Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kitaptan... Hatice Erol, yalın dille kaleme Anne Çiçekleri / Özlem
aldığı Gölgesiz Topraklar’da, okuyucuları Çetinkaya / Düşbaz Ki-
1900’ün başlarından İkinci Dünya Sava-
taplar / 96 s.
şı sonrasına kadar süregelen zaman dili-
“Bu hikâyeyi yazma kararım
minde, Trabzon’dan Zonguldak’a uzanan
bir süreç içinde gelişti. Ken-
umutların, sevdaların hüzünlerin harman-
di içimde yaşadıklarım, bir
landığı hayat hikâyeleriyle buluşturuyor.
VİTRİNDEKİLER
türlü dile getiremediklerim,
Yaprak Misali / Senem
ayıplanmaktan çekindiğim
Derya Tatar / K-İletişim
şeylerin bana özel olmadı-
Kekeleme / Nazmi Bay- remlere, Zerdüştlük felsefesi ve Pers mi-
Yay. / 132 s.
ğını fark etmemle daha da büyüdü ve bir
rı / ŞEY Kitap / 76 s. tolojisinden halkların günlük yaşamlarına
gün kendiliğinden başladı. Kendi durdu-
pek çok konuya değinirken Ömer Hay-
Yazarın “Katibini bilme-
Bir yangın çağından yük-
ğum yerden anlamakta zorlandığım, kal-
yam ve Hasan Sabbah gibi düşünürlerle
ye niyetli bir kitap” sözle-
selen ağıt sesleriyle insa-
bimi acıtan toplumsal gerçeklere karşı da
buluşturuyor. Romanın şimdiki zamanın-
riyle yorumladığı Yaprak
nı sarsan, uyandırmaya, in-
bir farkındalık oluşturma ihtiyacı duydum.
da, yalnız bir yazarın mizahi dille anlatılan
Misali’nde 130 şiiri yer
sanlığını savunmaya çağı-
Bunun kibirli bir yerden duyulmasını iste-
çocukluğuna, hazin yetişkinliğine ve de-
alıyor. Tatar, kitaba adı-
ran, insanın gelip geçicili-
mem, amacım sadece bütünleşme yolculu-
ğişen koşullara karşın var olabilmeyi ba-
nı verdiği şiirinde bir an-
ğinden, duyarlı ve ironik
ğumda sorduğum soruları başkaları ile de
şarmış bir anti kahramanın dönüşümüne
lamda kitabı da özetliyor: “Tüm gidenle-
bir bakışla söz eden, ha-
paylaşmak” Özlem Çetinkaya. Alışılmışın
tanık ediyor. Kitapta Antakya ve Alamut
re inat, terk edilmiş bu dünyada kalmak
yal ile gerçek arasındaki ince sınırda do-
dışında bir anne-kız hikâyesi anlattığı ro-
Kalesi gibi tarihi yapılar, kervansaray, kule isterim bir yaprak olarak. Sen seç yap-
laşan ruh hallerinin yansımaları… Toplum-
manında anne-kız çatışmalarını merceğe
ve sarnıçları, hayal içinde oluşmuş kent-
rağı ey kadim ak pak! Ey nurdan toprak,
sal değişimin fırtınalarında savrulan yara-
alan Çetinkaya, yaşlı ve hasta bir anney-
ler de Prof. Dr. Deniz Dokgöz’ün çizimle- beni var eden Hak! İster bir zeytin dalın-
lı ve kırık ömürlerin; yaşama serüveni da-
le kızının sevgi-nefret ilişkisini yüzleşme-
riyle sunuluyor. da ufacık, ister bir kitap örtüsünde sıca-
ha başlarken biten bebeklerin ve çocuk-
lerle ele alırken okuyucuları gerçek sev-
cık. Var olmak istediğim apaçık.”
ların hüzünlü öyküleri… Ödül peşinde ko- Gölgesiz Topraklar /
ginin iyileştirici gücüyle sarıp sarmalıyor.
şan şairlerin, yazarların; bozkırların, köyle- Hatice Erol / Cinius Lazarus - Tanrı Oyun-
Zaman Kokulu Öyküler
rin, şehrin öyküleri de var, ölüme, yalnız- Yay. / 313 s. cağı / Fırat Devecioğlu
/ Orhan Girgiç / Boyut
/ Destek Yay. / 64 s.
lığa terk edilen insanları anımsatan atla-
“Trabzon’dan gelen vapu-
Yay. / 128 s.
rın öyküleri de var bu kitapta. Nazmi Bayrı
run düdüğü başları denize Bir hastanenin nöroloji bö-
farklı insan tipleri ve yaşamlarına yer ver-
çevirdi. Ocakların kömür ko- Darbe dönemlerinde ya-
lümünde bilincini kaybet-
diği öykülerinde, şiirsel bir söylemle, zor
şanan sürgünler, acılar…
kulu askerleri yürüyorlardı, miş hastalar arasında ya-
bir çağda sürdürülen yaşama mücadele-
iskeleye doğru, sevenleri şayan, onlarla iletişim ku- Ekonomik krizlerle yıkılan
sinden kesitler koyuyor ortaya.
yanlarında. Vapur yaklaşı- hayaller, umutlar… Kü-
ran hatta öldüren bir refa-
yordu, dua dökülüyordu anaların, kadınla- katçi kapınızı çalıyor. Sı- çük kasabaların aile içi
Bilgeler ve Yalnızlar / Ma-
rın dudaklarından, sarılıyorlar son kez yol- dramları… Gazino dün-
radanlıkla kahramanlık arasındaki çizgi-
hir Ulaş Akcan / Dorlion
cularına. Babasına kuvvetlice sarıldı. Ona
de yaşanacak bir yeniden doğuşa tanık- yasının çileli sahne arkaları… “Öteki” di-
Yayınları / 298 s.
hep güç veren elini öptü. Taşıdığı çıkınları lık etmek ister misiniz? Devecioğlu roma- ye dışlananlara uygulanan mahalle bas-
Mahir Ulaş Akcan’ın, üç
uzatırken elleri titredi, babası onun bileğini
nında, üstün insan, özgürlükten kaçış, ko- kıları… Hepsi farklı konular, kahraman-
zamanlı romanı Bilgeler ve
sıkıca tuttu, gözlerine şefkatle baktı, sonra
lektif bilinçdışı, fırlatılmışlık gibi güçlü fel- lar. Orhan Girgiç’in yalın ve yetkin dil-
Yalnızlar’ın geçmiş zama-
kendi gibi madenci erlerle sandala atladı.
sefi temalar üzerinden insan ruhunun la- le kaleme aldığı kitabındaki uzun yaşam
nı, Selçuklu Devleti’nin son
Vapura doğru kürekler dalıp çıkmaya baş-
birentlerine odaklanıyor. Fromm, Scho- yolculuğu sırasında biriktirdiği zaman
yıllarında Horasanlı bir sey-
lamış, uğurlayan eller havada sallanıyordu.
penhauer, Freud, Lacan ve Jung’un düş-
kokulu sıcacık öyküleri İstanbul’dan
yahın bilgeliği arayışını an-
Gözleri Fadime’yi aradı, aralarda sıkışıp ka-
sel gölgelerinde arafta kalanların dünya- Diyarbakır’a, Kütahya’dan Fethiye’ye
latıyor. Savaşlar ve kuşatmalardan dep-
lan karısını örtüsünden tanıdı el salladı..”
sına götürüyor.
memleketin farklı yörelerinde geçiyor.
Postacı Fare’nin Olağanüstü Yolculukları
/ Marianne Dubuc / Çeviren: Ece Nahum /
Redhousekidz / 28 s. / 3+ / 2024.
Postacı Fare’nin çantası dolu yine hem de
dopdolu. Bir an önce teslim etmesi gereken-
ler var. Füzesiyle, evet evet füzesiyle düşüyor
yola. Kamyona ancak ve çabucak öyle ula-
şabiliyor. Çabuk ve titiz olması gerekiyor. Su-
Kumru ve Kikiça - Hoşça Kal, Merhaba / Döndü İçöz
altına da uğruyor, gezegenlere de… Cana-
/ Resimleyen: Burak Akbay / Kumdan Kale Yayınevi
varlar ülkesi de var sırada. Denizkızlarıyla da
/ 32 s. / 4+ / 2023.
tanışıyor. Onlarca ülke keşfedilmeyi bekliyor
kısacası. Postacı Fare biliyor oraları, onun bu
Resimleri, tasarımı, anlatımıyla enfes bir göç öyküsü…
Yalnızca göç mü? Oyunla yoğrulmuş sıkı bir arkadaşlık ilginç yolculuğuna eşlik ederseniz siz keşfe-
deceksiniz onları… Kanadalı bol ödüllü sa-
ve dostluk öyküsü de… Bitmek bilmeyen savaşların bir
gecede düşman ettiği insanlar, yerinden yurdundan iste- natçı Marianne Dubuc’un yazıp resimlediği bu neşeli öyküyü dilimize
Ece Nahum kazandırmış. Postacının kapıları incelikle çalışındaki hoş-
ği ve iradesi dışında üstelik hiç de beklemediği bir anda
ayrılmak zorunda kalan insanlar… Geride bırakılan an- lukla akıyor öykü.
lar, anılar, hikâyeler, oyunlar, arkadaşlıklar… Cumhuriye-
Hipokrat’ın Etiketi/ Atıl Gedik / Resim-
tin 100. yılında, yaklaşık yüzyıl önce yaşanan izleri bugün
leyen: Gonca Küçük / Sakin Kitap / 36
de duran o büyük ve kederli göç yolculuğunun anısına ve
s. / 5+ / 2023.
aslında her yaşa seslenen bir öykü bu.
Atıl Gedik, etiketlerle ilişkimiz ve yolcu-
luğumuz üzerine kurmuş öyküsünü…
Tersyüz ve Salyangoz / Saliha Demir/ Resimleyen: Mer-
Ayşe’yle Ahmet Abi’nin öyküsüne Gon-
ve Ergenoğlu / Elma Çocuk / 32 s. / 7+ / 2023.
ca Küçük’ün yalın desenleri eşlik ediyor.
Küçük gemi Tersyüz, bir kar küresinin içinde yaşıyordu.
Çoğun zor geliyor etiketlerde boy göste-
Hoştu orada olmak; arkadaş da çoktu, anlatılacak hikâye
ren harf (Sahi SKT ya da TETT ne söylü-
de… Bir de mağazanın vitrinine çıkabilse. Bir de arkada-
yor bize?), sayı ve kısa anlatılarla dostluk
şı var bu arada arkasından baktığı dünyayı ışıl ışıl görmesi-
kurmak. Oysa ne yediğimizi bilmek ge-
ni sağlayan… O da oldu işte! Yakın dostunun akıllıca des-
rekmez mi? Kısacası bir türlü vakit olmu-
teğiyle çıkıverdi mağazaya. Çok geçmeden de yine camın
yor bu yaşamsal not ve işaretlerle tanış-
arkasından bakan bir çocuk kucaklayıverdi onu. Tersyüz’ün
mak için. Ayşe’nin aklına düşüyor hekim-
arkadaşı da onunla gelmeyi başardı mı acaba? Hem nereye
lerin mesleğe başlarken adına yemin ettikleri Hipokrat! “Besinler ilacınız,
bu yolculuk… Saliha Demir, bir sevgi ve dayanışma öyküsü
ilacınız besinleriniz olsun!” dermiş. Merak işte, sahi Hipokrat bugün yaşa-
anlatıyor. Değişimin ve umudun hiç bitmeyeceğini anımsa-
saydı etiketlere ne yazdırırdı? Buraya yazacaktım ama vazgeçtim. Kitap-
tan… Merve Ergenoğlu’nun başarılı çizimlerini de belirtelim.
tan okuyun… Bitmedi ki! Bir de zebralar var…
14 16 Mayıs 2024