Katalog

Cumhuriyet Sahıbt Cumhuriyet Matbaacilık ve Gazetecılık Turk Anorum Şirket] adına Nıdir Nldı 0 Genel Va>ın Muduru Hasan Cemal, Muessese Muduru Enınt Uflkbgil, Yazı Işlerı Muduru Oka> Goneusin, 0 Haber Merltezı Muduru. Yalçın Bayer, Sayfa Duzenı Yûnetmenı Mi Acar 0 Temsılaler ANKARA. Ahmd TBII, IZMtR Hikmrt Çctınkaya, ADANA Çtön Yignıoglu UPolıIıka Celal B^I«8 |(. Dıs Habcrfcr Dtflıı B>kı. Ekonomı Cofu Turhın Iş SendıU Şulnn Keıtncı. kjllur Cftal Lster. lnanbuı Haberien kcmal Kuçuk, Eğılım Genca> Şft)laa. Haber Vastırma lsnrl Brrkan. ^urt Haberlerı NecdH DogM, Spor Danısmanı AMulkaAr tacttauı. D a Vazılar Kntm Çıbjk». A-«sm~a Şıkm jUpa; Duzcti<ne AMaHah \»ncı 0 KOOTCİIIIMOI UraM b ı l g ı 0 Maiı Işkr Eıt>l ErVal 0 Muhassbe Buknl toacr 0 Bulçe Planlama Scvp fhmmtmeoji. 0 Rcklam Ajşt l o m 0 Ek >av nlar Hulva Ak>oJ 0 Idare Huscfın Gurer 0 Işletme Ondcr ÇcUk 0 Bılgı .şlenı Naıl tnal 0 Persone] Scvfl Boslaacıogla Sason «r Vomn. Cumhunvn Maıbaacılık \c Gaznralık T VS. Tılrk Ocajı Cad 39/41 CaJ»loJlu 34>*4 lsı P*. 246-lsıanbul Tel 512 05 05 |2O hac), Tcloı 22246 Fajt (1) 524 60 72 0 Burotar A.1*.™: Zı>a Gokalp Blv tnkılap S Vj 19 4, Tel 133 11 41-17. Teleı 42344 Fax (4) 133 05 65 0 Iraur H Zıva W» 13İ2 & 2'3, Tel 13 12 30, Tdex Î2359, F«x (Sl) 19 53 «0 0 ln«nü Cad 119 S. No 1 Kat 1. Tel 19 3 ' 52 (4 hall. Tck» 62155. Fax (71) 19 37 52 TAKVİM 10 TEMMUZ 1990 Imsak: 3.37 Güneş: 5.34 Öğle: 13.14 Ikındi: 17.13 Akjam: 20.45 Yatsı: 22.32 Caretta 'yasakla lııızıır buluyor MUĞLA (AA) — Her yü üre- rae mevsimlerinde, yaşadıkları denizlerden Muğla'nın Lztuzu sa- hülerine gelen dünyaca ünlü Caretta-Caretta kaplumbağala- nrun rahatça yumurtlayabilme- leri için çeşitli önlemler alındı. Kıyı bandında tekneler için hız sınırlaması da getirildi. Datça Kaymakamlığı'ndan edinilen bilgiye göre sahilden 1 mil açığa kadar olan kıyı ban- dında, teknelerin saatte 8 milden fazla sürat yapmalan yasaklan- dı. Kaplumbağalann ûrerae dö- nemine girmeleri dolayısıyla ge- çen yü uygulanan bazı önlemle- rin de yeniden gözden geçirildi- ğini belirten yetkililer, şu bilgi- yi verdiler: "Kaplumbağalann yaşama ve iireme bölgesi olan 5,5 kilomet- re uzunlugundaki lztuzu kıyı şe- ridinde, bu canhlann buzunınp ve geceleri yumurtalannı kum- sala rahatça bırakabUmelerini sağlayabilmek amacıyla saat 20.00'den sonra kmnsala giriş p- kış yasaklandı. Bu siire içinde knmsala insan. hayvan ve araç girişi engellendi. Kıyıdan 35 metre içeriye kadar şemsiye, göl- geük gibi sivri uçlu cisimlcrin ça- lulmasına da izin verilmiyor." Fethıye-Dalyan'daki göl ile de- nizi bırbirinden ayıran tztuzu kumsalı, kaplumbağalann yu- murtlaması için en uygun orta- mı oluşturuyor. Ureme mevsi- minde buraya gelerek kumda kazdıklan çukurlara yumurtla- yan kaplumbağalar, yumurtala- nn Ozerlerini kapatarak denize dönüyorlar. Koruma altında olan ve StTalanı kabul edilen Ayvalık'ta 200'denfazla müteahhitfaaliyette Asıl konunacı. AvvalıldıAyvalık yöresi, Ayvalık ve Küçükköy belediyeleri tarafından yönetiliyor. Küçükköy'ün DYP'li Belediye Başkanı Selahattin Gencel, Anıtlar Yüksek Kurulu kararlarını tanımadığını söyleyerek "Dağlar ve taşları mı koruyacağız" diye soruyor. Ayvalık'm ANAP'lı Belediye Başkanı Ali Güreli'ye göre sahildeki yüksek binalardan Anıtlar Yüksek Kurulu sorumlu. Güreli, "Ayvalık bugüne değin bir ölçüde iyi korunmuşsa bu, kendi kentini koruyan Ayvalık halkı sayesindedir" diyor. SERPİL GÜNDÜZ Bugüne değin görece iyi korun- muş kıyı kentlerinden biri olan Ayvalık, öteki turizm beldelerin- de yaşanan "inşaat furyası"ndan nasibini alarak, gittikçe betonla- şıyor. 25 bin nufuslu Ayvalık'ta, Ticaret Odası'na kayıtlı 200'den fazla müteahhit faaliyet halinde. Hemen tamamı koruma altında olan ve StT alanı kabul edilen Ay- valık yöresi, Ayvalık ve Küçiık- köy belediyeleri tarafından yöne- tiliyor. Yörenin gerçekte milli park ilan ediimesı gereken doğal güzelliklerinden bir bölürnünü kapsayan Küçükköy Belediyesi'- nin DYP'li başkanı Selahattin Gencel, korunması gerekli alan- lann sınırlannı çizen Anıtlar Yük- sek Kurulu kararlarını tanımadı- BETONLAŞIYOR — Ayvalık'U betonlaşma, oncelikle Küçükköy Beledivesi sınırlanna giren Sarırasaklı'da başlıyor. Tttridye'nin, belki dünyanın sayıh guzellikteki kumsallanndaıı biri Sanmsakh'da altyapısı olmayan btnlerce inşaat yükseliyor. (Fotograf: Şahin Alpay) ğını söylüyor. Ayvalık'ın ANAP'- lı belediye başkanı Ali Gure) ise, Ay-vabk'taki kötü yapılaşmanın bir bölümünden Anıtlar Yüksek Kurulu'nu sorumlu tutuyor ve "ABittar Knralu'Ddan ümitsizim. Ayvalık bugüne degin bir ölçüde iyi korunmuşsa, bu kendi kentini kornyan Ayvahk halkı sayesinde- dir" diyor. Ayvalık'ta betonlaşma, önce Küçükköy Belediyesi sınırlanna giren Sanmsakh'da başlıyor. Türkiye'nin, belki dünyanın sayüı guzellikteki kumsallanndan biri olan Sanmsaki'da altyapısı olma- yan iç içe binlerce inşaat yükseli- yor. Sanmsaklı'run betonlaşma- sı geriye dönülmez bir hal almış. Çamlık'm karşısına rastlayan Tı- marhane Tepesi doğal SİT ilan edilmiş olan bir bölge. Burada Ceylan Yapı Kooperatifi'nin ka- çak inşa edilen ve yörenin doğal güzelliğine karşı adeta bir "haka- ret teşkil eden" 84 binası bu- lunuyor. Bayındırlık ve lskan Bakanlı- ğı'nca çıkanlan yasayla turizm beldesi ilan edilen Cunda (Alibey) yolundaki Lale Adası yapılaşma- ya açüan yerler arasında. Adadaki inşaatlarda yoğunlaşma yüzde 20-40 dolayında. Cunda yolu uze- rinde inşaatlar almış başını gidi- yor. öte yandan Cunda'nın arka- sındaki Partica'da 10 bin dönüm- lük arazi Anıtlar Yüksek Kurulu'- nun itirazlanna karşuı, imara açıl- mak isteniyor. Ayvalık kentinde yerleşim, imara açılan kuzeydeki Arnıutçuk yöresinde ilerliyor. Bu bölgenın alt yapı sorunu yok. Ayvalık mer- kezinde ise 20 yıllık çalışma so- nunda tamamlanan kanalizasyon, kuzeyde Mitralyöz Burnu mevki- inden Edremit Körfezi'ne deşarj ediliyor. Bu durum, Edremit Kör- fezi'nin "katledilmesi" olarak ni- teleniyor. Ayvalık'ta genelikle Ege adala- n ve Rumeli'den gelen göçmenler yaşıyor. Küçükköy ise Yugoslav- ya'dan gelen göçmenlerin yerleşi- mi. Küçükköy Belediye Başkanı, inşaat mühendisi Selahattin Gen- cel'le yörenin sorunlannı konuşu- yoruz. Küçükköy'ün nüfusu kışm 3.600'den, yazm 150 bıne fırhyor. Öncelikü konu Sanmsaklı. Sanm- sakh'da son 4-5 yüda büyuk çap- ta inşaat yapılmış. Gencel'in yal- Akdenîz zehirli madde zengini Her yıl yaklaşık 1 milyon 300 bin ton zehirli kimyasal maddenin boşaltıldığı Akdeniz'de kirlilik büyük boyutlara ulaştı. ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri Burosuı — Her yıl yaklaşık bir milyon 300 bin ton zehirli kim- yasal maddenin boşaltıldığı Akde- niz'deki kirlilik oramnın büyük boyutiara vardığı, bu durumun özellikle tskenderun ve Mersin körfezlerinde tehlike yarattığı bil- dirildi. ODTÜ Erdemh Deniz Bi- hmleri Enstıtüsü'nce yapılan bir araştırmada Mersin limanındakı balıklarda kanserojen maddeler bulunduğu saptandı. Iskenderun Çevre Koruma Dcr- neği tkinci Başkanı Dr. Ömer Çakmakçı, çeşitli ulkelerin kimya- sal madde ve atık bırakmasının önlenememesi nedeniyle Akde- niz'in her geçen gün daha da kir- lendiğini söyledi. Yapılan araştır- Ana tanrıça sır oldu AYŞE SAYIN ANKARA — "Türkiye'nİB Hazinekri" sergisi için götürüldü- ğü Viyana'da, korunmakta oldu- ğu Kunst HistorySaches Müzesi'n- den yaklaşık 20 gün önce çalınan 7500 yıllık ana tannça heykelci- ğiyle ilgili hiçbır bulgu elde edile- medi. Kültür Bakanlığı yetkilile- rinden edinilen bilgiye göre Viya- na polisi, müze personelinin ifa- de alınması işlemini tamamladı. Kültür Bakanüğı yetkilileri, Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliği kanalıyla ana tannça ile ilgili so- ruşturmayı yakından izlediklerini kaydettüer. Bu arada, hırsızhk ola- yına el koyan Interpol, ana tann- çanın fotogTafını tüm dünya mü- zelerine ileterek, bulunduğu tak- dirde iade edibnesini istedi. Bu arada, Viyana polisinin ge- niş çaplı araştırmalan ve sıkı gü- venlik önlemleri nedeniyle, heykel- ciğin Viyana dışına çıkma olasılı- ğınm çok düşük olduğu belirtili- yor. Ana tannça heykelciğinin ser- best piyasada değerinin 100-150 milyon lira dolayında olduğunu belirten yetkililer, ancak eseri ça- lanın elinden çıkarmasının çok zor olduğuna dikkat çekiyorlar. malara göre Akdeniz'e her yıl 120 bin ton madeni yağ. 12 bin ton fe- nol, 60 bin ton deterjan, 100 bin ton civa, 3800 ton kurşun, 2400 ton krom, 21 ton çinko, 320 bin ton fosfor ve 600 bin ton azot bı- rakıldıgının saptandıgını vurgula- yan Çakmakçı, "KiriUigin önüne geçilebilmesi için bütün ulkelerin ortak önlemler almalan gereki- yor" diye konuşta tskenderun ve Mersin körfezle- rindeki kırliligin ciddi boyutlara ulaştığmı bildiren ODTÜ Erdem- li Deniz Bilimleri Enstitüsu öğre- tim üyesi Doç.Dr. Cemal Saydam da yapılan araştırmalar sonucu Mersin Limanı'ndaki balıklann kanserojen maddeler tasıdıgının saptandıgını açıkladı. TMMOB Içel Çevre Komisyo- nu Başkanı Zehra Kesldn, Mersin- Taşucu arasında yapılan bir araş- tırmanın, sahil kesimindeki arıt- ma tesıslerinin sağlıkh çalışmama- sı, kanalizasyonlann doğrudan denize bırakılması, Soda, Krom- san, Ataş, Petrol Ofisi Dolum Te- sisleri, Akgübre ve Taşucu'ndaki SEKA Kâğıt Fabrikası atıklannın Akdeniz'i kirlettiğini gösterdıgini kaydetti. Içel'de 15 beledij'enin ka- nalİTasyonunun bulunmadığını belirten Keskin, "Yörede sanayi kuruluşlanndan kaynaklanan en- döstriyel aok sularia ve evsel atık- laria deniz doğrudan ve dolaylı olarak kirletilmektedir" diye ko- nuştu. tçel Valisi Özdemir Hanogln, kanalizasyonlann anulmadan de- nize verilmesinin ciddi sorunlar yarattığuu vurgulayarak şunları söyledi: "AtıVlann denize bırakılması nedeniyle denizimiz, deniz olmak- tan çıkmıştır. Kent kanalizasyon- lannın yanı sıra sahildeki sitelerin antma tesislerinin bulunmaması, bulunanlann da saghklı olmaması denizi kirleten faktörler arasında yer almaktadır. Siteler yapılırken abklann nasıl ve ne şekilde antı- lacagı duşiinülmediği için saniü- miz evsel atıklaria da kirietilnıek- tedir." Bu arada Sahil Güvenlik Akde- niz Komutanlığı tarafından surdü- rülen çalışmalarda, atık sulannı boşaltarak kirliliğe yol açtığı be- lirlenen gemilere son altı ay içen- sinde 1.5 milyar lira dolayında ce- za uygulandığı bildirildi. YANGIN VAR — Kınnızı tdefon çalıyor... Yangın var... Itfaiyecikr 10 saniyede göreve haar. (Fotograf: Rıza Ezer) Su alevle kucaklaşıyor, buhar, ardından yanık kokusu... Amir telsizi eline alıyor Vukuat yok, yangın söndü! IŞIK KANSU ANKARA — 4 telefon birden zır zır da zır zır. Açınca vır vır da vır vır. Can dayanır mı buna, çe- viren çevirene üç sıfın. încecik bir çocuk sesi: —Babaannem orada mı? Boğuk bir kadın sesi: —Allah'ın ökiizii. Yıne çocuk: —Bir kan ayarla, babam çok hasta. 4 kınnızı telefon durmııyor. Ahizelerin birini kapatıp, öbürü- nü açan el sürekli tkriyor. TayUn Ertemd, tam tamına 15 yıldır it- faiyenin santraJında çalışıyor. Tam tamına 3 kez de hastanede psikiyatrik tedavi gönnüş. Cebin- den üç kutu Gripin çıkartıp gös- teriyor sonra da anlatıyor: —Hastaneye yatmayayun da ne yapayım? Ailemize sovüyorlar, küfür ediyorlar. Bütün gün çalan telefonlardan ancak binde biri gerçek yangın ihban. Sürekli baş ağnsı çekiyorum. Ankara Büyükşehir Belediyesi Itfaiyesi'nin santral odasındakiler başlarından geçen bir olayı akta- nyorlar: "Kadının biri aradı, 'Yangın var, çabuk koşun!' diye. Ekiple- re bildirdik. Aradan bir dakika geçmedi. Aynı kadın, 'Bir yanlış- lık oldu. Beyim banyodaydı. Yan- dım Allah diye bağırdı. Ben yan- gın çıktı sandım, meğer haşlan- mış. Yangın filan yok' dedi. Daha neler, neler. Küçük bebe- lere üç sıfın çevirtıp mama yedi- renler mi istersiniz, 'Karakolda Ayna V«r' şarkısı söyleyenler mi, yaşamöykusu anlatanlar mı?" 12 yıldır itfaiye santralında ça- hşan Bayram Tuz'un durumu da- ha da vahim. Elindeki kapı zili- nin, telefonun sesini değiştirmiş, çalar saatin de zilini koparıp at- mış. Yoksa, yataktan fırlar ol- muş. 2 çocuklu Bayrara Tuz, yaraılanmaz ki? Haydi gittin bir yangına, şeytan kulağına kurşun, ayağın koptu. Neden itfaiyeciler 9, 10 sene geçmeyince doğru dü- rust emekli olamaz ki? Arka masa dalgalanıyor. Elin- de Bond çantalı, işi gereği olsa ge- rek, sürekli gulen bir sivil masa- ya oturuyor. Sigortacıymış. An- latıyor da anlatıyor. ölürseniz bu yapdır, yanarsanız şöyle olur, bir yeriniz koparsa, böyle yararlanır- sınız. îtfaiyecilerden kımi anlama- dan dinliyor, kimi ilgileniyor, kı- İtfaiyeciler, gereksiz çalan telefonlardan yakınıyorlar. Küçük bebeklere üç sıfın çevirtip mama yedirenler mi istersiniz, "Karakolda Ayna Var" şarkısı söyleyenler mi, yaşamöyküsünü anlatanlar mı? "Çocuklanmm kahkahasına S dakika dayanamıyorum. Kucağı- ma gelmeleri bile beni rahatsız ediyor" diyor. İtfaiyeciler lokalde yangın bek- liyor. Kocaman salon, sigara du- manına doymuş. Atatürk portre- sinin altında televizyon. Bir iki it- faiyeci dalgm gözlerle, çocuk programını izliyor. Bir iki itfaiye- ci, elleri arkalannda volta atı- yorlar. Masada, 5-10 kişi çay içip, hoş- beş ediyor. Dertler aynı. Neden it- faiyeciler fiili hizmet zammından mi sigonacmın kâğıtlanna şöyle bir göz atıyor. Arka masada ko- nuşulanlara kulak kabanan biri, arkadaşlanna dönüyor: —Ne olacak, ölsen, devlet 20 bin lira tazminat odıiyor. O da ne? Ziller çaldı. Almrm var. Yan- gın var. Masalar titriyor, sandal- yeler bir anda hafıfliyor. Herkes kapıda "yol ver. yol ver" diye ba- gırıyorlar birbirlerine. Koskoca salonda yalnızca, buğusu tüten çaylar, bir de yanık sigaralar ka- lıyor. Garaj kapılan açılmış, itfaiye- ciler kırmın arabalarına binmiş, sirenleri çalmışlar bile. Daha bi- raz önce, fıili hizmet zammından dem vuranlar, 'Ölsem, 20 bin li- ra veririer" diyenler, 10 saniyede şip şak göreve hazırlaı. Yangın Ostim'de. Merkez, "Patlamalar var, caü tutnşmuş" diye telsiz anonsu yaptı. Olay ye- rine tam 7 dakikada vardık. Ko- caman bir hangarın çatısından alevler yükseliyor. Hortumlan ne zaman ittiler, çizmeleri ne zaman giydiler, içeri ne zaman girdiler? Su, alevle kucaklaştı. önce 'coosss' sesi, sonra bir buhar, ar- dından yanık kokusu. Bir balta uçuyor çatıya. "Su ver su" diye bağırıyor itfaiye çavuşu. Yangın söndü. Içeriden çıkanların yuzü- nu kurum burumuş. Çavuşa yak- laşıyoruz: —Nasddı içerisi? Yamthyor: —Bu yaogınlar çocuk oyunca- gi- Hiç yangın heyecanı yaşadmız mı? Yangın paniği değil, yangın heyecanı. Itfaiyeci, heyecan yaşı- yor, alevle savaşırken zevk ahyor. Ne diyorlar büiyor musunuz? "Asker duşmandan korkıır mı kardeş. Biz de alışük, alevden korkmuyoruz" diyorlar. Amir, eline telsîzi aldı: "Vukoat yoktur, yangın sön- dürülmttştür." nızca bir yıl içinde verdığı ruhsat sayısı 200; bu da 1.000 daire de- mek oluyor. Gencel, "Ben bu ruhsatlan vermezsem, vatandaşa haksızlık etmiş olurum; bu, de- mokratik olmaz" diyor. Ayvalıklılann deyişiyle önceleri "kristal bir vazo" olan Sanmsak- lı, bir daha birleştirilemeyecek şe- kilde parçalanmış. Sorunlann en büyüğu, kanalizasyon. Foseptik çukurlannı dolduran atıklar, so- kak aralannda toprak ustüne çık- mış dununda. Nadide bir sayfiye yeri sayılan Sanmsak'ta çocuklar bu pis su birikintiler içinde oynu- yor. Taban sulan denize yakın olan Sanmsakh'da sızdırmalı fo- septik kullanılıyor. Bu da atık su- lann denize kansması dernek. Oy- sa taban sulanrun denize yakın ol- duğu bölgelerde sızdırmasız fo- septik ve daıre başına 5 metreküp- lük foseptik çukurlan yapılması zorunlu. Ancak bu kurallara hiç uyulrnamış. Sanmsakh'da kana- lizasyon yapımı için 1989 Fıyatla- rıyla 10 milyar lira gerekli. Bele- diye Başkanı tUer Bankası'nın 1991 programına bu paranın bir kısmını koydurabüirse, buyük bir ış başarmış olacağım söylüyor. "Kıyı yagması, kıyı işgali ve imar mevznabna aykınhk, esas olarak devletten kaynaklanıyor" diyen Gencel, Sanmsakh'yı önce- likle "devletin bitirdiği"ni savu- nuyor. Sanmsaklı kumsalımn en güzel yerlerinde, kıyı boyunca Içişleri, Maliye bakanlıklan, Ka- rayollan ve MiUi Istihbarat Teş- kilatı'na ait, tel örgülerle çevrile- rek halka kapatılan tatil kampla- n sıralanıyor. Kuçükköy'de SİT gibi kavramı "tanımadığını" söy- leyen DYP'ü Belediye Başkanı "Daglar ve taşları mı koruyaca- ğız?" diye soruyor ve şöyle devam ediyor: "SİT alanı konusunda herhangi bir kayıt yok; resmi bir harita bile yok. Keceli bir kalem- le çizilmiş, burası SİT denmiş... Meyi koruyacağız? Ben bu iş için beş yıl hapis yatmaya razıyım." Küçükköy Belediyesi kapsamı- na Sanmsaklı ve Tımarhane Te- pesi yanında Şeytan Sofrası, Me- lek Tepesi yöreleri de giriyor. Bi- rinci derece doğal StT ilan edilen ve aynen korunması gereken Tı- marhane Adası eteklerindekı 84 kaçak bina Ayvalıklı bir müteah- hit ailesi olan Sokollar tarafından inşa edilmiş. Hemen hemen tüm Ayvalıkulann tepkisini ceken bu in- şaatın durdurulması için Ayvahk Lisesi'den 6 öğrenci Kültür Ba- kanhğı'na başvurmus. İnşaat Anıtlar Kurulu'nun uyansı üzeri- ne belediye tarafından mühürlen- miş dununda. Belediye ile inşaat sahipleri arasında idare mahke- mesinde dava sürüyor. Ayvalıklı bir mimar olan Prof. Dr. Deniz Eren'e göre, olay belediyeye az bir ceza verilerek kapatılmak is- teniyor. Küçükköy ve Ayvalık belediye- lerinin ayn olduğunu bilmeyenle- rin, Küçükköy sınırlan dahüinde- ki çarpık yapılasmadan kendisini sorumlu sanmalanndan yakınan Ayvalık Belediye Başkanı Ali Gü- reli, Alman Lisesi ve tstanbul Ik- tisat Fakültesi mezunu; Kırlangıç urmasının ortaklanndan. Devle- tin birtakım imkânlan Ayvalık'a gelsin diye ANAP'tan aday oldu- ğunu söylemekten çekinmeyen Güreli, Ayvahk kenti sahilindeki yüksek binalardan Anıtlar Yük- sek Kurulu'nu sorumlu tutuyor. Belediye Başkanı olmasından son- ra Ayvahk kenti içinde hiçbir in- şaat ruhsatı vermediklerini belir- ten Güreli, "Doğal SİT yöreJerin- de buyük sermaye gruplannın arazileri var. Bunlann tamamı aleyhimize dönüyor" diyor. Kış nüfusu 25 bin,' yaz nüfusu 200 binin üzerinde olan Ayvalık'- ta, Anıtlar Kurulu'nun saptadığı koşullan tam olarak uyguladıkla- rım belirten Gureli, "Bazen süb- jektif davramtagını gördüğüm için Anıtlar Kurulu'ndan umutlu degilim" diyor ve bunu şöyle açıklıyor: "Biz Anıtlar Kurulu'- nu inşaat izni verdiği için raahke- meye verdik. Tüm oteki belediye- ler kurulu, inşaat yapabümek için mahkemeye verir. Oysa bizde tam tersi oldu. Biz kurulun yuzde 135 yogunluk izni verdigi yeriere, nıh- sat vermedik. Neye dayanarak hangi kıstasla yapdaşma izni ve- riyoriar belli değil. Bir yandan ko- rumacıyız diyeceksiniz, bir yan- dan korumayacaksınız... Ben on- lardan yana umutsuzum. Bencc Ayvahklılar kendi kenüerini ko- rumasalardı, bugun Ayvalık Or- ta Anadolu'daki bir kentten fark- sız olurdu." DFT'den Ayhan Kılınç, 'havaalanı yapılacak' diyor 'Güllük Dalyanı, batakhk9 DPT Turizm Bölümü'nden Ayhan Kıhnç, "Tabii her yatınmın biraz zararı olur, ama bedeli nedir, ona bakmak lazım. Biz iddia ediyoruz. Dalyan'a herhangi bir zarar gelmeyecek" dedi. "bataklık" diye nhelendiren Kı- hnç, muhaliflerin yüzünden pro-SERDAR KIZIK İZMİR —Güllük Dalyanı'nda- jenin 3-4 ay geciktiğinı, havaala- ki "yeşil nöbef'in ardından DPT nı ÇED raporunun TÜBtTAK ya Turizm Bölümü'nden Ayhan Kı- da ODTÜ tarafından haarlanaca- hnç, Gülluk havaalanı projesinin ğını belirtti. kesinlikle gerçekleşeceğini söyle- Tepkiler yüzünden projenin 3-4 di. Yapımcı Ingiliz firmasının uz- aylık bir gecikmeye uğradığını, manlığını, tngilizlerin çevre konu- Çevresel Etki Değerlendirme sunda "bassasiyetini" vurgulayan (ÇED) raporunun TUBİTAK ve Kılınç, "tnşallah tngilizler ODTÜ tarafından hazırlanacagı- caymaz" dedi. Bilim adamlannın nı vurgulayan Kılınç, muhahfler "doga harikası" dediği bölgeyi için şunları söyledi: "Aslında havaalanı yapılmasın diyen, çok kuçuk bir kesim. Bun- lardan bazüan Imsıkçı, bazılan da konuyu bilmiyor. Orası batakhk bir alan. beride bataklık turizmi olnrsa bir şeye yarar. Ayrıca İngi- lizler US >ıldır inceleme yapıyor- lar. Havaalanı dalyana herhangi bir zarar venneyecek. Zarar vere- cegini soyleyenler kasıtlı olarak böyle konuşuyoriar. Havaalanının yerinin geriye çekilmesi de mum- kün değil. tngilizler buraya indi- recekleri uçaklar için pistin yeri- nin 10 santim bile değiştirileme- yecegini soylediler. Havaalanı bol- genin turizm potansiyeline onemli bir katkı sağlayacak. Tabii her ya- tınmın biraz zaran olur, ama be- deli nedir, ona bakmak lazım. Biz iddia ediyoruz, dalyana herhangi bir zarar gelmeyecek diye..." Dokuz Eylul Üniversitesi Çev- re Muhendishği Bölümü'nden Prof. Dr. Ertuğrul Erdin'in "Av- nıpalının suni olarak yapmaya ça- lıştığı doğa harikası dalyan ve la- gıin, havaalanına feda edilemez. Orayı bir bataklık olarak görmek yanlıştır" biçimındekı sozlerini anımsatmamız uzerine Kılınç, "Dalyan bozulmayacak, konuyu yeterince bilmiyorlar. Orası ancak ileride bataklık turizmi olursa bir işe yarar" diye konuştu. — DUNYA KUPASI'NDAN ANILAR Ray-Bus gördü • ADANA (AA) — Adana-Mersin arasında çalışan ray otobüslerinde (Ray-Bus), yolcu taşuna sayısındaki hedefin günlük 20 bin kişi olduğu açıklandı. Adana-Mersin arasında sabah saat 06.00'dan gece saat 22.44'e kadar toplam 17 sefer yapan ray otobüsleri, diğer tarifeli trenlerden daha hızlı gidip gelebüiyor. Yetkililer, Adana-Mersin arasında sefer yapan ray ntobüsleaJM* günde ortalama 10 bin yolcu taşıdığını belirterek hedeflerinin günde 20 bin yolcu olduğunu bildirdiler. Bursa'nın azalan yeşili • BURSA (AA) — Yeşilliği ile tanınan Bursa, hızh sanayileşme ve çarpık yapılaşma sonucu her geçen gün bu özelligini kaybediyor. Dağ turizmi ve kaplıcası ile ünlü, Osmanlı İmparatorluğu'nun başkentligini yapan Bursa'da, son dönemde kişi başına 4 metre kare yeşil alan düşmesinin kentin geleceği bakımından endişeye yol açtığı belirtiliyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Teoman Özalp, "Kentimize 'yeşil' unvanını yeniden kazandırmak amaayla park, bahçe ve boş alanlann yeşil alan olarak düzenlenmesi çahşmalarunız sürüyor" dedi. r Narin'in kıyı kavgası • ANKARA (Cumhuriyet Burosu) — Marmaris Içmeler'in ANAP'h belediyesi ile TİSK eski Genel Başkanı Halit Narin'in Martı Motel'i arasında yaşanan "kıyı kavgası"nı kimin kazanacağı yann belli oluyor. Asliye Hukuk Mahkemesıninjapu iptaT istemini yerinde görmesi halinde, Martı Motel'in sahile uzanan bahçesinin önemli bir bölumünun genel kullanıma açık hale geleceği kaydedildi. Topça Tepesi kazısı • UŞAK (Cumhuriyet) — Uşak ve yöresinijı antik tarihinin ortaya^tkartılması içirf yapılan kaHttrsüruyor. Topça Tepe'de yspılan kazılarda büAral mezan bulundu. Ancak mezann daha önce iki kez yagmalandığı anlaşıldı. Uşak Muzesi Mudürlüğü ekiplerince yurütülen kaalara başkanlık yapan/ arkeolog Kâzım i^w Akbıyıkoglu, Güre köyü Kemaller mahallesi yakınlanndaki Topça Tepesi tümulüsünde yapılan çahşmalarla ilgili bilgi verdi. Akbıyıkoglu, buradaki kazılarda M.ö. 1600 yıuna ait bir kral mezan bulunduğunu, bunun önce antik çağda, daha sonra da 1966-68 yılları arasında açılarak yağmalandığını bildirdi. Pansiyoncular bayram yaptı • ANTALYA (AA) — Dokuz günluk bayram tatili suresince Antalya yöresindeki pansiyonlarda doluluk oranı yüzde 100'e yaklaştı. Tatilcilerin Antalya yöresinde özellikle Alanya, Side ve Kemer'deki pansiyonlara akın ettikleri görüldü. Antalya Otelciler ve Pansiyoncular Derneği Başkanı Mehmet Cantürk, bayram tatilinde kent merkezlerindeki pansiyonlarda doluluk oranının yüzde 70'i aştığmı, sahillerdeki pansiyonlarda ise yer bulmanın mümkün olmadığını söyledi. Tatilcilerin dönmeye başlaması ile birlikte doluluk oranlannın yeniden düştuğünü bildirdi. Emanet kalp yaşatmadı • ARİZONA (AA) — Kendisine son beş yıl icerisinde iki yapay bir de insan kalbi nakÛ yapılan, yapay kalp naklinin öncü gönüllulerinden Michael Drummond, organlannın çahşamaz duruma gelmesi sonucu 30 yaşmda hayatını kaybetti. Kalp nakli operasyonunu gerçekleştiren Dr. Jack G. Copeland, safrakesesi ve şişmanhğın Drummond'un organlarını çahşamaz duruma getirerek ölümüne yol açtığını açıkladı.