Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 MAYIS 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5
Beethoveria rekor fivat
• LONDRA (AA) — Ünlü besteci Ludwig Van
Beethoven'in bir bestesine ait el yazması ile bir kadın
arkadaşına gönderdiği mektup, Sotheby'de düzenlenen
bir açıkarttırmada rekor fiyata satıldı. Otto Haas
adındaki alıcı, bestecinin "A Majör Viyolonsel ve Piyano
Için Sonat" adlı 16 safyalık eseri için 528.000 pound
(yaklaşık 2 milyar 300 milyon lira) ödedi. Beethoven,
1807 ile 1808 yıllan arasında kahverengi kalem ve siyah
mürekkep ile yazdığı esere "Gözyaşları ve hüzün içinde"
bestelendiği notunu düşmüştü. Uzmanlar şimdiye kadar
Beethoven'in bununla ne demek istediğini belirleyebilmiş
değiller. Ismi bilinmeyen bir alıcı ise bestecinin arkadası,
şair ve yazar Bettina Brentano'ya 1811'de yazdığı bir
mektuba 94.600 pound ödedi.
'Beyazperde' kapandı
• Kültür Servisi — "Beyazperde" dergisi ekonomik
nedenlerden dolayı kapandı. Son kez çıkan derginin
raayıs sayısında Sevin Okyay'ın "Türk Sinemasında
Oyunculuk ve 1990'ların Muhtemel Yıldızlan", *9.
Istanbul Film Festivali'nin Dedikodulan ve
Değerlendirme" yazıları, Piotr Todorovski, Tevfik Baser,
Gülsen Tfoncer, Reha Erdem, Rıfat Aras, Jessica Tandy
ve Morgan Freeman'la yapılan söyleşiler yer alıyor. "Med
Cezir Manzaralan", "Karartma Geceleri", "Abuk Sabuk
Bir Film", "Buster" fîlmleriyle ilgili eleştiri ve tanıtım
yazılannın yer aldığı "Beyazperde"nin yönetmenler
dizisinin konuğu ise Metin Erksan. Dergide ayrıca
Kurtuluş Kayalı, Cihan Altınay ve Agâh özgüç
incelemeleri de sunuluyor.
Kalay, Bihliothecpıe Nationale'de
• Kültür Servisi — Fotoğraf sanatçısı Aramis Kalay'ın
"gölgeler"i tema alan özgün yapıtları, siyah-beyaz 20
fotoğraftan oluşan bir portfolio şeklinde Paris'te bulunan
Fransa'nın dünyaca ünlü Bibliotheque Nationale
koleksiyonlarına kabul edildi. 1953 tstanbul doğumlu
Aramis Kalay, sanat fotoğrafı çaJışmalarına 1982 yılında
başladı. Ilk kişisel sergisini 1987'de Paris'te "Gölgeler"
konulu çalışmalanyla açan Kalay, çeşitli illerde 8 sergi
gerçekleştirdi. Yapıtlannı önce tasarlayan, sonra insan-
mekân-malzeme ve ışık düzenlemeleriyle hazırlayan
Kalay, koleksiyona alınan fotoğraflarında "Gölgelerin,
çeşitli dokular ve fonlar üzerindeki etkinlikleri estetik
kaygılar, grafık düzenlemeler ve aynntılardaki form
arayışları ile birleştirip gölgelerin soyut dışavurumcu
etkilerini araştırdığını söylüyor. (Fotoğraf: Mesut Güvenli)
SHP•
Beşiktaş Ilçesi
Gençlik Komisyonu
Sunar
RAHMI
SALTUK
KONSERİ
DÜNYA SİNEMASI
21Mayıs90/21.15
Bilet Satış:
149 93 61
YURTSEVER
Her şeye rağmen yaşanası dünyamızla tanışalı
sekiz yıl oldu.
Nice yıllara Yurtsever.
AYŞE-CELAL İMREN
Büyük bir kitabevinde çalışacak kitap ve
kırtasiye konusunda gerçek deneyim ve bilgi
sahibi elemanlar aranıyor.
Dolgun ücret + yemek + sigorta
Tei: 141 67 18
ÇAMLICA KIZ ÜSESİ'NİN
GELENEKSEL TALAŞ GÜNÜ
27 Mayıs 1990 Pazar günü saat 13.30'da okul
bahçesinde öğretmenlerimizle beraber olmaktan
mutluluk duyacağız.
ÇAMLICA K1Z LİSESİ
r. ULUSLARARASIISTANBUL THATROFESTİVALİ
Sahnelerde şenlik varYedisi yabancı toplam 11 tiyatro topluluğunun
15 değişik oyunla katıldığı 2. Uluslararası
İstanbul Tiyatro Festivali bugün başlıyor. Üç
ayrı sahnede gerçekleşecek olan festival 5
haziran tarihine kadar sürecek.
Kültür Servisi — tstanbul Kul-
tür ve Sanat Vakfı tarafından dü-
zenlenen "2. Uluslararası İstanbul
Tiyatro Festivali" bugün başlıyor.
Yedisi yabancı toplam II tiyatro
topluluğunun 15 değişik oyunla
katıldığı festival 5 haziran tarihe-
ne kadar sürecek. "2. Uluslarara-
sı İstanbul Tiyatro Festivali" Ata-
türk Kültür Merkezi, Taksim Salı-
nesi ve Harbiye Muhsin EFtuğrul
Tiyatrosu'nda gerçekleşecek. Ya-
bancı dildeki temsiller sırasında
kulaklıkla Türkçeye, arunda çevi-
ri yapılacak.
Fçstivalin ilk gününde, biri yerli
diğeri yabancı iki topluluk var.
Devlet Tiyatıolan "Ballar Balını
Buldum" adlı oyunu Taksim Sah-
nesi'nde, Avustralya'dan gelen ko-
nuk topluluk Squere One Theat-
re ise "Biraz Hayalgücü"nü AKM
Konser Salonu'nda sergiliyor.
Yunns Emre'nin yaşam felsefe-
sinden ve şiirlerinden esinlenerek
yazılmış olan "Ballar Balını
Buldum" Nezihe Araz'ın imzası-
nı taşıyor. Devlet Tiyatrosu sanat-
çılannın rol aldığı oyunu Raik Al-
nıaçık sahneye koydu. Oyunda
Yunus Emre'den başka altı Yunus
daha var. Şairin "Bir ben vardıt
bende benden içeri" dizisinden
doğan bu Yunuslar bir yandan
kendi aralannda, bir yandan ça-
ğımızın genç sanatçılanyla tartı-
şarak Yunus Emre öğretisine yeni
yorumlar getiriyorlar.
"Ballar Balını BuldunTun ya-
zan Nezihe Araz oyuna ilişkin
şunları söylüyor: "Bn âlem için-
de ne varsa... Karıncadan Süley-
man'a vannca... Sevmek, hoş gör-
mek, birbirinin varlıgına sabret-
mek ve ancak bu yolla evrensel ba-
nşa varmak... Yunus, hayatını bu
gerçeği insanlara anlatmaya vak-
fetmiş, insanoğluna nasıl yaşandı-
ğını, nasıl yaşanması gerektiğini
göstererek yaşamıştır. Bizim yaz-
dığımız "Ballar Balını Buldum'
oyunu işte bu gerçeği yakalayabil-
menin bir çabasıdır. Kendi kendi-
siyle başka insanlarla ve tanrıyla
barışa varmış insan... Yunus'un
dünyaya önerdiği model budur.
BLz, 13. yüzyılda değil de çağımız-
da yaşasaydı Yunus Emre nasıl bir
kişilikle karşımıza çıkacak ve bu
'üç barış' Ukesini gerçekleştirmek
için bugünün insanuıdan neler is-
teyecekti? Bu konuyu tartışmak
istedik ovunumuzda."
nun koregrafisini Editha Alnıaçık,
muziğini ise Perihan Önder hazır-
ladı. Oyunda altı Yunus'u Kürşat
Almaçık, Alptekin Serdengeçti,
Musa Uzunlar, Cem Kurtoğlu,
Payidar Tufekçioğlu ve Elif Kur-
luldu canlandırıyorlar. "Ballar
Balını Buldum" UNESCO'nun
"Sevgi Yılı" ilan ettiği 1991 yılın-
da da sergilenecek.
Günün öteki oyunu ise Avust-
ralyalı yazar Jack Hibberd'in im-
zasını taşıyor. Gino B. Tomisich-
in sahneye koyduğu "Biraz Hayal-
gücü", tek başına yaşayan yaşlı bir
adamın kendi kendisiyle hesaplaş-
masını konu ediniyor.
2. Uluslararası tstanbul Tiyat-
ro Festivali'nde Devlet Tiyatrosu,
Giingör Dilmen'in "Askımız Ak-
saray'ın En Büyük Yangını" ile
Yılmaz Karakoyunlu'nun
"Sokollu" adlı oyunlarını da ser-
"Ballar Balını Buldum" oyunu- gileyecek. İstanbul Büyükşehir Be-
FESTIVALDE BUGUN
• B i r a z H a y a l g ü e ü — Square One Theatre (Avustralya): Atatürk Kültür Merkezi
Konser Salonu (20.30)
• B a l l a r B a l ı n ı Bnldonı — Devlel Tiyatrolan: Taksim Sahnesi (20.30)
lediyesi Şehir Tiyatroları ise Vac-
lav Havel'in "Gonişme-Kutlama
-Çagn" adlı oyununu sahneye ko-
yacak. Festivalde Türkiye"den iki
de özel topluluk yer alıyor. Anka-
ra Sanat Tiyatrosu Klaus Mann-
in "Mefisto"su ile Nâzım Hik-
met'in "Yusuf ile Menofıs"ini ser-
gilerken Zuhal Olcay. Ahmed Le-
vendoğlu ve Haluk Bilginer'den
oluşan Tiyatro Stüdyosu da Ha-
roW Pinter'ın "Aldatma" adlı oyu-
nunu sahneye getirecekler.
Festivale Avusturya, Hakan
Giirscs'in oyunlaştırdığı ve Picas-
so'nun "Guernica" adb tablosun-
dan esinlenerek Federico Garcia
Lorca'nın şiirleriyle zenginleştirdi-
ği "Guernica" adlı oyunla katılı-
yor. Fransa ise iki toplulukla fes-
tivalde yerini alıyor: La Compag-
nie de l'Orient Express, Lulu Me-
naşenin oynadığı Sevim Burak-
ın "Yanık Saraylar" adlı tek kişi-
lik oyununu Fransa'da oynandığı
gibi Fransızca olarak sahnelerken
Theatre Fantastique adlı topluluk,
kukla ve mim sanatını kullanarak
izleyiciyi bir düşdunyasına götür-
meye çalışacak.
Avustralyalı topluluk Squere One Theatre, "Biraz Hayalgücü"nü sergileyecek
Düşgücünün ışığındaDean Briggs'in başrolünde yer aldığı "Biraz
Hayalgücü" adlı oyun yaşlı bir Avustralyalının 24
saatlik yaşamını anlatırken onun karanlık, zorba
yanlarını, dramlm da yansıtıyor.
FATMA ORAN
tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı
tarafından gerçekleştirilen ve bu-
gün başlayıp 5 hazirana kadar sü-
recek olan lkinci Uluslararası Ti-
yatro Festivali'nin yeni konukları
arasında dünyanın en küçük kıta-
sı, ama altıncı büyük ülkesi olan
Avustralya'dan Square One The-
atre da bulunuyor. tngiliz, trlan-
dalı, ltalyan kökenli toplulukta
bizden de bir sanatçı var: Gülin
Asılyazıcı. Fındıklı'mn iç mimar-
lık ve endüstri ürünleri tasanmı
bölümlerini bitiren Asılyazıcı, top-
luluğun çizimcisi, "designer"ı; ay-
nı zamanda da Avustralya'daki
Türkler arasında araştırma yapa-
rak onların sorunlarımn tiyatro
yoluyla dile getirilmesini sağlı-
yor...
Square One Theatre, toplumu
geliştirme tiyatrosu. Melbourne1
da, Türklerin yoğun olduğu böl-
gede tiyatro yapıyorlar. Amaçla-
rı, tiyatro aracılığıyla toplumu
eğitmek. Avustralya'da yaşayan
topluluklar arasındaki kopukluk-
ları, boşlukları bu yolla kapama-
yı düşünüyor ve gerçekleştiriyor-
lar.
Square One Theatre'ın kurucu-
su Gino Tomisch, bu tiyatroyu beş
yıl önce işsiz gençleri eğitmek
amacıyla kurduğunu, yetişkinler-
den başka, çocuklar için, sağır ve
dilsizler için de tiyatro yaptıklarını
söylüyor. Aynca kültürler arasın-
daki bağı pekiştirmek için bu yıl-
ki programlannda Türk tiyatrosu-
nu tanıtmak amacındalar. Türk
oyun yazarlarının eserlerini ve
orada yazılmış, oradaki Türklerin
sorunlarını içeren oyunları —or-
Altın Orfe
Türkiye'yi
Çetin Alp
temsil edecek
!ki şarkıyla Altın Orfe
Şarkı Yarışması'na
katılan Çetin Alp'ın yanı
sıra Seimi Andak da
yarışmanın seçici
kurulunda yer alacâk.
Kültür Servisi — Bulgaristan-
ın Slanohev Briag kentinde dü-
zenlenen "Altın Orfe Şarlu Ya-
nşması"na bu yıl Turkiye'den
Çetin Alp katılacak. Davetli ola-
rak katıkhğı yarışmada biri İn-
gilizce diğeri Türkçe iki şarkı
seslendirecek olan Çetin Alp'ın
yanı sıra Selmi Andak da yarış-
manın seçici kurulunda yer ala-
cak. Çetin Alp, Gülen Andak-
ın koregrafisini yaptığı bir gos-
teri eşliğinde şarkılarını söyle\'e-
cek.Türkiye'nin, Bulgaristan ın
politik tutumundan dolayı altı
yıldır katılmadığı yarışma bu yıl
3-6 haziran tarihlerinde gerçek-
leştirilecek. Yarışmanın seçici
kuruluna davet edilen besteci
Selmi Andak, Bulgaristan'a git-
meden önce Dışişleri ve Kultür
Bakanlıklarına bilgi verecekleri-
ni ancak bu ziyaretlerin "izin
almak" amacıyla yapılmayaca-
ğını bildirdi.
Altın Orfe Şarkı Yarışması-
nın 22.'sine katılacak olan Çetin
Alp, bestesi Selmi Andak'a, söz-
leri Ayşe Manioğlu'na ait
"Listen-Dinle" adlı İngilizce
parça ile yine bestesi Selmi An-
dak'ın, sözleri ise Aysel Gürel-
in olan "O Şarkıyı Henüz
Yazmadım" adlı şarkılan seslen-
direcek.
emin Igüs • tanju duru • serdar gönenç
cuma-c tesi-pazar-p tesı
birsen tezer • murat güner
d perş -cuma< tesı
gürol yıldıran
i r b a r
Yeşılpınor Sok No 2 AmCMJtkoy fe< 157 74 36
tak dilleri İngilizce olduğu için—
İngilizce olarak, diğer toplumla-
ra iletmeyi düşünüyorlar. Bu ko-
nuda yaptıklan çalışmalar arasın-
da Gungör Dilmen'in oyunları da
var...
Square One Theatre'ın sergile-
yeceği "Biraz Hayalgücü"nün ya-
zan Jack Hibberd, ulkesinde çok
tamnmış, genç bir 'klasik' tiyatro
ve roman yazarı. Hibberd, aynı
zamanda başarılı bir doktor da...
Jack Hibberd, "Biraz Hayalgü-
cü" adlı oyununda, ormanda, te-
neke damlı kulübeciğinde yapa-
yalnız yaşayan yaşlı bir adamın,
O'Neill'in, geçimişiyle, kendi ken-
disiyle hesaplaşmasını anlatıyor.
Yaşlı bir Avustralya erkeğinin yir-
mi dört saatlik hayatım anlatır-
ken, onun karanlık, zorba yanla-
rını, dramını da veriyor.
O'Neill'in neden kendini top-
lumdan soyutladığını sorduğum-
da ise Hibberd, bunun bir bedel
ödeme olduğunu söylüyor.
Hibberd'e, O'Neill'i neden tek
elli bir keman virtüozu olarak çiz-
diğini de soruyorum. Şaşınyor.
Oyun hakkında okuduğum bilgi-
yi aktarıyorum. Gülüyorlar. Ha-
yır. O'Neill ne tek dli ne de keman
virtüozu. Ufacık bir aksan deği-
şikliğiyle violent'la violin birbiri-
ne karıştırılmış, hepsi bu. Fante-
ziyle süslü bir oyun olduğu için,
O'NeOI'in gençliğinde ne iş yaptığı
belirli değil. Ancak izlerken değer-
lendirebileceğiz O'Neill'in yaptık-
larını...
O'Neill karakterini 1989'da yi-
ne bu rolle ün kazanmış olan De-
an Briggs oynuyor. Avustralyalı
bir erkeğin kendini sorgulaması-
nı, eleştirmesini, Avustralya insa-
nının çetin ve bağımsız ruhunu
kendine özgü yorumuyla yansıtan
Briggs, otoriter yönü ağır basan
toplumsal bir yanı olduğunu söy-
lüyor Avustralyalı erkeklerin.
Dean Briggs'e biraz daha anlat-
masını söylüyorum Avustralya
toplumunu... Nasıl bir loplum, dı-
ye soruyorum. "Fantastik" bir
toplum olduğunu söylüyor Briggs.
"Biraz Haya!gucü"nun gösterimi
öncesi, oyun araları ve oyun son-
rası "Come in Spinner" olarak ad-
landırdıkları bir oyun sergileye-
ceklerini ve bu oyunda Avustral-
yalıların karakterlerini, yaşam bi-
çimlerini Come in Spinner'da gös-
tereceklerini de sözlerine ekliyor.
Son sorumu Gino Tomisch'e so-
ruyorum. Öğrenmek ıstediğim,
Avustralya'da refah duzeyinin
yükselmesi görsel sanatlara nasıl
yansıdı? Tiyatro topluluklanna
yapılan parasal yardımlar arttı
mı?
"Birkaç yıl öncesine kadar
Avustralyalı sanatçılar daha iyi
olanakların bulunduğu İngiltere2
-
ye gidiyorlardı. Ama son zaman-
larda dediğiniz gibi refah duzeyi-
nin yükselmesi ve yeni sanat mer-
kezlerinin açdmasıyia Avustralyalı
gösferi sanatçılanna olanaklar ya-
ratılmaya başlandı. Avustralya'da
tiyatro topluluklan ikiye aynlıyor.
Biri Türkiye'deki gibi büyük tiyat-
ro topluluklan, diğeri de bizimki
gibi toplum tiyatrolan. En büyük
yardım federal ve eyalet yönetim-
lerince Avustralya Opera ve Bale-
si'ne yapılıyor. Son zamanlarda
bize yapılan yardımlar kesildi,
azallıldı. Örneğin, bağlı olduğu-
muz Victorya eyalelinin sanat ba-
kanlıgı bu yolculuğu gerçekleştir-
memiz için bize üç bin Avustral-
ya Dolan ödedi, ama federal hü-
kümet hiçbir yardımda bulunma-
dı. Eşe dosta borçlanarak, birik-
tirdiklerimizi de katarak Türklye1
ye geldik."
BİR AVUSTR.\LYA KLASİGİ — Jack Hibberd'in bir Avustralya
klasiği olarak kabul edilen oyununda, bir başına yaşayan O'Neill'i
oynayan Dean Briggs geçen yıl bu rolle ödül kazanmıştı.
43. ULUSLARARASI CANNES FİLMFESTÎVALİ
Gizli servislerdenDemir
Cannes Festivali'nde gösterilen Bertrand
Tavernier'nin son filmi "Dady Nostalgie" ise
alabildiğine duyarh, yoğun ve tutarlı diliyle
şenliğin en çok beğenilen filmleri arasında yer
alıyor.
MEHMET BASUTÇU
CANNES — Ken Loach'un
"Aile Yaşamı"nı unutalı yıllar ol-
du. Çunku Ingiliz sinemasında ye-
ni gerçekçilik akımını başlatanlar
arasında bulunan belgesel sinema
ustası Loach artık politik yaşam-
la ilgileniyor. Hem de P'si ve Y'si
büyük harflerle yazılan bir "Po-
litik Vaşam'la .
Yarışmalı bölümde sunulan
"Hidden Agenda", sözcüğün tam
anlamıyla politik bir film. Aynı
zamanda da belgesel içerikli bir
film... Kuzey trlanda sorununu
bilmeyen var mı? Siz unutsanız
bile İrlandalıların unutması ola-
naksız. İngilizlerin de unutması
olanaksız. Çünkü Kuzey İrlanda'-
da yirmi yıldan bu yana yaşanan
acı olaylar, her iki halkın, her iki
ulkenin yaşamını yakından ilgi-
lendirmeyi ve etkilemeyi sürdürü-
yor.
Dünyanın neresinde olursa ol-
sun polise özel ve gizli görevler
vermek, "olaganüstü hal" bölge-
leri oluşturmak insan haklarıyla
çatışan, kabul edilmesi olanaksız
acı olaylan doğuruveriyor. Bu bir
kural, insan doğasımn bizleri go-
türduğü kaçınılmaz bir son...
Ken Loach, Kuzey îrlanda'da
İngiliz polisinin devlet guvenliği
adına işlediği cinayetleri gozler
önüne sermeyi amaçlayan polisı-
ye boyutarıyla baştan sona geri-
limli, temiz, güzel bir film gerçek-
leştirmiş. Hem de ingiliz gizli ser-
visinde daha once çalışmış olan
iki ajanın belgesel nitelikli anıla-
nnı temel alan İngiliz yönetmen
bu filminde ülkesinin yakın tari-
hini acımasız bir biçimde eleştiri-
yor.
Ken Loach'un ilettiği bildiri ne-
dir? İlk önce İrlanda'da devlet
bütünlüğü ve guvenliği adına in-
sanlara işkence edildiğinı bazıla-
rının ise soğukkanlı bir biçimde
"temizlendiklerini" gozler önune
seriyor. Sonra on beş yıl geriye gi-
derek İngiliz gizli servislerinin za-
manın iktidarı olan İşçi Partisi'-
ni nasıl "ince" (?) yöntemlerle
düşürüp yerine Bayan Thatcher'ı
nasıl ve neden getirdiklerini anla-
tıyor.
Bugün ise kuşku yok aynı gizli
servisler giderek popülerliğini yi-
tirmiş olan Demir Lady'nin de
kuyusunu kazıyorlardır... Aslın-
da bu adamlar kuyu kazmakta us-
ta değiller mi?
Evet, ırkçılık temasından dev-
POLtTİK BİR FİLM — Loach'un yarışmalı bölümde sunulan "Hidden Agenda" adlı filmi sözcüğün tam
anlamıyla politik bir film. Kuzey Irlanda ve tngiltere arasında yaşanan olaylar belgesel içerikle veriliyor.
letin üzerinde devlet olan güçlere
dek toplumlann yaşamını etkile-
yen önemli olaylara eğilen fılm-
İerin sayısı hiç de az değil bu yıl.
Ne mutlu ki Ken Loach politik
film yaparken belgesel temelleri
aradığı için orneğin bir Alan Par-
ker'ın içine duştuğü tuzaklardan
uzak durabiliyor. tkinci Dünya
Savaşı sırasında Amerika'da ya-
şayan Japon asıllı Amerikalıların
nasıl hor görüldüklerini, nasıl
kamplara kapatıldıklannı anlatan
Parker'ın bundan böyle ırkçılık
gibi önemli ve hassas konulara el
atması yasak mı edilmeli acaba?
Yoksa o güzelim konulan harca-
yıp duracak mı İngiliz yönetmen?
Fransız sinemasının Cannes'-
daki örneklerine bir göz atıldığm-
da Raymond Depardon'un ger-
çekleştirdiği "Çöldeki Tutsak "
Örneğinde olduğu gibi Fransız yo-
netmenler gerçek olaylardan yo-
la çıkmalanna karşın daha çok bi-
çimsel bir deneme olarak nitele-
yebileceğimiz filmler gerçekleşti-
riyorlar. Bertrand Tavernier'nin
son filmi "Daddy Nostalgie" ise
alabildiğine duyarh, yoğun ve tu-
tarlı diliyle şenliğin en çok beğe-
nilen filmleri arasına giriverdi.
Bu arada Doğu Avrupa sine-
masından gelen eski/yeni filmler
eşliğinde Cannes'da değişik rüz-
gârlar esmekte... Şenliğin ana ve
yan bölumlerinde sunulan ona ya-
kın Sovyet filmi yanında Bulga-
ristan, Macaristan, Polonya ve
Yugoslavya sinemalarından da
örnekler bulunuyor. "Sinema ve
Özgürlük" gününde de üzerinde
en çok durulan konu, Doğu Av-
rupa sinemasının bugünün deği-
şen koşulları içinde nasıl gelişece-
ğiydi. tlginçtir ki Doğu Avvupah
yönetmenler geleceğe kaygıyla ba-
kıyorlar. Bugüne dek devlet yar-
dımıyla bazıları devlete karşı bile
olabilen özgün filmler ureten Do-
ğu Avrupalı sinemacılar, bundan
böyle özgur ve açık pazar koşul-
larında diledikleri filmleri gerçek-
leştirme olanağı bulamamaktan
korkmaktadırlar. Çünku devlet
desteği olmadan sanat ve deneme
turünde filmler gerçekleştirmenin
zorluğunun bilincindeler.
Iglesias
geliyor
• Kültür Servisi —
Dünyaca tanınan tspanyol
şarkıcı Julio Iglesias
Vesterin beşinci kuruluş yıh
dolayısıyla Izmir ve
İstanbul'da konserler
verecek. 27 temmuzda
ülkemize gelecek olan
Iglesias aynı gün Efes
Antik Tiyatro'da, 29
temmuzda Çeşme'de
(UNICEF yaranna), 31
temmuz ve 1 ağustosta
tstanbul Abdi Ipekçi Spor
Salonu'nda konserler
verecek.
Erkmen
'Avrupa'da
• KUtür Servisi — Her yd
Federal Almanya'nın
Recklinghausen kentinde
düzenlenen Ruhr Festivali
kapsamında bu yıl ilk kez
gerçekleştirilen "European
Workshop Ruhrgebiet" adb
sergiye Turkiye'den Ayşe
Erkmen katıldı. 26 ülkeden
çağrılı 33 sanatçının yer
aldığı sergi, 17 hazirana dek
sürecek. Sergi, Kunsthalle
Recklinghausen'de
sunuluyor.
Emin And
Berün'de
• Knltar Servisi — Gocthe
Enstitüsü ve Alman Kültür
Merkezi'nin düzenlediği
'Genç Tiyatrocular
Forumu'na Şehir Tiyatrosu
sanatçılanndan Emin And
katılıyor. Berlin'de
gerçekleştirilen ve 15
ülkeden birer genç
sanatçının katıldığı
seminerde uygulamah
drama çalışmaları da
yapılıyor. Emin And,
seminerde "1973" ve
"Resimli Osmanlı Tarihi"
adlı oyunlann tanıtımım da
yapacak.
Milli Saraylar
ticretsiz
• Kültür Servisi — Milli
Saraylar kapsamında
bulunan köşk ve kasırlar,
18-24 mayıs tarihleri
arasında kutlanan "Muzeler
Haftası" süresince ücretsiz
olarak açık tutulacak.
Muzeler Haftası "nda
ücretsiz olarak gezilebilecek
köşk ve kasırlar şunlar:
Yıldız-Şale, Maslak Kasn,
Ihlamur Kasn, Aynalıkavak
Kasn ve Yalova Atatürk
Köşkü. Dolmabahçe Sarayı
ile Beylerbeyi Sarayı da 21
mayıs pazartesi günü 1500
ziyaretçiyle sınırlı olarak
ücretsiz gezilebilecek.
ABDTi grup
Gtilhaneide
• İSTANBUL (AA) —
Amerika'mn önde gelen
topluluklanndan "Sam
Bush and Friends" Gülhane
Parkı'nda bir konser
verecek. Amerikan Basın ve
Kultür Merkezi'nin
aracılığıyla Gülhane
Parkı'nda gerçekleştirilecek
konser, 22 mayıs salı günü
saat 19.30'da. Sam Bush ve
topluluğu 1990 Grammy
Odülü'ne aday
gösterilmişlerdi.
Sanatçı
hekimler
• İSTANBUL (AA) —
Sanatçı hekimlerin
yapıtlarından oluşan bir
sergi, 22 mayısta Yıldız
Sabancı Kütüphanesi Sergi
Salonu'nda açılacak. TUrk
KaJp Vakfı'nca düzenlenen
2. Kalp Haftası
çerçevesinde yer alan
"Sanatçı Hekimler
Sergisi"nde, Akif Poroy,
Orhan îskeçeli, Turhan
Gürgen, Fahire Alimgil,
Musa Albükrek'in,
yağlıboya, suluboya ve
karakalem çalışmaJanndan
oluşan 50 yapıt
sergilenecek.
UGUN
• Gençlik Günleri'nde
Günler kapsamında saat
15.00'te Grup Harman -
Grup Dinlence Harbiye
Muhsin Ertuğrul'da bir
konser verecek. Fatih Reşat
Nuri Sahnesi'nde ise İstanbul
Sahnesi'nin "Fırtmalar
Savurur Sahtelikleri" adlı
oyunu yer alacak.
• Imza günü ömer Nida -
Güngör Gençay saat
16.00-19.00 arası Bostancı
Hatay Restaurant'ta
kitaplarmı imzalayacaklar.
• Türk Edebiyatı Sennur
Sezer ve Adnan
özyalçmer'in sunacakları
"Geçmişten Bugüne Türk
Çocuk Edebiyatı" söyleşisi
saat 14.30'da Hacıbektaş
Kültür ve Tanıtma
Derneği'nde (Mürver Çiçeği
Sok. No. 7/3 Altıyol) yer
alıyor.
• Gülhan«'de Gülhane
Gençlik Festivali kapsamında
Caltus ve Medusa topluluğu
Gülhane'de bir konser
verecek.