25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 OCAK 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Noriega'nın kokaini sahte • Dış Haberler Servisi — ABD'nin Panama'yı işgal operasyonu sırasında, Noriega'nın evi ve bürolannda yapılan aramalarda çok miktarda kokain bulunduğu haberi yalanlandı. ABD yetkilileri, bulunan maddenin kokain olmadığını açıladılar. Yetkililer, yanlış haberin operasyonlar sırasmdaki iletişim bozukluğundan kaynaklandığını belirttiler. Ronıanya, model anyor • LAHEY (AA) — Romanya'nın gelecekteki uluslararası tutumunu belirlemede Avusturya'yı kendine örnek alabileceği belirtildi. Romanya Ulusal Kurtuluş Cephesi Konseyi Yürütme Bürosu üyesi Silviu Brucan, Hollanda'da yayımlanan NRC- Handelsblad Gazetesi'nde dün yer alan demecinde, "Avusturya, ABD'deki gibi belli bir fakirliğin olmadığı, istikrarh bir üike " dedi. Sihanıık'tan istifa • PEKİN (AA) — Prens Norodom Sihanuk, Kampuçya'da Hun Sen başkanlığındaki Vietnam destekli yönetime karşı raücadele eden gruplann oluşturduğu Kampuçya Ulusal Direnişi liderliğinden ve Kampuçya Ulusal Savunma Yüksek Konseyi Başkanlığı'ndan istifa ettiğini açıkladı. Sihanuk, Pekin'de dün yayımladığı bildiride, istifasına, birçok Batılı hüküraet ve parlamento üyesi aydın ve gazeteci tarafından kendisine yöneltilen "saldırıları" neden gösterdi. Ingiltere'de türban • LONDRA (AA) — İngiltere'nin Manchester bölgesinde patlak veren türban sorunu, okul yönetiminin kararıyla çözümlendi. Altricham kız okulundan Ayşe ve Fatma Alvi adlı öğrencilerin, sınıflara basörtüsüyle gırmeleri yasaklanınca dersleri boykot etmeye başlamalarıyla cıkan sorun, okulun yönetim kurulunda ele alındı. Kızlann derslere basörtüsüyle girebileceklerini hıikme bağlayan yönetim kurulu, kız öğrencilerin takacaklan basörtülerin renginin, mutlaka formalara uygun (mavi) olması gerektiğini de belirttı. Kaifu, Meclis'i feshetti • TOKYO (AA) — Japonya Basbakanı Toshiki Kaifu, erken seçim yapılabilmesi için parlamentoyu fashetti. Hükümet, seçimlerin 18 şubatta yapılmasını kararlaştırdı. Parlamentonun feshedilmesi kararı, olağanüstü bakanlar kurulu toplantısında bizzat Kaifu tarafından alındı. Çekoslovakya: Din özgürlügü • PRAG (AA) — Çekoslovakya Parlamentosu, dini özgürlük sağlayan yasa tasarısını kabul etti. Dini özgürlük tanıyan yasa, komünist rejimi süresince 1949'dan bu yana dine getirilen kısıtlamaların kaldırılmasını öngörüyor. Kosova'da gösteri • BELGRAD (AA) — .Yugoslavya'nın Kosova bölgesinde 2000 kadar Arnavut öğrenci, serbest seçimler yapılması ve bolgede uygulanan kısmi sıkıyönetimin kaldırılması için gösteri yaptı. Gösteriyi izleyen yerel gazeteciler, öğrencilerin okullarındaki profesörlerin isten atılmasına ve öğrencilerin tutuklanmasına son verilmesini ve serbest seçimler için referandum yapılmasını istediklerini bildirdiler. BM Genel Sekreteri, umduğunun aksine "Denktaş'a tam destek"le karşılaştı Özal Cuellar'ı şaşırttıŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — Cumhurbaş- kanı Turgut Özal'ın BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile gö- rüşmesi sırasında Türkiye'nin "Tam anlamıyla Denktaş'ın yanıada" olduğunu ifade etmesi Birlesmiş MiUetler'de hayal kınk- lığı yarattı. Özal Cuellar'la yap- tiğı yarım saatlik görüşme sırasın- da, "KKTC'nin bir devlel oldu- guau, Kıbnslı Türklerin bir mil- kt bilinci kazandıklannı" söyle- di. özal'ın bu sözleri, Kıbns gö- riişmeleri için Türkiye'nin Denk- taş'a "tam destek" verdiği mesa- jını Batı'ya iletirken, beklenti için- deki Güvenlik Konseyi diplomat- larım ve Genel Sekreter'i şaşırttı. özal'ın ziyareti öncesinde Bir- leşmiş Milletler, ziyaretin Kıbns'- ta kesilmiş olan görüşmelerin bas- lamasında yeni kanallar açabile- ceği inancuıdaydı. Özal başbakan- Iığı sırasında 1987 ydında Cuellar ile görüştüğünde, "Türkiye'ıtin Avrupa Topluluğu üvelifei ve Kıb- ns soniDunun çözömiinü" önce- likli konular olarak gördüğünü belli etmiş ve BM'nin önerdığ) çö- zümler yönünde Denktaş'ın gö- rüşmelerde kalması için yardım- DENKTAŞ — Öaü'dan destek. bulamadı. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, New York görüşmesi sırasında BM Genel Sekreteri'ne 'Denktaş'a tam anlamıyla destek' mesajı vererek Cuellar'ın 'Denktaş'ı yumuşatma' yolundaki beklentilerini boşa çıkardı. BM'deki bazı diplomatlar Türkiye'nin, AT'deki durum belli olana dek, yani en azından 1993'e kadar Kıbrıs'ta Batı'nın istediği anlamda bir ilerleme olmayacağı mesajı verdiği yorumunu yaptılar. cı olacagı izlenimini vermişti. özal'ın 1989 yerel seçimleri ile taraftar kaybetmesı ve cumhur- baskanlığı üzerindeki tartısmalar sırasında duğümlenen Kıbns gö- rüşmelerinde Güvenlik Konseyi üyeleri ve Genel Sekreter Cuellar Denktaş'ı "nzlaşmaz taraf" ola- rak değerlendirdiler. Türkiye'den destek beklediler. tç politik geliş- meler nedeniyle Özal ile doğnıdan temas kurulamadı. Cuellar, taraflara iki hafta b o yunca devam etmek üzere 12 şu- D. ALMANYA batta baslayacak görüşmeler dizisi önerdi. Türk tarafı Cuellar'ın bu görüşme sürecinde ortaya "belge koyacagı" gerekçesiyle öneriye iti- raz etti. özal, beklenmedik bir se- kilde Denktaş'a "dört dörtlük destek" verdiğini ifade etti. özal'- ın Denktaş'a verdiği destek Cuel- lar ile görüşme sonrasında Basın Sözcüsü Kaya Toperi'nin açıkla- masında şöyle yer aldı: "Cumhurbaşkanımız, Tiirk ve Yunan topluralan liderlerinin ay- nı düzeyde ve eşit muameleye ta- bi tunılmalarmı. cşiüik prensibi- oe titizlikle riayet edilmesi gere- ğini vvrgulamışlardır". Özal ayrıca özel temaslan sıra- sında karşılaştığı Batılı diplomat- ların bazılanna KKTC'deki dev- let yapısından ve "milli şaurdaıı" söz ederek federasyon konusun- daki kuşkulannı dile getirdi. Bir sohbet sırasında federasyon çözü- mü üzerinde türkiye ve Yunanis- tan örneğini verdi ve Türkiye ile Yunanistan'ın bir federasyon oluşturmalannın mümkun olma- dığını, mümkün olmasırun arzu- lanır bir şey olduğunu, ancak 8 milyonluk Yunan halkının 55 mil- yonluk Türk halkıyla bir federas- yon oluşturmayı istemeyeceğini öne sürdü. Birlesmiş Milletler'deki bir Ba- tılı diplomata göre özal bu söz- leriyle Batı'ya, "AT üyeligi belli olmaksızın Kıbns konusunda en azından 1993e degin Batı'nın ter- cih edecegi bir ilerleme olmaya- cağı" mesajını verdi. Türk diplo- matlan Batılı diplomatın bu yo- rumunu doğruladılar ve "tlelil- mek istenen mesaj bedefiıte ulaş- nuşbr" dediler. Devlet Başkanı Gerlach istifa etti DtLEK ZAPTÇIOĞLU DOCU BERLİN — Demokra- tik Almanya'da eski Devlet Baş- kanı Erich Honecker'in görevden çekilmesinden sonra Devlet Kon- seyi Başkanlığı'm yürüten Manf- red Gerlach istifa ediyor. Aynı za- manda Liberal Demokratik Parti LDPD'nin Genel Başkanı olan Gerlach, 6 mayıstaki secimlerde aday olmayacağını ve bundan son- ra herhangi bir siyasi görev üstlen- meyeceğini açıkladı. "Uımiı bir politikacı" olarak ta- nınan Gerlach, yıllardır komünist partiyle işbirliği yaptığı için ken- di parti çevrelerinde eleştiri- liyordu. Federal Ahnan şirketlerinin "Dogu çıkarması" beklenenden daha hızlı biçimde ilerliyor. Dün Doğu Berlin'de bir açıklama ya- pan D. Almanya Ekonomi Baka- nı Chrisla Luft, "Yabancı serma- yeye yerli şirketlerde en çok yuz- de 49'luk hisse tanıyan kararna- menin en kısa zamanda değiştirileceğini" söyledi. Buna göre yabancı yatınmcılar D. Al- manya'dakı şirketlere çoğunluk hissesiyle ortak olabilecek. öte yandan önceki gün F. Al- man Ekonomi Bakanı Helmut Haussmann ile D. Almanya Baş- bakanı Hans Modrow arasındaki görüşmeler bir "kredi aıriaşması" ile noktalandı. Buna göre F. Al- man hükümeti D. Almanya'ya toplam 6 milyar mark tutarında kredi verecek. Düş,ük faizli Batı kredisi "D. Almanya'da küçük ve orta biiynklükle işletmelerin açıl- ması ve modenıizasyonu" koşulu- na bağlı kılındı. Federal Alman Sanayi ve Tica- ret Odası sözcüsu dün Essen'de yaptığı açıklamada, Doğu'da ya- tınm yapmak isteyen şirketlerin bir "işbirliği borsası"na kaydola- bileceklerini açıkladı. Batıda ku- rulan bu yeni "borsa" ile iki Al- manya arasındaki ekonomik alış- verişin serbest pazar ekonomisi çerçevesinde düzenlenmesi hedef- leniyor. Gözlemciler, Demokratik Almanya'nın daha bu yıl bitme- den, Batı'nın ekonomik düzeniy- le bütünleşeceğinde birleşiyor. LU ©fMÇ PROraSYOtiUURİN TÜ/ür ^ C > GEBEKSİNrM VE BEİUENTİtERİMİ, BİR YAYtN DV«Yλ«>E KİUtf HAMAYl HEDEFLEYEN YENİ BİR DERGf VAR ART1K; ADAM, BUNOAN BÖYLE, JCE»«ML£*İ Ofet BEĞENH.ERI DE ORTALAJMANIN İ^TÜHOE OLAN İNSANLAR YABANU DEJtCİLERLJE yETİNMEK ZOftUNDA KALMAYA<CAKLAJt. ÜLKEMÎZDE OtUP BİTENLERJ. O YASAI4O DERG4LEAİE AYNt DÖZEY VC ICAtİTEbE ' YAYIHC1UK YAPAN BİR DERGİDE, ' ADAM'DA «ULAB4LECEKLER. .;.• ysv;-,'; ;^ ;•-• ADAM, ABONELERÎNE 2 0 MtlYON VERİYORI Tlflis'te ariik învvi «nna erdi S"^*11 •*•*•*••>«• XlXlia I C UiflUL g r e V l S U I i a C I \11 > e tin de bağımsızlık yanlıları larafından 18 ocakta başlatılan açlık grevi önceki gün sona erdi. Groin sona ermesi nedeniyle düzenlenen gosteride Gürcistan'ın milli bayrağı taşındı ve bağımsızlık sloganlan aUldı. (Fotoğraf: TASS) | Uçak düşürme olayı Suriye sorumlu olduğunu kabul etti ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) — Tapu Kadastro'ya ait bir araştırma uçağının geçen ekim ayında Suriye savaş uçakları ta- rafından düşürülmesi konusunda Şam'ın yaptırdığı soruşturmanın sonuçlan Ankara'ya bildirildi. Suriye'nin, olayın sorumluluğunu kabul ederek tazminat konusunu görüşmek üzere bir Türk heyeti- li Şam'a davet ettiği belirtildi. Heyeıin en kısa zamanda gitmesi için hazırhkların başlatıldığı kay- dediliyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mural Sungar dün düzenlediği haftalık basın toplantısında konu- ya ilişkin bir soruyu yanıtlarken Suriye'nin olayla ilgili soruştur- masının sonuçlarının 22 ocak ta- rihinde Türkiye'ye bir nota ile bil- dirildiğini söyledi. Suriye'nin olayın pilot hatasın- dan kaynaklandığını açıkladığını ifade eden Sungar şunları söyle- di: "Suriye sorumluluğunu kabul etmiştir. Notada, olayın yanuşhk- la meydana geldiği, uçagın düşii- rölmesinde herhangi bir kasıt btı- lunmadığı belirtilmiştir. Suriye ta- rafı ayrıca tazminat görüşmeleri İÇİB bir Türk neyetini Suriye'ye davet etmiştir. Tazminat göriiş- mderine en kısa zamanda başla- nabilmesi amacıyla gerekli hazır- lıklar bizim tarafımızdan surdü- rülmektedir." Sungar, Suriye'nin olaydaki so- rumluluğunu kabul etmesini bir "adım" olarak nitelendirdi. Taz- minat konusunda görüşmeler ya- pümasımn ise "olagan olduguna" bildirdi. Suriye'ye ait iki savaş uçağı, 21 Ekim 1989 tarihinde Türk hava sahasını ihlal ederek Tapu Ka- dastro'ya ait bir araştırma uçagı- nı düşürniüşlerdi. Olayda beş Türk yaşamım yitirmişti. Anka- ra. bu olay üzerine Şam'dan 14 üiilyon 600 bin dolar tutarında azminat istemişti. Dışişleri Sözcüsü Sungar, Mı- •r ve Kuveyt'in Türkiye ile Suri- >c ve Irak arasında Fırat Nehri konusunda arabuluculuk önerdik- :;nne ilişkin haberleri basından r ııduklannı söyledi. Sungar bu konudaki soruyu ya- nıtlarken gerek Mısır gerekse Ku- veyt'ten bu yönde Ankara'ya res- mi bir bilgi gelmediğini kaydetti. POLİTİKADA SORUNLAR ERGUNBALa AzerbaycanveSonımluluk Azerbaycan'da bir trajedi yaşanmaktadır. Kanlı olaylar, Azeri kardeşlerimizin ıstırabı hepimizin yüreğini yakıyor. Azerbaycan'dakı trajedi karşısında Ankara'nın şimdiye kadar başarılı sınav verdiğini kabul etmek gerekiyor. Türk hükümeti, Azerilerin dramı karşısında sessiz duramayacağını Moskova'ya belirtmiş, ama Azerbaycan'dakı gelişmeiere karşı duyduğu haklı ilgmin ve kaygının Sovyetler Bırliğı'nın içişlerine müdahale an- lamına gelrnediğini ve böyle bir niyeti olmadığını da vurgulamıştır. Ankara. kışkırtıcı tutumdan özenle kaçınırken Devlet Bakanı Er- cüment Konukman'ınki gibi akordu bozuk sesler de kesilmiştir. Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın bunalımın başlangıcından bu yana yaptığı açıklamalar. dikkatli ve dengelidır. Başbakan Akbu- lut, önceki gün gazetecilere verdiği demeçte, "Milli heyecanı üst noktaya getirmeyelim. Milleti dolduruşa getirmeyelim" diyerek, hükümetin kışkırtıcı davranışlardan Kaçınmak istediğini ortaya koymuştur. Azerbaycan dramı karşısında hükümetin takındığı sorumlu tu- tumun, basınımızın bir bölümû, Doğru Yol Partisi lideri Saym Sü- leyman Demirel ve TRT tarafından sergilendiği ise ne yazık ki söylenemez. Moskova büyük bir yanlış yaparak Azerbaycan'ı yabancı ga- zetecilere kapatınca, olaylara ilişkin çeşitli kaynaklardan deği- şik haberler, iddialar gelmeye başladı. Her kaynak değişik iddia ortaya atıyordu. Söz gelişi, kanlı olaylarda ölenler hakkında ve- rilen sayılar 80'le 2500 arasında değişiyordu. Bu haberlerin çc- ğu AA'nın Bakû'de telefonla konuştuğu Azerbaycan Halk Cep- hesi kaynaklarından geliyordu. Leyla Yunosova. ölü sayısının 1500 olduğunu söylerken, Halk Cephesi yoneticilerinden isa Gambarov, Madrid'de yayımlanan El Pais Gazetesi'ne verdiği de- meçte, olaylarda en az 500 kişinin yaşamım yitirdiğini söyledi.. Bazı kaynaklar ise ölü sayısını 2500 olarak verdıler. Böyle bir kar- gaşada, haber verirken tüm iddiaları, kaynaklara göre sergile- mek gerekir. Oysa basınımızın önemli bölümü en yüksek raka- mı manşete çıkardı. Boylece, "2500 kişi otdü", "Binlerce kişi ya- şamım yitirdi", gibi başhklar atıldı. Başka kaynaklarca doğrula- namayan bir iddiaya dayanarak "Nahcivan, Türkiye'ye katılmak istiyor" dıye 8 sütun manşet verildi. Özetle, Türk basını gelenek- sel sansasyon merakından kurtulamadığını bir kez daha gös- terdi. Moskova. Bakûde ölü sayısını 83 olarak verdi. Belki, ger- çek sayı bundan çok yüksektir. Kremlin belki doğruyu söylemi- yor. Ama diğer iddiaları da gözlerimizle görüp doğrulama ola- nağımız bulunmadığına göre habercılik açısından Moskova'nın iddiasına da göze çarpacak biçimde yer vermek gerekmez mi- yidi? Oysa heyecan fırtınasında Moskova'nın açıklaması pek gö- rünmedi. Basın sansasyon merakından kurtulamadı da TRT kurtuldu mu? TRT haberlere, ölü sayısı hakkında en yüksek rakamları ve- rerek en heyecanlı biçimde başladı. Bakû'de fazla ağırlığı olma- yan tek bir kişinin iddiası bile ne kadar abartılı görünürse gö- rünsün, TFTT'nin haber bülteninde yer aldı. Boylece kitlelerin he- yecan ve öfkesinin îyice kabarması için ortam oluştu. Başbakan Akbulut, "Milletin heyecanını üst noktaya getirmeyelim, milleti dolduruşa getirmeyelim" derken, TRT, milletin heyecammn üst noktaya geleceği ortamı. bilmeyerek ya da biierek yarattı. Söz gelişi haber bülteninde kan damlayan ekran görüntüsü zaten var olan gerılimi çok daha büyük boyutlara ulaştırabilecek nitelikte- dir. Sayın Süleyman Demirel'in konuşmalarının da pek dikkatli ol- duğu söylenemez. Üstelik benzetmelerinde mantık hataları yap- maktadır Örneğin, salı günü verdiği demeçte, Moskova'nın Bal- tık ülkelerine asker göndermediğini, buna karşılık Azerbaycan'a gönderdiğini söyledi. Ama Baltık ülkelerinde halk arasında si- lahlı çatışmalar olmadığını unutmuş göründü. Sovyet askerleri- nin acımasız davranışını, kan dökmesini, suçsuz insanları öldür- mesini hepimiz kınıyoruz. Fakat Sayın Demirel, Azerbaycan'da- ki durumu Baltık'taki durumla kıyaslarsa mantık hatasına düşer ve kişide "Acaba Azerbaycan'dakı trajedi, hükümeti sıkıştırmak için iç tüketim malzemesi olarak mı kullanılıyor?" kuşkusu doğar. Azerbaycan, sansasyon merakı ve iç politika hesaplarına ta- hammülü olmayan son derece hassas bir konudur. Kitlelerin he- yecanı ile oynamanın ne bize ne de Azeri kardeşlerimize yaran olur. Basını, TRT'si ve muhalefeti ile çok dikkatli olmamız gereken bir dönemden geçmekteyiz. ÇAĞDAŞ İNŞAAT MÜHENDİSLERİ GÖREV BAŞINA inşaat Mühendisleri Odası istanbul Şubesi Genel Kurulu 27 Ocak 1990'da toplanıyor. Günümüz gereksınimlerine yanıt veren, mesleğimizin ve meslektaşlarımızın çıkarlarını sayunan, ülke sorunlarına duyarlı ETKİN, ÜRETKEN ve GÜÇLÜ bir odanın yaratılması ıçm guçlenmızı birleştirmeye çağınyoruz. Çağdaş İnşaat Mühendisleri Yönetim Kurulu Adayları Mustafa ALTINELLER Prof. Dr. Ergun GEDİZLİOĞLU A. Solmaz MARŞAN M. Akif EFE Cemal AKÇA İsmail H. ERSEL Ayşegül NUHOĞLU 1. GÜN: Tarih 27 Ocak 1990 Cumartesi 9.00-1700 Yer: Bayındırlık ve İskân Müdürlüğü Konlerans Salonu Balmumcu/BEŞİKTAŞ 2. GÜN: Tarih: 28 Ocak 1990 Pazar 900-17.00 Yer: KARAGÖZYAN Ilkokulu Abide-i Hûrriyet Cad. 228 Şişli Adliyesı Karşısı ŞİŞLİ YAŞAMSAL DOPİNG — Hava kirliliğinden etkilendiniz. — Kanınızın ve dokularınızın temizlenmeye gereksinimi var ALTINOLUK BENT OTEL'in DOĞAL OKSİJEN ÇADIRINDA (*) bunu yapabilirsiniz. Yarı yıl dinlencesinde gürültü ve streslerden uzak doğa ile baş başa geçireceğiniz bir süre size yaşamsal doping sağlayacaktır. Dağ, deniz, su, canlı alabalık ve kendi evinizde gibi davranacağınız BEN.T OTEL ortamı hakkında, ek bilgi için 9-671-61070 61553 Saygılarımızla (') Dünya Sağlık ÖrgOtü'nOn bir araştırmastna göre dünyada oksijen yoğunluğunun ikinci tflduğu yöra. TÜRK PARLAMENTERLER BİRÜĞİ'NDEN Türk Paıtamemerler Birliğrnin glağan genel kurut «oplarrtisı 11 Şubal 1990 günü saat 14.00 te TBMM Grup satonlannda; çoğunluk saglanamachğı tak- dirde 20 Şubat 1990 Sah günü aynı yer ve saatte yapılacaktır. Sayın üyelerimize duyurulur. Genel Yönetim Kurulu GUNDEM: 1- Açtlış, saygı duruşu ve başkanlık divanı seçimi 2-1988 ve 1989 yıllan genel yönetim kurulu çalışma ve denetleme kurulu raporlannın okunması, görûşulmesi .ve kurulların aklanması, ^ 3- 1990-1991 yıllanna ait tahfnini bütçemn görüşülmesi ve oylanrAası, 4- BırlıK tüzüğünün 2. ve 30 madaeterınoe yapilacak degişîkliklerin gorü- şûlmes< ve oylanması, • *. 5- Genel yönetim kuruluna gayn menkul ahmı ve sûrekli çahşma gnjpları oluşturulması konulerında yetki veriimesi, •' 6- Genel yönetim kurulu. denetleme kurulu, yüksek haysıyet dtvam ve yük- sek dantşma kurulu uyelennın seçimi, 7- Dıleklet ve kapanış.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle