Katalog

Cumhuriyet Sahıbı: Cumhunwl Malbaacılık ve Gazelecılık Turk -\nonim Şırketı adına \«fir Nadi # Goıel >a>!tı Muduru Hasan C'emıl. Muessc* Vtuduru Emine Işakiıgil. Ya?ı tşlen Muduru Oka> Gonensin. 0 Haher Merke>s Müduru \alçın Bater. Savfa Du^enı Yonelmenı Mı Aar, 0 TemsıLikr Munel Tın. IZMIR Hikmel Çrtiakın. ADANA (,*un \iB rno«lij 0 Ida Diî Haberler Lrgm taln. Ekonomı Ongu Turiun, I5 SendıkJ S*ran Krirnci. Kulnr CHaJ l'sirr. ^•j-tan. Haber ^raşlırma Lsmel B«rkan. Vurî Haberlert Necdel Dogan. Spo* Djniimanı \bdutksdır \ ucdman. I ^UKI. 0 I fcklam \»>f Tonın. # f » V^vTnlar Hufn \\ Polıtıka Eğılım Ş Cta Vj/ıla- Kırrm (.-»fcsltıı. *rasııma Şafcin Mpti. Dıı/ettme AMulM \azKi. 9 koorehnaıor \hmtl kofuhan. # Malı I 0 Muhivbe BuJefif Yenrr 0 Burce-P;anlama Snp Osmanbeşeogfu re Huv%ın Gurer, 0 l,kimc Onder (,ri*. # Bılgı l;inıı >aü Inal. # Persond Bmuncıoglıı. ><m«ı C umhunyti MaıbaanJıl vc C a s u o U TA i Turlı Ocaft Cad 39/41 CK :*-İManbul Td $12 05 0? (20 hıalj "fete- 22246 Fax. (]) 52* 60 72 # KtkMK /j«ı Cokalp Kv Inkıbp S S o IV,4 Td 13! II 4 U 7 . Tetoı 42344 Fta. (4) 133 < # lziM- H /ıva Bl» ]152 İ 2 3. Td 13 12 30 T<ta- 52359 Fax. (51) 19 53 60 «dsıuc lnonj ( ad 119 *• S o I kaı 1 Td 19 r 52 (4 hatl Tete» 6215! Fa». Pl> 19 3" 52 TAKVİM: 26 MART 1990 Imsak: 5.25 Güneş: 6.51 Öğle: 13.15 Ikındi: 16.43 Akşam. 19.28 Vatsı: 20.49 104 özel okul için sınav stresi yok Sınavla öğrenci alacak özel okullara giriş sınavı 3 haziranda Ankara, İstanbul, İzmir, Tarsus ve ZonguJdak'ta gerçekleşecek. Sınav kılavuzu ve başvuru formlarının dağıtımına ilgili okullar tarafından 9 nisanda başlanacak. Sınavsız öğrenci almaya karar veren özel okullar lOhazirandan itibaren kayıtyapacaklar. FİGEN ATALAY Millı Eğitim Bakanlığı'nın özel okulları öğrenci alımı konusun- da serbest bırakmasından sonra Türkiye genelinde 50 özel okuJ sı- navla, 104 özel okul da sınavsız öğrenci alma kararı aldı. Sınav- la öğrenci alacak özel okullara gi- riş sınavı, 3 haziranda Ankara, İstanbul, tzmir, Tarsus ve Zon- guldak'ta yapılacak. "8-11 yaş •rasmdı çocukJann "yans ad' gi- bi bazırlanmalarına karşı olduklan" ve "bu yaştaki öğren- cilere sınav stresi yaşatmak istcmedikleri" gibi gerekçelerle sı- navsız öğrenci almaya karar ve- ren özel okullara kayıtlar ise 10 haziranda başlayacak. Sınav Yürütme Kurulu lstanbul'da sınavla öğrenci al- maya karar veren 45 okul, 6 okul yöneticisi ve 1 veli temsilcisinden meydana gelen ve il milli eğitim müdürlüğü koordinatörlüğünde çalışacak olan i! sınav yürutme kunılunu secti. lstanbul'da sınav- la öğrenci alacak 45 okula, An- kara TED Lisesi, İzmir Ameri- kan Lisesi, Jzmir Saint Joseph Fransız Lisesi, Tarsus Amerikan Lisesi ile Zonguldak TED Lise- si'nin de katılması ile tstanbul Sı- nav Yurütme Kurulu'nca düzen- lenecek sınavm 50 özel okulu kapsayacağı belirlendi. II Sınav Yürütme Kurulu üye- Jerinin yaptıklan açıklamaya göre sınav sorularının hazırlanması, uygulanmak ıızere smav yurütme kuruluna teslim edilmesi, aday- lann cevap kâğıtlannın değerlen- dirilip sonuçların öğrencilere \e ilgili okullara du>"urulması, Mil- li Eğitim Bakanlığı'nın bir biri- mi olan ölçme, Değerlendirme ve Yerleştirme Merkezi (ÖDYM) ta- rafından yapılacak. Sınav kılavu- zu ve başvuru formlarının da|ı- tımına, sınava katılan okullar ta- rafından 9 nisanda başlanacak. Veliler 9-20 Nisan 1990 tarihleri arasında başvuru formlarım dol- durup çocuklannın okullarından alacakları 5. sınıfta okuduğuna dair fotoğraflı öğrenci belgesi ve banka dekontu ile kendilerine en yakın özef okul mudürlüğune tes- lim edecekler. Jllerinde sınav ya- pılmayan adaylar. başvurularını sınav yapılan bir ildeki okuida yapabilecekler. Sınava girecek adaylar, sınava girdikleri ilin dı- şında sınav yapılan bir il daha tercih edebilecekler. Sözel ve sa- yısal olmak uzere iki bölumden oluşan sınavın sözel bölümünde 30 Türkçe, 20 sosyal bilimler, sa- yısal bölümde de 30 matematik. 20 fen bilimleri sorusu yer ala- cak. Sınavda adaylara toplam 100 soru için 120 dakikalık sure ta- nınacak. Aday puan kartları, 25 Haziran 1990 tarihinden itibaren ÖDYM tarafından öğrenci adres- lerine postalanacak. Sınav sonuç- larma göre öğrencilerin okullara kayıt ve kabulleri taban puan ıla- nına dayalı önkayıt sistemi ile ya- pılacak. Okullar 9 ternmuzda ta- ban puanlarını belirleyecekler. Veliler, 10-11-12 temmuzda iste- dikleri okullara, başarı puanları- na göre önkayıt yaptıracaklar. 14-15 temmuzda yapılacak kesin kayıtlardan sonra açık kontenjan kalırsa 17-18 temmuz, kontenjan açığı kalırsa 20-21 temmuzda de- vam edilecek. Kontenjaninı dol- duramayan okullar, 22 temmuz günü kesin kayıt yaptıracaklar. Yine kontenjan açığı kalırsa 17 ağustostan 14 eylül tarihine ka- dar kayıtlannı surdurebilecekler. Sınavsız öğrenci alacak okul- lar ise öğrencilerini ilkokuldaki basanlarına, okulun ve çevrenin ozelliklerine gore mulakatla seçe- cekler. Basın toplantısı Sınavsız öğrenci alma kararı alan Turkiye çapında 104 okulun temsilcileri, dün istanbul Hilton Oteli'nde düzenledikleri basın toplantısmda kararlarımn sınav sistemine alışmış ve hatta buna koşullanmış bir ulkede "cesaret" olduğunu söylediler. Okul temsil- cileri, "8-11 yaş arası çocuklann böyle bir yanşa sokulması erken yaşta yorulmalanna, okuldan so- gumalanna, öğrenmeleri gerekli bilgileri yeterince ögrenmeden bir test makinesi olarak yetişmeleri- ne neden olmakta, bu da ruh sag- lıgı ve ileriki yaşlarda başanlan açısından olumsuz rol oynamaktadır" dediler. Sınavsız öğrenci alacak ozel okullar, 10 haziranda okulların açıldığı ilk haftanın sonuna ka- dar kayıt yapabilecekler. Kayıt ve kabulde serbestliğin, "gelisigiizel, yoldan gecen her oğrencinin okula kayıt edileceği, hiçbir secme yapdmayacagı" an- Iamında olmadığını kaydeden temsilciler, okullarına kaydede- cekleri öğrencryi, ilkokuldaki ba- şarılarına, okulun ve çevrenin ozelliklerine göre mülakatla se- çeceklerini, seçnıede amacın, öğ- renci ve veliyi uzun ve yonıcu bir yanşa sokmak değil okulun ka- litesini arttıracak ve öğrencilere fırsat eşitlığini sağlamak olduğu- nu vurguladılar. a sıaavla •§• i alaoak özel «fcallar: Acıbadem Ozel Deneme Lisesi, Bağlarbaşı Belde Özel Deneme Lisesi, Balmumcu Özel Deneme Lisesi, özel Beyhan Aral Lisesi, Flory'a Bilge Kağan özel Dene- me Lisesi, Kaşgarh Mahmud özel Deneme Lisesi, KartaJ Uluğ Bey Özel Deneme Lisesi, Özel Se- miha Şakir Deneme Lisesi, Ta- rabya Kemal Atatürk özel Dene- me Lisesi, Özel Ahmet Şiınşek Lisesi, Özel Anabilim Lisesi, Özel Ata Lisesi, Özel Bilgi Lise- si, Özel Boğaziçi Lisesi, Özel Do- ğan Lisesi, Özel Doğuş Lisesi, Gürsoy Özel Lisesi, Özel Iştk Li- sesi, özel Kadıköy Lisesi, Koç Ozel Lisesi, Özel Kultür Lisesi, Özel Moda Lisesı, Özel Tarhan Lisesi, Özel Yeni Yıldız Lisesi, Özel Yıldız Lisesi, özel Yunus Emre Lisesi, Özel Bilfen Lisesi, Özel Eyuboğlu Lisesi, Özel Ça- vuşoğlu Lisesi, Özel Kalamış Li- sesi, Özel Gökdil Lisesi, Özel Eseniş Lisesi, Özel Anakent Li- sesi, Özel Amerikan Robert Li- sesi, Özel Üsküdar Amerikan Kız Lisesi, Özel AJman Lisesi, Özel Notre Dame De Sion Fransız Kız Lisesi, Özel Saint Benoit Franstz Lisesi, Özel Saint Georg Avustur- ya Kız Lisesi, Özel Saint Georg Avusturya Lisesi ve Ticaret Oku- lu, Ozel Saint Michel Fransız Li- sesi, Özel Italyan Kız Ortaokulu, Özel Italyan Lisesi, Özel Saint Pulcherie Fransız Kız Ortaoku- lu, Özel Saint Joseph Fransız Li- sesi. tntaabmVdm siaiavsız •£- ren«i alaeak özel «kallar: Özel Selin Lisesi, Özel Şener Li- sesi, Özel Ortadoğu Lisesi, Özel Dost Lisesi, Özel Fazilet Erkek Lisesi, Ozel Fatih Erkek Lisesi, Ozel Akasya Lisesi, Özel Birkan Yetkin Lisesi, Özel Tercuman Li- Çağdaş Türk resim sanatına imzasını atanlardan birv Turan Erol Resme sindirilen şiir"Dünyamn neresine götürürseniz götürün, yüzümüzü kara çıkarmayacak bir resim birikimimiz, çok iyi ressamlanmız var. Bunlardan bazıları zaman zaman birbirlerini yeseler de." ALPAY KABACALI "Onun resimleri, konuşmazlık icinde sozcuk iireten resimkrdir" diyor Kaya Ozsezgin. "Ama işin edebiyabna ginneksizİB, bu söz- ciikleri görsel bir şiire dönuştiiriir- ler *e izleyici o şiirin uçuk, bafif lekeleri arasında koşullapmamış, saf bir duyaıiıgın islek dokusunu tanımakta guçluk çekmez." Resimlerindeki şiire bhan Berk de dikkati çekiyor: "Yüzeyin, boşluğan, leienin, uzaklıgııı, boz- lonn büyttk siiri yeni alanlara uza- nıyor." Oysa Turan Erol, birçok kişi gi- bi şıirler yazarak ilk adımını at- mış değil sanat yoluna. Okul ön- cesinde ya da öğreniminin ilk yıl- lannda resimler çizmeye de bas- lamamış. tlkokulun dördüncü, beşinci sınıflannda bol bol roman okuyor; ilerde yazar olmayı, ro- mancı olmayı düşlüyor... Resimle ilışkisi ortaokulda bas- ladı. "Vesikalık" fotoğraflan ka- releyerek büyuten bir arkadasına özenmiş, ayru işi yapmaya kalkış- mıştı. Daha sonra okula gelen re- sim öğretmeni ünlü yapıtların röprodüksiyonlannj gösterinoe ta- nıştı gerçek resimle. En çok da Milli Eğitim BakanlığVrun yayım- ladığı Güzel Sanatlar dergısinde- ki röproduksiyonlar ilgisini çek- TL'RAN EROL —Resimdeonem laşıyan ozgunluk- tur. yeni olmaktır. (Fotoğraf: Alaattin Giırtuna) PORTRE TURA\ EROL 'On'lar Grubu 1927'de Milas'ta doğdu. Guzel Sanatlar Akademisi Bedri Rahmi Eyuboğlu Atohesi'ni bıtirdi (1951). Öğrencilik >ıllarında arkadaşlarıyla birlikte "On'lar Grubu"nu kurdu. Uzun yıllar Diyarbakır'da öğretmeniik yaptı. Bir ara Guzel Sanatlar Genel Müdürluğu'nde şube muduru ve mudur yardımcısı olarak çalıştı. Ankara Gazı Eğitim Enstitusu Resim-lş Bölümü'ndeki (1963-73) \e AÜ Basın Yayın Yuksekokulu'ndakı öğretmenliklerinden sonra Hacettepe Üniversitesi Guzel Sanatlar Fakultesi Resim Bölümu'ne geçti. Şimdı burada bolum ve Resim Anasanat Dalı Başkanı. 1963'ten bu yana çok sayıda kişısei sergi açan, ^rtdışındaki karma sergilere katılan Turan Erol, Devlet Resim \e Heykel sergilerinde ikincilik (1961) ve birıncilik (1%8), Çağdaş Ressamlar Derneği'nin jurı ozel (1968). TRT Resim Başarı (1971), Kultur Bakanhğı Ataturk ve Cumhuriyet (1973), Sedat Simavi Vakfı Görsel Sanatlar (1980) ödullerini kazandı. Yayımlanmış kitaplarından başlıcaları Çağdaş Türk Resim Sanalı Tarihi (1983, G. Renda ıle) ve Bedri Rahmi (1983) adlannı taşıvor. ti. Bedri Rahmi, Cetnal Tolhı, Ce- vat Dereli, Zeki Kocamemi, Tur- gut Zaim'in yurt gezılerinde yap- tıklan bu resimler onu derinden etkiliyordu. En sonunda Güzel Sanatlar'ın 4. sayısını kendisi ge- tirtti: "Sayfalannı çevinneye basladı- gımda gözlerimin karardıgını hatıriıyonım" diyor. "O derece etkileyici oldu benim için." Ve şöyle yorumluyor: "Malraıu'nun yakla$ifmyla acıklamak geretdrse, insan sanat kapısından içeriye ha- yatta ya da dogada gordıiğıi gü- zeHikJerin etkisiyle degil, sanat eserierinin etkisiyle giriyor. Yani esere, bir baska eserden gidili- yor." Çok geçmeden, yağlıboyayla tuval üzerine yapılmış gerçek bir resimle karşılastı ilk kez: "Milas'ta, ortaokulun karsısın- daki tek katlı evlerinden birinde, kızıyla birlikte yasayan bir Musevi banun vardı: Madam Rasel. Ka- bak çakirdegi, domuz baklası gi- bi çerez cinsinden şeyler dizer ka- pısının önüne, oalan satardı. Biz de gelip geçerken harçlığımız el- verdigi ölçüde bir şevler alırdık. Bir gün başımı kapıdan içeriye uzabnca, bronz topuzlu bir kar- yolanın başucuna asılmış bir re- sim gördüm. Bogıin gibi hatırlı- yonım: Su kıyısında bir agaç, su- da bir saadal, sandalın sudaki vansımalan... Çok ilgimi çekti. Resmi uzaktan da olsa incelediği- mi gören kadıncagız, gitti getirdi, bana uzatb..." O sıralarda bir roman yazma- ya da girişti, koca bir defter dol- durdu. Fdfiket tstasyonu'ydu ro- marun adı. izmir Lisesi'nde okurken öğre- nimini yarıda bırakıp Akademi'- ye gitti. Kayıtlar kapanmıştı. Bir süre Bedri Rahmi'nin atolyesinde "misafir öğrenci" olarak çahşjp Milas'a döndü. Öğretmeniik ya- 1SABELLE AUJAM — Adjani, Camille Claudel filmindeki roluv- le En İyi Artist Oscan'nın guçlıi adaylanndan. TOM CRUISE — Tom Cruise'un başrolü oynadığı Doğum Tarihi 4 Temmuz, V ietnam'da felç olan Ron Koviç'in bikâvesini anlatıyor. Oscar ödülleri bu gece sahiplerini buluyor En güçlü aday yine Vietnam ŞEBNEM ATtYAS NEVV YORK — Vietnam, he- sabı kolay verilir bir olay değil Amerikalılar için. Hele Vietnam'a gidenlerin en verimli çağlannı ya- şadıkları bu yıllarda. Bu kuşak yaşlanjp değişinceye dek devam edecek bir hesaplasmadır, bitevi- ye bir sorgulamadır. Bunları bir Vietnam kıdemlisi gazeteci söylu- yor, sekiz Oscar'a aday "Born on the Fourth of July" (Doğum Ta- rihi 4 Temmuz) filmi için. "Biri- lerinin bize aslında iyi niyetli, tut- kulu insanlar olduğumuzu söyle- mesi gerekiyor, ninni gibi, lekrar tekrar" diye devam ediyor Viet- nam kıdemlisi. Geçen yıl grup grup Vietnam'a gittiler, toplu me- zarları açıp ıçine girdiler bu suç- luluk duygusuyla Vietnam kıdem- lileri. "Kimse olanı biteni hatıria- mıyordu V ietnam'da. Sanki ora- ya hiç giımemişiz gibi. Ordaki in- sanlar gitmiş, yerierine yenileri gelmişti. Hoş bir duyguyla geri döndük, bomboş." Viemam'da aynı deneyimi yaşa- mış olan Oli\er Stone'un yonetti- ği, Tom Cruise'un başrolu oyna- dığı film bu gece verilecek Oscar- ların en güçlü adaylanndan. Gecenin dokuz Oscar adayı fil- mi "Driving Miss Daisy" (Miss Daisy'nin Şoföru) de aynı şekilde Amerika'nın hâlâ açık yaraların- dan birıni konu alıyor: Irkçılık. 2. Dunya Savaşı oncesinde, Güney 1 de, Yahudıler ve siyahlar arasında- ki ilişkileri ve ırk ayrımının çesit- li yanlarını işleyen Alfred Uhry: nin Pulitzer kazanan oyunundan uyarlanan fılmin 80 yaşındaki yıl- dızı Jessica Tendy, kadınlar ara- sında Oscar'ın en güçlü adayı. Bu iki film ne kadar çok Oscar alır- sa, Amerika kendini o kadar da- ha iyi hissedecek. "Platoon"dan sonra, Vietnam- da felç olan arkadaşı Ron Koviç'e verdiği sözü tutarak Ron Koviç- in hayat hikâyesini konu alan "Born on the Fourth of July"yi yapan Oliver Stone, filmi çok ufak nı sıra Woody Allen var. Allen "Suçlar ve Halalar" fümiyle en iyi yonetmen Oscar'ına aday. Yanı sı- ra Peter VVeir, "Ölü Sairler Top- lumu", Kenneth Branagh "Beşin- ci Henry", Jim Sberidan "Sol Ayagıın" filmi ile en iyi yonetmen Oscar'ı için çekişiyor. Orijinal metin Oscar'ınm guç- lü adaylanndan biri geleneksel Hollywood tavnna uymayan film- leriyle siyah yonetmen Spike Le- e'nin "Doğnı Olanı Yap" filmi (Do the Right Thing). 175 bin do- lara mal olup 7.5 milyon dolar ka- Oliver Stone'un yönettiği, Tom Cruise'un başrolü oynadığı film, 8 dalda Oscar'a aday. "Seks Yalanları" Orjinal Metin Oscar'ı adayları arasında bulunuyor. Bu yılın en kârlı filmi, 250 milyon dolar getiren "Batman" ise En İyi Sanat Yönetimi alanında Oscar bekliyor. bıı bıuv»; ılc çıkartmayı başardı. Bu basarısını büyük olçüde filmin genç yıldızı Tom Croise'a borçlu. Stone, film için son derece küçuk bir butçesi olduğunu, getirse ge- tirse Cruise'un bu filme para ge- tireceğını duşunerek genç yıldıza teklifte bulundu. Cruıse, kariye- rinde onemli bir adım olarak de- ğerlendirdiği filmi Hollyvvood standartlarında hiç de çekici ol- mayan mali koşullarda yaptı. Şim- di Cruıse'a Oscar'ı garantılcdı go- zuyle bakılıvor. Bu yılın en iyi yonetmen aday- ları arasında Oliver Stone'un ya- zanan film, acımasız bir halyan- siyah-İrlandalı-Uzakdoğulu, kısa- cası Nevv York ırk savaşımını ko- nu alıyor. Lee'nin ozelliği filmde "şiddet"ten yana bir tutum alma- sı. Filmin Hollyvvood'a ters dusen yanı da OJ. Küçuk bütçeli, Hollywood ge- leneğino ters düşen bir başka film "Seks Yaı-Man" da orijinal me- tin Oscar'ı acu.vlarından. Sıyah ieerikli bir başka tartış- ma "Kuru Beyaz Bir Mevsim" (A Dry VVhite Season) ile gerreklej- ti. Filmde Güney Afrika'da bir be- yaz avukatı canlandıran Marlon Brando, en iyi yardımcı aktör ödülune aday. Ancak Brando'nun protesto etmesi bekleniyor. Bran- do, filmin onemli siyasi mesajlar tasıyan bölumlerinin kesildıği ge- rekçesi ile yapımcılan mahkeme- ye verdi. En iyi artist Oscar'ının güçlü adaylanndan bıri de Isabelle Ad- jani. "Camille ClaudeC'deki rolü ile Oscar'a aday olan Adjani'nin de Oscar'ı alma ıhtimalı Jessica Lange kadar yuksek. "Camiile Claudel" ayrıca en iyi yabancı film Oscar'ına aday. Bu yılın en kârlı filmi, 250 mil- yon dolar getiren "Batman" ise en iyi sanat yönetimi Oscar'ına aday. Joker'siz bir Oscar listesi olur mu, şeklindekı sorulara karşılık 1990 Oscarlarında Jack Nicolson'ın adı yok. Geçen yıl göstennin "asın gele- neksel" bir hava içinde geçmesi ve eleşliriler nedeniyle bu yıl yine su- nucu Billy Cryslal olacak. ABD- nin bir numaralı komedyeni ola- rak tanınan Crystal'in özelliğı, Hol!\v\ood'un gö? çıkaran gele- neksellik sınırlarını aşabilme-.! ve her şeyle dalga geçebılmesindc. Gosteriye ırk ayrımından Ameri- kan toplumunun butun ozellikle- rine ve politikaya değin her jevı katan. filmleri yaşanan bir yılın butun sosyal yanlarıyia tanıtabı- len Crystal. bu yıl Bush'un yeşil karnabahar bov kotundan Salman Ruşdu'ye dek uzanan bir listc>e sahip. parak, Sıtma Savas'ta sürveyan- İık ederek para biriktirdi ve erte- si yıl akademi sınavlannı kazandı... Akademıyi bitirince Diyarba- kır'a gitti. Resim öğretmeniydi ar- tık. Uzun yıllar kaldı orada. Re- sim çalışmalarını sürdurüyor, devlet sergileıine katıhyordu. öy- kuler de yazıyordu... Dünya ga- zetesınin Fikrel Otyam yönetimin- deki sanat sayfasında yer alan iki öykusunü özellikle anıyor. Bıri "Su", öteki "Gün Sonu ". Oğret- men arkadaşı Cavit Orban Tiiten- gil'le birlikte, öğrencilerini yön- lendirerek çıkardıkları Çttgi der- gisinde, Tutengil'in üniversite oğ- retim uyesi olmasından sonra yi- ne gençlerle birlikte yayımladığı Koza'da da öyküleri yer aldı. Turan Erol, on kadar oykusü- nu bir gun yeniden ele almak, iş- leyip yayımlamak umudunda. Bir yandan da "öykıicülük yönünden otobüsü kaçırmış durumdayım" diyor. Sanat sorunları uzerine yazıla- nrun, eleştirilerınin sayısı iseepey kabarık. 1960 oncesinde ve 60'larda Ulus'ta, bir ara Akis'te yazmış. Daha sonra Yeni Dergi- de, Politika'da... Yazılanndan bir seçme yapmayı, bunları kıtaplaş- tırmayı duşunüyor. Dergi yayım- cılığı da var: Başkanı olduğu Bır- leşmiş Ressamlar ve Heykeltraş- lar Derneği'nin organı Sanat'ın (ayhk, 1972-75) yonetmeni... Büyük ustalann resimlerini röprodüksiyonları aracılığıyla ta- nıyan Turan Eroi, ilk kez 1961 'de gidiyor Paris'e: "Bu işlerin asıl- lan önunde bir duş kınklığına ug- radım divebilırim. Genelde dün- ya sanatını röproduksivonlar yo- Inyla tanıvan herkesin başına ge- len bir sey bu... Önce 'yahu, bun- lar mıymış' gibi bir duyguya ka- pılıyor insan. Ancak, sabah akşaro o diinyada ya$ayınca far- kına vanyorsun ki mesele başka... Röprodüksi\onlar yavan geliyor, bir ölçıide roproduksiyona kızıyor insan. Çok kişide böyle olu- yor..." Louvre Müzesi'nde Goya'nın Marquise de la Solana adlı büyük boyutlu tablosunu kopya ediyor, tam uç buçuk ay: "Önce, çok sevdim. Göriince carpıldım diyebilirim. Aynca, ög- renmek istivorum: Bir usta öyle bir tuvali nasıl kotarmış, ben ay- nı mecerayı nasıl >aşayabilirim? Çok da yararlı oldu. Bir ogrenim gibiydi benim için. Ondan sonrakj resmimde o kopya çalışmasının yararlannı hep gördüm, bep his- settim. Çünkü bize resim şöyle ya- pılır, boya şöyle kullanılır, tuval şö> le hazırlanır gibi bilgiler veril- memişti. Ben bunu hoca olarak uygulamaya çalışınm. Sözgelimi şu anda Hacettepe'nin Resim Bo- lümü atölyelerinden birinde Pie- to deila Francesca'tun iki bolümlü bir kompozisyonu, Saba Mdike- si Bellus ve Hazreti Süleyman Karşdaşması kopva ediliyor. Yük- sek lisans ögrencilerim gerçek bo- yutuyla, 3.5x7.5 metre olmak üzere birlikte kopya ediyorlar. Deney olmasımn vanında, bir sa- natçının dunyasına girmek, onu anlamak çok onemli..." Turan Erol, toplamı iki yılı bu- lan Paris yoiculuklarının ardın- dan Ankara'ya yerleşiyor. Resim- de kendi ozgün üslubunu 1960'larda buluyor. "Doganın özündeki şür"i yansıtan resimle- rinin konulan, temaları zaman zaman değişiyor: Bir dönem köy ve kır görünümlerinj, gecekondu- ları aktardı tuvaline. Bir dönem kıyı izlenimlerini, kıyı yaşantısı- nı dile getirdi. Sonra Ankara'da- ki kömür depolarını işledi. Şim- di renkli evlerle uğraşıyor: Yeşi- le, sarıya, maviye boyanmış Mi- las, Amasya evleri... Şöyle açıklıyor: "Belki de renk kullanmak, bü- yük renklerle oynamak irakânını verdiği için. Belki bugünlerde bu- yük, çarpıcı renklere vöneldiğim için onlar bir vesile oiuyor. Kö- mür konusuna da belki siyahla beyazı yeniden yaşamak için yö- nelmiştim. Sonra depolardaki o dünva. hareket, kımıltı, cıvıltı. O da içerik olarak çok etkiledi. Kar- da kışta durup uzun sure o dün- >ayı seyrediyordum. Aslında he- nüz bitmedi benim için. Usanma- dıgım temalardan biridir. Oysa 'Bodrum resimleri' denilen o be- vazlı resimlere dönmeyi hiç iste- miyorum." Sov ut resmm çağdaş, fıgüratif resmin çağdışı olduğu yolundaki goruşler uzerine ne duşunüyor Turan Erol? "Şu sırada dunya galerilerini bir dolaşsak," diyor, "belki yüz- de 90'ında figuratif resimle kar- şılasmz. Bu bir olgu, gerçek... Onemli olan, anlatılmak istenen figuratif resim değil belki, yeni bir figür. Y eıti bir fıgurse, sanatçı res- mine yeni bir lezzet katabiliyor- sa. figuratif de olsa, yeni bir re- »imdiro. Daha dofrusu, bir kişi- likse sanatçı... Her kisilik jenidir çunkıi; başka turlü kişilik olun- maz. Kısacası, resimde önem ta- şıyan, o resmin figürlu ya da fi- gürsuz olması degil, ozguriüktür. Dolayısıyla, yeni olmaktır." Turan Erol, resim sanatımızın çok iyi bir noktada bulunduğu ka- nısında. "Dunyanıo neresine gö- tunırseniz goturun, yüzumüzu ka- ra çıkarmayacak bir resim biriki- mimiz, çok iyiressamlanmızvar" diyor. "Bunlardan baalan zaman zaman birbirlerini yeseler de, çok iyi ressamlardır aslında." "Dünya Diirdukça"ya ödül • Haber Merkezi — Fransa'nın Bordeaux kentinde 20-25 mart tarihlerinde düzenlenen 8. Uluslararası Mimari filmler yarışmasında, yönetmenliğini Suha Ann'ın yaptığı "Dünya Durdukça" adlı belgesel film, Avrupa Konseyi Ödülünü kazandı. Mimar Sinan'ın hayatını ve eserlerini yansıtan "Dünya Durdukça" 6 bölumden oluşuyor. 37 ülkeden 300 filmin katıldığı yarışmada, Ingiliz yonetmen Cuson Goddin, "Görüş'ün Yenilenmesi" adlı filmiyle Jüri Özel ödulü'nü, Danimarkalı Yonetmen Dan Tshernia, "Spreckelsen-İnsanlığa Saygı" adlı filmiyle Fransız İmar ve Iskân Bakanhğı ve Fransız Mimarlar Odası öze) ödulünü, Fransız yonetmen Jean Antoint "Tados Ando-Sessizliğin Miman" adlı filmiyle Fransa Çevre Bakanhğı Ödülünü, yine Fransız Yonetmen Jacques Barsac ise "Le Courbusier" adlı filmiyle UNESCO ödulunü kazandı. Kurşunsuz benzin • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — OECD ülkelerinde 1 Ocak 1993'ten itibaren tumuyle kurşunsuz benzine geçileceğine işarct eden TÜPRAŞ Genel Müdüru Mehmet Savran, Türkiye'de de 1992'de Kırıkkale'de 1993'te Izmir'de, 1995'te de Izmit Rafinerisi'nde tümüyle kurşunsuz benzine geçileceğini açıkladı. Turistik yörelerde ve İzmir'de gerçekleştirilen kurşunsuz benzin satışının umulanın üzerinde ilgi gördüğünü belirten TÜPRAŞ Genel Müdürü Savran, dünyada daha kaliteli petrol ürünlerine talebin giderek arttığmı ve Türkiye'nin de dünyada yaşanan gelişmelere ayak uydurması gerektiğini vurguladı. 'Golfealolu protesto • ANTALYA (AA) — Golf turizmi için arsa tahsisi iartışmaları sürerken, Antalyah çevreciler de yeni bir protesto eylemi geliştirdiler. Düzlerçamı mevkiindeki bin 450 dönüm alanın GAMA şirketine golf sahası olarak tahsisini protesto eden çevreciler, belediye meclisi üyelerini telefonla sık sık arayıp "Piknik alanımızı vermeyin" deme kararı aldılar. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Antalya Şubesi Başkan Yardımcısı Avukat Ethem Sel, Nebiler köyü yakınlarındaki orman alanının golf alanı olarak tahsisinin, ancak belediye tarafından imar planı değişikliği ile gerçekieşebileceğini belirtti. Av turizmi ımıııt vermedi • ANTALYA (AA) — 1989-1990 av turizmi sezonu, yüksek gelir bekleyen turizmcilerin umutlannı boşa çıkardı. Akdeniz Seyahat Acentalan Derneği (AKSAD) sözcüsü Abdullah Tekin, Antalya'daki avlaklann 1988 yıhnda dinlendirilmeye bırakılmasına ve ava uygun hayvan sayısının arttırılmasına rağmen, bu yıl yeterince yabancı avcının gelmediğini belirtti. Pilotaj egitJmi • ANKARA (ANKA) — Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Meslek Yüksekokulu Pilotaj Eğitim Programı Öğretim ve Sınav Yönetmeliği dün Resmi Gazete'de yayımlandı. Yönetmeliğe göre yerleşik alanlarda izinsîz aiçaktan uçuş ve akrobasi yapan • öğrenciler hakkında "uçuştan ayırma" kararı verilebilecek. Yönetmelik hükümlerine göre öğrencilerin fiili uçuş derslerinin yüzde 100'üne katılmaları gerekiyor. Yönetmeliğin disiplin hükümlerine göre de yalnız uçuşlarda kendisine ayrılan alanın dışına çıkan, uçuş fişindeki hareketlerin dışında hareket yapan, alkol, uyuşturucu alışkanlığı olan ve bu şekilde uçuşa çıkan, uçağının performansının limitleri dışında hareketleri deneyen oğrenciler, uçuş. kuruluna .sevk edilecek.