08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19MAYIS 1990 CUMHURİYET/7 ANKARA HAVASICumhuriyet Ankara Bürosu NEREDEYIZ? Bilim ve teknoloji İlk Biiim ve Teknoloji Şûrası başkentte çalışmalarını tamannladı. Gelışmış ülkeler, ulusal gelirlennin yüzde 2-3'ünü araştırma ve geliştırmeye harcarken bu rakam ülkemizde yüzde 0.2 dolayında. Şûra'ya katılan bir bilim adamına sorduk: — Ülkemizde bilimsel araştırmaların att yapısı ne durumda? — Osmanlıdan kalma. — Peki, bilim adamlanmızın hiç katkısı olmadı mı bu altyapıya? — Onlar da YÖK'le çöktü. HAYVANLAR tSMAİL GÜLGEÇ MUFETTISLERIN KIRTASIYE SIKINT1SI Işçisiz işçi sağlığı haftası Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ntn her yıl 4-10 mayıs günleri arasında düzenlediği "işçi Sağlığı ve İş Güvenliği Haftası" bu yıl da çeşitlı eleştiriler arasında gerçekleştirildı. TMMOB Istanbul II Koordinasyon Kurulu konferans, panel, afiş yarışması, ödül töreni vb. gibi etkinliklerin yer aldığı haftanın geçmişte olduğu gibi bu yıl da "baştan savmacı" bir tutumla düzenlendiğıni savundu. "İşçı Sağlığı ve İş Güvenliği Haftası"nın yine "işçisiz" yapılması eleştirilere yol açan bir başka konu oldu. Bu arada hafta nedeniyle "güncelleşen" işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın yaklaşımını sergileyen bir başka yakmma da iş güvenliği müfettışlerinden geldi. işyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınıp alınmadığını denetlemekle görevli bakanlık mufettışleri Istanbul'da kendilerıne tettiş raporlarını yazmaları ıçin gerekli kâğıt ile daktilo şeridi. ataş, zımba telı vb. gibi malzemelerin bile verilmedığinı söylüyor. Rapor için kâğıt ısteyenlerin "tettiş yaptığınız işyerlerinden alırsınız" yanıtı YAKININ ANAP'LI OLSUN Soyadı 'Zengiıf olunca... ANAP Malatya Milletvekili Talat Zengin'ın telefonu çaldı: "Alo, ben Kütahya il başkanı. Ahmet Zengin adlı biri geldi. Kardeşinizmiş. 700 bin lira istedi." Zengin, Türk filmlerindeki "yıllar sonra ortaya çıkan kardeş" sahnelerını anımsadı. Ama bildiği kadarıyla böyle bir kardeşı yoktu. Annesi ve babasına olan güveni de tamdı. Bir kardeşı olsa saklamazlardı. Derken ikincı haber geldi. "Kardeşi" Denizli Devlet Hastanesi Başhekımı'nden de para istemiştı. "Benim gibi soyadı Zengin, ama kendi zengin değil bir kişi olsa gerek" diye duşündü. Önce boşverecekti, sonra karar değıştırdi. Öyte ya, "kardeşi"ne para verenler olabilırdi. Alacakları için başvuranlara da dert anlatamazdı. Zengin, hemen İçişleri Bakanlığı'na basvurdu: "Ahmet Zengin diye, hiçbir akrabalık bağım olmayan kişi kendini kardeşim veya yeğenim olarak tanıtarak sağdan soldan para istemektedir. İsmimi ve siyasi nüfuzumu kullanarak dolandıncılık yapmaktadır. Bu kişi hakkında davacıyım." Zengin. şimdı "kardeşinin gerçekten zengin olup olmadığım" merakla beklıyor. İçişleri Bakanlığı'nın yaptırtacagı araştırma bunu ortaya çıkaracak. GÜNUN FOTOĞRAFI ÜNEY ile karşılaştığını belirten müfettişler. "Bu durumda teftişlerin ciddiyetini varın siz düşünün" diyorlar. Ayrıca raporların birinci sayfasında kullanılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı antetli kâğıtların "hangi gazetede" bastırıldığını da merak ediyortar. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut'a duyurulur. YÜCE MAKAM Cumhur başkanımı dayet ediyorum Muhalefet tarafından "başbakan" gibi davranmakla suçlanan Cumhurbaşkanı Turgut Özal, geçenlerde OSTIM'İ zıyaret etti ve tapu dağıttı. Torenin sunucusu Murteza Altınok, heyecandan sesı titreyerek Özal'ı kürsüye davet etmek üzere mikrofonu eline aldı ve konuşmaya başladı: "Sıcaklığı ile bizi saran, halk arasına inen, nerede iyi bir iş varsa orada olan Sayın..." Altınok, sözlerınin bu kısmında bir an durakladı ve ses tonunu yükselterek "Cumhurbaşkanımı kürsüye davet ediyorum" dedı. Salondakı derin sessizlik, Altınok'un "titreyip kendisine gelmesini" sağladı. Kırdığı potu düzeltmek için sözierini şöyle sürdürdü: "Bu yüce makam ve şahsiyet karşısında öyle heyecanlandım ki yaptığım • bu hatadan dolayı özür diliyorum." Ancak Altınok, durumu kurtarmak için bu sözleri yeterli görmemiş olacak kı devam etti: "Zaten bu makam karşısında yüce Türk milleti bile şaşırıyor. Ben nasıl şaşırmayayım?" Ozal, siyaset bilimı literatürüne bir katkı oluşturacak "cumhurbaşkanlığı" nitelemesinden hoşnut bir biçimde Altınok'un sırtını sıvazladı INONU HIKAYELERI TÖREN Gitmeyelim, aleyhine konuştum zaten ERDAL Bey memleket gezilerinde ahaliye konuştuktan sonra oranın belediye başkanı ve mülki amirini mutlaka ziyaret eder. Geçenlerde bir kasabada rakip partiden olan belediye başkanının hizmetlerinin yetersiz oiduğunu öğrenince, kendisini dinleyenlere uzun uzun bu partinin "beceriksizliklerini" anlattı. Konuşmadan sonra alışkanlığı olduğu üzere yanındakilere, "Şimdi de belediye başkanını ziyaret edelim" diye emir verdi. Ancak çok geçmeden duraladı ve dedi ki: — Yok, yok. Gitmeyelim, bizden değildi. Hem aleyhine konuştum zaten. * * * Bir sınır kasabasını ziyaret ederken karayolunun sağına dizilmiş kilometrelerce kamyon kuyruğu Erdal Bey'in dikkatini çekti. Bunların Irak'tan akaryakıt getirecek kamyonlar oiduğunu öğrendi. Bu arada Erdal Bey'in partisınin propaganda sorumlusu Hasan Bey şoförlerine, "Partimiz iktidara gelince sizin sorunlarınızı çözecek" diye bağırıyordu. Bunu duyan Erdal Bey dedi ki: — Pekiyi yav, ama kuyrukları nasıl kaldıracağız? • • • Bir pazar günü geçtikleri bir başka kasabada Erdal Bey'i pek hoş karşılamamışlardı. Hatta otobüsüne taş bile atmışlardı. Erteki gün aynı kasabadan bir daha geçmek zorunda kalındı. Küçük kasabanın tabelası, yolun kenarında görününce Erdal Bey yanındakilere dedi ki: — Bakalım pazar ile pazartesı arasında sahiden bir fark var mı? BOYKOT Et yemesek ne oluı? Kola boykotunun tutmasının ardından et boykotu da gündeme geldi. Konu milyonlarca vatandaşı ilgilendirdıği için polıtıkacılarımız da boykota sempatıyle bakıyor. Semra Hanım bile. Bayan Özal, kendisine et boykotuyla ılgilı görüşünü soran gazetecilere yanıt verdi: — Evet, et boykotunuben de desteklıyorum 15 gün et yemesek ne olur? Bir şey olmaz. Aylarca et yemeyenler hâlâ yaşadığına göre... Türkıye, sorunsuz pazarlar arıyormuş... Sorunlarını pazarlamak için!.. * * * Bürokraside, mıilervekılleri tarafından havale edılen işlerın, hangı ölçude yerıne getirildığı araştırılıyormuş... Genış ölçude!.. Şinasi Nahit Berker GUL GEC Özal'a nutuk işkencesi Cumhurbaşkanı Turgut Özal geçen günlerde ÖSTIM'de yapılan bir toplantıya katılmıştı. Yapılan protokol konuşmalarından sonra sıra ÖSTİM Dernek Başkanı Turan Çiğdem'e gelmişti. Cumhurbaşkanı Özal, sitede çalışanların "manevi babası" ilan eden Çiğdem konuşmasını öyle uzattı kı sonunda dayanamayan bırisinin uzattığı "Artık kes" uyarısıyla susabildi. Fakat dernek başkanı hızını alamamıştı. Bu defa kalabalığı yararak Özal'ın oturduğu koltuğun arkasına kadar geldi ve eksik kalan görüşlenni bu defa kulağına fısıldamaya başladı. Özal çaresızdi. Çiğdem in sözünü kesmek istemedi. Ama elindeki broşürü de bu arada sonuna kadar okumuştu. TEDRİSAT Yuvarlama•a • •• ustune Milli Eğitım Bakanlığı'nın özel okul ücretlerıni serbest bırakmasıyla "astronomik" artışlar da başladı. Bakan Akyol'a, düzenlediği basın toplantısında ücretlere müdahale edilip edılmeyeceğı soruldu. Akyol, bu konuda yorum yapmak istemediğıni belirttikten sonra açtı Mıllı Eğitim temel yasasını, okumaya başladı: "Eğitimin amaçlarına uygun yürütülmesi ya da denetimi, devlet adına Milli Eğitim Bakanlığı'na aittir." Okumasını bıtırince gazetecilere sordu: — İşte cevabım bu. Çok yuvarlak oldu değil mi? Bir gazeteci, yanıtladı: — Efendim, kanunlarımıza 'yuvarlak' demek ne haddimize. Akyol, "teşekkür etmek "le yetindi. YARAZMPM ANLAÎAVIM KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK PİKNİK PİYALE MADfLA GUNEŞ BUUTTCSM ClCT- HIZLI GAZETECİ SECDET Ş 5u ncaenlt, AnKarad* Kurtulvş Parkında soylenaı birkz cOmle de. e)cr&nâan ydyınianzbıime şdnsını buteftlse t>'ılt-, freJKı Pir çok Kİ%i içm üir film fr&mzotndan farklt bir t dSnlam t ûm&, kımbıhr, bd<i t>ir yerierde. kûçök t>if Cocuk yatağmdâ Qün âğarana kacter vyvmdyp, eşofmanl, adamın o şvn siMİedikleri bzerkıc tcâfs yormuŞtu ÇİZCİLİK KÂMİL M4SARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAIS GÜRSES GARFIELD JIM DAVIS iz-3\ TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKAM 19 Mayıs KADIN SACLARI KtSAUNCA.. İSZV'DE BuGÜM, KAOIN SAÇ MOûAStNfN £r7CfC££tn.E İLCILİ SAPOIS, 8ATt SAStNINDA Y£R ALMrŞTl. SOfJ Bt&KAÇ Y/LO> KAPtN SAÇ S/Ç/M/A/OEKı OLAĞAU DlÇ! KfSALMA, S/ıVC&S CE KUAFÖGÜM DÜKXAN KAPAMASINA YOi- AÇ,M/Ş7t! KISA SAÇIN SAKfMt VE 8/ÇİM \SERME GE/Z£KSINİMİMİ İŞi SUtSI>u£.EN KUAFÖIZIEB. OE ÇA- SAArcEeiUİ OÜŞÜiZMEK- ZO- tcALMlÇTI.. KISA SAÇ MODASI- NA PAeALEL OtA/BAK, SAÇA GEÇEN ŞAPKACAR &ÖZPE A PUSUMUNA G£LMfÇTt- ZATEN PE/£ KISA OLAN SAÇlAK BU ŞAPKACAG/A İ/ICE SİZ- LENMİŞTi / ffU ARADA ET&KLEG OE, Pİ2İN HEMEN ALTINA D£K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle