25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 MAYIS 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5 Beethoveria rekor fivat • LONDRA (AA) — Ünlü besteci Ludwig Van Beethoven'in bir bestesine ait el yazması ile bir kadın arkadaşına gönderdiği mektup, Sotheby'de düzenlenen bir açıkarttırmada rekor fiyata satıldı. Otto Haas adındaki alıcı, bestecinin "A Majör Viyolonsel ve Piyano Için Sonat" adlı 16 safyalık eseri için 528.000 pound (yaklaşık 2 milyar 300 milyon lira) ödedi. Beethoven, 1807 ile 1808 yıllan arasında kahverengi kalem ve siyah mürekkep ile yazdığı esere "Gözyaşları ve hüzün içinde" bestelendiği notunu düşmüştü. Uzmanlar şimdiye kadar Beethoven'in bununla ne demek istediğini belirleyebilmiş değiller. Ismi bilinmeyen bir alıcı ise bestecinin arkadası, şair ve yazar Bettina Brentano'ya 1811'de yazdığı bir mektuba 94.600 pound ödedi. 'Beyazperde' kapandı • Kültür Servisi — "Beyazperde" dergisi ekonomik nedenlerden dolayı kapandı. Son kez çıkan derginin raayıs sayısında Sevin Okyay'ın "Türk Sinemasında Oyunculuk ve 1990'ların Muhtemel Yıldızlan", *9. Istanbul Film Festivali'nin Dedikodulan ve Değerlendirme" yazıları, Piotr Todorovski, Tevfik Baser, Gülsen Tfoncer, Reha Erdem, Rıfat Aras, Jessica Tandy ve Morgan Freeman'la yapılan söyleşiler yer alıyor. "Med Cezir Manzaralan", "Karartma Geceleri", "Abuk Sabuk Bir Film", "Buster" fîlmleriyle ilgili eleştiri ve tanıtım yazılannın yer aldığı "Beyazperde"nin yönetmenler dizisinin konuğu ise Metin Erksan. Dergide ayrıca Kurtuluş Kayalı, Cihan Altınay ve Agâh özgüç incelemeleri de sunuluyor. Kalay, Bihliothecpıe Nationale'de • Kültür Servisi — Fotoğraf sanatçısı Aramis Kalay'ın "gölgeler"i tema alan özgün yapıtları, siyah-beyaz 20 fotoğraftan oluşan bir portfolio şeklinde Paris'te bulunan Fransa'nın dünyaca ünlü Bibliotheque Nationale koleksiyonlarına kabul edildi. 1953 tstanbul doğumlu Aramis Kalay, sanat fotoğrafı çaJışmalarına 1982 yılında başladı. Ilk kişisel sergisini 1987'de Paris'te "Gölgeler" konulu çalışmalanyla açan Kalay, çeşitli illerde 8 sergi gerçekleştirdi. Yapıtlannı önce tasarlayan, sonra insan- mekân-malzeme ve ışık düzenlemeleriyle hazırlayan Kalay, koleksiyona alınan fotoğraflarında "Gölgelerin, çeşitli dokular ve fonlar üzerindeki etkinlikleri estetik kaygılar, grafık düzenlemeler ve aynntılardaki form arayışları ile birleştirip gölgelerin soyut dışavurumcu etkilerini araştırdığını söylüyor. (Fotoğraf: Mesut Güvenli) SHP• Beşiktaş Ilçesi Gençlik Komisyonu Sunar RAHMI SALTUK KONSERİ DÜNYA SİNEMASI 21Mayıs90/21.15 Bilet Satış: 149 93 61 YURTSEVER Her şeye rağmen yaşanası dünyamızla tanışalı sekiz yıl oldu. Nice yıllara Yurtsever. AYŞE-CELAL İMREN Büyük bir kitabevinde çalışacak kitap ve kırtasiye konusunda gerçek deneyim ve bilgi sahibi elemanlar aranıyor. Dolgun ücret + yemek + sigorta Tei: 141 67 18 ÇAMLICA KIZ ÜSESİ'NİN GELENEKSEL TALAŞ GÜNÜ 27 Mayıs 1990 Pazar günü saat 13.30'da okul bahçesinde öğretmenlerimizle beraber olmaktan mutluluk duyacağız. ÇAMLICA K1Z LİSESİ r. ULUSLARARASIISTANBUL THATROFESTİVALİ Sahnelerde şenlik varYedisi yabancı toplam 11 tiyatro topluluğunun 15 değişik oyunla katıldığı 2. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali bugün başlıyor. Üç ayrı sahnede gerçekleşecek olan festival 5 haziran tarihine kadar sürecek. Kültür Servisi — tstanbul Kul- tür ve Sanat Vakfı tarafından dü- zenlenen "2. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali" bugün başlıyor. Yedisi yabancı toplam II tiyatro topluluğunun 15 değişik oyunla katıldığı festival 5 haziran tarihe- ne kadar sürecek. "2. Uluslarara- sı İstanbul Tiyatro Festivali" Ata- türk Kültür Merkezi, Taksim Salı- nesi ve Harbiye Muhsin EFtuğrul Tiyatrosu'nda gerçekleşecek. Ya- bancı dildeki temsiller sırasında kulaklıkla Türkçeye, arunda çevi- ri yapılacak. Fçstivalin ilk gününde, biri yerli diğeri yabancı iki topluluk var. Devlet Tiyatıolan "Ballar Balını Buldum" adlı oyunu Taksim Sah- nesi'nde, Avustralya'dan gelen ko- nuk topluluk Squere One Theat- re ise "Biraz Hayalgücü"nü AKM Konser Salonu'nda sergiliyor. Yunns Emre'nin yaşam felsefe- sinden ve şiirlerinden esinlenerek yazılmış olan "Ballar Balını Buldum" Nezihe Araz'ın imzası- nı taşıyor. Devlet Tiyatrosu sanat- çılannın rol aldığı oyunu Raik Al- nıaçık sahneye koydu. Oyunda Yunus Emre'den başka altı Yunus daha var. Şairin "Bir ben vardıt bende benden içeri" dizisinden doğan bu Yunuslar bir yandan kendi aralannda, bir yandan ça- ğımızın genç sanatçılanyla tartı- şarak Yunus Emre öğretisine yeni yorumlar getiriyorlar. "Ballar Balını BuldunTun ya- zan Nezihe Araz oyuna ilişkin şunları söylüyor: "Bn âlem için- de ne varsa... Karıncadan Süley- man'a vannca... Sevmek, hoş gör- mek, birbirinin varlıgına sabret- mek ve ancak bu yolla evrensel ba- nşa varmak... Yunus, hayatını bu gerçeği insanlara anlatmaya vak- fetmiş, insanoğluna nasıl yaşandı- ğını, nasıl yaşanması gerektiğini göstererek yaşamıştır. Bizim yaz- dığımız "Ballar Balını Buldum' oyunu işte bu gerçeği yakalayabil- menin bir çabasıdır. Kendi kendi- siyle başka insanlarla ve tanrıyla barışa varmış insan... Yunus'un dünyaya önerdiği model budur. BLz, 13. yüzyılda değil de çağımız- da yaşasaydı Yunus Emre nasıl bir kişilikle karşımıza çıkacak ve bu 'üç barış' Ukesini gerçekleştirmek için bugünün insanuıdan neler is- teyecekti? Bu konuyu tartışmak istedik ovunumuzda." nun koregrafisini Editha Alnıaçık, muziğini ise Perihan Önder hazır- ladı. Oyunda altı Yunus'u Kürşat Almaçık, Alptekin Serdengeçti, Musa Uzunlar, Cem Kurtoğlu, Payidar Tufekçioğlu ve Elif Kur- luldu canlandırıyorlar. "Ballar Balını Buldum" UNESCO'nun "Sevgi Yılı" ilan ettiği 1991 yılın- da da sergilenecek. Günün öteki oyunu ise Avust- ralyalı yazar Jack Hibberd'in im- zasını taşıyor. Gino B. Tomisich- in sahneye koyduğu "Biraz Hayal- gücü", tek başına yaşayan yaşlı bir adamın kendi kendisiyle hesaplaş- masını konu ediniyor. 2. Uluslararası tstanbul Tiyat- ro Festivali'nde Devlet Tiyatrosu, Giingör Dilmen'in "Askımız Ak- saray'ın En Büyük Yangını" ile Yılmaz Karakoyunlu'nun "Sokollu" adlı oyunlarını da ser- "Ballar Balını Buldum" oyunu- gileyecek. İstanbul Büyükşehir Be- FESTIVALDE BUGUN • B i r a z H a y a l g ü e ü — Square One Theatre (Avustralya): Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu (20.30) • B a l l a r B a l ı n ı Bnldonı — Devlel Tiyatrolan: Taksim Sahnesi (20.30) lediyesi Şehir Tiyatroları ise Vac- lav Havel'in "Gonişme-Kutlama -Çagn" adlı oyununu sahneye ko- yacak. Festivalde Türkiye"den iki de özel topluluk yer alıyor. Anka- ra Sanat Tiyatrosu Klaus Mann- in "Mefisto"su ile Nâzım Hik- met'in "Yusuf ile Menofıs"ini ser- gilerken Zuhal Olcay. Ahmed Le- vendoğlu ve Haluk Bilginer'den oluşan Tiyatro Stüdyosu da Ha- roW Pinter'ın "Aldatma" adlı oyu- nunu sahneye getirecekler. Festivale Avusturya, Hakan Giirscs'in oyunlaştırdığı ve Picas- so'nun "Guernica" adb tablosun- dan esinlenerek Federico Garcia Lorca'nın şiirleriyle zenginleştirdi- ği "Guernica" adlı oyunla katılı- yor. Fransa ise iki toplulukla fes- tivalde yerini alıyor: La Compag- nie de l'Orient Express, Lulu Me- naşenin oynadığı Sevim Burak- ın "Yanık Saraylar" adlı tek kişi- lik oyununu Fransa'da oynandığı gibi Fransızca olarak sahnelerken Theatre Fantastique adlı topluluk, kukla ve mim sanatını kullanarak izleyiciyi bir düşdunyasına götür- meye çalışacak. Avustralyalı topluluk Squere One Theatre, "Biraz Hayalgücü"nü sergileyecek Düşgücünün ışığındaDean Briggs'in başrolünde yer aldığı "Biraz Hayalgücü" adlı oyun yaşlı bir Avustralyalının 24 saatlik yaşamını anlatırken onun karanlık, zorba yanlarını, dramlm da yansıtıyor. FATMA ORAN tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından gerçekleştirilen ve bu- gün başlayıp 5 hazirana kadar sü- recek olan lkinci Uluslararası Ti- yatro Festivali'nin yeni konukları arasında dünyanın en küçük kıta- sı, ama altıncı büyük ülkesi olan Avustralya'dan Square One The- atre da bulunuyor. tngiliz, trlan- dalı, ltalyan kökenli toplulukta bizden de bir sanatçı var: Gülin Asılyazıcı. Fındıklı'mn iç mimar- lık ve endüstri ürünleri tasanmı bölümlerini bitiren Asılyazıcı, top- luluğun çizimcisi, "designer"ı; ay- nı zamanda da Avustralya'daki Türkler arasında araştırma yapa- rak onların sorunlarımn tiyatro yoluyla dile getirilmesini sağlı- yor... Square One Theatre, toplumu geliştirme tiyatrosu. Melbourne1 da, Türklerin yoğun olduğu böl- gede tiyatro yapıyorlar. Amaçla- rı, tiyatro aracılığıyla toplumu eğitmek. Avustralya'da yaşayan topluluklar arasındaki kopukluk- ları, boşlukları bu yolla kapama- yı düşünüyor ve gerçekleştiriyor- lar. Square One Theatre'ın kurucu- su Gino Tomisch, bu tiyatroyu beş yıl önce işsiz gençleri eğitmek amacıyla kurduğunu, yetişkinler- den başka, çocuklar için, sağır ve dilsizler için de tiyatro yaptıklarını söylüyor. Aynca kültürler arasın- daki bağı pekiştirmek için bu yıl- ki programlannda Türk tiyatrosu- nu tanıtmak amacındalar. Türk oyun yazarlarının eserlerini ve orada yazılmış, oradaki Türklerin sorunlarını içeren oyunları —or- Altın Orfe Türkiye'yi Çetin Alp temsil edecek !ki şarkıyla Altın Orfe Şarkı Yarışması'na katılan Çetin Alp'ın yanı sıra Seimi Andak da yarışmanın seçici kurulunda yer alacâk. Kültür Servisi — Bulgaristan- ın Slanohev Briag kentinde dü- zenlenen "Altın Orfe Şarlu Ya- nşması"na bu yıl Turkiye'den Çetin Alp katılacak. Davetli ola- rak katıkhğı yarışmada biri İn- gilizce diğeri Türkçe iki şarkı seslendirecek olan Çetin Alp'ın yanı sıra Selmi Andak da yarış- manın seçici kurulunda yer ala- cak. Çetin Alp, Gülen Andak- ın koregrafisini yaptığı bir gos- teri eşliğinde şarkılarını söyle\'e- cek.Türkiye'nin, Bulgaristan ın politik tutumundan dolayı altı yıldır katılmadığı yarışma bu yıl 3-6 haziran tarihlerinde gerçek- leştirilecek. Yarışmanın seçici kuruluna davet edilen besteci Selmi Andak, Bulgaristan'a git- meden önce Dışişleri ve Kultür Bakanlıklarına bilgi verecekleri- ni ancak bu ziyaretlerin "izin almak" amacıyla yapılmayaca- ğını bildirdi. Altın Orfe Şarkı Yarışması- nın 22.'sine katılacak olan Çetin Alp, bestesi Selmi Andak'a, söz- leri Ayşe Manioğlu'na ait "Listen-Dinle" adlı İngilizce parça ile yine bestesi Selmi An- dak'ın, sözleri ise Aysel Gürel- in olan "O Şarkıyı Henüz Yazmadım" adlı şarkılan seslen- direcek. emin Igüs • tanju duru • serdar gönenç cuma-c tesi-pazar-p tesı birsen tezer • murat güner d perş -cuma< tesı gürol yıldıran i r b a r Yeşılpınor Sok No 2 AmCMJtkoy fe< 157 74 36 tak dilleri İngilizce olduğu için— İngilizce olarak, diğer toplumla- ra iletmeyi düşünüyorlar. Bu ko- nuda yaptıklan çalışmalar arasın- da Gungör Dilmen'in oyunları da var... Square One Theatre'ın sergile- yeceği "Biraz Hayalgücü"nün ya- zan Jack Hibberd, ulkesinde çok tamnmış, genç bir 'klasik' tiyatro ve roman yazarı. Hibberd, aynı zamanda başarılı bir doktor da... Jack Hibberd, "Biraz Hayalgü- cü" adlı oyununda, ormanda, te- neke damlı kulübeciğinde yapa- yalnız yaşayan yaşlı bir adamın, O'Neill'in, geçimişiyle, kendi ken- disiyle hesaplaşmasını anlatıyor. Yaşlı bir Avustralya erkeğinin yir- mi dört saatlik hayatım anlatır- ken, onun karanlık, zorba yanla- rını, dramını da veriyor. O'Neill'in neden kendini top- lumdan soyutladığını sorduğum- da ise Hibberd, bunun bir bedel ödeme olduğunu söylüyor. Hibberd'e, O'Neill'i neden tek elli bir keman virtüozu olarak çiz- diğini de soruyorum. Şaşınyor. Oyun hakkında okuduğum bilgi- yi aktarıyorum. Gülüyorlar. Ha- yır. O'Neill ne tek dli ne de keman virtüozu. Ufacık bir aksan deği- şikliğiyle violent'la violin birbiri- ne karıştırılmış, hepsi bu. Fante- ziyle süslü bir oyun olduğu için, O'NeOI'in gençliğinde ne iş yaptığı belirli değil. Ancak izlerken değer- lendirebileceğiz O'Neill'in yaptık- larını... O'Neill karakterini 1989'da yi- ne bu rolle ün kazanmış olan De- an Briggs oynuyor. Avustralyalı bir erkeğin kendini sorgulaması- nı, eleştirmesini, Avustralya insa- nının çetin ve bağımsız ruhunu kendine özgü yorumuyla yansıtan Briggs, otoriter yönü ağır basan toplumsal bir yanı olduğunu söy- lüyor Avustralyalı erkeklerin. Dean Briggs'e biraz daha anlat- masını söylüyorum Avustralya toplumunu... Nasıl bir loplum, dı- ye soruyorum. "Fantastik" bir toplum olduğunu söylüyor Briggs. "Biraz Haya!gucü"nun gösterimi öncesi, oyun araları ve oyun son- rası "Come in Spinner" olarak ad- landırdıkları bir oyun sergileye- ceklerini ve bu oyunda Avustral- yalıların karakterlerini, yaşam bi- çimlerini Come in Spinner'da gös- tereceklerini de sözlerine ekliyor. Son sorumu Gino Tomisch'e so- ruyorum. Öğrenmek ıstediğim, Avustralya'da refah duzeyinin yükselmesi görsel sanatlara nasıl yansıdı? Tiyatro topluluklanna yapılan parasal yardımlar arttı mı? "Birkaç yıl öncesine kadar Avustralyalı sanatçılar daha iyi olanakların bulunduğu İngiltere2 - ye gidiyorlardı. Ama son zaman- larda dediğiniz gibi refah duzeyi- nin yükselmesi ve yeni sanat mer- kezlerinin açdmasıyia Avustralyalı gösferi sanatçılanna olanaklar ya- ratılmaya başlandı. Avustralya'da tiyatro topluluklan ikiye aynlıyor. Biri Türkiye'deki gibi büyük tiyat- ro topluluklan, diğeri de bizimki gibi toplum tiyatrolan. En büyük yardım federal ve eyalet yönetim- lerince Avustralya Opera ve Bale- si'ne yapılıyor. Son zamanlarda bize yapılan yardımlar kesildi, azallıldı. Örneğin, bağlı olduğu- muz Victorya eyalelinin sanat ba- kanlıgı bu yolculuğu gerçekleştir- memiz için bize üç bin Avustral- ya Dolan ödedi, ama federal hü- kümet hiçbir yardımda bulunma- dı. Eşe dosta borçlanarak, birik- tirdiklerimizi de katarak Türklye1 ye geldik." BİR AVUSTR.\LYA KLASİGİ — Jack Hibberd'in bir Avustralya klasiği olarak kabul edilen oyununda, bir başına yaşayan O'Neill'i oynayan Dean Briggs geçen yıl bu rolle ödül kazanmıştı. 43. ULUSLARARASI CANNES FİLMFESTÎVALİ Gizli servislerdenDemir Cannes Festivali'nde gösterilen Bertrand Tavernier'nin son filmi "Dady Nostalgie" ise alabildiğine duyarh, yoğun ve tutarlı diliyle şenliğin en çok beğenilen filmleri arasında yer alıyor. MEHMET BASUTÇU CANNES — Ken Loach'un "Aile Yaşamı"nı unutalı yıllar ol- du. Çunku Ingiliz sinemasında ye- ni gerçekçilik akımını başlatanlar arasında bulunan belgesel sinema ustası Loach artık politik yaşam- la ilgileniyor. Hem de P'si ve Y'si büyük harflerle yazılan bir "Po- litik Vaşam'la . Yarışmalı bölümde sunulan "Hidden Agenda", sözcüğün tam anlamıyla politik bir film. Aynı zamanda da belgesel içerikli bir film... Kuzey trlanda sorununu bilmeyen var mı? Siz unutsanız bile İrlandalıların unutması ola- naksız. İngilizlerin de unutması olanaksız. Çünkü Kuzey İrlanda'- da yirmi yıldan bu yana yaşanan acı olaylar, her iki halkın, her iki ulkenin yaşamını yakından ilgi- lendirmeyi ve etkilemeyi sürdürü- yor. Dünyanın neresinde olursa ol- sun polise özel ve gizli görevler vermek, "olaganüstü hal" bölge- leri oluşturmak insan haklarıyla çatışan, kabul edilmesi olanaksız acı olaylan doğuruveriyor. Bu bir kural, insan doğasımn bizleri go- türduğü kaçınılmaz bir son... Ken Loach, Kuzey îrlanda'da İngiliz polisinin devlet guvenliği adına işlediği cinayetleri gozler önüne sermeyi amaçlayan polisı- ye boyutarıyla baştan sona geri- limli, temiz, güzel bir film gerçek- leştirmiş. Hem de ingiliz gizli ser- visinde daha once çalışmış olan iki ajanın belgesel nitelikli anıla- nnı temel alan İngiliz yönetmen bu filminde ülkesinin yakın tari- hini acımasız bir biçimde eleştiri- yor. Ken Loach'un ilettiği bildiri ne- dir? İlk önce İrlanda'da devlet bütünlüğü ve guvenliği adına in- sanlara işkence edildiğinı bazıla- rının ise soğukkanlı bir biçimde "temizlendiklerini" gozler önune seriyor. Sonra on beş yıl geriye gi- derek İngiliz gizli servislerinin za- manın iktidarı olan İşçi Partisi'- ni nasıl "ince" (?) yöntemlerle düşürüp yerine Bayan Thatcher'ı nasıl ve neden getirdiklerini anla- tıyor. Bugün ise kuşku yok aynı gizli servisler giderek popülerliğini yi- tirmiş olan Demir Lady'nin de kuyusunu kazıyorlardır... Aslın- da bu adamlar kuyu kazmakta us- ta değiller mi? Evet, ırkçılık temasından dev- POLtTİK BİR FİLM — Loach'un yarışmalı bölümde sunulan "Hidden Agenda" adlı filmi sözcüğün tam anlamıyla politik bir film. Kuzey Irlanda ve tngiltere arasında yaşanan olaylar belgesel içerikle veriliyor. letin üzerinde devlet olan güçlere dek toplumlann yaşamını etkile- yen önemli olaylara eğilen fılm- İerin sayısı hiç de az değil bu yıl. Ne mutlu ki Ken Loach politik film yaparken belgesel temelleri aradığı için orneğin bir Alan Par- ker'ın içine duştuğü tuzaklardan uzak durabiliyor. tkinci Dünya Savaşı sırasında Amerika'da ya- şayan Japon asıllı Amerikalıların nasıl hor görüldüklerini, nasıl kamplara kapatıldıklannı anlatan Parker'ın bundan böyle ırkçılık gibi önemli ve hassas konulara el atması yasak mı edilmeli acaba? Yoksa o güzelim konulan harca- yıp duracak mı İngiliz yönetmen? Fransız sinemasının Cannes'- daki örneklerine bir göz atıldığm- da Raymond Depardon'un ger- çekleştirdiği "Çöldeki Tutsak " Örneğinde olduğu gibi Fransız yo- netmenler gerçek olaylardan yo- la çıkmalanna karşın daha çok bi- çimsel bir deneme olarak nitele- yebileceğimiz filmler gerçekleşti- riyorlar. Bertrand Tavernier'nin son filmi "Daddy Nostalgie" ise alabildiğine duyarh, yoğun ve tu- tarlı diliyle şenliğin en çok beğe- nilen filmleri arasına giriverdi. Bu arada Doğu Avrupa sine- masından gelen eski/yeni filmler eşliğinde Cannes'da değişik rüz- gârlar esmekte... Şenliğin ana ve yan bölumlerinde sunulan ona ya- kın Sovyet filmi yanında Bulga- ristan, Macaristan, Polonya ve Yugoslavya sinemalarından da örnekler bulunuyor. "Sinema ve Özgürlük" gününde de üzerinde en çok durulan konu, Doğu Av- rupa sinemasının bugünün deği- şen koşulları içinde nasıl gelişece- ğiydi. tlginçtir ki Doğu Avvupah yönetmenler geleceğe kaygıyla ba- kıyorlar. Bugüne dek devlet yar- dımıyla bazıları devlete karşı bile olabilen özgün filmler ureten Do- ğu Avrupalı sinemacılar, bundan böyle özgur ve açık pazar koşul- larında diledikleri filmleri gerçek- leştirme olanağı bulamamaktan korkmaktadırlar. Çünku devlet desteği olmadan sanat ve deneme turünde filmler gerçekleştirmenin zorluğunun bilincindeler. Iglesias geliyor • Kültür Servisi — Dünyaca tanınan tspanyol şarkıcı Julio Iglesias Vesterin beşinci kuruluş yıh dolayısıyla Izmir ve İstanbul'da konserler verecek. 27 temmuzda ülkemize gelecek olan Iglesias aynı gün Efes Antik Tiyatro'da, 29 temmuzda Çeşme'de (UNICEF yaranna), 31 temmuz ve 1 ağustosta tstanbul Abdi Ipekçi Spor Salonu'nda konserler verecek. Erkmen 'Avrupa'da • KUtür Servisi — Her yd Federal Almanya'nın Recklinghausen kentinde düzenlenen Ruhr Festivali kapsamında bu yıl ilk kez gerçekleştirilen "European Workshop Ruhrgebiet" adb sergiye Turkiye'den Ayşe Erkmen katıldı. 26 ülkeden çağrılı 33 sanatçının yer aldığı sergi, 17 hazirana dek sürecek. Sergi, Kunsthalle Recklinghausen'de sunuluyor. Emin And Berün'de • Knltar Servisi — Gocthe Enstitüsü ve Alman Kültür Merkezi'nin düzenlediği 'Genç Tiyatrocular Forumu'na Şehir Tiyatrosu sanatçılanndan Emin And katılıyor. Berlin'de gerçekleştirilen ve 15 ülkeden birer genç sanatçının katıldığı seminerde uygulamah drama çalışmaları da yapılıyor. Emin And, seminerde "1973" ve "Resimli Osmanlı Tarihi" adlı oyunlann tanıtımım da yapacak. Milli Saraylar ticretsiz • Kültür Servisi — Milli Saraylar kapsamında bulunan köşk ve kasırlar, 18-24 mayıs tarihleri arasında kutlanan "Muzeler Haftası" süresince ücretsiz olarak açık tutulacak. Muzeler Haftası "nda ücretsiz olarak gezilebilecek köşk ve kasırlar şunlar: Yıldız-Şale, Maslak Kasn, Ihlamur Kasn, Aynalıkavak Kasn ve Yalova Atatürk Köşkü. Dolmabahçe Sarayı ile Beylerbeyi Sarayı da 21 mayıs pazartesi günü 1500 ziyaretçiyle sınırlı olarak ücretsiz gezilebilecek. ABDTi grup Gtilhaneide • İSTANBUL (AA) — Amerika'mn önde gelen topluluklanndan "Sam Bush and Friends" Gülhane Parkı'nda bir konser verecek. Amerikan Basın ve Kultür Merkezi'nin aracılığıyla Gülhane Parkı'nda gerçekleştirilecek konser, 22 mayıs salı günü saat 19.30'da. Sam Bush ve topluluğu 1990 Grammy Odülü'ne aday gösterilmişlerdi. Sanatçı hekimler • İSTANBUL (AA) — Sanatçı hekimlerin yapıtlarından oluşan bir sergi, 22 mayısta Yıldız Sabancı Kütüphanesi Sergi Salonu'nda açılacak. TUrk KaJp Vakfı'nca düzenlenen 2. Kalp Haftası çerçevesinde yer alan "Sanatçı Hekimler Sergisi"nde, Akif Poroy, Orhan îskeçeli, Turhan Gürgen, Fahire Alimgil, Musa Albükrek'in, yağlıboya, suluboya ve karakalem çalışmaJanndan oluşan 50 yapıt sergilenecek. UGUN • Gençlik Günleri'nde Günler kapsamında saat 15.00'te Grup Harman - Grup Dinlence Harbiye Muhsin Ertuğrul'da bir konser verecek. Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde ise İstanbul Sahnesi'nin "Fırtmalar Savurur Sahtelikleri" adlı oyunu yer alacak. • Imza günü ömer Nida - Güngör Gençay saat 16.00-19.00 arası Bostancı Hatay Restaurant'ta kitaplarmı imzalayacaklar. • Türk Edebiyatı Sennur Sezer ve Adnan özyalçmer'in sunacakları "Geçmişten Bugüne Türk Çocuk Edebiyatı" söyleşisi saat 14.30'da Hacıbektaş Kültür ve Tanıtma Derneği'nde (Mürver Çiçeği Sok. No. 7/3 Altıyol) yer alıyor. • Gülhan«'de Gülhane Gençlik Festivali kapsamında Caltus ve Medusa topluluğu Gülhane'de bir konser verecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle