27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 HAZİRAN 1990 HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/15 Beceren için yeni kampanya • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — 1 Mayıs playlannda sırtından vurularak felç olan öğrenci Gülay Beceren'in yurtdışında tedavi edilebilmesi için Ankara'da çeşitli örgütler ve 7 belediye ortak yardım kampanyası başlattı. SHP tl örgütü'nde yapılan toplantıda konuşan Mimarlar Odaşı Genel Başkanı Yavuz önen, vakfın Londra'da Server Tanilli'nin tedavi olduğu hastane ile temasa geçtiğini bildirdi. önen, Beceren'e burada tedavi edilebilmesi için yurtdışına çıkış izni verilmesini ve tutukluluk halinin kaldırılmasını istedi. Toplantıda aynca Ziraat Bankası Taksim Şubesi'nde Gülay Beceren adına 30003/203999-3 numaralı hesap açtınldığı, isteyenlerin hesaba para yatırarak kampanyaya katılabilecekleri belirtildi. 11 Humeynici tutuklandı • ADAPAZARI (Cumhuriyet) — Kendilerini "Allah Partisi üyesi" olarak tanıtan Humeyni ve Cemalettin Kaplan taraftan 22 kişi yakalandı. Sakarya Suçüstü Mahkemesi'ne çıkanlan sanıklardan ll'i tutuklandı. Sakarya Emniyet Müdürlüğü siyasi şube ekipleri hücre evi olarak kullanılan iki yere yaptıkları baskınlarda sanıklarla birlikte "Allah Partisi" başlıklı broşürler, Humeyni ve Kaplan'ın sesleriyle doldurulmuş bantlar ele geçirdi. Sakarya SuçüstU Mahkemesi'ne sevk edilen samklardan tutuklanan 11 kişinin adlan şöyle: Fikri Aytac, Ferhat Uzuntaş, Seljm Maden, tsa Dağdeviren, Mustafa Dişli, Edip Maden, Erdoğan Ayaz, Hasan Kurşun, Fatih Kaya, Ali Akpınar ve Ramazan Şimşek. Pişmanlık yasası tekliyor • ANKARA (UBA) — Pişmanlık yasasından yararianan sanık sayısında ilk yıllara oranla düşme gözlenirken daha önceki yıllarda, mahkemelere pişmanlık dilekçesi vererek itiraflarda bulunan örgüt davası sanıklan, pişmanlık dilekçelerini geri almayı sürdürüyorlar. Bunun son örneği Askeri Yargıtay'da görülen Ünye Devrimci-Yol davasında yaşandı. örgüt adına çeşitli eylemlere katılmaktan yargılanırken verdiği pişmanlık dilekçesi işleme konan ve bu nedenle indirim sonucu 15 yıl hapis cezasına çarptınlan Hamdi Erhan, duruşmada, "Pişmanlık dilekçemi geri almak istiyorum" dedi. Askeri Yargıtay Daire Başkanı, Erhan'ın bu istemini içeren bir dilekçeyle kendilerine başvurmasmı istedi. 34 sanıga tahliye • tstanbul Haber Servisi — Toplantı ve Gösteri Yüriiyüşleri Yasası'na aykın hareket ettikleri savıyla haklannda dava açılan 34'ü tutuklu 53 kişinin yargılanmasına devam edildi. Mahkeme tutuldu sanıkların tahliyesini ve davanın tstanbul Asliye Mahkemesi'ne sevk edümesini kararlaştırdı. İstanbul 1 Nolu DGM'de yapılan duruşmada iddianame okunarak sanıklann, 23 Nisan günü TBKP liderleri Kutlu ve Sargın'ın serbest bırakılmalan amacıyla Sosyalist Parti merkezinde yapılan açhk grevini desteklemek için Kartal'dan grup halinde gelerek gösteri yaptıklan ileri sürüldü. Sanıklar suçlamayı reddederek yasadışı bir şey yapmadıklaruu öne sürdüler. Mahkeme heyeti savunma avukatlannın görevsizlik"*istemine uygun olarak davayı tstanbul Asliye'ye sevk ederken sanıklann tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına karar verdi. Ege PKK davasında karar • tZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) — 26 sanıklı PKK örgütü davasında 10 sanık 3 ile 28 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırtldı. 16 saruİc da beraat etti. Ege Bölgesi'nde PKK örgütü adına çalışma yapmak ve çeşitli eylemler duzenlemek suçundan iki yıl önce 26 sanık hakkında açılan davada karara varıldı. Mahkeme heyeti, Şehmuz Poyraz, tbrahim Özmen, Zahir Dinler, Mehmet Akyol, Mehmet Ali Orak, Mahzun özer, Bayram Yüksel, Keser Aksoy, Abdullah Aca ve Abdurrahman Türk'ü 28-3 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırdı. öte yandan Adana Emniyet Müdürlüğü ekipleri yaptıklan operasyonlarda bölücü PKK örgütüne mensup 9 kişiyi yakaladı. Elazıg katliamı davası • ERZİNCAN — Elazığ'm Palu ilçesine bağh Kayaönü köyü Rut tepesi yakmlarında 5'i Etibank, 4'<1 de Alarko firması mensunu 9 kişinin öldürülmesi olayıyla ilgili dava 18 haziranda başlayacak. 18 sanıklı PKK davasında DYP Elanğ Milletvekili Ali Rıza Septioğlu'nun oğlu ile birlikte biri ANAP, diğeri DYP'li iki belediye başkanı da yargıianacak. DGM savcıları, samklardan Kasım tzer'in TCK'nın 125. maddesine göre ölüm, belediye başkanlan Yusuf Dalmızrak ve ömer Cengiz hakkında 169. maddeye göre diğer 15 sanık hakkında da 5 yıl hapis cezasıyla cezalandınlmalannı istiyorlar. Deng 'fotokopiyle' çıkanldı • tstanbul Haber Servisi — Dogu ve Güneydoğu Anadolu'daki olaylarla ilgili olarak çıkanlan kanun hükmündeki kararnameler sonrasında dergilerini basacak matbaa bulamayan ayhk Deng Dergisi'nin son sayısı fotokopiyle çıkanldı. Alman pilot, Irarra gitti • VAN (AA) — Tek kişilik uçağı ile bir süre önce Van Havaalam'na zorunlu iniş yapan Federal Alman pilot Hans Ulrich Schneider'e, tran'a geçiş izni verildi. Alman pilot için lran Konsoloslugu yetkilileriyle yapılan görüşmeler olumlu sonuçlandı. tran'a gitmek için gerekli izni alan Ulrich Schneider, dün saat 10.00'da, tek kişilik uçağı ile Van Havaalam'ndan tran'a hareket etti. PKK ile iki ayrı çatışmaHaber Mertezi — Şırnak'ın Güçlükonak ilçesi Çevrimli kö- yünde 27 kişinin PKK'lı terörist- lerce katledilmesi üzerine güven- lik güçleri bölgede geniş çaplı bir operasyon başlattı. Katliamın ya- şandığı Çevrimli köyünün 20 ki- lometre uzağında güvenlik güçle- ri bir grup teröristle silahlı çatış- maya girdi. Çatışmada 1 er şehit olurken, 5 er de yaralandı. Şır- nak'nı Dereler koyü yakınlannda başka bir PKK grubuyla çıkan çı- tışmada da 4 erin şehit olduğu bil- dirildi. Olağanustü Hal Bölge Va- liliği yetkilileri, her iki olayla il- gili olarak da kendilerine bir bil- gi intikal elraediğini soylediler. PKK baskını üzerine olaylan önleyemediği gerekçesiyle hükü- metin istifasını isteyen DYP Ge- nel Başkanı Süleyman Demirel'e Başbakan Yıldınm Akbulut "Bu olaylan iç politika malzemesi yap- mamak gerekir. Bunu söyleyen günde 20-25 kişinin birbirini öl- dürdugü bir dönemin başbakanıy- dı. Bû hükümet olarak bu işin so- rumlusuvuz. Sorumlulugumuzu da yetkimizi de kimseye devretmeyiz" yanıtını verdi. Olay Kopenhag'da süren AGİK tnsani Boyut Konferansı'nda gün- deme getirilmeye çalışıldı. Konuy- la ilgili gazete haberlerinin foto- kopileri toplanülan izleyenlere da- ğıtıldı. Çevrimli köyünde 27 kişinin öl- dürülmesinin ardından operas- yonlannı yoğunlaştıran güvenlik güçleri dün saat 15.00 sıralarında Fındık bucağının 2 kilometre ku- zeyinde bir grup teröristle silahlı çatışmaya girdiler. Çatışmada 1 er şehit olurken, 5 er de yaralandı. Yaralı erlerden üçü Siirt Devlet Hastanesi'nde, ikisi de Dicle Üni- versitesi Tıp Fakultesi Hastanesi'n- de tedavi altına alındı. Siirt 70. Pi- yade Tugay Komutanlıgı yetkilileri olayı doğrularken, Olağanustu Hal Bölge Valiliği'nden konuyla ilgili açıklama yapılmadı. Çevrim- li köyünden 20 kilometre uzaklık- ta sıcak temasa alman PKK'hla- rın saldırıyı gerçekleştiren üç gruptan biri olduğu sanılıyor. Bu arada Şırnak merkezine bağh Dereler köyü yakınlannda güvenlik güçleriyle PKK militan- lan arasında çıkan çatışmada 4 erin şehit olduğu bildirildi. Edini- len bilgiye gore, Pervari'nin Yeni- aydın köyünde 4 gün önce ikisi ka- dın biri çocuk üç kişinin öldürül- mesi, uç kişinin de yaralanması- nın ardından yörede operasyonlan yoğunlaştıran güvenlik güçleri, önceki akşam Dereler yakınlann- da, saldınyı gerçekleştirdikleri sa- nılan PKK grubuyla karşüaştı. "Teslim ol" uyansına ateşle kar- şılık verilmesi üzerine çıkan çatış- mada, Kazım Doğan, Yaşar Öz- siiriicu, Oktay Ardıç ile yaralı ola- rak Dicle Üniversitesi Tıp Fakül- tesi'ne kaldırılan, ancak adı açık- lanmayan 4 erin şehit olduğu bil- dirildi. Olağanustu Hal Bölge Valiliği yetkilileri, "her iki olayla ilgili ola- rak kendilerine bilgi intikal etmediğini" söylediler. Güvenlik güçlerinin Çevrimli köyünü basan teröristleri yakala- mak amacıyla havadan ve kara- dan başlattığı geniş çaplı iz sürme ve operasyon da sürüyor. Operas- yonun baskını gerçekleştiren ana grubun kaçtığı sanılan Gabar Da- ğı yonünde yoğunlaştınldığı bildi- rildi. Siirt'ten Ergun Aksoy'un habe- rine göre Çevrimli köyünde PKK militanlannca öldürülen 27 kişi- den kimliği belirlenemeyen ikisi- nin Kumru Öner ve Hanife Özde- mir oldukları tespit edildi. Saldınnın ardından köye girme- leri yasaklanan gazetecilere dün de "güvenlik" gerekçesiyle izin veril- medi. Çevrimli' köyüne 40 kilo- metre uzaklıktaki Çelik Jandarma Karakolu'nda yaklaşık 2,5 saat bekletilen gazetecilere daha son- ra karakol yetkilileri "Fındık Jan- darma Tabur KomutanlığVyla SHP, G. Doğu raporu için aynntı vermiyor ANKARA (Cumhuriyet Biiro- su) — SHP'de Güneydoğu konu- sunda bir rapor hazırlamak üze- re oluşturulan komisyon çalışma- lannı sürdürüyor. Komisyonun çahşmalannı önümüzdeki günler- de olgunlaştıracağı ve temmuz ayında yapılacak Parti Meclisi toplantısına yetıştirileceğı bildiril- di. Komisyonda, herhangi bir "Spekülasyon"a yol açmamak amacıyla çâhşmalar hakkında ay- rıntılı bilgi verilmemesi kararlas- tınldı. Hazırlanacak Güneydoğu ra- poru konusunda önceki gün alt komisyonun yaptığı toplantıda yöntem konusunda çalışrnalara devam edilmesi kararlaştınldı. Konuya ilişkin kaynak taranma- sından sonra özellikle şu konular üzerinde dunılacağı kaydedildi: " — Güneydoğu Anadolu Böl- gesi'ndeki işsizlik, — Ekonomik geriükler, — Hastane ve egitim gibi sı- kıntüar, — Bolgedeki sanayüeşme, ima- lal sanayiine döniik sanayüeşme. tanma dönük yatınmın durumu, — Kişi başına düsen gelir da- fılımı nedir ve bunun Türidye ge- neli ile karşılaştırması nedir? — Siyaset olarak ne tür deger- lendirmeler yapdabilir?" Edinilen bilgiye göre, alt ko- misyonun raporu ilk olarak MYK'da daha sonra da temmuz ayı ortalannda yapılacak Parti Meclisi toplanâsında ele alınacak. vaptıgımız telsiz göruşmelerinde köye girebilmeniz içio Siirt Valili- ği'nden izin belgesi almanız gerekiyor" dediler. Bunun üzerine Siirt'e dönen ga- zeteciler valiliğe başvurarak izin belgesi istediler. Ancak Vali Vekili Hasan Karakas, "Şu sıralar iziıı veremeyeceklerini" belirterek "Bölgede geniş çaplı operasyon snriıyor. Güvenliginiz için köye girmenize izin verilmiyor. Bu ne- denle berhangt bir yanlış anlaşıi- ma oJmasın" dedi. Katliamın gerçekleştirildiği sa- atlerde, aynı bölgede bulunan baş- ka bir PKK'lı grubun dört elektrik direğine sabotaj duzenleyerek de- virdiği, olay yerine de örgütün propagandasını içeren bıldiri bı- raktığı öğrenildi. Teröristlerin saldınsına uğrayan Çevrimli köyune Siirt Sosyal Yar- dımlaşma ve Dayanışma Vakfı'n- ca yardım yapılacağı bildirildi. Dün köyde incelemelerde bulunan lçişleri Bakanı Abdiilkadir Aksu- nun talimatı üzerine çalışrnalara başlayan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın, ilk etapta köye 10 milyon lira, daha sonra da 150 milyon lira yardım yapacağı öğrenildi. Başbakan Yıldınm Akbulut, Güneydoğu olaylannın iç politika malzemesi yapılmaması gerektiği- ni söyledi. Akbulut, Güneydoğu 1 daki son baskın olayından sonra hükümetin istifasını isteyen DYP Genel Başkanı Süleyman Demi- rel'e cevap verirken şöyle dedi: "Geçraicte yanlç teşhisler ko- yantitr 'örfı idare ilan ettik asker yapsaydı' diye işin içinden sıvnl- maya çalışanlar, tarihi sorumlu- luklannı yüklenmeyenkr buguıı- kii olaylan değeriendiremiyor. İ I- keyi geçmişte uçururaun kenanna gen'renlerin konuşmaya hiç hakla- n yok. Kaikıp da hukıimel başa- nlı olmadı demenin de manası yoktur" dedi. "tlk Hedef *90" tatbikaunı iz- lemek üzere Izmir'e gelen Başba- kan Akbulut, gazetecilerin çeşitli sorulannı cevaplandırdı. DYP Ge- nel Başkanı Süleyman Demirel'in Çevrimli köyünde 27 kişinin öldü- rülmesi üzerine yaptığı açıklama- da "hükümetin istifa etmesi gerektigi" yolundaki sözlerinin hatırlatılması üzerine Akbulut şunları söyledi: "Bu olaylan iç politika malze- mesi yapmamak gerektigini tekrar ediyonım. tç politika malzemesi yapılırsa, bu sözleri söyleyenler doğnı teşhis koyamazlar. Terörle, anarşiyle mucadele edemezler, bu- nu geçmişte göıdük. Yanlış teşhis ve tutumlanyla ülkeyi nçunımun kenanna getirdiler. Ülkeyi o du- nıma getirenlerin bugiin konuş- maya hakkı yoktur. Teşhisieri yan- lıştır." Akbulut, terör zirvesinde olay- larla mucad^lede fıkir birliğuıe va- nldığını hatırlatarak "Bir dia ted- bir aldık. Muhalefel liderieri hü- kumetin alacağı tedbirteri deslek- leyeceklerini vaat ettiler. Tedbirier gelince yan çizdiler. KHK'lara iti- nız ettiler" diye konuştu. "Mak- satlan aldıgımız tedbirleri tesirsiz hale getirmektir" dedi. Olağanustu Hal Bölge Valisi Hayri Kozakçıoğlu'nun "bakan gibi yetki" istediğine ilişkin söz- leri aktanldığmda Akbulut "Her- kes sahip olduğu yetkilerie göre- vini yapar. Biz kendisine gerekli yetkileri verdik. Şimdi ne gibi ha- reket ediyor. Ona sonın. Bakan- lık yetkisi olmaz" dedi ve sözleri- ni şöyle surdürdu: "Biz hiikümet olarak bu işin so- rumlusuyuz. Sonımlulugumuzu da yetkimizi de kimseye devrede- metiz. Örfi idare ilan ettik, onlar halietsinkr mi diyelim. Biz de öyle mi yapalım. Örfi idare Uan edetim, ya da Bölge Valisi'ni bakan japa- lım bovle mi olsun? Yetki de biz- de, sonımluluk da. Biz sıkıştıgımız zaman yüku sırtımızdan atmayız başkalannın yaptıgı gibi. Bölge Valisi'ni de çalışbnnz, orfi idare varsa sıkıyönetim komutanını da çalıştınnz. Devletin gücıi neyse onu çalıştınnz. Bizden ne istiyor- sun, sıkıyönetime verdik yapsın, fîkri ile işi gotüremtzsiniz. Bu acz içinde olan hükümetierin söyleye- cegi laftır. Yollar yiiriımekle aşın- maz felsefesi insanlan o noktala- ra getirir. Biz her şeyin sorumlu- luğanu alınz. Orada bir vatanda- şın burnu kanasa bizimki de ka- nar, sonımlnsu da biziz. Hükiimet olarak hiçbir zaman yetkiyi dcv- rettik gidin onlara sonın, deme- yiz. O zaman niye hükiimet oid«- nuz? Madem ki en mühim mese- lede, güvenlikte yetkiyi başkasıaa devredeceksiniz." DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel Türkiye'de hükümet boş- luğu olduğunu söyledi. Demirel, Olağanustu Hal Bölge Valisi Ko- zakpoflu'nun açıklamalarıyla il- gili bir soruyu yanıtlarken, Kozak- çıoğlu'nun siyasi bir kişiliği olma- masına rağmen, siyasi açıklama- lar yaptığını bildirdi. Demirel, "Anlaşılan o beyanlan yapacak si- yasi kişiler yok. Türkiye'de hükü- met boşlugu vardır. Böyle zaman- larda iş kanşır. Kozakçıoğlu dev- letin memurndur. O tür konuşma- lan yapraaması gerekir" dedi. SAVCILIK, DERNEĞİN KAPATILMASINI İSTEDİ TAYAD yönetici ve üyeleri DGM'de NtLGÜN TOPTAŞ tstanbul DGM Savcılığı, "yakıa akrabalanoın yasa dışı silahlı bir örgöt < olan Dev-Sol üyesi olmaktan yargılanmıs veya yargılanmakta olduğunu" beürttıği Tutuklu ve Hukümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) yöneticileri hakkında, "her fırsatta kanunlara karsı geldikleri ve snc işledikleri" savıyia dava açtı. Savcılık iddianamesinde, TAYAD yöneticilerinin Dernekler Yasası'na aykırı davranmaktan cezalandınlmalan istenirken derneğin de kapatüması talep edildi. İstanbul 2 nolu DGM'deki dünkü duruşmada iddianamenin okunmasından sonra tüm sanıklar adına ortak açıklama yapan TAYAD Yönetim Kurulu Başkanı Gülten Şeşen, iddianamede yer alan suçlamalarla ilgili olarak açılan davalann sürdüğünü belirterek "Aynı suçlamalarla ikind kez yargılanmalanmn dernekleri üzerindeki baskılann somut pöstergesi olduğunu" bildirdi. Suçlamaları reddeden sanık dernek yöneticileri, davanın düşmesi isteminde bulundular. Davanın düşmesi yolundaki isteminin kamtlann toplanmasından sonra görüşülmesine karar veren mahkeme, duruşmayı dernek hakkında açılan dava sonuçlarımn bildirilmesi için ileri bir tarihe bıraktı. (Fotoğraf: AA) Istanbul'un suyuna siyaset karıştı tSMET BERKAN tstanbul'un su probleminin çö- zümü için Cumhurbaşkanı ve hü- kümetle İstanbul Belediyesi ara- sında ciddi bir siyasi savaş başla- dı. SHP Genel Başkanı Erdal Inö- nü'nün de bizzat taraf olarak ka- tıldığı "siyasi su savaşı"nda tstan- bul Belediyesi, hükümetin tstan- bul'un su sorununun çözümü için üretilen bazı "acil" projelere en- gel olmamasını, hatta mümkün- se yardımcı olmasını istiyor. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'- ın "tstanbul'da 7 milyon vatan- daşınuz yaşıyor, su sorununun çö- zumüne yardıma olmamız lazım" sözleriyle önceleri yumuşak bir havada başlayan sonın, Özal'm istanbul Belediye Başkanı Nurct- tin Sözen'e randevu vermemesiy- le giderek tırmandı. Ozal'ın tstanbul'un sulan için DSt ile STFA'yı görevlendirmesi üzerine tstanbul Su ve Kanalizas- yon tdaresi tSKt'nin Genel Mü- dürü Ergun Göknd STFA yetki- lileriyle görüşmelere başladı. Halen tstanbul'un su sorununu bir ölçüde giderebilecek ve cok kı- sa sürede hayata geçirilebilecek türde iki proje bulunuyor. Bun- lardan Sazlıdere Barajı, eski baş- kan Bedrettin Dalan döneminde hazırlanmış, bugün uygtı/amaya geçmesi için sadece finansman so- runu olan bir baraj. öteki proje ise sadece ön etütleri yapılmış, Dalan döneminde DSt'nin tstaıı- bul'la ilgisinin kesilmesi üzerine rafa kaldınlmış olan Istranca su- lanmn ıslahı projesi. Edinilen bil- gilere göre bu iki projeye bugün para bulunup başlansa önümüz- deki yaz aylannda bu iki su kay- nağmın devreye girmesi mümkün. Bu iki "acil" projenin yanı sı- ra DSt'nin daha önceki İstanbul su planlannda yer alan projeler de "orta" ve "uzun" vadeli olarak ele alınıyor. Ancak yetkililer, şu anda en önemli sonınun lstan- bul'un bu yaz ve önümüzdeki sonbahar-kış aylarındaki su ihti- yacını karşılamak olduğunu, do- layısıyla "orta" ve "uzun" vadeli projelere daha sonra geçileceğini ifade ediyorlar. Özal'ın fikirleri Öte yandan Cumhurbaşkanı özal'ın tstanbul için su kaynağı olarak Manavgat'ın sulannı gös- terdiği biliniyor. Ancak tSKt'nin araştırmaları sonunda Manav- gat'tan Istanbul'a balonla su ta- şıma projesinin verimli ve kulla- nışlı ohnadığı anlaşıldı. Manav- gat'tan gelen sular tstanbul'da sa- dece Büyukçekmece Barajı'na bo- şaltılabilecek. Oysa tstanbul'un asıl problemi Terkos-Alibey siste- minden su alan bölgelerde. Bü- yukçekmece'nin bu sisteme enteg- re edilmesi ise bugünden yarına çözülebilecek bir problem değil. Büyükçekmece'yi Terkos'a bağla- mak için 40-50 kilometre boru hattı döşenmesi ve pompa tesisleri gerekiyor. Öte yandan aym Ma- navgat'tan su taşıma projesinin uygulanması halinde tstanbul'a suyun metreküpü 2 dolara yakın bir bedele mal olacak ki bu da çok yüksek bir fıyat. Akbulut ve Taner Uygulanabilir ve uygulanamaz projelerin tartışması surer, devlet ve hükümetin DSt eliyle tstan- bul'un su sorununun çözümüne yardımcı olması oldukça yumu- şak bir üslupla konuşulurken, iki önemli gelişme oldu. Bunlardan birincisi, Başbakan Yıldınm Akbolut'un 19 ağustos- ta yapılacak ara yerel seçim için İstanbul Bayrampaşa'da boş bi- donlarla kürsüye çıkması ve SHP'li belediyeleri Istanbul'u su- suz bırakmakla suçlamasıydı. Ak- bulut'un ardından, Devlet Baka- nı Güneş Taner de bir süreden be- ri sessiz ve derinden sürdürdüğü savaşı bu kez basın önünde ilan etti ve Nurettin Sözen için "Ca- nına okoyacağun" dedi. TanerMn savaşı Edinilen bilgilere göre tSKt 1 yıl içinde uygulama olanağı bulu- nan projelerden Sazlıdere Barajı için bir sendikasyon kredisinden yararlanmak istedi. Güneş Ta- ner'e bağlı bir kamu bankasından teminat mektubu hazırlandığı hal- de teminat son anda "yukandan gelen" bir emirle banka tarafın- dan iptal edildi. tSKt, bazı projelerde ek finans- man için Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan bazı konularda izin istedi. Hazine izni yine "yukandan" verilen bir emirle ip- tal oldu. Bilindiği gibi Hazine Müsteşarlığı da Güneş Taner'e bağlı. Taner'in Istanbul'un su soru- nuyla ilgili son "markaj"ı Yalo- va sulannın taşınması konusunda oldu. Bir kamu kuruluşu olan Dl- TAŞ sulan Yalova'dan tstanbul'a tankerle taşımak konusunda tS- Kt'yle anlaştı. Anlaşma DtTAŞ Genel Müdürü'nün imzasma su- nulduğunda yine "yukandan" bir emir geldi. DlTAŞ'm anlaşmayı iptal etmesi üzerine, İSKİ Genel Müdürü Göknel, İstanbul Deniz Ticaret Odası ile görüşmeye baş- ladı ve görüşme büyülc bir hızia sona erdirilerek özel tankerlerin su taşıması konusunda anlaşma- ya vanldı. Güneş Taner yalnızca su soru- nuyla ilgili konularda "markaj" yapmadı. Belediye Başkanı Nu- rettin Sözen'in açıkladığına göre belediyenin otobüs ahmı konu- Mitsotakis: Ankara güçsüz ATtNA (AA) — Yunaniîtan Başbakanı Konstantin Mitsota- kis, "Ciddi bir Turk-Yunan diya- logunun yapdabilmesi için Anka- ra'da gerektigi kadar güclü bir hükümet bulıumadıgını" iddia etti. ABD'deki resmi ziyaretini sür- düren Mitsotakis, önceki gün New York'ta Yunanlı gazetecilerle düzenlediği basın toplantısında, Turk-Yunan ilişkileri, Kıbrıs ve Mersin konusuna da değindi. Yunanistan Başbakanı, ABD ziyareti ile ilgili olarak Türkiy^ de muhalefet partilerinin tepki- leri hakkında bir soruyu cevap- landırırken "Türkiye ile ciddi bir diyalogun gerçekleşebilmesi içta ber iki ulkede güçlü hükümetle- re ihtiyaç vardır. Yunanistan'da bugün giiçlu bir hükümet işba- şındadır. Ancak aynı şeyin kana tarafta da geçerii oldugundaa emin degilim" dedi. Mitsotakis, Türkiye'de muha- lefet partilerinin tepkilerinin Turk-Yunan diyaloğunu engelle- meyeceğini ümit ettiğini söyledL ABD Başkanı George Bush, di- ğer ABD hükümeti yetkilileri ve BM Genel Sekreteri Perez de Cu- ellar ile yaptığı görüşmelerden sonra Kıbns sorununun çözümUn- den umutlu olduğunu ifade eden Mitsotakis, "Kıbns sorununaa çok kritik bir döneme girdigi Mr sırada ABD ziyaretim fevkaladc faydah oldu" şeklinde konuştu. Mitsotakis, Yunanistan'ın, Kıb- rıs Rum yönetimi ile birlikte so- nınun çözümü yolunda kısa süre- de yeni bir girisimde bulunacajı- nı söyledi. Mitsotakis, Yunanistan'ın, Mersin limanının indirim bölge- leri dışında yer almasını kabul et- meyeceğini tekrarladı. Emekli sunda Ziraat Bankası'nın verme- si kesinleşen kredi de hâlâ veril- miş değil. Bilindiği gibi Ziraat Bankası da Güneş Taner'e bağh. Hükümetin savaşı su yüzüne çı- kartması, mitinglerden gazete say- falarına dek her yerde tstanbul Belediyesi'ne yüklenmesi üzerine konu belediye ve SHP organlann- da görüşüldü. öğrenildiğine gö- re SHP, hükümetin tavrını "ts- tanbul'uo su sorununu siyasi is- tismar konusu yapmak" olarak yorumladı ve hükümete siyasi ce- vap verilmesini kararlaştırdı. Bu karar uyannca SHP Genel Başkanı Erdal Inönü önceki gün Kayseri'de bir basın toplantısı du- zenleyerek hükümeti suçladı ve devletin görevinin tstanbul'a su kaynakları bulmak, belediyenin görevinin ise bu suyu tstanbullu- lara dağıtmak olduğunu söyledi. SHP'nin Kayseri'de yapılan anakent belediye başkanlan top- lantısına katılan Nurettin Sözen de Günaydm gazetesine bir demeç vererek daha önceki sakin Uslubu- nu terk etti ve Güneş Taner için "palavracı" deyişini kullandı. Belediye, bu aşamadan itibaren hükümetin bütün "markaj" ve "baltahuna"lannı öncelikle bası- na duyuracak. Yine belediye, aai- len ele alınması gereken Sazlıde- re Barajı ile Istranca projeleri için destek sağlamaya çahşacak. Bu iki proje, bugünün rakamlarıyla yaklaşık 500-600 milyar Türk Li- rası'na mal olacak ve 1 yıl içinde bitirilebilecek. tSKt, bu kısa vadeii, hatta "acil" çözümlerin yanı sıra "orta" ve "nznn" vadeli çözüm- ler için de DSt'nin tamamen dev- rede olmasını, fînansmamn ise devlet ve İSKİ işbirliği ile sağlan- masını istiyor. (Baftarafı 1. Sayfada) bilgiye göre, kaç kişi olduklan he- nüz belirlenemeyen silahlı kişi ve- ya kişiler dun saat 14.45 sıralaruv da Durmuş Akşen'in Kadıköy Ba- hariye Caddesi Suleymanpasa So- kak Aybek Işhanı 30/28 numara- daki avukat bürosuna geldiler. Büroda yalnız olan Durmuş Ak- şen'i silahla ağır yaralayan saldır- ganlar daha sonra olay yerinden kaçtılar. Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin büroda yaptığı ıncele- mede 3 adet mermi kovanı ile "12 Eyhıl işkencecilerinden hesap sor- duk. Soracagız. Silahlı Devrim Biriikleri Dev-Sol" imzalı bildiri bulunduğu öğrenildi. Olaydan kısa bir süre sonra bü- roya giren komşuları tarafından yaralı olarak bulunan Akşen, he- men Haydarpaşa Numune Hasta- nesi Acil Servisi'ne kaldınldı. Sağ şakağından ve sağ kulağından iki kurşun yarası aldığı belirtilen Durmuş Akşen ameliyat edildi, ancak kurtarılamayarak saat 15.30 sıralarında öldü. Olayla ilgili olarak tstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerince geniş çaplı soruşturma başlatıldığı öğrenilirken, Cumhuriyet, Hurri- yet, Günaydm ve Güneş gazetele- rini telefonla arayan kimliği be- lirsiz kişiler, Akşen'in, Devrimd Sol Silahlı Devrim Biriikleri tara- fından cezalandınldığını öne sür- düler. Telefondaki ses "12 Eytil'- ün işkenceci hukukçulanndaa Durmuş Akşen Devrimci Sol ta- rafından cezalandınlmıştır. tşkea- ceciler cezasız kalmayacaktır" di- ye konuştu. 1931 doğumlu Durmuş Akşen, uzun yülar askeri hâkimlik ve sav- cılık görevierinde bulunduktan sonra 1981-1986 yıllan arasında tstanbul 1 Nolu Sıkıyönetim As- keri Mahkemesi Adli Müşavirli- ği yapmış ve bu görevinden emek- li olmuştu. Akşen emekli olduğu tarihten bu yana da avukatlık mesleğini sürdürüyordu. Ozel okullar (Baştarafı 1. Sayfada) lenimlerini Cumhuriyet'e şöyle anlattı: "Çocuklann ders kitaplannda- ki bilgilere dayanarak işaretledik- leri iki sorunun yanılının cevap anahtannda >anlış sayıldıgını soy- ledigimde bana, 'Bilimsel bir ha- tamız yoktur. Bilimsel doğru bir tanedir. Kitaplarda hata olsa bi- le biz doğru olanı kabul ederiz. Madem kitaplarda hata vardı ho- calar doğrusunu öğretselerdi' de- diler. Çelişkili soru sormasaydınz dediğimde ise 'Biz hepsine bakamayız' açıklamasını yapn- lar." Ders kitaplanndaki bilgilerin doğru kabul edilmesi gerektigini belirten Pınar Sayıt, bu iki soru- nun kesinlikle iptal edilmesini is- tediklerini ve bunun için de huku- ki yollara başvuracaklarını kaydetti. Semra Özal bilmecesi (Baştarafı 1. Sayfada) dan şaşırtKi açıklama: GeneJ baş- kanhğa adayım" başlıklarıyla yer aldı. Türkiye Gazetesi Başyazan Yalçın Özer'in baberinde Japon- ya'da bulunan Semra Özal'ın ko- nuyla ilgili sorulan yanıtlayan sözleri, "Bu konu dedikodu de- gil. Başbakanlığa hiçbir zaman hayır demedim. ANAP genel baş- kanlıgı konusunda teklif gelirse geri çevirmeyecegimi dün burada gazetecilere de söyledim. Bu ko- nunun yalanlayacağım bir yönü yok" biçiminde yer almıştı. Aym gazetecinin "Ciddi misi- aiz?" sonısuna ise Semra Özal'- ın "Evet ciddiyim. ANAP genel başkanlığını düşünüyorum. An- cak şartlar neyi gösterir belü ol- maz. Bu kapıyı şimdilik açık tnt- tugumu belirtmek istiyorum" de- diği de savlanmıştı. Türkiye gazetesinde söz konu- su haberin yayımlandığı gün Ana- dolu Ajansı'nın Tokyo'dan geç- tiği bir haberde de Semra Öza."- ın konuyla ilgili sözleri "Politika- ya girip girmeme konusunda şu anda verilmiş hiçbir karanmyok." Bu konuya kesin bir nokta koya- mam. Şu anda verilmiş hiçbir ka- ı»nm yok. Yani ne 'evet' ne 'hayır' diyorum. Kesin olarak io- sanlann bir gün evvelinden dahi bir şey söyleraesi doğru olmaz. Çünkü şartlann ne getirecegi belli değil. tlerisi için bir şey söylemem mürakün degiJ. tleride şartlar ne getirir bilemiyoruz. Ama bu, gir- meyecegim ya da girecefim d«- mek değil biçiminde yer almış-ı Semra Ozal, Türkiye'ye dön- meden önce Cumhurbaşkanı Tur- gut Özal, eşinin politikaya atılıp atılmayacağı yolundaki sorulan "Durun bakalım, şimdi sırası mı?" diye yanıtlamıştı. 9 haziranda Türkiye'ye dönen Semra Özal, alanda kendisini bekleyen gazetecilerin konuyla il- gili sorulanna karşılık verirken Türkiye gazetesi başyazan ile gö- rüşmediğini öne sürerek şöyle de- mişti: "Maalesef böyle bir açıklamam olmadı. O haberi vazan arkadaş- la gönişmedim. Şu ana kadar böyle bir şey (ANAP genel baş- kanhğı ve başbakan adaylığı) dü- şünmedim. Hiçbir programım, karanm yok. Ama istikbal için bir şey söylemek mümkün değil. Bu kadar önentü bir karan açıklasay- dım, her balde dünyanın öbür ucunda, bir başka ulkede ve tek bir gazeteye yapmazdım." Semra Özal'ın konuyla ilgili olarak net bir açıklama yapma- ması üzerine tartışmalar sürerken Hürriyet gazetesinde dün Ertug- rul Özkök'ün Ankara'dan köşe- sinde Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın "Kesin söyleyeyim, Sem- ra Hanım bu işe girecek değil. Ama bu hadisenin tek iyi tarafı oldu: Dost bildigimiz insanlann maskesi aşağı düştü. Kesinlikle böyle bir şey yok diyorum. Ondan rahatlıkla söyleyebilirim. Semra Hanım girse, vatandaş olarak hakkı degil midir?" biçimindeki sözleri yer aldı. Dün İstanbul"Üa bulunan Sem- ra Özal, eşi Turgut Ozal'ın aday- lığını kesin bir dille yalanlaması- nın ardından gazetecilerin konuy- la ilgili sorulannı yanıtsız bırak- tı. Dün Beykoz korusundaki Ha- sır Restorant'ta yemek yiyen Sea- ra özal'a gazeteciler soru yönelt- mek istediler. Türk Kadnnnı Guç- lendirme Vakfı Danışmam Vefc- bi Dinçcan'a sorular 'istek üzerine' gazeteciler tarafından ya- zılı olarak verildi. Bir kâğıda "S«- yın Cumhurbaşkanı'nın slzia adaylıgınıza yönelik olarak Hür- riyet gazetesinde çıkan 'Semra Hanım aday olmayacak' sözleıi- ni nasıl değerlendiriyorsunuz?" diye yazan gazetecilere sorulannın yarutı, Vakıf Danışmam aracüı- ğıyla sözlü olarak "ŞimdiMk yanıtlamayacağun" diye iletildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle