Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ILER CUMHURÎYET/11
aolmalarının kabul edilmesini istedi.
ıtcdüdi.
>iı Başkanı Turgut Kazan,
iA sahiplerine teslim ettiğini
JJBD başkanlarının savunacağmı
^B-Kazan, savunma örgutu olarak,
lalrzorunda kaldıklarını belirterek,
k>Jıez kendi kendimizi savunmak
taat'bem de utanç duyuyorum. Onur
tmç bize ait degildir. Savunma
ında kalması, ilk defaTiirkiye'de
Kazan, Türk hükümetinin davanın açılmasından önce Kopenhag'da
Insani Boyut Toplantısı'nda "avukat örgütlerinin bağımsızlıgı, avukat
mesleğinin özgüriüğünttn tanınması ve komnmasına ilişkin" bir belgeye,
34 ülkeyle birlikte imza attığını vurgulayarak şoyle dedi:
"Bu belgeyi Dışişleri Bakanlığı bize vermedi. Biz, bunu dışandan başka
yollarla elde edip, kamuoyuna duyuracagız. Dışarda imza atıp içerde
dava açılması çelişkisini kaoıtlayacağız. Bu dava neden ve niçin
açümıştır? Aynca neden 10 kişi bakkında açılmıştır. Çünkü, Istanbul
Barosu Yonetim Kunılu 11 kişiden oluşmaktadır. Yücel Sayman'ın
unutnlması bu davanın ne kadar komik olduğunu açıkça
eöstermektedir."
Istanbul Barosu'nun tüzel bir kişilik olduğunu da ammsatan Baro
Başkanı Turgut Kazan, mahkemenin bu davaya bakamayacağını savundu
ve davamn reddi isteminde bulundu. Avukat Alp Selek ile ilgili kararı
kişilerin değil, organların verdiğini belirten Kazan, "kişilere açılmış
davaya bakamazsraız. Husumet noktaanda davanın reddedilmesi
eerekir" dedi.
Istanbul Barosu Yönetim Kurulu'nun feshi davasında, yönetim
kurulunun savunmasııu üstlenen Türkiye Barolar Biriiği Başkanı Önder
Sav, baronun yargılanmasının konusu bakımından Türkiye'de ve
dünyada ilk dava olduğunu belirterek mahkemede haar bulunan 26 ilin
baro başkanı ile Yücel Sayman'ın da isminin zapta geçirilmesini istedi.
önder Sav özetle şöyle konuştu: "Mahkemeye gösterilen ilgi bir gösteri
degii, hukukun üstunlüğiine duyduğumuz saygıdandır. Dava, bukokun
üstünlügü iikesine ters ve temel dayanagından yoksun. Bu yüzden reddi
olumlu karar olacaktır. Avrupa Konseyi statiisüniin 3. maddesinde üye
olan ber ülkenin huknkua ügtinlügü ilkesine uyma zonınlaiuğa vardır.
Hukukun iistünlügü ile yargı bagımsıziığı, baro bagımsızlığı iç içedir.
Savunma, sizin tesis etmeye çaJtştıfınız adaletin aynlmaz bir parçasıdır.
Hukukun üstünlugiı ilkesine ters düserek açılmış olan bu davanın
husumetten veya hiç husumete bile önem verilmeden esastan anlattıgım
nedenlerden dolayı reddedilmesini talep ediyoruz."
Savunmaların ve davaya ilişkin düşüncelerin belirtilmesinden sonra
mahkeme başkanı Erol Tiirel, Cumhuriyet Savası Kemal Kaplan'ın
savunmaya yanıt vennek üzere sure istemesi, Ankara 5 nolu tdare
Mahkemesi'nce 1987/1569 esas ve 1990/1714 karar sayıh dosyanın
gönderilmesi ve davalılann pasif husumet itirazı ile ilgili olarak karar
verilebilmesi için duruşmanın 22 ekim tarihine ertelenmcsine karar verdi.
(Fotograf: Ufur Gönyttz)
CUNEYT ARCAYUREK yanyor
ANAP'ta 'delik liste' korkusuANKARA (Cumhnriyet Bü-
rosu) — Başbakan Yüdınm Ak-
boJnt'un kongrelerde "çarşaf
Kste" uygulamasından vazgeç-
nesi, kongrede kendi listesinin
"delinmeden" çıkması çabası
olarak değerlendiriliyor. Siyasi
Partiler Yasası'nda değişiklik
yapılarak genel başkan ile mer-
kez kurullannın aynı listeyle se-
çilmesi hedefleniyor.
ANAP'ın geçen hafta yapüan
MKYK toplanusında Siyasi
Partiler Yasası'nda kongrelerle
ilgili olarak değistirilecek hü-
kümler konusunda yapılacak
yeni diızenlemeler için ANAP
Başkanuk Divanı üyeleri görev-
lendirildı. ANAP Teşkilat Baş-
kanı Orban Demirtaş başkanlı-
ğındaki Başkanlık Divanı, Siya-
si Partiler Yasası'nda değişiklik
çalışmasını tamamlayarak
MKYK'ya sunacak. Bu değişik-
lik ile partilerin merkez kurul-
lanna yeniden parti tüzuklerin-
de değışikük yapma yetkisi veri-
iecek. Daha önceki yasa değişik-
liğiyle partilerin merkez kurul-
lanna verilen tttzük düzenleme
yetkisi, raayıs 1990'da sona er-
mişti. ANAP MKYK, değişik-
lik yapma yetkisini, tüzüğün
kongreye ilişkin hükümlerinde
düzenleme yapmak amacıyla
kullanacak. İlk olarak Başba-
kan Akbulut'un isteği uyarınca
kongrelerde çarşaf liste yerine
her adayın kendi listesi ile seçi-
me girme ve bu seçimin tek de-
receli yapıhnası gerçekleşti-
rilecek. ^
Bu durumda genel başkan
adaylan ile oluşturacakları
MKYK listeleri kongrede aynı
anda oylanacak. Oysa ANAP
tüzüğüne göre MKYK üyeleri-
nin seçimi, genel başkanın seçil-
mesinden sonra yapıhyordu.
Başbakan Akbulut'un
MKYK toplanusında daha ön-
ceki tavırlannın tersine, ayn lis-
te konusunda çok ısrarlı dav-
ranması, bu istegin Cumhurbaş-
kanı özal'dan kaynaklandığı bi-
çiminde yorunüandı.
ANAP Merkez Karar ve Yö-
netim Kurulu, 9 Ekim Salı gu-
nü toplanarak delege seçimleri
hakkında yapılan itirazları gö-
ruşmeye devam edecek. Delege
seçimlerine itirazlann çokluğu
ve bu konuda henuz karar veri-
lememesi ANAP'ın kongre tak-
viminde sarkmaJara yol açacak.
Delege seçimlerinin tamamlana-
rak önce 8 eylulde, daha sonra
15 ekimde Uce kongrelerine baş-
lanması planlanmışken, henüz
delege seçimlerinin bitirileme-
mesinin, ANAP Büyük Kongre-
si'nin de gecikmesine neden ola-
cağı kaydediliyor.
İktidara Giden Yol...
'91 MODEL BMW'LER
ÖZEL PAKET AKSESUARLARIYLA
BORUSAN 0T0 VE YETKİLİ SATICILARINDA!
BMW 316i Üstün bir teknolojinin, küçük boyutiara
ustalıkla uygulanmasının ûrünü. Kendi sıntfında standart oluş-
turmuş bir model.
Silindir sayısı: 4... Silindir hacmi: 1596 cc... Gücö: 102 HP...
Yakıt tüketimi: 90 km sabit hızla 100 km'de 6 It... 100 km hıza
ulaşma süresi: 12,1 sn... Maksimum hızı: 182 km/saat.
Paket Aksesuarları: Genış Lasükler... Merkezı Kılit... Yesil Camlar...
Elektrıklı 4 Cam... Velur Paspaslar... Arka Koltuk Baslıkları... Sıs Far-
ları... Takometre... Dıs Isı Göstergeli Dıjital Saat... Harıta Okuma Lam-
bası... BMW Bavarıa C Reverse II Radyo-Teyp... Otomatık Anten...
Tropıkal Donanım... Yan Sınyaller.
Saat... BMW Bavarıa C Busıness Radyo-Teyp... Tropıkal Donanım...
Yan Sınyaller.
BMW 520i
BMW 518i üstünlüklerine sahip,5 Serisi'nin tüm
fiyanyla da avantajlı yeni modeli.
Silindir sayısı: 4... Silindir hacmi: 1796 cc... Gücü: 115 HP...
Yakıt tüketimi: 90 km sabit hızla 100 km'de 6,2 It... 100 km
hıza ulaşma süresi: 12,8 sn... Maksimum hızı: 192 km/saat.
Paket Aksesuarları: Ozef Suspansıyon... Genıs Lastıkler... Uzaktan
Kumandalı Alarm... Elektrıklı 4 Cam... Velur Paspaslar... Arka Koltuk
Baslıkları... Sıs Farları... Klıma... Mıkro-Fıltre... Dış Isı Göstergeli Dıjital
Yüksek performans, uzun ömür ve daha
az yakıt tüketimi için özel olarak tasarlanmış, 4 supap teknolo-
jisiyle üretilmiş yeni M50 motoruyla.
Silindir sayısı: 6... Silindir hacmi: 1991 cc... Gücü: 150 HP...
Yakıt tüketimi: 90 km sabit hızla 100 km'de 6,9 It... 100 km
hıza ulaşma süresi: 10,6 sn... Maksimum hızı: 211 km/saat.
Paket Aksesuarları: ABS Fren Sıstemı... Özel Suspansıyon... Genış
Lastıkler... Uzaktan Kumandalı Alarm... Elektrıkli 4 Cam... Velur Pas-
paslar... Arka Koltuk Baslıkları... Far Temızleme... Sis Farları...
Klıma... Mikro-Fırtre... Dış İsı Göstergeli Dijıtal Saat... Güçlu Akü ve
Alternator... BMW Bavarıa C Busıness Radyo-
Teyp... BMW Ozel Hı-Fı Sıstem... Tropıkal Dona-
nım... Yan Sınyaller.
Tüm Modellerde: Paket aksesuarlar orıfmal olarak
fabrıkada takılmışbr.
518i ve 520i'lerde: Hıdrolık direksıyon, merkezı
kılıt, renklı cam, takometre/enerjı kontroi, arka
camda gızlı anten, EH-Kontrol (520ıA) ve elektrık • • • „
kumandalı cıft dış ayna standart olup fıyata dahtldır. D l l " flllliyfl
Ypllarda
fariclı
[ *>nu*«0<oS<rr<>ıvnearMii; GmtJ MMOrtlfc MecfeıMebusanCaddea 103. SabpazarvlstanOuf Tel 152 4405 AvcıUr S«r«ı w Y«Mt PvçaMarkuJ: LondraAsfafo 109-110. Aw*>r-lstanW Tel 59130 66
1199/f. KaMkMer»Mıara Tel 128 25 69 167 54 58 BonumOto ftMMMtm lAHaMt* arayla) ATK T)c»«t *• Swıqr< AŞ Barturos Butvan 129-131. BafcıuncutaatoJ Te! 166 06 96-97 Mmtkı
Şubtt Gazı Musafa Kemal BUvan 255 Tel 502 06 Aatortam Motortu HnçlK Smt» n Itaral LJd. «K. SaMyoiu. Kemdy Caddta 25. BaMtoylstanbul lel 542 95 00 571 93 55 Baraıt (KumoMMfc Ud. ŞH. Nepetıye Caddei, CaMoışu
Soki* 7, Levert-lstarbul T« 169 59 8J*» BaşpnarUr Otomodv San. m Tle. AŞ Buyukdere Caddesı. Yençen Sokak 1. 4. UtnntJstanbU Tel 180 26 72 (3 hat BMa Otomott» Sarvit v» TlearM AS Kay^dajı Caddesı 30. ZiMftıey. K«MıoyJst»bul
T«t 34848 62 £f Srnk IkKortu Vıçlar TIc. m San. Ud. Sti Gaaosmanpasa BuKarı 1/E tB ElesOte* altı) Abancak-tmır Tet 25 37 86KnMvOteStrvtı w Tie»* A$ Bjfctat Caddesı 242^, Çıftelıa«ı*ır-lstanW Tei 359 99 38 3599946-47
ANKARA — SHP'nin hizip-
çiliği yadsıyarak birlik ve dirlik
sloganıyla kumltaydan çıkma-
sı büyük önem taşıyor.
Alınan sonuç, partinin sade-
ce iç çalkantılardan arınarak
yeniden soluk almasını sağla-
mıyor. Yaşadtğımız genel siya-
sal çarpıklığa karşı bılınçli, tu-
tarlı v© ödün vermeyecek atı-
lımlarla savaşımları ıçeriyor.
SHP'nin yaşadığı bünyesel
kargaşa, bir süredir "Türkiye
1
nin tek sorununu" askıya al-
mıştı. Türkiye'nin tek sorunu
TÖ'den kurtulmadıkça devlet
yönetimiyle gerçek demokrasi-
yi rayına oturtmanın olanaksız-
lığı her geçen gün belirginleşi-
yor.
SHP'yi iktidara götürecek yol
TÖ ile savaşımdan, bu savaşı-
mın alacağı olumlu sonuçlar-
dan geçiyor. İnönü, kurultayın
uyumlu yönetime olanak sağ-
lamasıyla dışa dönük atılımla-
rın hızlanacağmı söylüyor, kuş-
kusuz başta TÛ i(e sindirmeye
çalıştığı devlet düzenini, hüku-
met ve parlamento anlayışını
ve halkın çektiği ıstıraba karşı
SHP'nin oiası direnişini özetle-
mek istiyor.
İktidar Meclis grubu grup ol-
maktan çıkmış, hükümet yitmiş
gitmiş, üstüne üstlük muhale-
fette de iç kargaşalar başlayın-
ca TÖ, diledığı gıbi at oynata-
cak alan buldu. ABD gezisin-
deki bir değil belki yüz örnek
TÖ'nün, devleti kendi başına
olası serüvenlere sokacağını
gösteriyor. Bush'la tek başına,
Ingıliz Thatcher'la yine baş ba-
şa konuşuyor.
Dışişleri Bakanı, uzman kad-
rolar, görüşmeleri TÖ'nün bilgi-
lendirdıği ölçüde biliyor. Ne
verdi, ne aldı, olası Irak sava-
şında Beyaz Saray'a verdiği
güvenceler nedir, hiç kimse bil-
miyor.
TÛ'yü hesap vermeye çağı-
racak, hatta zorlayacak gücün
baştnda SHP vardı. Ne var ki
ana muhalefet, tçine dûştüğü
açmazlardan başını kaldınp
TD'ye gereken dersjeri vere-
medi. Kamuoyunu TÖ sorunu-
nun son aşamasındaki geliş-
melerden bılgılendiremedı.
Artık bu dönem geride kaldı.
Oünkü söyleşimizde İnönü,
çarşamba günü açıklayacağı
"iktidara doğru uygulamalı
planının" aynntılarını vereme-
di. Fakat "günübiriik uygulama-
lardan" söz etti.
Onca tartışrna arasında AB0
serüvenlerini izleyen inönü'ye
göre TÖ savaş çıkarsa, Türki-
ye'yi, biz de içinde varız diye
şimdiden bağlıyordu."
Bugüne kadarki sakat ve çar
ha güçlenecek, oy tabanında
büyüyecekti.
TÖ'den kurtulmak nıçın? Ta-
ze ömegiyte şu: Muhalefet, TÖ
gezıden döndükten sonra Mec-
lis'te kimi sorguya çekeceğini
bılemiyor. Anayasaya işıne gel-
diğınde sığınmış, Meclis'te ne
sorgulanabiliyor ne de konuşa-
bılıyor. Hükümet ise dünyadan
habersiz Hamza. İktidar gru-
buysa TÖ lehine pompalanan
gazete başlıklanyla bir ikı kale-
min başarı tufanına boğdukla-
rı TÖ övünüleriyle yetıniyor.
Oysa olası savaşa TO kolla-
rını sıvamış. Kapalı kapılar ar-
dında diledigiyle konuşuyor,
belki vaatlerde bulunuyor, bel-
ki güvenceler veriyor.
SHP'yi iktidara götürecek yol.T.u. ile savaşımdan,
bu savaşımın alacağı olumlu sonuçlardan geçiyor.
inânü, kurultayın olumlu yönetime olanak
sağlamasıyla dışa dönük ablımlann hızlanacağmı
söylüyor.
pık uygulamalar bir yana, Tür-
kiye'yı tek başına savaşa anga-
je etmesı TÖ'den kurtulmanın
zorunlulugunu yurgulayan belli
başlı nedendi. İnönü dışa dö-
nük atılımlı politika derken,
kuşkusuz TÖ'nün iç siyasette-
ki marrfetlenyte dış sorunlarda
her şeyi dışlayan akıl almaz
vurdumduymazlığına karşı
SHP'nin olanca gücüyle sava-
şaçağını soyiüyordu.
İnönü, seçimlere kadar böy-
le bir savaşımı başanyla sürdü-
rebilirse, SHP'yi iktidara getire-
cekti. İkiidara ancak halkı her
açıdan ezen uygulamaların
baş mimarının TO olduğunu
sindirmekle gelinebilirdi.
İnönü, iç bünyedekı topar-
lanmadan sonra hedefin iktidar
olduğunu söylerken, bu özde-
ki kararlılığını ortaya koyuyor-
du. Verdiği izlenim buydu. TÖ-
den kurtulacağımızı gösteren
isaretleri pektştirdikçe SHP da-
Inönü, kurultay söylevinde
açıkçayineledı. İktidara gelin-
ce anayasayı değiştırerek TÖ
:
yü aşağıya indireceklerinı bil-
dirdi. "Ulusa söz verdik" dedi.
İktidara gelmenin yoiu TÖ ile
günübirlik, bilinçle, amansız
biçımde savaşmaktan geçiyor.
TÖ demek, tabansız ANAP'tan
kurtulmak demek. TÖ'den kur-
tulmak demek, anayasa huku-
kunun Türkiye'de yerleşeceğı-
ni kabul etmek demek. TÖ'den
annmak demek, ulusun kanını
zamlarla her gün emen kişisel
fiyakalara dayalı kimi politika-
lara son demek.
Bu nedenlerte Türkiye'nin
tek sorunu TÖ ile uğraşmak,
SHP'ye iktidar yolunu her ge-
çen gün bıraz daha açacak.
İnönü, kurultayda şöyle ses-
leniyordu: "Aslan sosyal de-
mokratlar, haydı!"
Evet, haydi...
IZMIR'den HİKMET ÇETİMKAYA
Yeni Projeler
İZMİR — SHP il, ilçe örgüt-
leri kimi MYK üyeleri gibi dü-
şûnmüyor 6. olaganüstü kurul-
tay sonuçlarını...
Erdal inönü'yü destekleyen
ve desteklemeyen il başkanla-
nnın görüşleri hemen hemen
aynı:
—Demokratik bir sonuç. Sa-
yın İnönü'nün ilk demeci bize
ve örgütlerimize güven verdi...
PM, yarın SHP lideri İnönü'-
nün başkanlığında toplanıyor.
14 kişilik MYK üyeleri hemen
hemen belli. Genel sekreterli-
ğe Hikmet Çetin'in getirilmesi
beklenıyor. MYK üyelerinin ise
Cevdet Selvi, Fikri Sağlar, Er-
tuğrul Günay. Aodülkadir Ateş,
Güneş Gürseler, Yiğit Gülök-
süz, Türkân Akyol, Rkret Ün-
lü, Ekrem Kangal, Fuat Erçe-
tin, Atilla Sav, Seyfi Okiay gı-
bi adlardan oluşacağı sanılıyor
Genel sekreter yardımcılarının
da Cevdet Selvı, Ertuğrul Gü-
nay, Fîkri Sağlar, Türkân Ak-
yol, Güneş Gürseler ve Abdül-
kadir Ateş olacağı kulislerde
yaygın olarak ddaşıyor.
Erdal İnönü, yann toplana-
cak PM'den sonra 'iktidara yü-
rüyüş programını' açıklarken
Batı demokrasilerinde görülen
ve özellikle İngiltere'de uygu-
lanan golge kabineyi' kuraca-
ğını duyuracak.
Kurultaydan iki gün önce
SHP lıderiyie görüşürken
"Eğer yeniden seçılirsem, gol-
ge kabine kuracağım" demış-
ti. İnönü, dünkü açıklamasında
da aynı konu üzerınde durdu.
SHP'nin iktidar yürüyüşunde
gerçekleşmesini istediği proje-
lerin başında 'gölge kabine'nin
geldiğını vurguladı.
Gölge kabine düşüncesinin
öteden beri Erdal İnönü'nün
gündeminde olduğunu söyle-
yen çalışma arkadaşları,
uyumlu bir çalışma grubunun
kurulduğunu, bundan böyle
ana muhalefet olarak kamuo-
yunda ses getirecek projeler
oluşturulacağını söylediler.
İnönü, ilk gezisini, cuma gü-
nü kendi seçim bölgesi İzmir'e
yapıyor İki ya da üç gün süre-
cek gezisinde 'parti içi demok-
rasi'yi gundeme getirecek olan
İnönü, örgüt tabanına şu me-
sajı verecek:
—Biz saygıyla karşılıyoruz
sonucu. İnönü'ye elimizden
gelen yardımı yapacağız. Ka-
rar delegelerindir, devletin de-
ğil...
Fuat Atalay'ın "Bizi bu hale
basın getirdı" görüşüne katı-
lanlar ve katılmayanlar şu gö-
rüşteydiler:
—Bizim kimi arkadaşlanmız
basını ikiye ayırdı. Bizı destek-
leyenler ve desteklemeyenler.
Kimi gazetecilere Deniz Bey ve
arkadaşları gezilerde ayrıcalık
tanıdı. Kimileri 'yazarlar ve
çizerler' gibi polemiğe girdi. O
yetmedi tribünlerdeki izleyici-
lede çatıştı. Tüm bu olup biten-
SMP'deki bötünmüştüğün giderek yumuşayacağı
havası örgûOerde egemen. Yenilgiden sonra verilen ilk
demeçlerin yerini öfr süre sonra birlik ve beraberliğe
bırakacağı düşünülûyor.
—Şu ya da bu gruptan oldu-
lar diye, hiçbir parti yöneticisi-
ne, belediye başkanına, millet-
vekiline karşı taraf olmayaca-
ğım. SHP'de iki başlı yönetim
sona ermiştir. Ben SHP'nin ge-
nel başkanıyım. Benim için
tüm partıliler eşittir. Hiç kimse-
ye ayrıcalık tanınmayacaktır.
Buna izin vermem...
Güler Tanyolaç'ın yenilgi-
den sonra verdiği ilk demeci-
ne ise kimse inanmak istemi-
yordu. Tanyolaç'ı bürokrasi-
den politikaya geldıği için 'faz-
la heyecanlı' buluyorlardı. Tan-
yolaç'ın "Devletle mücadele
ettik" tümcesini "Herhalde ga-
zeteler abarttı" diye geçiştirir-
lerken şöyle konuşuyorlardı:
lere karşın bizi destekleyen ga-
zeteler de vardı. Haberı yansız
verenler de. Üstelik SHP'de
politika ya da iç çekişmeler ga-
zetelerden destek aiınarak ya-
pılmaz.
SHP'deki bölünmüşlüğün
giderek yumuşayacağı havası
örgütlerde egemen...
Yenilgiden sonra verilen ilk
demeçlerin bir süre sonra ye-
rini 'birlik ve beraberliğe' bıra-
kacağı düşünülûyor. Elbet fa-
natik gruplar olacak, kıyasıya
çatışmaya girmek isteyecekler.
Ancak İnönü, bu konuda
kararlı.
Şöyle diyor:
—Biz, büyüyüp iktidara yü-
röyeceğiz. İç çekişme bitti.