24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

20 Em. Tümgeneral Armağan KULOĞLU Global Strateji Enstitüsü Üyesi Kafkas İstikrar Paktı’na ivme kazandırılmalı C S TRATEJİ olmasına, hem de istikrarın sağlandığı ortam içinde geniş bir alanda manevra yapabilmesine imkan yaratacaktır. Yakın komşumuz Gürcistan istikrarsızlık içindedir. Gürcistan’ın Cumhurbaşkanı Saakaşvili, göreve başladığı günden itibaren Gürcistan’ın birliği için çaba sarf etmektedir. Bu maksatla önce Acaristan’daki ayrılıkçı hareket üzerine gitmiş, bölge halkının çoğunluğunun desteğini alarak ve ayrıca askeri güç gösterisinde bulunarak Acaristan Özerk Cumhuriyeti’nin merkezi hükümete bağlılığını sağlayarak bu kesimdeki sorunu halletmiş ve prestij kazanmıştır. Osetya konusunda ise oldukça problemli bir durum bulunmaktadır. Güney Osetya ayrılıkçı hareketi, RF’ye bağlı Kuzey Osetya Cumhuriyeti ile birleşme yollarını aramaktadır. Birleşme olduğu takdirde birleşik Osetya’nın RF’ye katılması söz konusu ise de, ortaya daha büyük ve güçlü bir Osetya’nın çıkması halinde ileride bağımsızlık arayışlarına girişmesi ihtimali de mevcuttur. Bu nedenle RF bu konuya fazla istekli görünmemektedir. Ayrıca birleşme durumunda RF, Gürcistan’a karşı kullanmakta olduğu bir istikrarsızlık aracını da kaybetmiş olacaktır. Gürcistan merkezi yönetimi, Oset halkının ağır ekonomik durumunu, ayrılıkçı yönetime duyduğu güvensizliği ve geleceğine ilişkin belirsizliği kullanarak kendi yanına çekmek istemektedir. Abhazya konusu ise tam bir çıkmaz içindedir. Abhazya ayrılıkçı hareketi diğer ayrılıkçı bölgelerden daha güçlü olarak devam etmekte, Gürcistan’ın bu bölge üzerinde etkinliği bulunmamaktadır. Bu nedenle Gürcistan yönetimi, ayrılıkçı hareketlerden ilk olarak en zayıfı olan Acaristan konusunda netice aldıktan sonra, kolay olmamakla beraber halen Abhazya’daki duruma göre daha güçsüz olan Osetya konusunda mesafe almaya çalışmaktadır. Abhasya konusunda üç ihtimal bulunmaktadır. Bunlar; bağımsız Abhazya, Gürcistan’a bağlı özerk Abhazya S on yıllarda Türkiye’nin dış politika ve güvenlik gündeminde çok değişik ve oldukça da fazla konu yer almıştır. Bunların başında ABD’nin Afganistan’a ve ardından Irak’a müdahalesi, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) giriş süreci, Kıbrıs konusu ve iç güvenlik konusu olarak da terörle mücadele gelmektedir. Gündeme göre bu konular üzerinde sıklet merkezi yapıldığından diğer konularda bir anlamda mevcut durum muhafaza edilmeye çalışılmıştır. Ancak Türkiye’nin içinde bulunduğu jeopolitik durum, diğer konular üzerindeki etkisini azaltmaya müsaade etmemekte ve Türkiye’yi çok taraflı politika izlemeye ve etkili olmaya zorlamaktadır. Bunların başında da Güney Kafkasya gelmektedir. Güney Kafkasya konusu; sadece coğrafyasında bulundurduğu ülkeler, bu ülkelerde cereyan eden olaylar, bu ülkelerin Türkiye ile olan ilişkileri ve bu ilişkilerin dış politikaya etkileriyle sınırlı kalmamaktadır. Dünyada enerjiye olan ihtiyaç gittikçe artmakta, Hazar Havzası ve doğusundaki petrol ve doğal gazın ve bunların pazarlara intikal yollarının önemi de artan bu enerji ihtiyacına paralel olarak gittikçe yükselmektedir. Artık dünya hakimiyet teorileri yerine enerjiyi kontrol eden gücün dünyayı kontrol edebileceği düşüncesi ön plana çıkmıştır. Bu nedenle Güney Kafkasya ve Hazar Havzası konusu; gerek enerji politikaları ve gerekse diğer nedenlerle bölgeye etki eden Rusya Federasyonu (RF) ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) bölge üzerindeki rekabeti, bu rekabetin yarattığı sonuçlar ve bunların Türk dış politikasına etkilerini de kapsamaktadır. Bölge aynı zamanda Türkiye’nin Orta Asya’ya açılan kapısı niteliğini taşıdığından, bölge politikaları ve sonuçları, Orta Asya (Türkistan) ile olan ilişkilerimizi de etkilemektedir. BaküTifisCeyhan (BTC) petrol hattının faaliyete başlaması, bu hatta paralel olarak BaküTiflisErzurum (BTE) doğal gaz boru hattının inşa edilmekte olması, petrol ve doğal gaz boru hatlarına Kazakistan petrol ve gazının da eklenecek olması, gerek bölgenin ve gerekse Türkiye’nin jeostratejik önemini daha da arttırmaktadır. Bölgede sağlanacak Türkiye Güney Kafkasya’yı ihmal etmemeli istikrar, istikrarın sağlanmasındaki katkımız ve bu istikrarlı ortamın içindeki etkimizin derecesi, Türkiye’nin jeopolitik gücünü doğrudan etkilemektedir. Ülkemizin güvenliğini ve menfaatlerini sınırlarımızdan itibaren değil, ortak tarihi ve kültürel değerlerimizin bulunduğu yerlerden itibaren aramamızın sağlayacağı avantajlar, Türkiye’nin hem bir bölgesel güç BTC’nin işlerlik kazanması ve buna paralel doğalgaz hatlarının da inşa aşamasında olması, Türkiye’nin jeostratejik önemini daha da artırıyor. Ancak Gürcistan sınırları içerisindeki Abazya sorunu bu durumu tehlike bir duruma sevk ediyor. Gürcistan Ordusu, Abhazya’daki olası karşıklıklara karşı sürekli hazır tutuluyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear