Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 EKİM 1990 CUMHURÎYET/15
HAVA DURUMU
ı ^
Jeteoroloji Getıel Müdürlüğû'n-
den alınan bügiye göre yurdun ku-
zey kesimleri parçalı bulutlu, or-
ta ve doğu Karadeniz yer yer sa-
ğanak ve gökgûrültülü sağanak
yağtşlı, öteki yerier az bulutlu ve
açıkgeçecek. HAVASICAKLIĞI:
ûnemli btr değtşıkJik olmayacak.
RÜZGÂR: Yurdun kuzey tesimle-
nnde kuzey ve bat, öteki yerler-
de güney ve baü yönlerden hafif
ara sıra orta kuvvette esecek. DE-
NIZLER Karadeniz, Marmara ve
kuzey Ege'de yıldız ve karayelden
2-4 yer yer 5 kuvvetinde saatte
4-16 yer yer 21 deniz mili hızta
esecek. Van Gölü'nde hava par—
TURKIYE'DE BUGÜN
A 32°2O°&yart>alor
A 22° 12° Edime
A 28° 12° Erancan
A 21° Vtrmnm
B 19° -2° öhştfir
A 23°W°Ga2iartep
A 32°tS°Snsun
A 28° W Gûraûştune Y
Y 19° 9°Hakldn
A 29° 12° Isparta
A 22° 9°lstaı*uı
A 22° 9°lanr
A 24° 10° Kars
çalı ve az bulutlu geçecek, rûzgâr güney ve bat) yönler-
den hafif ara sıra orta kuvvette esecek, göl kûçük dalgalı
olacak
Bokı
Buna
ÇanakKale
Cnun
Denzt
A 15° 5° Kasömonu A
A 23° 9°Kaysen
A 24° 9°Kıriclaref
A 22° 12° Konya
Y 20° 7°Kûöhya
A 26° 13° Maialya
27° 10° Manısa
22° 9°KMaraş
22° 7°Mersn
W-l° Mu0a
22° 9 Mus
29° 17 NıOde
19°13°Ordu
2T 8°(te
21° S°S*mun
22° 7°S«r1
2r>16°Sınop
2S°19°Snos
17°-3°1Wn)aO
19° 9 ° l j t a *
24° 11° TÜHMİI
22°10°Uşak
20° 7°Van
22° 9°VteBat
23°10°Zonguktak
A 27° 12°
A 27° 15°
A 31° 20°
A 27° 10°
A 22° 6°
A 22» 8°
Y 18° 13°
Y 18" 12*
Y 18° 13"
A 27° 13°
A 19° 15»
A 22° 9»
A 21° 13"
A W 1 3 °
A 22° 8°
A 24° 10°
A 18° 5°
A 21° 8°
A 18° 13°
bulutlu fttrtı A-açık B-buMkı G-güneşl K-*art S-ssi Yyajmurm
J ~ t
Helsınkı J
Lenıngrad
Moskova
Kahıre»
DUNYADA BUGUN
Amstertam
Amman
ADrta
Bajdal
Barcelona
Basel
Btigrad
Bertin
Bonn
Brûteet
Budapeşffi
Cenevre
Cezayu
Cıdde
Duoaı
FranMurt
Gırne
Helsınkı
Katnre
Kopenhag
Kâln
Lefkoşa
B 17°
A 30°
A 25°
A 32"
Y 22°
Y 17°
Y 21°
A 20°
Y 17°
Y 16°
Y 21°
Y 18°
A 27°
A 32°
A 33°
8 16°
A 28°
Y 8°
A 30°
B 14°
B 17°
A 26°
Lenıngrad
Londra
Madrid
Uteno
Mosim
Münh
Nmttrfc
Osb
Pans
Prag
ftyad
Roma
Sofya
Sam
A
Tunus
Vanedik
Vıyana
Y H3°
Y 15°
Y 15°
Y 15°
Y 18°
B 17°
Y 16°
A 27°
B 9°
Y 18°
B 18°
A W
Y 20°
B 19°
A 30°
* 32°
A26°
A20°
Y 18°
B 18°
VVasJKngtorA 23°
Zûrih Y 17°
BULMACA
SOLDAN SAGA:
1/ Atletizmde on
dalı kapsayan yarış-
ma. 2/ Hıristiyan...
Bir şeyin en yüksek
ve sivri noktası. 3/
Bir tür hafif ve kaba
ayakkabı... Bir nota.
4/ Sosyolojide bir
boyun bölündüğü
iki ya da daha çok
parçadan her biri...
Hayvanlarda semiz-
lik. 5/ Ev işlerinde
cok çalıskan ve bece-
rikli kadın. 6/ Kalın
bükülmüş sicim...
Kolsuz kadın giysisi. 7/ Kimse, kişi...
Bir çeşit börülce. 8/ Osmanlı devle-
tinde okul kitaplannın genel adı. 9/
Gemilerde, ambarlara ve makine bö-
lümüne hava vermek için güverteye
açılan baca... Kuzu sesi.
YUKARJDAN AŞAGlYA:
1/ Kimi cisimlerin gözenekli zarlar-
dan geçebilmesi temeline dayanan
bir çözümleme ya da antma yönte-
mi. 2/ Sağlıklı... Hamurun, fınna ve-
rümeden önce dinlenmesi için üzerinde bekletıldiği tahta. 3/ Er-
zincan'ın bir ilçesi... Gizli yer, köşe bucak. 4/ "Sayı farkı" an-
lamında kullamlan spor terimi... Matematikte kullanılan sabit
jir sayı. 5/ Ruh... Manda yavrusu. 6/ Paylama... Eski Mısır'da
güneş tannsı. 7/ Ateş... Koku. 8/ Budizm'de ruhun ulaşacağı
saadet çizgisine verilen ad. 9/ Bir soru sözü... Çok istekli.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Fabrikaların ıslahı
&AAAAM
lîarüaştaHnln mamulâbdır
20 EKİM 1930
Sanayi ve Maadin Bankası
meclisi idaresi diln Yusuf
Ziya Beyin riyasetinde
fevkalâde bir içtima
aktetmiştir.
lçtimada Bankaya merbut
fabrikalarda işlerin iktisadi
ihtiyaçlara uygun olarak
ıslah ve tanzimi etrafında
müzakerat cereyan etmiş ve
banka müdürü umumî
muavini Ali Sami Beyin
Avrupa'da yaptığı tetkik
seyahatinde temas ettiği muhtelif mütehassıslar arasından
Bankaca celbedilecekler tayin ve tesbit olunmuştur.
Mütehassıslar bütün fabrikaları idare edecektir. Aynca;
Almanya fabrikaiarında Rasyonel mesai tarzını tesis ve
tamim eden meşhur profesör Saksenberg'in asistanlarırun
memleketimizde vaki olan tetkiklerine müstenit raponı
dajgörûtoüştür.
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Yabancı hukukçu
20EKtM 1960
"Milletlerarası Hür Hukukçular Komisyonu" dış
. dünyada büyük akisler yaratan düşüklerin Yassıada'daki
duruşmalarını takibe, Raymond Nicolet adındaki bir
avukatı vazifelendirmiştir.
önümüzdeki hafta içinde şehrimize gelecek olan
Raymond Nicolet, komisyon adına, Yassıada'daki
duruşmaları sonuna kadar takip edecek ve
müsahedelerini bir raporla bildirecekür.
Bilindiği gibi; dilnyadaki bütün hür memleketlerin
mıkat ve hukukçularından tesekkül eden ve merkezi
Cenevre*de bulunan "Milletlerarası Hür Hukukçular
Komisyonu"nun vazifesi; Müşahitleri vâsıtasiyle adaletin,
hürriyetin, demokrasinin ve insan haklannın muhtelif
memleketlerdeki tezahürlerini takip ve neticelerini
neşrederek, bütün dünya hukukçulanna bildirmektir.
Bu konu ile ilgili olarak, komisyon adına Yassıada'daki
duruşmaları takiple görevlendirilen Raymond Nicolet
adındaki avukatın vereceği rapor, düşüklerin
yargılanmalannda, adalet ve hukuk prensiplerine uyulup
uyulmadığı hususunda bütün hür memleket
hukukçulanna fikir vermesi bakımından önem
taşımaktadır.
İass'ın iddiasıSovyet resmi Tass ajansına mensup \
selâhiyetli kimseler Kongo
mevzuunda B.M. Genel Sekreteri
Dag Hammarskjoeld'u taraf
tutmakla itham etmektedirler. .
Ajansın tefsircilerinden biri olan
Pyotr Yegorov dün:
"Hammarskjoeld'un gayesi Kongo
halkını yeniden esir bir millet Dag Hammarskjoeld
haline getirmektir. Orasının emperyalistlerin elinde
oyuncak olmasını istiyor. Şimdiye kadar yapılan
konuşmalar bu gerçeği bütün dünyanın gözJeri önüne
serdi. Halbuki o, hâJâ da kendisini hakh çıkarmaya
çalışıyor" demiştir.
Kuzey Kore
Muhalefet safında bulunan Japon Sosyalist Partisi'nin
hükümete başvurarak, 12 kasımda sona erecek olan
Japonya - Kuzey Kore mübadele anlaşması müddetinin
uzatılmasını talep etmiştir.
İki memleket arasındaki mübadele anlaşması gereğince
Japonya'da bulunan ve Kuzey Kore"ye gitmek isteyen
binlerce Koreli şimdiye kadar Japonya'dan aynlmıştır.
Fakat halen 120.000 Koreli daha, Kuzey Kore*ye gitmek
için sıra beklemektedir.
Sosyalist Parti liderleri, Başbakamn Hususi Kalem
Müdürüne başvurarak meselenin "dostluk ve insanlık"
bakımından incelenmesini talep etmişlerdir.
Mübadele anlaşması Japon ve Kuzey Kore Kızılhaç
temsilcileri arasmda geçen sene Kalküta'da imzalanmıştı.
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet
îstifa ederiz'20 EKİM 1989
SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, halktan gelen
"Meclisten istifa etmeleri" yolundaki baskznın
"dayanılmaz hale gelmesi halinde" istifa edeceklerini
açıkladı. Inönü, kendisine bu konuda çok sayıda telgraf
ve mektup geldiğini belirterek, "Biz demokrasiyi
koruyacağız, ama iktidar partisi demokrasiyi darmadağın
edecek ve biz de ona mani olacağız, buna gücümüz
yetmez. tstifa edin baskısı dayanamayacağımız noktaya
gelirse, istifa eder, tek başlarına bırakınz" dedi.
TARTIŞMA
4
llnutma>ınız ki Karşuiuzdaki Üııîversîte
5
Şayet biz istersek, hiç bu yolu denemez, alelacele
komisyondan geçirir, önümüzdeki perşembe günü gündeme
alır ve de lehinize karar çıkarırız.
Basından da izlendiğine göre ulusal var-
hğımız içinde yer alan Maçka Kışlası'nın şu
ya da bu düşünceyle tstanbul Menkul Kıy-
metler Borsası'na tahsisi, borsa yönetidle-
rinin bu tahsise dayanarak pencereden gi-
rip içeriye yerleşme girişimi, karşıhkh it-
hamlar, tüm kamunun ilgisini çeken geliş-
meler karşısında sorumlu hükümet üyele-
rinin suskunluğu ya da memur statusündeki
bir müdüre verdirdiği demeçle ortaya çıkan
olumsuz tutumu, olayı, sonucu merakla
beklenir bir düzeye oturttu ve ister istemez
geçmişteki bir karşılaşmayı bize anımsat-
tı.
1950 yılının başlanydı. Üniversitelerde o
zamanlarda yabancı dil sorunu vardı. Dili
öğretmezler, fakat belli kurlan zamanında
aşmadıkça öğrencinin kayıtlı olduğu fakül-
tenin esas derslerine sokmazlardı. Sonuç-
ta sömestrler, yıllar kaybolup giderdi.
Konuyu parlamentoya yansıtmayı dü-
şündük. Dilekçe komisyonuna derdimizi
yazıyla anlattık. Meclis koridorlannda ür-
kek adımlarla dolasırken omuzuma doku-
nan bir gtivenük görevlisi, "Sizi başkan ça-
ğınyor" diyordu.
Her biri ayn yerlere dağıhnış olan arka-
daşlarımı bir araya getirdikten sonra baş-
kanın odasına gittik.
Hemen konuya girdi, "Sornnluınızı bl-
tiyorom, bana tekrariamaymız. Nasd sonuc
ahnz, onu görüşeliın istedim. Siz bizim par-
tinin milletvekllleriyle göriişüyorsunuz.
Muhalefeti de ihmal eüneyin. Hocalannızla
diyaloğunuzu koparmayın. Kendinize U-
raftar bulmava çalışın. Böylece lehinize bir
ortam yaratalım. Ama gene de üniversite-
nin kendi yönetim organlanyla sorununu-
za çözüm arayalım. Şayet biz istersek hiç
bu yolu denemez, alelacele komisyondan
geçirir, önümüzdeki perşembe günü gün-
deme alır ve de lehinize karar çıkarınz. Biz
parlamentoyuz, bu gücümüzden, bo yetki-
mizden hiç kuskunuz olmasın. Ama unut-
mayınız ki karşımızdaki üniversite..."
dedikten sonra telefona sarılır, saygıh bir
ifade ile bir hususu kendisi ile görüşme ih-
tiyaa duyduğunu karşısındakine anlatır, az
sonra içeriye ismen hepimizin tarudığı ve fa-
kat bu vesile ile kendisini ilk defa gördü-
ğumüz Abdülhak Adnan Adıvar girer. Ara-
buluculuğu ve o akşarn Istanbul'a gitmeyi
kabul eder. Diğer yollardan da üniversite
ile telefonlarla, ziyaretlerle bağlanü kuru-
lur. Değerli hocalarunız gazetelerde sütun
sütun gerçekçi bir yaklaşımla makaleler ya-
yımlarlar. Ve sonuçta sorun yine üniversi-
te tarafından, hepimizin saygı duyacajb bir
biçimde çözüm bulur.
Olayı, diğer fakülte temsilcileri değerli
arkadaslanm da anunsayacaklardır.
Kırk yıl önceki toplumumuzun, parla-
mento başkanının sözlerinde ifadesini bu-
lan üniversitelere bakış açısı bu..
1990'daki olaylar karşısında parlamen-
todan, hükümetten, ne bir ses ne bir nefes..
O kadar ki bir daire müdürü ağzıyla "mal
benim, istediğime istediğim koşulla
Idralanm" anlamına gelen sözlerle üniver-
siteyi "Fuzuli Şâgil" durumuna sokmak,
tahrik ettiği kimseler marifetiyle de küit kı-
rarak, pencereye merdiven dayayarak adeta
zoralıma başvurarak Maçka Kışlası'nı ele
geçirme çabası içinde.
"Unutulmamahdır ki karşımızdaki üni-
versite..."
TACETTİN ALlEFENDtOĞLU
Ekonomist
Galeri • ANHy* PERA • 146 97 38 • 132 64 26
Ressamkmz,
heykeltraşlanraız
ve diğer sanatçüanmızla
tanışmak,
çalışmalanra izlemek
vse beğendiğiniz yapıtlan
anında satmalmâk
istjyorsaruz,
sizi bu Cumartesi gûnu
saat ll.OC'den iübaren
Alkent Sanat Meydanı'na
bekliyoruz.
Tfepecik Yolu Etiler - İstanbul
•AHÇE ŞCHt« •
ALKENT
GORBON
[İSANT
ATİLLAEKŞİNOZLUGİl
Ingtliz
mobilyalanmız!
gördünüz mü?
Homor Sltpozaıı Kınk Tulumbo Sok. Noc 13/19-50
ORUÇ
ORUÇÇAKMAKLI
'RESİM SERGİSİ
-C^18EKIM/1OKASIM'9O
O
s> Yadikııyutar Çıkm
6/7 132 59 59
SANAT GALEKtST
İBRAHİM
MISIRLIOĞLU
RESİM SERGİSİ
2 Ekim-3I Ekrm 1990
Bafdjt Caddesı K* *. EBENKOY Vü bt
SANFA SANAT GALERİSİ
NUYAN
Resim Sergisi
10 Ekim -10 Kasım
DERİ SHOW IHLAMUR
IhlafnurCad Yeşılçımen Sott
No 91 Beşıkta»'IST 159 72 55
ÇOPERA)
SANAT GAl E « I S I
AVİSALLMAN
Resim ve Boskı Sergisi
1-2OEkim'9O
SaJIMı Sok. Opwa Haı 43/18
(Ttıe Marmara Otelı Yanıl
Tlkıım 149 92 02
Lâlehanifezkan
Resim Seıgisi
$-29EkimimilM-18M
iPazargunkndışmda)
^ModemSanat
:. Galerisi ""AsTt
5ı
Valikonağı Caddesi No. 117/2 Nışantaşı-İstanbul
TEI SANAT 6ALERİSİ
ÖMERKMEŞİ
GALERİ A R Ş İ V
NAJLAO.
KURDOGLU
Fotoğral Serglıl
20 Ekim - 10 Kastm
GoJenmc pazar banç bergun
13 30 19 00 aras gezılebtltr
KalamıjFenerCad 48'3-346 29 91
Frtjrıl Kldplırı n
AEDPA
MİaıTekstilbank Sanal
Galerisi
ZEYNEP
SARIOĞLU
Suluboya Resim Sergisi
17 Ekim - 5 Kasım
HOtnv G«r«d* Cad. 126
TefTiklye 138 12 79
RESİM SERGİSİ
18 Ekim - 18 Kasım 1990
1. Leranl SüUn Sok. A-14 U 0 03 (2 - 1*8 74 84
ÖZGÛN SASKIRESIM
SANAT1MIZDAN BİR KESU
6 EKİM-3 KASIM 1990
j ç
BEMDAM
5AK*r/ »GAi-ensı
Wtodc Coooes :?., 22i
Büyâk Beşilctaş Çarşuî 76
(Mıgros ArlcJSi)
• Tei 16196S7
BİR
KİTAP'IN
OLUŞUMU
ÖMER ULUÇ
19 10- 27 II 1990
I» Ektn Gma. Sıat- 18 00
OERİHOO KOLTÛR MERKEZİ
SANAT GALERİLERİ
EMRE
ZEYTİNOGLU
Resim Sergisi • 18 Ekim-6 Kasım
Abdi ipekçl Cad. No: 18 Nlîanlaçı 141 21 83
FİKRET MUALLA
(1903-1967)
Resim Sergisi 20 Ekim-8 Kasım
Cevdet Paşa Cad. No: 384 Bebek 165 74 96
Donem
Kayıtlarııtıız
Açılmıştır.ŞİŞLİ
Modeüstlik •
Tç Mimari • Klasik Gitar •
Mankenlik ve Zarafet
5-26Ekm 1990. UOO-l&JO
,PanfgünlaidçM*t,!
HaiasU^uiUcldeî36
HartJ)«-IsanM W.-132 4717
Resim Sergisi
D G A R A N T İ S A N A T C A L E R 1 S 1
galeri
atölye
CİZGİ
. ÇİZGI ERENKOY
Kan«rc, DuraŞ, Mura :o«1u Ap.
| E r e n k 0 >
, | S l a n t
> j l
Tel 3«0 69 10
. ÇIZGİ SIŞLI
H a l a s k
arga2. Cad No 260/6-7-8-9
Şl/istanbu1
Şış
Tel 132 22 22
TURAN DURSUN
ve
BAHRIYE ÜÇOK'un
şahsında Demokratik, Laik, Özgür düşünceyi
hedef alan
TERORİZMİ
LANETLİYORUZ
HAYDARPAŞA NUMUNE HASTANESİ
ÇALIŞANLARI
İLAN
İZMİR 1. İCRA TETKİK MERCll
HÂHMLİĞİ'NDEN
Dosya No: 1990/771
ADRES: KORHAN KIZIL, 865 sk, No: 29/102 Kemeraltı
Izmir
Vekili: Av. Baykut Aktan
Yukanda isim ve adresi yazıh bulunan KORHAN KIZIL
alacaklıları ile konkordato akdetmek üzere hâkimliğimize
18.10.1990 tarihinde müracaat etmiş bulunmaktadır.
îlan olunur.18.10.1990.
POLTITKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Liraya Palamut...
Öleni belli, öldüreni yitik kaçıncı cinayettir bu? Alçakça bir
yere sinip öldürmüşler, sonra kaçıp grtmişler, bir daha bu-
lunmamışlar. Öienler belli diyoruz, ya öldürenler nerede? Bu
kanlı katiller bulunamaz mı? Bu kana devlet elini bulaştırma-
mışsa bulunur. Ama bir türlü bulunmuyor neden? En son kur-
ban Bahriye Üçok'tur. Öldürenler neyi amaçladıklarını açık-
ça ortaya koydular. Kökleri ister içeride olsun, ister dışarıda
olsun amaçları birdir. Bu biliniyor, katiller bulunamıyor.
Tuhaf bir yazgı içeride iseniz bir kör kurşunla gidiyorsu-
nuz; dışarıda iseniz bir süre için kurtuluyorsunuz. Her kur-
şuna hedef olan dışarı gidemez kü... Rahmetli Doğaz Öz sık
sık Kalem'e gelir, bir iki tane içtikten sonra kulağıma eğilir,
"Beni ötdürecekler..." derdi.
"Nereden biliyorsun?"
"Seziyorum."
Uzun sürmedi evinden çıkarken pusu kurup ötdürdüler Oy-
sa Doğan Öz bir devlet görevlisiydi, görevi kalleşçe adam
öldürenleri bulmaktı. Öldürenleri bulunamadı, bulunması için-
de çaba gösteren çıkmadı.
Demir Ozlü, 11 Aralık 1979'da Prof. Cavit Orhan Tütengil-
in öldürülmesinden sonra Stockholm'e gitti, yerleşti. Gele-
bilecek olan birçok kaza ve beladan kurtuldu. Bir tür gönül-
lü sürgünlüğûnün öyküsünü Milliyet Yayınlan'ndan çıkan ki-
tabında anlatır.
Çok kısa bir sürede Çetin Emeç'in, Muammer Aksoy'un,
Turan Dursun'un ve Bahriye Uçok'un gitmeleri gözümüzü aç-
maya yetmez mi? Bu kalleşçe öldürmeler dine arka çıkmak
değil, dine düşmanlıktır. Gerçek bir Müslümanın katilliği dü-
şünülemez. Öyleyse bu silah çekenler, hangi eli kanlı Müs-
lümanlardır? Kim kimi, ne için öldürüyor?
24 haziran olayları sırasında idi Kemal Türkler'le gazete
için bir konuşma yapıyordum. Bürosunda, oturduğu kottuğun
ardında yaygın kalabalıklan içine almış kocaman bir resim
vardı.
"Bu insanlan, bu meydanlara nasıl topiayabiliyorsun?" diye
sormuştum.
"Onları ben toplamıyorum, haklarını almak için geliyorlar"
lar."
Birkaç yıl geçmedi, kalleşçe silah çekenler bir sokakta ona
da kıymadılar mı? Kendi haklarını aramaya çıkanlar, bu hak-
kın alınmasına önderlik edeni koruyamamışlardı.
Bir gizli güç var, vurup kırmaları çok güzel ayarlıyor. Her
seyi mevsimine göre, yerli yerinde çok güzel ayarlıyor. Orta-
lığı karıştırmaya girisen böyle bir örgüt varsa, bu örgütü yer-
le bir edecek bir devlet de olmalı. Böyie bir örgüt yoksa dev-
let ne güne duruyor?
Düşünüyorum, bu vurup kırmalann en sonuncusu olan
Bahriye Üçok'un öldürülmesinde kimin ne yararı vardır? Öyle
ya, bu örgütün, bu öldürmede bir çıkan var ki, sağdadır, sol-
dadır demiyor, sırası gelince öldürüyor. Bu örgütü bulmak için
Hiram Abas'tan yola çıkılmalıdır. Çünkü her gizli eylemin için-
de yıllardır Hiram Abas var. Emekliye ayrılması bundan sıy-
rılması için yetmez. Bu işe bir kez bulaşmış, bir daha kurtu-
lamamış olan Mahir Kaynak söylüyor, "Bu iş burada bitmez
sokaga dökülecektir." Gerçekten de sokağa döküldü.
Her on yılda darbeci bir felaketle karşılaşıyoruz. 12 Eylül
1
den bu yana da on yılı geçtik. Ülkeyi yönetemeyenler başta
oldukça bir darbe daha eli kulağındadır. Körfez savaşı bir dar-
benin gelmesi için en kestirme yoldur. Birsavaş açılmasının
önünde sıkıyönetim vardır, sıkıyönetimin gelmesiyie darbe de
gelmiştir. Çünkü Körfez'e hiç üstümüze vazife değilken faz-
la karışmaya, fazla mıncıklamaya başladık. Gericilik, Körfez
derken, bir bakârsınız kapıya gelip dayanmıştır. Bundan çı-
kan olanlar on yılı daha garantilerler.
Bundan yıllarca önce yazdığım bir yazıda balıkçılar, "Lira-
ya palamut... Liraya palamut..." diye bağırıyorlardı. Şimdi Be-
şiktaş pazarında palamutun tanesi on bin liradır. Palamut fa-
kir, fukara yemeğidir. Tanesi on bine çıkmayagörsün, ardın-
dan asker de gelir. Gelecekse bu kez palamut yüzünden ge-
lecektir, söylemedi demeyin...
CAL1SANLARIN
SORULAR1/SORUNLARI
YILMAZ ŞtPAL
'Memurluktan işçiliğe geçtim'
SORU: Ben memur olarak TC Emekli Sandığı'na bağlı bir
kamu kuruluşunda 12 yıl calıştıktan sonra onay alı-
narak (ozliik haklanm saklı kalmak kaydıyla) istifa
etmeden bir başka kamu kuruluşuna işci olarak nak-
len geldim. Kısaca memuriuktan işçüi^e geçtim. Ha-
len 14 yıldır bu kamu kuruluşunda tşçi statüsünde
çahşmakta ve Sosyal Sigortalar Kurumu'na prim ya-
tırmaktayım.
Aralık 1990'da 55 yaşını doldurarak emekli olma-
ya hak kazanacağım. Sonılanm:
1- Emekli ikramiyemi ve kıdem lazminatımı nere-
den alacağım?
2- TC Emekli Sandıgı'nda geçen hizmetferimin kar-
sdığını Emekli Sandıgı'ndan, Sosyal Sigortalar Ku-
rumu'da geçen hizmetlerimin karşılığını balen
çahşmakta olduğum kamu kuruluşundan mı alaca-
ğım?
3- TC Emekli Sandıgı'nda geçen sürem için öde-
necek kıdem tazminatı, son ücretim iizerinden mi he-
saplanacak?
Bu konuda yasa ya da Yargıtaj karan var mı? Varsa
halen yüriirlükte mi? Tarih ve numarası nedir?
YANIT: 1- İş Yasası'nın 14. maddesi uyarınca:
"TC Emekli Sandığı Kanunu ve Sosyal Sigortalar Kanunu-
na veya yalnız Sosyal Sigortalar Kanunu'na tabi olarak sadece
aynı ya da değişik kamu kuruluşlannda geçen hizmet süreleri-
nin birlestirilmesi suretiyle Sosyal Sigortalar Kanunu'na göre
yaşlıhk veya malullük aylığına ya da toptan ödemeye hak ka-
zanan işçiye, bu kamu kuruluşlarında geçirdiği hizmet sürele-
rinin toplamı iizerinden son kamu kuruluşu işverenince ödenirî'
2- Kıdem tazminatjnız toplam hizmet süresi üzerinden, emekli
olacağınız kamu kunıluşunca ödenecektir.
3- TC Emekli Sandıgı'nda iştirakçi olarak geçen süre için öde-
necek kıdem tazminatı nasıl hesaplanacaktır?
Konuya ilişkin Sa>ıştay Genel Kurulu'nun 31.1.1977 tarih ve
3877/1 kararı şöyledir:
"...İştirakçi olarak geçen hizmet süresine ilişkin kıdem taz-
minatının bu statüden ayrılma tarihinde emekli aylığı bağlan-
masına esas derece ve kademe dikkate alınmak suretiyle yaşlıhk
ve malullük aylığının başlangıç tarihinde TC Emekli Sandığı
Kanunu'nun yürürlükteki hükümlerine göre bu derece ve ka-
deme için öngörülen emekliük ikramiyesi miktanndan fazla ol-
mayacak sekilde hesaplanması gerekmektedir..!'
Aynı konuda Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 2.2.1987 tarih,
1987/742 esas ve 1987/883 karan da özet olarak şöyledir:
"Özet: TC Emekli Sandıgı'nda geçen hizmet süreleri için
emekli olduğu tarihteki emekli gösterge ve katsayı üzerinden
hesap yapılması ve o süreye isabet eden kıdem tazminatının o
tarihteki emekli ikramiyesini geçmemesi gerekirT
KARABÜK ASLİYE CEZA
HAKİMLİĞt'NDEN
Esas ÎN'U. ı989/292
Karar No: 1989/565
Eksik gramajh ekmek satmaktan Ali Osman ve Şerife'den olma,
1926 D.lu, Eflani ilçesi Karacapınar köyu nüfusuna kayıtlı hükümlü
sanık Halil Çetinkaya hakkında TCK'nın 363/1. 59. 647/4. madde-
leri gereği 775.000 lira ağır para cezasına dair hüküm Yargıtay'ca
onaylanarak 13.6.1990 tarihinden itibaren kesinleşmiştir.
Îlan olunur.
Basın: 36893
FELSEFE DERGİSİ
1990/2-3 sayısı çıktı.
Ana tema: Dil ve Felsefe
Yazışma adresi: Moda Cad. No: 6/4 Kal: 1 Çakıroğtu tş
Merkezi KADIKÖY Tel: 346 64 04