Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8MAYIS 1990 HABERLER CUMHURİYET/11
AkyoPdan okul temeli
• Eğitim Servisi — Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol,
dünyanın eğitim krizi içinde olduğunu ve dünyada 100
milyon çocuğun okula gidemediğini söyledi. Türkiye
Gazetesi'nin yaptırdığı okulun temeli dün Milli Eğitim
Bakanı Avni Akyol tarafından atıldı. Türkiye Gazetesi
sahibi Enver ören tarafından yaptınlan okulun temel
atma törenine Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol'un yanı
sıra Istanbul Valisi Cahit Bayar, İstanbui Büyükşehir
Belediye Başkanı Nurettin Sözen ve Bakırköy Belediye
Başkanı Yıldırım Aktuna da katıldılar. Törende konuşan
Avni Akyol, Türkiye'nin eğitim konusunda dünyada iyi
bir sırada yer aldığını belinerek "Turkiye'de 19190 yılında
okuma oranı yüzde 80. Dünya nüfusunun ise beşte biri
okuma yazma bilmiyor. Yılda 14 milyon 600 bin çocuk
ölüyor ve dünya buna seyirci kalıyor" dedi.
Evren-Nesin davası
• ANKARA (UBA) —' Türkiye'nin yedinci
Cumhurbaşkanı Kenan Evren aleyhine açılan ilk
tazminat davasına bugün devam edilecek. Mahkemenin,
bugünkü dumşmasında kararını açıklaması beklenirken,
bu kararın niteliği Evren aleyhine açılması düşünülen çok
sayıdaki hukuk ve ceza davasının sonucunu da
etkileyecek. Evren'in Aydınlar Dilekçesi'ni imzalayanlara
Vatan haini' dediği savıyla Aziz Nesin tarafından açılan
100 milyon Iiralık dava bugün 15. Asliye Hukuk
Mahkemesi'nde görüşülecek. Öte yandan Zaman gazetesi,
"Nesin Vakfı'nda dinsiz, komünist yetiştiriliyor" başlıklı
haberleri nedeniyle yazar Aziz Nesin'e 3 milyon lira
manevi tazminat ödemeye mahkûm edildi.
Trafik kazaları: 4 ölü
• Haber Merkezi — Yurdun çeşitli yerlerinde dün
meydana gelen trafik kaealarında 4 kişi öldü, 61 kişi de
yaralandı. Gaziantep'in Kilis ilçesine bağlı Gözlüce
köyünde meydana gelen kazada, tarım işçilerini taşıyan
Faik Aslan yönetimindeki traktör, aşırı hız yüzünden
virajı alamayarak 20 metrelik uçuruma yuvarlandı.
Kazada işçilerden Ahmet Göksu (23), Güllü Kaya (45) ile
Fehime Can (45) öldüler, çoğu ağır yaralı 32 kişi de
Gaziantep ve Kilis devlet hastanelerinde tedavi altına
alındılar. Hatay'ın Dörtyol ilçesinde ise hatalı sollama
sonucu meydana gelen kazada Latife Ağlar öldü.
İTÜIü ögrenciler İstanbuTda
• tsUnbul Haber Servisi — Aksaray Karasu mevkii
yakmlarında önceki gece kaza geçiren İTÜ Inşaat
Mühendisliği öğrencilerinden bir grubu tedavi aJtında
bulunduklan Aksaray'dan, polis helikopteri ile Istanbul'a
getirilerek tedavi altına alındı. Araştırma görevlisi Temel
Yetimoğlu ve Demiray Şimşek, idare görevlisi Haldun
llim, mühendis Aydın Şimşek, öğrenciler Murat Sarıoğlu,
Emel Irtem, Murat Muratoğlu, Sinan Büyüksakal,
Korkut Çolakoğlu, Erdal Irtem, Selçuk Bozkız, üniversite
yetkililerinin girişimleri sonucu, tedavi altında
bulunduklan Aksaray Devlet Hastanesi'nden polis
helikopteri ile Kumkapı balık hali yakınına inen yaralılar,
daha sonra 5 ambulansla İstanbui Üniversitesi
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde tedavi altına alındılar.
Halen enyükseği200 bin lira olan öğrenci harçları 1990-91sezonunda 5 milyonu aşabilecek
Üniversitelîye 'ateşten gömlek'ANKARA (Camburiyet Bürosu) — Üniversite
harçları önümüzdeki öğretim yılından başlayarak
"kademeli" olarak çok büyük oranlarda arttırıla-
cak. Öğrenciler okuduklan fakültenin masrafları-
nın yarısını karşılayacaklar. Halen en yükseği 200
bin üra olan öğrenci harçlannın, 5 milyon lirayı aşa-
bileceği kaydedildi. Isteyen öğrencinin öğrenim
masrafı daha önce olduğu gibi devletçe borçlanma
karşıhğı verilecek. Öte yandan Milli Eğitim Baka-
nı Avni Akyol ve ANAP'lı muhafazakârların kar-
şı çıkmasına karşın, YÖK Başkanı İhsan Doğrama-
cı'nın Cumhurbaşkanı Turgut ÖzaJ katındaki gi-
rişimleri sonucunda Bilkent'e devlet yardımı yapıl-
ması kararlaştırıldı.
Resmi Gazete'de 11 nisanda yayımlanarak yü-
rürlüğe giren kanun hükmünde Rararname hüküm-
lerine göre mevcut uygularnanın tersine harçlar her
üniversite ve bolüm için ayrı olarak belirlenirken
harçlarda da büyük oranlarda artış olacak. 2547
sayJı Yükseköğretim Yasası'nın 46. maddesini de-
ğiştiren kanun hükmünde kararnameye göre üni-
versitelerin cari harcamalanmn en az yüzde 50'sini
devlet verirken geriye kalan kısım her fakülte ya
da bölüm için öğrenci başına düşecek miktarın be-
lirlenmesiyle öğrenciler tarafından karşılanacak.
Buna gore önceden öğrencilerden öğrenim maliyet-
lerinin en fazla yuzde 20'si tahsil edilebilirken bu
oran yüzde 50'ye yükselebilecek.
Mevcut harç miktarlarının düşük düzeyde kal-
ması yüzünden Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve
YÖK Başkanı İhsan Doğramacı'nın anlaşarak çık-
masını sağladıkları kanun hükmünde kararname-
de "harç"ın adı "cari hizmet ödenegi" olarak de-
ğiştirildi.
KHK'da yeralan diğer hususlar şöyle sıralandı:
— öğrenci başına cari hizmet ödenegi, öğrenim
dallannın nildikleri ve süreleri ile yükseköğretim
kurumlannın ozellikleri göz önunde tutularak farklı
miktarlarda tespil edilebilir.
— Yükseköğretim kurumlannda cari hizmet öde-
nekleri (sosyal transfer ödemeleri dahil) öğrenci ba-
şına tespit edilir. Bu miktarın her xıl Bakanlar Ku-
rulu'nca belirlenecek kısmı ilgili yükseköğretim ku-
rumuna ödenmek uzere devlet tarafından öğrenci-
ye verilir. Geri kalan kısım öğrenci tarafından kar-
şılanır. Devletçe karşılanacak kısım yüzde 50'den
az olamaz.
— Öğrenci tarafından ödenecek miktar isteyen
öf renciye Kredi Yurtlar Kurumu'nca kredi olarak
verikbüir.
— öğrenci ve devlet tarafından yapılacak öde-
melerin miktar ve bölgelere göre oranları ile bu uy-
gulamaya ilişkin esas ve usuller her yü Bakanlar Ku-
rulu'nca yeniden belirlenir.
— Zamamnda ödenmeyen kredi borçlan. 6183
sayıh Amrae Alacaklannın Tahsil Usulü Hakkın-
da Kanun hukümlerine göre mal sandıklannca tah-
sil edilerek Kredi ve Yurtlar Kurumu'na ödenir.
Uygulama nasıl olacak?
KHK ile getiriien değişikliğe göre her yıl devlet
tarafından öğrencilere öğrenim masraflarının Ba-
kanlar Kurulu'nca belirlenecek miktar kadar olan
karşılığı çek olarak verilecek. Öğrenciler bu çekle-
ri üniversitelerine götürecekler. Oğrenciler, mali du-
rumlannın yetersizliği durumunda ise kendileri ta-
rafından ödenmesi gereken miktan da Kredi ve
Yurtlar Kurumu'ndan kredi alarak karşılayabile-
cekler.
Önümüzdeki öğretim yılında başlayacak uygu-
lamaya göre üniversite harçlan kademeli olarak bu-
günkü rakamlara göre sonuçta yüzde 5 binlere va-
ran oranda arttırılabilecek. Buna, Bakanlar Kuru-
lu'nca belirlenecek destek miktannın tutan etki ede-
cek. Halen yüksek olarak tıp fakülteleri öğrencile-
rinden aünan 200 bin lira tutarındaki harçlar 5 mil-
yon lirayı aşabilecek.
Öğrenci harçlannın büyük oranlarda arttınlma-
sını öngören KHK ile 2547 sayıh Yükseköğretim
Yasası'nda getiriien değişiklikler, ilk kez Cumhur-
başkanı Turgut Özal tarafından Ankara'daki Uni-
versitelerarası Kurul toplantısında dile getirildi.
YÖK Başkanı Doğramacı'nın ia onayladığı deği-
şikliklere yol açan temel duşüncelerin, "öğrencile-
rin paralı eğitim yapacaklan için derslerine daha
fazla agırlık vermesi, derslere devamlann saglan-
nıası, para ödeyen öğrencinin universiteden daha
kaliteli hizmel beklemesi \e alrnası, üniversitelerin
yıllannus öğrencilerden anndınlmalan" olduğu
kaydedildi.
Değişiklik 9 nisan günkü Bakanlar Kurulu top-
lantısında ele ahndı ve Bakanlar Kurulu'nca onay-
landı. Toplantıdan sonra gazetecilere açıklama ya-
pan Milli Eğitim Bakanı Akyol, getiriien değişik-
likle üniversite öğrencilerinin program, tür veya
alanlarına göre öğrenim maliyetlerinin yüzde
10'unu karşılayacaklarım" söyledi. Akyol'un sa-
dece önümüzdeki öğretim yılını göz önüne alarak
yaptığı anlaşılan açıklamasının tersine çıkarılan
KHK'da öğrencilerden öğrenim masraflarının yüz-
de 50'lere varan oranda tahsil edilmesi öngörüldü.
likle üniversitelerin karşılaştığı fınansal güçlükle-
rin de giderilmesinin amaçlandığını belirten Serin,
"Böylece öğrencilerin eğitimlerine para verdikleri
için daha fazla özen göstermeleri sonucu
doğacaktır" de.Ji.
Serin, öğrencilerden tahsil edilecek miktarın Ma-
liye Bakanlığı, YÖK, DPT ve üniversitelerin ortak
katkılarıyla belirlendikten sonra Bakanlar Kuru-
lu'nca onaylanacağını söyledi.
Bilkent'e Özal kolaylığı
Milli Eğitim Bakanı Akyol'un "şiddetle" karşı
çıktığı ve Milli Eğitim Komisyonu'nda ANAP'lı
muhafazakâr milletvekillerince engellenen "vakıi
üniversitelerine devlet bü'tcesi"nden yardım edilme-
sine ilişkin girişimler ise aynı kanun hükmünde ka-
rarname ile garantiye alındı. YÖK Başkanı Doğ-
ramacı'nın Cumhurbaşkanı Özal katındaki girişim-
leri sonucunda Bilkent'e sağlanması düşünülen an-
cak yasa tasansırun engellenmesi yüzünden gerçek-
leşmeyen kolaylıklar, KHK ile sağlandı. KHK'da
"Benzeri devlet üniversiteieri için yapılacak yardım-
Prof. Serin
Öğrenciler eğitimlerine,
para verdikleri için
özen gösterecekler. Bu
değişiklik sonucu
üniversiteler,
karşılaştıkları finansal
güçlükleri giderecekler.
Prof. Togrol Yeni
düzenleme ile
öğrencilerden alınacak
harç, yükseköğretim
kurumlannm cari
hizmet ödeneklerini
karşılamak için
alınacaktır.
Prof. Kayan
Yükseköğretimin paralı
olması, öğrencilerin
yüzde 70'ine ya da
daha fazlasına burs
verilmemesi halinde
başarısız olur ve çok
büyük reaksiyon görür.
Akyol'un açıklaması, değişiklikten yeterince haber-
dar edilmediği izlenimi uyandınrken harçlardaki
yüksek oranlı artışların "kademeli" olarak yapı-
lacağı ortaya çıktı.
Tepkiler
Üniversitelerin harçlannın kademeli olarak bü-
yuk oranlarda arttınlması, devletin "sosyal devlet"
özelliğine ciddi bir darbe olarak nitelendirildi. Dü-
zenleme ile çok büyük miktarlara varacak harçları
ödeme gücü olmayan öğrencilerin üniversite son-
rası meslek yaşamlannda "ağır borçlar" yüklen-
mek zorunda kalacaklan kaydedildi. Buna bağlı
olarak yoksul ya da ödeme gücü sınırlı ailelerin ço-
cuklannın yükseköğrenim şanslarının önemli ölçü-
de azalacağı vurgulandı.
Değişikliği değerlendiren Ankara Üniversitesi
Rektörü Prof. Dr. Necet Serin, kararı olumlu kar-
şıladığım söyledi. Üniversitelerine bağlı tıp fakül-
tesinin halen 200 bin lira olan harcının kademeli
artışlar sonucunda 5 milyon lirayı da geçebileceği-
ni ifade eden Serin, "Ancak bu artış azar azar ve
alışbra ahştıra gercekleştirilecektir" dedi. Değişik-
dan fazla olmamak üzer? vakıflar tarafından ku-
rulan üniversitelere de Bakanlar Kurulu'nca tespiı
edilecek esaslara göre devlet yardımı yapılabilir"
hükmü getirildi.
Ancak halen sadece Bilkent'in yararlanabilece-
ği bu hükümde yer alan "Yardım yapı/abilir" şek-
lindeki sözcüklerin, hükümet üyelerinin büyük ço-
ğunluğunun karşı çıkması durumunda Bilkent'e hi<
yardım yapılmaması anlamına gelebileceği de ifa
de edildi. Bu durumda Doğramacı'mn kendi üni-
versitesine yardım sağlamak için hükümet düzeyin-
de de temaslar yürütmesi gerektiği ifade edildi. BL
hüküm, yasa tasansını inceleyen komisyanda da da
ha önce "Yardım yapılır"dan "Bakanlar Kunılu"n-
Ca yardım yapılması kararlaştınlabılık"e çevnlmîş,
ancak muhafazakâr ANAP'lılann engellemeleri yü-
zünden, genel kuruldan geçmesi de uzak bir ihti-
mal oiarak değerlendirilmişti. •
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ergün
Toğrol, Yükseköğretim Kanunu'nun 46. maddesin-
de yapılan değişiklikle, üniversitelere gereksiniır
duydukları ölçüde kaynak aktarımının mümkur
olamayacağını söyledi. Prof. Toğrol, "46. madde,
yükseköğretimin finansmanı konusunda çığır aça-
cak bir görüş getiraıektedir" dedi.
Konuyla ilgili olarak Cumhuriyet'in sorularını
yanıtlayan Prof. Ergün Toğrol, üniversitelerinic
1990 yılı cari bütçesinin 36 milyar lira olduğunu vt
bu yıl için öğrencilerden alınan harç toplamınm da
1.5 milyara ulaştığını söyledi. Boğaziçi Üniversi-
tesi'nde lisans öğrenimi gören öğrenci sayısınır
7.644 olduğuna dikkat çeken Prof. Toğrol, öğren-
ci başına düşen cari giderlerin en az yuzde 50'sinic
devlet tarafından ödenmesi, diğer bölümünün is«
öğrencilerden alınması halinde, Boğaziçi Üniver-
sitesi öğrencilerinin daha önceki yıllarda ödedik-
leri harçların çok daha fazlasım ödemek zorundî
kalacaklarını belirtti.
Öğrencilerden alınan harçlann daha önce öğren-
cilerin beslenme, kültürel ve sportif faaliyetleri ilt
diğer sosyal ihtiyaçları için kullanıldığını hatırla-
tan Prof. Toğrol, şunlan söyledi:
"Yeni duzenleme Ue öğrencilerden alınacak barç,
yökseköğretim kurumlannm cari hizmel ödenek-
lerini karşılamak için alınacaktır. Cari hizmet öde-
neginin oğrenci başına tespit edileceği kaydedflmek-
le birlikte kimin tespit edeceği belli degildir. Bu kü-
çuk gibi görunen fakat önemli bir konudor. Yük-
seköğretim kurumlan katma bütçe ile yönetilmek-
tedir. Katma bütçelere her yıl TBMM larafından
kabul edilmektedir. Yükseköğretim kurumlannifl
cari hizmet ödeneklerinin de TBMM tarafından tes-
pit edilmesi gerekmektedir. O halde, önce her üni-
versitenin bütçe kanunu içerisinde bu ödenekleı
gösterilecek daha sonra saglanmaya çalışılacaktır.
Ödenek sağlanması öğrencilerin ödediği harçlarla
olacaktır. Aniaşıldığıııa göre öğrenciler tarafından
ödenecek 'harç'ın devlet tarafından karşılanacak
kısmı öğrenciye verilecek, öğrenci bunun üstüne
kendi ödeyeceği (veya Kredi Yurtlar Kurumu'na
borçlanıp sağlayacağı) kısmı eldeyerek ve devam
eltiği yükseköğretim kurumuna ödeyecektir. Böy-
lece öğrencinin, yükseköğretim kurumunun barca-
malan hakkında da bir fikri olmasmın istendiği an-
laşılmaktadır."
Venı düzenlemenin 1990-1991 eğitim-öğretim yı-
lında nasıl uygulanacağının bugünden belil olma-
dığını belirten Prof. Toğroi, "Ekim 1990 larihin-
den başlayarak Maliye ve Gümriik Bakanlığı'nın
üniversitelere gönderdiği ödenekicri durdurmasj ve
üniversitelerin 'kendi yağlan ile kavrulmasr
gerekmektedir" dedi.
Düzenleme öncesinde kanunun 46. maddesindeld
Harç Fonu'nun hemen tamamının öğrencilerin bes-
lenme masraflarının karşılanmasına harcandığım,
böylece ucuz ve kaliteli yemek çıkarılması olana-
ğının bulunduğunu kaydeden Üniversite Rektörü,
şöyle konuştu:
"Oysa, 1990 yılı üniversite bütçelerinde öğren-
ciye beslenme yardımı yapılması Uc ilgili bir fasıl
bulunmadığından yeni düzenlemeye göre oğrenci-
den daha fazla harç alınraasına rağmen beslenrae
konusunda bir yardım yapılamayacaktır. Bu konu-
da yeni düzenkmelere gereksinim bulunmaktadır.
46. madde, yükseköğretimin finansmanı konu-ı
sunda çıgır açacak bir görüş getirmektedir. Bu gö-
riişün haklılığı tartışılabilir. Açık olan husus, >eni
düzenleme ile üniversitelere gereksinim duydukla-
n ölçüde kaynak aktarımının miimkun olamaya-
cağıdır."
ITÜ Rektörü Prof. Dr. tlhan Kayan da "paralı
ögretim"in, karşıhklı burs sisteminin büyük ölçü-
de uygulanmaması halinde başansız olacağını söy-
ledi. Prof. Kayan, "Yükseköğretimin paralı olması,
öğrencilerin yüzde 70'ine ya da daha fazlasına burs
verilmemesi baiinde başansız olur ve çok büyük re-
aksiyon göriir. Burs verilmemesi halinde yükseköğ-
retim daha kısıtlı bir kitlenin imkânı dahilinde ka-
lır ve amacın da böyle olmaması gerekir. Eşit ka-
büiyetlere aynı haklann verilmesi gerekir. Paralı öğ-
retime geçmek için öğrencilerin yuzde 70 ya da da-
ha faziasına burs vermeyi göze almak zorunludur"
diye konuştu.
^
Genc, basarılı ye heyecanlı.^
Adı,înilyîîrlar ile anmyor.. ^
Dogum jrGünü; 5 Mayıs1986!
'Marksist sol' nasıl bir kurultay istiyor?
Katılıııak îsteyen
herkes katıiıııah
Bu tanımlar, SPOR LOTO için.
Bugün 4.Kuruluş Yıldönümü..
Sizlerden aldığı Güc,Güvenve
Ügiyle; NİCE YILLARA!
MASTER
tç Poiiüka Seoisi — "Sosyalist-
krin Biriik Partisi'mn kuruluş sü-
recinde şu sıralar en önemli konu-
yu, gelecek ay sonunda toplanma-
sı beklenen 1. Kurultay'a katılacak
delegelerin "nasıl belirleneceği"
oluştunıyor. Girişimciler ve yürüt-
me kurullannda görev alan üye-
kr, bu konuda "ortak bir yonlem"
saptama çalışmalannı sürdürür-
ken yeni parti için bir araya gelen-
ler arasında 'şimdilüV' farklı gö-
rüşler de olduğu gözleniyor.
Bu konuda 'nasıl bir kunütay'
sorusunu yanıtlayan, yürütme ku-
rulu üyelerinden bağımsız millet-
vekili Kemal Anadol, kurultaya
katılacak delegelerin, illerin seç-
men sayısına ya da nüfusuna gö-
re beh'rlenmesini öneriyor.
Farklı görüşler
Kemal Anadol , kurultayın il-
lerin seçmen sayısına ya da nüfu-
suna göre saptanacak oranlara
göre toplanabüeceğini, Siyasi Par-
tiler Yasası'nın kurultaylarla ilgili
hükümlerinin uygulanabileceğini
savundu. Anadol, "Örneğia Siya-
si Partiler Kanunu'na göre her il,
kurultayda milletvekili sayısının
iki kao bir oranda temal edJunek-
tedir. Bu oran gerekirse fiçe veya
dörde çıkartılabilir" dedi.
Kurultaya gelecek delegelerin
saptanması için Anadol'un öne-
risi şöyle:
"Mutiaka yeni partinin yiiriit-
me kurnlunda görevlendirilecek
ekiplerle ilişki kurarak gerekirse
bölge toplanblan yaparak belirii
matabakatiarla veya zorunlu ka-
hnırsa oylamayla saptanabib'r. Kı-
saca parti kurulmadan önce bile
kurulu düzen partilerinin knnıl-
taylanndan daha disiplinli, dü-
zenli ve temsili niteliği açısıadan
biçtoir kuşkuya yer bırakmayacak
olçulerde loptamnalıdır. Elbet bö-
tna ounlar benim kişisel düşünce-
lerim. Karan yüriitme kuruiumıu
verecektir ve bu karar uygulaaa-
caktır.
Uğur Cankoçak'ın ise bu konu-
da görüşleri farklı. Cankoçak, ha-
zirandaki kurultaya isteyen herke-
sin, özelh'kle de emekçilerin tümü-
nün katümasından yana. Canko-
çak konuyla ilgili olarak "Katılı-
mın fazla olraasından cekinilme-
mclidir. Gerekirse haziran kurnl-
tayı stadyumda yapılabilir. Katı-
lan bcrkese açık olmalı. Ancak
eylül kuraitayı için haziran knral-
tayında deiege secimi yapılabilir.
Çttnkü yeni sol parti mutiaka yı-
ğınsal bir parti ve altenudf bir
parti olmalıdır. Bu n«denJe dc
gecmiste SDP, TİP, TSİP üyesi
olan arkadaşlar birey olarak ka-
tılmışlardır. Bu bir gnıpiar koa-
lisyonu değildir. Bu nedcnle de
hazirandaki kurultaya kattlmak
isteyen herkes katılmalıdır" gö-
rüşlerini dile getirdi.
"Yerel inisiyatifler"
Çağatay Anadol, "Nasü bir
knroltay" sorusuna şu karşılığı
verdi:
"Sosyalistierin Biriik Partisi
aşağıdan yvkanya bir gerçekkş-
me modciiyle oluştunıiuyor. Yur-
dun bcr yanında, gecmisteki ya da
gunümazdeki özgül siyasi tutnmu
ne olnrsa olsun, böyle bir parti-
nin kumimasuıdan yana ofauı her-
kes bir araya gdmeH ve oluştura-
caklan yerel biriik inisiyatirıııin
kurultay kablınıcılannı bctirieme-
Bdir. Yerd inisiyatiner oioştuklan
anda kurultay kabhıiKiiaruun na-
sıl, hangi nispetlerde tespit edile-
ceği konusunu beliriemek üzere
girişimJmizle lemas kunnalıdır."
AtiBa Coşkun, kurultaya katı-
lacaklan belınirken "Girişim, si-
yasal möcadelede yasal bir parti
ile yer almak isteyen tim sosytt-
list kişi ve çevrderin ya da diğer
yoğunluklann kadlımına açık
olan bir kurultay örgütlemeyi
amaçlıyor. Mücadetemizi benim-
seyen herkes karuttaya katılma
bakkına sahipdr ' dedi.
Coşkun konuyla ilgili düşünce-
lerini şöyle aktardı:
"Kanımca girişim kurultay ha-
zıriığı sürecinde demokretik-, adil
ve eşit katıhma olanak sağlayan
bir çanşma yöntemi izlemelidir.
Bunan için de dıizenieoecek yerel
toplanbbu- berkese açık olmalı, bu
konuda bir sınıriamaya yer veril-
memetidir. Yerel toptanülara ken-
diliğiaden kaüiım, sürecin dc-
mokrarikliğinin en önemli güven-
cesini oluşturmaktadır. Özeflikle
değişik görüş ve yaklaşım biçinı-
ierinin yerel topianbiara yansıma-
sı sağlanmalı ve böylece Sosyalist
Biriik Partisi'nin hcnüz oluşum
sürecindeyken zenginleşmesi sağ-
lanmaudır."
BflTt