Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10
P A R L A M E N T O G U N D E M I
TBMM Genel Kurulu'nda bu hafta iki gensoru, bir genel
görüşme ve birMeclis araştırması önergesi ele ahnacak.
• Genel kurulun 13 şubat salı gunu yapılacak
toplantısında, "Tokat Hayvanat Bahçesi'nin Kapatılmasının
Nedenleri ve Sonuçlan" konusunda ANAP Tokat
Milletvekilı M. Zeki Uzun ve 23 arkadaşı tarafından verilen
Meclis araştırması önergesi ele alınacak. Aynı gün genel
kurulda üyelerin sözlü soru önergeleri de göruşülecek.
• Çarşamba gunü yapılacak toplantıda ise Devlet Bakanı
Güneş Taner ile Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrü Yürür
hakkında verilen gensoru önergelerinin ön görüşmeleri
yapılacak. SHP'li Erdal Kalkan ve arkadaşlan, "Tanm
urünkrinin ithalatının serbest bırakılmasına ilişkin ithalat
rejimi karannın, tarım sektörünü zaafa uğratacağı, baa
ithalatçı fırmaları tekel durumuna getireceği ve ülke
ekonomisini büyük ölçüde zarara uğratarak tanmda da dışa
bağımlılığı pekıştireceği" iddiasıyla Devlet Bakanı Taner
hakkında gensoru açılmasım istemişlerdi.
• DYP Sakaıya Milletvekili Ahmet Neidim ve arkadaşlan
da "Fiskobirlik'te bulunan fmdıkların, piyasa değerinin
altında, vade ile ve faizsiz olarak fındık sanayiı ile uğraşan
fırmalara satılmasını öngören para ve kredi kurulu
kararının uygulanmasını sağlayarak söz konusu firmaların
fahış kazanç edinmelerine neden olduğu" iddiasıyla Sanayi
ve Ticaret Bakanı Yürür hakkında gensoru önergesi
vermışlerdi.
• ANAP, SHP ve DYP gnıp baskanvekilleri tarafından
"terörle ılgili olarak hükümetin çaJışmaları ve alınan
tedbirler konusunda genel göruşme açılması" istemiyle
verilen önergenin ön görüşmeleri de perşembe günü
yapılacak. Ön göruşmeler sonucunda genel görüşme
açılmasına karar verilirse belirlenecek bir gunde TBMM,
teröru butun boyutlanyla değerlendırecek. Bu göruşmenin
gizlı yapılması bekleniyor. (Ankara/AA)
P A R T İ L E R D E N
Metropoliten belediye
bağlı SHP'li ilce belediye başkanlan, 24-25 şubat günleri
Ankara'da "Metropoliten Belediye Sistemi"nin aksaklıklarını
tartışacaklar. Toplantıyı örgütleyen Sincan
Belediye Başkanı Aziz Gürsoy, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 1983 yılında
uygulamaya konulan büyükşehir belediye
sisteminin birçok aksakhkları ve eksik
yanları bulunduğunu bildirerek şunlan
söyledi: Bu toplantıda belediye başkanlanmız
yasadaki uygulama sorunlannın yanı sıra değişiklik
onerilerıni de dile getirecekler. Ayrıca belediye başkanlanmız
10 aylık sürede yaptıklan yatınmları, etkinlikleri, tçişleri
Bakanlığı'na ve savcılığa intıkal ettirdikleri dosyalar
hakkında da bılgi sunacaklar. (Ankara/AA)
S o s
>
ı a l
Demokrat Halkçı
P a r t i Mjuetvekili Fikri
Sağlar TBMM Adalet Komisyonu'nun dokunulmazlığını
kaldırma kararıyla "Horzum soruşturması" arasında ilişkı
kurdu ve bu kararın "Horzum dosyası"nı
soruşturanlara yönelik bir tehdit olduğunu
söyledi. Fikri Sağlar ne zaman önemli
konulara el atsa bazı merkezlerin
dokunulmazlığınm kaldınlmasını gündeme
getirdiğini belirterek "Horzum Komisyonu
Başkanı ve Anavatan Partisi Milletvekili
Ladin Barlas'm adalet komısyonunda dokunulmazlığımın
kaldınlması içın oy kullanması ilginçtir" dedi.
f otîfo c/S\/|pntİcî Anavatan Partisi'nden
i d l l l C l a U ^ l C l l t i a i b a Z j milletvekillerinin
Doğru Yol Partısi'ne geçeceği yolundaki söylentiler ANAP
yöneticilerini kızdırdı. ANAP TBMM Grup Başkan
Vekillerinden Yasın Bozkurt "DYP serap
görüyor" dedi. Son günlerde 50'nin üzerinde
ANAP milletvekilinin partisınden istifa
ederek DYP'ye geçeceği yolundaki
söylentilerin artması ANAP yöneticileri
arasında huzursuzluk yarattı. ANAP TBMM
Grup Başkan Vekillerinden Yasin Bozkurt
UBA'ya yâptığı açıklamada ANAP'tan çok sayıda
milletvekilinin koparak DYP'ye geçeceği söylentilerinin DYP
yöneticilerince çıkarıldığını iddıa etti.
SHP'nin gücü azalmazSkrat
Halkçı Parti Genel Saymanı Diyarbakır Milletvekili Fuat
Atalay parti içi deraokrasiyi daha ıyi ışleteceklerini, aynca
I Doğu ve Guneydoğu bölgesinde SHP'nin
gucunün azalmayacağını öne sürdü. SHP
Genel Saymanı ve Diyarbakır Milletvekili
Fuat Atalay yaptığı açıklamada, sosyal
demokrat oyların SHP'de toplanmasını
sağlamaya kararlı olduklanm belirterek şöyle
I dedi: "Partide sonuna kadar ikna yöntemi
uygulayacağız, parti meclisinde farklı
göruşler ortaya çıktığı zaman hemen
oylamaya geçmeyeceğiz, önce ikna yönetimi
izleyeceğiz!' (Ankara/UBA)
SHP'li belediyelerSSSSr
jvuşmazlıkla sonuçlanan Gaziantep Anakent, Şehitkamil ve
Şahinbey belediyelerinde çalışan 3 bin belediye işçisi, SHP
Genel Başkanı Erdal tnönü'ye çektikleri telgrafla SHP'li
belediyeleri şikâyet ettiler. PTT önlerinde uzun kuyruklar
oluşturan işçiler, telgraflarında, "Biz emekçi
sosyaldemokratların açlığa terk edilmesine seyirci
kalmayınız" dediler. Belediye-Iş Sendikası Gaziantep Şube
Sekreteri Ubeydullah Koçer, 8 yılük belediye işçisinin halen
182 bin lira ucretle çalıştiğmı belirterek şunlan söyledi: "Bizi
açlığa mahkûm eden belediye başkanlarını, genel
başkanlarına şikâyet ediyoruz. Telgraf çekmekteki amacımız
emeğe saygılı olduğunu savunan SHP'nin emeği hiçe
saydıgmı kanıtlamaktır. SHP'nin tüzük ve programının
emek ağırlıklı olduğunu herkes biliyor. Ancak SHP'h
belediye başkanlanmn emekçiye verdiği haklar bu programla
çelısiyorî'
Kapatılan AP'nin 29. kuruluş yıldönümü nedeniyle
yayınlanan DYP Başkanhk Divanı bildirisinde
"DYP'nin AP'nin misyonunu, bütun canlıhğı ve kudreti ile
gunumuzün şartlarına uygun olarak yürüttüğü" belirtildi.
Mesajda, DYP'nin bir "demokrasi şöieni" olarak
düzenlediği anma gününün, Merzifon'un Yeniçeltek kömür
ocağındaki grizu faciasının 68 işçinin yaşamını yitirmesiyle
ertelendıği kaydedildi. DYP Başkanhk Divanı'mn mesajında,
milletin ilk kez 14 Mayıs 1950'de Demokrat Parti'nin
iktidara gelmesıyle yalmzca yönetilmek için yaratılmış kişiler
topluluğu olmaktan çıkıp, kendi kaderine el koyduğu ve bir
vatandaşın topluluğu haline geldiği belirtildi. Mesajda
AP'nin de, milletin, ikinci sınıf vatandaş sayılmayı
reddederek karşı çıkmak ve oyu kendi iradesinin vesikası
olarak kabul ettirraek uzere, İcendi bağnndan çıkarttığı
siyasi örgutlenmenin adı olduğu ifade edildi.
. SHP Grup Başkanvekili ve eski tçişleri
Bakanı Hasan Fehmı Guneş, "12 Eylül'un
teroru bitirmediğini, teröru sadece ertelediğini" söyledi.
Prof. Dr. Muammer Aksoy'un öldürulmesinin de içiıtde yer
aldığı son olaylan, "terör başlangıcı" olarak değerlendiren
Guneş, klasik polisle terörün önlenemeyeceğini, teröre karşı
ozel ıstihbarat, özel eğitim ve ozel donanımın gerekli
olduğunu bildirdı. TBMM'de terör konusunda genel
görüşme açılması için ortak önerge veren ve bu önergesi
diğer partiler tarafından da benimsenen Güneş, son
olaylarla ilgili soruları yanıtlarken bir polis, bir subay ve
Aksoy'un, siyaset dışı veya özel nedenlerle ölduruldüklerine
ilişkin ipucu bulunamadığına dikkat çekti. Guneş, suçu
üstlenenlerin açıklamalarınm, olayların siyasal amaçlı
olduğunu gösterdiğinı belirtti. Guneş, "Mevcut delillere göre
konuşursak siyasal amaçlı olma özelliği ya da ihtimali ağır
basmaktadır. Bir terör başlangıcıyia karşı karşıyayız" dedi.
Vatandaşlıktan çıkma
• ANKARA (ANKA) — Bakanlar Kurulu, 218 kişiye
Türk vatandaşlığından çıkma izni verdi. Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürurluğe giren karar, Içişleri Bakanlığ'nın
yapılan başvurulan değerlendirerek Bakanlar Kurulu'na
iletmesi uzerine ahndı. Türk Vatandaşlığı Yasası'na göre
vatandaşlıktan çıkma izni verilenlerden 57'sini Mardin,
40'ıru da Istanbul nufusuna kayıtlı kisiler olusturuvor
HABERLER
DYP'DE 'YENtÇİZGr TAKriŞMASI
12 ŞUBAT 1990
'Kırk Haramiler'den Vitrin değişikliği'ne
CİNDORLK — Ortaya attıgı 'partide yeni çizgi' görüşii tartışmalara neden oluyor.
Iç Potitika Servisi — DYP'nin bu yıl eylül
ayında yapacağı "büyük kongre" öncesı,
parti yönetim kadrolarının
"gençleştirilmesi" tartışmalan suniyor.
Eiki Genel Başkan Hüsamettin
Cindoruk'un bu konuda ortaya attığt
"partide yeni çizgi" görûşu, DYP Genel
Merkezi tarafından "pek hoş"
karşılanmazken, tabanda taraftar buluyor.
DYP'de gundeme gelen "değişiklik"
tartışmalan, 1987 29 Kasım seçimleri
öncesinde, Süleyman Demirel'e genel
başkanhğı devreden Hüsamettin
Cindoruk'un, "MiUetvektö adayı beUrleme"
çalışmaları dönemindeki çıkışıyla ilk kez
kamuoyunda açıktan açığa tartışıldı.
özellikle aday listesinde kendine yer
bulamayan "gençler" o tarihlerde, parti
yonetimını "kırk haramiier"
diye niteleyerek listelerde yeni
isimlere yer verilmemesini tepkiyle
karşılamışlardı. Bundan sonra da Demirel
ve Cindoruk arasında uzun süren bir
"soğukhık" sürecı başlamıştı.
Eylül ayı sonunda yapılacak olan "büyük
kongre" ile ilgili seçim takvıminin
başlayacağı bu günlerde, "imaj değişikliği"
ya da partideki yönetim kadrolarının
"gençleştirilmesi" tartışmalan yeniden
yaygınlaşmaya başladı. Eskı Genel Başkan
Hüsamettin Cindoruk'un bir süre önce bu
konuda açıktadığı DYP'nin "yeni çizgi"
arayışı içinde olması gtreği ve "genel
merkezde yeni bir yapüanma" sağlanması
görüşleri, parti üst yönetimi tarafından
"sıcak" karşılanmıyordu. Cindoruk'u
yanıtlayan Genel tdare Kurulu Üyesi Ismet
Sezgin de Cindoruk'un bazı görüşlerine
katılırken "yönetim kadrolarının"
değıştirılmesi ve bu yoldaki "yeni çizgi" ile
ılgili göruşlerini Buyıik Kongre'de
söylemesi gerektiğım belirtiyordu. Sezgin,
ayrıca Cindoruk'un "Lidere karşı bir
yarışa girmem bana yakışmaz. Ama yunn,
bunu pekala, mesela bir Aydm Menderts
yapabilir" sözlerini yadırgadığını ifade
edıyordu. Cindoruk, Bedrettin Dalan'm
kuracağı yeni partinin, DYP açısmdan
"dezavantaj" olmaması için eylülde
yapılacak "büyük kongre"nin mart ayına
alınmasını da öneriyordu. Açıklamalannda,
Doğu Bloku 'ndaki komünist partilerin,
kadrolarındaki "65 yaşmdan yukart"
üyeleri tasfiye ettiğine dikkat çeken
Cindoruk, bunun genç kadrolarla
sağlandığını örnek gösteriyordu. Buna
karşıhk tsmet Sezgin de komünist
rejtmlerle, demokrasileri birbirine
karıştırmamak gerektiğini vurguluyor ve
Türkiye'de politıkanın kendine özgü
kuralları olduğunu dile getiriyordu.
DYP'de "yeni çizgi" arayışı, patinin gerek
genel merkez yöneticilerini, gerek tabanım
bu tartışmanın içine çekiyordu. Parti
vitrıninin yenilenmesı ya da yönetim
kadrolarının "gençleştirilmesi", "yeni
çizgi" ile "imaj değişikliği" biçiminde
ortaya atılan göruşler son günlerde giderek
yaygın bir tartışma ortamının doğmasına
yol açıyordu. Parti kamuoyunun değişik
kademelerinde tartışılan bu konularda,
DYP'nin çeşitli yönetim birimlerinde görev
alanların, halen bu görevı sılrdurenlerin
göruşlerini yayımlamaya başlıyoruz.
DYP Genel Sekreteri ve Genel tdare Kurulu üyesiErgenekon:
Gençlerin önü açıkYönetici kadronun gençleşmesi konusunu
değerlendiren Gökberk Ergenekon "Nüfus
kâğıdına bakmak çok saçma bir iş olur." dedi.
GÜNSELİ ÖNAL
ANKARA — DYP Genel Sek-
reteri ve Genel tdare Kurulu uye-
sı Gökberk Ergenekon, yönetici
kadronun gençleşmesi konusun-
daki eleştirılen değerlendirırken,
"Nufus kâğıdına bakmak çok saç-
ma bir iş olur. Bizim uğraştıgımız
kadroya kim katkıda bulunuyor-
sa, bizim için en geçerli insan o"
dedi. Parti örgütlerinde ve genel
merkezde gençlerin önunde bir
engel olmadığmı söyleyen Ergene-
kon, "Bizde ber kafadan bir ses
çıkmaz" diye konuştu. Genel Baş-
kan Süleyman Demirel'in de
"çekinilmeden" eleştirilebildiğini
kaydeden Ergenekon. "Demirelci-
yiz. Kendini liderimizden daha iyi
gören arkadaşımız yok" dedi.
Ergenekon, Genel Başkan Sıi-
Irvman Demirel'in etrafındaki yö-
netici kadronun gençleşmesi yö-
nundeki eleştırilerle ilgili göruşle-
rini, "Bunun gençiikle, yaşulıkla
filan ilgisi yok. Kim ne kadar ne
kadyoısa bu ise, bizim için en mu-
teber, en degeıii adamlar onlar.
Bizim ugraştığımız davaya kim
katkıda bulunnyorsa, bizim için
en geçerli insan o. Nufus kâğıdı-
na. eskilige >eniliğe bakmak çok
saçma bir iş olur" diye değerlen-
dirdi.
Ergenekon, "Gençlere parti
içinde yeterince olanak veriliyor
mu? Gençlerin önunde bir engel
var mı sizce" sorusunu ise "Kati
surette yok. Öyle bir şey olsaydı,
teşkilatın yüzde 70'i genç
olmazdı" dedi. Ergenekon, genel
merkezdekı genç yönetici sayısının
fazla olmamasına dikkat çekilme-
si ve yönetim kadrolarının genç-
lere açık olup olmadığının sorul-
ması üzerine de "Her şey açık biz-
de. Diğer partilerden farklı olarak,
bizde ber kafadan bir ses çıkmaz.
Merkez yönetimlerinde her türlü
şey tartışılır. Ayda 7-8 defa top-
lanb yapan bir genel merkeziz.
Her turlu şeyirahatlıklakonuşa-
bildigimiz için sonunda tek ses çı-
kar. Eger bir kişinin bazı konular-
da tereddutu kalırsa bir toplantı
daha yapanz. Birkaç saat o göru-
şiılür. Ya biz o arkadaşı ikna ede-
riz. Ya o arkadaşımız bizi ikna
eder. Kararlanmızı çognnlukla,
enine boynna, en sonuna kadar
tarbpuak alınz" biçiminde ko-
nuştu.
Ergenekon, Demirel'in büyük
kongrede rakipsiz genel başkan
adayı olmasının partiye dezavan-
tajı olup olmadığma ilişkin soru-
ya şu yanıtı verdi:
"Dezavantaj diye bir şey gör-
muyorum. Çunkü bütun yollar
berkese açık. Demirdciyiz zaten.
Partinin, kurulusunda, hatta siya-
sete girerkenki sebebimiz bu. Bi-
zim hareket noktamu bu. Belki o
yuzden subjektif olabilirim, ama
o kadar açık bir ortamdır ki her
isteven, kim kendisini daha iyi gö-
ruyorsa kalkar, 'Ben daha ıyi
yaparun' der. Benim gordüğiim
kadanyla kendini liderimizden
daha iyi gören arkadaşımız yok.
Olsaydı, bugüne kadar biz de bi-
lirdik onu."
Ergenekon, DYP'nin imaj deği-
şikliğine gereksinimi olup olma-
dığı, büyük kongre sonrasında ka-
muoyuna nasıl bir imaj vermesi
gerektiğine ilişkin soruyu da şöy-
le yanıtladı:
"Bugunkü imajımızdan bir za-
rar görmedik bence. Çünkiı, bn-
gunku stilimiz bizi başanya gotür-
du. Kaybeden bir takım olsak,
kaybeden bir parti olsak, belki de-
ğişiklik olur. Ama daha iyi olmak
için de surekli degişim var zaten.
Liderin katıldıgı toplantılara ba-
lun. Kamuoyu aslında neyi istiyor-
sa, gunun icabı neyse, parti zaten
ona göre şekilleniyor."
İZMİR
'Örgüt doğal ayıklamayı yapar'
İZMİR (Cumhuriyet Ege Büro-
su) — DYP tzmir örgütunde de-
lege seçımlenyle birlikte "gençleş-
me, venikşme" tartışmalan da yo-
ğunlaştı. Kendilerini "tabanda
birlik grnbu" olarak adlandıran
muhalıfler, "Delege seçimleri de-
mokratik ve adaletli bir ortamda
yapıldığı surecc gençleşme ve ye-
nileşme kendiliğinden olacak"
derken, il yöneticileri "Biz misyon
partisiyiz, bu nedenle aramızda
her yaştan kişilerin bulunması do-
ğal. Aynca gençlik komitelerimiz
de çalışıyor" dediler.
DYP örgutünde tabanın yoğun
baskısı uzenne tl Başkanı Sabit
Osman Avcı, yönetim kuruluyla
birlikte istifa etmiş, yerine Rasih
Öztiirk başkanlığında yeni bir yö-
netim kurulu atanmıştı. Yeni yö-
netim de partide "kan degişimi,
dinamizm" isteyenler tarafından
yeterli bulunmadı.
Kendilerini "tabanda birlik
gnıba" olarak adlandıran grup-
tan, eski Konak tlçe Başkanı İs-
mail Ugural "İzmir örgütü bek-
lentileri gerçekleştirmekten çok
uzaktır. Yaş sorunu da var, oreut
olarak yetersizlik de var. DYP İz-
mir orgutunun yeterince mesaj ve-
rememesi gençleri de in'yor" dedi.
Delege seçimlennin sağlıkh yapıl-
ması dunımunda örgütün "Dogal
ayıklamayı" yapacağını ve
"gençleşme" olacağjnı vurgulayan
Uğural sözlerini şöyle sürdurdu:
"Buyuk şehiıier çok onemli.
MetropoDerde örgütlerin, kırsal
kesim örgutlerine gore vitrini da-
ha \uksek. metropol toplumun di-
nanuklerini kavramış çok hareket-
li yapıda olması gerektiği kanısan-
dayım. Med>a meselesi çok onem-
li. Şehirler metropolleştikçe med-
yanın önemi artıyor. Sayın Demi-
rel'in bu yönde çaba içinde oldu-
ğunu göniyor ve kendisini takdir
ediyorum. Gençleşme, yenileşme
genelde kamuoyunun beklentisi
ama fazla da abartmamak lâzım.
DYP yepyeni bir parti degil. AP-
den, DP'den gelen ınsanlar var,
bunlan buruştunıp atamayız."
tl yönetim kurulu üyelerinden
Galip Halıcı ise DYP'nin misyon
partisi olduğunu vurgulayarak
"Bu nedenle yetkili organlarda her
yaştan kişinin bulunması dogal.
Gençlik komitelerimiz de
çalışıyor" dedi.
KTTAP/YAYIN
Ko<£r> *ln
KARACAN
AÇIKOCRETİM TESTLERİBU TESTIER «RA. F1NBL VE BUTUNLEME SINAVLARINDAN 100 T i l l PUflf. ALDI
'tııilB ır 150 son. • AUMt •* I 1» MTU
TH
t D- 15C ur>
D 1 SIMF 2 KlTAP
! 3 SMF 1 K1TAP
3 SIMF 2 KfTAP
'jn D* m 150 xr>.
~ » SMF 3 KfTAP
Pn«B*m ı»wi
Oeviet Biâçts. 5C i c ı
2 SMF t KfTAP
»MnviSCnnı <K»ı«
UHtt i » Stru .*tmt* <
Ttf« 0* I 150 «n,
n 2 SMF 2 KİTAP
C *
-
~ 4 SMF 2 KtTAP
4 SIMF 3 KITAP
UUO <C*unma 15a IOT. • ***** * 3 * « S iC ü
ISTEOtölNİZ KITA
ADI SOYADI
SiNIF - BOLÜM
ADRES
I ŞEKLINDE IŞARETLEVEREK BEUHTİNİZ
0dwıei isteme Adrm
Necctıbey Cad.36/12 • 14
Kıt 6-7 Sıhhıye / ANKARA
TH 231 03 31 • 231 44 51
NOT Her Kıtap 4 500 TL * f (KDV Dttd)
enıclı MıMcfde Aynca 2 000 TL irt Posta Pu(u OonıtenlmeMv
Olur mu böyle şey olur mu?
Ateşin içinde bağdaş kurmuş
insanlar olur mu?"
DÜRTLERİN GECESİ
Fevzi YETKİN - Mehmet TANBOĞA
"Yoksa bu bir kâbus mu? Dürtün beni arka-
daşlar, dürtün. Yoksa uykuda mıyım? Bir karaba-
san mı bastı beni? Ne olur kurtarın beni bu
kâbustan, yardım edin, fenalaşıyorum.
Suyu dökenler durdular. Ateşin içinden
gelen seslere kulak verdıler. Ateşin sesı hafif ve
netti. Konuşma berrak ve umut saçıyordu: Su
dökmeyin... ateşi yakın... ateşi..."
YURT
Necatibey Cad. 25/9 Sıhhıye-ANKARA
BAYIR YAYINLARI
SOSYALİST VE KAPİTAÜST ÜLKELERDEN
GEZI İZLENİMLERİ
Işçı Arıstokrasısının otuşumu ve ybnetım bıçımlerı
Fıyatı 7000 TL
Dr. YAHYA KANBOLAT
POLİTİKACININ KÖKENİ
Sıyasa adamının oluşumu ve nıtelığı
Fıyatı 4000 TL
Dr. YAHYA KANBOLAT
Dağıtım llhan llhan Kıtabevı
Bayındır Sk 23/6 )tenışehır-Ankara
PARTİIİLER NE DİYOR?
'Demirel en iyisini yapmıştır'
Azer G«aald (DYP Gıresun
tl Yönetim Kurulu üyesi) — Genç-
leştirme ıstemini çok olumlu bu-
Iuyoruz. Bu bir özlemdir. Bu be-
yan DYP tabanında buyuk bir
yankı uyandırmıştır. Bu özJerni
Sayın Cindoruk dile getirmiştir.
Parti yetkili organlarının bu sese
kulak verdiklerini umuyoruz. Biz
bu konuda tarafsızız. Sayın Demi-
rel'in genel başkanlığında, yöne-
tunin çok büyük oranda değişme-
sini îstiyoruz. Sayın Cındoruk'un
da bu tablo ıçensinde Genel Baş-
kan Demirel'in yanında olmasını
istiyoruz.
Ibrahfaa Anamy (DYPNiğ-
de tl Başkanı) — DYP'de kadro-
larda gençleştirmeye gitmek, yeni
değil, eskilere dayanır. Zaten genç-
leşme partide kendiliğinden var.
Türkiye genelinde baktığımız za-
man il yöneticilerinin üçte ikisi
genç incanlardan olusmuştur. Ay-
nca daha gerilere gıdersek Sayın
Süleyman Demirel AP Genel Baş-
kanı ve başbakan olduğunda çok
gençti.
.\evzat Erean (DYPAdapa-
zan tl Başkanı) — DYP'nin zaten
genç ve dinamik bir kadroya sa-
hip olduğu açıktır. Partideki ya-
pılanmalar ve takıp edilecek po-
litikalar kongrelerde belirlenir.
Son günlerde ortaya çıkarılan
gençleşme ve vitrin yenileme ko-
nusunda düşüncemiz şu: Hukuk
devletınde ve demokratik kurulaş-
larda ırk, cins, mezhep ayrımı gi-
bi yaş ayrımı yapılması da mah-
zurludur. Parti yönetıminın, kad-
roların gençleştirilmesi konusu-
nun gündeme getirilmesi maksat-
hdır. Bu konuda bir çalısması ola-
nın kendini il ve ilçe kongreleriy-
le 29 eylülde yapılacak genel ku-
rulda göstermesi gerekir. Genel
merkez yönetimini oluşturan kad-
rolann zaten genç ve dinamik bir
yapısı vardır. Önemli olan yaş ola-
rak gençlik değil, fıkren genç ol-
maktır. Partimizin eğer yeni bir
vıtrine ihtiyacı varsa bu yeni vit-
rin eylülde yapılacak kongreyle
belirlenecektir.
thsan Erd*g«H (DYP Kas-
tamonu tl Sekreteri) — Gençleî-
tirmede fayda var. Vitrinde ve
imaj değişikliğinde genel başkanın
tecrübelerinden faydalanmamız
gerekir. Politika çok büyük bir
tecrübe işidir. Gençleştirirken or-
ta yaşhlarla yaşlılan bir kenara at-
mak mumkun değildir. Gençlerin
yetişirken bu deneyimli politika-
cılardan yararlanmaları mutlaka
gerekecektir. Eskilerin faydalı ola-
cakları düşünülmelidir. Genel
merkezdeki yönetim değişikliğınin
genel başkanımıza bırakılmasının
faydalı olacağı düşüncesindeyim.
H m a Kılıç (DYP Ordu
Merkez tlçe Başkanı) — DYP'nin
eskiden beri gençliğe önem verme-
diği açık seçik ortada. Şu anda
genç kadroya ihtiyacımız var. Gö-
nul istiyor fakat hemen olması
mümkün değil. Yüzde 40 ya da
yarı yanya düşünulebilir. Aym ki-
şilerin aynı kadrolarda ben de va-
nm demeleri yanlıştır. Fikirlerine
saygılıVLZ ama değişmelen gerekir.
Genel merkez yönetimi değişme-
li, aynı kalmamah, vatandaşın de-
ğişik simaları görmesi sağlanma-
hdır.
Hnlasi S r a a e ı (DYPErzu-
rum tl Başkanı) — Sayın Demi-
rel bu konularda en iyisini yapmış-
lardır ve yapmakıadırlar. Bunun
için bir şey söyleyemeyeceğira.
StRECEK
Uluslararası Af Örgütü 'nün
Türkiye değerlendirmesi
6
Ipe götüren
adaletsizlik9
FATİH M. YILMAZ
"Bunlan asmayıp da besleye-
lim mi? Hapishanelerde ömür bo-
yu bakalım mı? Siz, boyle bir şe-
yi kabul edebilir misiniz?" Bu
sözler, Uluslararası Af Örgütu'-
nün şubat bulteninde, Türkiye ile
ilgili bir yazının başında yer
alıyor.
Yaşamını şimdi sade bir vatan-
daş olarak Marmaris'te surdüren
eski Cumhurbaşkanı Kenan Ev-
ren'in, 1984 yılında söylediği bu
sözlerden sonra, yazıda yine Ev-
ren'ın, ekim 1988'de "Ben ölıim
cezasına karşıyım. Bu konuyu
Tıirkiye'ye dönunce Başbakan
Özal'la goruşeceğim" şekhnde
Berlin'de yaptığı açıklama da
ammsatüıyor. Uluslararası Af ör-
gütü, hiçbir yorum yapmadan
verdiğı bu anımsatmalan, sayfa-
nın ortasına yerleştirdiği Adnan
Menderes'in darağacındaki fotoğ-
rafı ile "süslemeyi" de ihmal
etmiyor.
Tum dünyada insan hakları ih-
lallerine ilişkin çahşmaları ile ta-
nınan Uluslararası Af öfgütü, her
ay yayımladığı 8 sayfalık bulten-
le dunyadan çeşitli haberler veri-
lor. Bıiltenin bu ayki sayısında ilgi
çeken durum, Turkiye'ye, idam
cezalanyla ilgili olarak tam 4 say-
fa ayrılmış olması. Geri kalan 4
sayfanın IS ülkeye verildiği duşu-
nüldüğünde, orgütun Türkiye'ye
verdiği "önem" açıkça farke-
diliyor.
"Darağacına götüren
adaletsizlik" ve "tşkence ile alı-
nan ifadelerle mahkûmiyet" ana
başlıklarında hazırlanan yazıda,
Uluslararası Af örgutu, daha
sonra Türkiye'de idamlann geniş
bir kullanım aJanına sahip oldu-
ğunu, 1923-1984 yılları arasında
14'ü kadın olmak uzere en az 415
kişinin idam edildiğini belirtiyor.
Türkiye'de idamların, özellik-
le "askeri darbeler"den sonra yo-
ğun olarak kullanıldığını kayde-
den söz konusu yazı, 12 Eylül
1980 ile son infazların yapıldığı
1984 yıllan arasında çeşitli suçlar-
dan 50 kişinin idam edildiğini bil-
diriyor. Yazı, Turkiye'nin 1980'li
yıllarda idam cezasını uygulayan
tek Avnıpa Konseyi üyesi olduğu-
nu da vurguluyor.
TBMM'de onay bekleyen top-
lam 249 kesinleşmiş idam dosya-
sımn bulunduğu kaydedilen Af
Örgütü yazısında, bu idamlann,
"b*r an için" uygulanabilecegı
beliıtiliyor.
Uluslararası Af Örgütü, Türki-
ye'de SHP, barolar, tabip odala-
rı ve insan hakları derneklerinin
idam cezası uygulamasına karşı
çeşitli kampanyalar başlattıklannı
da behrttiğî yazısında, ANAP hü-
kümetinin, 1989 yılı sonlannda
idam cezası gerektiren bazı suçlar-
da indirime gittiğini de arum-
satıyor.
Türkiye'de "1980 yılında baş-
layıp hâlâ suren davalar oldu-
gu","işkence altında alınan bir-
çok ifadenin mabkemelerde ddil
olarak kullamldığı", "sıkıyöneti-
min kaldırılmasına karşın, aske-
ri mahkemelerin işlevlerinin
sürdüğü" saptamalannın yapıldı-
ğı Uluslararası Af Örgütü'nün
Turkıye ile ilgili sayfalannda, ya-
pılan işkenceler ve ışkence biçim-
leri de geniş olarak söz konusu
ediliyor.