Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Days
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
TEKEL’in özelleştirilmesi üreticiyi yalnızlaştırdı Ali Bülent ERDEM Adnan ÇOBANOĞLU Tütün Sen Genel Başkanı Üzüm Sen Genel Başkanı K üresel kapitalizm, küresel sermaye IMF, Dünya Bankası ve DTÖ marifetiyle dünyayı yeniden şekillendiriyor.. Buna paralel olarak Türkiye tarımı değişiyor/ değiştiriliyor. Türkiye tarımı küresel sermayenin istekleri doğrultusunda şirketleştiriliyor. İşte onun için; Devletle çiftçinin bağı koparılıyor. Tarımsal destekler kaldırılıyor, tarımsal kredi faizleri yükseltiliyor, tarımsal girdi sağlayan KİT’ler ile destekleme alımı yapan KİT’ler özelleştiriliyor. Dünyanın en ücra köşesindeki en umulmadık, en inanılmaz şeyler bile sermayenin hizmetine sunuluyor. Gıda zinciri tohumdan pazarlamaya ulusaşırı şirketlerin denetimine giriyor. Bütün bu olup bitenlerden üzüm ve tütün üreticileri de nasibini aldı. Şirketler üzüm ve tütün üreticileri için en önemli dayanak olan devletle bağını sağlayan TEKEL gibi dev kuruluşun alkol bölümü yok edildi. Sigara bölümü bitirilmeye çalışılıyor. TEKEL’in özelleştirilmesiyle üzüm ve tütün üreticilerinin şirketler karşısında tek başına bırakılması hedeflendi. Bu hedef doğrultusunda; 2 Şubat 2001 tarihinde TEKEL’in özelleştirilmesini öngören Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı alındı. Tütün Yasası olarak bilinen 4733 sayılı yasa 9 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe girdi. 3 Haziran 2003 tarihinde TEKEL’in Sigara ve içki bölümlerinin ticaret sicile ayrı ayrı tescilleri yapıldı. Böylece bağımsız şirket kimliği kazanan TEKEL’in sigara ve içki bölümlerinin ayrı ayrı özelleştirilmesinin yolu açıldı. Ülkemizin en büyük kuruluşlarından biri olan TEKEL’in önce alkol bölümü Nurol – LimakÖzaltın TUTSAB konsorsiyumuna 292 Milyon dolara satıldı. Bu birleşme Mey İçki Sanayi ve Ticaret AŞ. adını alarak Şubat 2004’te faaliyete başladı. 2006 yılında Mey İçki Texsas Pacific Group’a –TPG yüzde 90 payını 810 milyon dolara sattı. Bu özelleştirmeden binlerce TEKEL işçisi gibi binlerce üzüm üreticisi aile de olumsuz etkilendi. Özelleştirilen suma işletmeleri ve şarap fabrikaları, üretici yerine tüccarlardan üzüm almayı tercih etti. Böylece, alkol, şarap ve konyak üretimi için kullanılan üzüm fiyatları alabildiğine düşürüldü. Bazı bölgelerde çiftçiler bağlarını köklemek zorunda kaldılar. Peki, TEKEL’in Alkol Bölümünün özelleştirilmesinden Hazineye gelir sağlandı mı? Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu’nun hazırladığı rapor yanıltıcı propaganda yapıldığını, hazinenin gelir elde etmediğini gösteriyor. Raporda: "Hisse devrinin yapıldığı tarih itibariyle 262 milyon 384 bin dolar değerindeki net aktif (özkaynak) 292 milyon dolara devredildi. Bu devir karşılığında 29 milyon 616 bin dolar gelir elde edilmiştir. Bu gelir, devredilen markaların peştemaliye (kira) değeridir. Böyle bir hükmün sözleşmeye konulması, devir esnasında markaların peştemaliye değerinin tespitinin eleştirilmesinin de önünü tıkamıştır. Böylece özelleştirme sonucunda hiçbir gelir elde edilememiştir." Deniliyor. MEY İçki TEKEL’in Alkol Bölümünü devralırken beraberinde kasasındaki 348,4 trilyon TL’yi de devraldığı söylenmektedir ve konuyla ilgili meclise soru önergesi de verilmiştir. Açıkçası TEKEL’in alkollü içkiler bölümü MEY İçki’ye hibe edilmiştir. Bu durum neoliberal politikaların ortaya çıkarttığı bir sonuçtur. Buradaki mesele, tek başına alkol bölümünün peşkeş çekilmesi, hibe edilmesi hatta üstüne para verilmesi, kamunun elinde olan herşeyin her ne olursa olsun, nasıl yapılırsa yapılsın sermayeye sunulması değildir. Özelleştirmelerle esasen ulusaşırı şirketler, kamunun pazar payını ele geçirmekte ve üretici ile devletin bağının koparmaktadır. Hükümet ve şirketler tarafından serbest piyasa diye propaganda edilen bu durum çiftçinin örgütsüz bırakıldığı bir ortamda ulusaşırı şirketlerin tek başına egemen kılınmasının örtülü adından başka bir şey değildir. Başka bir deyişle küresel sermayenin uluslararası yeni iş bölümünün gereğinin yerine getirilmesidir. Hedeflenen gerçekleşmiştir, TEKEL’in alkol bölümü Teksaslıların eline geçmiştir. Şimdi, sıra TEKEL’in sigara bölümündedir. Üçüncü kez özelleştirilmesi için bu ay sonunda ihaleye çıkarılacağı hükümet yetkililerince söyleniyor. Tekel’i satabilmek için Citygroup’un Organizasyonuyla İngiltere’de ‘Roadshow’ düzenliyorlar ve "bu kez TEKEL’i satacağız" diyorlar. Oylarını aldıkları üreticileri ve çalışanları hiç düşünmeden rahatlıkla söylüyorlar bunları. Faturayı çalışanların ve üreticilerin ödeyeceklerini bile bile söylüyorlar. AKP hükümetini uyarıyoruz ! TEKEL’in özelleştirilmesinden derhal vazgeçilmelidir. "Yanlışın neresinden dönülürse kardır". Tütün Üreticileri ve Üzüm Üreticileri Sendikaları ve Çiftçi Sendikaları olarak diyoruz ki; AKP halkın oylarından aldığı yetkiyi halkın zararına kullanmaktan vazgeçmelidir. Üreticiye kota cezası kapıda Taşkın ÖZLER UŞAK Uşak Şeker Fabrikası’na tarihinde ilk kez beklenenden daha az pancar teslim edileceği bildirilerken, üreticinin kotayı dolduramaması nedeniyle ceza riskiyle karşı karşıya bulunduğu vurgulandı. Uşak Şeker Fabrikası, pancar işleme dönemine girdi. Kampanya kapsamında, üreticilerden 185 bin ton pancar alımı öngörüldü. Ancak yaşanan kuraklık nedeniyle, çok fazla suya gereksinim duyan pancar üretimi 165 bin tonlarda kaldı. Fabrika Müdürü Ekrem Ceyhun, "Bu yıl fabrikamıza bağlı bölgelerdeki 133 köyde 5 bin 445 çiftçi ailesi tarafından 33 bin 650 dekar alanda pancar ekimi yapıldı. Ancak üretim düşüşü nedeniyle kristal şeker ve melas üretimi de daha az olacak. Bu yıl fabrikada ortalama net 150 bin ton pancar işlenecek" dedi. Fabrikaya pancar teslim eden yerleşimlerden Banaz Kızılhisar Köyü'nün Muhtarı Mehmet Uguz ise, "Pancar kuraklık yüzünden yeterli su alamadığı için büyümedi. Kampanya dönemi de geldi çattı. Geçen yıl tanesi 1,5 kilo gelen pancar bu yıl 750800 gramı geçemedi. Böylece gelirimiz daha düşük olacak. Zaten pancarın kilosu geçen yıl 106 Yeni kuruştu. Bu yıl 96 Yeni kuruşa geriledi. Üstelik kotayı tamamlayamayana bir de ceza var. Fazla olunca sorun yoktu ama kota eksik gelirse ceza var. Ya gelecek yıl pancar ekimi yaptırılmayacak, ya da bize ödenecek olan ürün bedelinden nakit olarak kesilecek. İşimiz çok zor" diye konuştu. 27