Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 p» giderken beni omzuna oturtur eve dönünceye kadar ındirmezdi. Ben de ıki elitnle başındaki hotoza tutunur düşmemeye dikkat ederdim. Sedo içimizden herhangi birini çağınrken neredeyse dokuz kardcşin hepsinin adını tekrarlar en sonunda seslenmek istedığinin adını bulurdu. tbrahım, Aziz, Kemal, Leman, Nail, Aydın, Yavuz, Mehlika.Gönül. Uuuuumışavışono. Oooo şaşırdımderdi. Sedo Yezidi kadınlannKahfur denen sepetlerle ğetirdikleri üzümler için pazarlık ederken bana salkım uzatmayı ihmal etmezdi. Yezidi kadınlannın etrafına daıre çızerdik. Dıni inançlan gereği ayağımızla daırenin bir tarafını silmedcn çıkmazlardıdışına. • .. sonra Ta'une denen üzeri haçlı kuçük peksimetlerden alır dönerdik. Paskalyabayramlannda Sedo bizı ağabeyi Şıbo'nın evine götürürbayram yemeğinden özellikle zerdeden yedirir boyalı yumurtalanmızı venrdi. Yumurta tokuşturması Midyatlılar için gelişmış bir oyundu. Kazanmak için çeşitlı taktiklerin kullanıldığı bu oyunun Süryanice gelişkın bir de dili vardı. 1951 yılında Midyat'tan aynldıktan sonra hıç kullanmadığım için büyük ölçüde unuttuğum Süryaniceden aklımda kalanlar arasmda bu pazarlık dılidevar. Mıdyat sokaklannda yaşadıklanmız arasında, ilginç sıyahgıysilerıylegelıpgeçen papazların elini öpmek de vardı. Onlar da başımızı okşar, biziödüllendirirlerdi.. îlkokul arkadaşlarım arasında Süryaniler çoğunluktaydı. En yakın arkadaşlanmdan bin Aho Sevinç'ti Babası sıcak demırciydi. Annesi'nin yaptığı Bırğıl bı sferodan (omletli bulgur pilavı) yeme keyfini çok yaşadım. Aho dişhekimi. Isviçre'deyaşıyor. Evlerinesıkçagittiğimdiğer arkadaşlarım Ishak Şabo'nın kızı Sevinç ile Ibrahim Şabo'nın oğlu Kenan'dı. Sevinç ABD'de Kenan ise Isviçre'de. Yazlan Zeyto ustanın yanında çırakhk yapardım. Dükkân evimize yakın Bezzaz Ohanes' in dükkânına bitişıkti. Üç kardeştiler. Pamukluyelekyadagömlekdikerdik. Zeyto önce tstanbul'a sonra da Isveç'e göçtü. Orada da stılıst olarak çalıştı. Zeyto ustayla kendilerinden aynldıktan 42 yıl sonra Asur Federasyonu'nun yardımıyla Stockholm'de buluşup görüşebıldim. Bütün bir gün kol kola dolaştık, büyük bir özlemle kucakladık bırbınmızı. Ertesı yıl tekrar gittığımde görüşemedık. Zeyto ölmüştü. Çocukluk dönemınde onun diktiğı elbiselerı gıydik. 1952'de HaydarpaşaLisesı'negıttığimde üzenmde onun diktiğı bir ekose ceket vardı. Fransızca dersinde hocamız Bakir Keymen Midyatlı olduğumuöğrenınce ' Işte bir dağlı, ancak üzerindekı bu zanf ceket de nereden' demişti. Yezldl mağaralarında... Babamın Yezıdilerle ilişkileri iyiydi. Süryanilerin boşalttığı Kınnık köyünü kırklı yıllarda yeniden inşa ve iskân ederken Kürt ve Süryani aileleriyle birlikte Yezidi birkaç ailedeyerleştirmiştı. Midyat'tan Kınnık'a, Çağçağ vadısinden (Navale) atlarla gidılirdi. Bu yol güzergâhındaki Yezidi köyleri bizim için konakla % Yaşamak için "Benim birikim çantamdan çıka çıka birkaç fırça ile üç beş boyaçıktı. Bunlarla dünyamı yeniden boyadım " diyor ressam Gülçin Anıl. Cerrah olmak için tıp fakültesine yazılmışancakbuhayalıne evlilikle nokta koymuş. Resim yapmak sadece bir keyifmiş başlangıçta.Yaşamındaki bir altüst oluş sonrasında, 1985 yılında karar vermış profesyonel ressam olmaya. Biraz da yaşamını kazanmak için. Seçımı onu mahcupetmemiş. "önce martılar havalandı fırçamın ucundan tuvale doğru. Bir fırtınadan çıkıp, bir başkasına gıdıyorlardı." Daha sonra teknelerkatılmışbuserüvenc. O resim için hep yeni yolculuklara çıkıyor. Hayat görüşünü şöyle özetlıyor: "Mücadele, başkaldırma, yalnızlık, müzik, ahenk, armoni ve ekıp çalışmasının keyıflı karmaşıklığı..." Gülçin Anıl tzmirdoğumlu. tlksergisinı 1988'de açmış. lstanbul'da Atatürk KültürMerkezı'ndeki sergisı 17Nisan5 Mayıs tanhlerinde...^ Süryaniler, Yezidller kayboldu Mıdyat SüryanılerınıdeYezıdılerını de kaybetti. Dünyanın dört bir yanına göç ettiler. Boşalan eski evlere bırden fazla aile girdi. Bınalara müdahaleler oldu. llçe nüfusunun artmasıyla inşa edılen yeni yapılar eski yerleşmeyi bozdu. Çokkültürlü ortam daraldı. Yeni yaşam tarzı eskısıni unuttu görmedi. Mimari mırasın değennı bilemedik. 1962 yılında Ispanya'nm Toledo eski kent merkezını gezip gördüğümde çok hayıflanmıştım. tspanya'ya o yıl on beş milyon turist gelmişti. Toledo daziyaret edilen en önemli tarihi biryöreydi. Yıkıktı. Çok azbirbölümü kullanılıyordu. Mardin'de Midyat'ta yaşamış biri olarak ve mimar olarak yaptığım karşılaştırmada bizim yörelenn dünyada benzeri bulunmayan birer kültürhazinesi olduğu yargısına vardım. O tarihte bizim kentsel SİT alanımıza o kadar müdahale de yoktu. 1999 yılında Toledo'yu tekrar gezdiğimde manzara değışıktı. Mükemmel bir onarım ve sağlıklaştırma uygulaması gördüm. Midyat'ın gelişimini de izliyorum. Iki yüz yıldanberi tekerlemehalıne gelen 'Diyarı küfrü gezdim beldeler kaşaneler gördüm. Diyarı Islamı gezdim viraneler gördüm' deyışıni burada tekrarlarsam durumu özetlemiş olurum. Son zamanlarda bazı olumlu restorasyon ginşımlerı oluyor. Ancak Mıdyat' ı ve benzen değerlen kurtarmak için yöreye yönelik kültürel erozyonu görmek ve son yıllarda hızlanan kültürel tekleştirme polıtıkalarına karşı, evrensel değerler ve tezlcrle çıkmak gerekıyor.^ Bugünün Midyatı 'ndatt bir kilise kapısu.. ma yerleriydi. Babamla onlann dini bayramlannadakatılırdık. Yezidi mağaralan, binlerceyılöncesinınkayamağaralanydı. Orta ateşinin etrafında yemek yenir sohbet edilirdi. Midyat'a yakın bir Yezidi yerleşmesinde yaşayan baba dostu bir ailenin oğlu Abdi, sevgilisi Lale'yi kaçırarak evımize sığınmıştı. Lale nişanlıydı. Evden çıkmamacasınabizdebiryıl kaldılar.Kızınailesi birkaç kezevimize baskınla gırmek istemiş ancak babam hem görüşmeyi hem de kızı teslim etmeyi reddetmişti. Yezidi Abdi ile Lale tsbir imam tarafından 'Euzu billahi mineşşeytanırracim' tanrı bizi lanetli şeytandan korusun dıye başlayan dua okunarak evlendirilmiş ve gerdek sonrası kanlı 'çaputlar' gelenekgereğieldeneledolaşmıştı.Birgün aileleranlaştı, birlikte bizegeldiler. Babam ikisinin de onayını aldıktan sonra onlan teslim etti. Ancak kısabirsüresonraAbdi'nin kız tarafınca zehirlenerek öldürüldüğünü haber aldık. Çok ağladık. Abdi'nin doğan oğluna da annesi Abdi adını koydu. tlkokulçağınagelinceye kadar herpazar Sedo ıle kilıseye giderdik. Ayini ızledıkten