Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 KASIM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
APye yeni bir
aday ım?
• STOCKHOLM (AA) —
Isveç'te 4 büyük parti,
AT'ye üyelik başvurusunda
bulunulması konusunda
ilke anlaşmasına vardı.
Iktidardaki Sosyal
Demokrat Parti ile
muhalefetteki ttberal, ıümlı
ve merkezci partilerin
temsilcileri, Parlamento
Dışişleri Komisyonu'nda
yaptıklan toplantıda
Isveç'in tarafsızhk
politikasını koruması
kaydıyla ATye üyelik
başvurusunda bulunmasını
öngören bir metnin 11
aralıkta parlamentoya
sunulmasını kabul ettiler.
Sosyal demokrat hükümet,
26 ekimde yaptığı bir
açıklamada, Isveç'in ATye
girmek isteyip istemediğini
parlamentodan soracağını
açıklamıştı. Parlamentoda
temsil edilen diğer iki parti,
çevreciler ve komünistler,
AT'ye üye olmaya karşı
çıkıyorlar, ancak 175
sandalyeli parlamentoda
toplam 41 üyeye sahip
bulunuyorlar.
Sri Lanka'da
şiddet
• COLOMBO (AA) — Sri
Lanka'nın kuzeyindeki
askeri bir kampa Tamil
gerillaları tarafından dün
gece düzenlenen saldında
en az 79 kişinın öldüğü,
yüz kadar kişirun de
yaralandığı bildirildi. Askeri
sözcü bugun yaptığı
açıklamada, Elam Kurtuluş
Kaplanlan adlı Tamil
örgütüne bağlı gerillalann
saldırısı sırasında en az 4
askerin öldüğünü, 5'inin de
yaralandığını söyledi.
Sözcü, ordu birliklerinin
düzenlediği karşı saldında
' en az 75 gerillalann
Öldüğünü, yüz kadannın da
yaralandığını belirtti.
Gökçeada'daki
cınayet
• ATİNA (AA) —
Yunanistan hükümeti,
Efje'deki Türk adası
Gökçeada'da, hafta başında
Rum asılh bir çiftçinin
öldürülmesinden 'üzüntü
duyduğunu' bildirdi.
Hükümet sözcüsü Biron
Polydoras, Rum çiftçinin
öldürülmesini 'trajik kaza'
olarak niteledi ve olayın
nasıl meydana geldiğini
öğrenemediklerini söyledi.
Sözcü, "Konuyla yakındaa
ilgileniyoruz ve devletler
hukuku çerçevesinde
gerekeni yapacağız" dedi.
Zafiris Deliconstantis adlı
65 yaşındaki Rum asılh
Türk vatandaşı, 17
yaşındaki bir Türk genci
tarafından 'kazaen'
öldürülmüştü.
Kohl'den
Gorbi'ye övgü
• BERLtN (AA) —
Almanya Başbakanı
Helmut Kohl, SSCB
Başkanı Mihail
Gorbaçov'un politikasını
övdü ve bu ülkeye mali
yardım yapılması amacıyla
Batılı ülkelere çağnda
bulundu. Başkentin Batı
kesiminde dün bir konuşma
yapan Kohl, "Gorbaçov'un,
pazar ekonomisine geçişle
ilgili reformlarında başanya
ulaşmasını ümit ediyoruz"
dedi.
Bulgaristan
kaynıyor
• SOFYA (AA) — Ağır
bir siyasi ve ekonomik
krizle karşı karşıya bulunan
Bulgaristan'da iktidarla
muhalefet arasındaki
gerginlik sürekli tırmanıyor.
Sofya'da dün de iktidar ve
muhalefet yanlılan ayn ayrı
gösteriler düzenlediler. Polis
iki tarafın aynı yerde bir
araya gelmesini önledi.
Şehrin merkezindeki 9
Eylül Meydanı'nda
toplanan yaklasık on beş
bin Sosyalist Parti taraftan,
muhalefeti kmarken
Başbakan Andrei Lukanov
lehine sloganlar attılar.
Sosyalist Parti'nin mitingi
devam ederken gösterinin
diizenlendiği meydana çıkan
büyük caddelerden birinde
de ana muhalefetteki
Demokratik Güçler Birliği
(DGB) taraftarları
toplanmaya başladı.
Halk, cumhurbaşkanlığı için Dayanışma liderleri Mazowiecki ile Walesa arasında tercih yapacak
Polonya'da zor seçimSon nabız yoklamalarına göre Lech Walesa
bugün yapılacak seçimler için önde gidiyor.
Üçüncü aday Stanislavv Tyminski'nin ise sürpriz
yapabileceği bildiriliyor.
Dış Haberter Servisi — Po- rak çok partili sisteme geçilme-
lonya'da bugün cumhurbaşkan- sinin yollanm açan Dayanışma
lığı seçimleri yapıüyor. Ülke ta- Sendikasf nın iki büyük ismi,
rihinde ilk kez Polonyalılar, bugün yapılacak secimlerde kar-
cümhurbaşkanlannı bir dizi şı karşıya gelecek. Sendikanın li-
aday arasından serbest seçimle deri ve komünist rejime karşı
belirleyecek. Bugünkü ilk turda yıllardır sürdürülen savaşımın
hiçbir aday yüzde SO'nin üzerin- simgesi Lech VMrtesa ile Dayanış-
de oy alamazsa, 9 aralıkta ikin- ma Sendikası'nın içinden çıka-
ci tur yapılacak. rak 12 Eylül 1989 tarihinde hü-
Ülkede komünist rejimi yıka- kümetini kuran Walesa'nın ya-
kın çalışma arkadaşı Tadeusz
Mazowiecki, seçimlere birbirle-
rinin amansız rakibi olarak gi-
riyorlar. Dayanışma Sendikası
içinde, özellikle ekonomik re-
form programlannın süreci ko-
nusunda başlayan tartışmalar
haziran 1990'dan itibaren bir
bölünme yaratmıştı. Walesa, da-
ha hızlı bir özelleştirme progra-
mından yana olduğunu ifade
edeTken Başbakan Mazowiecki,
daha temkinli bir programdan
yana olduğunu belirtmiş ve her
şeyin yasaJara dayanması gerek-
tiğini belirtmişti.
Seçim kampanyalannın bitiş
tarihi olan cuma günUnden 1
gün önce yayımlanan bir kamu-
oyu yoklamasma göre Walesa
yüzde 38 oyla önde giderken ar-
dından yüzde 23 oyla Mazowi-
ecki geliyor. Diğer adaylar ise
oylann yüzde 13'ünü alabildiler.
21 yıl sonra Polonya'ya dönen
ve Peru ve Kanada'da yaptığı
büyük bir servetle ilgileri üzeri-
ne toplayan sürpriz aday Stanis-
law Tyminski, hükümete bağlı
bir kamuoyu yoklama şirketinin
seçim tahmininde ikinci sırada
gözüküyor. ilk sıranın Walesa
tarafından alındığı bu yoklama-
ya göre Başbakan Mazowiecki
LTĞUR ÖPÜCÜGÜ — Bugünkü secimlerde Lech VValesa'nın en çetin rakibi olan Başbakan Tadeusz Mazovviecki seçim kampanya-
sının son günönde bir ba.van hayranı tarafından öpülüyor. (Fotoğraf: AP)
İNGİLTERE'DE YENİ BAŞBAKAN SALJ GÜNÜ BELİRLENİYOR
Centilmence yarışmaHer üç aday da seçildikleri
takdirde diğer ikisine
hükümette görev vermeyi zevk
sayacaklannı açıkladılar.
Michael Heseltine, şimdilik
nabız yoklamalarında Douglas
Hurd ve John Major'un önünde
gidiyor.
EDİP EMİL ÖYMEN
LONDRA — lngiltere'de Muhafazakâr
Parti'de, Margaret Thatcher'ın yerine ye-
ni lider ve başbakanı belirlemek amacıyla
salı günu yapılacak seçime katılacak üç
aday da kendisinin, gelecek genel seçimi
partisine kazandıracağına milletvekillerini
iknaya çalışıyor. Başbakan Thatcher'ın is-
tifasından sonra yapılan ilk kamuoyu yok-
laması, partinin başına herhangi üç aday-
dan biri geçse dahi, gelecek genel seçimde
partinin seçilme şansının artacağını göster-
di. Başbakan Thatcher'a karşı Michael He-
seltine yanşa girdiği zaman da yoklamalar
bu sonucu vermıştı.
Eski Savunma Bakanı Michael Heselti-
ne, halen Dışişleri Bakanı olan Douglas
Hurd ve Maliye Bakanı John Major ara-
sındaki 'kibar yans'da şimdilik Heseltine'ın
önde gittiği, onu Major'un izlediği, en son-
da da Hurd'un geldiği anlaşılıyor. Heselti-
ne, Muhafazakâr Parti ve iktidar için
1990'larda en kapsamlı ve ayrıntılı ekono-
mik ve sosyal siyaseti belirlemiş ve açıkla-
mış durumda. Major, Thatcherizmin kamu
vicdanını zedeleyen aşırılıklannı törpüleye-
rek daha ılımh bir yaklaşım sergileme ça-
basında. Hurd ise, Thatcherizmin ufak bir-
kaç-rötuş ile yeniden seçmene sunulabile-
ceği görüşunde. İçlerinde programı en be-
lirsiz olan da o. Her üç aday da seçildikle-
ri takdirde, diğer ikisine hükümette görev
vermeyi 'zevk sayacaklannı' açıkladılar.
Kelle vergisine rötuş
Her üç aday da 1989'da önce lskoçya'-
da, bu yıl nisan ayında da ülkenin geri ka-
lan bölümunde yürürlüğe giren, ancak hal-
kın üçte birinin hâlâ ödemediği anlaşılan
'kelle vergisi'nde gerekli düzenlemeyi yeni-
den yapacaklarını vaat ettiler. Yine en ay-
rıntılı öneriyi orta eğitim bütçesi ile ilişkili
olarak Heseltine getirdi. Kamu harcama-
lannı azaltmak gerekçesiyle orta eğitim büt-
çesini genel bütçeden çıkartan Thatcher, so-
rumluluğu yerel yönetimlere yıkmıştı. Ye-
rel yönetim finansmanı ise büyük ölçüde
kelle vergisi ile sağlanacaktı. Hasta, yata-
lak, işsiz ve göcmen nüfusun yüksekliği ne-
deniyle sosyal hizmet harcamaJarının faz-
Ia olduğu yoksul yerel yönetimler mecbu-
ren kelle vergisini yükseltmek zorunda kal-
mıştı. Hem varlıklı ile yoksul aynı vergiyi
ödeyecek hem de bu nedenle varlıklı yerel
yönetimler eğitim harcamalaraıa daha fazla
para ayırabilecekti. Bu ise yoksul yönetim-
lerin bir anlamda cezalandırılması, fırsat
eşitsizliğinin körüklenmesi demek oluyor-
du. Halk, buna büyük tepki gösterdi.
Thatcher, sadece Londra'da değil başka
kentlerde de meydaıı savaşına dönüşen gös-
teriler karşısında gelecek yıl biraz çark et-
meye hazırlanıyordu ki iktidardan düştü.
Şimdi yeni lider, bu antipatik vergide dü-
zeltme yapacak.
ise üçüncü sırada gözüküyor.
Stanislavv Tyminski, hükümeti
acunasızca eleştiren konuşmala-
n ve sert çıkışlan ile popülari-
tesini giderek arttınyor. Walesa,
perşembe günü düzenlediği bir
basın toplantısında, Tyminski1
nin kazanması durumunda "Po-
lonya'yı terk edecegini" söyledi.
Dayanışma'nın, Walesa'yı
destekleyen kanadı "Merkez
İttifakı" ile Mazowiecki yanlısı
"Demokratik Eylem İçin Sivil
trtifak" arasındaki mücadele,
Polonyahlan, "iki sevgüi"den bi-
rini seçmeye zorluyor.
Olayların gelişimi
Jaruzelski'den
Mazowieckfye
VARŞOVA (AA) — Polonya1
da devlet başkanlığı seçimlerinin
yapılmasına imkân sağlayan bel-
İibaşlı olaylar şöyle:
1989
12 Eylül — Ülkede 40 yüı aş-
kın bir süre sonra ilk kez komü-
nist olmayan bir hükümet ku-
rulmasına ilişkin karar, parla-
mentoda oybirliğiyle onaylandı.
Hükümeti, Dayanışma Sendika-
sı lideri Lech VValesa'nın yakın
damşmanlanndan Tadeusz Ma-
zoviecki kurdu.
Dayanışma-Köylü Partisi-
Demokratik Parti koalisyonuy-
la oluşturulan hükümette sade-
ce 4 komünist üye bulunuyor.
16 aralık — Yeni hükümet
ekonomik programını açıkladı.
Program, 1 ocaktan itibaren ül-
kede sosyalist ekonominin, ke-
mer sıkma politikası uygulana-
rak pazar ekonomisine dönüştü-
rülmesini öngörüyordu.
1990
27-2« ocak — Polonya Ko-
münist Partisi'nin (POUP) 11.
ve son kongresi düzeniendi. Par-
ti kendisini feshetti ve Sosyal-
Demokrat Parti'ye dönüştU.
6 mart — Kamu kuruluşlan
özelleştirildi.
1-15 nisan — Parlamento, si-
yasi polis örgütünü lağv etme ve
sansürü ortadan kaldırma karan
aldı. Eski KP yönetiminin gayri
menkul mallannın hemen he-
men tamamına hükümet el koy-
du.
19-25 nisan — Dayanışma
Sendikası'nın İkinci Ulusal
Kongresi, Gdansk'ta toplandı.
Kongrede 1991 yılının ilkbaha-
1
raıda devlet başkanlıgı seçimle-
ri düzenlenmesi istendi.
24 haziran — Dayanışma
bünyesmde, sendika lideri Lech
Walesa ve Başbakan Tadeılsz
Mazowiecki yanlılan bölünme-
ye başladı.
17 eylül — Walesa, devlet baş-
kanlığı seçimlerine adayhğını
koydu.
19 eylül — Devlet Başkanı
General Jaruzelski, parlamento-
dan görev süresinin kısaltılma-
sını istemeye karar verdi.
4 ekim — Mazowiecki, dev-
let başkanlığına adayhğını koy-
du.
Türk aydııtı zor
durumda
20. yuzyılm son çeyreğı bırçok şey gibi
aydınların konumunu da değiştirmeye başladı
Modern toplumlann aydınlara ıhtıyaç
duymadığı hıpotezi Türkiye için de geçerii mı?
Nokta'nın konuştuğu aydınlar, toplumun
kendılerıne eskisı kadar ıhtiyaç duymadığı
noktasında bırleşiyorlar.
Eroin bağımlılığına
son
Bir Türk doktorunun geliştirdiği yöntem, eroin
tedavısınde dünyaya umut veriyor, yeni bir
çığır açıyor. Günlerce sûrup ölûme kadar
varabılen krizlere son... Bağımlılıktan dört
günde kurtulan yirmi yıllık eroinman ve
diğerleri...
Seciınsistemi
degişiyor
ANAP'ın yeni seçim sıstemi önerisı: Dar bökje
seçim sistemi ve 550 milletvekihnden oluşan
Meclis . SHP nm de karşı önerısi var, DSP'yle
bırleşmeyi engelleyeceği eleştirilerıne hedef
olan bir öneri...
YILIN PROVOKASYONU
GIZLIMIT BELGESI
noKta• MİT antetli kağıda yazılan belgenin konusu: Muammer Aksoy, Çetin Emeç,
Bahriye Üçok ve Turan Dursun cinayetleri... Tarih: 19 Aralık 1989, yani
cinayetler zincirinin ilk halkasından iki ay önce... Muhatap: Başbakanlık...
İmza: MİT Müsteşarı Teoman Koman... İddia: Süleymancılar tarikatı Aksoy,
Emeç, Üçokve Dursun'un öldürülmesine karar verdi...•Nokta, ele
geçirdiği gizli belgeyi araştırdı. Sonuç:" Belge sahte olabilir mi, bu bir
provokasyon mu" şüphesi..» Cinayetlerin sorumlusu Süleymancılar mı?
• Belgenin altına, Süleymancılan Korkut Özal'ın desteklediği uyarısı niçin
eklendi? • Eğer bu bir "provokasyon belgesi" ise altında kimin, hangi
hesapları yatıyor?
Kadın kadını
seviıtce...
Giderek artan sayıda kadın sadece
erkeklerle sevişmeyı cinselliğın eksık
kalması olarak algılıyor. Kadınlar
nıçin hemcınslerıne yöneliyor? Bütün
yönlenvle kadın kadına ilişki...
YILIN PROVOKASYONU
GIZLI MİT BELGESI
• Bir "soydas" araştırması: Bulgaristan'dan gelenler
umduklarım bulamadı.
• Erdal İnönû: "Ecevit için istifa etmem ama... Seçimden
önce birleşmeye hazırlarsa ön şartım yok."
• TGrkiye'de flretilen kömürün maliyeti ithal kömürden
çok fazla. Çözüm. ocakları kapatmakmı?
• Fransa'daki liselilerin başkaldırısı eğitim sorunlarını
ajt..
"Kara Kitap"
üzerine...
Orhan Pamuk Nokta ya konuştu:
'Krtabınız satıyorsa, bıı yuzden özür
dılenmeyeceğini öğrendim."
HAFTAUK HABER DERGİSİ
DUNYADA BUGUN
ALİSİRMEN
Savaş ve Barış
16 kasım cuma günkü Cumhuriyet'te, genç ve değerli piya-
nistimiz Sera Tokay'ın, '"Yiani Bir Sanatın Aşamasında 21. Yüzyıl"
başlıklı bir yazısı yayımlandı. Yazıyı görmemiş olan tüm okurla-
rıma, bu eski sayıyı bulup okumalarını salık veririm. Heraklit'in
"Savaş her şeyin doğumevidir" sözleriyle başlayan bu özdeyi-
şin içeriğini açıkladıktan sonra savaş barış diyalektiğine deği-
nen ve "21. yüzyıl yeryüzünde barış bilincinin 'yeni bir sanat'ı
oluşturacağı aşamaya açılmalı. Çağdaş insan buna hazır mı"
tümcesiyle sona eren yazı birçok bakımdan düşündürücü.
Barışın yanlılan, "banş özleminin insanlık kadar eski" oldu-
ğunu söylerken sanırım yanılıyorlar. Gerçekte bugün algıladığı-
mız anlamda barış, oldukça yeni ve çağdaş bir kavramdır. Geç-
mişin barışları, güçlünün yengisinden sonra ya da savaşa bile
gerek bırakmayacak tartışmasız üstünlüğünü karşı tarafa kabul
ettirerek, kurallarını kendisinin koyduğu bir savaşmama haliydi.
Birçok tarihçi ve düşünür geçmişin savaşlarının yine de düşün-
celerin, görüşlerin kaynaşmasını birbirlerini etkilemelerini sağ-
layan süreçler olarak görmüştü. İskender'in seferlerinin kosko-
ca ve yepyenı bir uygaıiığa yol açiığını hemen her ülkenin okul-
larında çocuklara okutmuyorlar mı?
Öğrenciier hâlâ birçok ülkede tarihlerinin büyük yengileriyle
övünecek biçimde yetiştirilmiyorlar mı?
Gerçi ülkemizde egemen olan tutucu tarih bilinci geride kal-
mış, artık geçmişi incelemek yalnızca birbirini izleyen savaşla-
rın ayrıntılarına girmeyi aşmıştır.
Ama yine de ulusların geçrnış savaşlardaki yengileriyle övün-
meleri olgusunu tümüyle bir yana bırakamadı insanlık.
Burada bir soruyla karşılaşıyoruz: "Acaba geçmişe bakarken
eskinin bütün savaşlarını lanetleyip, barışçı bir tarih mi yazma-
lıyız?"
Sanırım böyie bir davranış hem istediğimiz sonuca ulaşma-
mıza yaramaz hem de geçmişi yanlış algılamamıza yol açar. Bü-
tün Avrupa'yı ele geçirmek tutkusuyla tutuşan Napolyon'un se-
ferlerinin bu anakaraya ve sonra da tüm dünyaya hangı düşün-
celerin yayılmasına da yol açtığını o zaman nasıl görebileceğiz
ki?
Galiba en lyısı geçmişe o günün koşullannı gözden uzaktut-
madan eğilirken savaş-barış diyalektigini iyi görmemizdir. Her
savaş kendi barışını, her barış kendi savaşını doğrurken insan-
lık 20. yüzyıla geldi ve bu yüzyılda dürtyayı ailak bullak eden geç-
mişte benzeri görülmemiş yıkıcılıkta iki büyük ve toptan savaşı
da yaşadı.
O iki büyük savaşın yıkıcılığı artık galibin koşullannı zorla ka-
bul ettirmediği, evrensel ve insancıl ölçütlere dayalı barış dü-
şüncesıni doğurdu.
Doğrusu bu düşüncenin doğup gelişmesinde varılan tekno-
lojik aşamanın da çok büyük katkısı oldu. Nükleer yıkım gücü-
nün ortaya çıkması ise dürtyadaki savaş-barış diyalektiğinin de
sonu demekti. Herkes gördü ki "Üçüncü Dünya Savaşı"nın ba-
rışı olamayacaktı. Artık savaş-barış diyalektiği kalmamıştı.
Barış düşüncesinın böyiesıne kök salması ve düzenleri ne olur-
sa olsun tüm ülkelerde, sonunda yöneticileri de içeren yandaş-
lar edınmesi işte bu gelişmenin sonucudur.
Bu hafta Paris'te ımzalanan anlaşmalar, hiç kuşkunuz olma-
sın ki sözü edilen dıyalektiğin sınırına gelinmiş olmasından da
kaynaklanıyor büyük ölçüde.
Kuşkusuz nereden kaynaklanırsa kaynaklansın sonuç sevin-
diricidır. Ancak bu sevindirici yanı görürken işin düşündürücü
yönünü de göz ardı etmeyelim Paris'te 34 ülkenin temsilcileri
(Gözlemci Arnavutluk ile birlikte 35) bir araya gelip çok önemli
belgeye ımza koyarlarken Körfez'e de yeni Amerıkan askerleri
inmekteydiler ve bu savaşçılar, yakın olası bir savaşın mevzile-
rini oluşturuyorlardı.
Zıtlık, acaba Körfez'de yapılacak bir savaşın, nükleer yıkım gü-
cünü kullanmayacak olmasından yani boyle bir çatışmanın kendi
»banşını doğurma olasılığının kaybolmamış bulunmasından mı
kaynaklanıyordu? Kuşkusuz bu olası savaşın yanları, oluşacak
barışın kendi görüşlerıni egemen kılmasını düşünüyortar. Ama
Ortadoğu çöllerinde böyfeblr çatışmanın hangi tötıumfaı're
r
ke-
1
ceğini, ne gibi gelışmelere yol açacağını bugünden kestirmek
çok güçtür.
Belki de Körfez savaşı, onun frtilini ateşleyen Saddam'ın da
Bush'un da hiç istemedikleri, öngörmediklerı sonuçlar doğura-
caktır.
Ama doğacak sonuç ne olursa olsun bugünden görülen ger-
çek şudur ki sağlanan tüm ilerlemelere, imzalanan tüm metin-
lere karşın, safdışı edilmek istenen savaşın kendisi değil, büyük
yıkım gücüyle savaş-barış diyalektiğinin ve dolayısıyla insanlı-
ğın da sonunu getirecek olan nükleer çatışmadır.
Bu durumda değerli müzikçimizin, "21. yüzyıl yeryüzüne ba-
rış bilincinin yeni sanatı oluşturacak aşamaya açılmalı. Çağdaş
ınsan buna hazır mı" sorusuna acaba nasıl olumlu yanıt vere-
bileceğiz?
Çağdaş insanın gerçekten barışa ulaşabilmesı için daha yü-
rümesı gereken çok yol olduğunu söyleyenleri kötümser olarak
mı niteleyeceğiz, yoksa gerçekçı olarak mı?
DUYURU
Be)ediyemiz, Fen İşleri Daire Başkarriığının gereksinimi olan aşağıda
cins ve miktan yazılı 3 kalem makina 2886 sayılı Yasanın 51/P
maddesine göre yurtiçi ve yurtdışından kredili ve kredisiz olarak
satınalınacaktır.
1. Bu işle Igili kjarl ve teknik şartname Çankın Caddesi No: 57 Kat: 6
Dışkapı-ANKARA adresinde bulunan Ankara Büyükşehir Belediyesi
Satınalma Daire Başkanlığında görülebilir ve aynı yerden 500.000-
(Beşyüzbin) lira karşılığı temin edüebilir. Şartnameier dilekçe karşdığı
verilecektir.
2. Ihale 15.1.1991 tarihinde saat 15.00'de Anafartalar Caddesi No:
10 Ulus-ANKARA adresinde Ankara Büyükşehir Belediyesi
Encümen Salomında yapılacaktır. İhale 2886 sayılı Yasanın 51/P
maddesine göre kapalı teklrf eksiltme usulü ile yapılacaktır.
3. Teklrf verecek olanfirmaJarteklrf ettikteri araçlann toplam bedelinin
% 3'ü kadar geçici teminat vereceklerdir.
4. Kredili teklrf verecek olan firmalar kredi bilgi ve belgelerini
teklifleriyie birlikte verecektir.
5. Yurtdışı firmalar doğrudan teklif verecekleri gibi Türkiye'de ki
temsilcileri aracılığı ile de teklif verebirırler.
6. İsteklilerde aranılan belgeler idari ve teknik şartnamesinde detaylı
olarak belirtilmiştir.
7. Jeklifler 15.1.1991 günü saat 14.00'e kadar Anafartalar Caddesi No:
10 Ulus adresindeki Ankara Büyükşehir Belediyesi Encümen
Raportörlüğüne verilecektir. Tekliflerin posta ile gönderilmesi haJinde
aynı gün ve saate kadar ulaşması gerekmektedir. Postadaki
gecikmeler dikkate alınmayacaktır.
S.N. CİNS VE ÖZELLİĞİ MİKTARI
Hıdrolik Kırıcı Delia Araç
Asfalt Frezleme Makinası 1000 mm.
Asfelt Frezleme Makinası 500 mm.
1 Adet
2Adet
2 Adet
ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ