22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 11 MAYIS 2020 PAZARTESİ EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER/YORUM Memleketimden devlet manzaraları Siyasetçilere öğretilmesi gereken ilk şey, devletin ne olduğu olmalıdır. Çünkü bir devleti yönetmeye aday olan insanların, öncelikle devletin ne olduğunu bilmeleri gerekir. Örneğin, devletteki görev yerlerinin geçici bir makam olduğunu, devleti yönetenlerin devletle özdeş olmadıklarını, devletin onların babasının çiftliği veya tapulu malı olmadığını, devletin, halka hizmet etmek için bir organizasyon aracı olduğunu, devletin fetih zihniyeti ile işgal ve talan edilecek bir yer olmadığını anlatmak gerekir. Cumhuriyetin, demokrasinin, yani halk egemenliğinin olduğu düzenlerde, devlet halkla bütünleşir, devlet halk için var olur. Oligarşinin olduğu bir düzende, devlet belli güç odakları için var olur. Monarşinin olduğu bir düzende, devlet hükümdar, kral, padişah, çar gibi şahıslar için var olur. Teokrasinin olduğu bir düzende, devlet “Tanrı” ve din için var olur. Bugün AKP’nin Türkiye’ye getirdiği düzen, Cumhuriyet ve demokrasi hariç hepsini içermektedir. AKP düzeni, oligarşinin, monarşinin ve teokrasinin harmanlanmasıyla ortaya çıkmış 21. yüzyıla ait bir faşizm modelidir. AKP dönemi tarihe böyle geçecektir. Tarih AKP dönemini, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik bir dönemi olarak yazmayacaktır. AKP’li yıllar, Türkiye Cumhuriyeti’nin karanlık yılları olarak, demokrasinin rafa kaldırıldığı bir ara dönem olarak anılacaktır. HHH Bir ülkede bir “Cumhurbaşkanı”nın, kendisine veya bakanlara veya milletvekillerine veya Diyanet İşleri Başkanı’na yapılan eleştiriyi, devlete yapılmış bir eleştiri olarak algılayıp cezalandırmaya kalkması, o ülkede devletin de demokrasinin de bitmiş olduğunun göstergesidir. Bu aslında, bir yandan oligarşinin, bir yandan monarşinin, bir yandan da teokrasinin geçerli olduğunun ve anayasadaki demokratik düzene darbe yapıldığının itirafıdır. Ekonominin çökmesiyle ve AKP tabanının erimeye başlamasıyla, AKP’lilerin darbe senaryolarına sarılmaları boşunadır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük darbelerden birisini yapan AKP’nin kendisidir. Darbeci arıyorlarsa, kendilerine bakmaları yeterlidir. 2008 yılından itibaren anayasal düzeni, anayasada öngörülen bağımsız yargıyı; yasama, yürütme, yargı arasındaki güçler ayrılığını, hukuk devletini; düşünce, ifade, basın ve yayın özgürlüğünü, laikliği ortadan kaldıran AKP’nin kendisidir. Bir askeri darbenin gerçekleşmesi durumunda olabilecek olan hemen hemen her şey zaten AKP iktidarında gerçekleşmiştir. Bir şeyin darbe sayılması için mutlaka askeri olması gerekmez. AKP, sivil bir darbenin de yapılabileceğini kanıtlamıştır. AKP’nin bu sivil darbesi, “Ergenekon”, “Balyoz”, “OdaTV”, “Casusluk” adlı sahte yargı süreçleriyle ve kumpaslarıyla başlamış; 15 Temmuz darbe girişimi sonrasındaki olağanüstü hal ve baskı koşullarında yapılan “referandum” yoluyla, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin birçok yetkisinin yürütmeye devredilmesi, Anayasa Mahkemesi ve HâkimlerSavcılar Kurulu üyelerinin önemli bir kısmının yürütme tarafından atanması süreciyle devam etmiş; “Gezi” ve “MİT’e muhalefet” gibi sahte yargı süreçleriyle ve kumpaslarıyla, İstanbul belediye seçimi sonucunun YSK tarafından iptaliyle, seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyım atanmasıyla, üniversiteler, medya ve yargı üzerinde kurulan baskıyla, hükümeti eleştiren herkesin, “devlete karşı gelen terörist işbirlikçisi” veya “Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi” ilan edilerek cezalandırılmasıyla, günümüze kadar gelmiştir. 15 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminde bulunan Fethullah Gülen çetesini geniş ölçekte devlete sokan ve bu çeteyle 2013 yılına kadar işbirliği yapan da yine AKP’nin kendisidir. HHH Şimdi bu AKP ve onun “medya üyesi”, “araştırmacı”, “yazar”, “akademisyen” maskesi takmış soytarıları, halka darbe dersi vermeye kalkmaktadır! Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve bu devletin kurucusu, aydınlanma devrimlerinin öncüsü, Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk’ü yok etmeye çalışanlar boşuna uğraşmasınlar! İnsanlık tarihinde, gerçeklere karşı, sanılarla ve yalanlarla verilmiş bir mücadelenin, kalıcı bir zaferle sonuçlandığına dair hiçbir örnek yoktur! 11 MAYIS 2020 SAYI: 34550 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 03:59 05:43 13:05 17:00 20:18 21:55 Ankara 03:49 05:30 12:50 16:43 20:00 21:34 İzmir 04:19 05:57 13:13 17:03 20:19 21:50 Çocukların yanında havaya ateş eden polis hakkında soruşturma Polis açığa alındı Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), Mardin’in Nusaybin ilçesinde, polis aracına taş atan çocuklara havaya ateş açarak müdahale eden polis memuru hakkında soruşturma başlatıldığını ve memurun görevden el çektirildiğini açıkladı. EGM’den, sosyal medyada yer alan Mardin’in Nusaybin ilçesinde, bir site bahçesinde çocukların bulunduğu sırada havaya ateş açan polis memuruyla ilgili görüntüye ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Olayın, 24 Nisan 2020 tarihinde yaşandığı belirtilen açıklamada, “Bir site bahçesinde meydana SANCAR: NEFRET HALI IKTIDAR ZIHNIYETININ SONUCU Nusaybin’de bir polisin, site içerisinde oynayan çocukları havaya ateş açarak kovalamasına tepkiler sürerken, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, vali ve Emniyet’in olayı örtbas etmeye çalıştığını öne sürdü. Çocuğun ailesini arayarak bilgi alan ve baba Mehmet Erdal ile konuşan Sancar, her zaman ailenin yanında olduklarını, parti olarak konuyu yakından takip ettiklerini ve olayın peşini bırakmayacaklarını söyledi. Özellikle Mardin milletvekillerinin görevlendirildiğini anımsatan Sancar, konuya ilişkin Valilik’in yaptığı açıklamanın da “gayri ciddi ve olayı örtbas etmeye yönelik” olduğunu söyledi. Sancar, olayın 20 gündür üzerinin örtüldüğünü ve görüntüler ortaya çıktıktan sonra Valilik ve Emniyet’in apar topar açıklama yaptığını belirtti. geldiği anlaşılan olayla ilgili olarak; polis aracına taş atan çocuklara havaya ateş ederek müdahale eden ve olayı zamanında sıralı amirlerine bildirmeyen polis memuru hakkında soruşturma başlatılmış ve görevden el çektirilmiştir” denildi. l DHA Şerzan Kurt sosyal medyada anılacak Polis kurşunuyla öldürülen Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencisi Şerzan Kurt’un yakınları ve arkadaşları Kurt’un öldürülmesinin 10. yılında yazılı bir açıklama yayımlandı. Her yıl düzenlenen anma etkinliğinin koronavirüs nedeniyle bu yıl sosyal medya üzerinden yapılacağının belirtildiği açıklamada, Kurt’un dava dosyasında ise adaletin sağlanamadığı belirtildi. “Şerzan Kurt aramızdan ayrılalı tam 10 oldu” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, “Bu süreçte, yakalanıp tutuklanan polis memuru ise tam bir hukuksuzluk örneği sergilenerek serbest bırakıldı. Önce müebbet hapis cezası alan Şahin, daha sonra ise ‘haksız tahrik’ ve ‘mah kemeye saygı’ indirimleri alarak tahliye edildi” denildi. Açıklamada özetle şu ifadeler yer aldı: “10 senedir gerek vurulduğu yerde, gerek mezarı başında sevenleri ve arkadaşları tarafından anılan Şerzan Kurt, içinde bulunduğumuz olağanüstü durum ve öldürülüşünün üzerinden tam 10 geçmesi nedeniyle bu sefer sosyal medyadan anılacak.” l İSTANBUL/Cumhuriyet Gözaltına alınan 18 kişi adliyeye sevk edilecek Ölüm orucu sonrası hayatını kaybeden Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek’in cenazesine katıldıkları için gözaltına alınan aralarında avukatların da olduğu 18 kişinin adliyeye sevk edileceği öğrenildi. Gökçek’in cenazesi Sultangazi’deki Gazi Cemevi’nden Kayseri’ye gönderilmek üzere çıkarıldığı sırada yaşanan olaylarda 43 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanlardan 25’i karakoldan serbest bırakılmıştı. Ayrıca gözaltına alınan kişilerin polisin ağır işkencesine uğradıkları da öne sürülmüştü. l İSTANBUL Kayseri’de Ülkü Ocakları kapatıldı Kayseri Ülkü Ocakları Başkanı Serdar Turan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin talimatıyla görevden alındı. Kayseri Ülkü Ocakları ve şehirdeki bütün şubeleri de ikinci bir emre kadar kapatıldı. Turan, Grup Yorum Üyesi İbrahim Gökçek’in cenazesinin Kayseri’ye getirilmesine izin vermeyeceklerini söylemiş, cenaze Kayseri’ye girdiğinde ise bir grup ülkücü, ‘Cenazeyi yakacaklarını’ söylemişti. l Haber Merkezi BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Geceleyin açık havada sevgi duyulan biri için müzik aracılığıyla verilen küçük konser. 2/ Müzikli tiyatro yapıtı... Muğla’nın bir ilçesi. 3/ Önceden verilen güvence parası... Müzikte zaman öğesi. 4/ Kök ve çiçekleri hekimlikte kullanılan bir süs bitkisi. 5/ Osmanlı Devleti’nde taşradaki nüfuzlu ailelere verilen ad... İlkel benlik. 6/ Ruhça ve vücutça dayanıksız kimseler için kullanılan bir alay sözü. 7/ Kemiklerin yuvarlak ucu... Bal koymaya yarayan küçük tekne. 8/ Kırık kemikleri bir arada tutmaya yarayan nesne... Işın. 9/ Tecrübeli, usta... İstatistikte uzun süreli eğilime verilen ad. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ En tiz kadın sesi. 2/ Eskrimde kullanılan üç silahtan biri... Bir 1 234 5 678 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 NAV İ GATÖR 2 E DAM BAĞA 3 R EN MAK E S 1 2 4 İ S PAZ I 3 5 KESE ARŞE 6 ÖREN İ L 4 7 HOKER AR İ 5 8 ADEM A L A F 9 K A L EMB E Z İ 6 7 işte yardımcı olarak çalışan erkek. 3/ Yaprakları güzel 8 kokulu bir bitki... Bir cetvel türü.. 4/ Yiğit, kahraman... 9 Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir halka. mucize guyem ne desem laf de 5/ Çerkezlerin ulusal destanı... ğil” (Nefi)... Batık gemi enkazı. Bira yapmak için çimlendirilip 8/ Lityum elementinin simgesi... kurutularak hazırlanan arpa. 6/ Vilayet... Öğütülmüş tahıl. 9/ Gökçeada’nın eski adı. 7/ “ i Isparta’nın eski adı. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com Sıkışan iktidarların düşman ihtiyacı Sıkışan iktidarlar “düşmanla” beslenir: Kimi “Çin, virüsü laboratuvarda üretti” komplosuyla, kimi de “muhalefet darbe yapacak” propagandasıyla başarısızlığını örtmeye, kötü ekonomi tablosunu gizlemeye, safları sıklaştırmaya çalışır. Evet, virüs salgını nedeniyle Çin’i düşmanlaştıran Trump yönetimi de muhalefeti düşmanlaştıran Erdoğan yönetimi de sıkışık durumda. Bahçeli’nin IMF karnesi Ekonomi tablosu kötü ve muhalefet bunun sorumlusu olarak Berat Albayrak’ı suçluyor. Öyle ki Albayrak’ı savunmak için Devlet Bahçeli bile mesaj yayımlıyor. Hem de kendi siyasi geçmişini eğip bükerek... Şöyle ki, Bahçeli muhalefeti IMF ile işbirliği yapmakla bile suçlayabiliyor! Oysa IMF’yle Türkiye tarihinin en ağır anlaşmasını yapan hükümetin başbakan yardımcısıydı. Kemal Derviş o anlaşmaya dayanarak Türkiye’ye gelip Cumhuriyetin ekonomi kazanımlarını satmıştı! Yani Bahçeli mevcut siyasiler içinde IMF konusunda en suçlu isimdir! Muhalefet, muhalefet bile edemiyor İktidarın “muhalefet darbe yapacak” propagandası ise toplumu bölmese, kutuplaştırmasa, Sevda Noyan gibi tiplere ekrandan tehdit savurma iklimi oluşturmasa, “ucuz siyaset” der geçeriz. Velev ki muhalefetin darbe yapma hevesi olsun, kiminle yapacak? İstanbul, Ankara ve İzmir belediyelerinin zabıtalarıyla mı? Kaldı ki darbe yapacağından “korkulan” muhalefetten en çok Erdoğan memnun. Zira böyle muhalefetle sürekli iktidarda kalacağını biliyor... İktidara, en uygun şartlarda bile etkili muhalefet yapamayan muhalefetin “darbeciliği”, sıkışık durumdaki iktidarın saflarını sıklaştırması için bir propagandadan ibarettir özetle... Listeler ve mermiler Ancak demin de belirttiğimiz gibi iddianın ciddiyetsizliği nedeniyle “ucuz siyaset” deyip geçemiyoruz; zira oluşturduğu siyasi iklimle ülkeyi bölüyor, kutuplaştırıyor. Öyle ki Sevda Noyan gibi tipler, ekrandan “darbeci muhalefete” karşı liste oluşturuyor, komşularını da dahil ettiği 50 kişilik liste hazırladığını belirtiyor ve “bizim aile 50’sini götürür” diyerek açık açık ekranda “insan öldürmekten” bahsedebiliyor! “Ucuz siyaset” diyemiyoruz zira o siyasetin oluşturduğu iklimde “bir kavanoz mermi” görüntüsüyle muhalefet liderleri tehdit edilebiliyor! Fethullahçılığı aklama fırsatı Ayrıca, sıkışık iktidarın bu safları sıklaştırma hamlesi, Sevda Noyan gibi tiplere kendilerini “aklamak” için fırsat da oluşturuyor. FETÖ’cü geçmişlerini örtmek isteyenler AKP’nin muhaliflerine “saldırmakta” öne atlıyor yani... Sevda Noyan’ın İtalyan vatandaşlığı, FETÖ’nün kanallarında yıllarca program yapan kocasına 15 Temmuz’dan sonra İtalyan pasaportu almaya çalışması gibi konular bir yanda, attığı şu ve benzeri mesajlar da diğer yanda: “Fethullah Gülen Hocaefendi bizim sadece geçmişimiz değil, aynı zamanda hem bugünümüz hem yarınımız... Hatta niyetimiz ahiret birlikteliği.” İşte “50 kişiyi götürürüm” diyen Sevda Noyan aslında AKP’cilik yapmıyor, bu Fethullahçı geçmişini örtmeye çalışıyor. Bunlara göre en iyi örtme operasyonu da AKP adına muhalefete en saldırgan olmaktan geçiyor haliyle! TürkRus ilişkilerine sabotaj Şehit olmuş MİT mensubunu deşifre etmekten tutuklu olan gazeteci arkadaşlarımızın iddianamesi yayımlandı. Öyle çok şey yazılıp söylenebilir ki iddianame hakkında, sayfalar yetmez. Ancak makalemizin konusu bağlamında şu kadarını söylemeyelim: 1) FETÖ ile daha etkili mücadele etmek isteyen devlet, Barışlar’ı, Muratlar’ı tutuklamaz, tersine Barışlar’ın da Muratlar’ın da kitaplarının daha çok okunmasını sağlar! 2) Barışlar’ın ve Muratlar’ın tutukluluğuna en çok FETÖ’cüler seviniyor! 3) Murat Ağırel’in yeni çıkan kitabı Sarmal’la ilgili olarak Ahu Özyurt’un Sputnik’teki programına canlı yayında 15 dakika konuk olmasının, iddianamede “HTS kayıtları incelendiğinde, şüphelinin suça konu paylaşım yaptığı gün bir uluslararası haber ajansı ile 15 dakika görüşme yaptığı tespit edilmiştir” şeklinde yer alabilmektedir! 4) İddianamenin en hafifinden “yetersizliğini” ortaya koyan bu “tespit”, dahası iddianame yayımlanmadan önce, tıpkı kumpas günlerindeki gibi, önce gazetelere servis edilmiştir. Sıradan bir canlı yayın bağlantısı, “sır görüşme” diye yandaş basında “operasyonel haber” olmuştur! 5) Kitap tanıtımıyla ilgili bir canlı yayının “Moskova’yla sır görüşme” derecesinde iddianameye girmesi sadece bu meslektaşlarımıza 19 yıl hapis cezası verebilmeye gerekçe bulma çabası olmaktan öte “politik sorunlar” içermektedir! Çünkü bu tür “suçlamalar” son tahlilde TürkRus ilişkilerini sabote etmek isteyenlerce kullanılır! İddianamenin iki çıktısı Sonuçları itibarıyla “MİT şehidinin deşifre edilmesi” denilen bir olay iki sonuç doğurmaktadır: 1) Türkiye’de FETÖ ile en iyi mücadele eden gazeteciler etkisizleştirilmeye çalışılmaktadır. 2) Devletin Rusya ile yürüttüğü bölgesel işbirliği hedef alınmaktadır. Bu iki çıktıyı görmeden meseleyi “ama MİT kanunu var” düzleminde yorumlamak, Türkiye’nin “ciddi devlet kapasitesi” açısından büyük eksiklik olacaktır!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear