21 Haziran 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 20 ARALIK 2020 PAZAR [email protected] OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Geldikleri gibi gidecekler EROL ERTUĞRUL Mersin Şehir Hastanesi’nde bir hastaya takılı sonda erkek hemşire yok diyerek dört saat çıkarılmıyor. Neden diye sorulduğunda “Caiz değildir” deniliyor. Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı GATA, bugün Sağlık Bakanlığı’na bağlanmış, tarikatçıların ellerine bırakılmıştır. Yakın geçmişte başhekim yardımcılığına kadar yükselen bir doktor medeni yasaya, çağdaş yaşama savaş açmış, korkusuzca çağdışı düşüncelerini paylaşmıştır. Aslında bu olay buzdağının görünen yanıdır. Sağlık Bakanlığı’nın bir tarikatın elinde olduğu bilinen bir gerçektir. Aydın İmam Hatip Lisesi’nde üç öğrenci derse sarık ve şalvarla girmiş, kadın öğretmeni tehdit etmiş, “Bunların dedeleri bizim dedelerimizi kesti” demiştir. Bütçe görüşmelerinde bir AKP milletvekili “Şeriat bizim hukukumuzdur” diyor. Tarikatlar kapatılmalıdır Tarikatlar, cemaatler güzel yurdumuzu sarmıştır. Milyonlarca öğrenci tarikatların elindedir. Erkek çocuklara tecavüz, kız çocuklara tecavüz günlük olaylar haline gelmiştir. Yakın geçmişte AKP’li bir bakan Ensar Vakfı’nın bir yurdunda bir tecavüz olayını küçümsemek için “Bir defayla bir şey olmaz, büyütmemek gerekir” demişti. Bir tarikat şeyhi 12 yaşında bir kız çocuğuna olmadık şeyler yapıyor. Başka bir tarikatta kadınlar “Sorunlarınızı çözeceğiz” denilerek tacize uğruyorlar. Bir başka tarikatta bazı erkekler eşlerini getirip şeyhe teslim ediyorlar. 18 yıllık AKP yönetiminde güzel yurdumuzun getirildiği nokta burasıdır. En önemli kurum Diyanet İşleri Başkanlığı olmuştur. Kurumun bütçesi yedi bakanlığın bütçesini geçmiştir. Atatürk’ün kurduğu bu kurum, Atatürk’e düşmanlık yapmaktadır. Diyanet İşleri Başkanı hiç utanıp sıkılmadan elinde kılıçla Ayasofya’da Atatürk’e lanet okuTek adam sistemi her açıdan ülkemizi çıkmazlara sokmuştur. Ülkemiz hızla bir Ortadoğu ülkesi olma yolundadır. Her alanda baskı için yargı kullanılmaktadır. Gazeteciler hapistedir. Herkes korkuyor. muştur. Heybeliada Sanatoryumu kapatılmış Diyanet’e verilmiştir. Bu kadar parayı bu kadar olanağı Diyanet ne yapacaktır? Her hastaneye bir imam atanmaktadır. “Tarikatlar kapatılmalıdır” denilirken, birileri tarikatların denetim altına alınmalarını istiyor. Uygarlık ve bilim düşmanı kaynakları nasıl denetim altına alacaksınız? Tarikatların yaygınlaşmasına, güçlenmesine neden olan AKP’dir. Tüm tarikatlar kapatılmalıdır. Devletin hukuk tanımadığı yerde tarikatlar çığ gibi yayılmaktadır. Yargıya açık çağrı 1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Kastamonu’da söylediği “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ülkesi olamaz. En geçerli tarikat uygarlıktır, bilimden uygarlıktan başka bir yerde çare aramak aymazlıktır” sözleri unutulmamalıdır. Tek adam sistemi her açıdan ülkemizi çıkmazlara sokmuştur. Ülkemiz hızla bir Ortadoğu ülkesi olma yolundadır. Her alanda baskı için yargı kullanılmaktadır. Gazeteciler hapistedir. Herkes korkuyor. Hiçbir hukuki kural yoktur. TBMM etkisizleştirilmiştir. Bakanlar kurulu seçilmişlerden değil, atanmışlardan oluşmuştur. Yolsuzluklar tepe noktasına varmıştır. Sayıştay raporlarına göre her kurumda devlet milyonlarca lira zarara uğratılmıştır. Yabancı paranın her gün çılgınca artışı karşısında damat Maliye Bakanı kargaları bile güldürecek bir biçimde “Artan döviz beni ilgilendirmiyor” demiş sonra da görevinden çekilmiştir. Damadın bozuk bir Türkçe ile yazılmış dilekçesi bir din adamının dilekçesi gibidir. Damattan kurtulmak yetmez, AKP’den kurtulmak gerekmektedir. Saray’ın günlük harcamaları on milyon TL’yi geçmiştir. Bu durumda Erdoğan yoksullara sabır önermektedir. Kendileri görülmemiş bir saltanat ve varlık içinde yaşarken halkın sıkıntıları onlara vız geliyor. Dışişleri’ne meslekten yetişmiş gerçek diplomatlar değil, AKP’li yandaşlar atanıyor. Tüm dünyada yalnızlaştık. Bunun sonucu olarak uluslararası sularda bir gemimiz Alman savaş gemisi tarafından durdurulup aranıyor. Personel gözaltına alınıyor. Bu olay ülke olarak önemsenmediğimizin kanıtıdır. İzmir depreminde çürük binalar onlarca vatandaşımızın canını almıştır. Hiçbir önlem alınmıyor. Erdoğan hukuk reformundan söz ediyor. Tam bir aldatmaca. Cumhuriyet gazetesine art arda ilan kesme cezaları veriliyor. Hukuk yok. Erdoğan yargıya açıkkapalı talimatlar veriyor. Bir mafya lideri Kılıçdaroğlu’nu tehdit ediyor. Yönetim destek veriyor. Onarmak zaman alacak Ulusal bayramlar türlü nedenlerle kutlanmıyor. Lozan kutlanmıyor. Geçen yıllarda 23 Nisan’ı unutturmak için Arap ülkelerinde bile olmayan “kutlu doğum haftası” diye bir şey uydurmuşlardı. Bu yıl 30 Ağustos’u unutturmak için Malazgirt ve Alparslan’ı öne çıkarmaya çalıştılar. Koronanın insanlarımızı yok ettiği dönemde halka yalanlar söyleniyor, gerekli önlemler alınmıyor. Can kayıpları her gün artıyor. Aşıda tam bir karmaşa yaşanıyor. Yeterli aşı sağlanamamış. Baroların genel kurulları salgın gerekçesiyle hukuka aykırı olarak engellenmiştir. İkinci baroya imza vermeleri için Ankara’da kamu avukatları sürgün ile tehdit edilmektedirler. Geldikleri gibi gidecekler. Yıktıklarını yapmak ise zaman alacaktır. çeli bu sözlere şöyle karşılık verdi: “Siyaset eskisi bir şahsın, televizyona çıkıp Sorosçu Osman Kavala ile terörist Demirtaş’a güzellemeler yapması kelimenin tam anlaOsman Kavala mıyla çarpıklık, hatta ahmaklıktır. davasının örnek Bu şahsın iki suçlunun serbest bırakılmasını isolduğu adalet reformu temesi suçluyu övmektir, suça iştiraktir, ihanete yaSevgili okurlarım, tam da iktidarın bilmem kaçıncı sözde “Adalet Reformu”nu gündeme getirdiği sırada, Osman Kavala’ya açılmış olan davalardan birinin daha duruşması yapıldı ve Kavala’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi. AİHM’nin kendisi hakkında tahliye edilmesi kararı vermesine, iki kez tahliye ve bir kez beraat etmesine rağmen hâlâ hapiste olan Osman Kavala’nın şu anda Anayasa Mahkemesi’nde görüşülmekte olan bir “hak ihlali başvurusu” da bulunuyor. HHH Tam bu dava öncesinde olupbitenleri kısaca anımsayalım: Önce Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni bir “Adalet Reformu” haberi verdi: “İnsan Hakları Eylem Planı’na özellikle ehemmiyet veriyoruz, eylem planında zaten belli bir aşamaya gelinmişti. Temel hakların korunmasından mülkiyet hakkının geliştirilmesine kadar pek çok ilave hükümleri ilgili tüm taraflarla istişare ederek bu eylem planına derç edeceğiz.” Arkadan Adalet Bakanı şöyle dedi: “İster yabancı, ister yerli yatırımcı, ister işçi, ister çiftçi, ister işveren, ne olursa olsun hukuk güventaklıktır.” Bütün bunların arkasında Erdoğan tekrar şöyle bir yorum yaptı: “Son günlerde bizimle asla ilgisi olmayan, kimi bireysel açıklamalar ile reform gündemimize yaptığımız vurgular bahane edilerek yeni bir fitne ateşi yakılmaya çalışıldığını görüyoruz. Gezi olaylarının finansörü olanlarla, Kavala’larla hiçbir zaman bir arada olamayız.” Bu arada önemli bir olay da yaşandı: İktidarın çizgisindeki uygulamalarıyla dikkat çeken önemli bir savcı, önce Yargıtay üyeliğine oradan da Anayasa Mahkemesi adaylığında yapılan seçimde birinci sıraya yükseltildi. Yani iktidarın yargı organları üzerindeki büyük denetimi bir kez daha ortaya çıktı. HHH İşte, Gezi Davası’ndaki temelsiz iddialardan beraat eden ve tahliye edilmeden önce, hakkında açılan darbe ve casusluk iddialarıyla ilgili olarak yeniden tutuklanan Osman Kavala’nın duruşması bu ortam içinde, yapıldı. İddianamedeki suçlamaların hiçbirinin, olgusal temele, delile, somut bir eylemin incelenmesine dayandırılmamış olduğunu belirten Kavala savunmasında liğini bu anlamda vatandaş lehişöyle dedi: ne koruyacak, tutuklamaların key“Beraat ve tahliye kararlarına karfiliğinden uzak, tutuklamayı istis şın yıllardır tutuklu olmam işkence na olarak değerlendiren, hukuk gü haline geldi. venliğini daha da güçlendiren uyHayatım boyunca askeri darbegulamaları hep beraber sağlaya lere karşı çıktım. Ordunun siyasete cağız.” karışmasını eleştirdim. Bunlardan sonra CumhurbaşGülenci örgüt ile irtibatım olmadı. kanlığı Yüksek İstişare Kurulu Hayat görüşüm buna izin vermez.” Üyesi Bülent Arınç Osman KavaHHH la davası için şöyle dedi: Evet, yeni “Adalet Reformu “Ben iddianameyi okudum. Hâlâ Paketi” ilan edildiğinde görülen tutuklu kalmasına hayret ediyorum. bu dava, hem iç hem de dış dünTahliye edilmesi lazım. Bu iddia yaya, yeni bir “Adalet Reformasnameleri okuduğumda çocuk bile yonuyla” değil, olsa olsa yeni bir yazmaz bunu dedim, cüppeyi bile “Adalet Deformasyonuyla” kargiyesim gelmişti. Çıkması lazım.” şı karşıya olduğumuzun haberini Derken MHP lideri Devlet Bah veriyor galiba! DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgeli haberleri nedeniyle Cumhuriyet Gazetesi’ne uyguladığı resmi ilan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ediyoruz. Haber alma özgürlüğümüz için C’in yanındayız. ODTÜ MEZUNLARI ALMANYA DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgeli haberleri nedeniyle Cumhuriyet Gazetesi’ne uyguladığı resmi ilan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ediyoruz. Haber alma özgürlüğümüz için C’in yanındayız. İ.Ü.TIP FAKÜLTESİ 1964 GİRİŞLİ ATATÜRKÇÜ DOKTOR KIZLAR http://www.cumhuriyetkitap.com.tr DAYANIŞMA Basın İlan Kurumu’nun belgel haberler neden yle Cumhur yet Gazetes ’ne uyguladığı resm lan kısıtlamasını kınıyoruz. Basın özgürlüğünü yok sayan kararı protesto ed yoruz. Haber alma özgürlüğümüz ç n C’ n yanındayız. FİKRET ÇAMLI ANISINA EŞİ ve KIZLARI Mücadeleyi sürdürüyoruz! Desteğinizi bekliyoruz. Bilgi hattı: 0312 231 1923
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear