07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 P A R L A M E N T 0 G U N D E M 1 • Milli Savunma Komisyonu: Silahlı Kuvvetler Iç Hizmet Kanunu'nda değişikhk yapan tasarı. • Milli Eğitim Komisyonu: YÖK Kanunu'nda değişiklik yapan tasarı ile öğretim ve eğitim uzmanı yetiştiren yüksek öğrenim kummlannın parasız yatılı öğrenci okutabilmelerine ilişkin yasada değişiklik yapan tasarı. • Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu: Bazı milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldınlmasına ilişkin tezkereler. • Genel Kunıl'da, son günlerdeki terör olayları ile ilgili genel görüşme önergesi görüşülecek. Toplantının kapah oturumda yapılması bekleniyor. P A R T İ L E R D E N M u s t a f a Y l l m a z > ^ hükumetin aldığı bir kararla petrol taşımacılığında Cumhurbaşkam Turgut özal'm kardeşi Korkut özal'a çıkar sağlandığını öne sürdü. SHP Gaziantep Milletvekili Mustafa Yılmaz, Başbakan Yıldınra Akbulut tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM | Başkanlığı'na verdiği soru önergesinde şu ' soruları yöneltti: "Petrol Ofisi Genel Müdürlüğü'nün uygulamaya koyduğu bir kararla yurtdışına yük taşıyan ban vasıtalann akaryakıt depolarını söktürüp daha küçüğünün takdması vasıta sahiplerini perişan hale sokmuştur. Eski akaryakıt depolannın sökülüp küçültülerek 300 litreye düşürülme kararı hangi amaçla alınmıştır? Alınan bu karar ucuz nakliye yapan ve yüksek vergi ödeyen şoför esnafını zor duruma dttşürmüş zararına çalışraaya başlayan şoför esnafı, arabalannın kontağını kapatmak durumunda kalmıştır. • SHP Hatay Milletvekili Ali Uyar ve arkadaşlarının "gericilik tehlikesinin ulaştığı boyutlann ve iç-dış desteklerinin belirlenmesi"ni öngören Meclis araştırma önergesi TBMM Başkanlığı'na verildi. Ali Uyar'ın Meclis araştırma önergesinde, "Türkiye'de ortaçağın karanbk düzenini geçerli kılmaya ve yerleştirmeye çalışan gerici güçlerın, yobaz takımının faaliyetlerinin toplum düzenini sarsacak boyutlara ulaştığı" belirtildi. (Ankara-ANKA) (~\s\ r 7r\ckm Devlet Bakanı ve ANAP seçim işlerinden \J\J£l\J.<Xg)l s o r u m ı u Genel Başkan Yardımcısı tbrahim özdemir, SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal'la ilgili olarak ellerinde dosyalar bulunduğunu iddia etti. " ~"j Devlet Bakanı özdemir, SHP Genel Sekreteri Baykal'ın, ANAP Kırşehir Milletvekili Kâzım J Çağlayan'la ilgili bazı yolsuzluk iddialarını J dile getirmesi üzerine Çağlayan'la ilgili iddialann iki yıl önce de ortaya atıldığını ve iddiayı ortaya alan kişinin 3 ay hapis cezası ve 3 milyon lira ağır para cezasına çarptırıldığını söyledi. Deniz Baykal'ı "devlet adamı olmak yerine olay adamı olmak istemekle" suçlayan özdemir, 2000'e Doğru dergisinin Deniz Baykal'la ilgili "Baykal'ın avantalan" başbklı haberi gazetecilere göstererek "tşte Baykal'ın avantalan diye iddialar var. Biz de şimdi onlar gibi yapıp açıklayalım mı? Ayrıca bizde kendileriyle ilgili dosyalar da var. Simdi biz de dosyaları mı açabm?" D Y P T B M M 8 - Giresun Milletvekili Burhan Kara'nın Adnan Menderes, Fatin Ruştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ın Imralı adasındaki mezarlannın devlet törenı ue naklini öngören yasa teklifmin TBMM Genel Kurulu'nda görüşulmesi sırasında ek madde önergesi verecek. önergede, Yüksek Adalet Divanı'nda yargılanmalarla ilgili tüm yargüama işlemlerinin geçersiz sayüması ve yasama itibarlannın iadesi öngörülüyor. CaneA rrrm/ ic tâCTİ Sosyalist Parti Genel O e n e i greV lSiegl Başkam Ferit tlsever, Türkiye'de köklü bir değişimin genel grevle mümkün olabileceği görüşünü savundu. Ferit llsever ve TBKP'li bazı yöneticiler, dün Adımlar Dergisi'ni ziyaret ettiler. Ziyarette geçen hafta Adımlar Dergisi'nde yapılan toplantıda bazı TBKP'lilerin gözaltına alınması kınandı. H?*-Lr»n c o ^ i m D Y P G e n e l Başkam Süleyman J_/l K.C11 ö C y l l l l Demirel, Maliye ve Gümruk Bakanı Ekrem Pakdemirli'yi tütün fiyatı konusunda, "suç bastırma" çabasında olmakla suçladı. Pakdemirli'ye tütün üreticisine gitmeye çağıran Demirel, Başbakan Yıldınm Akbulut'un iç ve dış mihraklar sözleri için de, "Neyse o mihraklar adıru söyleyin. Herkes kafasım temizlesin evvela. Hayalet taşlamanın anlamı yok" diye konuştu. DYP Genel Merkezi'nde gazetecilerin sorularını yarullarken, Demirel, Türkiye'nin gündeminden erken seçimin çıktığı yolundaki görüşlerle ilgili bir soru üzerine de, "Ne düzeldi ki Turkiye'de, 26 Mart iradesi geçersiz hale geldi? Geçen marta göre Türkiye iyileşti mi? Aksine durura daha da kötudür. Bu ihtiyacın ortadan kalktığı değil, daha acil hale geldiği söylenebilir" dedi. Başbakan "Akbulııt Meydanı'nda • BAYRAMİÇ (Cumhuriyet) — Başbakan Yıldınm Akbulut, baldızı Nazmiye Issın'ın cenaze törenine katılmak üzere geldiği Çanakkale'nin Bayramiç ilçesinde, "ilçenin eniştesi" olması dolayısıyla kendi adının verildiği "Akbulut meydanı"nda halka hitap etti. Burada "Yaptığım birlik ve beraberlik çağnlanna muhalefet iştirak etmiyor" diyen Yıldmm Akbulut, şöyle konuştu: "Ayrım, kavga bize ne getirir? Geçmişte kalan o aa günler tekrar etsin istemiyoruz. Fikirlerimizi meşru platformlarda dile getirmeliyiz. Itirazımız kavgaya, hırsa, birbirimize düşman edilmemizedirî' Akbulut, Türkiye'nin sorunlarının çözümünün "en müessir yolu"nun demokrasi ve hür düşünceden geçtiğini söyledi. Başbakan Akbulut, daha sonra geçirdiği mide kanaması sonucu vefat eden baldızı Nazmiye Issın'ın cenaze törenine katıldı. Nazmiye Issın, Bayramiç Belediye Mezarlığı'nda toprağa verildi. DÜZELTME • Gazetemizde önceki gün yer alan "Tiyatrolar da Yangına Hazırlıksız" başbklı haberde Şan Tiyatrosu'nda sergilenen Muzır Müzikal'in Şan Tiyatrosu yerine Ferhan Şensoy Tiyatrosu'nda sahnelendiği belirtilmiştir. Düzeltir, özür dileriz. AÇIKLAMA • Emniyet Genel Müdürü Sabahattin Çakmakoğlu, gazetemizin 14 Şubat 1990 tarihli sayısının 9. sayfasında yer alan "Teröre Farklı Teşhis - Üniversite Boy Hedefi" başlığı altında yayımlanan haber üzerine bir açıklama yaptı. Açıklama şöyle: "12 Şubat 1990 tarihinde tl Emniyet Müdürleri seminerinin açılış konuşmasında terör olaylanna temas ettiğimde, üniversite ile ilgili söylediğim sozlerimin yanlış yorumlandığı ve değerlendirildiği anlaşılmaktadır. 29 Üniversiteye bağlı olarak 70 ilimizde faaliyet gösteren 398 fakülte ve yüksekokulda öğrenim gören 600.000 civarındaki öğrenci gençliğimiz, universitelerin dışında, terör örgütleri tarafından dün olduğu gibi bugün de devamlı yönlendirmek istenmiş, eylemler de daima ön planda düşünülen bir çalışma alanı olarak görülmüştür. Bu sebeple, gençliğin yoğun olarak bulunduğu üniversitelerimizin terör örgütlerince, potansiyel güç olarak terörun odak noktası haline getirilmek istendiği anlamında söylenmiştir. Bilindiğı gibi bütun üniversitelerimizde olaylara kanşanlann sayısı 1500 civanndadır. Başka bir ifadeyle binde 3'tur." HABERLER DYP'DE 'YENtÇÎZGfTARTIŞMASI 15 ŞUBAT 1990 'Sine-i millete dönen'Murat Sökmenoğlu, vitrin değişikliğinden yana' Ikinci adaııuıı olmayışı eksiklikİç Politika Servisi — DYP Ge- nel Başkam Süleyman Demirel'- in karşı çıkma eğilimine rağmen Turgut Özal Cumhurbaşkam ol- duktan sonra "sine-i millete dönme" sözünü tutarak Hatay millervekilliğınden istifa eden Mu- rat Sökmenoğlu, "DYP'de yeni çizgi tartışması"na "Partinin en önemli eksikliği ikinci adamın ol- mamasıdır", "Genel idare kuru- lunun oluşumunda inşallah ta- bandan gelen ses yazthaneiere ga- lebe çalar, yine yazıhane hege- monyası vefa ugruna ağır bas- maz", "DYP'nin buyuk kenüer- de aydın kesime hitap edememe gibi önemli eksikleri var" sözle- riyle katıldı. Demirel'in bir yanında Hüsa- mettin Cindoruk'un, diğer yanın- da da Aydın Menderes'in olması gerektiğini savunan Sökmenoğlu, Türkiye'de liderler demokrasisi olduğunu ve bunun da ulkede za- Siyasetçileri nüfus kâğıdma göre ayıramazsınız. Birikimi olan bir insanı yaşı genç diye siyaset dışı bırakmak yanlıştır. Aydın kesime hitap edebilmek için yeni politikalar üretmek gerekiyor. Biz daha uzun yıllar Süleyman Demirel'in Türkiye'ye hizmet edeceğine inanıyoruz. Demirel'in bir tarafına Cindoruk'un, bir tarafına da Menderes'in oturması gerekmektedir. man zaman kaoslar doğurduğu- nu söyledi. "Gcnçteşme" olayını Sökme- noğlu "Bana göre gençleşmenin kafa yapısından koynaklanması gerekiyor. Siyasetçileri nüfus ka- gıdına göre ayıramazsıntz. Biriki- mi olan bir iasanı. kafası da genç- se, yaşından doiayı onu siyaset dı- şı bırakmak yaniışür. Liderin et- rafında birdenbire çok genç, de- neyimsiz insanlar loplanırsa o parti bedefine çok çabuk ulaşa- maz. Siyasette geoçleıie eskilerin kaynaşması bir nevi meslek içi eğitim oluyor" diye değerlendir- di. "Yeni çizgi" arayışının "büyuk kentlerde DYP'nin aydın kesime hitap edememesinden doğan bir yenfleşme ihtiyao" olduğunu an- latan Sökmenoğlu şunlan söyle- di: "Yeni çizgi tartışmasını 1988'deki kurultay sonrasında Sa- yın Cindonık başlatb. Bnyük kentlerde oylanmız düşuk. Aydın kesime hitap edebilmek için yeni politikalar uretmek gerekiyor. Önemli olan, "2000'li yülarda na- sıl bir Türkiye istiyoruz" sorusu- na yanıt verebilmek. Dünya den- geteri değişâği bir zamanda Trir- kiye'nin geleceğinin tarüşılması. konuşolması gerekir. Bu da, çağ- daş partilerin üretecekleri politi- kalaria sağlanacakor." "Parti yönetiminde kadro de- ğişimi, Süleyman Demirel'in yıl- lardır kader biriigi ettiği arkadaş- lann çevresinde olması ncdeniyle bir sıkıntı yarabr nu" sorusuna Sökmenoğlu, "Elbette sıkıntı do- ğanır. Ben bir uzlaşma sagJanma- sı taraftanyım. Bunlar 1980 itati- latine kadar Türkiye'nin de kade- rinde rol oynamış insanlar. Bun- lann nufus kagıüan eskidi diye bir tarafa bırakılması yanhş olur. Sonra bunun arkasmdan IkJer tar- tışması başlar ki bu da yanlış. Biz daha uzun yıllar Sayın Demirel'- in Türkiye'ye hizmet edeceğine inanıyoruz" yanıtını verdi. "DYP'de parti içi denokrasi ve kadro degişimi" konusunu "Turkiye'de bderler demokrasi- si var. Bunu kabul etmek lazım. Ama bu sağlıksızdır ki, zaman za- man ulkede kaoslar dogunıyor. DYP'de en önemli eksiklik, ikin- ci adamdır. Partinin yenilenme- sinde en önemli unsur, ikinci adam eksikliginin giderilmesidir. Sayın Demirel'in bir tarafına Sa- yın Cindoruk'un, bir tarafına da Sayıa Menderes'in oturması gerekmektir" diye değerlendiren Sökmenoğlu, kurultayda oluşma- sını istediği görünümü şu sözler- le anlattı: "Biraz 1980 öncesine Ukılan bağnaz kafalar var. O kafalan de- ğiştirmek lazım. Bir de Gend İda- re Kurulu'nun oluşmasında inşal- lah tabandan gelen ses yazıhane- lere galebe çalar, yine yazıhane hegemonyası vefa ugnına ağır basmaz." Yeni çizgi tartışmasına VuralArıkan'ın yorumu: Karar kongreye bırakılsınEski Maliye ve Gürnrük Bakanı Vural Arıkan, yaş meselesini önemli bulmadığını, gençlerle eskilerin tecrübelerinin kaynaştırılması gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye'de prensler olayını yaşadık, ne getirip, ne götürdüğünü herkes bilir" dedi. tç Politika Servisi — özal hü- kümetinde Maliye ve Gümrük Bakanı olarak görev aldıktan sonra partisinden aynlması ve DYP'ye katılmasıyla bir dönem uzun süre politika gündeminden inmeyen Vural Ankan, "DYP'de yeni çizgi tartışması'nda, "kara- nn kongreye bırakılması"ndan yana. "Yaş meselesini önemli bulma- dığını", "gençlerk, eskilerin tec- rübelerinin kaynaşünlması ge- rektigi" göruşlerıni savunan Arı- kan, ne olursa olsun kongıeden çıkacak kadroların, "yeni bir fi- lozof, yeni bir düşunür" diye ni- telediği Demirel'in çevresinde ke- netleneceğıne inandığını belirtti. Cumhuriyet'e konuyla ilgili gö- rüşlerini açıklayan Vural Ankan, "DYP'nin nasıl bir vitrini olmalı" sorusuna şu yarutı verdi: "Bence tayin edici kongredir. Kongreden çıkacak her tıirlu so- nucu kabul etmek mecburiyetin- deyiz. Gençlikle diyalog balinde olmak gayet guzel bir olay. Bilim admamlanyla, esnafla, sanayi- ciyle diyalog balinde olmak gu- zel bir olay. Kimse 'Bu diyalog- lan gösteremezsiniz' diyemez. Ni- tekim partimizde, GİK'te genç ar- kadaşlar vardu 1 . tlla kendilerinin begendikleri veya seçtikleri değil, kongrenin tayin edeceği onemli- dir. Sayın Cindomk, 'Yenileşme' diyor. Ama bakın, Türkiye'de prensler olayını yaşadık. Bunun Türkiye'ye ne getirdiği ne götur- duğiı herkes tarafından bilinir. Mesele yaş meselesi değildir." Gençlerin yanı sıra kadınlann da politikaya katılunı konusuna olumlu yaklaştığım, ancak bura- da karar veıici mekanizmanın "kongre" olduğu görüşünü yine- leyen Arıkan, kongreden yeni kadro, genç bir kadro çıkarsa De- mirerin buna karşı önlem alma- yacağına. lider etrafmda kenetle- nileceğine inandığını söyledi. DYP'nin kamuoyuna verdiği mesajları da "yelerli" bulan Arı- kan, ulkenin derbederliğinin, hu- kuka saygının ve insan hakları konulannın uzerinde ağırbkh olarak durulması gerektiğini, 163. maddenin kaldınlmasından yana da olmadığını sözlerine ekledi. DYP'liler ne diyor? 'Gençlikten korkpıayalım' Tayan (DYP Bur- sa tl Başkam) — Bu konuda bir beyanda bulunmak istemiyorum. Kongrelerde görüşumu söylerim. Parti içi meseleleri basın yoluyla ifade etmek istemem. g (DYP Gaziantep tl Başkam) — Resmi olmamakla birlikte gençlik komiteleri oluşturulacak. Komite- ler kadınlar ve gençlik kesiminden kurulacak. 20-30 yaş arası genç- lerden oluşacak. Son 10 yıldır gençler depolitize edildiği için on- lara eğilme ihtiyacı duyduk. Bu komitelerle daha açık politika iz- leyeceğiz. Partinin geleceğinde de gençler söz sahibi olacak. O M U TandoitaD (DYP Adıyaman tl Başkam) — Demok- ratikrejimdegençliğin depolitize edilmesi ve bu amaçla çıkarılan yasalan kabul etmemiz mümkün değildir. Demokraside bir kesimi dışlamak kabul edilemez. Gençliği tehlikeli goren, anarşinin müsebbi- bi olarak gören zihniyetin gerçek demokrasiyle alakası yoktur. DYP olarak gençlikten korkmadan po- litikanın ıçerisıne girmelerinin ya- sal şartlarımn oluşturulması ge- rektiği duşüncesindeyız. Reçat A8İM (DYP Ağn tl Başkam): Partimizin gençleşme- sinin, daha çok guçlenmeraiz açı- sından iyi bir adım olacağına ina- nıyorum. Fakat bu, genel başka- mmızın düşüneceği bir konu. Onun vereceği karar doğrultusun- da hareket edeceğiz. Sayın Demi- rel'in yapacağı değerlendirme he- pimizi latmin edecektir. StTRECEK "" >AYRAMPASA TTKKOsanığı Keser de kaçtıTİKKO davası sanıklarından Cemal Keser'in de Sinan Kukul ve Mürsel Göleli gibi açık görüşme sırasında yerine bir başkasını bırakarak kaçtığı anlaşıldı. Keser'in daha önce tahliye edilen özgür Karataş'ı yerine koyarak firar ettiği bildirildi. Üniversitede protesto gösterisi İstanbul Haber Servisi — Yeniçeltek'teki grizu faciasını kınamak amacıyla dün İstanbul Üniversitesi'nde bir grup öğrenci protesto gösterisi yaptı. Bazı öğrencilerin ellerindeki molotof kokteyllerinden birkaçını Beyazıt Meydanı'na doğru attıkları gözlendi. tstanbul Üniversitesi merkez bina içinde bir grup öğrenci, grizu faciasıyla ilgili olarak bir forum düzenledi. Forumun ardından öğrenciler, çeşitli sloganlar atarak ana kapıya doğru yürumeye başladılar. Ellerinde raolotof kokteyli ve taş bulunan öğrencilerin, "tşçi- gençlik el ele devrimci mücadeleye", "Yeniçeltik'in hesabı sorulacak" diye slogan attıklan duyuldu. Merkez kapı önünde duvarlara çeşitli pankartlar asan öğrenciler, uzerinde "İşçi kadiamlannın hesabı diizenden sorulacak" yazılı bir pankartı da iki ağaç arasına astılar. (Fotoğraf: Vedat Yenerer) FARUK TUNA*Y1 IŞKENCE SONUCU ÖLDURMEKLE SUÇLANIYOR Polis tanıkla yüzleşecek İstanbul Haber Servisi — 1980 yılında tstanbul Teknik üniversi- tesi öğrencisi Faruk Tiına'yı işken- ce sonucu öldürmekle suçlanan polis memuru Sinan Yajcın'ın yar- gılanmasına devam edildi. Mah- keme, saruk polis Yalçın'ın Faruk Tuna'yla birlikte gözaltına alınan tanık Ferhan Çinioğlu ile yüzleş- tirilmelerine karar verdi. tstanbul 5. Ağır Ceza Mahke- mesfndeki dünkü duruşmada, Fa- ruk Tuna'nın anne ve babası Emi- ne ve Baran Tuna hazır bulundu- lar. Mahkemeye Emniyet Genel Mudürlüğü'nden gönderilen yazı- da, halen Edirne Emniyet Amir- liği'nde görevli olan polis memu- ru .Sinan Yalçm hakkında, dava konusu olay nedeniyle herhangi bir idari soruşturma açılmadığı bildirildi. Daha sonra Avukat Ergin Cin- men'in istemini değerlendiren raahkeme heyeti, sanık polis me- muru Sinan Yalçın ile Faruk Tu- na'ya gözaltında işkence yapıldı- ğını belirten tanık Ferhan Çinioğ- In'nun önümüzdeki duruşmada yüzleştirilmelerine karar verdi. Duruşma da bu nedenle 27 Mart 1990 günune ertelendi. Fa- ruk Tuna, tTÜ Metalurji Bölümu öğrencisi iken 2 Ağustos 1980 gü- nü gözaltına alınmış, 6 gün sonra kaldırıldığı Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde öhnüştü. Tam 8 yıl süren soruşturma sonucunda da Faruk Tuna'nın gözaltında alınan ifadesinde imzası bulunan emni- yet görevlilerinden Sinan Yalçın hakkında dava açılmıştı. İfade tu- ' tanağında bulunan diğer polisle- rin kimlikleri ise hâlâ belirle- nemedi. tTÜ öğrencisi Faruk Tuna'nın anne ve babaa, avukatlanyla dunku duruşmada. (Fotoğraf: Ali Tevfik Berber) Karabük'te 5 öğrenciye işkence iddiası Zonguldak'ta bir yerel gazetenin haberine göre, 500 Evler Ortaokulu'nda hırsızhk yaptıklan iddiasıyla 5 öğrenciye müdür yardımcısı Muharrem Yoğurtçu tarafından elektrik verildi. KARABÜK (Conthuriyet) — Zonguldak'ta yayımlanan yerel "İnanış" Gazetesinde "Okulda işkence" başlığıyla çıkan haber il- çede panık yarattı. Gazetenin id- diasına göre, 5000 Evler Ortaoku- lu'nda okuyan 5 öğrenciye, hırsız- lık yaptıkları gerekçesiyle Mudür Yardımcısı Muharrem Yoğurtçu tarafından elektrik verildi. Haber • üzerine ilçe Milli Eğitim Müdur- lüğü'nce soruşturma başlatıldı. Muharrem Yoğurtçu, olayın doğ- ru olmadığını, gazete aleyhine da- va açacağını söyledi. Okulda görevli, adının açıklan- masını istemeyen bazı öğretmen- ler Mustafa Alaş (14), Ali Rıza Apak (14), Tuncay Özkur (14), Tu- fan Özkur (14) ve Sener Dinç'e (13) elektrik verilmesi olayını doğrula- dılar. Okuldaki öğrencilerin velileri de söz konusu haber üzerine tedir- ginlik duyduklarını, olayın orta- ya çıkanlmasını istediklerini be- lirttiler. Ali Rıza Apak'ın babası Ali Apak, "Çocuğumu işkence görmesi için degil. bir şeyler öğ- renmesi için okula gönderiyorum. Çocuğumu sınıfta bırakırlar diye olayın üzerine gidemiyorum. Yet- kililerin işkence olayının üzerine titizlikle gitmelerini bekliyonım" dedi. 5 öğrenciye elektrik vermekle suçlanan Mudür Yardımcısı Mu- harrem Yogurıçu, konuyla ilgili sorulanmızı yamtlarken, bir okul- da işkence yapümasının ve elek- trik verilecek bir alet bulunması- nın mümkün olmadığını kaydet- ti. Yoğurtçu, "Bu öğrenciler hır- sızlık yapmışlar. Biz de kendileriy- le goniştük, hırsızbk yaptıklannı kabul ettiler. Velilerini çağırdık, nasihal ettik, olay kapandı. Bu ço- cuklar dışandan kışkırtılmışlar. Çocuklara bu şekilde davranma- mız mümkün değil. Boyle bir ha- reket değil insana, hayvana bile yapılmaz"şekhnde konuştu. Olayla ilgili soruşturma, Kara- buk İlçe Milli Eğitim Mudürluğu tarafından sürdurüluyor. İstanbul Haber Servisi — Bay- rampaşa Cezaevi'nde geçen ekim ayı sonunda başlayan 'seri firar- lara önceki gece bir yenisinin da- ha eklendiği ortaya çıktı. Devrimci- Sol sanıklarından Sinan Kukul ve Mürsel Goleii'nin, yılba- şındaki açık görüşme sırasında yerlerine bir başkasını bırakarak kaçmalarından sonra, önceki ge- ce de TİKKO davası sanıklarından Cemal Keser'in aynı yöntemle ce- zaevinden firar ettiği belirlendi. Cemal Keser'in, yerine tstanbul DGM'deki "Kahramanmaraş ola>lan"nı protesto gösterilerine katılmaktan yargılandığı davada tahliye edilen Özgur Karataş'ı bı- rakarak kaçtığı öğrenildi. Siyasi polisin, yasadışı TKP/ML - TtKKO örgütüne yö- nelik 1989 yıhnda giriştiği operas- yonlar sırasında yakalanan Cemal Keser, tstanbul 2 Nolu DGM'de açılan 19 sanıklı örgüt davasında tutuklu olarak yargılanıyordu. Son olarak 25 Ocak 1990 günü duruşmaya çıkan Cemal Keser'in, üyesi bulunduğu örgüt adına çe- şitli eylemlerde bulunmaktan hak- kında, toplam 134 yıla kadar ha- pis cezası isteniyordu. Edinilen bilgilere göre Cemal Keser, fırarı, tstanbul DGM'de "Kahramanmaraş olaylannı" pro- testo gösterilerine katılmaktan yargılandığı davada tahliye edilen Ozgür Karataş ile henuz belirlene- meyen bir yolla yer değiştirerek gerçekleştirdi. Cezaevi yetkililen, firar konusunda açıklama yap- mazken önceki gece özgür Kara- taş'ın kimüği ile cezaevinden çıkan Cemal Keser'in kaçtığı, cezaevin- de dün sabah yapılan tutuklu ve hükümlü sayımı sırasında ortaya çıktı. Firann ortaya çıkanlmasın- dan "sonra cezaevi savcılığı ve si- yasi şube olaydan haberdar edile- rek alarma geçirildi. özgür Kara- taş'ın ise siyasi şubeye götürülerek sorgulandığı öğrenildi. Bu arada cezaevinde de olayla ilgili idari so- ruşturma başlatıldığı, bazı tutuklu ve hükümlüler ile cezaevi görevli- lerinin ifadelerine başvurulduğu kaydedildi. Bayrampaşa Cezaevi'nde "seri firar" olayları 25 ekim 1989'da Devrimci-Sol davası tutuklularm- dan Dursun Karataş ile Bedri Ya- ğan'ın kaçışı ile başladı. Yılbaşı açık görüşünde ise yine aynı da- vada yargılanan Sinan Kukul ve Mürsel Göleli firar etti. Kukul'un firan aynı gün anlaşıldı vefirarsı- rasında yerine geçen Veysel Kukul tutuklandı. Kaçtığı 23 ocakta an- laşılabilen Goleii'nin yerine geçen akrabası Kahramanoğlu da daha sonra tutuklandı. Bayrampaşa Cezaevi'nden firar eden Cemal Keser'e yönelik tstan- bul DGM'de görülen davadaki suçlamalar ise şoyle sıralanıyor: 1988' de İçerenköy ve Kızıltop- rak'ta pankart asmak; Kadıköy, Ümraniye, Topkapı'da oto gaspı, Bostancı'da bir polis otosunun kurşunlanması ve Kartal'da bir polis memurunun tabancasının gaspedilmesi. Keser'in 18 kişinin daha yargı- landığı davada ileri sünılen suçla- malardan otürü TCK'nın 168, 537, 497, 264 ve 450. maddelerine ay- kırı davranmaktan 134 yıla kadar ağır hapis cezasıyla cezalandınl- ması isteniyor. Savcı görevden alındı Öte yandan yaklaşık 10 yıldır Bayrampaşa Cezaevi Savcılığı'nı yürütmekte olan Muzaffer lnan- lı da görevinden ahndı. Yetkililer- den edinilen bilgiye göre tnanlı'- dan boşalan yere tnfaz Savcıhğı'ndan Niyazi Fikret geti- rildi. tnanlı'nın ise Merkez Adli- ye'de görev yapacağı bildirildi. Muzaffer tnanlı'nın son dönem- de meydana gelen firarlarda "ih- mali bulunduğu" gerekçesiyle gö- revinden alındığı öne sürüldü. Emek Dünyası Genel yayın yönetmeni Sert, 4 yıla mahkûmoldu tstanbnl Haber Servisi — Emek Dünyası Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Emin Seri, tstanbul DGM'de, TCK'nın 142/3. madde- sine aykın olarak bölücü propa- ganda yapmak savıyla yargılandı- ğı davada 4 yıl 2 ay ağır hapis ce- zasına çarptınldı. Sert, Medya! Guneşi Dergisi sahibi Cemal Çe- lik'in tutuklânması üzerine Bil- sak'ta duzenlenen basın toplantı- sındaki konuşması nedeniyle suç- lanarak hakkında dava açılmıştı. Emek Dünyası Dergisi'nden ko- nuyla ilgili olarak yapılan açıkla- mada da Sert'in hapis cezasına çarptırılması protesto edilerek, "141 ve 142. maddelerin sözde kaldınlmasımn iktidan ve muha- lefeti ile paylasıldıgı havasımn ve- rilmek istendiği günlerde, DGM insanlan düşuncelerinden, konuş- malanndan, yazılanndan cezalan- dırmaya devam eünektedir" denil- di. Öte yandan, tnter Yayınları ta- rafından yayımlanan "Tanm ve Köylü Sorunu" adlı kitap dün ts- tanbul DGM'ce toplatıldı. Toplat- ma kararını söz konusu kitapta "komünizm propagandası yapıldığı" savıyla alındığı bil- dirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle