Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30MAYIS 1990 HABERLER CUMHURÎYET/11
tstanbuTun fethi kutlandı
• tstanbul Haber Servisi — tstanbul'un fethinin 537.
yıldönumü törenlerle kutiandı. Fetih nedeniyle Istanbul
Valisi Cahit Bayar, Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin
Sözen, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Muhiıtin Füsunoğlu,
saat 09.00'da Fatih Sultan Mehmet'in Fatih Camii
avlusundaki türbesini ziyaret ettiler. Daha sonra Fatih
İtfaiye Meydanı'ndaki Fatih heykeline çelenk koyarak saygı
duruşunda bulunan vali, belediye başkanı ve öteki yetkililer
Belgratkapı'daki tören yerinegeidiler. Istiklal Marsı'nın
okunmasından ve göndere bayrak çekilmesinden sonra
yeniçeriler ve mehteran bölüğü sembolik olarak hücum
ederek surlara bayrak ve sancak dikti. Başbakan Yıldınm
Akbulut'un fetih nedeniyle gönderdiği kutlama mesajının
okunmasından sonra konuşan Nurettin Sözen, 29 kez
kuşatılan Îstanbul'un fethini yalnız Fatih'in dehasına
bağlamanın yanhş olduğunu söyledi. öteki konuşmalardan
sonra tören askeri birliklerin, bazı okul öğrencilerinin ve
mehter takımının resmi geçidiyle sona erdi. Cumhurbaşkanı
Turgut Özal da lstanbul Valisi Cahit Bayar'a bir kutlama
mesajı gönderdi. özal mesajında, "Fatih Sultan Mehmet,
hak ve eşitliğm kurucusu, büim adamı niteliğinde
gönüUerimizde taht kurmasını bilmiştir" dedi.
Tazar 90'a kınaına bildirifii
• SAMSUN (Cumfaariyet) — 20 mayıs pazar gunü
Samsun'da yapılan ve canlı olarak yayımlanan "Pazar
90" programında, sunucu Mustafa Yolaşan'ın, 19 Mayıs
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sağlam ile
SAMSEV Vakfı Başkanı Sadi Subaşı'm konuştunnası,
vali ile belediye başkanına söz hakkı tanımaması bir
büdiri ile kınandı. Samsun Belediyesi'ndeki SHP, DYP ve
ANAP'lı 37 meclis üyesinin imzası ile TRT Genel
Mudürlüğü'ne gönderilen yazıda, Ulusal Kurtuluş
Hareketi'nin 71. yıldönumü kutlamalarının yapıldığı
haftada Samsun Belediyesi'nce düzenlenen Kültür ve
Sanat Şenlikleri'ne TRT'nin yer vermemesinin yanı sıra
"Pazar 90" programında da yanlışlıklar olduğu öne
sürüldü.
Akyol: Imam hatip açmam
• ANKARA (ANKA) — MiUi Eğitim Bakanı Avni
Akyol, bakanlığı döneminde imam hatip lisesi
açmadığıru belirterek "Türkiye'de 338 tane imam hatip
lisesi var. Bunlar yeterlidir, ben de bakanhğım süresince
açmamaya çalısacagım" dedi. Milli Eğitim Bakanı Avni
Akyol, Türkiye'de laikliğe aykırı davranışların "henüz
tehdit edici" boyuüara ulaşmadığına dikkat çekti. Akyol
şunian söyledi: "Ancak bu davranışlann ve laikliğe aykırı
eğitimin gelişmesini önlemek gerekir. Veliler bu konuda
dikkatli davranmalıdırlar. Din eğitimine ideoloji
karıştırılmamalıdır. Din eğitirni gereklidir, ancak bunun
farklı hedeflere yönelik olmaması gerekir."
Ekşi'den Karaeaıra kuıaıııa
• Haber Merkezi — Çağdas Yaşamı Oestekleme Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aysel Ekşi, Başbakan
Yıldınm Akbulut'a gönderdiği mektuplarda "laikliği hiçe
sayan uygulamaların" önüne geçilmesini istedi. Prof. Ekşi,
Denizli Valiliği'negetirilen Alpaslan Karacan'ın bu ile
geldiğinde tekbir sesleriyle karşılandığına işaret ederek
"Böyle bir valinin hâlâ görevde kalması, devletimizin büyük
yara almasma neden olacaktır" dedi. Prof. Dr. Aysel Elcşi,
Başbakan Yıldınm Akbulut'a gönderdiği ikinci bir
mektupta da 422 sayılı kanun hükmünde kararnamenin
TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşülmesi sırasında,
"Yüksek öğretim kurumlannda kılık ve kıyafetin serbest
olduğu "nu belirten bir maddenin eklenerek kabul
edilmesini de eleştirdi.
"İlk Hedef-90" başladı
• tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin 1990 yılı planlı tatbikatlarmdan olan "İlk
Hedef-90" tatbikatı dün başladı. 14 hazirana dek sürecek
olan tatbikat kara, deniz ve hava kuvvetlerinin
katıhmıyla Ege'de Doğanbey/Seferihisar Bölgesi'nde ve
hava sahasında yapılıyor.
ANAP'a oy vermeyidelik torbayasu doldurmaya benzeten tnönü:
Demokrasiyi soysuzlaştırdılarDevletle yanşıyornz Bizim seçimde
yarıştığımız ANAP değil, devlet oluyor. Bunlar
demokrasiyi geliştiren değil, demokrasiyi
soysuzlaştıran davranışlar.
ÜMİT ASLANBAY
SERMET ÇUHADAR
KAHRAMANMARAŞ —
SHP Genel Başkaıu Erdai fnönü,
ANAP iktidarımn seçim yapıla-
cak bölgelere yönelik "vannm-
lannı" ve "oy vennezseniz hizmet
•bunazsınız" biçimindeki yaklası-
mını, "Bu demokrasiyi geliştiren
defil, demokrasiyi soysuzlaştıran
bir davramşür. Bindigi dalı kes-
mcktir ashnda" diye değerlendir-
di. lnönü, demokrasiye yönelik
tehlikelerin de bu türlü "dar gö-
rüşlü, fırsalçı ve faydaci" davra-
nışlar nedeniyle sürdürülebilece-
|ini ifade etti. SHP lideri,
ANAP'a oy vermeyi "delik torba-
ya su doldnrmaya" benzetti.
SHP Genel Başkanı Erdal tnö-
nü ve beraberindeki milletvekilleri
Güneydogu bölgesindeki seçim
yapılacak yeni bcldelere yönelik
gealerinın üçüncü gününde Kah-
ramanmaraş ve çevresinde açık
hava toplanlılarına katıldılar.
lnönü dün sabah Kahramanma-
raş'ta yaptıgı basın toplantısında.
vatandaşlann kendilerine büyük
bir ilgi gösterdigini ve yeni bele-
diye olmanın getirdiği zoriuklar
yarunda Türkiye'deki genel duru-
mu ve iktidan da çok iyi değer-
lendirdiklerini bildirdi. tnönü va-
tandaşlann iktidann yanlış poli-
tikalanm onaylamadığını, yeni
kurulan beldelere yıllardır hizmet
gitmezken seçime bir hafta kala
devletin bütiin kuruluşlanyla bu
yerlere imkân göturme çabasında
olduğunu dile getirdi. Bunları
"seçim yatırımı" diye niteleyen
İnönu, "Buraya gelen bakanlar
hiçbir şeyi karanhkta bırakmıyor-
lar. Bize oy vermezseniz hizmet-
leri geri götüriirüz, taş taş uslune
koymayız diyorlar. Açık bir pn-
zarlık yapıjor iküdar" dedi.
İktidann böyle bir tavır içine
girerken bir yandan da belediye-
leri eleştirdiğine dikkat çeken lnö-
nü, TV'nin seçim yasaklan gerek-
çesiyle muhalefete kapatıldığını
da vurgulayarak "O zaman birim
seçimde yanşhğınuz ANAP değil,
devlet oluyor. Bunlar demokrasiyi
geliştiren degil, demokrasiyi soy-
suzlaştıran davranışlar. Bindigin
dalı kesmek bu aslında" diye
konuştu.
SHP lideri, ANAP'ın bununla
1992'ye kadar iktidarda olduğu-
nu kanıtlamak ıstediğini, anıa bu-
nu yaparken de seçim yasaklan-
nı da çiğnediğini anlattı. tnönü,
"Son derece dar gonişlıi fırsatçj,
faydacı, demokrasiyi geliştiren
degil yıkan davranışlar. ne olur-
sa olsun iktidarda kalma aniayı-
şı; demokrasi>e yönelik çeşiüi teh-
likeierden hâlâ bahsediUyorsa iş-
te bu yiizden devam ediyor" diye
konuştu.
SHP lideri, Türkiye'nin dünya-
daki itibannın çok düşük olduğu-
nu bunun nedeninin enflasyon ya
da köta ekonomik poliükalardan
kaynaklanmadığını bunun yarun-
da insan haklan ve demokrasi ko-
nulanndaki eksikliklerin çok bü-
yük önem taşıdığıru dile getirdi.
Güneydogu'daki huzursuzluğun
sürdüğünü, bu sorun nedeniyle
İNÖNÜ YENİ BELDELERDE - SHP lideri lnönü, beraberindeki müleivekilleri ik Kahramanma-
raş veMalarya ilçe ve beJdelerindeki gezisinde çok sayıda ei sıkü. (Fotofraf: AA)
"iyiniyetle zirve toplaatısına gi(-
liklerini, ama zirveden sonra de-
mokrasiye aykın kararnamelerin
pkartıldtğııu anlatan İnonü konu-
nun TBMM'ye de getirilmedigi-
ni" söyledi.
SHP lideri, gazetecilerın bir so-
rusu üzerine işadamı Sakıp Sa-
baacı'nın "tktidar iki yıl devam
edebilir*' yolundaki sözlerine
özetle şu karşılığı verdi:
"Bazı işadamlannın rahathkla
konuşabilmeleri iyi bir şey. Ama
sendikalar, meslek kuruiuşlan ve
diger kuruluşlar da göriişJerini ra-
hatiıkla söyleyebilmeli. Sayın Sa-
bancı bu göriışte olabilir. Biz ay-
nı gönişle değiliz, yurt içiode ve
dışında da aynı şeyi göriiyoruz.
Bu iktidar geçicidir. Bugüıı ikli-
dar en büyük zaran böylece veri-
yor. ANAP en büyük zaran ken-
dine veriyor, ama böyle giderse
ortadan kaybolacak. Bu da siya-
set hayatı için yararlı bir şey de-
gil"
Ecevit tartısması
fnönü bir başka soru üzerine
DSP lideri Büient Ecevit'in bazı
sözlerinin "yanlış anlaşıldıgını"
anlatırken Ecevit'e "kaçü" söz-
cüğünü kullanmadığını söyledi.
tnönü, DSP'nin seçimlerde sos-
yaldemokrat oylan böldüğü yo-
lunda vatandaşlardan gelen bir iz-
lenimi aktardığıru vurgulayarak
"Sayın Ecevit son derece yürekli
bir insandır, onun yürekli bir in-
san olduğunu bilyoruz. Ve kişise)
bir yaklaşım içinde degilim" de-
di. SHP lideri, Ecevit'e yanıt ver-
meyeceğini, sözlerinin çarpıcı ol-
sun diye bu şekilde baslığa çıkar-
tılmasının kimseye bir yaran ol-
mayacağını da sözlerine ekledi.
tnönü, "O şiddetli bir konuşma
yapacak. Ben de şiddetli bir cevap
vereceğim. Sonra İnönu ile Ece-
vit birbirine girdi diyecekler. Bu-
nun halka ne yaran var? Haikıa
merak ettiği. Sayın Özal'ın Cum-
hurbaşkanügı'na çıkması ve hükn-
roetiıı yanlış poötikalanna son ve-
rflmegidir. Ben bir cevap vermiyo-
nım, bunu başka bir hale, daha
çarpıcı hale getinnek icin herhal-
de başlığa çıkanyorlar. Bu oyun-
lara artık girmeyelim. Benim söy-
lediklerimde, Sayın Ecevit kaçtı
diye bir şey yoktur. Sayın Ecevit'in
kaçmadığını ben biliyorum" diye
konuştu.
lnönü ve berabenndekiler dün
Erkonak, Sürgü, Akçadağ'da be-
lediye ve örgütü ziyaret ettikten
sonra Topsöğüt ve Hammın Çift-
liği kasabasında açıkhava toplan-
tılanna katıldılar.
SHP Genel başkanı Erdal tnö-
DB, Sürgü ve Doğanşehir'de yap-
tığı konuşmalarda, hükümetin
çiftçi borçlannı ödememesini ve
süper emeklilik konusunu eleşti-
rirken devletin "sahlckâr banke-
re benzetildigiDi" söyledi. lnönü,
"Bu iktidar kunımuş agaca ben-
ziyor, budamakla bir şey olmaz.
Nafiledir. Kökünden kesmek la-
zun. Yeni bir iktidar gerekli" der-
ken Cumhurbaşkanı Turgut
Öral'ı da "arabayı çarpıp kaçan
şoföre", Başbakan Yıldınm Ak-
bulul'u da çırağına benzetti. İnö-
nu, "Ustası ne yaptı ki çıragı oe
yapacak" diye sordu.
Daha sonra Akçadağ'a bağlı
ören kasabasına gelen İnönü, bu-
rada partisinegeçen DSP'li Bele-
diye Başkanı Vahap Tabel'i kut-
ladı.
CÛMEYT ABCAYPREK yannf
Şaşırtıcı, eğlendirici sahnelerANKARA — Güncel olayiar
birbirine öylesine ters akıyor ki,
kimi kez şaşkınlık egemen olu-
yor, kimi yerde eğlendirici sahne-
ler izleniyor. Dünkü siyasal geliş-
melerle basında yer alan haber-
ler bu manzarayı güçlendiriyor
SHP grubunda konuşan Bay-
kal'a göre, "halk, genel seçim
arayışı" içinde. 3 haziran yerel
seçimierirti bir yana bırakmış, da-
ha geniş açıdan ülke sonınlanyla
ilgi kurmuş. Baykal, "Halkın bu-
nalımı olağanüstü boyutlarda"
diyor.
Halk böyle düşûnûyor olabilir,
fakat büyük iş adamlan tersine
inanıyor. TV'deki söyleşileriyle.
hele vergi programlarıyla insan-
ları kahkahalara boğan ûnlü ışa-
damımız Sakıp Sabancı'ya bak-
sanıza! "ANAP'ı sağın güçlü
partisi" ilan ediyor, erken seçim
mi, hadi canım sen de diyor, on-
ca tersine yargıya karşın ANAP
:
ın 1992'ye kadar iktidarda kalma-
sını doğal hak diye açıklıyor.
SHP Genel Sekreteri, halkın
genel seçim arayışı içinde oldu-
ğunu scyierken, Sakıp Ağa'nın ir-
delemesine karşı çıkmıyor. Oysa
dün kulis, Sabancı Ağa'nın
ANAP'lıdan çok ANAP'lı kokan
demeciyle çalkalanıyor. Lastik
fabrikasını genışletme ve Japon
otomobtlini üretme iznini akjıktan
sonra geçenlerde Çankaya'da
görüşmeler yapan Sakıp Ağa'nın
sözleri pek çok çevrede genış
tepkilere yol açıyor.
Baykal, işadamının ANAP'a
sahip çıkan sözlerine girmiyor,
ama K. Maraş'taki basın toplan-
tısında İnönü, o da soru üzerine,
"işadamlannın konuşmasını -
genelde- olumlu karşılıyor". Bir
koşulla: "rterkes konuşabilmeli"
diyor. Ancak işadamıyla aynı yar-
gıda olmadığını söylemekle ye-
tınerek gunün çarpıcı olayına bir
nebze olsun değiniyor.
DYP grubunda ise Deminel,
ateş olmuş, Sabancı'yı yakıyor.
İsim vermiyor, "bir lastik fabrika-
törü"ne fena halde yükleniyor.
rıdan gelecek yama yardımıyla"
onarmanın olanaksızlığına deği-
niyor Demirel. "Hadi bakalım"
demeye getiriyor. "Onar lastiği,
dirilt bakalım ANAP'ı."
ANAP'ı, bir ANAP'lı, hatta TÖ
ve Akbulut kadar kollayan deme-
ci, Sabancı'nın neden verdiği,
özde nelerin yattığı kuliste ania-
şılmıyor. Çankaya'daki koyu söy-
leşiden sonra Sakıp Ağa'nın
önünde ANAP'lı yeni ufuklar mı
açıkJı, yoksa Cem Boyner gibi er-
ken seçim isteyen, ANAP'ın tü-
kenmişliğini kabul edenlerin ter-
sine bir davramşla yine adından
kolları sıvasa, ülkenin içine düş-
tüğü açmazlan çözmesi olanak-
sız, hiç değilse ucundajı kıyısın-
dan sorunlara bir el atsa diye
bekleyip duruyor.
Akbulut'un yeri sağlammış gi-
bi İnönü'nün genel başkanlığı
sağlama almasını önerıyor. Çan-
kaya'daki meşveretlerde aldığı
güvenceleri kapalı cümlelerle
duyuruyor. SÖ lider adayı olma-
sına olurmuş, ne var ki "hanfen-
di siyasete soyunursa onu des-
teklermiş."
SÛ de siyasetin dışındaymış,
Akbulut öyle diyor, oysa SO tam
Kutis, Sabana Ağa'nın ANAP'lıdan çok ANAP'lı kokan d&meciyle
çatkalamyor. Lastik fabrikasını genışletme ve Japon otomobilini
üretme iznini aldıktan sonra, geçenlerde Çankaya'da görüşmeler
yapan Sakıp Ağa'nın sözleri, pek çok çevrede tepkilere yol açıyor.
Öyle kı, Sabancı'yı sadece ısa-
damı olarak değil, "siyasetçi ola-
rak karşıya aldıkiarını" vurgulu-
yor. öyle ki, kimi yerde yaptıgı
dokundurmalarla ANAP'a böyle-
sine destek verenlerin hesabını
günü gelince göreceklerini du-
yuruyor.
Demirel'e göre iki Türkiye var
Birincisi lastik fabrikatörünün
pembe Türkıyesi. Öteki muhale-
fetin seslendirdiğı, inim inim in-
leyeaTürkıye. Sabancı'yı siyase-
te soyunmuş görüyor. "Herhalde
ANAP'ın başına geçecek."
ANAP'ın lastiği patlamış, "dışa-
söz ettirmeye mı giriştı, işin için-
den şu anda kimse çıkamıyor.
Kamuoyunun ANAP'ın yeni-
den dırileceğine inanmadığı sı-
rada, inönü'nün "yarım cumhur-
başkanı, çeyrek başbakandan"
söz ettiği günterde, Sakıp Saban-
cı'nın sözlerini DYP kulisi
"ağalara" özgu mtelikte görüyor.
Sabancı'yı yanına alarak iş çev-
relerınden destek sağlamaya gı-
rişen TÖ ile ANAP iktidarında
Akbulut bıle cellalleniyor Muha-
lefete yüklenirken, "beni tahrik
etmeyin" diyor. Oysa kamuoyu,
başbakan bir "tahrik" olsa da
içinde olduğunu sergıleyen dav-
ranışlar gösteriyor Basırun -
Cumhuriyet dışında- yönetici bü-
yükleri SO'den bir işaret gelince,
koşar adım orduevindeki özel da-
ireye gidiyor. SÖ, siyasetle ilgili
soruları gülerek geçiştiriyor.
TV'ye gereksinmiyor, zaten ünü
yetermiş, bir çalım geçiyor bası-
na. Vakıf olarak az suyla rtasıl te-
mizleneceğimizi uzmanlara in-
celetmiş, bir kampanya ile halkı
eğitmeye karar verdiğini bil-
diriyor.
Ana amacın altında yatan ger-
çeği güzelce örtüyor. İstanbul su-
suziuktan kırıhyor ya, öyleyse az
suyla temizlik, bitten annma, sa-
rılık hastalığına karşı önlemleri
halka duyurmak gerekıyormuş.
İstanbul'un susuz kalmasından
kaynaklanan sorunlara sıyaseti
sokuyor. SHP belediyesini yere
vurmaya yönelik "dı'rekt olmayan
yoldan" bir yeni siyasal kampan-
yayı tezgâhiamaya girışiyor.
Bol bol demokrasıden, ANAP
yağcılığından, hukuk kuralların-
dan dem vurulduğu bugünlerde,
20O0'e Doğru dergisınin DGM
karâV/yla piyasaya çıkması engel-
leniyor. SS kararnamesi işletili-
yor. Derginin genel yönetmeni
Perincek hakkıoda tutuklama ka-
ran çıkarılıyor. Siyasal partilerin
neöense üzerine gitmediği bu
"ufacık olayiar" olurken, basının
genel yönetmenleri SÖ'nün az
suyla el yıkama derslerine
gidiyor. 2000 e Doğrunun son
basyazısı "Boyun eğmek ve sus-
mak ağır sorumluluktur. Şu sıra
herkes Coca-Cola ve et fıyatiany-
la ilgili. Ama en kötüsü, kardeş-
liği ve birliği savunmanın fiyatı
alabildiğine yükseldi. Bunu ya-
pan da devlettir" diyor.
Sabancı, ANAP'laşıyor, Demi-
rel yükleniyor, Akbulut arslan ol-
muş kükrüyor. SÖ dolaylı yoldan
İstanbul Be/edıyesi'ne karşı siya-
sal kampanya hazııiıyor, derginin
piyasaya çıkması engelleniyor.
Kimi kez şaşkınlık egemen
oluyor, kimi yerde eğlendirici
sahneler izleniyor.
Scrikssgeleceğf
ödüllendirdi
crikss 25. kuruluş yıldönumü
dolayısıyla düzenlenen
Kalem fasanm Yanşması
sonuçlandı... Genç tasarımcıların,
yarının Scrikss'i üzerine önerileri
değeriendirildi ve üç tasarımcının
çalışmaları ödüle değer bulundu:
l.'Ödül: Ümit Altun
2. Ödül: Mehmet Erkök
3. ödül: Gülnar Akbulut
Scrikss, yarını, geleceği
ödüllendirmenin kıvancıyla genç
tasarımcıları kutlar...
...ve yazı "kalem "le
sürecek
Scrikss'ten bir klasik: "Dolmakalem 419"
Baykal
Muhalefet
devlete karşı
seçîm
mücadelesi
veriyor
ANKARA (Cumhuriyet Buro-
sn) — Sosyal Demokrat Halkçı
Parti Genel Sekreteri Deniz Bay-
kal, hükümetin 3 haziran seçim-
leri için tum devlet olanaklannı
kullandığını belirterek "Muhale-
fet devlete karşı seçim mücadele-
si veriyor" dedi.
SHP grubunda dün bir konuş-
ma yapan Baykai, Dicle ve Fırat
sulannın Arap Zirvesi'nde "Türk-
iye'ye karşı hasraane bir tavnn ge-
Uşmesine dayanak yapılmak islen-
diğini belirterek şoyle konuştu:
"Arap Zirvesi'nde bu konu tar-
üşılırken, Fırat ve Dicle üzerinde
kurulan tesisler, (Arap ulkelerine
bir husumed ifadesi olarak değer-
iendirildi. Bu, ülkelerin güvenlifi-
ni tebdit eden bir gelişme olarak
degeriendirildL Boyle bir tespiti
haklı ve dogru bulmak kesinlikle
mürakün degfldir. Fırat ve Dicle
üzerinde kunıbn barajlann snyn
tüketmesi söz konusu degildir. Sa-
dece sulama çalışmalan dolayısıy-
la suyun belli bir ölçüde azalma-
sı söz konusudur. Ancak sulama
tesislerinin tümü devreye girdigin-
de bile Türkiye sınınndan Irak ve
Suriye'ye asgari o bölgelerin ihti-
yaclanna cevap verebilecek ölçii-
de su bırakıiması imkânı vardır.
Anlaşılıyor ki ortada retl bir
proMem yok, ama (var sayılan) bir
proMem vardır, bu da iılkelerin
birbirlerine dönük bakış açılann-
daki temel güvensizlikten kaynak-
lanıyor. Birbirlerine kuşkuyla
bakmalanndan kaynaklanıyor.
Asü de^iştirilmesi gereken bodur."
su desteği
ANKARA (Camhnriyet Büro-
su) — Cumhurbaşkanı Turgııl
Özal, tstanbul'da su sorununun
"fevkalade kritik" olduğunu be-
lirterek suyun kısıtlı kullanılması
gerekliğini söyledi.
özal, dün DSİ Genel Müdürii
Ferruh Amk ve STFA Yönetim
Kuruiu Başkan Yardımcısı Eser
Tümer'i kabulü sırasında yaptıgı
konuşmada, lstanbul, Izmir, An-
kara ve Bursa gibi şehirlerde su so-
rununun önemine işaret ederek bir
sttre önce DSTden barajlann su
durumuyla ilgili bir çalışma iste-
diğini söyledi. özal, tstanbul ve
tzmir'de durumun kritik olduğu-
na dikkat çekti.
Sorunun çözümü için "biraz ge-
ri kaJmdığını" kaydeden Özal,
"Bir, birbuçuk yıl gibi bir zaman
geçli. Daha önceki dönemde bir
Dariık Barajı y^pıldı. Darlık Ba-
rajı'nı o zamanki belediye bizim
de Kamu Ortaklığı'ndan sağladı-
ğımız yardımlarla yapraıştır. Ay-
nı sistemleri gene kullanabiliriz.
Müracaat edildiği takdirde yapa-
bilecegimizi, destek olacağınuzı
söylemek istiyorum. tstanbul'da 7
milyon insan yaşıyor. Her türlü
desteği göstermek mecburiyetin-
deyiz" diye konuştu.
Özal'ın kabulleri
Cumhurbaşkanı Özal dün ayn-
ca Devlet Bakanı Viehbi Dincerler
başkanlığındaki bir grup çevreci
öğrenciyi, resmi bir ziyaret için
Türkiye'de bulunan Ingiltere Sağ-
lık Bakanı Kenneth Clarkeı, Türk
Denizcilik Cemiyeti heyetini ve
futbol Federasyonu Başkanı Şenes
Erzik ile Milli Takım Teknik Di-
rektörü Sepp Piontek'i ayrı ayn
kabul etti.