Catalog

Perşembe 22 Kasım 2018 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 15/11 Ankara 13/6 İzmir 19/14 Antalya 22/6 Mersin 20/13 Bursa 160/1 1 0 Atina 210/13 0 Trabzon 16/12 Adana 220/1 1 0 Berlin 20/ 4 0 Kars 7/2 Artvin 120/8 0 Çanakkale 130/1 0 0 Balıkesir 140/7 0 Girne Londra Moskova 210/1 6 0 110/1 0 00/ 4 0 Sivas 90/5 0 Paris 110/0 0 Diyarbakır Erzurum 50/ 1 0 Madrid 140/6 0 14/6 Eskişehir 120/6 0 Amsterdam 50/ 1 0 Aydın 200/1 2 0 Roma 180/1 2 0 Gaziantep 160/1 7 0 New York 20/ 5 0 Konya 150/5 0 Tokyo 150/7 0 3.5 milyonu aştı İçişleri Bakanlığı 6 barınma merkezini tasarruf gerekçesiyle kapattı, 101 bin mülteci nakit yardımlarla evlere yerleşti Son dönemde iktidar ile muhalefet partileri arasında yaşa lere yerleştirildiği ortaya çıktı. Bu kapsamda İçişleri Bakanlığı, Gaziantep, Mar nan “Suriyelileri geri gön din ve Şanlıurfa’da 132 bin dereceğiz” tartışması göz kişinin kaldığı 6 barınma leri bir kez daha mülteciler sorununa çevirdi. ALİCAN ULUDAĞ merkezini kapatarak, 101 bin Suriyelinin ülkede ev İçişleri Bakanı Süleyman tutarak ülkeye “yerleşme Soylu’nun 278 bini aşkın mülte sini” sağladı. Bakanlık, kampla cinin Fırat Kalkanı ve Zeytin Da rı kapatma gerekçesini “tasarruf” lı operasyon bölgesine döndüğü olarak açıklarken, kamptan ayrı nü açıklamasına karşın resmi ve lan Suriyelilerin “nakit yardım riler, Türkiye’deki Suriyeli sayı lardan” yararlanarak kendi evle sının azalmak bir yana arttığı rine çıktığını bildirdi. nı ortaya koydu. 2016’da 2 milyon 834 bin olan mülteci sayı Tasarruf sı, 2017’de 3 milyon 426 bine, Kamplarda kalan Suriyeli sayı 2018’de ise 3 milyon 597 bine sının da her geçen gün azaldığı yükseldi. Diğer yandan Suriye gözlerden kaçmadı. Daha önce 10 li mültecilerin, bizzat devlet eliy ilde 19 barınma merkezinde 291 le kamplardan çıkarılarak şehir bin 307 kişi kalıyordu. Ancak alı nan bilgiye göre İçişleri Bakanlığı, “tasarruf” gerekçesiyle 6 kampı kapattı. Burada kalan 132 bin 990 mülteci, bu kamplardan ayrılmak zorunda kaldı. Bunların yüzde 76’sı, yani yaklaşık 101 bini “nakit yardımlardan” yararlanarak geçici barınma merkezlerinin dışında yaşamaya başladı. Geriye kalan yaklaşık 31 bin mülteci ise başka kamplara yerleştirildi. Kapatılan yerler; Adıyaman, Gaziantep Islahiye, Nizip1, Karkamış, Mardin Midyat ve Şanlıurfa Akçale kampları oldu. İçişleri Bakanlığı, “6 geçici barınma merkezinin Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından devralınarak kapatılmasıyla yıllık 76 milyon 936 bin 447 TL tasarruf sağlanacağını” iddia etti. EN ÇOK SURİYELİ MÜLTECİ İSTANBUL’DA 2012 14 bin 237 2014 bir milyon 519 bin 286 2015 2 milyon 503 bin 2016 2 milyon 834 bin 2017 3 milyon 426 bin 2018 3 milyon 597 bin 938 Göç İdaresi verilerine göre en çok Suriyeli, 559 bin kişi ile İstanbul’da yaşıyor. Şanlıurfa’da 460 bin, Hatay’da 440 bin, Gaziantep’te 413 bin, Adana’da 227 bin, Mersin’de 206 bin, Bursa’da 160 bin, İzmir’de 140 bin, Kilis’te 122 bin mülteci kalıyor. YÜZDE 17’Sİ MEÇHUL 3.5milyon Suriyelinin yalnızca 2 milyon 318 bin 902’sinin verileri güncellendi. Yani, kayıtları güncellenmeyen yüzde 17’lik bir mülteci kesiminin nerede olduğu bilinmiyor. 22 BİNİ OY KULLANDI Türkiye’de doğan Suriyeli bebek sayısı 385 bin 431 olarak kayıtlara geçti. İstisnai vatandaşlık alan Suriyeli sayısı 59 bin 747. Bunlardan 22 bini 24 Haziran seçimlerinde oy kullandı. haber 3 harap halde yaşadığını haberleştirince, Cinis li ve arkadaşları harekete geçer. Emin Ersoy’u alıp, MTTB’nin spor salonunda bir odayı ona yuva yaparlar. Yatak, yorgan, üstüne kıyafet te min ederler. Düzgün bir şekilde beslenmesini sağlayarak, uyuşturucudan mümkün olduğun ca uzak tutarlar. Ancak 1966 Kasım’ında Cinis li, MTTB seçimini kazanan İsmail Kahraman’a başkanlığı devrederek askere gider. Sonrasını Mehmet Akif’in oğlunu kim öldürdü? kitaptan okuyalım: “Emin Bey, ben askerdeyken adresimi ne reden bulduysa bir mektup yazmıştı. Benden sonra MTTB’den kovulduğunu, perişanlık içinde olduğunu ve beni çok özlediğini ifa Bu kadarını tahmin edemezdim. Meh met Akif meselesinden söz ediyorum. Siyasal İslamcıların Akif nefretini nasıl ilmek ilmek ördüğünü anlatmıştım. Sokağa at maya varacağını düşünmemiştim. Şöyle anlatayım... Akif, ilk Meclis’te Burdur vekiliydi. Bu vesi leyle 6 sene önce bir adım atıldı. Akif’in şehir de kaldığı söylenen Çelikbaşlar Konağı resto re edildi. “Mehmet Akif Ersoy Kültür Evi”ne dö nüştürülen bina, küçük bir müzeye çevrildi. Ba zı mektup ve evrakların yanı sıra, Akif’in bir de silikon heykeli sergileniyordu. Geçmiş zaman kullanıyo rum çünkü yakında bir geliş me oldu. Son seçimde AKP’den milletvekili aday adayı olan eski vali Şerif Yılmaz bir ka rar verdi. Kültür Evi’nin bo şaltılmasını istedi. Artık İl Kültür ve Turizm Müdürlü ğü Hizmet Binası olarak kul lanılacaktı. Karardan sonra, sergilenen eşyaların ne olacağı endişesi başladı. Neyse Akif’in anısı olan ki şehirdeki üniversite devre üniversitede bu ye girdi. Her şey okula getiril di. Böylece sokağa düşmekten, bodruma atılıp küflenmekten kurtuldu. Mehmet Akif’in mirası olan Sebilürreşad Dergisi’nin bugünkü yöneticisi Fatih Bayhan’ı arayarak Burdur’daki durumu sordum. Göz leriyle gördüğü olayı doğruladı. İçlerinin acıdı ğını söyleyen Bayhan, konuyu ilgililere ulaştır mak için çabaladıklarını, ancak sonuç alama dıklarını anlattı. Burdur’daki Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nde konuştuğum kaynaklar ise eş yaların okulda muhafaza edildiğini kabul etti. de ediyordu. Maalesef birkaç ay sonra da Tophane’de bir kış günü, açık bir kamyonun ka roserinde donmuş olarak bulundu.” Sokakta yatıp kalkmaya başlayan Emin Ersoy’un ölüm tarihini gazeteler 24 Ocak 1967 olarak yazıyor. Ölümünden kısa süre önce sol cu yazar Çetin Altan’ın kapısını çaresizce ça lıp “siz ne münasip görürseniz” diyerek para is temesi, Altan’ın cüzdanındakileri vermesi yıl larca konuşuldu. Ancak Kahraman’ın yönetime gelince, Ersoy’u sokağa atıp donarak ölümü nü hazırlaması nedense “bir sır” olarak kalmıştı. Belki daha fazla bilgi alırım diye Cinisli’ye ulaştım. Kullandığı kelime leri dikkatli seçen Cinis li, “benim söyleyecekle rim yazdıklarım kadar” de di ve ekledi “oradan çıkan lar da sahibini buluyor”. Ci nisli, Akif’in oğlunun İsma il Kahraman yönetimi tara fından kovulmasında, o dö nem siyasi neden aramadı ğını söyledi. Yıllar önce ak lına ilk geleni “içki içen bir eşya, şekilde duruyor. insanı orada barındırmak istemedikleri için mi” ifadeleriyle açıkladı. Bir kısmı kitapta da var. Rasim Cinisli ile İsmail Kahraman ara sında bugüne kadar uzanan derin bir ayrı lık var. Cinisli’nin “ben milliyetçilikten bahse derken ‘Müslüman olmak yetmiyor mu’ demiş tir” sözleri, ipucu veriyor. Merak ettiğim, Emin Ersoy’un mektubunun akıbetiydi. Cinisli’nin kütüphanesinde, bir kitabın arasında olduğu nu öğrendim. Yayımlanan anılarına bugüne ka dar itiraz gelmemişti. Gelirse de yanıtını verme ye hazırdı. Herhangi bir zarar gelmediğini de söyledi. Akif’in oğlunu sokağa attılar Siyasal İslamda Akif sömürüsü “Daha fazlası olamaz” diyorsunuz, biliyorum. Ben de yıllar önceki bir olaydan Rasim Cinisli’nin kitabı sayesinde haberdar oldum. Milli Türk Talebe Birliği (MTTB)’nin 1965 Mart’ı ile 1966 Kasım’ı arasında, yani İsmail Kahraman’dan hemen önce başkanlığını yapan Cinisli, “Bir Devrin Hafızası” adıyla anılarını geçen yıl çıkarmıştı. Malum, Akif karşıtlığının başını eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman çekiyordu. Akif’in torunu Selma Argon’a bile nahoş ifadeler kullanmaktan kaçınmamıştı. Cinisli’nin kitabında tartışmayı ilgilendiren bir kısım var. Yıl 1966... Tercüman gazetesi, Akif’in uyuşturucu bağımlısı oğlu Emin Ersoy’un bir gecekonduda Daha ne ekleyeyim... Mevcut Kültür Bakanı’nın Akif’in torununa 4 aydır randevu vermediğini mi? Her sene 27 Aralık’ta Akif’in mezarı başında yapılan anmaya, İstanbul’un valilerinin yıllardır inatla gelmemesini mi? İsmail Kahraman başta olmak üzere, devleti yönetenlerin Akif’in hatırası için yapılan teklifleri geri çevirmesini mi? Kürsülerde Mehmet Akif nutukları atanlar ile Akif’in hatırasını ayaklarıyla ezenler aynı. Bütün sömürülerin üzerine bir de “Akif sömürüsü” eklendi. Akif’in oğlunun bedenini sokakta donduranlar, devlet mallarıyla zengin ettikleri oğullarının sıcacık ellerinden tutarken hiç utanmaz mı? Kadınlara kıydılar Yatları savurdu Muğla’nın Marmaris ilçesinde oluşan iki hortum nedeniyle tekneler ve 4 otomobil zarar gördü. Yalancı Boğaz mevkiisinde bulunan yat limanı çevresinde dün 20 dakika arayla iki hortum oluştu. Hortum karadaki yelkenli yatlar ile 4 otomobilde hasara yol açtı, paniğe neden oldu. Bölgede inceleme yapan Marmaris Kaymakamı Celalettin Yüksel, hÇoirfttuem bakım kızağına alınan teknelerden 4’ünün devrildiğini söyledi. Yat limanında bağlı olan teknelerin 4’ünde de direk kırılmalarının oluştuğunu belirten Yüksel, “Limanın biraz açığında demirli duran bir dalış teknesi batmış. Hiçbir can kaybı, yaralanma yok. Batan tekne boş bir tekne. Hasar tespit çalışmaları devam ediyor” dedi. l AA MARMARİS 10 yılda 2 bin 337 cinayet İstanbul Sarıyer Belediyesi Kadın Çalışmaları Koordinasyon Merkezi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında kadın çalışanlara kurum içi şiddet eğitimi verdi. Kadın Çalışmaları Koordinasyon Merkezi tarafından düzenlenen “Aile içi şiddet” konulu panelde uzmanlar acı tabloyu bir kez daha gözler önüne serdi. Panelde konuşan uzman eczacı Belkıs Ünver, 2018 yılının ilk dokuz ayında 363 kadının yaşamını yitirdiğini belirterek son on yılda 2 bin 337 kadının şiddet sonucu hayatını kaybettiğini kaydetti. 2017 yılında Türkiye’de 409 kadın öldürüldü, 2018 yılının ilk dokuz ayında sayı 363 oldu. Sarıyer Belediyesi Kadın Çalışmaları Koordinasyon Merkezi tarafından düzenlenen panelde konuşan Belkıs Ünver, “İtalya’da 4 ayda 54 kadın öldürülünce toplum ayaklandı ve kadına şiddet uygulayanlar vatandaşlıktan atıldı” dedi l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B