Catalog

4 21 EKİM 2020 ÇARŞAMBA HABER Akşener, partisindeki tartışmayı değerlendirdi, AKP’li Turan’a yanıt verdi: ‘Jeopolitik yükseliş’in işlevi Dünya sisteminde eskinin öldüğü, yeninin ise doğmadığı günlerdeyiz. Amerikan hegemonyası zayıflıyor; “düzen kurucu” aktör görüntüsü, içeride kendi krizleriyle baş edemeyen, sorun çözmekten aciz bir devlet görüntüsüyle yer değiştiriyor. Böyle zamanlarda güç boşluğu doğuyor, bir geçiş süreci yaşanıyor ve jeopolitik rekabet, askerileşmiş dış politika öne çıkıyor. Ekonomik güç biriktirme savaşıyla coğrafistratejik konumlara etki etme mücadelesi böyle dönemlerde daha da iç içe geçiyor. Dünya genelinde savunma harcamalarında tam da bu nedenle yeniden artış yaşanıyor. Eski düzen çürürken, oluşan güç boşluğuna yeni aktörler hamle yapıyor. Bu da paylaşım kavgalarını artırıyor. Geriden gelen, gelişimini ya da birliğini daha geç tamamlayan veya kendisinin dar bir alana hapsedildiğini, etki sahasından dışlandığı için mağdur olduğunu savunan ülkelerden yükselen gerici siyasetler, sonunda bir dünya paylaşım savaşını da tetikliyor. Bizdeki iktidar bloku da kendi ideolojik ve siyasal gündemini bu yeni ortama göre, milliyetçi bir tonla yapılandırıyor uzun süredir. Bunun için de jeopolitik süreçlere aktif müdahale biçilmiş kaftan. Nitekim Doğu Akdeniz’de, Libya’da, Suriye’nin kuzeyinde, Kıbrıs’ta, Dağlık Karabağ’da jeopolitik rekabetin içinde aktif olarak yer alan iktidar bloku, iç siyasette desteğini alamayacağı ya da desteği zayıflama riski taşıyan kesimleri yeniden etrafında toplamak için bir “milli seferberlik ve şahlanış” anlatısı oluşturuyor. İktidarın “jeopolitik yükseliş” anlatısı, Türkiye’nin küresel güç boşluğunda yeni bir düzen kurucu aktör olarak öne çıkmaya başladığı tezine yaslanıyor. Gerçekliği başka bir yazının konusu, bu anlatının iç siyasetteki işlevi nedir peki? Milliyetçi stratejinin etkileri Her şeyden önce içerideki ekonomik tabloyu, işsizliği, yoksulluğu örtüyor. Sınırlı bir azınlığın refah içinde yaşadığı, çoğunluğun yoksullaştığı yeni düzenin beceriksizliklerini gizliyor. Diğer yandan da ekonomik kötüleşmenin, jeopolitik rekabette sağlanacak üstünlüklerle, elde edilecek yeni kaynaklarla giderileceği yönünde bir umut aşısı yapılıyor. Oysa bu bozuk düzen sürdükçe, aslan payını yine halk görmeyecek. Türkiye’nin içeride zayıf, kırılgan bir hükümet sistemiyle ve Cumhuriyet rejimiyle yönetilmesinin yıllarca ülkeyi “etki kapasitesi” bakımından geride bıraktığı fikrinin propagandasının yapılmasına; Türkiye’nin yeni sistemle birlikte atağa geçtiğinin, her alanda söz sahibi, oyun kurucu ve caydırıcı ülke haline geldiğinin anlatılmasına zemin hazırlıyor. Yani demokrasiden uzaklaşmanın ve yeni sistemin faydaları alttan alta işleniyor. İçeride iktidarın devletle hükümeti özdeş kılan, sistemi denetimsiz şekilde tekelleştiren düzenine karşı çıkanların, dış politika ve jeopolitik hamleler söz konusu olduğunda bu ikisi hâlâ ayrıymış gibi davranmasına, iktidarın stratejilerine onay vermesine; hükümetten bağımsız bir devlet aklı varmış gibi bir sanal algı yaratmasına yarıyor. Son olarak, güvenlikçi dış politika araçları öne çıkarıldıkça, iç siyasal gündem de bu güvenlik temelli söyleme göre şekilleniyor. Buna karşı ses çıkarmanın, “yurtseverlik” hedeflerinin bu iktidarın izlediği yoldan ve onun arkasında sıralanarak mümkün olmadığını savunanların ise “gayri milli” olarak kodlanması sayesinde, içeride de eleştirel düşüncelerin zemini salt ekonomik alana sıkıştırılıyor. Ekonomi konuşmak sadece gerçek gündem olduğu için değil, şimdilik tek güvenli, konforlu eleştiri/ muhalefet sahası olarak elde kaldığı için de bu kadar yaygınlaşıyor. Pazar günü KKTC’de gerçekleştirilen seçimlerde de görüldü, sınandı. Bu jeopolitik strateji seçmenler üzerinde etkili olabiliyor. Neyse, “ekonomi kötü, ilk seçimde gidecekler, biz hiçbir konuda ses çıkarmayalım ki oyuna gelmeyelim” demeyerek canınızı sıktım yine, esenlikle. ‘Yıpranma hakkının kapsamı genişletilmeli’ CHP’nin gazeteci kökenli milletvekilleri Atila Sertel, Utku Çakırözer ve Yüksel Mansur Kılınç, Meclis’te düzenledikleri basın açıklamasında, Plan ve Bütçe Komisyonu’nun gündeminde olan yasa teklifindeki “gazetecilere yönelik yıpranma hakkı”na ilişkin maddenin kapsamının genişletilmesini istedi. “Anayasa Mahkemesi’nin, gazetecilerin özlük haklarıyla ilgili yasa çıkarılmasına yönelik karar aldığını ancak TBMM’nin henüz bu konuyu gündemine dahi getirmediğini” vurgulayan Sertel, yıpranma hakkının sadece basın kartı sahiplerine tanınmak istendiğini söyleyerek, bu durumu eleştirdi. Çakırözer ise “4875 Sayılı Kanun kapsamında çalışan basın emekçileri de kapsama dahil edilmeli” dedi ve bu şekilde yasalaşması halinde Yüksek Mahkeme’nin bu düzenlemeyi de iptal edebileceğini aktardı. l ANKARA/Cumhuriyet Saldırıyı bekliyorduk İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün partisinin grup toplantısının ardından İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın önceki akşam bir televizyon kanalında “İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu’nun FETÖ ile bağlantısı olduğu” yönündeki açıklamasıyla başlayan tartışmayla ilgili soruları yanıtladı. “Sayın Kavuncu bugün Sayın Özdağ’ın sözlerini, iddialarını ispatlayabilmesi için bir imkân sunuyor. Kendisiyle ilgili suç duyurusunda bulunuyor. Dolayısıyla onu hep beraber göreceğiz” diyen Akşener, AKP’li Bülent Turan’ın İYİ Parti’ye yönelik açıklamalarına dikkat çekerek şöyle konuştu: “Doğru Yol Partisi’nin genel başkan yardımcılığını ve bakanlığını yaptığım bir dönemde, o dönemde 43 milletvekili Doğru Yol Partisinden hangi şartlarda nasıl ayrılmıştı, onu biliyorum ve sonra onun Türkiye’ye nelere mal olduğunu da biliyorum. Şimdi ilginç olanı ben hem Sayın Çıray’ın hem Sayın Özdağ’ın ölçü kaçsa da fikirlerine yönelik saygı duydum. Grev ve protesto yapma eylemlerine de saygı duydum. Benim konuştuğum gruba katılmamalarına saygı duydum. Ama Sayın Bülent Turan’ın bugün büyük bir iştiyakla büyük bir zevkle ortaya koyduğu düşünceleri de benim için çok manidar oldu. Birden kendimi 1997’lerde, 1998’lerde hissettim. Şimdi Sayın Bülent Turan’ın yazdıkları, attığı tweet üzerinden bakÖZDAĞ: ÖNCE KENDI BAHÇENIZI TEMIZLEYIN İYİ Parti Milletvekili Ümit Özdağ, Turan’ın bu açıklamasına Twitter hesabı üzerinden yanıt vererek “Sayın Turan, İYİ Parti olarak ülkemizin menfaatını partimizin menfaatından üstün tuttuğumuz için ve sonunda ‘Allah Affetsin’ dememek için sorunlu gördüğümüz durumlara gerekli müdahaleleri yapıyoruz. Bu İYİ Parti’nin meselesidir; siz öncelikle kendi bahçenizi temizleyin” dedi. Özdağ aynı paylaşımda Akşener’e de “Ayrıca İYİ Parti içerisinde operasyon arayanlar İYİ Parti’nin son iki kongresinde kirli tezgâhları kurgulayanlara, işbirlikçilerine ve bombanın pimini ilk çekenlere baksınlar” karşılığını verdi. Özdağ, ihraç iddialarına ilişkin “İlgilendiğim bir şey değil. Milletvekillerinde prosedür böyle işlemiyor. Ben partimdeyim bir yere gitmiyorum” dedi. tığımız zaman elbette başka bir gözle inceleyeceğiz bundan sonraki hadiseleri. Biz, partimize bir saldırının olacağını bekliyorduk elbette çünkü araştırma şirketlerinde 1315 arasında sonuçlar bulununca kışkışlığını, her zaman onu biliyorduk da şimdi bakacağız duruma.” Akşener, Özdağ’ın “İYİ Parti HDP ile yakınlaştı” sözleriyle ilgili ise “O çok büyük bir yalandır. Yalancıdır bunu söyleyen” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet AKP’LI TURAN’DAN ‘İYİ PARTI DAĞILACAK’ IDDIASI AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, önceki akşam Özdağ’ın Kavuncu ile ilgili iddialarından sonra Twitter hesabı üzerinden “İYİ Parti’de kim FETÖ’cü, kim değil bilemem ama 1 yıl önce ‘İYİ Parti bir operasyon için kuruldu, seçimden sonra dağılma süreci başlayacak’ demiştik. Partisine küsen genel başkan, milletvekili istifaları, kongrede liste oyunları derken şimdi de malum tartışma. Bekleyin, grup bile kuramayacaklar” dedi. Turan konuyla ilgili dün de TBMM’de düzenlediği basın toplantısında “Sayın Akşener gibi bakanlık, genel başkanlık yapmış kıymetli bir siyasetçinin, kendi partisinin iç sorunlarının müsebbibi olarak başka bir partinin yöneticisini göstermesini şık bulmadığımı ifade etmek isterim. Oysa biz o grup toplantısında o toplantıya katılmayan milletvekillerinin katılmayışlarının nedenini Sayın Akşener’den duymak isterdik. Çok sayıda vekilin şimdiye kadar istifa edip başka partiye geçmiş olmaları konusundaki değerlendirmelerini merak ederdik. Kongrelerde çizik yapıldı mı yapılmadı mı, liste oldu mu olmadı mı, bundan genel başkanın bilgisi var mıydı yok muydu tartışmasını açıklamasını beklerdik” dedi. Özdağ’ın Kavuncu’ya yönelik suçlamasının parti içi tartışma olarak değerlendirilemeyeceğini söyleyen Turan, “Biz başka partilerin içişlerine karışmayacak kadar tecrübeli insanlarız. Ancak mevcut İYİ Parti milletvekilinin bir il başkanı hakkında şoke edici iddiada bulunması artık o partinin değil, Türkiye’nin gündemidir. Yani sizin vekiliniz il başkanınız hakkında terörist iddiasında bulunacak, biz bunu iç meseledir, görmeyelim diyeceğiz. Bu, doğru bir yaklaşım olmaz” diye konuştu. İLÇE BAŞKANLARINDAN KAVUNCU’YA DESTEK İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın İl Başkanı Buğra Kavuncu hakkında “FETÖ’cü” sözlerinin ardından 39 ilçe başkanı Özdağ’ın ihraç edilmesi istemiyle partinin merkez disiplin kuruluna dilekçe verdi. Özdağ’ın danışmanı Hüseyin Evren Kavas da danışmanlık görevinden istifa ettiğini açıkladı. Buğra Kavuncu da katıldığı bir televizyon programında “Oturduğu yerden kurduğu iki cümle ile insanların hayatına kastedenler, itibar suikastı yapanlar bedelini en ağır şekilde ödeyecektir” dedi. Kavuncu bugün de Özdağ hakkında suç duyurusunda bulanacağını belirtti. l İç Politika İYİ Parti’de il ve ilçe başkanları muhalif kanada ‘grup toplantısına girin’ çağrısı yaptı Teşkilattan ‘birlik’ mesajı İYİ PARTI GENEL BAŞKANI AKŞENER, CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’I ELEŞTIRDI: Sıkıştıkça gaz buluyor İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşaner, Cumhur İttifakı belediyeleri tarafından başlatılan askıda ekmek kampanyasına ilişkin, “Hem ekonomi uçuyor deyip hem de askıda ekmek kampanyası başlatıyorsanız, biriniz yalan söylüyor demektir” dedi. Partisinin grup toplantısında konuşan Akşener, şunları söyledi: “Askıda ekmek uygulaması, öyle ortalık yerde, parti logolu askı yaptırarak değil, fırında, usturupluca yapılan bir uygulamadır. Ancak asıl dikkat edilmesi gereken gerçek şu: Hem ekonomi uçuyor deyip hem de askıda ekmek kampanyası başlatıyorsanız, biriniz yalan söylüyor demektir. Ya ‘uçuyoruz’ diyen yalan söylüyor ya da ‘sabır’ diyen yalan söylüyor. Sayın Erdoğan, müjdelerini hep sıkıştığı anlara saklar. Cumartesi günü, geminin güvertesine çıktı ve 85 milyar metreküplük yeni bir doğalgaz keşfinin müjdesini verdi. Sıkıştıkça gaz bulup zor durumdaki vatandaşın, kendinizce gazını almaya çalışmanız, artık sıktı. Hayaller, doğalgazla zengin olmuş Türkiye; gerçekler, askıda ekmek kampanyası.” l ANKARA Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüz yüze eğitimin kapsamının genişletildiğini duyurdu: 5. ve 9. sınıflar da okula gidecek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ortaokul 5 ve lise 9. sınıfların, 2 Kasım’dan itibaren yüz yüze eğitime başlayacağını açıkladı. Erdoğan, Kabine Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı seçilen Ersin Tatar’ı tebrik ederek, “Kıbrıs Türklerinin sandıkta ortaya koydukları tercihi, Türkiye ile birlikte ortak bir gelecek kurmak kararlılığının nişanesi olarak görüyoruz. Doğu Akdeniz’in tamamını kapsayan siyasi ve ekonomik etki alanı mücadelesinde Türkiye’nin gösterdiği adil ve güçlü duruşa Kıbrıs Türkleri de sahip çıkmıştır” dedi. Karadeniz’de keşfedilen rezerv miktarının 405 milyar metreküpe ulaştığını anımsatan Erdoğan, “Fatih gemimiz, önümüzdeki ay yine Sakarya gaz sahasındaki Türkali1 kuyusunda sondaja başlayacak. Elimizdeki veriler Türkali1 kuyusundan da en az Tuna1 kuyusu kadar önemli ve verimli keşif haberleri alabileceğimize işaret ediyor” ifadelerini kullandı. Yüz yüze eğitimin kapsamının genişletildiğini açıklayan Erdoğan, “Eğitimde yeni bir adım daha atarak, ortaokullarda 5, liselerde 9. sınıflarda yüz yüze eğitim öğretim faaliyetlerini 2 Kasım itibarıyla başlatıyoruz. Halen uzaktan eğitimin sürdüğü ilgili sınıflarda gelişmelere bakarak kamuoyuna ilan edeceğiz” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet ASKIDA EKMEK KAMPANYASINI ELEŞTİRENLERİ SUÇLADI: Vay ekmeksizler vay MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, başlattığı “askıda ekmek koyduk, şu işe bakınız ki ekmeksizler birer birer sakekmek kampanyasına” yönelik landıkları delikten fırlayarak oreleştirilere partisinin grup toptalığa çıktılar. Vay ekmeksizler lantısında yanıt verdi. vay, milletimizin ekmeğine bile İstanbul’da, 200 gram ekgöz koyacak kadar nankörsümeğin 1.25 liradan 1.50 liraya, nüz. Deva yerine beladan iba240 gram ekmeğin de 1.50 liret olan siyasi fosiller sazan giradan 1.75 liraya çıktığını söyleyen Bahçeli, bu durum karBahçeli bi ağa takıldılar, askıya çıktılar. ‘Askıya ekmeğin koyulmasını şısında “askıda ekmek kampanyası milletin açlığa mahkum edilmesi’ diye nı başlatıp, dar ve orta gelirli yurttaş gören siyasi devşirmeler bizim nezdilara destek vermeye gayret ettikleri mizde sadece erdemsiz ve cibiliyetsiz ni” ifade etti. “Kampanyanın bir tep değil aynı zamanda da ekmeksizdir. ki veya eleştiri değil, manevi bir göre Ekmekleri yoksa, bizden istesinler, vin hassasiyeti olduğunu” dile getiren onlara da gönderecek cömertlik bizde Bahçeli, şunları kaydetti: “Biz askıya vardır.” l ANKARA/Cumhuriyet CHP’DEN İYİ PARTİ YORUMU: Millet İttifakı’nı etkilemez MAHMUT LICALI CHP içinde, İYİ Parti’de yaşanan tartışmalar konusunda, daha önce partiyi karıştırmaya yönelik girişimlerin şimdi İYİ Parti’de yaşandığı yorumları yapılırken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu daha önce partinin sokağa çekilmesi için bazı provokasyonlar yapılacağına dikkat çektiği anımsatılıyor. CHP kulislerinde İYİ Parti’yi karıştırmaya yönelik bir çabanın olduğu görüşü dile getiriliyor. Üst düzey bir yönetici, “CHP’ye yapılanlar İYİ Parti’yi de yapılıyor. İYİ Parti’yi de karıştırma çabası var. Ama bunlar Millet İttifakı’nın bozulması sonucunu doğurmaz” değerlendirmesini yaptı. l ANKARA SELDA GÜNEYSU İYİ Parti’nin 2. olağan genel kurultayın’da “oy verilmeyecekler” listesinde adı bulunan İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın, “İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu’nun FETÖ’cü olduğunu ve Kars’ın HDP’ye kazandırıldığını” iddia etmesi, parti içindeki muhalefet cephesinde de tartışmalara neden oldu. Parti kulislerinde Ümit Özdağ’ın “ihraç edilebileceği” konuşulurken, il ve ilçe başkanlarından da parti içi muhalefete, “Grup toplantısına katılın, birlik ve beraberlik mesajı verin” dediği, bu nedenle 5 isim dışındaki muhalif ekibin dünkü grup toplantısına katıldığı ifade ediliyor. Özdağ’ın bir televizyon kanalında yaptığı açıklamaların ardından parti içinde yeni bir tartışma başladı. Edinilen bilgilere göre, il ve ilçe başkanlarının, önceki gece muhalefet cephesinde yer alan milletvekillerini arayarak, “Grup toplantısına katılın, birlik ve beraberlik mesajı verin. Partimize yönelik hamleler yapılıyor. Bu durum parti içi bölünmelere neden olur. Bölünme istemiyoruz” diyerek uyarıda bulunduğu kaydedildi. Bunun üzerine aralarında Ayhan Erel ve Aylin Cesur’un da olduğu milletvekilleri partinin grup toplantısına katılma kararı alırken, Feridun Bahşi, Ümit Özdağ, Aytun Çıray, Durmuş Yılmaz ve İsmail Koncuk ise tercihini yeniden “katılmama” yönünde kullandı. ‘Özdağ ihraç edilmeli’ Parti kulislerinde Özdağ’ın açıklamalarının Koray Aydın ve cephesini güçlendirdiği de ifade ediliyor. Parti içi muhalefette yer alan bazı isimlerin de “Özdağ’ın ihraç edilmesi gerektiği, partiyi Cumhur İttifakı karşısında savunmasız bıraktığı” görüşünde olduğu ileri sürülürken, Akşener’in daha önce yaptığı “Demokrasiden yanayım. Kimseyi ihraç etmek istemiyorum” açıklamasına atıfta bulunuluyor. Parti içinde “Demokrasi nereye kadar? Partiye zarar veren bir isim nasıl partide tutulacak? Bunun adı demokrasi midir?” sözleri de dillendiriliyor. Özdağ’ın disiplin kuruluna sevk edilip edilmeyeceği konusunda son sözü ise Akşener söyleyecek. Öte yandan, 39 il ve ilçe başkanının Özdağ’ın partiden ihraç edilmesi için imza topladığı da ifade ediliyor. Yine bazı milletvekilleri de Özdağ’ın partiden ihraç edilmesi gerektiğini dile getiriyor. l ANKARA