22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 DİZİ-RÖPORTAJ 10 TEMMUZ 1990 S İ L i; C V C E R R i H O C L lD E G I S E N L A T I.N A M E R I K A 'Mucizelerini*2000yılına göreprogramlayan yarının ülkesi', bugün dünyada adaletsiz gelir dağılımı konusunda ilksıralarda Brezilya,hepyarınakalıyor— 3 — Brezilya, yalnız geçmişin ülkesi değil. "Uyanan dey" olarak tanımlanan bu ülkeye, sık sık "yannlann ülkesi" de deniyor. Bu ko- nuda Brezilyalıların kendilerine karşı esprili bir yaklaşımlan var. "Brerilya bep yannın ül- kesi olarak kalacak" diyor bir halk ozdeyişi. "Yannlann iilkesi"nin gerçekte ne anlama gddiğini, Brezilya mucizesinin simgesi olan Kaıpu Barajı'n\ gezerken anlıyoruz. Ünlü "Missioıı" füminin çevrüdiği Iguaçu şelale- lerinin üzerinde olmasına rağmen, bu yöre- den uluslararasi turizm rehberleri pek bahset- miyor. Oysa henüz tamamen bakirliğini yi- tinnemiş 250.000 hektarlık bir orman içinde yer alan, 3 kilometrelik bir uçurum üzerine yayılan 275 şelaleden oluşan Iguaçu'nun gör- kemi, insarun görüş alanına sığmıyor. Dünyanın en büyıik barajı olarak sınıflan- dırılan baraja, bu şelaleler dizisi nedeniyle, yerlilerin dilinde "şarkı soyleyen kayalar" an- lamına gelen Itaıpu adı verilmiş. Brezilya, Ar- jantin ve Paraguay sının üçgeninin ucunda ya- pılan baraj Paraguay'la "ortak yapım" ola- rak adlandırılmasına ragmen, hemen hemen sağlanan tütn enerji Brealya'ya gidiyor. 15 milyar dolara çıkan projenin beşte bir mali- yetini ytiklenen Paraguay şimdiki halde sınırb ekonomik kapasitesi nedeniyle Itaıpu'nun bir turbo-jeneratörünUn yalnız yansım kullana- biliyor. Oysa 1992'ye dek bitmesi ve gücü 18 turbo-jeneratöre ulaşması beklenen barajda şimdiye dek 12 turbo-jeneratörün devreye gir- diği görülüyor. Jeneratörlerin hepsinin çaüş- raaya başlamasıyla Brezilya'nın zengin güney eyaletlerinin tüm elektrik gereksinimin üçte birini Itaıpu'nun karşılaması bekleniyor. 12.600 megawattlık gücüyle, Assuan'dan altı misli büyük olan barajın insası için gene dünyanın en büyük futbol stadyunıu olarak adlandınlan Rio'daki 200.000 kişilik Mara- cana stadyumunun yapınunda kullanılan çimentonun 3 misli kullanılmış. Tamamı Bre- zilya teknolojisi ile yapılan barajın etrafında, Paraguay'daki "Ciudad del Este" ve Brezıl- ya'da "Foz de Iguaçu" kentleri birer ticaret merkezine dönuşmüşler. Baraj sayesinde nü- fusu 4 misli aratarak 160.000'e çıkan "Foz de Ignaçu" birkaç yıl içinde kozmopolit bir havaya kavuşmuş. Brezilya ve Paraguay'dan akan turistler, her iki taraftaki otelleri hemen her zaman dol- durmaya yetiyor. Barajı ve şelaleleri görme- ye gelen Batüı turistlerin yanı sıra bizim "Kilis" gibi bir kaçakçılık cennetine dönüsen "Ciudad del Este"ye kaçak elektronik alet- ler almaya gelen Latin Amerikahlar da bakir ormanların ortasmda yüzyıllar boyu kimse- nin girmediği bu yöreye beklenmeyen bir ha- reketlilik veriyor. Turistlere Itaıpu'nun için- de özel olarak yapılan bir sinema salonunda barajın yapımını izah eden özel 35 mm'lik bir fılm gösteriliyor. Brezilya'nın turistik özellik- leriyle kanşık olarak verilen dokümanter, ana hatlanyla projenin ne büyük bir teknolojik boy ölçüşme olduğunu anlatıyor. Itaıpu'nun pi-arini yapan filmin anlatmadıklarını da bi- zi baraj üzerinde gezdiren otobüs şoförü an- latıyor: "Barajın çevreye çıkarttıgı fatura çok müthiş oldu" diyor şoför ve ekliyor: "Bara- jın inşa edildiği Parana vadisini baştan aşağı su bastı. Guiness Rekorlar Kitabı'nda dünya- nın en büyük doga harikalanndan biri sayı- lan 'Şete Quedas'ın (Yedi Şelaleler) iptal edil- rnesi gerekti. Elde edilen dünyanın en büyük suni gölü, barajın üstunde kilometreler bo- yunca uzanan nehir vadisinin eko-sistemini la- mamen degiştirdi. Bunun maliyetinin tara ola- rak ne olacagım zaman göslcrecek." Nüfusun, merkezlere oranla olağanüstü yogıın oldugu gecekondu semtlerinde, insanlar ayakta kalmaya ve yanndan önce bugünlerini kurtannaya çabalıyoriar. Itaıpu'nun yarattığı eko-sistem defişikliği- nin Iguaçu şelaleleri üzerindeki etkisi henüz göde görulebilir bir şekilde hissedilmiyor. Ge- zi şirketleri, yanm günlük Itaıpu turuna mut- laka bir günlük de selale tunı ekliyorlar. On dakika için 60 dolar vererek Brezilya tarafında yapacağınız bir helikopter turu, Guaranilerin dilinde "büyük sular" anlamına gelen şela- leleri tüm görkemiyle görmenize olanak ve- riyor. Arjantin tarafında küçük motorlaria yapılan gezilerde ise şelalelerin yarattığı su spreyi altında insan kendisini dünyanın baş- langıcına dönen bir tamk gibi hissediyor. Bu iki seçeneğin dışında, suların üzerinde uzanan ince tahta köprüler üzerinde 2000 çeşit bitki, 400 çeşit kuş, 150 çeşit rengarenk kelebekler arasında yürüyüş yapmak olanağı da var. Bu köprüler altında, selalelerle aynı adı taşıyan nehir sürüklediği killi lopraklardan aldığı kı- zıl renkle kıvrıla kıvrüa akıyor. Suların en dolu olduğu ocak ve şubat ay- larında çok etkileyici bir görünüm sergileyen Iguaçu şelalelerinin en büyüleyici noktasını Arjantin tarafındaki "Şeylan Boğazı" oluş- turuyor. "Mission" filminde; yerlileri zorla Hıristiyan yapmaya çalışan bir misyoner pa- pazın çarmıha gerilerek 90 metrelik bir uçu- rurnun üzerinden akan sulara bırakıldığı bu noktada, 14 şelale birleşerek tek bir selale olu- yor. Gerçek bir doğa konçertosuna dönüşen sürekli uğultu, kulaklanmzı disko müziğinin en güçlu desibellerinden daha çok etkiliyor. Suların renkleri ise kahverengi, bej ve seffaf bir açık mavi arasında değişiyor. Patlayan ve ters çevrilmiş bir volkanı çağnştıran su küt- lesi; etrafa sürekli yağmur gibi saçışan su damlacıklan Üzerinde beliren gökkuşaklan in- sanda yerin merkezine inmek gibi baş döndu- rücü bir etki uyandırıyor. Uçurumun dibin- de yere çarpan su, aynı hızla gene göğe doğ- ru yükseliyor. Kaynarmışçasına durmadan akan suların etrafında tul gibi ince bir sis olu- şuyor. Bu sis arasında, doğanın önlenemeyen gücüne karşı koyan bitki ve otlardan oluşan yeşil lekeler görülüyor. Paraguay'da Cartier-Rolex saatlerinin Hong-Kong'dan gelen mükemmel taklitleri- nin 10-12 dolara satıldığı "Ciudad del Este" kenti ile karşı karşıya birbirlerine bakan Bre- zilya tarafındaki "Foz de Iguaçu" ve Arjan- tin sımnndaki "Puerto Iguazu" kentlerini ya- nm günde turlamak olası. Tango kulüpleriy- le dolu melankolik Arjantin tarafıyla gecele- ri sambayla coşan hafifmeşrep Brezilya ara- sındaki çarpıcı tezat dışında bu üç kentin fiz- yonomisi birbirinin fotokopisini andırıyor. Selalelerle birlikte yörede 1600'lerde Hıristi- yanlığı yayan Cizvit papazlarının kurduğu imparatorluğnn harabelerini gezen turistler, geceleri üç ülke arasında ormanın içindeki bü- yük otellere dağıhyorlar. Hangi tarafın rağ- bette olduğu, o sırada hangi Ulkede enflasyo- nun daha hızlı olduğuna bakıyor. Şu sırada hiper enflasyonu ile tüm diğer Latin Ameri- ka ülkelerini geride bırakan Arjantin'deki "Hotel Las Orquideas" tam şelalelerin kar- şısına bakan Brezilya'da, koloniyalist döne- min mimari izlerini taşıyan ve yalnız dolar alan "Hotel Las Cataralas"tan daha çok il- gi görüyor. Iguaçu şelaleleri 5-6 kilometrelik bir alan- da içinde Arjantin ve Brezilya gibi iki büyük Latin Amerika ülkesi arasındaki kultürel fark- lılıklar konusunda ilginç ipuçlan veriyor. Ar- jantin tarafında doğayı ön plana çıkaran ve Arjantinlileri diğer Güney Amerikalılardan ayıran bir Avrupa zevki hemen göze çarpıyor. Kendilerini yanüslıkla Güney Amerika'da bu- lunan Avrupalılar olarak gören ve hemen he- men hiç yerli kanı taşımayan Arjantinliler, Brezilyalılardan çoğu kez "Negritos" - siyahçıklar- diye söz ediyorlar. Arjantinlileri ırkçı, sathi ve dalgacı bulan Brezilyalılar ise giderek büyüyen ekonomik güçlerinden do- ğan bir güvenle komşularına yukardan bakı- yorlar. Aynca Arjantin ekonomisinın yıkımı ile Falkland savaşı yenilgisi karşısında duy- duklan memnuniyeti de açığa vurmamak için hayli çaba göstermek zorunda kalıyorlar. Brezilya tarafından bu ülkenin Güney Ame- rika'daki ekonomik ağırlığını ve dinamizmi- ni vurgulayan bir teknoloji ve modernlik se- çeneği dikkati çekiyor. "Yannlann ülkesi" ol- mak iddiasındaki Brezilya'da her on dakika- da bir turistleri indirip bindiren helikopterle- rin vızıltısı şelalelerin sesini gölgeliyor. Süper lüks oteller, geniş yollar, birbiri ardına sıra- lanmış hatıra eşyaları satan dükkânlar karşı- sında Arjantin'in asfaltlanmamış toprak yol- ları dikkat çekiyor. Brezilya'nın modern he- likopterlerine karşılık Arjantin şelaleleri 1930'lardan kalma motorlaria gezmeyi öne- riyor. Arjantin'de suların taşmasıyla yıkılan ve her seferinde yeniden yapılan ince uzun tahta köprüler üzeYinde yapılan bir gezinti çok kısa bir zaman birimi içinde insanda Arjan- tin'in geçmişin, dev komşusunun ise gerçek- ten geleceğın ülkesi olduğu izlenimini pekiş- tiriyor. Itaıpu ve Iguaçu'nun sınırladığı bu küçük evrende olduğu gibi her şey Brezilya'da baş- ka bir boyut kazanıyor. ABD ve Çin'den bi- raz küçük olan Brezilya, tüm Güney Ameri- ka yüzölçumünün yansım kapsıyor. Dünya- mn en uzun nehri Amazon ve bu nehrin etra- fındaki dünyanın en büyuk ormanlan Brezilya ile birlikte anılıyor. Timsahları ve kuş cenne- ti ile ünlü dünyanın en büyük batakhğı ve düz- lükleri olan Pantanal ve dünyanın en büyük yılanı olan "\naconda" hep Brezilya'da bu- lunuyor. Brezilya, dünyanın bir numarah şeker ve kahve üreticisi, soya, kakao üretimi ve demir madenlerinde ise sıralamada iki numara ola- rak yer alıyor. Hayvan üretiminde iki, mısır üretiminde üç, silah yapımında beş, uçak ya- pımında altı numara olan Brezilya, dünyaya en çok televizyon dizisi satan ülkeler arasın- da geliyor. Batı'nın en büyük 8. ekonomisi olan Brezilya, gelişmekte olan ülkeler içinde de başı çekiyor. Brezilya'nın müteşebbisjnşaat şirketleri, uluslararası ihaleleri kapmakta zorluk çekmi- yorlar. Enerji açısından hemen hemen kendi kendisine yeterli olmasına rağmen Brezilya, aldığı petrol karşıhğında Ortadoğu'ya silah satıyor. Ucuza enformatik satmak konusun- da Üçüncü Dünya pazarlarında Amerikahlar ve Japonlarla yanşıyor. Aynca bu ülkelere si- vil ve askeri teknoloji sağlıyor. Brezilya'run kendi geleceğine olan inancı ve bu özellikleri, Avrupa'dan sermaye ve know- how getiren kaliteli bir goçmen akırmru da çe- kiyor. 50 yaşındaki Giulio Bameschi, Brezil- ya'yı büyük bir "fırsatlar ülkesi" olarak gö- ren ve 6 yıl önce bu ülkeye göç eden Avrupa- lı göçmenlerden biri. Salvador de Bahia'da kentin modern kısmına bakan büyük bir dub- leks çatı katmda yasıyor. Floransa'daki kü- çük burjuva yaşamını hatırlamak bile istemi- yor. Evini, sahip olduğu küçük sanayisini sa- tan ve karısından da boşanarak soluğu Bre- zilya'da alan Barneschi, yaptığı seçimden çok memnun görunüyor. Kapıyı açan çukulata renkli melez Brezilyalı karısı ve 4 yaşındaki kömür gözlü küçuk kızıyla yaşama yeniden başladığım söylüyor Barneschi: "Brezflya'ya bir milyon dolara yakın bir sermayeyle gel- dim. Ve Bahia yakınlannda 200 hektarlık bir arazi aldım" diyerek başbyor söze; "Satın al- dıgım çıplak bir arazi degildi. İçinde aynı za- manda bir kıymetli tas madeni vardı. Şimdi- ye dek şansım yaver gitti. Çıkaritığım taşlan gayet iyi saüyonım ve ihracat da yaptyonım." Tum ısrarlarımıza rağmen, madenlere git- merün çok tehlikeli bir serüven olduğunu söy- lüyor ltalyan işadamı. "Ben her seferinde çı- kanlaa taşlan almaya body-guard'lanmla gi- diyorum ve yanımda mutlaka silah taşıyorum" diyor. Tehlike yalnız madende bitmiyor. "Dönüş yolunda Uk 100 kilomet- rede olabilecekler" diye ekliyor, "aocak vakşi Baü öyküleriyle karşılaştınlabilir." Cumhurbaşkanı Collor de Mello'nun par- tisinden Bahia belediye başkanlığı seçimleri için adaylığını koymaya hazırlanan Barnesc- hi'nin öyküsüne benzer çok öykü bulmak mümkün Brezilya'da. Geleceğe inanarak buraya gelen ttalyanlar, Portekizliler, tspanyollar, Almanlar, Ruslar, ve Yahudilerin yarattığı bir ülke Brezilya. Te- meldeki Afro-Brezilya kültürü içinde tüm bu kültürleri harmanlamayı başaran bu göçmen- ler ulusunun en büyuk ortak paydası "Bre- zilya"ya olan inançlan. Komşu Arjantin'de eksikliği hissedilen bir ulusal kimlik geliştiren Brezilya, bu güçlü kimligini ve "yanşı kazan- ma tutkusuno" her fırsatta ortaya koyuyor. Pele'nin, Careca'nın futbolundan Nelson Pi- quet'nin otomobil yanşlarına dek her alan- da Brezilya'nın kazanma hırsı seziliyor. Brezilya 2000 yılına yalnız bir Latin An? rika önderi olarak değil, hakkı olduğunu c şündüğü gelişmiş ülkeler saflannda girmek is- tiyor. Sahip olduğu doğal kaynaklann zengin- liği, know-how, teknolojisi ve 2000 yılında 180 milyona ulaşması beklenen büyük nüfu- su, ekonomistlere bu güveni veriyor. Aynca komşulanyla yasadığı banş ortamı, sağlanmış olan etkin yol, tele-komünikasyon ve ulaşım şebekesi Brezilya'nın eline çok büyük olanak- lar veriyor. "Evet Brezilya da bizim gibi nıüt- hiş bir dış borç yükü altına girdi ama" diyor- lar komşu Arjantin'de, "bizdedış borçlarhar vurup hannan savrulurken Brezilya 120 mil- yar dolariık dış borcunu barajlara, yollara, köprülere ve altyapıya yahrdı." Gelir dağılımındaki eşitsizlikler açısından dünyanın en adaletsiz ülkeleri arasında sayıl- masına ve gerek kent ve gerek kırsal kesim- deki marjinal yaşam biçimlerinin dehşet ve- rici boyutlanna rağmen Brezilya, Üçüncü Dünya ülkeleri arasında bir sanayi ve siyasi güç olarak belirmek konusunda en şanslı ül- kelerden biri sayıbyor. Yaşamlannı Brezilya: patlamasını izlemeye adayan "Brasilianist" denen Brezilya uzmanlanmn genel kanısı bu en azından. Şimdiki halde ileri sürülen tek so- nı işareti, tutucu bir ebtin pazarladığı bir'ürün olan yeni Cumhurbaşkam Collor de Mello'- nun Akdeniz'den on yıl sonra Latin Ameri- ka'ya ulaşan demokratikleşme sürecini yön- lendirebihnesinde yatıyor. Sosyal adalet ve de- mokrasi istemleriyle geçen seçimlerde Brezil- ya'nın diğer yansının desteklemiş olduğu sen- dikacı lider Luis Inado Lula da Silva ile öz- deşleşen bu sosyal arayışa Collor de Mello'- nun cevap verip veremeyeceği şüpheyle kar- şılanıyor. Yarın: Arjantin; varlıktan açlıga /, Daktilo veya Muhasebe bilenlere İŞSİZLİK YOK!.. Gerçekten İŞSİZSENİZ GELİV KAOTTIAYALDI!..BONOSUZ, TAAHHUTŞUZ, herhangi bir bağlayıcı ödeme zorunluğu yerind HER TÜRLÜ ÖDEME KOLAYL1KLARI ve İŞE YERLEŞTtRME GARANTİSİYLE, VEFAT Maliye Bakanbğı Muhasebe Müdürü merhura Kemal Ziya Aktuna ile merhume Hadiye Aktuna'nın oğulları, merhume Necdet Ziya ile Seciye Çiftçi'nin kardeşleri, merhum Adnan Çiftçi'nin kayınbiraderi Bekir-Ytldız Çiftçi, Zeynep-Bülent Gönc/ün dayılan, Hakan ve Emrah Çiftçi, Mete Gönç'ün büyük dayılan, Onur-Şermin Çevik, Nüzhet- özlern Çevik'in kıymetli büyükleri, Seda-Merve Çevik'in dedeleri, Osma, Kutun, Oyman, Sidal, özbek, Kılcıoğlu, Özbilen, Anadal, Gönç, Malkoç, Yandaş, Aşkın, Payzın, Tür ailelerinin büyüğü, Perihan Aktuna'nın kıymetli eşi, Zirai Donatım Kurumu eski memurlanndan NURİ ZÎYA AKTUNA 9/7/1990 pazartesi günü vefat etmiştir. Cenazesi 10/7/1990 salı günü Karacaahmet Camii'nden öğle namazını müteakip kaldınlacaktır. Nurlar içinde yatsın. AİLESİ Değerti aile bttyügûmfiz REŞİT GÜRZAP'ı kaybettik. Cenazesi, 10 Temmuz 1990 Salı günü, Teşvikiye Camii'nde kılınacak öğle nâmazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ Merkezı Kadıköy Beşıktaş Şışli Bakırköy ÖZEL DAKTİlfl StKRETER VE »İLCİSAYHH IÜCRETLER HENÜZ ZAMSIZ: FfflSATI KAÇIRMAYM! Beyazıt, Mıthat Paşa Cad. 14/1 Altjyol, Kuşdili Caddesi, 6/8 Çırağan, Asarıye Cad. 7/2-3 Abıdeı Hürriyet C. Hasat Sok. 15 Hüsreviye S. 18/4 (Mıgros sırası) Tel : 527 55 25 - 522 21 06 Tel : 338 08 42-336 11 50 Tel : 158 24 97 - 158 24 98 Tel : 130 90 37 - 175 43 14 Tel : 571 31 31 - 561 29 06 Mkk«t: Bu 5 ıdresten ba^ka ŞAMPİYON adıyia çah$an hiçbir Daktüc Sdtrater «t Mlfteayar kınu fabemiı «e«IUi SATILIK BMW 82Model 315 Siyah 512 05 08 / 492 1AZMAK YAŞAMAK Oktay Akbal 2000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-htaebul ÖdemeB gönderilmez. f \T§SB*\ £ i Sürücü Kursu V ^ 4 K 4 « 9 U n i C U IV111311* 4 Kadıköy 3360205 i 4 GUZERGAH SERVİSİYI^ i \ T ma27<, f ^ J r İ T ^ T V İ ^ ^ 2 BÜTÜNLFMF \ Nüfus cüzdammı kaybettim. Geçersizdir. LALE MÜLDÜR İyi ki doğdun Ömer. DİL - StBEL 3he LONDRA,GKP0W>, CAMBMD68 YAZ PROGRAMI BUSINESS ENGLI5H — SINAVLARA HAZIRLIK - CONVERSATION BÛTÜn ÖGRETMEMLER InOİLİZ PROFESYOMEL VE DEnEYİMLİ Genel İngilizce kursları yaz boyunca devam etmektedir. İstanbul: Rumeli Cad. 92J'4, Osmanbey Tel. 147 0983-152 82 71 AnkaraiSelanikCad. 8, Kat 5, KızılayTel. 135 30 94-135 23 97 /ADA BUTUN VILJN6IUZCE 06R.EHIU UTARSİTTE ODEME KOLAYUGt DEW\M EDİYOR/' ^ •GEAiavEHiZLANOlSLMÇ KUR5LAR • TİCARI İN&İUZ££ • TUR.1ZM INGİLİZCES1 • BANKACILIK INÛİL1ZCE5İ •5INAV KURSLARI: Cambndge •Fırst Certrficatc, Proftıtncy, •T0EFL,AR.tLS(S02\u) tursem İNGİLİZÜSANOKUaARi DANİŞMA MERKEZİ Cjmhurıyet Cafl 173/4-B Elmadağ 80230 İstanbul Hılton Otelı Karşısı Tel 14839 77-148 79 43-148 28 49 Fax 132 97 29 Tlx 27498 tusm tr VEEAT Çok sevgili aile büyüğümüz İDLA ELKAHİ 9.7.1990 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi, 11 temmuz çârşamba günü saat 12.00'de Etiler Ulus Mahallesi, Aşkenaz Musevi Mezarlığı'nda icra olunacaktır. EŞİ: ESTER ELKAHİ ÇOCUKLARI: LİZET VE ZEKİ ASA BEKİ VE MORtS SABFATİ KARDEŞİ: DORET NAVON TORUNU: DOV ASA ELKAHİ, RAZON, HARAVON, KAZMİRCİ, KARİYO, MENASE, BASUT, ASA, SARFATİ, MARÇELIİ, KANETİ, SAGES AİLELERİ İLAN KADIKÖY İKİNCİ SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1988/113 Tereke Müteveffa Ayşe Nevin Erçelebi'nin vefaü nedeniyle mahkememizce terekesine elkonulmu; ve mahkememizce verilen 17.5.1990 gün ve. 1988/113 esas ve 1990/83 sayıh kararla terekeden el çekilmesine ka- rar verilerek, Ayşe Nevin Erçelebi'nin mirasçılanndan olan Hüseyin Tarlan'ın mirasçılan tespit edilemediğinden, Hüseyin Tarlan hisse- sine duşen kısmın Hazine'ye devrine mahkememizce karar verilmiş olup işbu karar Hüseyin Tarlan rairasçılarına ilanen teblığ olunur. 25.5.1990 Basın: 7990
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle