Katalog

2 EKİM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Yunanistan'da ffrevyükü JB J- — • ATtNA (AA) — Vunanistan Maliye Bakanı Yannis Paleokrasas, üç hafta süren grevlerin ülkeye roaliyetinin elli milyar irahmi (yaklaşık 800 milyar lira) olduğu açıkladı. Mitşotakis hükümetinin sosyal sigorta konusundaki yasa tasansına tepki olarak başlayan grevler boyunca ülkenin ihracatı önemli ölçüde azalırken, sanayi üretimi de en aza indi. Aynca ülkenin en büyük gelir kaynaklanndan biri olan turizm sektörü de büyük darbe yedi. Macaristan'da yeniden seçim • BUDAPEŞTE (AA) — Macaristan'da, aralannda başkent Budapeşte'nin de bulunduğu büytik kentlerin çoğunda, dünkü belediye seçimlerine katılma oranının yüzde 40'ın altında kalması sebebiyle ikinci tur seçim yapılması gerekeceği bildirildi. Seçimlerin ilk kısmi sonuçlanna göre katılma oranı yüzde 35 olan Budapeşte'de, muhalefetteki "Hür Demokratlar htifakı", oyların yüzde 32.46'sınj alarak birinci parti oldu. tktidardaki Demokratik Forum ise oylann yüzae 24.43'ünü elde etti. SSCB'de pornografi • ANKARA (ANKA) — Sovyetler Birliği'nde, açıkhk politikası ile birlikte erotik ve pornografik yayınlarda rekor artış görüldüğü bildirildi. tngilizce olarak yayımlanan Moskow News dergisine göre cinsel yayınlann okuyuculannın yüzde 90'ını 45-70 yaş arası erkekler oluşturuyor. Dergi, Sovyetler Birliği'nde satılan dergilerin en fazla Baltık cumhuriyetlerinde basıldığını bildirdi. Sovyetler Birliği'nde en çok satan cinsel yayınlann 'Şeftali Ağacı', 'Yasaklanmış Konulara Kolay Ulaşma Yolları', 'Kama Sutra', 'Seks Fantezileri' ile Richard Hersley'in 'Mutluluğa Giden Yol', Robert Street'in 'Seks Teknikleri' adlı lytaplaı olduğu bildirildi. Sovyet seksoloji profesörü Igor Kon'a göre bu artışın nedenini okuliarda yeteri kadar cinsel eğitim verilmemesi oluşturuyor. Bulgaristan'da ara seçim • VELİNGRAD (AA) — Bulgaristan'da önceki gün yapılan ara seçimi, ana muhalefet partisi Demokratik Güçler Birliği'nin (UDF) adayı kazandı. Seçim sonuçlan, halkın iktidardaki Sosyalist Parti'ye desteğinin giderek azaldığı şeklinde yorumlanıyor. Velingrad bölgesinde, şimdi Cumhurbaşkanlığı yardımcıhğı görevini üstlenen eski içişleri bakanı Atanas SemeTJiev'den boşalan parlamento üyeliği için yapılan ve haziran ayındaki genel seçimlerden bu yana düzenlenen ilk seçim olan ara seçimin resmi sonucuna göre, UDF adayı Alexander Popov oylann yüzde 58.84'ünü alırken, Sosyalist Parti adayının aldığı oylann oranı yüzde 39.09'da kaldı. Moiseyev ABD'de • WASHINGTON (AA) — Sovyetler Birliği Genelkurmay Başkanı Mihail Moiseyev dün ABD Savunma Bakanı Dick Cheney ve Genelkurmay Başkanı Colin Powell'la görüştü. ABD Savunma Bakanlığı'na gelişinde 19 pare top atışıyla karşılanan Moiseyev ve beraberindeki üst düzey Sovyet askeri yetkililerinin, Amerikalı meslektaşlarıyla görüşmelerinde Körfez krizinin de ele alındığı bildirildi. Moiseyev, Cheney'e "ziyareti sırasında ve her fırsatta Amerikalıları daha yakından tanımak istediğini" söyledi. İsvec'te iktidar oy kaybediyor • STOCKHOLM (AA) — Isveç kamuoyu araştırma merkezinin yaptığı son araştırmaJar, iktidardaki Sosyal Demokrat Parti'de oy kaybının devam ettiğini gösterdi. Eylül ayında 1923 kişi arasında yapılan kamuoyu araştırmasına göre sosyal demokratların oy oranı yüzde 2.1 gerileyerek yüzde 32'ye indi. Türkiye - KKTC ortak deklarasyonu imzalandı Türkiyeden tam güvenceBaşbakan Akbulut ve KKTC Başbakanı Eroğlu tarafmdan imzalanan deklarasyonda iki ülkenin adadaki Türklere yönelik tehdit ve güç kullanımına karşı tam bir dayanışma içinde hareket edecekleri vurgulandı. SEMtH İDtZ tZZET RIZA YAJLIN LEFKOŞA — Türkiye ve Kuzey Kıb- rıs Türk Cumhuriyeti, silahlanmaya de- vam eden Kıbrıs Rum yönetimine dün acık bir uyan göndererek Kıbns Türk halkına yönelik herhangi bir saldırı ve- ya şiddet hareketini 1960 tarihli Garanti Antlaşması uyarınca caydıracak ve dur- duracaklarını duyurdular. Başbakan Yıldırım Akbulnt'un KKTC'ye yaptığı resmi ziyaretin ilk gü- nünde yayımlanan "Ortak deklarasyon" da taraflar, Kıbrıs Türk halkının güven- lik ve çıkarlanna yönelecek herhangi bir tehdidi veya güç kuUanımı karşılamak üzere tam bir dayanışma içinde hareket edeceklerini açıkladılar. Ortak deklarasyonu yorumlayan göz- lemciler, Türkiye'nin bu metinle, geçmiş- te olduğu gibi gerekirse gelecekte de Kıb- rıs Türk halkı lehine müdahalede bulu- nabileceği yolunda net bir mesaj verdi- ğini belirtiyorlar. Deklerasyona göre, iki ülke arasmda şu kararlar alındı: 1. Eşit ortakük statüsünü haiz Kıbrıs Türk halkı 1960 garanti anlaşması uya- nnca Türkiye Cumhuriyeti'nin etkin ve ilgi garantisinden yararlanmaya devam edecektir. 2. Kıbns Türk halkının güvenlik ve çı- karlanna yönelecek herhangi bir tehdi- di ve güç kullanımını karşılamak üzere, taraflar, tam bir dayanışma içinde hare- ket edeceklerdir. Taraflar, Kıbns Türk halkına yönele- cek herhangi bir saldırı ve şiddet hare- ketini caydıracak ve durduracaklardır. Bu amaçla gerekli siyasi ve diğer önlem- Ieri alacaklardır. Bu çerçevede, BM Genel Sekreteri ve Kıbns'taki BM Barış Gücü île geçmişte olduğu gibi işbirliği içinde bulunacaklar- dır. Taraflar, adada banş ve istikrara va- him bir tehdit teşkil eden Güney Kıbns1 taki silahlanma kampanyasını gözetim altmda tutmak üzere işbirliği yapacak- lardır. Taraflar, bu silahlanma kampanyası- run ciddi sonuçlanyla Güney Kıbns'ta te- rörizm ile ilgili faaliyetler hakkında BM Genel Sekreteri'nin dikkatini çekmeye devam edeceklerdir. Taraflar, Rum tarafınca esas itibariy- le KKTC'nin ekonomik ve sosyal geliş- mesine ve özellikle Kıbns Türk halkının diğer ülkelerle ulaşım, ticaret, haberleş- me, turizm, kültür ve spor alanlarında- ki ilişkilerine karşı uygulanmakta olan engelleri aşmak ve bertaraf etmek üzere aktif biçimde çalışacaklardır. Taraflar, Kıbns Türk halkına karşı uy- gulanmakta olan gayri insani uygulama- lar ve sürdürülen insan haklannı ihlal edici faaliyetlerle kararb biçimde müca- dele edeceklerdir. Her iki hükümet, bu amaçlan gercek- leştirmek, Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını korumak ve ekonomik işbir- liğini daha geliştirmek ve yoğunlaştır- mak arzulannı teyit etmişlerdir. Bu çerçevede taraflar, Kuzey Kıbns- taki hava ve deniz limanlannın ulusla- rarası trafiğe daha fazla açılmasıran, uluslararası posta hizmetlerinin doğru- dan ulaşabilmesinin Kıbns Türklerinin uluslararası spor ve kültür etkinlikleri- ne iştirakını teminini, turizme yönelik engellerin kaldırılması ve uluslararası yardımlann Kıbns Türk hallana doğru- dan ulaştınlması için üçüncü ülkelere çağrıda bulunurlar. öte yandan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Başbakan Yıldınm Ak- bulut onuruna dün akşam bir resepsiyon verdi. Şatalin'in f 500gün'planı dün resmen uygulanmaya başlandı Rusya'da piyasa dönemiSSCB'nin en büyük cumhuriyeti Rusya Federasyonu'nda serbest piyasa ekonomisine geçilmesini öngören ekonomist Stanislav Şatalin'in planının ilk aşaması yürürlüğe girdi. Dış Habcrler Senrisi — de "şok" tedbirler alınmasını SSCB'nin en büyük cumhuriyeti öneriyor. Bu arada Azerbaycan1 Rusya Federasyonu'nda, serbest da önceki gün yapılan seçimle- piyasa ekonomisine geçilmesini rin, eski Politbüro üyesi Haydar öngören ekonomist Stanislav Aliyev'in yeniden politika sah- Şatalin'in "500 gün planı" dün nesine dönüşünü müjdelediği resmen uygulanmaya başlandı. haber veriliyor. Ukrayna'da da Şatalin'in planı ilk 100 gün için- önceki gün başlayan komünizm alevhtan eösteriler dün de sür- dü. Ajanslar, Rusya Federasyo- nu'nca dün uygulanmaya başla- nan planın, birçok sorunu da beraberinde getireceğine işaret ediyorlar. Plan ilk aşamada, bir- kaç temel gıda maddesi dışında kalan mallann fiyatlannın ser- best bırakıhnasım öngörüyor. Ekonomi gözlemcüeri, fiyatla- rın serbest bırakılmasıyla, hal- kın alım gücünün düşeceğini ve piyasanın karaborsacüann eline gecebileceğini belirtiyorlar. Pla- nın dün başlayıp 7 Ocak I991'de bitecek ilk aşamasında, toprak- ta özel mülkiyete geçilmesi ger- cekleştirilmeye çalışılacak. Rusya Federasyonu Yüksek Sovyeti, Şatalin'in 500 gün pla- kanı Nlkolay Rijkov'un reform programı ise Rusya Parlamento- su'nda büyük eleştirilere uğra- mısü. Rusya Yüksek Sovyeti, Rijkov'un istifa etmesi yolunda çağn yapılmasını içeren bir ka- ran da benimsemişti. UKRAYNA'DA GÖSTERt — Sovyetler Birliği'nde ekonomik bunalım derinleşirken, cumhuriyetlerdeki huzursuzluk da artıyor. Pa- zar giinü ülkenin ikinci büyük cumhuriyeti Ukrayna'da düzenlenen gösteride on binlerce gösterici komiinizm aleyhinde sloganlar ata- rak Moskova'dan daha fazla bagımsızlık istediler. (Fotoğraf: Reuter) BiRLEŞMİŞMÎLLETLER 'Çocııklara daha iyi bir gelecek' 7O'in üzerinde ülke liderinin katıldığı Dünya Çocuk Zirvesi sona erdi. Zirve sonunda "her çocuk için daha iyi bir gelecek sağlanması amacıyla evrensel ve acil çağn . içeren" ortak bildiri yayımlandı. BtRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) — 70'in üzerinde ülke li- derinin katıldığı Dünya Çocuk Zirvesi sona erdi. iki günlük zirve boyunca dünyada 2800 çocuk boğma- cadan, 8000 çocuk kızamık- tan, 400 çocuk tetanozdan, 5500 çocuk sıtmadan, 22000 çocuk ishalden ve 12000 çocuk zatüreeden öldü. Zirve sonun- da "Her çocuk için daha iyi bir gelecek sağlanması amacıyla evrensel ve acil bir çağn" içe- ren ortak bildiri yayımlandı. Çocuklann yaşaması, ko- runması ve gelişimi konulann- daki bildiriyle birlikte, bu amaçlann gerçekleştirilmesi için daha detayh bir eylem pla- nı bugün BM Genel Kurulu- na sunulacak. Günde 40.000 çocuğun yetersiz beslenme ve AIDS, temiz su yokluğu ve ye- tersiz sağlık koşullan yüzün- den öldüğü açıklanan bildiri- de, her gün gerekli ve basit ön- lemler almarak on binlerce ço- cuğun hayatının kurtanlabile- ceği belirtildi. Bildiride üçte ikisi kız olan 100 milyonun üzerinde çocu- ğun temel eğitimden yoksun olduğu ve her yıl 500 binin üzerinde annenin doğum sıra- sında öldüğü de kaydedildi. Silahsızlanma çabalan ile serbest kalan kaynakların ço- cuklar için kullanümasmın çok önemli bir öncelik olması ge- rektiği belirtilen bildiri, çocuk haklannı korumak ve yaşam düzeylerini yükseltmek için 10 maddeii bir program öngörü- yor. tlk maddede, 10 yıl süren görüşmelerin ardından geçen kasun ayuıda BM Genel Kuru- lu tarafmdan onaylanan ve hâ- lâ yürürlükte bulunan Çocuk Haklan Antlaşması'mn uygu- lanması isteniyor. Programın diğer maddeleri ise çocuk sağlığı, gıda ve bes- lenme, kadınm rolü, ana sağ- lığı ve aile planlaması, ailenin rolü, temel eğitim, sokak ço-, cuklan, işgal, ırkçılık, göç, sü-, rekli silahü çatışma gibi neden- lerden dolayı güç koşullar al- tmda yaşayan çocuklar, çocuk ve çevre, yoksullukla mücade- le ve ekonomik büyümenin ye- niden canlandınlması, geliş- nını büyük bir oy çoğunluğuyla Aliyev'in dÖnÜŞÜ kabul etmiş ve planı 1 ekûnden itibaren uygulamayı kararlaştır- B u a r a » a Azerbaycan Cum- mıştı. Şatalin'in büyük tartışma- hunyetı'nde öncekı gün yapılan lara yol açan planma alternatif v e H a l k Cephesı nce hile olarak gösterilen SSCB Başba- y'P"'**'" »ddıa edılen seçımle- rin, eski Politbüro üyesi Haydar Aliyev'in yeniden politika sah- nesine dönüşünü "müjdelediği" haber veriliyor. AP'nin haberi- ne göre sonuçlan en erken bu- gün alınması beklenen Azerbay- can seçimlerinde, Aliyev'in mil- letvekili seçilmesine kesin gözle bakılıyor. Aliyev, seçim kam- panyası sırasında yaptığı bir ko- nuşmada, SSCB Başkanı Mihail Gorbaçov'u Politbüro'yu etkisiz bir organ haline getirmekle suç- lamıştı. Haydar Aliyev, 1969 yılında Azerbaycan Komünist Partisi li- derliğine seçilmiş, 1982 yüında da Politbüro'nun daimi üyesi ol- muştu. Aliyev, SSCB eski lider- lerinden Leonid Brejnev'e olan yakınlığı ile tamnıyordu. Aliyev, Gorbaçov'un iktidara gelmesin- den iki yıl sonra 1987 yılında sağlık sorunlanm ileri sürerek Politbüro'daki görevinden istifa etmişti. Gürcistan'da önceki gün baş- layan seçim heyecanı dün de sür- dü. Gürcüler, yeni bir kongre oluşturmak için sandık başına gittiler. 6 partinin katıldığı se- çimlerde milliyetçilerin ipi önde göğüslemeleri bekleniyor. Sovyet Ukrayna Cumhuriye- ti'nde, Milliyetçi Halk Cephesi önderliğinde KP'yi ve Mosko- va'ya bağımhhğı protesto gü- nünde düzenlenen genel grev, cumhuriyetin batı kesimlerinde istenen etkiyi yaratırken, Kiew ve kömür havzası Donetsk'te ancak kısmen etkili oldu. Kiew'de parlamento önünde onbinlerce Ukraynalı, dün gös- teri yaptı. Komünist Parti'yi kı- nayan sloganlar atan gösterici- ler, Moskova'dan bağımsızlığm ilan edilmesini istediler, yeni "biriik södeşmesini" kınadılar. Gösteri sırasında mecliste ko- nuşan Ukrayna KP lideri ve Meclis Başkanı Leonid Kravçnk, göstericileri "Romanya öroeğini" izlemek ve iktidan ele geçirmeye çalışmakla suçladı. öte yandan Sovyetler Birliği Parlamentosu Yüksek Sovyet, geçen hafta sonunda ülkede din ve vicdan özgürlüğünü tanunak- la birlikte, devlet okullarında din dersi okutulması yolundaki önerileri reddetti. mekte olan ülkelere yardım gi- bi konulan içeriyor. Eylem planının 2000 yıuna kadar ulaşmak istediği bazı he- defler ise şöyle: A. 1990'daki doğum sırasm- da ölüm oranım üçte bir azalt- * mak, R Doğum sırasındaki anne ölümlerini azaltmak, C. 5 yaşın altındaki çocuk- larda yetersiz beslenme oranı- nın azaltılması, D. Güvenli içme suyu ve atıklar için sağlıklı önlemler alınması, E. Evrensel düzeyde temel eğitimin ilkokul düzeyinde yüzde 80'e çıkanlması, F. 1990'daki yetişkinler, özellikle kadmlar arasında okumayazma oranının en az yansı kadar arttınlması, G. Güç durumlardaki, özel- likle silahlı çatışma altındaki çocuklann korunması. YUGOSLAVYA DUNY4DA BUGÜN ALİSİRMEN Yalnızca Bir Adım Kıran kırana geçen ve Erdal İndnü'nün kesin yengisiyte so- nuçlanan SHP Kurultayı'nın sonuçlarını soğukkanlı ve sağ- lıklı bir irdelemeden geçirmekte yarar var. Her şeyden önce bir noktayı iyice açıklığa kavuşturmak ge- rek. SHP'de kıran kırana bir kurultay yaşanmış olması, bu partinin karrnakanşık olduğunu değii, tam tersine gerçekten sağlıklı bir yapıya sahip bulunduğunu gösterıyor. SHP'de, dışa dönük politika üretmeyi, geniş kadroları seferber ederek ik- tidara yürümeyi engelleyen bir iki başlıhk ve egemen dar kad- roculuk zihniyeti vardı. Bu, SHP'nin saynlığıydı. Ama yapısı bozuk olan, sayrı olan tek siyasal kuruluşumuz SHP değildi. ANAP hâlâ parti olamamanın, kendi resmi baş- kanı bile olmayan bir kişinin iki dudağı arasından çıkacak olan talimatları yerine getirmeye amade tek adam egemenliğin- deki bir "köşe dönücü" zihniyet örgütü olmanın ötesine ge- çebilmiş degildir. DYP Süleyman Bey'in tüm değişmişliğine ve demokrasi yandası çıkışlarına karşın, hâlâ "Baba Partisi" durumunda- dır ve iktidara yönelecek kadroları oluşturup, çağın gerektir- diği yenileşmeyi sağiayabilmiş degildir. DSP ise erdemli ve kanzmatik kışilikli, ama tek bir kişi olan Bülent Bey'in partisidir; bir de Rahşan Hanım'ın. DSP'ye yan- daş olanlar bile Ecevitler dışında parti ileri gelenlerınden bir tanesınin adım söyleyemezler. Çünkü DSP'de bir ya da iki komutan vardır, gerisi neferler durumundadırlar. Ama şu sözünü ettiğimiz üç parti içinde de aksaklıkları, yapısal bozuklukları parti içinde demokratik yöntemlerle aş- ma yolunda herhangi bir girişim yoktur. Bu tür girişimlere pek çekingence teşebbüs edenler olsa bile, bunlar daha başlan- gıçta etkisizleştirilmektedirler. Oysa SHP kendi sayrılığını demokratik yöntemlerle çöz- müş bulunmaktadır. Yarın Türkıye'ye demokrasiyi daha ge- niş boyutlarda getirme savında olanlar, şimdilik hiç değilse parti içi demokrasi konusunda olumlu bir sınav vermiş bu- lunmaktadırlar. SHP kurultayı ile ilgili ikinci gözlem, kanımızca delegele- rin seçiminin, parti tabanı, yandaşı ile bugün olduğu kadar potansiyel seçmeni açtsından da daha kabul edilebilir içe sin- dirilebilir türden olduğudur. Delegeler, inönü'ye Genel Başkanlığı ve birlikte, daha ra- hat çalışacağını belirttiği kadroyu sağlarken, kendi kamuoy- larının seslerine kulak vermişlerdir. inönü kazanmış, Baykal kaybetmiştir. Burada da bir noktayı gözden uzak tutmamak gerekir sa- nırız. Dar kadrocu tutumu yüzünden eleştirdığimiz Deniz Bay- kal, politik deneyimi olan, politika sanatında çeşıtli hünerle- re sahip bulunan bir kişidir. Siyasi parîilerimiz, hatası ve se- vabıyla bir Deniz Baykal'ı veya benzerini öyle kolay kolay, sık sık yetiştirememektedirler. Seçimde Baykal'dan yana oy kul- lananlar bu gerçeği zaten kabul ediyorlar. Sanırım, Deniz Bey'e karşı oy kullananların da bu olguyu gözardı etmeme- lerinde büyük yararlar vardır. Deniz Bey, parti içindeki çalış- malarıyla (isterse parti içi muhalefet olsun) gelecekte kendi- sine yine en tepelerde yer açabHir. Siyasetin çok ünlü sözünü unutmayalım: "Yalnız ölüler dön- mez." Bu arada, her iki tarafın topladığı oyiar!*. yönetimin oluş- ması arasındaki dengesizliği de gözardı edemeyiz. Gerçek- ten de oylann % 45'ine yakın bolümünü toplamış bulunan Baykal ve ekibinin 44 kişilik yönetim kadrosunda yalnızca 4 yer edinmiş olması, SHP tüzüğünden doğan bir aksaklıktır. Herhalde, parti içi mücadelede de nispi temsil sisteminin ka- bulü grupların kendi güçleri oranında yönetimde temsil ola- nağına kavuşmaları, hem bu gibi carpıklıklan önleyecek hem de her zaman var olacak olan, ama kişilerden çok düşünce- ler izlenecek yörrtemler peşinde kümelenrneleri daha sağ- lıklı olacak olan, grupların her zaman tasfiye korkusu içinde yaşamadan politika üretmeleriTii sağlayaçaMır. Konuşma«n- da da belirttiği gibi Genel Başkan Erdal İnönü de bu gerçe- ği görmüştür ve yaşama geçirmeye çalışacaktır. Son kurultay SHP içinde iki başlılığı sona erdirmiş bulu- nuyor. Ancak SHP'nin tek eksiği, tek aksağı iki başlılık oeğil. SHP bugünkü, daha doğrusu kurultay öncesi yapısıyla politika üre- tememekte, dışa dönük savaşım verememekte, yeterince kad- rolaşamamakta. uzmanların bilgisinden gereğince yararla- namamakta, iktidarında izleyeceğı programı olusturamamak- ta ve geniş toplulukları seferber etmekte başarılı olamamak- taydı. Erdal İnönü bu eksikliklerin, dar kadroculuktan ve iki baş- lılıktan doğduğunu söylemekteydi. Şimdi dar kadroculuk ve iki başlılık ortadan kalktığına göre tüm bu noktalarda zaman yitirmeden harekete geçmek kaçınılmazdır. Sonuçların üç-beş gün içinde alınmayacağını hepimiz bi- liyoruz, ama böyle bir yönelişin belirtileri kısa zamanda ken- dilerini gösterebilir ve bu belirtiler ile birlikte, partiye olan gü- ven ve katılım hızla artarak SHP, tarıhi misyonunu yerine ge- tirme yolunda ilerleyebilir. Unutmayalım, 29 eylül kurultayı yalnızca bir adımdır. Önem- li bir adımdır, ama yalnızca bir adımdır. Imalat ve Ihracat Muftasebesınde deneyımtı MUHASEBEMÜDÜRÜAranıyor Başvuru P.K. 193 Levent Fotoğraf, kısa özgeçmış Nüfus cüzdammı, sigorta kartımı kaybettim, hükümsüzdür. HtMMETTAYDAŞ Nüfus cüzdanımı kaybettim, hükümsüzdür. tSKENDER ŞAKAR Cumhııriyetler kaynıyorBELGRAD (REUTER/AP) — Yugoslav- ya'nın kuzeydeki Slovenya ve Hırvatistan cumhuriyetlerinin, kendi savunmalanna sa- hip çıkmak ve oranlanm kurmak istemele- ri, ülkede çok teblikeli yeni bir tırmanma- ya yol açtı. Bu eğilimin, birlikten ayrılma anlamına geleceğini öne süren Sırbistan Cumhuriyeti ise iki cumhuriyeti çok sert bi- çimde eleştiriyor. Bu arada Hırvatistan ve Slovenya'da yaşayan Sırp azınlıklar, aynl- ma eğilüni aleyhinde sık sık gösteri düzen- liyorlar. AP'nin haberine göre Belgrad'daki Fede- ral Savunma Bakanlığı bir bildiri yayımla- yarak Slovenya'nın kendi güvenlik güçleri- ni kurmasına izin verilemeyeceğini ve ko- lektif başkanlıktan bu konuda acil önlem almasının isteneceğini açıkladı. Slovenya Parlamentosu, geçen cuma günü, cumhu- riyetin anayasasmda değişilik yaparak Slo- venya'nm savunmasım Slovenya ordusuna bırakmıştı. Gözlemciler, bu karann birlik- ten tümüyle kopma yolunda atılmış önem- li bir adım olduğunu belirtiyorlar. Federal Savunma Bakanlığı tarafmdan yapılan açıklamada "Slovenya'mn karan, Yugoslavya Federal Sosyalist Cumhuriyeti- nin savunma sistemini pervasızca çiğniyor" dendi. Yugoslavya Silahlı Kuvvetleri, ülkenin parçalanmasına izin venneyeceklerini sürek- li olarak vurgulamıştı. Yugoslavya ordusunda subaylann yakla- şık %70'i Sırplardan oluşuyor. Slovenya'mn yam sıra Hırvatistan Cum- huriyeti de kaynıyor. Federal polisin yerel milislerin silahlannı toplamaya başlaması üzerine cumhuriyette protesto gösterileri düzenlendi. Bu gösterilere karşıbk olarak da cumhuriyetteki sırp azınlık gösteri yaptı. Hırvat göstericilerin bir polis karakolunu basıp silahlan çalmaları sırasında çıkan ça- tışmada ise iki kişinin j'aralandığı bildirildi. Hırvatistan ve Slovenya'da baharda yapı- lan serbest seçimlerde komünistler yenilgi- ye uğramış ve iki cumhuriyette piyasa eko- nomisine geçilmişti. Bu arada Sırbistan'a bağh Kosova bölge- sinde de durumun gergin olduğu bildirili- yor. NUfusunun büyük çoğunluğu Arnavut olan Kosova'da ayrılıkçı akımlar hızla güç- leniyor. NfP» MUZIK TAP1M IMC 6. BIOK NO: A2O4 UNKAPANI - I5TANBUI III.. 513 JO »3 - 513 »37 F»X: 511 81 94 m aıeürübağ cad. 3»U.soit no03 Çubıılılu/ISTAKBgl. _ ^ de ıkomet eden CÇJKUP BASAN "•"« ».^ağıdokı şaniar HCF EA^Aîı de SANArcı» öorok vasıflondınlmıştır. - Eanotcı bu sczıeşmerm ıt^rn tor'frnden bu sure zcrfıado hertjıı toahhut eder ) adet (senede seoe müdd«tle ve munhostran şırkeıe bağlı otup. ^ odet) Bont doklurmoyı kobul. öeyon ve BAPAV aaır.a laz«l«y«n