuzdan beri ya-
bancı ülkelerin radyo yayınlannı dinh'yoruz. TRT
yayın tekelini savunan aynı SHP'nin milletvekille-
ri, yöneticileri, belediye başkanlan, bacalara, ka-
pılara çanak koyma hakkını savunuyorlar. O ka-
dar ki, bazı yönetici milletvekilleri, milletvekilliği
zırhına bürünerek kendi bahçelerine çanak ant*-
koyup yabancı TV yayınlannı Türk milletine s^
rettirmek için israr ediyor, ondan sonra da TRT te-
kelini savunuyor. Bu çelişkiyi açıklamak zorunda-
dırlar.
— Çelişkiden kurtulmanın yolu nedir sizce?
ECEVİT — Yıllar önce radyo yayınları ile ilgili
bir benzetrae yapmışüm. Özel radyo ve TV yasağı-
nı Nasrettin Hoca'nm mezanna benzetmiştim. Bi-
liyorsunuz, Nasrettin Hoca'nın mezanrun çevresinde
hiç duvar yoktur, ama kapısmda kocaman bir kilit
asılıdır. Bütün ülkeler açık semalar çagında yaşı-
yor. Havadan, en uzak ülke yayınlan bile izlenebi-
İiyor.
Güvenlikgüçleri Batman'dakiyürüyüşü yasadışı* buldu
HEPndlletvekîllerine polis yumnığuHEP yürüyüşünü alkışlayan vatandaşların
polisçe gözaltına alınması, taşlı sopalı, coplu
çatışmaya dönüştü. HEP Başkanı Işıklar,
vatandaşların sakin olmasını istedi ve "Bunun
hesabını Meclis'te soracağız" dedi.
YALÇIN ÇAKIR
BATMAN/ptYARBAKIR —
"Onurlo ve Özgnr Bir Yaşam
Içln" tstanbul'dan Diyarbakır'a
yürüyen Halkm Emek Partisi mil-
letvekilleri Batman'da polis tara-
fından engellendi. Güvenlik güç-
leri, yürüyüşün son gününde Bat-
man'a gelen ve burada yürümek
isteyen milletvekillerine, "yasala-
ra uygun şekilde
davranmadıklan" gerekçesiyle en-
gel olmak istedi. Tartışmalara hal-
kın da katılması sonucu kavga
çıktı. Bazı milletvekilleri polis ta-
rafından tartaklandı, çok sayıda
kişi de gözaltına ahndı. HEP Ge-
nel Başkanı Fehmi Işıklar, Diyar-
bakır mitinginde yaptığı konuş-
mada, polisin Batman'da HEP
milletvekillerine ve vatandaşlara
saldınsını kınadı. Işıklar, "tçişle-
ri Bakanı'na sesleniyorum. 30'a
yakın insan gözaltına alınmış.
Batman'da yakın bir tarihte bir
min'ng duzenleyecegiz. Gelsinler
de engellesinter bakalım" dedi.
Halkın Emek Partisi milletve-
killerinin tstanbul'dan başlayıp
Diyarbakır'da sonuçlanan "Onur-
In ve Özgiir Bir Yaşam tcin" yu-
rüyüşlennin son gününde Bat-
man'da olaylar çıktı. Yürüyüşü
"yasadısı bolan" güvenlik güçleri
ile milletvekilleri arasında çıkan
tartışma, taşlı sopalı kavgaya dö-
nüştü. Olaylar sırasında bazı mil-
letvekilleri tartaklanırken çok sa-
yıda Batmanlı da gözaltına ahn-
dı. HEP Genel Başkanı Fehmi
Işıklar, polislerle tartısarak "jii-
riimekte ısrarlı olduklannı ve va-
tandaşlara eziyet edilmemesini"
istedi. Bunun üzerine güvenlik
güçleri megafonla yürümek iste-
yen halka seslenerek, "Şu anda, 72
saat önceden izin alınmadığı için
miiletvekillerinin de halkın da yü-
riimesi yasal degil. Bizi zor koDan-
mak duramunda bırakmayın" de-
diler. Polisin yurüyüş güzergâhı
uzerinde 6 ayn yerde kolkola gi-
rerek kordon oluşturduğu görül-
dü. Milletvekillerinin polisle tar-
tışması, zaman zaman el-kol ha-
reketlerine dönüştü. DtSK Genel
Başkanı ve HEP Milletvekili Ab-
dullah Baştürk, "Yüriimekte ısrar-
lıyız, aksi takdirde burada oturnp
bekleyecegiz" dedi. Bunun üzeri-
ne güvenlik kuvvetkri milletvekil-
lerinin yüftimesine izin verdiler.
Polis, çevreden alkış tutarak yü-
rüyen ve "Fasist devlet", "Polis
baskısından yıldık" diye bağıran
halkı dağıtmaya başladı. Binlerce
insamn katıldığı yurüyüş sırasın-
da polisin saldınsına yumruk ve
tekmelerle karsılık veren Batraan-
lılardan pekçoğu yerlerde sürük-
lenerek polis araçlanna bindiril-
di. HEP Milletvekili Salib Sümer
ve Adnan Ekmen gözaltına alı-
nanları kurtarmaya çahştılar.
Tartısmalar sırasında bazı po-
BATMAN'DA OLAY — Bazı polis memurlan HEP Milletvekili Salih Sümer'i yumrakladı. Vatandaşla-
nn dayak yemesini önlemeye çalışan Adnan Ekmen de polislerin yumruklanyla karşı karşıya kaldı.
lis memurlarının Salih Sümer'i
yumrukladıklan görüldü. Vatan-
daşın dayak yemesini önlemeye
çalışan Mardin Milletvekili Adnan
Ekmen de polislerin tekme ve
yumruklanyla karşı karşıya kaldı.
Diğer milletvekili Mehmet Ali
Eren'in üzerine polisler silahlany-
la yurüyerek korkutmaya çalıştı-
lar. Daha sonra, HEP Genel Baş-
kanı Fehmi Işıklar, halkın "Katil
polis" diye bağırarak sokak ara-
larından polislere doğru koşmaya
başlaması üzerine parti otobüsü-
nün hoparlöründen, "Bunun he-
sabını Mecliste soracağız. Bat-
man'daki bu olaya neden olan
tüm yetkililerden bunun besabını
soracağız. Vatandaşa da, milletve-
kiline de vtırmaya hakkınız yok"
diye seslenerek halkı sakin olraa-
ya çağırdı. Tas, sopa ve coplu kav-
ga yarım saat kadar sürdü. Bu
arada polisin çok sayıda kişiyi
gözaltına aldığı görüldü.
Daha sonra Diyarbakır'a geçen
HEP milletvekillerinin mitingi sa-
at 17.00'de başladı. Cüneyt Can-
ver'in sunuculuğunu yaptığı mi-
tingde önce parti Genel Sekreteri
tbrahim Aksoy konuştu. Aksoy-
dan sonra söz alan HEP Genel
Başkanı Fehmi Işıklar, polisin
Batman'da HEP milletvekillerine
ve vatandaşlara saldınsmı kınaya-
rak, "tçqlcri Bakanı'na sesleniyo-
rnm. 30'a yakın insan gözaltına
alınmış. Batman'da yakın bir ta-
rihte bir miting düzenieyecegiz.
Gelsinler de engellesinler baka-
lım" dedi.
10 binden fazla kişinin yoğun
polis önlemi altında izlediği mi-
tingde 424 sayılı kararnamenin
anayasanın ve uluslararası sözleş-
melerin üstünde olduğunu belir-
ten Işıklar şöyle konuştu:
"Bu kararname kalkmalıdır.
Olağanüstü Hal Bölge Valisi git-
sin başka bir yerde valilik yapsın.
Bu kadar genç hapishanelerde çü-
riidü. Bu kadar insan işkence gör-
du. Bunlan kim yaptı? Drvlet so-
vut bir kavram. Tete>izyona çıkan
siyasi partilrr var ya bep bunlar
yapü. Henüz hiçbir U ve Uçemiz-
de başkanımız yok. Ancak tstan-
bul'dan buraya kadar geldik re
balk bizimle".
Konuşmasında Kürt sorununa
da değinen Işıklar, demokrasinin
önündeki en büyük engelin Kürt
sorunu olduğunu söyledi.
SHP'nin hanrladığı Güneydoğu
raporuna da değinen Işıklar, "Bu
sorra vakarrtan aşagıvs darte edi-
lerek çözülecek bir sornn degitdir.
Kürt sorununu MGK tarüşıyor.
MtT tartışıyor. Hükümet tarbşı-
yor. Banşçı bir çözum istiyoruz.
Kanrevan içinde kalınmadaa çö-
zulsan dryoruz. Türkrye'de kardeş-
çe. dostça, banş içinde demokra-
siyi knrarız ve bu ülkede böylc
yaşanz" şeklinde konuştu. Işken-
cecilerden hesap soracaklanm be-
lirten Işıklar, ülkede muhalefet
boşluğu olduğunu belirterek,
"Korkuyu hep birlikte ve örgütlü
olarak yenmek gerekir" dedi. Ko-
nuşmasının son bölümünde, "Tr
zu kuru olanlara çagrıd.
bBİunuyonım" diyen Işıklar, "Du-
varlıüğa davet ediyorum. Türkiye
1
nin neresinde olursa olsun bir tek
insan haksızhğa ugrasa bile duyar-
lılıga davet ediyorum" dedi.
Miting sırasında partinin belir-
lediğinin dışında hiçbir slogan
atılmazken mitingin bitiminde de
vatandaşlardan tahriklere ve pro-
vokasyona kapılmadan dağılma-
lan istendi. Olaysız geçen miting
sonrası geceyi Diyarbakır'da geçi-
ren milletvekilleri bugün Ankara
1
ya dönecekler.