25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Bugün Afganistan’daki Taliban gücünün ne olduğunu tam olarak bilinmiyorsa da istihbarat çevreleri tarafından bunun 10.000’e ulaşabileceğini ancak yaklaşık 23 bininin tam anlamıyla kendilerini Taliban’a adamış radikal direnişçi oldukları söyleniyor. Bu radikaller dışındakilerin, özellikle Amerikan bombardımanları ve uygulamaları sonucu Taliban saflarına geçmiş olan veya işiz olup aynı zamanda Afgan yönetiminin rüşvetçi tutumuna karşı tepki olarak Taliban saflarına geçen genç Afganlar olduğu söyleniyor. 23 bin kişilik radikal grubun da 100300 kadarının da yabancı kökenli olduğu iddia ediliyor. Hamid Karzai yönetiminin, Taliban’ın içinde böyle çeşitli inanmışlık ve kararlılıkta olan grupların bulunmasından yararlanmanın yollarını aradığı ve grupları bölmek için daha ılımlı olan Taliban liderleri ile görüşmeye başladığı da son günlerde iddia edilir oldu. Taliban güçlerine katılan yabancıların, radikal genç Afganların daha geniş bir ifade ile Taliban’ın eski gücünün, göreceli olarak azalmasından ve Taliban mensubu orta düzeydeki Afgan liderlerin de çeşitli nedenlerden azalmasından dolayı Taliban saflarında ortaya çıkan boşluğu doldurmaya başladıkları da özellikle bölgedeki batılı gözlemcilerce ifade edilmekte. Bütün bu gelişmeler belli ölçülerde bir paralellik arz ederek Pakistan’da da benzer şekilde ortaya çıkmakta. Yabancı unsurların Pakistan’ın söz konusu Kabileler Bölgesindeki genç Taliban liderlerini finansal olarak desteklemeye başladıkları ve bu gelişmeler sonunda görece daha yaşlı ve çoğunluğu Pakistan’ın Ketta şehri civarında yerleşik Taliban liderlerinin güçlerinin giderek azalmaya başladığı da iddia edilmekte. Söylenen o ki, artık her geçen gün Taliban liderleri daha gençleşmekte ve bunların savaş yöntemi de farklılaşmakta. Bunun neticesinde ve yabancı kökenli Taliban unsurların da etkisiyle, özellikle Güney Afganistan’da Taliban baskısının şekil değiştirmesi nedeniyle okulların yüzde 40’ı kapanmış durumda. Yine bölgenin kalkınması amacıyla merkezi hükümetle müşterek projelere "pragmatik anlamda" sıcak bakan ılımlı Taliban liderler de bu yabancı Taliban unsurlarca ölümle tehdit edilmekte. Pakistan’ın kuzeybatısında sıklıkla vücut bulan bu terör ve köktendinci gelişmeler ülkenin tümünü etkisi altına alırken, terörle mücadele için uygulanan yöntemlerin de demokrasi adına sorgulanması söz konusu olmaya başlamıştı. Bu konunun tam tersine de, teröre bulaşan kişilerin zaman zaman mahkeme kararlarıyla serbest bırakılması da özellikle Pakistan güvenlik güçleri ve yöneticilerini sıkıntıya ve tereddüde sokmaya başlamıştı. Yüksek Mahkeme’nin bu yöndeki kararlarının da ülkenin tümünde bir yandan yöneticilerin elini kolunu bağlarken bir yandan da halkta endişeler uyandırmaya başlaması da kaçınılmazdı. Bunun sonucu da ülkenin tüm güvenliği ve ekonomik geleceğine olumsuz etkiler olabilecekti. İşte bu saiklerle geçtiğimiz ay içinde Devlet Bakanı Müşerref ülkede sıkıyönetim ilan etti. C S TRATEJİ 9 Muhalifler, Butto ve Şerif... Terörün tırmanması, gönüllü ya da zorunlu sürgündeki liderlerin ülkeye dönüşü, sıkıyönetim ilan edilmesi, Müşerref’in genelkurmay başkanlığını bırakması, Pakistan’ın yeni bir sürece girdiğinin işaretleri… İlan edilen seçim sonrası gelişmeler merakla bekleniyor. olayların bastırılmasında Pakistan Anayasası’nın yetersiz olduğu iddialarıydı. Yeni uygulamada, her ne kadar belli temel haklar yürürlükte kalacaksa da, söz konusu temel hakların da askıya alınması söz konusu. Özel koşulların ve özellikle Yüksek Yargı’nın yetersizliği nedeniyle, bu bağlamda yargıda reforma gidilmesi ve yeni atamalar yapılması da gerçekleştirilen uygulamalar arasında. Ancak Müşerref yönetimince, sıkıyönetim uygulamasının sınırlı olacağı ve sıkıyönetimin militan ve teröristlere karşı başarı kazanılmasıyla son bulacağı da söylenmekte. Yüksek Yargı’nın kararları sonucu bozulan yönetim koordinasyonsuzluğunun onarılmasının da hedefler arasında olduğu söyleniyor. Çünkü Yüksek Yargı’nın geçmişteki birçok kararının, ekonomik, sosyal, idari alanda ve fiyat kontrolü ile şehir planlaması gibi konularda yetkisi dışında tartışmalı kararlar vermiş olması ve dolayısıyla yönetimin zafiyete düşmesine neden olması, onarılması gereken hususlar arasında gösteriliyor. Sıkıyönetim süresince hükümetin ve politik sistem ile Parlamenter sistemin aynen devam edeceği da ilan edilmiş bulunuyor. Geçmişte sınırlı sayıda olan ve bilahare Pervez Müşerref yönetimiyle bugün sayıları 50’ye ulaşmış medyanın bir kısmının geçici olarak kapatılmasının ise bir süre sonra yeniden gözden geçirileceği ve dış basının iddia ettiği gibi medya üzerinde bir baskının söz konusu olmadığı ve ancak medyanın da sorumluluk sınırları dahilinde hareket etmesi istenmiş. Pervez Müşerref başa geçtiğinde, ülkede üç aşamalı bir süreçten sonra tam demokrasiye geçileceğini vaat etmişti. İlk evre, 19922002 sürecinde yönetimin dizginlerini tam olarak elde tutarak ülkenin temel sorunlarına çözüm aramaktı. Bu konuda Müşerref ’in yönetim anlayışı ile Başbakan Şevket Aziz’in izlediği teknokrat yaklaşımlı disiplinli yönetim anlayışı birleşince Pakistan son 5 yılda ekonomik açıdan başarılı bir döneme imza atmış oldu. Başkan Müşerref ’in öngördüğü ikinci safha ise Başkanın gözetiminde Parlamenter sistemin işletilmesiydi. Öngörülen üçüncü safha ise sivil Başkan olarak yeni seçimlere gidilmesiydi. İşte 28 Kasım 2007 günü Genelkurmay Başkanlığı görevini bırakarak sivil başkan olarak yeni görevine başlayan General Müşerref ’in bugün bu üçüncü safhaya adım atmış olduğunu görüyoruz. Bu yeni adım belki sancılı ve belki de başta ABD ve batılı dış güçlerin bastırmasıyla gerçekleşmiş zorlamalı bir karar olsa da Pakistan için hayırlı bir adım olarak algılanmalıdır. Çünkü bu şekilde, Pakistan halkının da demokrasiye olan inancı ve temel istekleri çizgisinde bir adım atılmıştır. SIKIYÖNETİM VE GELECEK Ülke güvenliğindeki zafiyetleri onarmak ve mahkemelerin, idari yapıyı olumsuz etkilemesine neden olan kararlarına karşı bir emniyet supabı olarak düşünülen sıkıyönetimin uygulamaya konulmasının bir başka nedeni de, ülkenin içinde bulunduğu ve büyük bir kısmı dış kaynaklı olan
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear