25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

10 Bahadır Selim DİLEK Fukuyama'nın öngörüsü Kosova'da uygulamaya kondu, sıra kimde? C S TRATEJİ 1912–1913 yılarındaki Balkan savaşları sonucu elden çıkan bölgedeki Türklerin büyük bölümü, 1918’deki krallık ve 1945’te kurulan sosyalist rejim döneminde üç büyük göçle yaşadıkları topraklardan ayrıldılar. İkinci Dünya Savaşı sırasında İtalya'nın Almanya'ya teslim olması üzerine Mareşal Tito tarafından kurulan meclisçe monarşi yıkıldı. Bu olaydan sonra Kosova, Yugoslavya'ya bağlı bir eyalet statüsüne geçti. Yugoslavya Anayasası'nda değişiklikler yapılarak hazırlanan 1974 Kosova Anayasası'nda Kosova'da Arnavutça ve Sırpçanın yanı sıra Türklerin yaşadıkları yerlerde Türkçe de resmi dil oldu. Aslında Kosovalıların özerklik talebi 1968 yılına kadar dayanıyordu. İlk gösteriler ve ilk özerklik talepleri 1968 yılında ortaya çıkmıştı. Bu noktada bir parantez açarak, aynı dönemde Iraklı Kürtlere de Bağdat yönetimi tarafından özerklik verildiği notunu da düşmek gerekiyor. Yani bugün Kosova'yı örnek olarak kabul eden Iraklı Kürtler de aynı dönemde Arnavutlar ile aynı siyasal koşullar içinde yer almıştı. Parantezi kapadıktan sonra 1974 sonrası gelişmelere geri dönüldüğünde, o dönemki tablonun bugünkü gelişmelere zemin hazırladığı da hemen göze çarpıyor. Bu anayasal değişiklikler Kosova'nın Sırbistan kontrolünden kurtulması da demekti. 1975 yılında Priştine Üniversitesi kuruldu. Arnavutça ve Sırpça öğretimin yapıldığı üniversite Arnavutların yüksek öğrenimi için son derece önemliydi. Bu üniversitelerde geleceğin Arnavut siyaseçileri yetişecekti. Zamanla da, eğitimli genç Arnavutlar yavaş yavaş yönetimi ele geçirmeye başladı. Bu gelişmeler aşırı milliyetçi Sırp yönetimini rahatsız etmişti. Bosna'daki katliamdan da sorumlu olan Slobodan Miloseviç yönetimi, 1989 yılında, 1974 Federal Anayasası'nın güvence altına aldığı Kosova'nın özerklik hakkını iptal etti. Bir anlamda bombanın pimi de çekilmişti. Bu, Kosovalı Arnavutlar için bugüne uzanan sürecin başlangıç noktasını oluşturdu. Özerkliği alınan Kosova sıradan bir Sırp belediyesine dönüştürüldü. Arnavutların bunu kabul etmesi olanaksızdı. Washington yönetimi ile yürütülen dirsek teması Arnavutlara büyük cesaret veriyordu. Üstelik arkalarında Arnavutluk ve Makedonya'daki Anravutlar da vardı. 1990 yılında Yugoslavya'da çok partili düzene geçildi ve ilk seçimler yapıldı. Arnavutlar, seçimleri boykot ederek 2 Temmuz 1990 günü Kaçanik'te Kosova Cumhuriyeti, 7 Eylül 1990 günü de Kaçanik Anayasası'nı ilan ettiler. Bu durum süreçte önemli bir kırılma noktasını oluşturdu. Arnavutlar, Sırplar ile birlikte yaşamayacaklarını açıkça ortaya koymuşlardı. Bu görüşlerini meşrulaştırmak için halkoylamasına da gittiler. 1991'de yapılan referandumda halkın yüzde 99,87'si bağımsızlık için oy kullandı. Tek taraflı olarak Kosova'nın bağımsızlığı ilan edildi. Sırp rejiminin bütün baskılarına ve tehditlerine karşın 1992'de Arnavutlar Kosova'da genel seçim düzenledi. Bunun sonucunda Kosova Cumhuriyeti parlamentosu oluştu ve İbrahim Rugova Kosova Cumhuriyeti'nin ilk başkanı seçildi. Kosova'nın bağımsızlığını Arnavutluk tanıdı, Bosna, Hırvatistan ve Slovenya Şubat 2007, tarihin not defterine Kosova’nın bağımsızlığını ilan ettiği gün olarak geçti. Kosova Başbakanı Haşim Taçi, saatler 16.50’yi gösterirken Kosova Parlamentosu'nun özel oturumunda Kosova’nın bağımsızlığını ilan etti ve "Kosova bugünden itibaren gururlu, bağımsız ve özgür olacak" dedi. Bu sözler, yaşlı kıtada bundan sonra 49 ülke olacağını dünyaya ilan ediyordu. Soğuk savaşın ardından başlayan süreçte parçalanan Yugoslavya, sancılı da olsa altıncı çocuğunu doğurmuştu. Aslında Japon asıllı Amerikalı siyaset bilimi uzmanı Francis Fukuyama'nın 21. yüzyıla ilişkin öngörüleri gerçekleşiyordu. ABD'nin Kosova'nın bağımsızlığına vermekte olduğu destek gözönüne alındığında, bu sürecin önemli bir plan kapsamında şekillendirilmiş olduğu hemen anlaşılıyordu. Bu planın ayrıntıları ise Fukuyama'nın "Devlet İnşaası" kitabında ortaya koyduğu görüşlerde yer almıştı. Francis Fukuyama adı 90'lı yılların başında "Tarihin Sonu" adlı oldukça uzun makaleyle duyuldu. Bu makale, 90'lı yılların sonundan itibaren dünya üzerinde kurulması planlanan yeni düzene ilişkin önemli ip uçları veriyordu. Öngörülerinden anlaşıldığı üzere Fukuyama Sovyetler Birliği'nin yıkılmasının önemli ölçüde etkilenmişti. Ancak Fukuyama'nın liberal demokrasiyi öne çıkardığı ve idelojik evrimin sonuna gelindiği yönündeki tezleri 90'lı yılların başında gündeme damgasını vurmuştu. Entellektüel çevrelerde tartışmalar işledi? yürürken patlak veren Bosna savaşı, Fukuyama'yı değil, Bu iki önemli sorunun yanıtını vermeden önce yine Amerikalı bir siyaset bilimci olan Samuel yakın geçmişte yaşanan gelişmeleri daha iyi Huntington'u ön plana çıkardı. Huntington, ideolojik anlayabilmek için Kosova’nın tarihine kısaca bir göz evrimin sonuna gelindiği, liberal demokrasinin ötesinde atmakta yarar var. Balkanların tam ortasında yer alan bir yaklaşımın artık sözkonusu olmadığı görüşü bir Kosova, 14. yüzyıla kadar Sırp İmparatorluğu’nun yana bırakmış ve "medeniyetler çatışması" tezini ortaya merkeziydi. Slavlarla Arnavutların birlikte yaşadığı bu atmıştı. bölge, 1389’da Sırpların büyük bir yenilgiye uğradığı Ancak 11 Eylül saldırılarının sonucunda ortaya Kosova Savaşı’nın ardından Osmanlı çıkan uluslararası tablo Fukuyama'yı yeniden gündeme İmparatorluğu’nun egemenliği altına girdi. Sırplar bu taşıdı. Amerikan'ın dünya üzerindeki "neoklasik yenilgiyi hiç unutmadı, savaşın kaybedildiği tarih Sırp sömürgecilik" yaklaşımları çerçevesinde uygulamaya milliyetçiliğinin milatlarından biri oldu. Osmanlı koyduğu politikalar içinde, Washington yönetimine İmparatorluğu döneminde Kosova'ya yerleşen Türkler, kayıtsız koşulsuz iman edecek çoğu ılımlı İslam ile 1877–78 OsmanlıRus savaşında azınlık durumuna uyuşturulmuş yeni devletlerin kurulması düşmeye başladı. Türkler dönem dönem geniş kafileler sözkonusuydu. Fukuyama Amerikan politikalarının halinde Anadolu'ya göç ettiler. "pratik" sonuçlarının kuramını yaratmaya çalışıyordu. 11 Eylül'den sonra savunduğu "yeniden inşa" süreci ABD'nin Bağımsızlık ilanından sonra Taçi, Afganistan ve Irak'a saldırısında Kosova bayrağıyla... önemli bir rol oynuyordu. Ancak devlet inşaası sürecinin ilk ve belki de en belirgin sonucu ne Irak'ta ne de Afganistan'da ortaya çıktı. 17 Kosova’da inşa edilen devlet nihayet bağımsızlığını kazandı. Miloseviç’in özerkliği geri almasının ardından başlayan süreç, aynı zamanda Kosova’da devlet inşasının da süreci olarak kabul edilebilir. Bu inşa sürecinde, ABD, AB, BM ve NATO’nun etkinliği yadırganamaz... İlk devlet inşaası tamam... ORTADOĞU DEĞİL BALKANLAR... Devlet inşaası şimdilik Ortadoğu'da değil Balkanlar'da meyvesini verdi. Kosova, 1999 yılında ABD öncülüğünde başlatılan NATO operasyonunun sonrasındaki süreçte bağımsızlığını ilan etti. Balkanlara ve Balkanların yakın coğrafyasına siyasal ve toplumsal açıdan önemli etkisi olması beklenen bu karar nasıl alındı? Kosova’nın bağımsızlığına giden süreç nasıl
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear