25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Sağnak 20 KASIM 2024 ÇARŞAMBA 6 İNCELEME/HABER CUMHURİYET, LAİKLİK VE DİN ‘Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yanıt’ Laik Cumhuriyete “Türkiye Cumhuriyeti’nde herkes Allah’a istediği gibi ibadet eder. Hiç kimseye dini SINAN MEYDAN operasyon fikirlerinden dolayı bir şey yapılmaz. Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dini yoktur. Devlet idaresindeki bütün kanunlar, kurallar, ilmin çağdaş uygarlığa sağladığı esas ve şekillere, çekiyorsunuz! Tarihten dünya ihtiyaçlarına göre yapılır ve uygulanır. Din anlayışı vicdani olduğundan, Cumhuriyet rduda tam bağımsızlıkçı Atatürk’ün Günümüze din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayrı tutmayı milletimizin çağdaş izinden giden kimse olmayacak Oki emperyalizm işbirlikçisi ilerlemesinde başlıca başarı etkeni görür.”(Atatürk, Vatandaş İçin Medeni Bilgiler, 1930) tarikatçılar olabilsin. “Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” diyen teğmenlerin ordudan Atatürk’ün tamir ettirdiği o camilerden atılması istenecek ki onlar gibi düşünenlere biri de İstanbul Beyoğlu’ndaki Ağa de göz dağı verilsin. Camisi’dir. İşgal yıllarında Osmanlı saray Yargıda evrensel hukuk ilkelerine bağlı imdi de AKP’li Milli Eğitim Bakanı hükümeti tarafından arazisi satılmak Atatürkçü hâkim, savcı bırakılmayacak ki Yusuf Tekin, Atatürk ve Cumhuriyet istenen perişan haldeki Beyoğlu Ağa iktidar yargıya dokunulabilsin, anayasa Ş düşmanı fesli Kadir’in uydurduğu Camisi Cumhurbaşkanı Atatürk imzalı bir rahatlıkla çiğnensin, hukuk devleti yerle bir artık bayatlamış siyasal İslamcı iftiralarla Bakanlar Kurulu kararnamesiyle 1937’de edilsin ve bunlar yapılırken kimse hesap Atatürk’ün kurduğu laik Cumhuriyet’e aslına uygun olarak tamir edildi ve ibadete soramasın. saldırdı. Yusuf Tekin, erken Cumhuriyet açıldı. (Sinan Meydan, Yakın Tarih İçin Üniversitelerde Atatürkçü ve solcu Dönemini kastederek şöyle dedi: “Kendi Anahtar, İstanbul, 2022, s.57-61) akademisyen kalmayacak ki üniversiteler icat ettiğin laikliği bana dayatıyorsun! medreseye dönüşsün, gençler siyasal Sizin laiklikten anladığınız şey şu: İnönü döneminde, 1940’larda İslam doğrultusunda yönlendirilebilsin. Camilerin kapısına kilit vurmak, Örgün eğitimde Atatürkçü ve solcu tamir edilen camiler camileri ahıra çevirmek, vatandaşın öğretmenler olmayacak ki çocukların Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra Kuran öğrenmesini yasaklamak…” kafası hurafelerle doldurulabilsin, bilimsel İsmet İnönü cumhurbaşkanı oldu. İnönü Bugün, Milli Eğitim Bakanı Yusuf laik eğitim çöpe atılsın. döneminde de CHP, Vakıflar Genel Tekin’in, erken Cumhuriyet dönemine Milli eğitimden Atatürk çıkarılacak Müdürlüğü eliyle ülke genelinde yüzlerce yönelik bu çarpıtma ve iftiralarına tek tek ki “Din bir vicdan meselesidir. Herkes camiyi tamir ettirdi. yanıt vereceğim. vicdanının emrine uymakta serbesttir. 1940’larda tamir edilen camilerle Biz sadece din işlerini, millet ve devlet ilgili Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Cumhuriyeti kuranların işleriyle karıştırmamaya çalışıyor; imzalı Bakanlar Kurulu kararnameleri Ağa Camisi’nin tamir edilmesine ilişkin amaca ve eyleme dayalı bağnaz laiklikten anladığı Cumhuriyet Arşivi’nde görülebilir. Cumhurbaşkanı Atatürk imzalı, 1936 tarihli hareketlerden sakınıyoruz. Gericiliğe Yusuf Tekin’in iddia ettiği gibi İnönü döneminde tamir edilen camiler, bakanlar kurulu kararı. İktisadi Yürüyüş Dergisi, S.32, 1 Nisan 1941 hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz” diyen laikliği, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar dönemin basın yayın organlarına da Atatürk’e karşı tarikatçı milli eğitim icat etmedi; Türk tarihinde 11. yüzyılda konu olmuştur. Örneğin, 1 Nisan 1941 fikirlerini devlet ve dünya işlerinden arkeolojik ve tarihi eserlerin saklandığı bakanı, “Sizin laiklikten anladığınız, Bağdat’a girip halifenin siyasi yetkilerini tarihli İktisadi Yürüyüş Dergisinin ve siyasetten ayrı tutmayı milletimizin o camilerin kapısına kilit vurulup başına camilerin kapısına kilit vurmak, elinden alan Selçuklu Sultanı Tuğrul 32. sayısında “Cumhuriyet Devrinde çağdaş ilerlemesinde başlıca başarı jandarma dikilmişti. Gelin görün ki, camileri ahıra çevirmek, vatandaşın Bey’den beri, Batı’da ise 15. yüzyılda Milli Abdilerimize Verilen Kıymet etkeni görür.” (M. Kemal Atatürk, sonradan İsmet İnönü’yü “din düşmanı” Kuranıkerim öğrenmesini yasaklamak. kilesinin baskısına karşı başlayan Aydın- ve Ehemmiyet” başlıklı yazıda “En Vatandaş İçin Medeni Bilgiler, Toplumsal göstermek isteyenler, “İnönü camileri Sizin laiklikten anladığınız şeyle benim lanma mücadelesinden beri laiklik var. zor şartlar altında Vakıflar Genel Dönüşüm Yayınları, İstanbul, 2010, s. 40- anladığım aynı değil” diyerek iftira kapattı! Camilerin kapısına kilit vurdu!” En yaygın tanımı ile “din ve Müdürlüğü abidelerimizin tamiri için 47, 86-87; Atatürk’ün Bütün Eserleri, C. atabilsin! diye kara propaganda yapacaktı. (Sinan devlet işlerinin birbirinden 1 milyon lira ayırmıştır” deniliyor. 23, s. 17-24, 58-59) Diyanet İşleri Başkanlığı’na Atatürk Meydan, Recep Tayyip Erdoğan’ın Tarih ayrılması” diye bilinen laiklik, “din Derginin haberine göre CHP Hükümeti Çok açıkça görüldüğü gibi düşmanları doldurulacak ki yobaz Tezlerine El-cevap, İstanbul, 2016, s. işlerinin” vicdana, “devlet işlerinin” sadece 1941 yılında tam 40 camiyi tamir Cumhuriyeti kuran Atatürk’ün laiklikten fetvalarla toplum birbirine düşürülebilsin, 228-230) (dünya işlerinin) ise özgür akla ettirmiş, gelecek 5 yıl içinde 26 camiyi anladığı şey, camilerin kapısına kilit ÇEDES gibi gerici projelerle çocukların bırakılmasıdır. Laik devlette siyaset, tamir ettirmeyi planlamıştır. Ayrıca cami vurmak, camileri ahıra çevirmek, beyinleri yıkansın. Camileri ahıra çevirmek hukuk, eğitim, ekonomi gibi devlet işleri, tamirleri için ayrılan 1 milyon lira dışında Kuran öğrenilmesini yasaklamak değil; Devletin her kademesindeki Atatürkçü Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarının değişmeyen dinsel kurallarla değil, vakıf, hayrat gelirlerinden elde edilen herkesin istediği gibi Allah’a ibadet ve solcu kadrolar saf dışı bırakılacak sürekli tekrarladığı iftiralardan biri de zamanla değişen çağdaş kurallarla parayla da 8 cami daha tamir ettirmiştir. etmesi, kimseye dini fikirlerinden ki iktidar yanlısı bürokrasi yapılan Erken Cumhuriyet Döneminde “camilerin yürütülür. Prof. Ahmet Taner Kışlalı’nın dolayı bir şey yapılmaması, Türkiye sahtekârlıkları gizlesin, yolsuzluk çarkı deyişiyle, laiklik, “Toplumun, din adına ahır yapıldığı”dır. Bu bayat iftirayı son Vatandaşın Kuran Cumhuriyeti’nin resmi dininin olmaması, dönsün, halkın parası yandaşlara hızla olarak AKP’li Milli Eğitim Bakanı Yusuf ve binlerce yıl önce konmuş, o günün devlet idaresindeki bütün kanunların, akıtılsın. öğrenmesi yasaklandı sorunlarına çözüm getiren kurallara Tekin tekrarladı; Cumhuriyeti kuranların, kuralların bilimin çağdaş uygarlığa HHH Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in bir göre yönetilme zorunluluğunun “camileri ahıra çevirdiğini” ileri sürdü. sağladığı şekillere, dünya ihtiyaçlarına Kısacası bir zamanlar laik Cumhuriyeti diğer bayat iftirası da erken Cumhuriyet kaldırılmasıdır. Aklın, iman karşısında Oysa Türkiye’de camileri yakıp yıkan, göre yapılması, din fikirlerinin devlet kuran ve taşıyan üçlü sacayağında, döneminde, 1940’larda, “vatandaşın özgürleştirilmesidir.” Laiklik, camileri ahır yapan Cumhuriyeti kuranlar ve dünya işlerinden, siyasetten ayrı Harbiye, Mülkiye ve Tıbbiye’de, hiçbir Kuran öğrenmesinin yasaklandığı” teolojik olarak dine değil, devlet değil, işgalci Yunan ordularıydı. (Sinan tutulmasıdır. Atatürkçü ve solcu kalmayacak şeklindedir. ve toplum üstündeki “dinsel Meydan, Yüzyılın Kitabı, Yüzyılın Lideri, ki emperyalizm bu coğrafyadaki Yusuf Tekin’in “Kuran okumak vesayete” karşıdır. Laik devlet, her İstanbul, 2019, s.251-253) Cumhuriyeti Camilerin kapısına kilit vurmak amaçlarını engel olmadan yürütebilsin. yasaklandı!” dediği 1940’larda CHP türlü “dinsel vesayetten” kurtulmuş, kuranlar, Kurtuluş Savaşı’nı kazanarak Mezuniyet töreninde yıllardır AKP’li Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, hükümetinin, Elmalılı Hamdi Yazır’a egemenliğin “kayıtsız-şartsız ulusa camilerin yakılıp yıkılmasına engel yinelenen kılıç çatma ve askerlik Cumhuriyeti kuranların, insanlar ibadet yaptırdığı “Hak Dini Kuran Dili” adlı ait olduğu” çağdaş hukuk devletidir. olmuşlar ve yüzlerce camiyi tamir ettirip yemini etme geleneğini yerine getirip etmesin diye “Camilerin kapısına 9 ciltlik Kuran tefsiri 1935’te halka Laik devletin bireyi ise “aklını yeniden kullanılabilir hale getirmişlerdi. “Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” diyen kilit vurduğunu” iddia ediyor. Peki, sunulmuştu. Yani Yusuf Tekin’in “Kuran kullanan” düşünce ve vicdan Ayrıca yüzlerce tarihi camiyi restore teğmenlerin ihraç istemiyle disiplin gerçekten de öyle mi? okumayı yasakladılar!” dediği dönem, özgürlüğüne sahip bireydir. ettirerek bunların da yıkılmasına engel kuruluna sevk edilmeleri, bütün bu Kurtuluş Savaşı sırasında, 16 Mart Türk ulusunun Kuran’ı ilk kez anlayarak Laikliğin temelinde aklın ve vicdanın olmuşlardı. operasyonun yalnızca bir parçasıdır: 1920’de, İngilizler İstanbul’u resmen okuduğu dönemdi. özgürlüğü vardır. Aklın ve vicdanın Kurtuluş Savaşı’ndan hemen sonra, AKP, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, işgal ettiklerinde, Kuvayı milliyeciler, Yusuf Tekin’in “Kuran okumak özgürlüğü ise düşünce ve inanç bir komisyon kurulup savaş sırasında ordunun ebedi komutanı Gazi Mustafa İngilizlerin eline geçmesin diye Topkapı yasaktı!” dediği dönemde, 1938 yılında, özgürlüğünün garantisidir. Ancak yakılan ve yıkılan camiler konusunda bir Kemal Atatürk’ün adını ve ilkelerini Sarayı’ndaki kutsal emanetleri sakladılar. Diyanet İşleri Başkanlığı, Diyanet laiklik, Yusuf Tekin’in anladığı gibi rapor hazırladı. Cumhuriyet Arşivi’nde tamamen yok etmeyi hedefleyen Hüseyin Rauf Bey’in, 29 Ocak 1924 İşleri Başkanı Rıfat Börekçi imzasıyla sadece din ve inanç özgürlüğü değildir; karşıdevrimin partisidir; daha önce bulunan 26 Aralık 1922 tarihli bir belgede tarihli TBMM gizli oturumunda verdiği her evde bir Kuran ve bir din kitabı onunla birlikte aklın ve düşüncenin de de yazdığım gibi iktidara tarikatlar “Düşmandan kurtarılan yörelerdeki bilgiye göre kutsal emanetler İstanbul’da özgürlüğüdür; devletin din kurallarıyla bulundurulmasını istemişti. koalisyonu kurarak gelen AKP, 22 yılda cami, hayrat ve vakıflarda meydana İngilizlerin bulamayacağı bir yerde Yusuf Tekin’in “Kuran okumak yönetilmemesidir; hukukun dinsel kendisi artık karşıdevrim tarikatıdır. gelen zararın tespiti için kurulan korunuyordu. kurallara dayanmamasıdır. yasaktı!” dediği dönemde Türkiye HHH komisyonun hazırladığı raporun İngilizler, Lozan’da bu kutsal Cumhuriyeti’nde Diyanet’in ve MEB’in Peki, Cumhuriyeti kuranlar laiklikten Yaşananlar bir bütün halinde ilgililere sunulduğu” belirtiliyor. (BCA, emanetleri Türkiye’den alıp Araplara ne anlıyordu? Kuran Kursları bile vardı. İsteyen, devlet değerlendirilmezse o cesur teğmenlere S.606, D.13712, F. 30.10, Y. 140.4.12.) teslim etmek istedi. Lozan’da İsmet Atatürk, liselerde de okutulan, denetimi altındaki bu kurslara çocuklarını yapılanları, anlamak olanaklı değildir. Savaşta zarar gören camilerin ve Paşa, kutsal emanetlerin Türkiye’den “Vatandaş İçin Medeni gönderebilirdi. (Bkz. Muzaffer Deniz, Tek Bakmayın siz Milli Savunma Bakanlığı mescitlerin onarımına hemen başlanıyor. alınmasına izin vermedi. Bilgiler” kitabında “Vicdan Partili Dönemde Açılan Kuran Kursları”, kaynaklarının olayı basit bir “disiplin suçu” Atatürk, 1 Mart 1923’te TBMM’de İsmet Paşa, Lozan’da korumayı Hürriyeti” başlığı altında laikliği şöyle Türk Araştırmaları Dergisi, C.11, S.6) gibi gösterme çabasına! Neymiş efendim, yaptığı konuşmada, “Bir yıl içinde 126 başardığı kutsal emanetleri II. Dünya tanımlıyor: “Her birey istediğini HHH TSK tartışmaya açılmış, itibarı zedelenmiş! tarihi cami ve mescidin onarıldığını” Savaşı tehlikesinden de koruyacaktı. düşünmek, istediğine inanmak, Gerçek şu ki, AKP iktidarı, Atatürk’le, 4 Temmuz 2003’te Irak’ta ABD’li askerler söylüyor. (Atatürk’ün Bütün Eserleri, II. Dünya Savaşı sırasında İstanbul’a kendine özgü siyasi bir fikre sahip Atatürk’ün kurduğu laik Cumhuriyetle on bir Türk askerinin kafasına çuval C.15, s. 175) saldırılması olasılığına karşı, İstanbul’da olmak, seçtiği bir dinin gereklerini kavga etmeye devam ediyor. Laik geçirip kelepçeleyerek esir aldığında, Cumhuriyet ilan edildikten Topkapı Sarayı’ndaki kutsal emanetleri, yapmak veya yapmamak hak ve Cumhuriyeti bir tür dinsel saray rejimine “ABD’ye nota verilmeli” diyenlere, dönemin sonra Atatürk’ün cumhurbaşkanlığı, İstanbul Arkeoloji Müzesi’ndeki bazı hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine dönüştürme politikası kapsamında dini başbakanı ve AKP genel başkanı olan İnönü’nün başbakanlığı sırasında arkeolojik eserleri ve Milli Saraylardaki ve vicdanına hâkim olunamaz. kullanarak, tarihi çarpıtarak Atatürk’ü Erdoğan’ın “Ne notası veriyorsun? Onu tek parti döneminde Vakıflar Genel bazı değerli eşyaları buralardan alıp Vicdan hürriyeti kesin ve saldırılamaz ve kurduğu laik Cumhuriyeti gözden söyledim... Müzik notası mı? İki tane ortak Müdürlüğü yüzlerce tarihi camiyi Niğde’ye ve Sivas’a götürüp Niğde olup bireyin doğal haklarının en düşürmeye çalışıyorlar. Ancak nafile! arasında dargınlık olduğu zaman, bu onardı. 1924-1935 yılları arasında Saruhan’daki Akmedrese’de, Niğde’deki önemlilerinden sayılmalıdır. Türkiye Atatürk’ü Türk ulusunun kalbinden dargınlığı nasıl gideririz, ona çalışılır. Ortak, ülke genelinde çok sayıda tarihi cami üç camide ve Sivas Divriği’deki Ulu Cumhuriyeti’nde her yetişkin dinini ‘Yanlış yapıldı’ diye ortaklığı bozmaz...” söküp atmayı ve kurduğu laik tamir ettirildi. 1935’te Cumhurbaşkanı Cami’de koruma altına alacaktı. İsmet seçmekte özgür olduğu gibi belirli bir Cumhuriyeti değersizleştirmeyi asla yanıtını verdiğinde zedelenmeyen itibar, Atatürk’ün onayıyla Vakıflar Genel İnönü, içinde değerli eserlerin saklandığı dinin merasimi de serbesttir; yani ayin teğmenler “Mustafa Kemal’in askeriyiz!” başaramayacaklar. Müdürlüğü’nün bütçesine -cami tamirleri o camilere çok iyi bakılmasını ve hürriyeti dokunulmazdır.” dediğinde mi zedeleniyor? Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e için- 1 milyon lira eklendi. Bu bütçe ile buraların çok iyi korunmasını istemişti. “Türkiye Cumhuriyeti’nde herkes Cübbe giyip takke takarak tarikat gelince! Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı Örneğin, 21 Ağustos 1944 tarihli bir çok sayıda tarihi cami tamir edildi. Allah’a istediği gibi ibadet eder. Hiç toplantısına katılan Tuğamiral Mehmet fesli Kadir’in safsatalarıyla Atatürk’ün Cumhurbaşkanı Atatürk, ömrünün kararla “Milli Saraylar’dan Divriği Sarı disiplinsizlik suçu işlemiş sayılmadı ve kimseye dini fikirlerinden dolayı bir kurduğu laik Cumhuriyete saldıran bir Ulu Cami’ye korunması için konulan son iki yılında 1936-1938 yılları arasında aksine bütün haklarını alarak emekli oldu şey yapılmaz. Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim bakanına çocuklarımızı bile Türkiye’nin dört bir yanındaki tam resmi dini yoktur. Devlet idaresindeki kıymetli eşya, caminin kubbeleri ama “Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” diyen emanet edemeyiz. 138 camiyi tamir ettirdi. (Tamir edilen tarihin ilk kadın Harbiye birincisi Ebru bütün kanunlar, kurallar, ilmin aktığı için korunamayacağından Eroğlu disiplinsizlik suçu işledi, öyle mi?! çağdaş uygarlığa sağladığı esas ve süratle caminin tamiratının yapılması” camiler ve arşiv belgeleri için bkz. Ümit Atatürk ve İnönü dönemlerinde Doğan, “Mustafa Kemal’in Ömrünün Siz kimi kandırıyorsunuz? Laik şekillere, dünya ihtiyaçlarına göre istenmişti. (BCA, Sayı: 6061, Dosya: tamir edilen camilerle ilgili arşiv Cumhuriyete operasyon çekiyorsunuz! yapılır ve uygulanır. Din anlayışı 25945, Fon kodu: 30.10.0.0, Yer no: Son İki Yılında Tamir Ettirdiği Camilerin belgeleri cumhuriyet.com.tr.’de. vicdani olduğundan, Cumhuriyet din Listesi, Yeniçağ, 30 Ağustos 2023) 213.448.18.) Kutsal emanetler ile çeşitli Karanlıkta eğitim Veliler, çocuklarını cep TEİS Başkanı: Son iki yılda 938 ilacın ruhsatı iptal edildi SAAT 18.45 telefonunun ışığıyla arıyor ‘İçlerinde kanser ilacı da var’ İkili öğretime geçilen ilkokulda küçük çocuklar, akşam dinlenme, ödev yapma, uyku ve hijyen ECE İÇMEZ Saydan, “Yenilikçi ilaçlara erişimin MERVE KILIÇ karanlığında çıkıyor. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamalarını yüzde 6’lar seviyesinde olduğu İzmİR’DE yıkım kararı alınan Özgiller da zorlaştırıyor. Tüm Eczacı İşverenleri Sendikası Türkiye’de bu durum oldukça Dalan İlkokulu’nun öğrencileri, Eğitim hakkının temel bir ihtiyaç (TEİS) Başkanı Nurten Saydan, düşündürücü. İlgili kurum tarafından Şemikler Girne Ortaokulu’na taşındı. olduğunu vurgulayan veliler, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada 18 ilacın geri ödeme kapsamına Plansız sürecin mağdur ettiği öğrenciler “Çocuklarımız karanlıkta eğitim son 2 yılda içinde kanser ilacının da alındığında günlerce sosyal medyada geç saatlere kadar okulda kalırken görmeye mahkûm ediliyor” diyor. bulunduğu 938 ilacın ruhsatının tanıtımlar yapan yetkililer, son 2 Nurten Saydan veliler, çevrede yeterli aydınlatma Eğitim-Sen 2 No’lu Şube Başkanı iptal edildiğini söyledi. Şirketlerin yılda 938 ilacın ruhsatının firmalar olmadığı için karanlıkta çocuklarını cep Zeliha Dantel de Milli Eğitim tek tek ilaçlarını ülkeden çektiğinin tarafından iptaline sessiz kalıyor” diye telefonunun ışığıyla arıyor. Bakanlığı’nın tasarruf politikasını altını çizen Saydan, “Yetkililerin dikkatini konuştu. İlacın ulaşılabilir olması için Okulda, 1. ve 4. sınıf öğrencileri eleştirdi: “Yaz saati uygulaması, çekmek isteriz, ruhsat iptal sayısı nerede Avro kuru fiyatlandırmasından acilen derslere öğleden sonra 14.00’te özellikle ikili eğitim ve taşımalı eğitim ise 2 kat artmış durumdadır. Bunun Yıkılan okulun yerine yapılması vazgeçilmesi gerektiğini anlatan Saydan, başlıyor ve akşam 18.45’te bitiriyor. Bu, gören okulları daha fazla etkiliyor. planlanan yeni binanın sebeplerini önemli bir halk sağlığı “İlaç firmaları ticari kuruluşlar olup özellikle küçük yaşlardaki çocukların Eğitimde tasarruf yapılamaz.” l İzmİR inşaatına ise henüz başlanmadı. sorununa dönüşmeden tespit etmek ve kazanmadıkları hiçbir ürünü ne ithal düzeltmek önemli” dedi. ederler ne de üretirler” dedi. l ANKARA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear