Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 ARALIK 1990 CUMHURİYET/17
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
Ueytet Meteoroloji işleri Genel Mü-
düriûŞCınden ajınan bilgiye göre bû-
tün bölgelerimiz çok bulutlu ve ya-
ğışlı geçecek. Yağışlar yajmur. yer
yer sajanak, Trakya ile Batı Kara-
deniz'in yûkseklennde karla kanşık
yağmur şeklınde olacak. HAVA Sl-
CAKLIĞI: Onemli bir değişiklik ol-
mayacak. RÛZGÂR: Güney ve bat
yönlerden tiafif ara sıra orta kuvvet-
te, yer yer kuvvetli olarak esecek.
Denizlenmizde- Dofiu Karadeniz,
Marmara ve Ege'de kıble ve lodos-
tan 3-5, Bat Karaûenız ve Ege'de 6-7
kuvvetinde, saatte 10-21 deniz mili
hızla esecek. Tahmını dalga yiıksek-
lıği 0.5-1.5, Ege ve Batı Karadeniz'-
de 2-3 metre dolayında olacak. Van Gölû'nde hava: Çok bu-
lutlu ve yağmurlu geçecek. Rûzgâr gûney ve bat yûnlerden
hafif. ara sıra orta kuvvette esecek. Gûl kûçûk dalgalı. gûrüş
uzaklığı 5-10 km. dolayında bulunacak.
Mana
Adapaan
Adıyaman
Myon
Ajn
Anfcıra
Antakp
Antolya
Anvin
Aydın
Balıtesr
Bîleak
Bingöl
Bıdıs
Bdu
Bursa
CanaMale
Cooım
r
18° 10° Dıyarttfır
9° 6°Etfım<!
15° 7°Erancan
8° 4°Emjnjm
8° 2°Estoş*ir
8° 3>Gaaam>
18° 12° ar«sun
V 15° 8°Manısa
1° K Mara*
4°Meran
3°Mujla
2°Muş
6°W
18° 10° Gûmûştane Y 11"
12° 8°HaM*ı V 9°
Y 10°
Y 10°
p
8° 4°lsönt>ul
8° 5°lzraır
Y 13° 5°Kars
10° 4° Kastamonu
5° 2°Kaywri
10° 6° Kındarelı
9° 5°Konya
Y 12° 6°KüShya
Y 13° 8°Malatya
6°REE
S°Samsun
6°S«rt
S»Sinop
7°Sıvıs
2°1elon)aS
2°Trata>n
2°funcelı
2°Uşak
2°Van
Y 12° 8°
Y 14° 6°
Y 12° 7°
Y 11° 5°
Y 10° 4°
Y 15° 10°
Y 17» 11°
Y 14° 10°
Y 14° 9°
Y 12° 8°
8° 3°
6° 3°
Y 18° 11°
14° 5"
Y 9° 4°
Y 10° 4°
Y 8° 2°
Y 9° 6°
J 'yajmuriu İSS» A-açık BbuiuOu G-oüneş* K-kaıiı S-sslı Y-yaOmurtu
DÜNYA'DA BUGÛN,
BULMACA
SOLDAN SAGA
1/ Felsefe ve edebi-
yatta şeytanı ve kö-
tülüğü yüceltme an-
layışı. 2/ Yolsuz ya
da emeksiz elde edi-
len şey... Ses. 3/
Uluslararası alanda
karayoluyla yapılan
mal taşımacılığı ve
bu iş için kullanılan
kamyon... Memeli-
lerde ana ile dölüt
arasında kan alıp
verme işini sağlayan
organ. 4/ Çok iri bir
su kuşu. 5/ Çıkar
yol, çare... Bir bilgiyi gösteren sim-
geler dizgesi. 6/ Bir Asya ülkesinin
başkenti... Bayram. 7/ Hile... Kumar
oyunlarında, kâr ve zarar olmadığı-
nı belirtmekte kullanılan sözcük. 8/
Yer'in yü içinde Güneş'e en uzak ol-
duğu nokta... Kızgın bir demirle vu-
rulan damga. 9/ Bir işteki engelleri
yenme kararı... Mantar meşesi.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Ince kabuklu bir mandalina tü-
rü. 2/ Hatıra... Sulak yer. 3/ Soyu tükenmiş olan, küçük ve çe-
vik bir yaban atı... Eski ve bilinmeyen bir tarihi aniatmakta kul-
lanılan deyim sözü. 4/ Bağışlama... Tlp dilinde derinin kanlan-
masına verilen ad. 5/ Hıristiyanların en buyük bayramı... Par-
lak kırmızı renkte değerli bir süs taşı. 6/ Yiyicilik, rtişvet alma.
7/ Yankı... Düşünce. 8/ Kamuya duyurulmak istenen şeylcri yük-
sek sesle haber vermeyi iş edinmiş olan kimse... Ender, seyrek.
9/ Nesne, şey... Elendikten sonra geriye kalan en ince bulgur.
60 YILÖNCE Cumhuriyet
Sporcuların kongresi
6 ARALIK 1930
Spor teşekkülleri arasında
çıkan ihtilâf dolayısile
gazetemizin ve Vakit
refikimizin müşterek
tavassutu üzerine iki hafta
evvel Türk Ocağında
aktedilen hususî bir içtimada
bir zemini itilâf elde edilmiş,
Istanbul mıntakası idman
hey'etlerinin yeniden intihabı
takarrür etmiş, kongre içtimaa davet edilmişti.
mıntaka kongresi dün sabah Beyoğlu H. Fırkası
merkezinde toplanmıştır. KongTeye müttefik kulüplerin
hepsi iştirak etmiştir. Bu içtima Kasımpaşa kulübü
namına murahhas olarak iştirak eden Etem Izzet Bey
kongre reisi intihap edildikten sonra mıntaka hey'eti
merkeziyesi ile mıntaka idman hey'etlerinin intihabına
geçilmiştir. Türk Ocağındaki hususî içtimada, spor
işlerinin başına geçecek olan zevatın şimdiye kadar hiç
vazife almamış kimselerden mürekkep olması hakkında
bir karar verilmiş, bu hususta bir de esami listesi ihzar
edilmişti. Dünkü kongrede, isimleri üzerinde hemen
hemen itilâf hasıl olan bu zevat resmen intihap edilecek
ve aylardanberi muattal kalan spor işleri faal bir safhaya
geçecekti. Fakat lstanbul mıntakası hey'eti merkeziyesi
riyaseti için, merkezi umumî ikinci reisi Fethi Tahsin
Beyle, Etem İzzet Bey namzet gösterilmişlerdi. Hafıreyle
yapılan ilk intihapta Etem İzzet Bey 19, Fethi Tahsin Bey
18 rey aldılar. Reis intihabı, mevcut azanın nısfınm bir
fazla reyi ile intihap edileceği müsarrah olmasına binaen,
bu şekil nizamnameye uymadığı ileri sürüldü, yeniden rey
toplandı. Bu defa da 19 reye karşı 23 reyle Fethi Tahsin
Bey kazandı.
30 YIL ONCE CumhuriY
et
Maaş meselesi
I 6 ARALIK 1960
Örtülü ödenek duruşmasında
Başbakanlık sabık özel Kalem
Müdürü Arif Özgen'in Menderes'in
emekli maaşı aldığından
bahsetmesi hayli merak
uyandırmıştı. Emekli Sandığından
aldığımız bilgiye göre bu maaş,
ı birinci Menderes kabinesinin
A. Menderes istifasından sonra kendisihe 5434
sayılı kanun gereğince bağlanmıştır. Sonradan kaldınlmış
bir hükme göre bakanlara, ayrıldıktan sonra emekli
maaşı bağlanmakta idi. O zamanlai ayda 450 lira maaş,
daha sonra çıkan 7342 sayılı kanunla bir misli artarak
ayda 900, üç ayda iki bin yediyüz liraya yükseltilmiştir.
Hüküm meriyetten kaldırıldığı için bu kanundan sadece
1946 yılında milletvekili olup da sonradan bakanlık
yapanlar istifade etmektedir. Yassıadada bulunanlardan
Menderes'ten başka Polatkan da emekli maaşı almaktadır.
Kaybolan pilot
Hlroşima ve Nagazaki üzerine ilk atom bombalarmı atan
pilot, Binbaşı Claude Eatherly, 22 kasım tarihinden beri
kayıptır. Binbaşı Eatherly, akli muvazenesinde bozukluk
müşahade edildiğinden Waco'daki Eski Muharipler
Hastahanesinde tedavi edilmekteydi. 22 kasımda
hastahaneden çıkan eski pilot bir daha donmemiştir.
41 yaşında olan Eatherly, ilk atom bombasının yaptığı
tahribatın fecaatini öğrenince şiddetli bir şok geçirmiş ve
akli muvazenesini kaybetmişti. Psişiyatrlar, Eatherly'nin
bir suçluluk kompleksine düştüğünü ve Hiroşima'daki
10.000 kişinin ölümünden kendini mesul gördüğünü
belirtmektedirler.
Binbaşı Eatherly, atom bombasını taşıyan uçağın
önünden giden ve yol gösteren bir keşif uçağını idare
etmekteydi. Bomba, Eatherly'nin vasıtası ile hedefe isabet
etmişti.
GEÇEN YIL BUGÜN CumhuhY
et
Görevleri sona erdi
6 ARALIK 1989
Cumhurbaşkanhğı Konseyi'nin görevi bugun sona erdi.
Konsey üyesi 4 emekli general bu sabah Anıtkabir'i
zdyaret edecekler ve Mecliste bir basın açıklaması
yaparak 1983'ten beri sürdürdükleri Cumhurbaşkanlığı
Konseyi üyeliklerini noktalayacaklar. 12 Eylül 1980'de
Genelİcurmay Başkanı ve 4 Kuvvet Komutanı ülkede
yönetime el koymuş, ilk 3 yıl Milli Güvenlik Konseyi
(MGK) olarak görevde kalmışlardı. 1982 Anayasası'nın
referandumda kabul edilmesiyle Devlet Başkanı Kenan
Evren Cumhurbaşkanı olurken, anayasanın geçici 2.
maddesi gereğince eski MGK üyeleri de 6 Aralık 1983'ten
itibaren Cumhurbaşkkanlığı Konseyi üyelikleri görevine
başlamışlardı .
TABTISMA
Bir Zihm Uyamşı Üzerine
Ezberci ve edilgin kalabalıklar yerine, düşünen, yapıcı bireyler
yetiştirebilmek, "genel kültür" gibi belirsiz çerçevelere
gelişigüzel doldurulabilen soyut ve düzensiz heveslerden biri
ya da birkaçı değil, ama köklü ve tutarlı bir eğitim
disiplinidir.
Uydu yayınından bilgisayar donanımına
ya da GAP'a kadar her türlü teknolojiyi sa-
tın alabilse de Türk toplumunun bugün en
büyük sorunu eğitim çıkmazıdır. TÜSİ-
AD'ın (Türk Sanayici ve İşadamları Der-
neği) 1990 Eğitim Raponı, toplumsal geliş-
memize ilişkin ilginç gerçekleri açıklayan
çok değerli bir bilimsel araştırma. Gelişmiş
demokrasi ve fırsat eşitliği anlayışını top-
lumumuzun temeline yerleştirebilmeyi
amaçlayan böyle bir yaklaşımı, uygarhk aç-
mazımıza getirdiği somut önerilerle kamu--
oyunun özenle değerlendirmesi gerekir.
Yerleşik eğitim anlayışının yetersizliğini
vurgulayan bu program, Türkiye'de edebi-
yat lisesi kapsamında, en az altı yülık öz-
gün bir düşün ve ahlak eğitimi gerektiğini
büsbütün saydamlaştınyor kanımca. Çün-
kü meslek seçiminde tıp ve fen grubu alan-
lara ağırhk verdiği için "tek yanlı" ve
"eşitsiz" yerleşmiş temel eğitim anlayışı
şimdiye değin Imam Hatip Liseleri'nin ala-
bildiğine çoğalmasına, irrasyonel beklenti-
Ierin alabildiğine sağbksız yaygınlaşmasına
uygun düştüp halde, lumpenleşmeyi, ge-
nel insan yozlaşmasını ve benzer toplum-
sal çürümeleri önleyemezken genel lise
programlanna güçlükle iliştirilmiş mantık
ve felsefe derslerini bile "zorunlu" olmak-
tan çıkaran ölçüde yetersiz kalmış bir mo-
deldir.
Bu nedenle gelişmiş fırsat eşitliği bugOn
artık okul sayısını çoğaltmak yanşı ya da
temel eğitim programlarını yoksullaştırma
pahasına kolaylaştınp daraltmak değil, tam
tersine, bilgi toplumunun gereklerine uygun
düzeyde, meslek seçimine yönelik, yeterince
zengin seçenek bulabilme olanağıdır, ama
Türkiye'de edebiyat eğitimi için bu olanak
yoktur.
Bu nedenle fen fakültelerine, sosyal bi-
lim fakültelerine, diğer meslek okullarına
olduğu gibi edebiyat fakültesine de şansa
bırakıp değil, yaratıcı düşünme yeteneği ka-
zanmayı "tercih edebOen" öğrenciyi bilinç-
le hazırlamak için edebiyat lisesi oluştur-
mak gereklidir.
Yetkili uzman kadrolarca hazırlanması
gereken Edebiyat Lisesi programı: 1- Türk-
çeyi öğretip özendirme>i, geleneksel ve çağ-
daş Türk edebiyatımn anlamını saydamlaş-
tırmayı, 2- Batı edebiyatımn temel anlamı-
nı eski Yunan ve Roma kültür kaynakları
Ue saydamlaştırmayı, 3- Yeterli mantık ve
matematik dersleriyle "tutarlı" davranma
ilkesi kazandırmayı, 4- Yaratıcı hayal gü-
cü edinebilmek için etik ve estetik değerle-
re dayalı özgün bir kavrayış kazandırma-
yı, 5- Edebiyat ve felsefenin, fen, sosyal bi-
limler, güzel sanatlar ve konservatuvar gi-
bi özel yöntemleri olan meslek alanlan ile
eşdeğerde, ama onlann hepsinden ayrı öz-
gün bir yaratıcüık disiplini olduğunu açık,
seçik ve net biçimde öğretmeyi, 6- Bir Batı
dilini, seçmeli olarak ve okuduğunu anla-
yabilecek yeterlikte öğretmeyi, 7-
"Zorunlu" bilgi, görgü ve kültür donanı-
mını tamamlayabihniş yepyeni bir öğret-
men kadrosu oluşturmayı öngörmeli, bu
kapsamda bir program gerçekleştirmeye ye-
terli yatınm planı önermelidir.
Çünkü günümüzün bilgi toplumunda
eğitim, insan yozlaşmasını sağıltmanın te-
mel yöntemi olarak ele almmak zorunda-
dır. Bu yüzden ezberci ve edilgin kalaba-
lıklar yerine düşünen, yapıcı bireyler yetiş-
tirebilmek, "genel költttr" gibi belirsiz çer-
çevelere gelişigüzel doldurulabilen soyut ve
düzensiz heveslerden biri ya da birkaçı de-
ğil, ama köklü ve tutarlı bir eğitim disipli-
nidir. Ne var ki Türkiye'de, 1990 güzünde
bile ne bir siyasal parti ne de üniversite, he-
nüz yeni ve çağın gerçek gereklerine uygun
kapsamda bir temel eğitim projesi öner-
mektedir.
Toplumumuzda kurumlaşmış temel eği-
tim umursamazlığının en net belirtisi olan
bu duyarsızlık, köklü bir "zihin uyanışı"
getirmesi gereken eğitimin altını yeterince
kalın çiziyor. Bu nedenle, yepyeni bir in-
san malzemesi üretebilecek zihniyet edinil-
meden, yabancı dil öğretimi de liselerin,
dershanelerin^cele yetiştirme kurslannın ve
üniversitelerin çoğalması da Türkiye'de yer-
leşik temel eğitime egemen "biçimcUigin"
ürünü robot insandan öte, bir düzey sağla-
yabilmeye yeterli değildir. Çeşitli meslek-
lerde uzmanlaşmaya yönelik dengeli bir an-
layışla edebiyat eğitimine de gereken fırsa-
tı veren yeni bir orta öğretim programı oluş-
turmak zorunludur.
HALE TEOMAN
Hacettepe Üniversitesi.
Yabancı Diüer Yüksek Oknlu
İDgilizce Ögretinı Görevlisi
Pera Palas Otelî ve Gerçekler
Balat'ta,Rumlar değil Museviler oturur. Oda numaraları
sonradan konulmuştur. Kouvet şarabı o günlerin sosyetesince
Pera Palas'ta içilemezdi. Agahta Christie, "Murder In The
Orient Express" romanmı 1933 yılında yazdı ve konusu da
Pera Palaş Oteli'nde değil Tokatlıyan Oteli'nde geçer...
Agatha Christie olayı nedeniyle, Pera Pa-
las Oteli yine gündemde. Bunlann arasın-
da, gazetenizde, Sayın Berat Günçıkan'ın
"Pera Palas'ta Yttz Yıllık Kalabalık' baş-
lıklı bir araştırma yazısı da yayımlandı.
Kanımca; araştırma yazısı biraz yüzey-
de kalmış ve yalnızca, Jak Ddeon'un, "Es-
ki tstanbul'un (Yaşayan) Tadı yapıtından
esinlenmiş. Ancak, buradaki verilerin doğ-
nıluğu tartışmalıdır.
Sa>in Günçıkan, Pera Palas'ın açılış ta-
rihi için 1893'ü benimser. Sayın Deleon da
yapıtında aym tarihi verir. Sayın Çelik Gii-
lersoy gazetenizin 18.12.1989 günkü sayı-
sında yazdığı, "Pera Palace" yorumunda;
açılışın 1898 yılında yapıldığını belirtir, an-
cak ilerleyen satırlarda Von Der Goltz Pa-
şa'nın 1897 yılından beri otelde kaldığın-
dan söz ederken yanhşlığın kendiliğinden
oıtaya çıkmasıru sağlar. Ferit Muhayjeş ise
1898 der, Abdülhak Şinasi Hisar; "Jstan-
bul ve Pierre Loti" kitabında 1884 yılını
kaydeder. Said Naum Duhani "1900
önceleri" diye yorumlar... Otelin Refik
Saydam Caddesi üzerindeki panosundaysa
1892 yılı görülür. Acaba hangisi doğru?
Otelin ilerleyen yıllar içinde, satışı veya
işletmesinin başka birine devri için değişik
isimler göze çarpmaktadır. Örneğin:
Saym Günçıkan, "Petros Bogosaki"
adından söz eder, Jak Deleon da aynı is-
mi, "Petros Bogosaki"yi benimser, Sayın
Çelik Gülersoy, "Bodoski" der. Said Na-
um Duhani'yse; "Bodossaky" adını yazar.
(Saym Duhani eserini Fransızca yazdığı için
doğaldır. Aslı Bodosaki'dir).
Tüm bu çelişkilere karşıbk, bir de otelin
satın alınmasıyla ilgili inanılmaz değerler
ortaya atılır: 600.000 Osmanlı altını gibi.
Halbuki, gerçek hiç de öyle değildir: Wa-
gons - Lits firması otelcilik bölümünü bı-
rakmağa karar verdiğinde, Mersin kökenli
olmasına karşılık, işlerini ve evini tstanbul'a
taşımış bulunan "Bodosaki Atanassiadis'-
le, otelin işletmesini devreder. Aslında Bo-
dosaki Atanassiadis'in, Galata, Hovagim-
yan Hanı'mn, 1. katında her türlü ihracat
(özellikle tahıl, pamuk ve pamuk yağı) ve
ithalat işleriyle uğraşan, aynca "Bankerlik
1
-
'de yapan, çalışanı bol, çok geniş bir bü-
rosu bulunuyordu. Bodosaki'nin işlerinin
tümünü Lanza ailesinin fertleri yönlendi-
riyordu ve bu aile Pera Palas Oteli'nin 200
metre kadar ilerisindeki Bodni apartmanı-
mn 1. katında otuyordu. (Bunu yazmamm
nedeni, Bodosaki'nin pejmürde kıhğıyla ge--
lerek otelde kalmasma gerek olmadığmı be-
lirtmem içindir).
Bodosaki, işletmeyi yüklenmiştir. Ancak,
Pera Palas Oteli'ni satın aldığını ve piya-
saya borçlandığmı sanmıyorum. Çünkü
oteli satın almış olsaydı; merkezi Paris'te
(126.Rue Lafayette) olan ve sözleşmesi
10.. 1922 tarihinde yapılarak, Fransa'daki
resmi gazetede yayımlanan "Pera Palace
Hotel de Constantinople Societe
Anonyme" şirketinin kurulmasına gerek
kalmazdı.
Şirket, 1922 yılında 7.500.000 frank ser-
mayeyle kurulmuştu, bunun karşıhğı o gün-
kü kura göre tam tamına 330.000 Osmanlı
altını ediyordu. (Bunu, özellikle, hayali ra-
kamlar yazanlar için yazdım.) Kaklı ki İ7
Kasım 1922 günü Sultan Vahdettin lstan-
bul'u terk edince, Bodosaki tüm işlerini bı-
rakıp ortadan kaybolmuştu. Bunun üzeri-
ne, şirketin bağlı bulunduğu Paris'teki "So-
cielete Française Des Grands Hotels
İnternational" fırması, Pera Palas Otel his-
se senetlerinin, bedellerinin kendileri tara-
fından karşılanacağına dair bir karar aldı
ve 1 Mart 1923 yılında aldığı bu kararı da
hisse senetleri üzerine uyguladı.
Otel, Misbah Muhayyeş'e 1924 yılında
kiralanmış ve 1928 yılında kesin olarak sa-
tılmıştır.
Aynca beurtmekte yarar görüyorum; Pe-
ra Palas Oteli'nin yapım tarihinden, kesin
olarak satıldığı tarihe kadar Wagons-Lits
Pera bürosu, Pera Palas Oteli'nin içindey-
di. Bu büro 1928 yılında Galatasaray'daki
yerine taşındı ve başına da çok tecrübeli
"Frederick Bitzin" getirildi. Bundan son-
rası zaten biliniyor.
Sa>ın Günçıkan'ın araştırmasmda bir de
şu küçük hatalar göze çarpmaktadır:
Balat'ta, Rumlar değil Museviler oturur.
Oda numaralan sonradan konulmuştur.
Kouvet şarabı o günlerin sosyetesince Pe-
ra PaJas'ta içilmezdi. Agahta Christie,
"Murder In The Orient Express" romanı-
nı 1933 yıbnda yazdı ve konusu da Pera Pa-
las Oteli'nde değil Tokatlıyan Oteli'nde
geçer...
BEHZAT ÜSDÎKEN
Tiinel/Beyoğlu
DUYURU BAKIRKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI'NDAN
657 sayılı yasanın ek geçici 12-13 ve 15. maddeleri ile 2595 sayılı
kanunun ek 16. maddesi gereğince yayınlanan 7.5.1987 tarih ve
87/55939 sayılı Kararaame ve Içişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel
Müdürlüğü'nün 27.3.1990 gün ve 547.90/55939 sayüı yazılan doğ-
rultusunda Bakırköy Belediye Tiyatrosu'na sınavla aşağıdaki ünvan
ve miktarlarda sözleşmeli personel alınacaktır.
657 sayılı yasanın 48. maddesindeki koşullara sahip ilgililer, gaze-
te ilan tarihini müteakip 15 gün içerisinde öğrenim belgesi, nüfus cüz-
dan örnegi (4.5 x 6) boyutlannda 2 adet fotoğraf ve öz geçmişlerini
belirten dilekçe ile birlikte Adile Naşit Kültür Merkezi'ndeki Perso-
nel Müdürlüğü Memurluğuna müracaat ederek iş talep formunu dol-
duracaklardır.
lmtihan tarihi başvuru esnasında adaylara bildirilecektir.
ÖZELŞARTLAR:
1- Stajyer Sanatçılar: Üniversitelerin-Konservatuarlann, tiyatro bö-
lümlerinin ve yurt dışında özel ya da resmi tiyatro okullan bitirme
belgesi vermeleri gereklidir.
2- Dekoratörler ve Kostüm Kreatörleri: Üniversiteler, Sanat aka-
demileri ve yüksek tiyatro okullarımn ilgili bölümünU bitirdiklerini
veya özel, resmi tiyatrolarda en az 5 oyunun dekor ve kostümcülü-
ğünü yaptıklarını belgelemeleri gereklidir.
3- Dramaturg: Üniversite ve konservatuarlann ilgili bölümlerini
bitirdiklerini belgelemek, en az bir yabancı dili (Ingilizce, Fransuca,
Almanca) çok iyi bilmek zorundadırlar.
4- Baş Işık Uzmaru: Özel ya da resmi tiyatrolarda en az 10 yıl ışık
uzmanı olarak çalıştıklarını belgelemeleri gereklidir.
5- Işıkçılar: Meslek okullannın elektrik-Işık bölümlerini bitirdik-
lerini veya tiyatrolarda en az 5 yıl ışık uzmanlığı yaptıklannı belgele-
meleri veya elektrikci ehliyeti sunmalan gerekmektedir.
6- Terziler: Enstitülerin moda bölümü ile biçki-dikiş kurslanru bi-
tirdiklerini yada tiyatrolarda terzi olarak en az 5 yıl çaiıştıklannı bel-
gelemeleri gereklidir.
7- Sahne Baş Makinisti: Tiyatrolarda en az 10 yıl bu işte çaiıştık-
lannı belgelemeleri gereklidir.
8- Sahne Makinistleri: Tiyatrolarda en az 5 yü bu işte çahştıklan-
m veya ortaokul bitirdiklerini belgelemeleri gereklidir.
9- Baş Marangoz: Meslek okullannın ilgili bölümlerini bitirdikle-
rini veya tiyatrolarda en az 10 yü çalıştıklartnı belgelemeleri gereklidir.
10- Marangozlar: Meslek okullannın ilgili bölümlerini bitirdikle-
rini veya tiyatroda en az 5 yıl cahştıklannı belgelemeleri veya ma-
rangozluk ehliyet sunmalan gereklidir.
11- Aksesuar: Tiyatrolarda en az 5 yıl aksesuarçılık yaptıklannı
belgelemeleri gerekmektedir.
12- Dekor boyacısı: Tiyatrolarda en az 5 yıl bu işte çalıştıklarını
veya meslek okullannın ilgili bölümlerini bitirdiklerini belgelemeleri
gereklidir.
ÜNVAN ADET
Sahne ışıkçısı 4
Sahne baş makinisti 1
Sahte makinisti 6
Sahne baş marangozu 1
Sahne marangozu 3
Aksesuar 3
Dekor boyacısı 3
UNVAIV
Sanatkar
Kostüm Kreatörü
Dekoratör
Stajyer sanatçı
Dramaturg
Baş ışık uzmanı
Sahne terzisi
ADET
23
1
1
10
I
1
2
tSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYE
BAŞKANLIĞINDAN
Fatih Fatma Sultan Mahallesi, izmirli Niyazi çıkmazındaki 430
pafta, 1928 ada, 54 parsel sayılı 14&50 m2
. belediye malı taşınmaz
89.100.000r TL. + KDV. bedelle satılacaktır.
Geçici teminatı 2.673.000: TL.'dır.
Şartnamesı 4000O TL. bedelle Mesken ve Gecekondu İşleri Mü-
dütiûğü'nden satın alınabilir.
Yukarıda yazılı iş 20 Aralık 1990 günü saat 11.00'de istanbul Bü-
yük Şehir Belediye Encümeni'nde 2886/45'inci mad. göre açık art-
tırma usulü ile şartnamesi veçhile ihale olacaktır.
İhaleye katılmak isteyenler geçici teminat makbuzları ile şartna-
mesinde yazılı dığer belgelerle birlikte yukarıda belirtilen gün ve
saatte istanbul Büyük Şehir Belediye Encümeni'nde hazır bulun-
maları gerekmektedir.
İlan olunur. Basın: 41435
KONGRE İLANI
Derneğımizin olağan genel kurul toplantısı (kongre) ekseriyet sağ-
lanırsa 23.12.1990 tarihinde pazar günü saat 13.00'te camimiz bi-
tişiğindeki Kuran kursu binasında, ekseriyet sağlanamaz ise
30.12.1990 tarihinde yine aynı saatte aynı yerde yapılacaktır.
SAYIN GENEL KURUL ÜYELERİMİZE ÖNEMLE DUYURULUR?
ÜSKÜDAR FERAH MAH. CAMİİ VE MEŞRUTASI
YAPTIRMA-YAŞATMA DERNEĞİ YÖNT. KURULU
GÜNDEM:
V Açılış ve yoklama. 2. Kongre Divan Bask. ve kâtipleri seçimi.
3. Yönetım ve Denetim kurulları raporu okunması. 4. Raporların
Genel Kurulca ibrası. 5. Dilek ve temenniler için üye isim tespiti.
6. Dilek ve temennilerin en fazla 5'er dakika olması. 7. Yeni yöne-
tim ve denetim kurulu seçimleri. 8. Kapanış.
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Hımmm...Necip Torumtay'ın Genel Kurmay Başkanlığı'ndan istifa-
sını, İzmit'te, Mesude Hanım Çiftliği'ne giderken Oralp Ba-
sım'ın Kayhan Eczanesi'nde öğrendim. Bursa'dan İzmit'e
gelmiştik; Mesude Hanım Çiftliği'ne gidecektik. Mesude Ha-
nım Çiftliği'ni herkes bilir. O, İzmit yakınındaki domuz çiftli-
ğidir. Mesude Hanım, Oralp Basım'ın annesi. Eczaneye
Oralp'le birlikte uğradığımızda, telefon çaldı; Bursa'dan ga-
zeteci Levent Gençelli arıyordu. Levent Gençelli, eski Gum-
huriyet'çi, şimdi Bursa Hâkimiyet gazetesinde çalışıyor.
Levent, heyecanlıydı. Şöyle dedi:
—Abi, Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay görevinden
istifa etti. Anadolu Ajansı, beş dakika önce geçti haberi; Ne-
cip Torumtay'ın istifa dilekçesi şöyle: "İnandığım prensipler-
le ve devlet anlayışımla hizmete devamı mümkün görmeciiğim
için istifa ediyorum."
—Başka bir şey yok mu?
—Hayır yok. Bilgi vermek için aradım, merak edersinizdi-
—Teşekkür ederim Levent.
Çağdaş Gazeteciler Derneği'nden bir grup arkadaş, Çağ-
daş Gazeteciler Demeği'nin Güney Marmara Bölgesi'nin ba-
sın gecesinde bulunmak için ÇGD Bursa Başkanı Yılmaz
Akkılıç'ın çağrısı üzerine Bursa'ya gitmiştik. Oradan dönü-
yorduk. Domuz çiftliğini görmeyi arkadaşlarıma ben önermiş-
tim. Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Sekreter Yardımcısı
TimurTürkan, Sayman Bekir Öztoprak, yönetim kurulu üye-
si Metin Aksoy biriikteydik. Onlar, bir
arabadaydılar; biz Oralp1
la bir arabadaydık. Haberi arkadaşlarıma ulaştırdım. Metin
Aksoy:
—Ankara'ya gidelim bir an önce! dedi. Heyecanlanmıştı.
Kim heyecanlanmaz ki?
Mesude Hanım Çiftliği, yolumuzun üzerindeydi. Belki bir
yarım saatimizi alırdı. Çiftliğin oradan, Ankara yolu bir kilo-
metre çekiyor çekmiyordu. Oralp, bize çiftlikte Rus şampan-
yasıyla, Bulgar konyağı sundu. Şampanyalar patlatılırken
Necip Torumtay'ın istifasının getireceği sonuçları konuştuk.
Oralp Basım:
—Bak, haberi domuz çrftliğine giderken aldın. Uğuriu geldi,
diyordu. Domuz, Almanlarda, uğur hayvanıdır; muska gibi
takılır!
—Haydi, şerefe!
—Nezdarovya! (O da Rusça, 'şerefe' demek; Rus şampan-
yası başka nasıl içilir?) Barışın şerefine! Savaşa hayır!
Çiftlikteki domuzları, mozakları (domuz yavrusu) gördük-
ten sonra ayrıldık. Çiftlikte, Kandıralı Ali Osman Ceylan'la söy-
leştik bir ara. Kandıralı Ali Osman, Gemlik'e gelip denizi ilk
kez görünce:
—Amma çok keten ekmişler buraya! demiş. Keten tarlala-
n, deniz gibi mavi görünürmüş. Ne yapsın Ali Osman, deni-
zi de keten tarlası sanmış garip!
Yol üstünde 'Koru Motel'e uğrayıp bir akşam yemeği yiye-
lim, dedik. Garsona laf olsun diye sordum:
—Buraya Necip Torumtay geldi mi?
—Geldi efendim, bir hafta önce buradalardı!
—Peki, ne yediler?
—Koru kebabı yediler!
Koru kebabından iz sürerek olayın perde arkasını bulamaz-
dım! Kafadan atma hava cıva yorumlarla, bunu pekâlâ yapı-
yordu Çankaya yazarları.
'Hürriyet', olayı, 'Muhtıra gibi istifa
1
başlığıyla verdi. Ertuğ-
rul Özkök'ün 'Ankara'dan' başlıklı yorum haberinde, Hacı Tur-
gut Bey'in 'Bize savaşacak paşalar lazım' dediği belirtiliyordu.
'Yiğidi öldür, hakkını yeme' derler. Hürriyet'in haberinin de
yorumunun da bir ölçüde sağlıklı olduğunu Ankara'ya dönüş-
te kurcalayınca, öğrenecektim. Kutluyorum! Benim de yeni
»ögreneceklerim, olaylara. yorumlara ekleyeceklerim olmalıy-
dı. Ömeğin bir "muhtıra " söz konusu değildi. Turgut Bey de
bu beklenmedik istifaya gerçekten üzülmüş müydü? Bir de
hükümette Genelkurmay'ın Yetim Hüsnü'ye bağlanması için
"birtasarı hazır bekliyofdu. Bo, önemliydir î
Hacı Turgut Bey'in, 'Cephe açalım!' önerisi, bardağı taşı-
ran damla oJmuştu. Cephe nerede açılacaktı? Hacı Turgut
Bey, ordunun hazır olmasını, nereden bir cephenin açılma-
sının uygun olacağının saptanmasını istediği, Genelkurmay
çevrelerinde biliniyordu.
—Cephe açalım, planını yapın, bana getirin! diyordu Hacı
TÖ.
İstediği buydu. Torumtay'ın başında bulunduğu ordu, bu-
na yanaşmamıştı. Torumtay şöyle diyordu:
—Saldırı planı değil, savunma planı yaparız. Oradan bize
bir şey gelirse, biz karşı koyarız. Bir savaşa kendilığimızden
girmeyelim!
Daha doğrusu, değişik görüşler vardı.
Hacı TO ile Torumtay arasındaki ipler, çok eskiden beri ufak
ufak kopmuş muydu?.. Ama büyük kopma, asıl son zaman-
larda mı oldu? Örneğin ordu, bir 'firkateynle' işi idare etmek
istedi, ancak Hacı TO, bu firkateyn'le yetinmedi. Bu yüzden
firkateyn de hiç gönderilmedi. Ne kadar asker yollanacağı-
na ilişkin bir ayrıntı yoktu. Hacı TÖ, önce planı istiyordu; sal-
dırı planını, cephe planını!
—Siz hazırlıklarınızı yapın getirin, onun üzerinde konuşa-
lım!
Hacı TÖ, savaştan yanaydı, bunu bilmeyen mi vardı? Ne-
cip Torumtay, buna karşı çıktığı için mi istifa etmişti? Acaba,
başka savaşacak, Hacı Turgut Bey'i, savaşla Çankaya'da tu-
tacak general bulunamaz mıydı? Hacı TÖ'nün, darda kahn-
ca, geri adım attığı bilinen bir gerçekti; bu kez, Torumtay'ın
istifası etkili olacak, savaştan dönülecek miydi? Bu, bilinmi-
vordu henüz. Herkesin bildiği bir gerçek daha vardı; "Şahin-
ler"le "Güvercinler"! Savaşın yararlı olacağını düşünmeye
başlayan, "Şahinler" yok muydu sanki? Kimler neler bekli-
yordu? Bir kez Amerika, Saddam'ın Kuveyt'ten çekilmesin-
den yana değildi. İstemiyordu. "Çıban başı kalacak,
temizleyelim daha iyi" mi diyordu?
Torumtay'ın ayrılmasından sonra başka bir istifa olup ol-
mayacağı usa gelmekteydi. Şu anda 'Hayır' diyordu olayları
bilenler. Yollar normal işlerse, Kara Kuvvetleri Komutanı Do-
ğan Güreş gelecekti Genelkurmay Başkanlığı'na. Ancak çok
güvendiğim kaynaklar, Hacı TÖ'nün, Doğan Güreş'e de pek
sıcak bakmadığı kanısındaydılar. Hacı TÖ, Doğan Güreş'in
Kara Kuvvetleri Komutaniığı kararnamesini pek gönlüyle im-
zalamamış mıydı ne? Hımmmm... Necip Torumtay'a "Doğan
Güreş'i başıma sardın" gibisinden sitem de etmiş miydi? Ge-
nelkurmay Başkanlığı'na Doğan Güreş atandı ama her şey
bitti mi? Bakalım, bekleyelim. Babam anlatırdı öyküyü, şöy-
le: Adamın biri lokantaya gidip yemiş-içmiş; ancak verecek
parası yokmuş. Gücü de yokmuş. Lokantanın içinde dolaş-
maya başlamış. Bir bakmış ki bir teknenin altında eşek baş-
ları. Kendi kendine söyleriirmiş:
Hımmm... İşin altında iş var, teknenin altında baş var!
Çıkmış mı lokantacının oyunları ortaya?
Almamış parayı müşteriden artık, alamamış..._
Babamın öyküsünden çıkarılacak ders: Hacı TÖ, bu sava-
şa zor girer! Epeyce oluyor başbakanlığı sırasında mı ne, söy-
iemişti lafı:
—Eski sadrazamların iki gömleği olurmuş, biri sadrazam-
lık, öbürü idamlık!
GAZİANTEP 1. SULH CEZA
MAHKEMESİ
HÜKÜM ÖZETİ
Esas: 1989/319
Karar: 1989/1542
Hâkim: Mehmet Çamur 28162
Kâtip: Bılal Akgün
Sanık: Mehmet Murtaza Özufacık, Hayri oğ. 961 D.lu. Öğretme-
nevleri Mah. Kahıamanlar Sok. Teymur Apt. D: 3'te oiurur. Un ima-
latçısı. Gaziantep
Suç: Gıda maddeleri nizamnamesine muhalefe't.
Suç tarihi: 17.1.1989
Yukarıda açık kimliği yazılı sanık hakkında;
Sanığın üzerine alılı, müsnet suçtan TCK'nın 398. 402, sayılı ka-
nun maddeleri uyannca 6 ay hapis ve 75.000 TL ağır para ve curme
vasııa kıldığı meslek \e sanatmın 6 ay latıline, cürme vasıta kıldığı
işyerinin I ay kapatılmasına, karar ozetinin, İstanbul. Ankara, İzmir'de
yayımlanan lirajı yuz binin üzerindeki bir veya iki gazetede, aynca
bir mahalli gazetede ilan edilmesine ve masrafının sanıktan alınma-
sına karar \erildi. 19.11.1990