26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SÖYLEŞİ TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN 2 MAYIS 2020 CUMARTESİ 9 Demirel’in Diyanet İşleri Başkanlığı’na atadığı İbrahim Elmalı’yı görevden almak zorunda kalması, Diyanet İşleri’nde revizyon, dönemin gündemine oturuyor. Elmalı’nın kimliği üzerinden de öne çıkan Nurculuk, Türkİslam sentezli, polis destekli örgütlü çatışmacı eylemlerinin hedef tahtalarında gençlik, işçi, sol siyasal örgütlenmelerin hepsi birden var.. Aydınlanmacılık hedef tahtasında DİYANET İŞLERİ, BAŞKANI, ÜZERİNDEN BUGÜNKÜNE BENZER TARTIŞMALAR 66’DA ELMALI’NIN ALINMASIYLA SONUÇLANMIŞ Bugünün Diyanet İşleri Başkanı üzerinden yaşanan tartışmaların kopyası dedirtecek cümleleri, 1966’nın son aylarında Cumhuriyet gazetesinin birinci sayfasından, dönemin Diyanet İşleri Başkanı Elmalı’nın atamasını yapan Demirel hükümetinin iradesi ile görevden alınmak zorunda kalınmasını manşet haberlerin içinden de okuyunca sizinle paylaşmadan geçemezdim.. 16 Ekim tarihli haberimizde ise aynı konuda kendisini zorlayan sorular karşısında, Diyanet İşleri’nin muhtariyetinin anayasa meselesi olduğunu söylüyor, “İktidar şimdilik anayasayı değiştirecek çoğunlukta değildir” diyor. İlhan Selçuk, 7 ARALIK 1967 cumhurbaşkanı, başbakana hakaretten mahkum oluyor 22Temmuz 1967 tarihinde yayımlanmış boyutlu toplumsal kirlenmeyi güncel gelişmelerle hic Pencere köşesindeki yazı vederken kullandığı “bu dü sının başlığı “Tarih düşür zenin bekçi başılığını yap mek için..” öngörebilece mak için görevlendiğini sa ğiniz üzere çok sevilen mi nan bir molla bozması, çü zah yanı ağır basan, bir o rük kokusunu hacı yağı ile kadar da içinde bulunduğu 22 TEMMUZ 1967 dağıtmaya çalışıyor..” cüm muz ağır tabloyu yansıtan lesi ile önce cumhurbaşka yazılarından. Aydınlanmacı, örgüt nına hakaret ettiği jurnallenmesi lü toplumun bilinçlenmesi, örgütlen ni Meclis’ten bir milletvekili gündem mesi ile doğru orantılı, iktidar gücü dışı konuşması ile yapıyor. nü ellerinde tutanların yarattığı çok Açılan cumhurbaşkanına haka ret davasının 6 Aralık günü yapılan yargılamasında, başbakana hakaret de ekleniyor. Demirel galiba bir kez, dönemin koşullarının havasında çok övündüğü gazetecilere karşı dava açmama ilkesini çiğnemiş oluyor. Cumhurbaşkanına hakaretten açılan sonrasında başbakanı da içine alan davanın sonucunda İlhan Selçuk sonuçta sorumlu yazıişleri müdürü Erol Dallı ile birlikte “Başbakana hakaretten” 3’er ay 15’er güne mahkum oluyorlar. 4 EKIM 1966 16 EKIM 1966 İlk manşet haberin tarihi 4 Ekim 1966. Diyanet içinde revizyon yapıldığını, Elmalı’nın görevden alındığını Bakan Sezgin yalanlamıyor, açıklamasının işlem sonrası yapılacağını bildiriyor. Çok uzun haberin içinden İbrahim Elmalı’nın Diyanet İşleri Başkanlığı’na getirilmesi çabalarının geçmişini de öğreniyoruz. Birçok kez atanma kararnameleri düzenlenmiş, ancak Nurculuk bağları ile de ilişkili raporlar nedeniyle Başbakan Suat Hayri Ürgüplü tarafından geri çevrilmiş. Demirel’in başbakanlığında kabul edilmiş. Diyanet İşleri Başkanı olarak “Alevilik sönmüştür” başlıklı açıklamalarıyla bağlantılı pek çok tepkiyi çekmiş. Atatürk’ü eleştiren, basında yer alan açıklamalarını yalanlamamış, TRT’nin yayınlarını hedef alan pek çok eleştirisinin, doğrudan müdahalesinin yanı sıra, pek çok da Diyanet kadrolarına yaptığı atamaları ile eleştirilerin odağına oturmuştur. Toplumsal, siyasal örgütlenmelere yönelik çatışmacı baskılar, olayların her gün yenilerinin yaşanması karşısında kaygılandıran çatışmacılık ortamında İnönü’nün talebi üzerine kendisi ile görüşen Sunay’a ilişkin 24 Kasım tarihli haberde ise İnönü’nün “Bir ihtilal havası yoktur” dediği bildiriliyor. 24 KASIM 1966 7 EKIM 1966 7 Ekim tarihli gazetemizin haberinden ise Elmalı’nın görevden alınmasına ilişkin parti içi ve siyasal İslamcı örgütlenmelerin yoğunluğundan haberdar oluyoruz. Niksar’da iki sarhoş, Başbakan’ın üzerine yürüyerek Elmalı’nın görevden alınmamasını istiyor. Demirel, “Siz kendi işinizle meşgul olunuz” yanıtını veriyor. İktidar ve muhalefetin, geleneksel Demirelİnönü tartışmaları kapsamında İnönü, Demirel’in Konya konuşmasına yanıt verirken “Sandıktan hükümet değil, parlamento çıkar” yanıtını veriyor. 29 Kasım tarihli Cumhuriyet’in manşeti AP Kongresi’nden, Elmalı üzerinden kavgalar çıktığı, tüzük hakkında da yer yer tartışmaların yaşandığı bilidiriliyor. TİP’in kapatılması isteniyor. 12 EKIM 1966 29 KASIM 1966 NOKTA KONULAMAYAN 6. FILO TAHRIKLI OLAYLAR Uzaktan 68 kuşağının antiemperyalist kimliğinin ağır basması sonucu, Amerikalı askerlerin Dolmabahçe’den denize dökülmeleri eylemleri simge, hemen kolay anımsanabilecek büyük eylemlerle sınırlı olduğu sanılır. Oysa 6. Filo’nun bu konuda sabıkalı sayılacak kadar çok tahrikli, bilinçli çıkışları sadece ülkemize dönük değil, başka ülkeleri de hedef alır biçimde yaşanmıştır. İşte 14 Kasım tarihli Cumhuriyet’ten 14 KASIM 1966 manşete çıkmış bir haber. 8 Amerikalının Türk kadınlarına sarkıntılık yapmaları olaylara yol açmış, Adana’da halk Amerikan binalarını tahrip etmiştir. Kuşkusuz 68 kuşağı gençliğinin en simgesel her yıldönümünde kutlamalarla anılan yanıtı, Dolmabahçe’den denize dökülme sahnesidir. 18 Temmuz tarihli Cumhuriyet’te bol fotoğraflı, ayrıntılı sahnelerle verilmiştir. Teknik Üniversite yurdu basılmış, 53 öğrenci 4 polis yaralanmıştır. Polisin yurda şiddetli operasyonu sonunda camdan yere atılan genç, komadaki Vedat Demircioğlu’nun ölümü üze rine, öğrencilerin yaptıkları büyük pro testo yürüyüşü yine polisin sert mü dahalesi ile yaşanan yeni çatışmaların sahneleri ise 25 Temmuz günlü sayfa ya yansımıştır. Aynı günün bir başka manşeti ise Konya komünizimle mü cadele örgütlerinin öğretmenleri he def alan şiddet eylemleri yer almıştır. Öğretmenler, güvenliklerinin tehdit al tında olmasını İstanbul’da da bir yürü yüşle protesto etmişlerdir. Arkası yine MTTB şemsiyesin de “komünizimle savaş” sloganı al tında İstanbul’da yapılacak, tarikat larin kullanılması boyutlarında kat lanma yaşanacaktır. 26 Temmuz ta rihli Cumhuriyet’in manşetinde, Ve dat Demircioğlu’nun ölümü sonrası ya şanan çatışma lı olayların sokak savaşı görüntüleri vardır. Geçen hafta ki sayfamızda, bir kaç satırlık yer verebildiğim not ta, temmuz ayı nı kapsayan 6. Fi lo tahrikli olaylara İngiltere’de dil 25 TEMMUZ 1968 kursunda oldu ğum için tanıklık edemediğimi vurgulamıştım. Ben o ta rihlerde AB ülkelerinin tümünden gel miş öğrenci gençlik ile birlikte, İngiliz ce ders kurslarındaydım. Öğretmenleri miz nedense bizi Vietnam Savaşı karşı tı İngiltere’deki büyük mitinglere götür mekten hoşnuttular. Doğal olarak dil öğrenme gündemimiz 68 kuşağı üze rinden olup bir bir aktarımlar yapılınca ben de “Bizim 68’lileri, eylemleri, kim 18 TEMMUZ 1966 likleriyle aktarmıştım”. Çok sevdiğim bir Alman arkadaş elinde Times gazetesi ile itiraz etmek üzere yanıma gel di. Küçücük Türkiye haberinde, herhalde MTTB, siyasal İslamcı kışkırtılmış eylemler kastedilerek “Amerika 6. Filo lehine on binler sokakta” başlığına yer verilmiştir. Aramızda Times’ın güvenilirliğinin bizim gibi ülkeler için geçerli olamayabileceği tartışması çıktı. Bizim siyasal İslamcıların bile asla Amerika, 6. Filo lehine gösteri yapamayacaklarını anlatma çabam işe yaramayınca gazeteden bütün sayfaların fotokopilerini istedim. Benim öngördüğüm gibi siyasal İslamcıların gösterilerinde ancak “komünizme karşı savaş” sloganları atılabilmişti. Şiddet kullanmada ise acımasızlıkları kanıtları ile ortadaydı. Polisle işbirlikçilikleri de.. Yayın Tarihi : 26.06.1968 Sayfa : 1 BIZIM 68’LILERIN AYAĞI YERE BASAN DURUŞLARI... Bir sayfaya sığdırılamamış gerçekçi toplumsal duyarlılıkları, öncelikle de eğitim sorunları, eğitim reformu üzerinden ilkeli duruşlarından çok şeyleri paylaşmanın olanağı olmuyor.. Öncelikle işgalin ilk gecesi oluşturulan işgal konseyinin “üniversite reformu” sloganı ile yola çıkışından girmeliyim. Gerçekten üniversite reformu için yürekleri çarpan bilim insanlarını heyecanlandırmıştı. Aklınıza gelebilecek tüm anayasa hazırlıklarında da emek vermiş öğretim üyelerine, öğretim üyelerinin sendikaları, dernek yönetimleri de tam kadro katılmış olarak, eğitim reformunu kaçınılmaz görenleri eklemleyin.. Bir çırpıda öncesi yılların birikimleri ilişkilere yansımış, gerçekten ciddi ciddi uzun işgal süreci, Üniversite Senatosu, Rektör Egeli pazarlıklarına da yansımıştı.. Geçen haftaki sayfaya, harcanmaması adına Hıfzı Veldet Velidedoğlu’nun, kimi anlamlı verilmiş sözlere karşın, Senato’nun üniversiteye kapatma kararı vermesinin sonuçları kaygısı ile köşesinden 1. sayfaya geçiş yaparak yaptığı çok kritik uyarı yazısını paylaşamamıştım. Elbette kocaman bir makaleye sığdırılmış kaygıları ancak meraklıları 26 Haziran tarihli Cumhuriyet’i okuyarak öğrenebilirler.. “Artık konuşalım” başlığını koyduğu bu anlamlı uyarı yazısında, sadece reform üzerinde anlaşmaya varılmadan kapatma kararı ile doğabilecek polis müdahalesi kaygılarını paylaşmakla yetinmiyor. Eğitim sorunları, üniversite reformu üzerinden yakalanmış bu anlamlı fırsatın değerlendirilmemesinden doğacak kayıpların asıl üzerinde duruyor.. İşgalin kalkması sonrası İstanbul ve Ankara’da Orijinal Boyut : 14 * 12 cm üniversitelerde, her kademeden öğretim kurumlarında yaşanan sorunlar, eylemlerin patlaması, tartışmaları gerçekleriyle haberci olarak yüzleşmelerim sürdükçe.. Ben de 25 Eylül 1968 tarihinde 5. sayfamızda yayımlanmaya başlanan bir dizide, “İşgalden bu yana..” İstenenler ve gerçekleşenler, başlıklı bir değerlendirme dizisini yazmak gereğini duymuştum.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear