Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/6 DİZİ-RÖPORTAJ 10 TEMMUZ 1990
S İ L i; C V C E R R i H O C L lD E G I S E N L A T I.N A M E R I K A
'Mucizelerini*2000yılına göreprogramlayan yarının ülkesi', bugün dünyada adaletsiz gelir dağılımı konusunda ilksıralarda
Brezilya,hepyarınakalıyor— 3 —
Brezilya, yalnız geçmişin ülkesi değil.
"Uyanan dey" olarak tanımlanan bu ülkeye,
sık sık "yannlann ülkesi" de deniyor. Bu ko-
nuda Brezilyalıların kendilerine karşı esprili
bir yaklaşımlan var. "Brerilya bep yannın ül-
kesi olarak kalacak" diyor bir halk ozdeyişi.
"Yannlann iilkesi"nin gerçekte ne anlama
gddiğini, Brezilya mucizesinin simgesi olan
Kaıpu Barajı'n\ gezerken anlıyoruz. Ünlü
"Missioıı" füminin çevrüdiği Iguaçu şelale-
lerinin üzerinde olmasına rağmen, bu yöre-
den uluslararasi turizm rehberleri pek bahset-
miyor. Oysa henüz tamamen bakirliğini yi-
tinnemiş 250.000 hektarlık bir orman içinde
yer alan, 3 kilometrelik bir uçurum üzerine
yayılan 275 şelaleden oluşan Iguaçu'nun gör-
kemi, insarun görüş alanına sığmıyor.
Dünyanın en büyıik barajı olarak sınıflan-
dırılan baraja, bu şelaleler dizisi nedeniyle,
yerlilerin dilinde "şarkı soyleyen kayalar" an-
lamına gelen Itaıpu adı verilmiş. Brezilya, Ar-
jantin ve Paraguay sının üçgeninin ucunda ya-
pılan baraj Paraguay'la "ortak yapım" ola-
rak adlandırılmasına ragmen, hemen hemen
sağlanan tütn enerji Brealya'ya gidiyor. 15
milyar dolara çıkan projenin beşte bir mali-
yetini ytiklenen Paraguay şimdiki halde sınırb
ekonomik kapasitesi nedeniyle Itaıpu'nun bir
turbo-jeneratörünUn yalnız yansım kullana-
biliyor. Oysa 1992'ye dek bitmesi ve gücü 18
turbo-jeneratöre ulaşması beklenen barajda
şimdiye dek 12 turbo-jeneratörün devreye gir-
diği görülüyor. Jeneratörlerin hepsinin çaüş-
raaya başlamasıyla Brezilya'nın zengin güney
eyaletlerinin tüm elektrik gereksinimin üçte
birini Itaıpu'nun karşılaması bekleniyor.
12.600 megawattlık gücüyle, Assuan'dan
altı misli büyük olan barajın insası için gene
dünyanın en büyük futbol stadyunıu olarak
adlandınlan Rio'daki 200.000 kişilik Mara-
cana stadyumunun yapınunda kullanılan
çimentonun 3 misli kullanılmış. Tamamı Bre-
zilya teknolojisi ile yapılan barajın etrafında,
Paraguay'daki "Ciudad del Este" ve Brezıl-
ya'da "Foz de Iguaçu" kentleri birer ticaret
merkezine dönuşmüşler. Baraj sayesinde nü-
fusu 4 misli aratarak 160.000'e çıkan "Foz
de Ignaçu" birkaç yıl içinde kozmopolit bir
havaya kavuşmuş.
Brezilya ve Paraguay'dan akan turistler,
her iki taraftaki otelleri hemen her zaman dol-
durmaya yetiyor. Barajı ve şelaleleri görme-
ye gelen Batüı turistlerin yanı sıra bizim
"Kilis" gibi bir kaçakçılık cennetine dönüsen
"Ciudad del Este"ye kaçak elektronik alet-
ler almaya gelen Latin Amerikahlar da bakir
ormanların ortasmda yüzyıllar boyu kimse-
nin girmediği bu yöreye beklenmeyen bir ha-
reketlilik veriyor. Turistlere Itaıpu'nun için-
de özel olarak yapılan bir sinema salonunda
barajın yapımını izah eden özel 35 mm'lik bir
fılm gösteriliyor. Brezilya'nın turistik özellik-
leriyle kanşık olarak verilen dokümanter, ana
hatlanyla projenin ne büyük bir teknolojik
boy ölçüşme olduğunu anlatıyor. Itaıpu'nun
pi-arini yapan filmin anlatmadıklarını da bi-
zi baraj üzerinde gezdiren otobüs şoförü an-
latıyor: "Barajın çevreye çıkarttıgı fatura çok
müthiş oldu" diyor şoför ve ekliyor: "Bara-
jın inşa edildiği Parana vadisini baştan aşağı
su bastı. Guiness Rekorlar Kitabı'nda dünya-
nın en büyük doga harikalanndan biri sayı-
lan 'Şete Quedas'ın (Yedi Şelaleler) iptal edil-
rnesi gerekti. Elde edilen dünyanın en büyük
suni gölü, barajın üstunde kilometreler bo-
yunca uzanan nehir vadisinin eko-sistemini la-
mamen degiştirdi. Bunun maliyetinin tara ola-
rak ne olacagım zaman göslcrecek."
Nüfusun, merkezlere oranla olağanüstü yogıın oldugu gecekondu semtlerinde, insanlar ayakta kalmaya ve yanndan önce bugünlerini kurtannaya çabalıyoriar.
Itaıpu'nun yarattığı eko-sistem defişikliği-
nin Iguaçu şelaleleri üzerindeki etkisi henüz
göde görulebilir bir şekilde hissedilmiyor. Ge-
zi şirketleri, yanm günlük Itaıpu turuna mut-
laka bir günlük de selale tunı ekliyorlar. On
dakika için 60 dolar vererek Brezilya tarafında
yapacağınız bir helikopter turu, Guaranilerin
dilinde "büyük sular" anlamına gelen şela-
leleri tüm görkemiyle görmenize olanak ve-
riyor. Arjantin tarafında küçük motorlaria
yapılan gezilerde ise şelalelerin yarattığı su
spreyi altında insan kendisini dünyanın baş-
langıcına dönen bir tamk gibi hissediyor. Bu
iki seçeneğin dışında, suların üzerinde uzanan
ince tahta köprüler üzerinde 2000 çeşit bitki,
400 çeşit kuş, 150 çeşit rengarenk kelebekler
arasında yürüyüş yapmak olanağı da var. Bu
köprüler altında, selalelerle aynı adı taşıyan
nehir sürüklediği killi lopraklardan aldığı kı-
zıl renkle kıvrıla kıvrüa akıyor.
Suların en dolu olduğu ocak ve şubat ay-
larında çok etkileyici bir görünüm sergileyen
Iguaçu şelalelerinin en büyüleyici noktasını
Arjantin tarafındaki "Şeylan Boğazı" oluş-
turuyor. "Mission" filminde; yerlileri zorla
Hıristiyan yapmaya çalışan bir misyoner pa-
pazın çarmıha gerilerek 90 metrelik bir uçu-
rurnun üzerinden akan sulara bırakıldığı bu
noktada, 14 şelale birleşerek tek bir selale olu-
yor. Gerçek bir doğa konçertosuna dönüşen
sürekli uğultu, kulaklanmzı disko müziğinin
en güçlu desibellerinden daha çok etkiliyor.
Suların renkleri ise kahverengi, bej ve seffaf
bir açık mavi arasında değişiyor. Patlayan ve
ters çevrilmiş bir volkanı çağnştıran su küt-
lesi; etrafa sürekli yağmur gibi saçışan su
damlacıklan Üzerinde beliren gökkuşaklan in-
sanda yerin merkezine inmek gibi baş döndu-
rücü bir etki uyandırıyor. Uçurumun dibin-
de yere çarpan su, aynı hızla gene göğe doğ-
ru yükseliyor. Kaynarmışçasına durmadan
akan suların etrafında tul gibi ince bir sis olu-
şuyor. Bu sis arasında, doğanın önlenemeyen
gücüne karşı koyan bitki ve otlardan oluşan
yeşil lekeler görülüyor.
Paraguay'da Cartier-Rolex saatlerinin
Hong-Kong'dan gelen mükemmel taklitleri-
nin 10-12 dolara satıldığı "Ciudad del Este"
kenti ile karşı karşıya birbirlerine bakan Bre-
zilya tarafındaki "Foz de Iguaçu" ve Arjan-
tin sımnndaki "Puerto Iguazu" kentlerini ya-
nm günde turlamak olası. Tango kulüpleriy-
le dolu melankolik Arjantin tarafıyla gecele-
ri sambayla coşan hafifmeşrep Brezilya ara-
sındaki çarpıcı tezat dışında bu üç kentin fiz-
yonomisi birbirinin fotokopisini andırıyor.
Selalelerle birlikte yörede 1600'lerde Hıristi-
yanlığı yayan Cizvit papazlarının kurduğu
imparatorluğnn harabelerini gezen turistler,
geceleri üç ülke arasında ormanın içindeki bü-
yük otellere dağıhyorlar. Hangi tarafın rağ-
bette olduğu, o sırada hangi Ulkede enflasyo-
nun daha hızlı olduğuna bakıyor. Şu sırada
hiper enflasyonu ile tüm diğer Latin Ameri-
ka ülkelerini geride bırakan Arjantin'deki
"Hotel Las Orquideas" tam şelalelerin kar-
şısına bakan Brezilya'da, koloniyalist döne-
min mimari izlerini taşıyan ve yalnız dolar
alan "Hotel Las Cataralas"tan daha çok il-
gi görüyor.
Iguaçu şelaleleri 5-6 kilometrelik bir alan-
da içinde Arjantin ve Brezilya gibi iki büyük
Latin Amerika ülkesi arasındaki kultürel fark-
lılıklar konusunda ilginç ipuçlan veriyor. Ar-
jantin tarafında doğayı ön plana çıkaran ve
Arjantinlileri diğer Güney Amerikalılardan
ayıran bir Avrupa zevki hemen göze çarpıyor.
Kendilerini yanüslıkla Güney Amerika'da bu-
lunan Avrupalılar olarak gören ve hemen he-
men hiç yerli kanı taşımayan Arjantinliler,
Brezilyalılardan çoğu kez "Negritos" -
siyahçıklar- diye söz ediyorlar. Arjantinlileri
ırkçı, sathi ve dalgacı bulan Brezilyalılar ise
giderek büyüyen ekonomik güçlerinden do-
ğan bir güvenle komşularına yukardan bakı-
yorlar. Aynca Arjantin ekonomisinın yıkımı
ile Falkland savaşı yenilgisi karşısında duy-
duklan memnuniyeti de açığa vurmamak için
hayli çaba göstermek zorunda kalıyorlar.
Brezilya tarafından bu ülkenin Güney Ame-
rika'daki ekonomik ağırlığını ve dinamizmi-
ni vurgulayan bir teknoloji ve modernlik se-
çeneği dikkati çekiyor. "Yannlann ülkesi" ol-
mak iddiasındaki Brezilya'da her on dakika-
da bir turistleri indirip bindiren helikopterle-
rin vızıltısı şelalelerin sesini gölgeliyor. Süper
lüks oteller, geniş yollar, birbiri ardına sıra-
lanmış hatıra eşyaları satan dükkânlar karşı-
sında Arjantin'in asfaltlanmamış toprak yol-
ları dikkat çekiyor. Brezilya'nın modern he-
likopterlerine karşılık Arjantin şelaleleri
1930'lardan kalma motorlaria gezmeyi öne-
riyor. Arjantin'de suların taşmasıyla yıkılan
ve her seferinde yeniden yapılan ince uzun
tahta köprüler üzeYinde yapılan bir gezinti çok
kısa bir zaman birimi içinde insanda Arjan-
tin'in geçmişin, dev komşusunun ise gerçek-
ten geleceğın ülkesi olduğu izlenimini pekiş-
tiriyor.
Itaıpu ve Iguaçu'nun sınırladığı bu küçük
evrende olduğu gibi her şey Brezilya'da baş-
ka bir boyut kazanıyor. ABD ve Çin'den bi-
raz küçük olan Brezilya, tüm Güney Ameri-
ka yüzölçumünün yansım kapsıyor. Dünya-
mn en uzun nehri Amazon ve bu nehrin etra-
fındaki dünyanın en büyuk ormanlan Brezilya
ile birlikte anılıyor. Timsahları ve kuş cenne-
ti ile ünlü dünyanın en büyük batakhğı ve düz-
lükleri olan Pantanal ve dünyanın en büyük
yılanı olan "\naconda" hep Brezilya'da bu-
lunuyor.
Brezilya, dünyanın bir numarah şeker ve
kahve üreticisi, soya, kakao üretimi ve demir
madenlerinde ise sıralamada iki numara ola-
rak yer alıyor. Hayvan üretiminde iki, mısır
üretiminde üç, silah yapımında beş, uçak ya-
pımında altı numara olan Brezilya, dünyaya
en çok televizyon dizisi satan ülkeler arasın-
da geliyor. Batı'nın en büyük 8. ekonomisi
olan Brezilya, gelişmekte olan ülkeler içinde
de başı çekiyor.
Brezilya'nın müteşebbisjnşaat şirketleri,
uluslararası ihaleleri kapmakta zorluk çekmi-
yorlar. Enerji açısından hemen hemen kendi
kendisine yeterli olmasına rağmen Brezilya,
aldığı petrol karşıhğında Ortadoğu'ya silah
satıyor. Ucuza enformatik satmak konusun-
da Üçüncü Dünya pazarlarında Amerikahlar
ve Japonlarla yanşıyor. Aynca bu ülkelere si-
vil ve askeri teknoloji sağlıyor.
Brezilya'run kendi geleceğine olan inancı ve
bu özellikleri, Avrupa'dan sermaye ve know-
how getiren kaliteli bir goçmen akırmru da çe-
kiyor. 50 yaşındaki Giulio Bameschi, Brezil-
ya'yı büyük bir "fırsatlar ülkesi" olarak gö-
ren ve 6 yıl önce bu ülkeye göç eden Avrupa-
lı göçmenlerden biri. Salvador de Bahia'da
kentin modern kısmına bakan büyük bir dub-
leks çatı katmda yasıyor. Floransa'daki kü-
çük burjuva yaşamını hatırlamak bile istemi-
yor. Evini, sahip olduğu küçük sanayisini sa-
tan ve karısından da boşanarak soluğu Bre-
zilya'da alan Barneschi, yaptığı seçimden çok
memnun görunüyor. Kapıyı açan çukulata
renkli melez Brezilyalı karısı ve 4 yaşındaki
kömür gözlü küçuk kızıyla yaşama yeniden
başladığım söylüyor Barneschi: "Brezflya'ya
bir milyon dolara yakın bir sermayeyle gel-
dim. Ve Bahia yakınlannda 200 hektarlık bir
arazi aldım" diyerek başbyor söze; "Satın al-
dıgım çıplak bir arazi degildi. İçinde aynı za-
manda bir kıymetli tas madeni vardı. Şimdi-
ye dek şansım yaver gitti. Çıkaritığım taşlan
gayet iyi saüyonım ve ihracat da yaptyonım."
Tum ısrarlarımıza rağmen, madenlere git-
merün çok tehlikeli bir serüven olduğunu söy-
lüyor ltalyan işadamı. "Ben her seferinde çı-
kanlaa taşlan almaya body-guard'lanmla gi-
diyorum ve yanımda mutlaka silah
taşıyorum" diyor. Tehlike yalnız madende
bitmiyor. "Dönüş yolunda Uk 100 kilomet-
rede olabilecekler" diye ekliyor, "aocak vakşi
Baü öyküleriyle karşılaştınlabilir."
Cumhurbaşkanı Collor de Mello'nun par-
tisinden Bahia belediye başkanlığı seçimleri
için adaylığını koymaya hazırlanan Barnesc-
hi'nin öyküsüne benzer çok öykü bulmak
mümkün Brezilya'da.
Geleceğe inanarak buraya gelen ttalyanlar,
Portekizliler, tspanyollar, Almanlar, Ruslar,
ve Yahudilerin yarattığı bir ülke Brezilya. Te-
meldeki Afro-Brezilya kültürü içinde tüm bu
kültürleri harmanlamayı başaran bu göçmen-
ler ulusunun en büyuk ortak paydası "Bre-
zilya"ya olan inançlan. Komşu Arjantin'de
eksikliği hissedilen bir ulusal kimlik geliştiren
Brezilya, bu güçlü kimligini ve "yanşı kazan-
ma tutkusuno" her fırsatta ortaya koyuyor.
Pele'nin, Careca'nın futbolundan Nelson Pi-
quet'nin otomobil yanşlarına dek her alan-
da Brezilya'nın kazanma hırsı seziliyor.
Brezilya 2000 yılına yalnız bir Latin An?
rika önderi olarak değil, hakkı olduğunu c
şündüğü gelişmiş ülkeler saflannda girmek is-
tiyor. Sahip olduğu doğal kaynaklann zengin-
liği, know-how, teknolojisi ve 2000 yılında
180 milyona ulaşması beklenen büyük nüfu-
su, ekonomistlere bu güveni veriyor. Aynca
komşulanyla yasadığı banş ortamı, sağlanmış
olan etkin yol, tele-komünikasyon ve ulaşım
şebekesi Brezilya'nın eline çok büyük olanak-
lar veriyor. "Evet Brezilya da bizim gibi nıüt-
hiş bir dış borç yükü altına girdi ama" diyor-
lar komşu Arjantin'de, "bizdedış borçlarhar
vurup hannan savrulurken Brezilya 120 mil-
yar dolariık dış borcunu barajlara, yollara,
köprülere ve altyapıya yahrdı."
Gelir dağılımındaki eşitsizlikler açısından
dünyanın en adaletsiz ülkeleri arasında sayıl-
masına ve gerek kent ve gerek kırsal kesim-
deki marjinal yaşam biçimlerinin dehşet ve-
rici boyutlanna rağmen Brezilya, Üçüncü
Dünya ülkeleri arasında bir sanayi ve siyasi
güç olarak belirmek konusunda en şanslı ül-
kelerden biri sayıbyor. Yaşamlannı Brezilya:
patlamasını izlemeye adayan "Brasilianist"
denen Brezilya uzmanlanmn genel kanısı bu
en azından. Şimdiki halde ileri sürülen tek so-
nı işareti, tutucu bir ebtin pazarladığı bir'ürün
olan yeni Cumhurbaşkam Collor de Mello'-
nun Akdeniz'den on yıl sonra Latin Ameri-
ka'ya ulaşan demokratikleşme sürecini yön-
lendirebihnesinde yatıyor. Sosyal adalet ve de-
mokrasi istemleriyle geçen seçimlerde Brezil-
ya'nın diğer yansının desteklemiş olduğu sen-
dikacı lider Luis Inado Lula da Silva ile öz-
deşleşen bu sosyal arayışa Collor de Mello'-
nun cevap verip veremeyeceği şüpheyle kar-
şılanıyor.
Yarın: Arjantin;
varlıktan açlıga /,
Daktilo veya Muhasebe bilenlere
İŞSİZLİK YOK!..
Gerçekten İŞSİZSENİZ
GELİV
KAOTTIAYALDI!..BONOSUZ, TAAHHUTŞUZ, herhangi bir bağlayıcı ödeme
zorunluğu yerind HER TÜRLÜ ÖDEME KOLAYL1KLARI
ve İŞE YERLEŞTtRME GARANTİSİYLE,
VEFAT
Maliye Bakanbğı Muhasebe Müdürü merhura Kemal Ziya Aktuna ile merhume Hadiye
Aktuna'nın oğulları, merhume Necdet Ziya ile Seciye Çiftçi'nin kardeşleri, merhum
Adnan Çiftçi'nin kayınbiraderi Bekir-Ytldız Çiftçi, Zeynep-Bülent Gönc/ün dayılan,
Hakan ve Emrah Çiftçi, Mete Gönç'ün büyük dayılan, Onur-Şermin Çevik, Nüzhet-
özlern Çevik'in kıymetli büyükleri, Seda-Merve Çevik'in dedeleri, Osma, Kutun, Oyman,
Sidal, özbek, Kılcıoğlu, Özbilen, Anadal, Gönç, Malkoç, Yandaş, Aşkın, Payzın, Tür
ailelerinin büyüğü, Perihan Aktuna'nın kıymetli eşi, Zirai Donatım Kurumu eski
memurlanndan
NURİ ZÎYA AKTUNA
9/7/1990 pazartesi günü vefat etmiştir. Cenazesi 10/7/1990 salı günü Karacaahmet
Camii'nden öğle namazını müteakip kaldınlacaktır. Nurlar içinde yatsın.
AİLESİ
Değerti aile bttyügûmfiz
REŞİT GÜRZAP'ı
kaybettik.
Cenazesi, 10 Temmuz 1990 Salı günü, Teşvikiye
Camii'nde kılınacak öğle nâmazından sonra
Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir.
AİLESİ
Merkezı
Kadıköy
Beşıktaş
Şışli
Bakırköy
ÖZEL DAKTİlfl StKRETER VE »İLCİSAYHH
IÜCRETLER HENÜZ ZAMSIZ:
FfflSATI KAÇIRMAYM!
Beyazıt, Mıthat Paşa Cad. 14/1
Altjyol, Kuşdili Caddesi, 6/8
Çırağan, Asarıye Cad. 7/2-3
Abıdeı Hürriyet C. Hasat Sok. 15
Hüsreviye S. 18/4 (Mıgros sırası)
Tel : 527 55 25 - 522 21 06
Tel : 338 08 42-336 11 50
Tel : 158 24 97 - 158 24 98
Tel : 130 90 37 - 175 43 14
Tel : 571 31 31 - 561 29 06
Mkk«t: Bu 5 ıdresten ba^ka ŞAMPİYON adıyia çah$an hiçbir Daktüc Sdtrater «t Mlfteayar kınu fabemiı «e«IUi
SATILIK
BMW
82Model 315
Siyah
512 05 08 / 492
1AZMAK
YAŞAMAK
Oktay Akbal
2000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-htaebul
ÖdemeB gönderilmez.
f \T§SB*\
£ i Sürücü Kursu V
^ 4 K 4
« 9 U n i C U IV111311* 4 Kadıköy 3360205 i
4 GUZERGAH SERVİSİYI^ i \
T
ma27<, f
^ J r İ T ^ T V İ ^ ^ 2 BÜTÜNLFMF \
Nüfus cüzdammı kaybettim.
Geçersizdir.
LALE MÜLDÜR
İyi ki doğdun
Ömer.
DİLÂ - StBEL
3he LONDRA,GKP0W>, CAMBMD68
YAZ PROGRAMI
BUSINESS ENGLI5H —
SINAVLARA HAZIRLIK
- CONVERSATION
BÛTÜn ÖGRETMEMLER
InOİLİZ PROFESYOMEL VE DEnEYİMLİ
Genel İngilizce kursları yaz boyunca devam etmektedir.
İstanbul: Rumeli Cad. 92J'4, Osmanbey Tel. 147 0983-152 82 71
AnkaraiSelanikCad. 8, Kat 5, KızılayTel. 135 30 94-135 23 97
/ADA BUTUN VILJN6IUZCE 06R.EHIU
UTARSİTTE ODEME
KOLAYUGt
DEW\M
EDİYOR/' ^
•GEAiavEHiZLANOlSLMÇ KUR5LAR
• TİCARI İN&İUZ££
• TUR.1ZM INGİLİZCES1
• BANKACILIK INÛİL1ZCE5İ
•5INAV KURSLARI: Cambndge
•Fırst Certrficatc, Proftıtncy,
•T0EFL,AR.tLS(S02\u)
tursem
İNGİLİZÜSANOKUaARi
DANİŞMA MERKEZİ
Cjmhurıyet Cafl 173/4-B Elmadağ
80230 İstanbul Hılton Otelı Karşısı
Tel 14839 77-148 79 43-148 28 49
Fax 132 97 29 Tlx 27498 tusm tr
VEEAT
Çok sevgili aile büyüğümüz
İDLA ELKAHİ
9.7.1990 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi, 11 temmuz
çârşamba günü saat 12.00'de Etiler Ulus Mahallesi,
Aşkenaz Musevi Mezarlığı'nda icra olunacaktır.
EŞİ: ESTER ELKAHİ
ÇOCUKLARI: LİZET VE ZEKİ ASA
BEKİ VE MORtS SABFATİ
KARDEŞİ: DORET NAVON
TORUNU: DOV ASA
ELKAHİ, RAZON, HARAVON,
KAZMİRCİ, KARİYO, MENASE, BASUT,
ASA, SARFATİ, MARÇELIİ, KANETİ,
SAGES AİLELERİ
İLAN
KADIKÖY İKİNCİ SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
1988/113 Tereke
Müteveffa Ayşe Nevin Erçelebi'nin vefaü nedeniyle mahkememizce
terekesine elkonulmu; ve mahkememizce verilen 17.5.1990 gün ve.
1988/113 esas ve 1990/83 sayıh kararla terekeden el çekilmesine ka-
rar verilerek, Ayşe Nevin Erçelebi'nin mirasçılanndan olan Hüseyin
Tarlan'ın mirasçılan tespit edilemediğinden, Hüseyin Tarlan hisse-
sine duşen kısmın Hazine'ye devrine mahkememizce karar verilmiş
olup işbu karar Hüseyin Tarlan rairasçılarına ilanen teblığ olunur.
25.5.1990
Basın: 7990