23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 7 Şubat 1937 ( Şehir ve Memleket Haberleri j Siyasî icmal Tiyatro Mektebi Tarihî tefrika : 25 Yazan : M. Turhan Tan Doğru değil mi? Devlet otoritesine yaraşmıyan bir hal Dün akşam saat 9 sulannda Şişli tramvay yolunda hayli garib bir hâdise olmuştur. Sipahi Ocağr nın önünden Hamam istasyonuna kadar bir sürü tramvay dizilmiş bekliyordu. Tramvay yolculan ileride bir kaza olduğunu zannederek arabalardan indiler, yollanna de vam ettiler. Hamam isUsyonunda birinci mevki bir araba cJuruyordu. Etrafını büyük bir kalabalık sarmış, yollar tıkanmıştı. Halk birbirine soruyordu: Ne var? Ne olmuş? Kimse bjı suale cevab veremi yordu. En önde duran tramvaym içinde birkaç kişi ile polisler vardı. Bu, birkaç kişiden uzun boylu bir bay tramvaym içinde sigarasım yakmış, yüksek sesle ve âmiyane bir tavırla birşeyler söylüyor, hem tramvaydan çıkmıyor, hem de arabanın yürümesine mâni oluyordu. Nihayet, polisler çoğaldı, tramvay kontrol memurları çoğaldı; komiserler geldi ve iş anlaşıldı. Kendisinin gazeteci olduğunu iddia eden ve pek yüksek perdeden kpnuşan uzun boylu zat, bindiği tramvaym ön motörünün bozulması üzerine arkadan idare edildiğini görmüş ve canı bunu tesbit ettirmek istemiş, mütehakkim bir tavır takınarak tramvayı durdurmuş ve o kalabalık saatte, bütün o mıntakada tramvay münakalâünin altını üstüne getirmiş. | Vatmanından, biletçisinden tutunuz da kasketleri iki, üç sırma şe ridli müfettişlerin, polisinden tutu nuz da serkomiserine vanncıya ka dar bütün zabıta memurlarının, yüksek bir tavırla konuşan ve nihayet gazeteci olduğunu iddia eden meçhul bir zatm karşısında bu ka dar gevşek davranmaları hayret e dilecek birşeydir. (t Kimse, bu zatın hüviyetini sor ,' mağa cesaret edemiyor, soranlara, o ( Dahiliye Vekili Dün geldi, bu akşam Ankaraya avdet ediyor Dahiliye Vekili Şükrü Kaya dün sabahki trenle Ankaradan şehrimize gel miştir. Şükrü Kaya istasyonda Vali, Vali Muavini ve Emniyet Müdürü tarafmdan karşılanmış, motörle Dolmabahçe sarayma gitmiş ve Atatürke arzı tazi mat etmiştir. Dahiliye Vekilinin şehrimize seyaha tinin Büyük Millet Meclisinde kabul edilen Teşkilâh Esasiye kanunu tadilâtını tasdik için Atatürke arzetmek ve cereyan eden müzakerat hakkında malu mat vermek maksadile olması muhtemeldir. Parti bürosu başkâtibi Ziya da kendisile birlikte şehrimize gelmiştir. Şükrü Kayanm yann akşamki trenle Ankaraya avdeti muhtemeldir. Kırmızı Rusyanın fettan kızı! Hurrem, Osmanlı tmparatoru Süleymanm gözbebeklerinde yıkılmaz bir taht kuruyordu Kayid için müracaat kabulü devam edecek Akdeniz anlaşması genişliyor kdenizde hayatî menfaatleri bulunan İtalya ile İngilterenin yaptıkları anlaşma, üç kıt'anın arasında sıkışmış bulunan bu denizde huzur ve istikrann sağlam temelini atmıştı. Bu anlaşma, Türkiye, Yugoslavya v* Yunanistanm da İtalya ile Akdenizdeki menfaat ve vaziyetleri üzerinde görüş melerine yol açmışhr. İlk defa Türkiye ve İtalya Hariciye Nazırlan Milâno'da görüştüler ve resmî tebliğde bildirildiği veçhile aralannda münazaalı bir mesele bulunmadığını müşahede ve tesbit ettiler. İtalya gazetelerinin neşriyatmdan anlaşıldığı veçhile îtalyanın Rodosta ve on iki adanın diğer parçalannda askerî üsler bulundurmadığını ve buralardaki bahrî üslerin İtalyanm Akdenizin şark havzasından geçen muvasala yollannm şimal cenahını himaye ve muhafaza maksadına mahsus bulunduğunu izah etmiştir. Türkiyenin de îtalyayı istihdaf eden bir hareket ve tertibatı bulunmadığı tabiatile anlaşılmıştır. Bu suretle Akde nizin iki mühim devleti arasmdaki itimad ve emniyet tekrar avdet etmiştir. iki devlet arasında itimad ve emniyet bulunduktan sonra işbirliğinin şekil ve teferrüatını tayin etmek kolaydır. Bu arada Boğazlara aid yeni muahedeye İtalyanm iştiraki dahi vardır. Anlaşılan İtalya bunu yalnız başına bir iş yapmak is Ankarada yeni açılan Tiyatro mektebine girmek istiyen kadın ve erkek talebenin seçimleri bugün saat 10 da, Tepebaşmda yapılacaktır. Muharrirlerimizden biri, bu münase Suieyman, bu çocukça soru üzerine I kadınlan sendeleten sebeblerden uzak betle bir iki gündenberi îstanbulda buludayanamadı, Hurremi yakalayıp bir en kalmaktan ibaretti. Kırmızı Rusyanın fettan çocuğu, Sul nan salâhiyet sahibi bir zatla şu mülâkadam aynasınm önüne götürdü: tı yapmıştır: Bak, dedi, iyi bak. ne var orda? tan Süleymanla vukua gelen ilk mahrem Gazeteler Ankara Tiyatro mektemasmın yorgunluğu arasında işte böyle Cariyeniz Hurrem! tebi için kız talebe bulunamadıgmı yazıdüşündü ve bütün kadınlan yorgunluğa Yani bir güneş. Ve kızın cevab vermesine meydan bı düşürüp kendisi dinc kaldığı için gönül yorlar. Bu doğru mudur? rakmadan başını bir kolunun üzerine yafardı: Işte, dedi, aşk, senin gibi güzel Ierden doğar, karanlık gönüllere gecesi olmıyan bir gündüz işler. Birbirlerini gözbebeklerinde görecek kadar yakm bulunuyorlardı. Hünkâr, tantanalı kelimelerle anlatamadığı aşkı, hararetli buselerin belâgatile ve kulak tan değil, dudaktan kalbe inen yolla Hurreme hissettirmek üzere bulunuyordu. Fakat kızm, gözbebeklerinde beliren kendi çehresini görünce garib bir ürper tiye kapıldı ve kızı yan yatar vaziyetten ayırarak geri çekildi. Başındaki tulga ve üzerindeki zırh ile aşk yoluna girmekten utanmışhî.. den gönüle dolaşmak kudretini muhafaza eden Hünkân o kudretten uzaklaştırmayı plânına temel yaptı, sunulan gıdayı azınsamış bir kedi sokulganlığile, zafe rinin humannı henüz gideremiyen erkeğe yanaştı: Aşk, dedi, rüya imiş efem! Neden? Elde, avucda bir şey kalmıyor da ondan! Yürekte de kalmıyor mu bir şey? Orada tatlı bir sızı var efem. Işte aşk budur Hurrem. Seven yürek daima sızlar. Fakat bu sızlayış, başka yanıklar gibi olmaz. Hoşa gider. Sizin de yüreğiniz benimki gibi sızlıyor mu efem? Bunu söylerken Süleymanm ellerini yakalamıştı, sezdirmemeğe çalışır gibi görünerek boyuna öpüyordu. Hünkâr, böyle sokulganlığı bütün hayatında ilk defa olarak görüyordu. Hiçbir kadm, kendisi tarafmdan işaret edilmedikçe yanma yaklaşmamış, hiçbir dudak böyle müsaadesiz teninde dolaşmamıştı. Hur rem, bu sinanmamış zevki ona tattırıyordu, ve bir taraflı aşkların kıymetsizliğine şu halile tatlı bir örnek vermiş oluyordu. Mektebe girmek için Ankara ve îstanbulda bize müracaat eden kız talebenin adedi kâfi değildir. Kadromuzun tamamile dolması için daha ondan fazla kız talebeye ihtiyac vardır. Şimdiye kadar müracaat edenlerin ihtiyaca kâfi olmaması meselenin henüz herkesçe haber alınmanuş olmasından iIeri gelmekte olduğu kanaatindeyim. Ankarada bellıbaşlı aile kızlanndan epeyce müracaatler geldiği gibi son günlerde îstanbulda da birkaç iyi aile kızı mektebe girmek için bize başvurmuşlardır. Tiyatro mektebine girecek talebeye ne gibi menfaatler temin edilmiştir? Tiyatro mektebi devletin çok e hemmiyet verdiği bir müessesedir. Oradan çıkacak talebe devlet artisti olarak bareme girecek ve Üniversite mezunları hukukuna sahib olacaktır. Zannederiz ki bu, mektebe girecek talebenin istikbali için kâfi bir sigortadır. Bundan başka mesleklerinde fazla muvaffakiyet gösterenler yüksek bir tiyatro artistine mukadder olan bütün şartlar ve imtiyazlardan istifade edeceklerdir. Kendilerinin iyi yetişmeleri için devletçe hiçbir fedakârlıktan geri durulmıyacağı muhakkaktır. • Bugün yapılan imtihan son mudur? Bundan sonra mektebe girmek istiyenler gelecek seneyi beklemeğe mi mecbur olacaklardır. Imtihanlar marta kadar devam edecektir. Binaenaleyh namzedler şubatın son haftasına kadar burada alâkadarlara, Ankara Musiki Muallim mektebindeki müessese direktörlüğüne doğrudan doğruya müracaat edebileceklerdir.» MÜTEFERRtK Konservatuarı bitiren talebe muallim muavini oldu Konservatuarda muvaffakiyetle ye tişen üç talebe ayni müesseseye kırkar lira ücretle muallim muavini tayin edilmişlerdir. Kendilerine muvaffakiyet temenni ederiz. Yeni tramvay tarifesi Hurrem, dudaklarına kadar yaklaşan sarhoşlatıcı saadetin ansızın uzaklaşma smdan şaşırmıştı, açık bir kızgmlıkla Hünkârı süzüyordu. Onda, henüz işgal edilmiş ve tadı alınmadan kaybedilmiş bir taht hasreti başgöstermiş gibiydi. Hünkânn gözbebeklerinde kendini seyrederken kürenin en muhteşem bir tahtma yükseldiğini tahayyül ediyordu. Şimdi o yükseklikten aynldığını görerek elemleniyordu. Fakat zekâsı hissine galib bir mahluk olduğu için kalbine çöken sızıyı Hünkâr gerçekten sarhoşluyordu. Düsezdirmemeğe muvaffak oldu, tabiî bir şündüğü ve emel edindiği gibi Hurreme duruma bürünerek sordu: aşk aşılayıp aşıhyamadığını henüz tak Benim güneş olmadığımı siz de an dir edemiyordu. Daha doğrusu bu işin öyle bir hamlede başarılabileceğine inaladınız, değil mi efem? Hünkâr, çılgnı bir tehalük içinde tul namıyordu. Fakat müstesna bir zekâ, gasım attı, zırhını çözüp çıkarmaya ko müstesna bir hassasiyet ve müstesna bir cilvekârlıkla karşılaştığma iman getirmişyuldu ve homurdandı: Güneşten de parlak olduğumı an ti. Düşüncelerini, duygularını, dileklerini, hatta yanıp yakılışlarını, sarsılıp yıkılışladmı ve... yandım Hurrem!.. larını saklamayı zevk sayan ve aşk mihBiraz sonra kırmızı Rusyadan gelen rabına hislerini kefenliyerek yaklaşan kaküçük halayık, Osmanlı İmparatoru Suldmlarla gözünü yüreklerde dolaştırmftk, tan Süleymanm gözbebeklerinde yıkılmaz dudağmı damarların ta içine sokmak istibir taht kuruyor ve bu tahtın temellerini yen Hurrem arasmdaki engin fark içine haşmetlu hükümdann kalbine atmış buhem haz, hem hayret yayıyordu, beynini lunuyordu. O, güzeller güzeli sayılan hahoş bir sarsıntıya düşürüyordu. layıkların yıllarca beklemek ve birçok Berikiler, o Mahidevranlar ve benzerüzüntüler çekmek şartile ancak erebildikIeri nihayet birer kalıbdı. Hurrem, coşleri bir saadeti yedi sekiz ay içinde ele geçirdiğinden dolayı değil, bu nimetin mıya ve taşmıya müstaid bir kalbdi. O kolak kolay elden çıkmıyacağına kanaat nun bu hususiyeti Süleymanın yüreğindeki kıvılcımı birden yangma çevirdi, ru hasıl ettiği için gurur duyuyordu. Tabi hundaki iştihayı arttırdı ve o yangınla o atm nümunelik yarattığı kadmlardan biri iştiha bir sayha olup dudaklannda tit olmak kuvvetile Hünkânn hissî vaziyetiredi: ni çarçabuk kavramıştı ve onun aşkı ta Yüreğimde oturuyorsun da onun rif ederken olduğu gibi telkin ederken de samimî davrandığını anlamıştı. Şimdi bu nasıl sızladığını görmüyor musun?.. Gövaziyetten istifade etmek ve bir kalb ka zünü aç Hurrem, kalbime iyi bak. O, zandığını kuuntulayarak zafer sersemliği yanıyor, senin için yamyor!.. Kız sanki bu yanan kalbi avucuna geçiren Padişahı o vehmm ve o sersemalıp oynamak istiyormuş gibi sokuluyor, liğin hazzı içinde bımaltmak istiyordu Tabiatin olgun bir şakirdi olarak ha başını Hünkânn göğsüne dayıyarak uzun yata gözlerini açmış olan bu çok hassas uzun kokluyordu. Fakat hesablı davranVe çok dessas kadm, hangi yolun başın maktan geri kalmıyordu. Emeli yanmada bulunduğunu tamamile görüyordu. dan yakmak, yıkılmadan yıkmak, incin Bu yol, gelişigüzel gözdelik yolu değil meden yenmekti. Dessas zekâsının bütün di. Eger, kalbini dudaklarına alarak ve inceliklerini kullanarak bu emeline erdi, o kalbi buse yaparak kendine aşk ilân genc hükümdarı inhizamdan inhizama eden şu erkeği daimî bir heyecan içinde uğrattı, okşıya okşıya yıprattı, rüyadan bırakabilirse yan kürenin hâkimi olacak rüyaya geçerek tamamile sarhoşlattı ve b. Önünde işte bu muhteşem hakimiyet sonra tek bir ter damlası taşımıyan zinde yolu açılmıştı. Hüner, başka kadınların alnmı onun dizlerine dayıyarak sordu: bir türlü aşamadıkları ve 'lk merhalesin Ben sizin nenizim efem? de sendeleyip kaldıkları bu yolu aşmak Aşkım! taydı ve bunun için yapılacak şey, öbür lArkası var'] Tramvay Tarife komisyonu tarafın dan tesbit edilen yeni tenzilâtlı fiatlar listesi bir raporla Nafıa Vekâletine gön derilmiştir. Raporun bir haftaya kadar tasdik edileceği umulmaktadır. tememiş ve iki devlet arasında tanzim eYeni tarife, önümüzdeki ay başından dilecek bütün işlerin heyeti mecmuası itibaren mer'iyete girecektir. arasında müzakere edilerek neticelendi SACUK tŞLERl rilmsini daha pratik bulmuştur. îstanbulda grip Havaların anî tahav\ ülü dolayısile şehrimizde bir grip salgını başgöster miştir. Gripten resmî ve hususî mües seselerle mekteblerde hastalanıp gele miyenlerin adedi mühim bir yekuna baliğ olmaktadır. r ECNEBİ MEHAFÎLDE Yeni Japon elçisi geliyor Japon hükumeti tarafından hükumetimiz nezdine sefir tayin edilen M. Toshıhıka Taketami ayın 23 ünde İs kenderiyeden şehrimize hareket ede cektir. Yeni Japon elçisinin ayın yirmi ^ekizinde şehrimizde bulunması muh temeldir. l ' Milâno mülâkatı, Yugo=Iavya ve Yunanistanm da Akdenizdeki menfaatler ve yeni vaziyetler dolayısile îtalya ile an * Iaşmalarına zemin hazırlamış bulunuyor. Hariciye Vekilimizin Müânodan avdet ederken Belgrada uğrıyarak Yugoslavya Başvekili ve Hariciye Nazırı Dr. Stoyadinoviç ile görüşmesi bunu isbat etmektedir. Yugoslavya Başvekilinin, ayni zamanda meb'usan meclisi malî encümeninde söylediği sözler dahi, İtalyanın Yugos lavya ile anlaşmak istediğini sösteriyor. Dr. Stoyadinoviç, Yugoslavya ordusunun mevcudunu yarın bir buçuk milyona, yani mükemmel talim görmüş ihtiyatile birlikte bu azim miktara baliğ olacağım ve bunlarm Avrupanm çok iyi askeri sayıldığını kaydetmekle bu devletin suîh ve salâha hazır bulunduğu kadar cenge de kadîr bulunduğunu hahrlatmıştır. Bu ihtann derin manası vardır. îngiliz İtalyan anlaşması iki tarafın sulhperverlik a r zusundan neş'et etmekle beraber iki tarafın harb kudreti arasmdaki' muvazeneye dayanmıştır. İngiliz İtalyan anlaşma sının bu esaslarının, diğer anlaşmalara da örnek olması tabiidir. Hulâsa Akdeniz havzası huzur ve istikrara kavuşmakta ilerliyor. ŞEHİR tŞLERl Şoseler ağaclandırılacak Önümüzdeki sene içinde şehir harici yolların ağaclandınlmasma karar ve rilmiştir. Bu maksadla civar köylere giden yollar üzerine ceviz fidanları dikilecektir. Belediye, fidanların muhafazası hususunda icab eden tedbirleri almakla beraber köylüler de bunlarm muhafa zasma teşvik edilecektir. Fidanlara lâzım olan tahsisat yeni bütçeye konmuştur. Bina ve arazi vergileri tahsilâtı arttı Bina ve arazi vergilerinin tahsilâtı Belediyeye geçtikten sonra tahsilâtta mühim farklar göriilmeğe başlamıştır. Bu cihet nazarı dikkate almarak yeni bütçeye bina vergisi için eskisinden 82,284 lira fazlasile 3.326,638 lira ve arazi vergisi için de 24.400 lira fazlasile 48 bin lira tahsisat konmuştur. DEMÎRYOLLARDA Yeşilköy banliyösünde halka kolaylık Şimdiye kadar her cumartesi günü saat 23,55 te hareket eden son Yeşilköy Sirkeci banliyö treni 13 şubat cumar tesinden itibaren, halka bir kolaylık olmak üzere yarımda tahrik edilecektir. Mudanya hattındaki şimendifer kazası thracat mallarımız sevkediliyor İhracat mallarımızın sevkiyatma hararetle devam edılmektedir. Ege deni zine gelen bütün ecnebi şileplerinin limanlarımıza uğrıyarak mal alması te min edilmiştir. İhracat mallarımızın tamamen nakli işinin ay sonuna kadar önü almmış olacaktır. Son günlerde Payas ve Mersinden 3000 tondan fazla hububat sevkedilmiştir. Samsundaki sıkışık vaziyet tama men bertaraf edilmiştir. îstanbul ve İzmir limanlarında da stok mal kalma mıştır. « Kim olduğumu ögrenîrsı ı fliz!» diye yüksekten mukabeje edi ı : •• DENİZ tŞLERl yordu. Kondüktörlerin, yolculann, • tramvay yol müfettişlerinin ve hatta ' Posta vapurları niçin zabıta memurlannın isımlerini sora ' gecikiyor? rak kaydediyordu. Kimse, ona ne ( Son zamanlarda Deniz\rolları vapurhakla tahkikat yapıyorsunuz diye ' larının seferlerinde fazla gecikmeler olmiyordu. makta, bu hal kabotaj hatlarımızdaki Bu zat, gazeteci miydi? Meç postaların matlub intizamla işliyeme hul! Hakikaten gazeteci de olsa, mesini intac etmektedir. seyrüseferi durdurmağa ne hakkı Son hafta içinde postalarda bu kabilden büyük gecikmeler kaydedilmiştir. vardı? Bozuk tramvaym nihayet Güneysu vapuru Mersinden 75 saat, numarasını kaydeder, gazetesinde Konya vapuru gene Mersinden 58 saat bir sikâyet yazısı yazabilirdi. Vatan vapuru da Karadenizden 73 saat Bütün bu resmî memurların böyrötarla gelmişlerdir. le sert konuşan ve gazeteciyim diyen Halkın işine gücüne de zarar veren herhangi bir kimse karşısında gev bu gecikmelerin bertaraf edilmesi için şek ve mutavaatkâr bir tavir takm ciddî tedbirler alınacaktır. malarını, herhangi bir ferdin tramvavların seyrüseferine ve zabıtaya Beş yıllık mekteb programı aid işlere müdahale etmesine yarım İzmir (Hususî) Vilâyet ve Maarif saat müsamaha ve müsaade eyle müdürlüğünce, köylerin mekteb ihtiyamelerini devlet otoritesine hiç te cı üzerinde yapılan beş yıllık program. • divo r "7. . kaza ve İzmir merkezine de teşmil suretile Dojyru degil mi? igrağ çok geniş ve daha esaslı bir şekle edilmiştir. İhtiyac nerede fazla ise, inşaata oradan başlanacak ve beş ADLİYEDE yıl içinde mekteb mevoıdu, ilk tahsil tsviçre sefaretinden çalınan çağmdaki bütün yavrularm ihtiyacına halılar tekabül edecek ve hiç bir mekteb muİsviçre sefarethanesinden birkaç bin allimsiz kalmıyacaktır. lira kıymetinde altı halı çalınmış ve za Hüseyin Cahidin açtığı dava bıtanm yaptığı araştırma netıcesinde îzmit (Hususî) Muharrir Hüseyin David isminde biri yakalanarak AdliyeCahidin îstanbul Valisi Muhiddin Üs ye teslim edilmişti. Uzun müddettenberi yapılan muhakeme dün bitmiş ve tündağla gazeteciler aleyhine açtığı haDavidin suçu sabit görülerek bir sene karet davasına şubatm 9 uncu salı giinü. başlanacaktır. altı ay hapse mahkum edilmiştir. Muharrem Feyzi TOGAY Haliç vapurları kâr ediyor mu? Bir senelik varidat masrafı karşıladı Haliç vapurlarmın Belediye tarafından ışletılmeğe başlanmasmdan itibaren geçen bir sene zarfındaki hasılat vaziyeti kontrol edilmiştir. Tesbit edilen vaziyete göre şirket bir sene zarfında 90 küsur bin lira varidat temin etmiştir. Şirketin bir senelik masarifatı da varidatı kadardır. Buna göre Halic vapurları son bir sene hasılâtını başabaş getirmişlerdir. Fakat bu 90 bin küsur lirada Belediyenin eski Haliç Şirketinden almakta olduğu yüzde sekiz hisse dahil değildir. Aynca, Belediye eski şirket memurlarından birçoğunu çıkartmış, kadroyu küçültmüş, kalan memurların maaşlarını da mühim surette indirmiştir. Tevazün bu suretle elde edilmiştir. Belediye, bu vaziyeti ileri sürerek Halic vapurlarınm kâr ettiğini ileri sürmektedir. Eski şirket mümessilleri ise bu vaziyetin bir kân ifade ermediği iddiasmdadırlar. Pedagoji Enstitüsünde derslere başlandı lzmir sokaklarına verilecek yeni isimler Kazadan sonra lokomotif ve vagordarın hali Bursa (Hususî) Mudanyadan ge len posta katarının 17 nci kilometroda ve düz bir sahada süratle giderken yoldan çıkarak devrilmesile neticelenen kazada yolcu vagonlarına hiçbir şey olmadığmı bildirmiştim. Yaptığım tahkikata göre, bu vagon larla devrilmiyen diğer vagonlardaki el firenleri devı 'meye mâni bir tedbir teşkil etmiştir. Parçalanan vagonlardan bazıları birbirine girmiş bulunmakta dır. Şayani hayrettir ki, bu vagonlardan birinde bulunan gardöfren ezil mekten kurtulmuş ve çarpışmanm re aksiyonu gardöfreni havalar.dırarak yere atmıştır. Esasen gardöfrenin biri bu suretle yaralanmıştır. Hattın temizlenmesine devam edılmektedir. Maamafih kolay kolay temizlenemiyeceği anlaşılmaktadır. İzmir (Hususî) Şehir Meclisi dün toplanmış ve bazı İzmir sokaklarına verilecek yeni, tarihî isimler üzerinde tetkikat yapan komisyonun raporunu dinlemiştir. Komisyon, sokakların, bazı Amerika ve Avrupa şehirlerinde olduğu gibi, numaralarla anılmasmı istiyordu. Bu teklif uzun münakaşalara yol açmıştır. Neticede evvelâ tarihî isimlerin tesAçılacağmı haber vermiş olduğumuz İstanbul Üniversitesi Pedagoji Enstilüsü biti, bunu müteakıb heyeti umumiye halinde meselenin tekrar tetkiki karar dünden itibaren faaliyete geçnıiş ve kala balık bir talebe kütlesi karşısmda ilk laştırılmıştır. ders verilmiştir. Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştnr j Türkiye Hariç Senelik 1400 Kr. 1700 Kr. Altı aylık 750 1450 Üç ayhk 400 800 Bir aylık 150 yoktıır şeraiti» **• **»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle