16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 23 Eylül 2018 EDİTÖR: GÜRER MUT TASARIM: EMİNE BİLGET toplumHuedrüaşdüımnüınydoarkitMhaaeKphyomabmüteüıtynnüMıniksataiçlnboglağiaşGltkuÖıal’RndnÜuığYnıOR Gazeteci Erdal Emre’nin halktan yana çalışmalarıyla her kesimin sempa tisini kazanan ve “Komünist baş kan” olarak bilinen Tunceli’nin Ovacık İlçesi Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu’nun haya ALİ AÇAR tı ve belediyecilik anlayışını anlat tığı “Ovacık’ta Yeşeren Umut Komü ORGANİK FASULYE HASADI BAŞLADI Maçoğlu’nun öncülüğünde ekimi yapılan kuru fasulyenin hasadına başlandı. Kuru fasulyenin hasadı için her gün çok sayıda gönüllü bölgeye gelirken, Maçoğlu da fasulyenin toplanması çalışmalarına katılıyor. Bu yıl farklı organik ürünleri de satışa sunduk “Ürünleri tüketiciye kargo ile yolluyoruz. Her gün bir kamyon kargo gidiyor ve talepleri karşılayamıyoruz. İs tanbul Gazi Mahallesi ve Göztepe’de iki organik ürün marketi açtık. Maltepe, Kadıköy ve Bakırköy belediyeleri ile görüşmeler yaptık. Yakın zamanda nist Başkan” kitabı iki ayda 15 baskı larını söyleyen Maçoğlu, organik ürün bize yer sağlayacaklar ve marketler yaparak okuyucudan büyük ilgi gör marketleri kuracakla açacağız. Ankara ve İzmir’de de orga dü. Maçoğlu’nun belediyecilik anla rını söyledi. Maçoğlu, nik market açacağız” diye konuştu. yışı, düzen siyasetinden farklılığıy la yeni bir umut yaratıyor. Türkiye’de siyasete ve siyasetçilere olan güvenin azaldığı son dönemde kitabın yazarı Erdal Emre ile konuştuk. n Kitabınıza okurların büyük ilgi si var. Bu ölçekte bir ilgiyi bekliyor muydunuz? Ovacık Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu yurtiçinde veya yurtdışında, gittiği yerlerde büyük bir ilgi ve sevgi ile karşılanıyor. Her açıklaması ulusal medyada haber olu yor. Kitap iki aylık sürede 15 baskı yaptı. Bu ilginin giderek artacağını düşünüyorum. Büyük kitabevlerinin yanı sıra birçok ilden bakkal, market, kırtasiye gibi dükkân sahipleri ara yarak kitabın satışını yapmak istiyor lar. Toplumun muhalif kesimlerinde başarıya ve umuda olan açlığı da gö rüyoruz bu ilgide. Toplum, umut va at eden isimleri başka bir noktaya ko yuyor. Bu ilgi siyasetçilerden beklentileri de açığa çıkartıyor. gerek patik olarak büyük birikimleri var. Harekete geçilmesiyle bu biri yor. Türkiye’de laik eğitim her geçen gün örseleniyor, yıpratılıyor. Genç di. Her alanda Türkiye’nin birikimleri yok edildi. Son yıllarda Dikili’de Siyasetçi güven vermeli n Toplum nasıl bir siyasetçi görmek istiyor? İnsanlar yöneticilerin kendi sorunlarına çözüm bulmasını istiyor. Bu, şu alama gelmesin: “Ben oturayım, yönetici sorunlarımı çözsün.” Hayır, bu değil. Ovacık’ta olan bunun tam tersi. Siyasetçi önce toplumu dinlemeli. Sorunları toplumdan kimlerin küçük bir ilçede nasıl olumlu sonuçlar doğurduğunu görüyoruz. Seçimden seçime sandığa gidip sonra da siyasete küsmek kısır döngüsünü kırmanın yolları var. Üretim üzerinden, ihtiyaçlar üzerinden özellikle eğitim alanında toplumsal örgütlülüğü ve dayanışmayı büyütmek çok önemli. Önümüzdeki seçimlerde böyle örneklerin 20’ye 30’a çıktığını dü lerin FETÖ gibi gerici yapıların elinde ne hale geldiğini yaşayarak öğrendik. Eğitimde tarikatların etkisi ise artarak sürüyor. İlerici solcu kesimler eğitime gerek okul kurarak, gerek yurt açarak destek olmazlarsa kendi çocuklarının geleceğini de koruyamayacaklar. Organik tarıma öncelik n Kitabın içeriğine gelecek olur görmeli. Sonra çözüm yollarını toplum ile birlikte uygulamalı. Anahtar kelime güven. Siyasetçi güven vermeli ki top 2 ayda 15 baskı Komünist Başkan’ın imza etkinlikleri: sak, siz bu kitapta ne anlatıyorsunuz? Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı birçok sorunun yanıtlarını barındıran bir çalış lum onunla birlikte yola çıksın. Dikkat ederseniz son yıllarda projelerin çoğu seçmende karşılık bulmuyor. Kitabı hazırlarken, Maçoğlu’nun vaatlerini anlattığı bro l 27 Eylül Perşembe saat 17.30 İstanbul Perpa l 28 Eylül Cuma saat 18.00 Bursa Karaman Dernekler Yerleşkesi l 29 Eylül Cumartesi saat 18.00 İstanbul Kadıköy Barış Manço ma modeli bence. Türkiye’de üretimden çok tüketim ekonomisi var. Tarım neredeyse bitme noktasına geldi ama Maçoğlu o bölgede tarımı ayağa kaldırdı. Belediyenin desteği ile yerli tohum şür geçti elime. Seçilmesi Kültür Merkezi başta olmak üzere birçok or durumunda nelerin yapı ganik tarım ürünü yetişti lacağı tek tek sıralanmış. riliyor. Suni gübre, ilaç vb. Şimdi bakıyorum, 4.5 yıl kullanmak yasak. Ve çok da lık sürede söylediklerinin yüzde 90’ını gerçekleştirmiş. Bazı durumlarda da bürokratik engeller aşılamadığı için yol alınamamış. Bazı noktalarda ise hedeflenenin ötesinde başarı sağlanmış. “Açık ve denetimi esas alan belediyecilik” yapılacağı vaadinde bulunulmuş ve gerçekleştirmiş. Belediyenin gelir gider, borç, alacak durumu her yıl belediye binasına asılıyor, internet sitesinden de ilan ediliyor. Çocuklar dahil, vatan şünün. Dayanışma ve umut nasıl da dalga dalga yayılır. Solcular yapamaz, beceremez, onların dikili ağacı yoktur algısını kırmanın yolu da bence yerel yönetimlerden geçer. n Kitabın telif gelirleri yoksul öğrencilere burs olarak verilecek. Bu kararı almanızı tetikleyen şey nedir? Her yıl Tunceli’den LYS, YKS sınavlarında birinciler çıkıyor. Tunceli eskiden beri okuma yazmaya çok önem veren bir il. Ancak bu ba ha ucuza halka sunuluyor. Bir başka önemli yönü de toplumsal dayanışmayı ön plana çıkaran bir üretim tarzının olması. Maçoğlu’nun yaşam hikâyesinin alt metninde ise Türkiye’nin yakın siyasi tarihinin yansımaları var. Örneğin solun 1970’lerde kırsal kesimlerdeki etkisi ve köylülerin sol ile tanışması... Askeri darbelerin günümüze kadar geçirdiği değişim. Eğitim sisteminin nereden nereye geldiği... Kitabı oku daşlar randevu almadan, bir engelle şarının önemli bir ayağı hep eksik. yanlar fark etmişlerdir. Maçoğlu’nun karşılaşmadan belediye binasına gi Tunceli’den büyük kentlere okumaya kişiliğinin şekillenmesinde öğret dip sorunlarını çekinmeden başkanın gelen birçok öğrenci yurt, burs soru menlerin rolü çok büyük. 1980 darbe yüzüne söylüyor. nu ile karşılaşıyor. Hatta, mecburen si öncesinde özellikle köylerde öğret n Peki buna rağmen neden umut çocuğunu tarikat yurtlarına vermek menlerin rolü belirleyici. Köyde öğ ve Hopa’da iyi niyetli, gayretli çalışmalar yapıldı. Maçoğlu tüm bu deneyimlerden yararlanıyor. Fatsa’da Terzi Fikri, Diyarbakır’da Mehdi Zana’nın ortaya koyduğu yerel yönetim pratiklerini özellikle önemsiyor. Öte yandan günümüzde “Dünyanın Tek Komünist Köyü” olarak nitelenen İspanya’daki Marinaleda da Maçoğlu’nun ilgi alanında. Ama Fatih Maçoğlu, esas olarak sosyalistkomünist dünya görüşünün Türkiye’deki ve dünyadaki tüm birikiminden yararlanmaya çalışıyor. Halkın kendi sorunlarına çözüm bulması ve kendi kendisini yönetmesini çok önemsiyor. Ovacık’ta kararlar Halk Meclisi’nde alınıyor. Halkın aldığı kararlar Belediye Meclisi’nde onaylanıyor. Belediye Başkanı ise alınan kararları halk ile birlikte uyguluyor. Denetimi de halk yapıyor. Sol sempati topladı n Eskiden Komünist kelimesi toplumun geniş kesimlerinde ürperti yaratırdı. Bu antikomünist hava aşıldı mı? Kelimeler de kavramlar da canlı varlıklar gibi değişim, gelişim içindedir bence. Komünizmin 20. yüzyıldaki algısı ile günümüzdeki algısı aynı değil. Komünizm günümüzde yakın bir “tehlike” olarak görülmüyor. Ancak buna rağmen biliyorsunuz Cumhurbaşkanı Erdoğan sık sık komünistleri hedefe koyan açıklamalar yapıyor. Öyle ki, komünistlerin boğaz köprüsünü satmaya çalıştığını, Özal’ın buna engel olduğunu ileri süren bir açıklaması bile oldu. Halbuki satarım diyen Özal’dır. Bunu elbette Erdoğan da biliyor ama toplumun özellikle belli bir yaşın üstünde suzluk hâkim? zorunda kalan aileler tanıyorum. Bu retmenin bulunması bambaşka bir et ki kesimlerinin bilinçaltına sesleni AKP son 16 yılda neredeyse her yıl sorunun çözümünde bir nebze katkı ki yaratıyor. yor. Maçoğlu, sağ partilerin tabanla seçime gitti. Yüzde 45 ve üstünde sa mız olması için Siyah Beyaz Yayınla n Maçoğlu ile Terzi Fikri’nin yöne rında da ilgiyle takip ediliyor. Kitap bitlediği seçmen desteğini kullanarak rıyla böyle bir karar aldık. Buna Fa tim anlayışı birbirine benziyor mu? ta buna yönelik örnekler var. Sanı ülkeyi dönüştürdü. Aslında AKP’ye tih Maçoğlu da büyük destek veriyor. Biliyorsunuz, Terzi Fikri ve Fatsa rım şöyle bir cümle kurabiliriz: “Ko destek vermeyenler çoğunlukta ama Çünkü o da yaptığı her işte toplum deneyimi sanırım 89 ay sürdü. Ve münist olarak nitelendirilen bir siya AKP seçim yoluyla her seferinde ken sal yarar gözeten bir siyasetçi. Ova çok acı bir şekilde son buldu. Eğer setçi ilk bu kadar geniş kesimlerde disine oy vermeyen yüzde 50’yi pa cık’taki çalışmaların en önemli özel olanak bulabilseydi belki de Ter sempati oluşturuyor.” Türkiye’de sos sifize etti. Muhalefet partileri de her liği gençlere önem verilmesi. Bele zi Fikri Fatsa’da daha o yıllarda tüm yalizm, komünizm algısının olumlu seçim öncesi beklentiyi yükseltip so diyenin üretimi ile şimdiye kadar Türkiye’ye örnek olacak bir yönetim yönde seyretmesinde Fatih Mehmet nuç alamayınca umutsuzluk büyü yüzlerce öğrenci burs aldı. İlçedeki anlayışı ortaya koyacaktı. Buna izin Maçoğlu’nun çok önemli bir etkisi ol dü. Halbuki Türkiye’nin gerek teorik gençler iş olanaklarından yararlanı vermediler. Ardından 12 Eylül gel duğunu düşünmekteyim. haber 9 Filo gelecek yerden bir uçak esirgenmez! Osmanlı İmparatorluğu’nun bir ilçesi olan Katar son günlerde Erdoğan’a hediye ettiği uçakla gündemde. Eğer bir hediyenin boyutu kamuoyunda genel kabul görecek rakamları aşarsa, bunu olağan karşılamak mümkün değildir. O nedenle pek çok ülke, devleti yöneten kişilerin kabul edebilecekleri hediyelerin maddi sınırını belirlemiştir. Bu rakam değil bir uçak, onun bir koltuğunu bile geçmez. Olayın gelişimi hayli ilginç. Resmi kaynakların verdiği bilgiye göre, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Tani, ülkesinin VIP envanterindeki bu uçağı 500 milyon dolara satmak istiyor. Bunu haber alan Erdoğan, talip oluyor. Katar emiri bunu duyunca diyor ki: “Erdoğan’a uçak satıp para mı alacağız. Olur mu öyle şey... Hediyemiz olsun!” Hediye kabul edildi. Önceki gün Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın yaptığı açıklamaya göre Türkiye Cumhuriyeti envanterine de girdi. Böylece Cumhurbaşkanlığı’nın 10 uçak ve 3 helikopterine kocaman bir uçak daha katıldı. Buna uçan saray demek uygun düşer. Böylece kışlık saray ve yazlık sarayların yanına bir de uçan saray eklendi.  Akla getirmiş olmayalım ama, bize bir de yüzen saray şart gibi! Böylece ülke gerçeklerine çok uygun bir iş olur, halk borç içinde yüzer, devlet sarayda yüzer! HHH 500 milyon dolarlık uçağı bir kalemde hediye eden Katar’la ilgili bazı gerçekleri paylaşalım... Amerika’nın Ortadoğu’daki en büyük üssü Katar’da. On binden fazla askeri var. ABD’nin Suudi Arabistan’da da büyük bir üssü var. Katar’la Suudi Arabistan küs, Amerika üzerinden anlaşıyorlar.  Dünya ölçeğinde yayın yapan, zaman zaman da ABD’yi kızdırıyormuş görüntüsü veren El Cezire televizyonunun merkezi Katar’da. Konunun bu yanı ayrıca derin... Katar’da kişi başına düşen milli gelir 75 bin dolar. Ülke dışı yatırımlara doğrudan 38 yaşındaki Emir Tani karar veriyor. Kurulun başında o var. Katar’ın başta İngiltere Heathrow havaalanı ve British Airway’in yüzde 20’si olmak üzere dünyada yaklaşık 340 milyar dolarlık yatırımı var. Ağustos ayında da Türkiye’deki 18 milyar dolarlık yatırımına ek olarak 15 milyar dolarlık daha yatırım yapacağı duyuruldu.  İşte hibe uçak bu aşamada havalandı! HHH Uçan sarayın pek çok boyutu var. Her şeyden önce ekonomideki gidiş her alanda tasarrufu gerektirirken atılan bu adım; Devlet Bahçeli’nin vicdanına bile sığmadı! İtibardan tasarruf olmaz, deniyor.  Neden tasarruf olur? Eğitimden mi, sağlıktan mı, gıdadan mı?  Gelelim işin bam teline... Yukarıda sıraladık; Katar dünyanın 100’e yakın ülkesinde yatırım yapıyor. Karşılıklı çıkarlar çerçevesinde elbet Türkiye’ye de yapabilir. Ancak 500 milyon dolarlık hibe uçağın VIP koltuğunda Türkiye ile hangi ticaret yapılacak? Acaba Katar, Türk Hava Yolları’na dair bir söz aldı da, bunu mu sağlamlaştırıyor? Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez misali, filo gelecek yerden bir uçak esirgenmez mi deniyor? AKP döneminde yapılan satışların, yabancı yatırımların ruhuna baktığımızda acaba Katar, yolcu garantili bir “alışvermeyiş” peşinde mi? Adalar’da kitap zinciri kuruldu Engelsiz haber ajansı kuruldu Altı Nokta Körler Derneği tarafından mart ayında hayata geçirilen proje kapsamında, medya okuryazarlığı eğitimi alan 60 engelli kadın İsveç Başkonsolosluğu’nun da desteğiyle, “Engelsiz Kadın Haber Ağı” üzerinden talep, beklenti ve sorunlarını içeren haberleri kamuoyuna duyurmaya başladı. Türkiye Körler Federasyonu Başkan Yardımcısı Şule Sepin, haber ağında sadece sorunlara değil çözüm önerilerine de yer verdiklerini söyledi. Öte yandan proje kapsamında, engelliler arasında toplumsal cinsiyet odaklı medya okuryazarlığının yaygınlaştırılmasının amaçlandığı kaydedildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Muğla’da ‘Engelsiz’ festival Muğla Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde bugün İzmir, Eskişehir ve Aydın Büyükşehir Belediyeleri ile düzenlenen ‘Engelsiz Yaşam Festivali’ne yaklaşık bin engelli bireyin katılımı bekleniyor. Festival öncesinde Muğla’nın13 ilçesindeki doğa harikası mekânlarında engelli bireyler tarafından seslendirilen “Deniz üstü köpürür” türküsüne klip çekildi. Klipte Muğla’nın tüm ilçelerindeki doğal güzelliklerin tanıtımı yapılırken, engelli bireylerin performansları da beğeni topladı. Muğlalı görme ve yürüme engelli bireylerin seslendirdiği “Deniz üstü köpürür” türküsünün klip çekimleri bir ay sürdü. Klip ile farkındalık oluşturmak istediklerini belirten Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, “Klip13 engelli hemşehrimizin seslerinden birleştiren bir türkü ile oluyor ve hemşehrilerimiz türkü ile 13 ilçemizi birleştiriyor. Her şey onlar için ve onlarla birlikte olacak” dedi. l İHA Adalar’ın tek sahafı olan ‘Heybeli Sahaf’ta çocuk kitapları ücretsiz. Sahaf Nazım Hikmet Erkan, “Kitapları sadece adadakilere değil, İstanbul’dan gelen çocuklara da ücretsiz veriyoruz. Bazen aileler bir ay sonra torba hâlinde kitap getiriyor. Çocuklar için kendiliğinden böyle bir zincir kuruldu. Televizyon ve internet gibi etkenlerle çocuklar kitaplardan çok uzaklaştı. Aileler evlerde kitap okumuyor. Aile okumayınca çocuk da okumuyor. Bu bir anlamda çocuklara teşvik oluyor” dedi. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear