15 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 2 Aralık 2018 20 ‘Daha fazla sahneye Süreyya Operası’nda dün akşam prömiyerini yapan ‘Üç Silahşör’ balesinin bu ayki biletleri 1 buçuk dakikada tükendi, koreograf Volkan Ersoy ‘Seyircinin baleye ilgisi büyük’ diyor 2010 yılında Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafından sahneye konu lan “Üç Silahşör” balesi, dün İs tanbul Devlet Opera ve Balesi ile Süreyya Operası’nda prömi yerini yaptı. Ese ri Armağan Dav ran ile birlikte or taya koyan Vol kan Ersoy, “Çok ORHUN ATMIŞ fazla eşine rastlanır bir şey değil. İki ressamın bir resim yapma sı gibi bir şey. ‘Üç Silahşör’ ba lesinin İstanbul gibi marka bir şehirde olması bizim için ayrı ca bir önem arz etmekte. Bura da seyirciyle buluşmak bizi çok heyecanlandırıyor” diye ko nuşuyor. Bir araya geldiği miz Ersoy, aynı zamanda Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü Ba le Başkoreografı... İl ginin son derece yük sek olduğu ve insanla rın bilet bulamamaktan şikâyet ettiği baleyle ilgili olarak da, “Bizim sahneye ihtiyacımız var. Ne kadar sahne imkânı, ne ka dar büyük imkânlar verilirse bu sanat dalı da kendini o kadar geliştirecek” diyor. Ersoy ve Davran, 2013 Doni zetti Klasik Müzik Ödülleri’nde “En iyi koreografi ve en iyi bale” ödülünü, “V. Murat” balesiyle almıştı. “Üç Silahşör” balesi için de “İlk göz ağrımız, bizim için çok özel” diyen Ersoy, “2010’da ki ile bugünkü arasında fark lar var mı” sorusuna ise, “Çağ gelişiyor, biz de gelişiyoruz. İstanbul’da en farklı anlatım dekorda. Koreografik anlamda ise İstanbul balesinin kıymet li sanatçılarının teknik altyapı ihtiyacımız var’ “Üç Silahşör” balesi 4, 6, 8, 18, 20, 22 Aralık, 2 ve 4 Nisan 2019 tarihlerinde Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi’nde, 28 Mart 2019 akşamı ise Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde perde açacak. ‘Üç silahşör’ hakkında Eserin detayları hakkında Volkan Ersoy şu bilgileri veriyor: “Eserin heyecanlı ve sürükleyici olmasının sebebi, içinde yasak bir aşk hikâyesi ve savaş sahneleri var. Bunlar için 2010’da bir eskrim antrenörüyle çok riskli çalışmalar yaptık, provalarda zaiyat bile verdik. Yaralanmalara yol açan çok ciddi sahneler var, kavga sahnesi var yaklaşık 10 dakika süren. Sahnede bu dille anlatılan çok az eserden biri diyebilirim. ‘benim için bir görev’ Kariyerinin 25. yılına giren Volkan Ersoy, bu ülkeye borçları olduğunu dile getirerek “Ben bu mesleğe ilkokul 2’de başladım. Kelebeklerin yaşamı gibi de çok kısa bir meslek. Bedenimiz çok yıpranıyor. Eski baş dansçılardanım, aktif hayatı bıraktıktan sonra köşeye çekilmek değil, halkı sanatla eğitmek, bunu da bale gibi çok daha zor bir sanat dalıyla birleştirmek bana görev gibi geliyor” diyor. sı çok kuvvetli. Bir de Alexandre Dumas’nın değil, bizim senaryomuzu izleyeceksiniz” diyor. Konu İstanbul’daki sanatçılara gelince, son zamanlarda eleştirilen ve şikâyet konusu olan, kadro açılmadığı için “yevmiye” usulü çalışan sanatçıları sordum. Ersoy, “Ben o konuya hiç girmeyeyim, koreograf olduğum için ve İstanbul’da çalışmadığım için burada misafirim. Detaylı bilgiye sahip değilim. Ama muhakkak kurumlarımızda, ‘yevmiyeli’ dediğimiz, misafir sanatçı sözleşmesiyle çalışan sanatçılarımız mevcut. Sadece İstanbul’da değil, Türkiye’nin her yerinde bu şekilde çalışan sanatçılarımız var” yanıtını verdi. ‘Önümüzde hiçbir şey durmuyor’ Ersoy, seyircinin yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını dile getirirken, mekân sorunu yaşayıp yaşamadıklarıyla ilgili olarak da “Süreyya Operası bize kapılarını açtı. Burası çok butik ve kıymetli bir bina. AKM de şu an yapım aşamasında. Tabii ki büyük sahne, büyük opera, büyük mekânlar bu gibi sanat dallarının önünü daha çok açıyor. Ama biz yine de kesinlikle herhangi bir erozyona uğ ramıyoruz. Yapıtlarımızı aynı kalitede ve aynı büyüklükte sergilemeye çalışıyoruz ki bunun örneğini geçenlerde genel müdürümüz Murat Karahan’ın sanat yönetmenliğinde ‘Troya’ adlı eserle yaptık. Çok büyük bir prodüksiyon. Önümüzde aslında hiçbir şey durmuyor, engelle karşılaşmıyoruz” diye konuşuyor. Volkan Ersoy, bütçe konusunda da “Kimse daha fazlasına hayır demez. Sanata ayrılan bütçe aşikâr. Bazı zamanlarda sıkıntı yaşıyoruz. Dünyada da böyle. Her şeyi devletten beklememek lazım. Burada ana sponsorlar devreye giriyor” diye konuşuyor. FESTİVALDE BUGÜN 22. İstanbul Tiyatro Festivali’nde bugünün programı şöyle: n “Sahibinin Sesi”, yazan: Sevim Burak, yöneten: İskender Altın, mekân: Üsküdar Tekel Sahnesi, saat: 15.00. n “Do Ku Man”, konsept ve koreografi: Filiz Sızanlı, Mustafa Kaplan, mekân: MSGSÜ Bomonti Yerleşkesi, saat: 15.00. n “Söyleşi: Çağdaş Sahnenin Seyri”, katılımcı: Kadir Has Üniversitesi Tiyatro Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Özlem Hemiş, mekân: Yapı Kredi Kültür Sanat, Loca, saat: 16.00. n “Ruhiye”, yazan: Hareket Atölyesi Topluluğu, yönetmen: Zeynep Günsür, mekân: Adahan, saat: 18.30 ve 20.30. n “Timsah”, yazan: Tom Basden, yöneten: Mert Fırat, Volkan Yosunlu, mekân: DasDas, saat: 20.30. “Do Ku Man” Kapanış PIXEL’den 22. İstanbul Tiyatro Festivali’nde son performans 1990’ların hiphop sahnesinin ikonik figürlerinden Mourad Merzouki’nin koreografisiyle PIXEL olacak. CCN de Créteil et du ValdeMarne / Compagnie Käfig yapımı olan PIXEL, Türk Tuborg A.Ş. gösteri sponsorluğunda, Institut Français Istanbul’un işbirliğinde 3 ve 4 Aralık tarihlerinde saat 20.30’da festivale yüksek katkıda bulunan mekân sponsoru Zorlu PSM Ana Tiyatro’da sahnelenecek. Çalışmalarında farklı disiplinleri bir araya getiren çok yönlü koreograf Mourad Merzouki, ışık, hareket ve müziği harmanlayarak olağanüstü bir performans sunuyor. Hiphop’un bütün tarzlarına sirki, dövüş sanatları, güzel sanatlar, video ve canlı müziği de dâhil eden koreograf, hiphop’ın toplumsal ve coğrafi kökenlerinden ayrılmadan disiplinler arası bir çalışmaya imza atıyor. l Kültür Servisi T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI DEVLET OPERA VE BALESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ MÜDÜRLÜĞÜ ÜÇ SİLAHŞOR * /A.Davran–V.Ersoy / G.Verdi–bale2perde 4, 6 Aralık Saat: 20.00 / 8 AralıkSaat:16.00 ELEKTRONİKA ** modernçağdaşdans2perde 5 Aralık Saat: 20.00 (prömiyer) / 9 Aralık Saat: 16.00 SİHİRLİ FLÜT(TAMINO’NUNRÜYASI)* W.A.Mozart çocuk operası 2 perde 9 Aralık Saat: 15.00 NİNATTA * / E.Demirel–opera2perde 13 Aralık Saat: 20.00 “NORDİK BESTECİLER”* / konser 14 Aralık Saat: 20.00 ** * Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi Süleyman Seba Kültür ve Sanat Merkezi (Fulya Sanat) Bilet satış için: www.operabale.gov.tr / www.biletiva.com Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi: 0216 346 15 31 / 120 121 Çocukların Türkiye Felsefe Kurumu tarafından 23. kez düzenlenen felsefe Ulusal Felsefe Olimpiyatı bugün saat 10.00’da İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Çanakkale, yarışı Bursa, Adapazarı, Mersin, Samsun, Gaziantep, Erzurum ve Hatay illerindeki 13 merkezde yapı lacak. İstanbul’daki liseler olimpiyata Beşiktaş, Atatürk Anadolu Lisesi’nde katılacak. 27. Uluslararası Felsefe Olimpiyatı’nda Türkiye’yi temsil edecek öğrenciler, dereceye giren ilk 10 öğrenci arasından yabancı dil sınavı ile belirlenecek. l Kültür Servisi Khontkar’dan yeni tekli: Legal “Hiçbir Şeyim Yok” isimli şarkısıyla müzik kariyerine başarılı bir giriş yapan rapçi Khontkar, yakında çıkacak olan yeni albümü “100”den “Legal” isimli teklisini yayımladı. Sony Music Türkiye & Basemode Records etiketli şarkının sözü ve bestesi Khontkar’a ait. l Kültür Servisi kültür EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Rock’n RollFOTO:EMRETABAN böyle bişii... Hafta boyu fasıla vermeyen yağmur, İmam Adnan Sokak’ta, Taksim’in rock’n roll kalesi Dorock’un önünde Objektif konserinin başlamasını sigara MURAT BEŞER içerek bekleyenleri ıslatıyor, bu dondurucu cuma akşamın da. İki katlı ince uzun karanlık mekânın dibindeki sahneden yükselen gümbürtü dışarıdaki son insanları çağırdığında sa atler 22.30’u vuruyor. Solist Vecdi Yücalan, Cast ro şapkası, güneş gözlüğü ve devrimci sakalıyla simsiyah görünse de, apaydınlık bir fi gür. Kim der Objektif 30 yıl ön cesinde kalmış külüstür bir topluluk! Zamanı tersine çe virmişçesine, volkan gibi pat layan diri, dinamik ve meta lik bir sound ile çalıyorlar; old school olduğu kadar günümü ze de Fransız değil. Klasik şar kı formatı ile eskileri, modern sounduyla yeni kuşakları mut lu ediyor. Objektif’in kanı genç elemanlar sayesinde yenile niyor. Hepsi sağlam rock’n roll’cu: basçı Murat Tükenmez ile gi tarcı Çağlar Abanoz’un oluş turduğu duvar göğe kadar yükselirken, davulcu Onur Ak ça topluluğun kızgın ve agre sif yüzünü temsil ediyor. Blu es Mlues topluluğundan tanı dığımız Umut Mutku ise muaz zam bir solocu; gitarı duvarda ki tüm delikleri kapatıyor. Al dığı pasaj ve sololarla irtifayı yükseltiyor. İlk dakikalarda fırlayan bi teviye deri giysili Dövmeci En gin, sahneyi tavaf ediyor, kala balığa selam veriyor; Vecdi’nin Samsun’dan kadim dostu, emektar roker Taksim’in sem bol figürlerinden. Mekânın seyir konforu yü ze yakın insanın yarısı sah ne önünde canhıraş eşlik et tirirken, diğer yarısını gerile re doğru serpiştirilen masalara ve barın önüne tünetiyor. Vecdi’nin ses rengi, tarzı ve dünyaya baktığı penceresinde tam bir adanmışlık ve Cem Karaca ruhu hissediliyor. Güven Erkin Erkal, Aptülika ve bendenizi sahneye davet edişindeki ahde vefa duygusu, onun centilmen ruhunu sergiliyor. Objektif bu konserle, rock tarihimizin kesintili tarihinin tuğlaları dökülmüş köprüsünü inatla tamir etme isteğini ortaya koyuyor. Bir yandan da yeni kuşaklara geleneğin ehemmiyetini hissettiriyor. Vecdi bu topluluğu, şarkıların biçemi ile oynayarak ve tınıyı geliştirerek sürekli güncelliyor, modernleştiriyor. “Fosforlu” adlı şarkının hikâyesini anlatıyor, orijinal adı “Fahişe” olan. Zamanında denetim kurulundan geçmeyen parçayı orijinal haliyle okuyorlar. Umut’un “Otobüs” parçasındaki ifade yüklü solosu seyirciden alkış alıyor. “Aç” tam bir pogo şarkısı. “Yorgunsan Vazgeç”te mikrofonu sahne önünde metalci işareti yaparak tepinenlere uzatıyor Vecdi; içeriyi ısıtıyor, samimiyeti artırıyor. Son perdede gitarcı Çağlar’ın annesi Aydan Hanım sahneye davet edilerek öğretmenler günü kutlanıyor. Elindeki Arjantin ile yanıma yaklaşan (bir başka Taksim sembolü) Köstebek Fahri “burada izlediğim en iyi konserlerden biri” deyince duygu ve düşüncelerimiz pekişiyor. İki saatlik performansta tık demeyen Vecdi, bir gün önce gripten kırılıyordu. Adam haklıymış: “rock’n roll böyle bişii” imiş. Biz mi? Davulcunun topluluğu Killing çıkacakken, son enerjimizle evin yolunu tutmak üzereyiz, anca gideriz! Murat Beşer (muratbeser@ muratbeser.com) Şiirin sergisi açıldı Kadıköy Belediyesi, 131 Aralık tarihlerinde 33 şairin şiirlerinin sergilendiği “Şiirin Seyri” adlı sergiye ev sahipliği yapıyor. Kozyatağı Kültür Merkezi’nde düzenlenen sergide, şiirle ilgili sempozyumlar ve atölye çalışmaları da yer alıyor. Açılış dün saat 14.00’te 70’li yılların popüler şarkıcıları Ersan Erdura ve Bilgen Bengü’nün müzik dinletisiyle yapıldı. KKM Konferans Salonu’nda bugün saat 15.30’da bir şiir paneli daha olacak. Haydar Ergülen, Cenk Gündoğdu, Baki Ayhan, Zeynep Köylü, “İlk kitaplar ve şiirde acemilik” konusunu ele alacak. 9 Aralık’taki panelde ise Hilal Karahan, W.B Bayrıl, Turgay Kantürk ve Engin Turgut, “Şiir ve görsellik” temalı söyleşiye katılacak. Etkinlikler KKM Konferans Salonu, Gönül Ülkü ve Gazanfer Özcan Sahnesi ve Kozzy AVM’de yapılacak. l Kültür Servisi ÖMy2uk.züGaYüfflaemrrıeşİmzcgeaüsı Birincilik Afşar Çelik’in Roman, çocuk kitapları ve oyunlar da yazan, gülmece öyküleriyle tanınan, 26 Ağustos 2017 tarihinde kaybettiğimiz eğitimci, yazar Muzaffer İzgü adına bu yıl ikincisi düzenlenen “Gülmece Öykü Yarışması” sonuçlandı. Bilgi Yayınevi tarafından düzenle nen yarışmaya bu yıl 130 yazar katıldı. Öyküler Müjdat Gezen, Kandemir Konduk, Ayla Kutlu, Biray Üstüner ve Yunus Bekir Yurdakul’dan oluşan seçici kurul tarafından değerlendirildi. Değerlendirme sonucunda birincilik ödülü Afşar Çelik’e verildi. l Kültür Servisi 20 kasım ilan 1 11/27/18 12:29 PM C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear