28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Ekonomi Ekonomi ... Ekonomi Ekonomi,,... Ekonomi Ekonomi ••• Ekonomi Ekonomi ... Ekonomi Ekonomi ÇAĞLAYANGiU KARMA PARLÂMENÎO KOMiSYONUNA KATILAN TBMM ÜYELERi ÖNÜNDE YAPTIĞI VE METiNLERi GiZLi TUTUIAN İKİ KONU$MADA ORTAK PAZARIN ÎARIM REViZYONUR! İIE iLGiü TÜRKiYENiN ÖNERiLERıNi REDDETTiĞiNi VE 1976'DA BAJIAMASI GEREKLi TÜRK iŞÇiLERiNiN AVRUPA'DA SERBEST DOLAJMASiYLE İLGiü KATMA PROTOKOL HÖKMÖNÜN HAZIRUKURI TAMAMLANMADıGi iÇiN ' GERÇEKLEJTiRiLEMEDiĞiNi 5ÖYLEDİ HÜKÜMET AET'DEN YENİ KREDİ ALMAK İÇİN GÖRÜŞMELERE HAZIRLANIYOR MC Hükümeti, Üçüncü Mali Protokol çerçevesinde Ortakpazar'dan istenilecek olan kredilerle ilgili olarak yogun çahşmalar yapmaktadır. 1976 yılınm mayıs ayından itibaren yürürlüğe girecek Üçüncü Mali Protokol çerçevesinde Ortakpazar'dan sağlanacak krediler konusunda Dışişleri Bakanlığı ile Maliye Bekanlığı ayrı bekleyişler içinde bulunmaktadır. Dışişleri Bakanlığı, 500 milyon dolar çevresinde bir kredl sağlamayı planlarken Maliye Bakanlığı, 195 milyonluk îkinci Mali Protokolün mümkün olduğu kadar genişletilmesini amaç layan bir strateyiji savunmaktadır. Ortakpazaria yapılmı$ çeşitli anlaşmalann bir parçası olan tkinci Mali Protokolün yürürlük süresi 23 mayıs 1976 tarihinde sona erecektir. tkinci Mali Protokolla Ortakpazar Türkiye'ye 195 milyon dolar çevresinde kredl açmayı yükümlenmiştir. Bu yükümlülügün tamamı yerine getirilmiş olmamakla birlikte MC Hükümeti, bu yılın mayıs ayına kadar bütün kredileri kullanacağını ummaktadır. Büyük bir döviz sorunuyla karşı karşıya olan MC HUkümeti, mayıs ayınkolun yerini alacak Üçüncü Mali Protolun yerini alacak Üçüncü Mali Protokolla ilgili görüşmelerin bir an önce tamamlanmasmı istemektedir. Bu amaçla Üçüncü Mali Protokolün tavanını belirleyecek Türkiye AET görüşmelerinin bir an önce başlatılmasma büyük önem vermektedir. Bu görüşmelerin başlaması için de Türkiye'nin AET'den isteyecegi kredi hacminin belirlenmesi gerekmektedir. Dışişleri Bakanlığı, Ortakpazar'ın, Üçüncü Mali Protokolla ilgili hazırlıklannı tamamlamak üzere oldugunu ileri, sürmektedir. Dışişleri Bakanlığına göre Ortakpazar'ın Topluluk Komisyonu, bu konuda bir rapor hazırlamıştır ve «Komisyonun hazırladığı raporda Türkiye'nin ekonomik güçlüklerine etraflı olarak temas edildiği ve bundan evvel verilen yardımlann üstünde bir meblağ üzerinde durulduğu anlaşılmaktadır.» Bu yüzden Dışişleri Bakanlığı, Üçüncü Mali Protokol çerçevesinde, Ortakpazar'dan 500 milyona yakın bir kredi elde edebileceğini ummaktadır. Dışişleri Bakanlığı'nm bu ümidine karşılık Maliye Bakanlığı, Ortakpazar'ın karşısına belli bir kredi isteği ile çıkılmasını uygun görmemektedir. Maliye Bakanlığı'nm Dışişleri Bakanlıgı'na ya«lı olarak bildirdiği görüşe göre Ortakpazar karşısında izlenecek görüşme stratejisi, Îkinci Mali Protokolün kredl tavanını mümkün oldugu kadar genişletmeye dayanmalıdır. MC, AET'ye tanınacak ödünlerin ertelenmesi önerisini reddetti BAKANLIGININ KARJI ÇIKTIĞI ERTELEME ÖNERiSiNiN BAKANLAR KURULUNCA REDDEDiLMESi ÜZERİNE BU YIL, ORTAKPAZAR KARŞISINDA GÜMRÜK VERGiLERi YÜZDE 5 ORANINDA iNDiRiLECEK, KONSOliDE IİBERASYOH LiSTESi GENiJİETilECEK VE ORTAKPAZAR'A YENİ KONTENJANLAR AÇILACAKTİR, • SANAYiCiLERiN DESTEKLEDiĞi VE YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI HALiNE GETiRiLEN YENİ ÖDÜNLERİN ERTELENMESİ ÖNERiSiNı YPK'UN BAKANLARINDAN YALNIZ ERBAKAN UZUH SÜRE İMZALAMAD1 1976 YILI BA5JNDAN İTİBAREN YÜRÜRLÜĞE KONACAK OLAN BU ÖDÜNLERLE iLGiLi OLARAK GEÇEN SONBAHARDA EKONOMİK ÖRGÜT iÇiNDE YOĞUN ÇALI5MALAR YAPILMIJTI. Demirel Başkanlığmdaki MC Hükümeti, pazar günü yapmı? olduğu Bakanlar Kurulu toplantısmda. Maliye, Ticaret Sanayi ve Teknoloji, Gümrük ve Tekel Bakanlıkları ile Devlet Planlama Teskilatı yetkililerinin ortaklaşa geliştirerek bir protokolda bağladıklan Ortakpazar'a tanınacak yeni ödünlerin ertelenmesi önerisini reddetmiştir. Dışişleri Bakanlığı'nm karşı çıktığı erteleme önerisinin Bakanlar Kurulu'nca reddedilmesi üzerine bu yıl, Ortakpazar karşısında gümrük vergileri yüzde 5 oranmda indirilecek, konsolide liberasyon listesi genişletilecek ve Ortakpazar'a yeni kontenjanlar açılacaktır. Dışişleri Bakanlığı'nm karşı çıktığı fakat sanayicilerin desteklediği yeni ödünlerin ertelenmesi önerisi. Bakanlar Kurulu'na götürtilmeden önce, bir Yüksek Planlama Kurulu karan haline getirilmiştir. Bu karann, Yüksek Planlama Kurulu'nun dört memur liyesinden başka Kurulun diger tiyeleri Mustafa Kemal Erkovan, Alpaslan Türkeş ve Turhan Feyzioglu tarafmdan imzalandığı fakat MSP Genel Başkanı Necmetrin Erbakan'm uzun süre onaylamadıgı ögrenilmiştir. Bakanlar Kurulu öneriyi reddederken Ortakpazara libera edilecek yeni ithal malları ithalatınm eerçekleştirilmesini Sanayi ve Teknolo.11 Bakanlığı'nm iznine bağlamıştır. Böylece özel sanaylcilerln ço* çekindiği liberasyonun genişletümesi, MSP'nin yönetimindeki bir bakanlığın kontroluna girmiş olmaktadır. Ortakpazar'la yapılan anlaşmalara göre 1976 yılın başından itibaren Türkiye, Ortakpazar ülkelerine yeni ödünler tanımak zorundadır. 12 ve 22 yıllık listelerde yüzde 5 ve yüzden 10 oranmda yeni gümrük indirimi, Ortakpazar karşısında konsolide liberasyon oranmın yüzde 5 oranında genişletümesi ve Ortakpazar'a yeni kontenjanlar açılması, 1978 yılmın başından İtibaren verilmesi gereken yeni ödünler arasmdadır. 1976 yılı başından itibaren yürürlüğe konacak olan bu ödünlerle* ilgili olarak geçen sonbşharda ekonomik örgüt içinde yoğun çahşmalar yapılmıştır. özel kesim içinde sanayiciler tarafmdan da israrla desteklenen bu çahşmalar sonucunda 1976 yılında, anlaşmalar göre Ortakpazar'a tanmması gereken yeni ödünlerin ertelenmesi kararlaştınlmıştır. Bu karann alınmasında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nm, ekonomiye tehlikeye sokmadan liberasyon listesine ahnabilecek yeni mallar bulamaması ve yedi sanayi odasınm ortak isteği önemli bir rol oynamıştır. Ancak ortik bir protokol haline getirilen ve daha sonra da Yüksek Planlama Kurulu karanna dönüştürülen bu erteleme önertne Dışişleri Bakanhgı karşı çıkmıştır. Dışişleri Bakanlığı'nın karşi çıkmasmda Kıbnsia llgül siyasal endlşelerle Ortakpazar'dan yeni mali yardım alma planlannın etkül olduğu öğTenllmiştir. Erteleme ile ilgili YUksek Planlama Kurulu karan, Devlet Planlama Teskilatı müsteşan ile üç daire başkanmdan oluşan kurulun dört memur Uyesi tarafmdan imzalanmıştır. Daha sonra kurulun diğer Uyeleri olan MHPIi Mustafa Erkovan. Alpaslan Türkeş ve CGP Genel Başkanı Turhan Feyzioğlu Yüksek Planlama kurulu karannı imzalamışlardır. Ancak Yüksek Planlama Kurulu Başkanı Süleyman Demirel'in imzasından önce MSP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın karan imzalaması jterekirken, Erbakan uzun süre YPK karanna imza atmamıştır. Resmi açıklamalannda Ortakpazar'a karşı oldugunu iddia eden MSP Genel Başkanı Erbakan'm bu tutumu Dışişleri Bakanlıgı'na zaman kazandınnıştır. Elde edllen bilgilere göre Dışişleri Bakanlığı yetkilileri TUrkiy* • AET Parlamento Komisyonu Başkanı AP Bitlis Senatörü Kamran Inania ilişki kurmuştur. Kamran înan'm Adalet Partisi Genel Başkanı SUleyman Demirel'le, alınacak karann Kıbns politikasmda ve görüşmeleri yakında başlayaeafc olan Ortakpazar'dan yeni mali yardım alınması konulannda güçlükler yaratacağıru söylediğl bildirilmektedir. Demirel'in bu görüşlere katılmasi üzerine Pakanlar Kurulu'nda Maliyo Bakanı Yılmaz Ergenekon. daha önce kendi bakanlığının temsilcisinin de katıldığı toplantıda alınan karara karşı çıkmıştır. Rnylece Bakanlar Kurulu, Ortakpazara'a verilecek yeni ödünlerin ertelenmesi önerisini reddetmiştir. Kredi gerekçelerj Maliye Bakanlığı, Ortakpazar'dan daha büyük bir kredi sağlamak için iki gerekçenin öne sürülmesini istemektedir. Bunlardan birisi, Ortakpazar ülkelerindeki fiyat artışıdır. Diğeri ise Ortakpazar ülkelerinin ulusal gelirlerindeki artış oranıdır. Maliye Bakanlıgı, Üçüncü Mali Protokolün kredi tavanınm, İkinci Malî Protokolün kredi hacminden en az fiyat ve ulusal gelir artış oranlanrun toplamı kadar yüksek olmasının savunulmasını önermektedir. MC Hükümeti, döviz sıkmtısı karşısında, ÜçüncU Mali Protokol görüşmelerinin Mayıs ayından önce tamamlanması için çaba göstermektedir. Hükümet, OrtakTJazar'dan tkinci Mali Protokolü aşan ölçüde kredi alabilmek için her türlü titizliği göstermektedir. Bu yüzden, Dışişleri Bakanlığı dışmda bütün bakanhklann üst düzeyde yöneticılerinin katılmasıyla hazırlanan yeni Ortakpazar yükümlerinin ertelenmesi önerisini reddetmiştir. Ortak Pazar anlaşmaya göre Türkiye'ye vermesi gereken ödünleri erteliyor MC hükümetinin Dışişleri Bakanı Ihsan Sabri Çağlıyangil, Türkiye AET Karma Parlamento Komisyonu üyesi mület vekilleri ve senatörlere yaptığı ve metinleri gizli tutulan İki konuşmada Ortakpazar'ın, yapılmı? anlaşmalar gereğince Türkiye'ye vermesi gerekli ödünleri ertelediğini açıklamıştır. Çaflayangil, Karma Parlamento Komisyonuna katılan TBMM üyeleri önünde yaptığı iki konuşmada Ortakpazar'ın tanm revizyonlanyla ilgili Türkiye'nin önerilerinl reddettiğini ve 1976 yılında başlaması gerekU Türk i$çüerinin Avrupa'da serbest dolaşımıyla ilgili Katma Protokol hükmünün hazırlıklar tamamlan madığı için gerçekleştirilemedigini söylemiştir. Dışişleri Bakanı Çağlayangil, Ortakpazar ile Yunanistan arasındaki Uyelik görüşmelerinde, Katma Protokol'a göre, Türkiye İle istişarelerde bulunma zonınluluguna da, Ortakpazar'ın «zamanı gellnce istişare ederiz» şeklinde oyalayıcı bir cevap verdiği ni belirtmlştir. Her iki konuşmada da ekonomi ile ilgili bakanlıklann 1976 yılında Ortakpazar'a verilecek yeni ödünlerin ertelenmesini öneren ortak kararlarına değinmeyen Dışişleri Bakanı, teknik bakanlıklardaki görevlileri yetkilerini aşmakla suçlamıştır. Milliyetçi Ceph» Hükümetl Dışişleri Bakanı Çağlayangil, Türkiye • AET Karma Parlamento Komisyonuna katılan TBMM üyelerine 4 ve 23 aralık tarihlerinde iki konuşma yapmıştır. Ortakpazar'ın Türkiye'ye kar şı tutumu ile MC Hükümetl'nin Ortakpazar karşısında çaresizliğini sergüeyen bu iki konuşmanın metinleri kamu oyundan gizli tutulmuştur. 1976 yılı baştnda Ortakpazar'a tanınacak oian yeni ödünlerin ertelenmesi lçtn ekonomiyle İlgili bütün bakanlıklar bir görüş birliğine ulaşmıştır. Dışişleri Bakanlığı'nm karşı çıkması Uzerine MC Bakanlar Kurulu, bu ortak öneriyi reddetmiştir. Dı$işlert Bakanı Çağlayangil, konuşmalannda AET Türkiye tlişküerinin her yanına değlnirken, teknik bakanlıklardaki görevlilerin bu ortak önerisinden söz etmemiştir. Ancak Çağlayangil, TBMM üyeleri önünde teknik bakanlıklardaki görevlileri sert bir biçimde eleştirerek Ortakpazar'a verilecek ödünlerin ertelenmesini öneren yüksek düzeydekl memurlan yetkilerini aşmakla suçlamıştır. Çağlayangil, bu konuda, şöyle demiştir: «Ortakpazar konusunda politikayı kim sürdürüyor? Hükümet mi? Teknik Bakanlık ve Kuruluşlar mı? diye soruluyor. Bu, günün meselesi değildir. Bizden önceki koalisyon Hükümeti zamanında da Ortak pazar konusunda müşkülat vardı. Halbuki o tarihteki koalisyo • nu oluşturan CHP ve MSP'nin Ortakpazar konusunda görüşleri birbirine daha yakındı. Ortakpazar konusunun iki veçhesi var dır. Biri işin siyasi veçhesidir, (Devamı 5. »»yfad») YORUM Yalçın KÜÇÜK BÜYÜK SERMAYE VE HALK PARTÎSİ TİCARET Gazetesl, Izmlr'dt yayınlanıyer. 1} çevrelerinin en eski giinlük yayın organı. Ticaret adı tarihfen kalma. Şimdl yalnızca ticaret kesiminin görüşlerini yansıtıyor. Sermayenin cütünündekl eğilim ve özlemleri Ticaret Cazetesi'nde bulmak mümkün. 1} çevrelerinin ekonomik olduğu kadar siyasal görü$lerini de okumak mümkün. ECEVİT'İN Iskandinav ülkelerinc yapmif olduğu gezi, Ticaret Gazetesi'ne yanstdı. Nasıl yanııdığını görmek için 2i aralık tarihli ve «Kımıldamak Gerek» adlı bajyazıdan bir paragraf okumak yeter. Okunacak paragraf }öyle: «Dıj ticaret dengemizdeki açık büyüktür. Bu açığı sadecc ihracatı arttırmak ve i?çi tasarruflarının ülkemize gönderilmesini özendirmekle kapamak olanaksız değilse bile çok zordur. ithalatın optimum fiyatlarla yapılmasını, komiıyonların yurt İçinde kalmasını sağlamak suretiyle bu açığın bir an önce kapatılması yoluna gidilmelidir. Bu amaçla, komisyonculuk yapan Türk firmalarının, ülkemize ihracat yapan iskandinav ve Avrupa firmalarının Türkiye mümessilliklerini alarak yabancı komisyoncuları aradan çıkarmaları..» Ecevit'in Ukandinavya gezitinin ••rmaye kesimindeki yantımatı böyle. ÖZGÜR İNSAN Halk Partisi'nln aylık kuramtal dergisl. Ocak sayısında Ecevit, ftkandinavya geılsinl değerlendiriyer. Ectvit, 27 Mayıs'ın jafağında ortaya çıkan Beyaz Zambaklar Ülkesi efsanelerini hatırlatan bir biçem (ütlup) ile şunları yazıyor: cTÜRKİYE'NİN bu dört Kuzey Ülkejiyle i»birliğinden cok «eyler kazanacağına ve Injanlığa da ç»k feyler kazandırabileceğine Inanıyorum. Bu ülkelerle yakın işbirliğinin bir koşuiu barışçı olmakıa, bir ba?ka koşuiu da onların insanca ilkelerini paylaşan bir düzen kurmayı amaçlamak. Onun için demokratik sol bir CHP iktidarı, o ülkelerle aramızda ijbirliğ! olanaklarını çok genişletecektir. Türkiye'nin benzer ilkelere dayalı bir düzeni başarıyla kurması ve geliştlrmesi ise, geli^me sürecindeki tüm uluslara yeni ufuklar açacaktır. Öylece yalnız Türk ulusuna değil, tüm insanlığa yararlı olacaktır.» Ecevit'in, İskandinav ülkeleriyle kurduğu bağlantıyı, dıs politikadan asırıp içerde uygulanacak bir modele dönüştürmek istediği anlasılıyor. BUSİNESS VVEEK, artık okuyucularca da tanınıyor. Wall Street'in haftalık yayın organı. 22 aralık tarihli sayısını görenler ne rsstlantı diyecekleri. Olayları rastlantı ile açıklamayı bir alı$kanlık haline getirenler için gerçekten zor durum. Rastlantıya hiç bir zaman inanmayanlar için ise hiç bir zorluk yok. CtırMÜ, dünya bir bütün. Ve bu bütün dünyada, Ecevit'in iskandinav gezisine denk düsen bir zamanda, Amerikan tekellerinin haltalık yayın oraganında, Sosyalist Enternasyonalin övgü ile tanıtılması ve İskandinav sosyal demokratlarının şahı Palme'nin kapak yapılmasına şaşmamak gerek. DERGİ'NİN sosyal demokrasiye ayırdığı kapak yaztsı çok öğretici. Burada, İsveç'in ikinci büyük bankasının yöneticisin İsveç vergi sisteminin büyük sirketler İçin dünyadaki en iyi sistem oldıığunu söylediği açıklanıyor. Dergi'nin okuyucuları, grnellikle Amerikan is adamları, Business Week, Sosyalist Enternasyonalin, kömünizmi, cyenl emperyalizm» saydığını belirtiyor. Amerika'da bile tekelleri önleyid yasalarla bası dertte olan I B M I n İsveç bölümünün yöneticisi, İsveç'te rahatlarının oek yerinde oldugunu bildiriyor. en ilginç yan burası değil. En itginç yan, Ingiliz komünist partisinin önde gelen liderlerinden Palme Dutt'ın yeğısni ve Ecevit'in değerlendirmesine göre, Kuzey ülkelerinde en ilerl adımların sahibi Olof Palme ile yapılan görüsme. Bu görü;meden bir soru ile bu soruya verilen cevabın bir bölümü çok aydınlatıcı olacak. Businees Week'!n sorusu su: «Amerikalılar İsveç'i bir sosyalist ülke olarak düsünüyorlar ı m a ekonomideki kamu katılması çok az. Bu artacak mı?» Palme'nin cevabının özü ise söyle: «Bir çok alanda daha planlı bir kalkınma iciıı gereksinim artıyor. Fakat bu sanayi mülkiyetinde zorynlu bir dcjijikliğe yol açmıyor.» Soru da, Palme'nin cevabı da Beyaz Zambaklar Ulkesinl anlamaya yetlyor. ASLINDA çok daha fazlasına da yetiyor. Halk Partisi'nin temel ekonomik sorunlardaki suskunluğunun kuramsal temelleıini açıklamaya da yetiyor. Çok yakın zamanlarda bu suskunluğun gözleri kamaştıran örnekleri ortaya çıktı. Bunlardan birisi fiyat artısları ile ilgili. MC Hükümeti'ne anayasadan söz etmeye gerek yok. Ama anayasada fiyat artışlarınm toptan esya fiy.iiları en deksi ile ölçüleceğini gösteren bir madde de yok. Orteda Ticaret Bakanlığı'nm hazırladıgı geçinme endeksleri var. İstanbul Ticaret Odası'nın hazırladıgı ücretliler geçinme er.deksi var. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün derlediği onbir ile ait tüketici fiyatları endeksi var. Bütün bunlara göre fiyatlar, geçen yılı da geride bırakan bir hızla artıyor. Ancak her gün MC Hükümeti'nin bir başbakanı bir yardımcısı, bir bakanı fiyat artışlarınm durduğunu söylüyor. Halk Partisi'nde ses yok. Cevap yok. Sessizliğin, suskunluğun bir nedeni olmalı. Bilgisizlik bir neden olamaz. Çünkıi Halk Partisi'nde en az endjksleri oku yacak kadar milletvekili veya senatör var. AMA suskunluk yalnızca endekslerde değil. MC Hükümeti, fiyat kontrol komitesiyle ilgili yeni bir karar aldı. İthal ve döviz girdilerinden doğan zam isteklerini otomatik hale getirdi. Bunun dışında, isteyen yüzde beş oranmda bir artışı da ayrıca ve heAMA, men uygulayabilecek. Bu kararın, fiyat kontrol sisteminden vazgeçmek oldugunu ve yakında fiyat artışlarınm ortaya çıkacağını söylemek için büyük iktisatçı olmaya da gerek yok. Ama Halk Partisi'nde yine ses yok. Halk Partisi, fiyat kontrol sisteminin korunmasından veya değiştirilmesinden yana mı, değil mi? Fiyat artışlarını umursuyor mu, umursamıyor mu? Kimsenin bilmesine olanak yok. Çünkü suskunluk var. NEDEN suskunluk var? Bunun cevabını özel kesimin yıl sonu açıklalamalarında bulmak mümkün. Özel kesim fiyat artışlarınm yavasladığını, ekonominin ilerleme yolunda ilerlediğini savunuyor. Demirel'e kızsa da, Ecevit'e dönse de bunu savunuyor. Çünkü özel kesim ekonominin ilerleme yolunda ilerlediği görüşünü savunurken artık Demirel'i savunmuyor. Kendisini savunuyor. Çünkü artık ekonominin basarısından da, basarısızlığmdan da kendisinin sorumlu oldugunu kabul etmiş durumda. Ozel kesim İle karşısındaki güçlerin ulaşmış olduğu bilinç düzeyinde bu kabul, bir zorunluluk. Kurtuluş yok. Özel kesim, böyle bir gerekçe ile 1975 yılı ekonomisini savunuyor. Halk Partisi, böyle bir gerekçe ile fiyat artışlarını, fiyat kontrol mekanizmasını politize etmekten kaçınıyor. Çünkü böyle bir politizasyon, özel sermayeye karşı durmak anlamına geliyor. İsveç sosyal demokrasisi 8zel sermayeye dokunmadan, sosyal demokrasi uyguluyor. BÖYLECE, özel kesim, ekonomi ve hükümetler özdeşliği ortaya çıkı> yor. Ancak bir eyilim olarak ortaya çıkan bu özdeşliği Halk Partisi, her olaya uyguluyor. Örnek olarak, Ortakpazar konusunda MC Hükümeti'nin iziediği politikayı, özel kesimin istediği politika sanıyor. Halbuki, Ortakpazar konusunda iziediği politika ile MC Hükümeti, büyük sanayinin gerisine düştü. MC'nin Ortakpazar politikasına karşı çıkmayarak Halk Partisi de en azından büyük sanayinin gerisinde kaldı. 197S yılının sonunda Halk Partisi'nin özel kesimin yörüngesine teğet düşmesi, Halk Partisi'nin büyük sanayinin de gerisinde kalmasına yol açtı. 12 MART, bir yangındı. Alevsiz, kara dumanlı, çirkin bir yangın. 12 Mart sonrası yangın yerinde 12 ekim secimi yaşandı. Yangına tepki, Halk Partisi'nin aldığı oylarda simgelerini buldu. Göstergelerini değil. Şimdl Halk Partisi, büyük sanayinin yörüngesine giriyor. Kütlelerde de simgeler parçalanıyor. PİRAYE, mahpus Nazım'a mektup yazıyor. Hapishanede Nazım bunları şiirleştiriyor. Bir tanesi şu: «Fakat yangın yerini gördüm demin / yangın yeri çirkin / halbuki alevler güzeldir / şaralinin, kızılın, turuncunun nüansları / biraz da gazet yaprağı hatta. / Her yangının 12 Mart gibi çirkin, her yangın yerinin 12 Mart sonrası gibi donuk olacağını kim söyleyebilir? 1975'de Merkez Bankasından kamu kesimine 25 milyar lira tutarında finansman sağlandı MERKEZ BANKASI HAFTALIK DLKL'MU (Milyon TL., Rezervler Milyon Dolar) AKT 1F (geçen yıl sona) 22.454 Altın 4 Döviz 29.392 Kamu kredileri 8.735 Ozel krediler 15.441 Tarım kredileri 12.905 Diğer aktifler P A S î F 32.860 Emisyon 151 Döviz 6.200 M. B. mevduatı Mev. munz. karş. 19.920 Diğer pasifler 28.161 B r ü t rezervler Net rezervler 1.610,3 4 280,5 T O P L A M 87.292 31.12.1974 (MC 28.3.1975 hükümeti) 18.549 29.392 8.735 15.441 12.905 85347 32.055 227 3.794 22.142 26.926 1.323,0 4 70,0 nun bu geçici verilere göre geçen yüdan daha az artmasımn nedenleri dövizlerin yıl içinde 612 milyon dolar azalması ile özel kesime açüan kredilerin 1,1 müyar lira gerilemesi ve bir de gelen DÇM so19.12.1975 (geçen hafta) 15.335 39.517 8.082 16.757 39.042 118.733 42.097 499 5.618 28.138 42.381 989,1 1.099,3 26.12.1975 (son hafta) 15.646 39.906 7.546 16.132 39.678 118.936 41.052 670 6.310 28.131 42.773 998,4 1.071,7 Merkez Bankastmn vaj/ımladtğx son haftalık ve aym zamanda geçici 1975 ifth sonu bilançosvnda emisyon 1 milyar 045 milyon azalmış, net rezervler 28 müyon dolar ve brüt rezervler de 9 milyon dolar artmıştır. 26 aralık 1915 tarihini taştyan bilançoya göre, aralık aymm son haltastnda. bir önceki haftaya nazaran daralan tarım ve özel kesim kredileri ile artan özel bankalarm tuttuğu mevduat ve sa~ ir hesaplar sonucu emisyon azalmtştır. <Döviz alacakhUtrn hesain son hafta içinde 20.7 müyon dolar artarken, *Dörriz borçları» da 11,8 müyon dolar artmtş ve bu sekilde brüt rezervler 9 milyon dolar artmıştır. Öte yandan DÇM kanalıyla gelen döviz kredüerinin geçen hafVa başlayan azalışm bu hajla da devam ettiği anlaşümaktadır. Bunun sonucu net rezervler 28 milyar gerileyerek 1.071.7 müyon doUtra inmiştir. Son ha]taki Merkez Bankası bilânçosunun 1975 vuının son haflan lık büançosu olması, 1975 j/ı!t if' yılhk bir değerlendirme olanağt sağlamışhr. Merkez Bankası için bir î/ıilıfc hesaplannm gelişiminden, döviz giriş çıkışları ile DÇM gelişleri ve yu içinde yapılan mini devalüasyon sonuclannm incelenmesinden 1974 yılında 2,2 müyar dolaylarında kâr sağlayan bankamn, 1975 hesap yüını zarar ile kapatacağt tahmm edilmektedir. Geçmiş yıllar dövizleri oidıflt fiyattan daha pahah satarak kâr eden Merkez Bankası, 1975 yüında DÇM girislerinin 950 müyon dolar seviyesine çıkmast ve bunları dtşardan, içerde döviz isteyene sattığtndan daha pahah alması ve bir de yü içinde yaptlan kur ayarlavıalart sonucu bu dövizlere kvr farkt olarak 871 milyon lira ödemesi sonucu, 1975 yılını zarar ile kapadığı hesaplanmaktadır. 1975 yılı için yapılan hesaplara BÖre Merkez Bankası bir yü içinde kamu kesimine. tahkim olunan borçlarla birlikte. 25 milyar 735 rr.ilyon Hrahk kredi açmıstır. Bir yu içinde açüan bu miktar fcrerfi. \fdrttf» Rnnl'/Tcîmn Cnmhıırilıel dö Kamu İktisadi teşebbüslerinin 1976 yılında 9,6 milyar lira zarar etmeleri programlandı Hüseyin MERTOĞLU K.4MU İKTtSADt TESEBBÜSLERtNtN 1976 FİNANSMAN İHTİYAÇLARININ KARŞILAMŞ ŞEKlJ (Milyon TL.) 10.000.0 B ÜT CE 10.000,0 D. YATIRIM BNK. 2.500,0 Öz kaynak 6,000,0 S. S. K. 2.500,0 Sosyal fonlar 15.000,0 DIŞ KAYNA K 7.500.0 Dış prj. kredisi 7.500,0 Diğerleri 6.800,0 ÖZEL FONL AR 3.700,0 20 SAYILI FON 2.522,5 OTO FİNANSMAN T O P L A VI 48.022,5 K.\MU tKTÎSADt TEŞEBBÜSLERÎNİN 1976 Y1LI TATIRIM VE FÎNANSMAN 1PROORAMI (Milyon TL.) Kaynaködeme Knrulnş farkı M. K. E. K. f 234,0 Sümerbank Çimento Sanayi 262,0 T. Demir Çelik İşl. 730,0 SEKA 801,0 Etibank 728,0 T. Elektrik Kuru. 4 1.370,0 Petro Kimya 51,0 Petrol Ofisi 200,0 T. P. A. O. + 2.139,0 T Kömür İşlet. 3.557,0 Karadeniz Bakır 285,0 Azot Sanayi 4 244,0 Et Balık Kurumu 526,0 T. M. O. J 137,0 T. Süt Endüstrisi Krm. T. Şeker Sanayi Yapağı . Tiftik Krm. 4 0,1 Yem Sanayi 75,0 T. Ziraî Donatım Kurumu 2.585,0 Çay Kur 533,0 D. Bnk. Deniz Nak. 4 300,0 Denizcüik Bankası 439,0 P. T. T. 578,0 T.C. D. D. Yollan 2.311,0 Türk Hava Yollan 57,0 t>5,0 T. R. T. 4Devlet Malzeme Ofisi 4 37,6 Turizm Bnk. 158,0 D. y. Bank. Emekli Sandığı S. S. K. Emlâk Krd. Bnk. 39,0 Halk Bankası Ziraat Bankası Güven Sigorta lller Bankası Genel toplam fl.588,3 Yatırımlan 569,2 810,8 347,6 3.500,2 1.790,8 2.140,5 8.1043 2.063,0 345,0 4.499,7 1.650,0 327,9 663,3 400,0 137,0 126,0 1.597,9 0,1 29,0 neminde kamu kesim'me verdiği tüm kredilere çok yakındır. Kamu kesimine açüan bu kadar büyük krediye rağmen 1975 yılında emisyon S milyar 192 milyon lira, yüzde 25 oranında artmıştır. Emisyo nucu bankalarm yatırdığı mevduat munzam karşılıklannm 8,2 milyar lira civannda artması olmuştur. 1975 yılı içinde tarım fcesimine ise 1.1 müyar lirabk yeni bir kredi imkânı sağlanmıştır. YABANCI SERMAYENÎN İTHALATI 1975'DE YÜZDE 865 0RAN1NDA ARTTI Türkiye'nin 1975 yılı içindeki ithalatı anlaşmalı ülkeler dışında hızlı bir artış göstermiştir. 1974'e oranla, 1975 içinde göriüen bu gelişimde, en hızlı artışın Özel Yabancı Sermaye Itahalatında oldugu anlaşılmaktadır. Geçmiş yülarda toplam ithalatımız içinde yüzde 0.3 ila, 0.8 arasında yer tutan Yabancı Sermaye Ithalatının payı 1975 içinde yüzde 3.1'e yükselmiştir. Türkiye'de çeşitli yasa ve düzenlemelerden yararlanarak faaliyet göstermekte olan yabancı sermayeli kuruluşlarm daha önceki yıllar ithalatlannın 20 milyon dolar sevlyesini aşmadığı görülmektedir. Buna karşılık İçinde bulunduğumuz 1975 yılının 10 aylık döneminde j'abancı sermayenin yaptığı ithalatın 120 milyon doları aştığıdır. 1974 yılının aynı dönemindeki yabancı sermaye İthalatı 1975 ile karşılaştınldığında artış oranmın yüzde 865 oldugu anlaşılmaktadır. Tek başına ekim ayı ithalatlan karşılaştınldıgında, 1974 vılı ekim avında sadece 0.4 milvon dolarlık ithalat yapılmış iken, 1975'in ekim ayında yapılan ithalatın 23.7 milyon dolar olarak gerçekleştiği görülmektedir. 1975'in sadece ekim ayında yabancı sermayenin yaptığı ithalat, 1974 yılı içinde yapılmış olan toplam yabancı sermaye ithalatını aşmıştır. 1975 yılında özel Yabancı Sermaye îtahalatının 30 milyon dolar olacağı yıllık programda tahmin edilmişti. Toplam ithalatımız içinde 1975'de yabancı sermaye ithalatınm yüzde 0.7 oranında yer tutacağı tahmin edilmiş iken gerçekleşen 10 aylık verilere göre, yabancı sermaye ithalatı toplam ithalatımızın yüzde 3'ünü oluşturmaktadır. 1975 yılı içinde hızla gelişen ithalatımız içinde böylesine büyük bir gelişim gösteren yabancı sermaye ithalatınm Türk l.ırası cinsinden 2 milyar liralık bir hacime ulasması ve aynı zamanda, 1975 içinde, 6224 sayılı vasadan yararlanan yabancı sermaye girişinin devamlı artış göstermesi, MC tktidannın iş başında olduğu 1S75 yılının Yabancı sermaye için verimii bir yıl olduftunu ortava kovmaktadir. Cephe Hükümeti, gizll tutulan bir Bakarüar Kurulu kararnamesi ile kamu iktisadi teşebbüslerinin 1976 yılı programını kesinleştirmiştir. Kesinleşen programa, göre Kamu İktisadi Teşebbüsleri 1976 yılında 9.t> milyar lira zarar edecektir. 38.4 milyar liralık yatınm programı ile zararlar 48 milyar liralık bir finansman gereğini ortaya koymak tadır. MC Hükümeti, progrsmlanan yatınmı gerçekleştirmek için 1976 yılında 15 milyar liralık dış kredi arayacaktır. Bakanlar Kurulu karamamesi ile 1976 yılının ilk günlerinde yüriirlüğe giren ve Maliye Bakanlığı tarafmdan tktisadi Devlet Teşekküllenne duyurulan finans man porgramına göre, işletmeci kamu kuruluşlannın 1976 yılı zaran 9 milyar 588 milyon lirayı bulacaktır. Zarar eden kurumlar tçinde özellikle dikkati çekenler, zam yapılmadığı için maliyetinln yarısma kömür satan Türkiye Kömür işletmesi, Dünyada Gübre fiyatları artarken, klme gittiği bilinmiyen ucuz gübre satan Türkiye Zirai Donatım Kurumu, 1375 yılında Dünya Bankasının kredi vermemesi üzerine hizmelerıne zam yapan üemir Yollan işletmesi ve 1975 yılının spekülasyon şampiyonu olan demir'in işlendiği Türkiye Demir Çelik Isletmeleri olmaktadır. Bunların yanmda zam yapılacağı var sayılarak kâr edecegi var sayüan Türkiye Elektrik Kurumu ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığmın durumunda daha sonra kesinlik kazanacaktır. Hemen hemen büyük bir kısmı zarar eder duruma gelen temel mal ve hizmet Ureten kamu iktisadi Devlet Teşebbüslerinin bu görünümünü iyi yönetilmedikleri ve rasyonel çalıştınlmadıklan savlan ile açıklamak gerçekçi olmamaktadır. Yatınm yapma ve dış para bulma zorunluğu olduğu için ürettiği elektriğe zam yapması konusunda kavga verilen Elektrik Kurumu örneği de göstermektedir ki, bu kuruluşlar özel kesime kaynak transferi yaparak, ucuz girdi sağlıyarak kendilerinden istenen görevleri bu şekilde yerine getirmektedirler. Bunun ötesinde yatınm safhasında ve ham madde temln) vönünden maliyetlerin artmasıda sorunun bir diğer yönü olmaktadır. 1976 vılında 38.4 milyar yatırım yapacak ve 9.6 milyar lşletme acıgı verecek olan kamu iktisadi teşebtrfislerinnin toplam finansman ihtiyacı 48 milyar liradır. 29.11.1975 tarih ve 7/10987 sayı Bakanlar Kurulu karamamesi ile tktisadi Kamu Kuruluşlann finansman ihtiyaçlannın karşılan masmda gösterilen kavnaklar pprrekr.i pHrıinmfimekfprifr. Teminî gereken finansman 362,2 810,8 609,6 4.2M.2 2.591,8 2.868,5 6.734,5 2.114,0 545,0 2.360,7 5.207,0 619,0 419,3 926,0 126,0 1.597,9 104,0 2.084,5 713,0 1.100,0 1.467,4 3.598,4 4.927,1 247,0 335,0 188,0 75,0 33,0 9.9 48,8 70,0 5.0 48.022,5 399,5 180,0 1.200,0 1.028,4 3.020.4 2.616,1 190,0 4IM.0 37,6 30,0 75,0 33,0 H.9 9,8 70,0 38.434,2
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle