22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DUNYA ‘Teknedekilere ateş açtılar’ Savaşın gölgesindeki Yemen’den “umuda yolculuğa” çıkan en az 30 sığınmacı bindikleri teknenin batması sonucu yaşamını yitirdi. Görgü tanıklarına göre, Aden’de insan kaçakçıları Cibuti’ye gitme hedefiyle Somali ve Etiyopyalı en az 150 kişiyi bir tekneye bindirdi. Aşırı dolu tekne alabora olurken kimi kaynak, kaçakçıların sığınmacılardan daha fazla para vermelerini istediğini, gerilimin çıkması üzerine de ateş açtıkları iddiasını aktardı. ‘Özgür basın’ çağrısı Faslı gazeteciler, başkent Rabat’ta dört meslektaşlarının 2016’da mecliste ulusal emeklilik fonundaki açıkların tartışıldığı bütçe görüşmelerinin bir kısmını yayımlamakla suçlanarak yargılanmalarını protesto etti. Yüzlerce gazeteci, “Basın özgürlüğü kırmızı çizgimizdir” sloganlarıyla meslektaşlarının serbest bırakılmasını talep etti. Cumartesi 27 Ocak 2018 dishab@cumhuriyet.com.tr TASARIM: EMİNE BİLGET Trump: IŞİD’i çıkardık nilgun@cumhuriyet.com.tr 7 ABD Başkanı, Irak ve Suriye’de cihatçı örgütün elindeki toprakların neredeyse yüzde yüzünün geri alındığını söyledi ABD Başkanı Donald Trump, Irak ve Suriye’de, IŞİD’e karşı adeta zafer ilan etti. İsviçre’nin Davos ka sabasında düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu’na 18 yıldır katılan ilk ABD başkanı olan Donald Trump’ın zirvede yaptığı konuş ması, ABD’nin zaten sorgulanan bölgedeki askeri varlığıyla ilgili yeni tartışmaları bera berinde getirebilecek mesajlar içerdi. Time dergisinin bu hafta “ABD Yalnız” ka pağıyla çıkmasını, seçim kampanyası slo ganına atıfla “Önce Amerika, Amerika yal nız demek değildir” sözleriyle değerlendiren Trump, Irak ve Suriye’de IŞİD’in elinde bu lunan toprakların neredeyse tamamının geri alındığını savundu. Trump, terörizm söz ko nusu olduğunda ABD’yi korumak için gere ken her şeyi yapacaklarını da sözlerine ek ledi. ABD’nin “IŞİD tehdidi bitmedi” teziy le gerekçelendirdiği Suriye topraklarında ki askeri varlığına Şam ve Moskova’nın kar va saldırısında ise en az 15 sivilin yaşamı şı çıktığı biliniyor. Aralık ayının sonunda nı yitirdiğini iddia etti. IŞİD’in bölgedeki varlığıyla ilgili açıklama yapan ABD Savunma Bakanlığı, cihatçı teh Viyana’da ‘uzun gün’ didin sona ermediğini savunmuştu. Suriye krizine yönelik BM arabuluculu Gözler Deyr Ez Zor’da ğunda yürütülen, Şam ve muhalif heyetlerin katıldığı Cenevre sürecinin önceki gün Öte yandan, Lübnan merkezli El Mas Viyana’da başlayan 9. turu çerçevesinde dün dar sitesi Suriye’nin kuzeydoğusunda bu de toplantılar sürdü. BM Suriye Özel Temsil lunan, zengin enerji kaynaklarına sahip cisi Staffan de Mistura’nın “Uzun bir toplan Deyr Ez Zor bölgesine IŞİD’in saldırılarda tı olacak” dediği Viyana buluşmasına katılan bulunduğunu duyurdu. Hem ABD destek Suriye muhalefetinin üç gün sonra Soçi’de li Suriye Demokratik Güçleri (SDG) hem yapılacak Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne de Suriye ordusu tarafından kontrol edilen katılıp katılmayacakları ise henüz netliğe ka bölgeye yönelik IŞİD saldırısında 20’den vuşmadı. Muhalifler Soçi kongresinin Cenev fazla SDG’linin öldürüldüğü iddiası da gün re sürecini baltalayabileceği ve “Rusya’nın deme yansıdı. El Masdar, IŞİD saldırısının Esad’lı geçişe yeşil ışık yakmayan muhalif ardından Deyr Ez Zor’un doğusundaki IŞİD leri fiilen devre dışı bırakma olasılığına” iliş hedeflerine ABD jetlerince düzenlenen ha kin kaygılarını daha önce dile getirmişti. IŞİD’den kurtarılan Irak’ın Musul kenti harabeye dönmüş durumda. Bölgeye sivillerin yavaş yavaş dönüşü başlarken yapılandırma çalışmaları da ağır aksak ilerliyor. Bağdat 100 milyar dolar peşinde Irak Başbakanı Haydar İbadi, IŞİD sonrası savaşta ül dımlarla olamayacağını, ülkeye yönelik yatırımların önemli ol kenin yeniden yapılanması için duğunu da sözlerine ekledi. yaklaşık 100 milyar dolarlık bir kaynağa ihtiyaçları olduğunu İran vurgusu söyledi. Davos’ta gerçekleşen İran ve ABD ile yakın ilişkileri Dünya Ekonomik Forumu’nda olan Bağdat yönetiminin zor önceki günkü konuşma lu bir denge politikası yü sında İbadi, IŞİD’e yöne rüttüğüne atıf yapan İba lik zafer elde ettiklerini di, Suudi Arabistan’la da yinelerken ülkenin ayağa ilişkilerin ilerlediğine de kalkması, dev projelerin ğindi. Riyad’a da İran’la yaşama geçirilmesi için gerilimi artırmama çağrı büyük çaplı uluslarararası sında bulundu. “ABD ve desteğe ihtiyaçları olduğu vurgusu yaptı. İbadi İran arasındaki ilişkilerde olabilecek değişiklik bize Bu çerçevede gelecek ay ve bölgeye zarar verir” dedi. Kuveyt’te bağışçılar konfe Öte yandan Davos’ta İbadi ile ransı yapılacağını, buna Dünya Irak Kürdistan Bölgesel Yöne Bankası’ndan da katılım olaca timi (IKBY) Başbakanı Neçirvan ğını kaydetti. Diğer yandan da Barzani kısa bir görüşme ger İbadi, bu adımın sadece yar çekleştirdi. İRAN: IŞİD’İ SİLAHLANDIRIYORLAR RiyadTahran gerilimi doludizgin Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda İran’ı “mezhepçilik ve terörizme dayanarak, diğer ülkelerin içişlerine müdahale etmekle” suçlayan Suudi Dışişleri Bakanı Adil el Cubeyr’in sözlerine Tahran’dan sert tepki yükseldi. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, ABD ve “işbirlikçisi” olarak tanımladığı Suudi Arabistan’ın IŞİD’e silah tedarik ettiğini savundu. İran Milli Güvenlik Yüksek Konsey Sekreteri Ali Şemhani ise “ABD’nin İran’da geçen ay başlayan protestoları kışkırttığını, Suudi Arabistan’ın ise Yemen’de üç yıldır soykırım sürdürdüğünü” söyledi. İçişlerinden ‘protesto raporu’ Öte yandan İran İçişleri Bakanlığı, ülkede geçen yılın sonunda ekonomik krize tepki olarak patlak veren ardından yönetim, rejim karşıtı eylemlere evrilen protesto dalgasının nedenlerine ilişkin bir rapor hazırladı. Rapora göre, protestoların üç ana nedeni bulunuyor. Bunlar, “kurumlara dönük güven kaybı, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde beklentilerin karşılanmaması ve yabancı güçlerin provokasyonu” olarak sıralanıyor. Protestolara katılanların profilini de yansıtan rapora göre, “çoğunluğu lise mezunu olmayan, 35 yaş altında ve sabıkası bulunmayan göstericilerin yüzde 37’si ekonomik durumundaki bozulma, yüzde 74’ü ise kredi kuruluşlarındaki yolsuzluklar nedeniyle eylemlere katıldı.” Kızamık salgını onlarca can aldı Endonezya’nın özerk bölgesi Papua’ya bağlı Ayam köyünde baş gösteren kızamık salgını nedeniyle 100’e yakın çocuğun yaşamını yitirdiği savunuldu. Ada bölgesine yönelik ulaşımın zorlu olduğu, bu nedenle yardım gönderilmesinde eksikliklerin yaşandığı kaydedildi. AFP’nin haberine göre, bölgede en az 800 çocuğun salgından etkilendiği sanılıyor. Köyde yeterli doktor ve sağlık ekibinin bulunmadığı ve sağlık malzemelerinin de tükenmekte olduğunu bildiren ajans, halkın salgına müdahale etmekte geç kalan Cakarta yönetimine tepkili olduğunu aktardı. YAE4YN1ŞİTKAAİİRMŞZDİINİ I Hastanede dehşet Güney Kore’nin Miryang kentindeki bir hastanede çıkan yangında en az 41 kişi yaşamını yitirdi. Yetkililer 10’u ağır 45 kişinin de yaralandığını duyurdu. Çoğunlukla bakıma muhtaç yaşlıların kaldığı Sejong Hastanesi’nde dün sabah saatlerinde çıkan yangın, acil servis bölümün de başlayarak binayı sardı. Yangının çıktığı sırada içeride 200’ü aşkın hasta va sağlık personelinin bulunduğunu bildiren yetkililer, can kayıplarının çoğunun dumandan zehirlenme nedeniyle gerçekleştiğini belirtti. Yangın haberinin ardından Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jaein liderli ğinde “kriz masası” toplantısı yapıldı. Yetkililer yangının nedeninin belirlenmesi için soruşturma başlatıldığını duyurdu. Yonhap ajansına göre olay, ülkede son 10 yılın en çok can kaybına yol açan yangın olarak kayıtlara geçti. Caracas’ı yine kriz havası sardı Venezüella’da Kurucu Meclis’in en geç 30 Nisan’da devlet başkanlığı seçimlerine gidilmesi kararının ardından Yüksek Mahkeme’den muhaliflere yönelik kısıtlama adımı gelmesi tartışma yarattı. Mahkeme, geçen aralık ayında yapılan yerel seçimleri boykot eden ana muhalefetteki Demokratik Birlik Masası (MUD) koalisyonunun seçimlere yeniden başvuru tarihini 6 ay daha erteledi. Karar sağ cephenin liderliğindeki muhalefetin sert tepkisine yol açarken mahkemeye “Maduro yönetimi yanlısı” suçlamaları yükseldi. Muhalefet Yüksek Mahkeme’nin bu kararının, 4 Şubat’ta yeniden aday gös Venezüella Devlet Başkanı Maduro, önceki gün destekçileriyle bir araya geldi. terilmesi beklenen sosyalist Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun “rakipsiz kalması” anlamına geldiği görüşünü dile getirdi. Caracas’ta halihazırdaki siyasi tansiyonu daha da tırmandırması beklenen bu adıma Fransa’dan tepki geldi. Fransa Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Caracas’a “muhalifleri seçimlerden men etme” suçlaması yöneltildi. İspanya ile elçi krizi Öte yandan Venezüella, içişlerine müdahale edildiği gerekçesiyle, İspanya’nın Caracas Büyükelçisi’nin sınır dışı edileceğini duyurdu. Madrid ise bu karara “karşılıklılık ilkesi” ölçü sünde yanıt vereceklerini bildirdi. Bu arada petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle tarihinin en ağır ekonomik krizini yaşayan ülkedeki kıtlık tehdidi büyüyor. UNICEF, ülkedeki açlık krizinin özellikle çocuklar için çarpıcı boyutlara ulaştığının açık olduğunu, ancak hükümetin gerçek verileri uluslararası yardım kuruluşlarından gizlediğini savundu. Merkel ile Schulz Koalisyon için masaya oturdular Avrupa Birliği’nin lokomotif ülkesi Almanya’da dört aydır süren siyasi belirsizliğe son vermesi beklenen “büyük koalisyon” görüşmeleri resmen başladı. Almanya Başbakanı Angela Merkel öncülüğündeki Hıristiyan Birlik (CDU/CSU) partileriyle Martin Schulz liderliğindeki Sosyal Demokrat Parti (SPD) temsilcileri, dün görüşmelerin ilk gününde koalisyonu hızla kurma konusunda kararlı olduklarını dile getirdi. Merkel, “Herkes hükümet kurmaya doğru adım atmamızı bekliyor ve bu yüzden ben çok iyimser ve kararlıyım” dedi. Schulz ise “Çin ve ABD’den gelen zorluklar göz önüne alındığında, Avrupa Birliği’nin güçlü, Avrupa yanlısı bir Almanya’ya ihtiyacı var” dedi. Müzakereciler, 8 Şubat’ta ülkede karnaval sezonu başlamadan önce görüşmeleri tamamlamayı umuyor. Trump’ın gölgesindeki Davos Dünya liderleri içinde Davos’ta bu yıl sahneyi ABD Başkanı Trump çaldı. Davos cemaati en son 2000 yılında ABD başkanlarından Bill Clinton’la bir araya gelmişti. On sekiz yıl arayla ilk kez bir ABD liderinin Davos’a dönmesi haliyle “olay” oldu. Üstelik bu Trump gibi küreselleşme karşıtlığı ile nam salmış, dünya elitlerine tavır alan radikal söylemlerle seçim kazanan bir başkan olunca, “olay”ın boyutları katlandı. Davos malum olduğu üzere oysa ki küreselleşmenin simgesi. Ve dünyayı yöneten elitlerin de baş adresi ve mabedi. Ne var ki popülistlerin kendileriyle çelişkiye düşmek gibi bir dertleri olmadığı gibi, Davos çevrelerinin de öyle anlaşılıyor ki böyle bir derdi yok. Geçen yılki Davos’un konusu misal“yükselen popülarizmler”di... Bu yıl “baş popülist” Trump’ı davet etmekte tereddüt geçirmediler ve alayıvâlâyla bu çok büyük popülisti baştacı yaptılar. Trump’ın Davos’a varış şekli bile bu bağlamda hayli öğreticiydi. Davos çıkartmasını dünyaya “ABD’nin ne denli büyük olduğunu ilan etmeye geldim. Ülkemiz sonunda yeniden KAZANIYOR!” “tweet”iyle duyuran ABD Başkanı, Davos’a Irak seferinden döner gibi adeta bir “Black Hawk” helikopteriyle indi. Buna karşın Davos’lu bankerler, milyarderler, CEO’lar tarafından bir rock yıldızı gibi karşılandı. Demek ki Davos dendiğinde akılda tutulması gereken ilk bahis, “tutarlılık” mevzuunda beklenti çıtasını fazla yüksekte tutmamak oluyor.     Altüst oluşun çelişkileri Hele ki dünyanın böyle hızla değiştiği, değişmekten öte radikal bir altüst oluş geçirdiği dönemde. 2018 Davos’u için söylenecek ilk şey bu: Bu yılki Dünya Ekonomik Forum toplantısının küreselleşme krizi ile birlikte bu altüst oluş döneminin çelişkilerini ortaya koyması ve dünya encamının fotoğrafını çekmesi... Bu bağlamda bundan önceki hiçbir “Ekonomik Forum” toplantısı bu kerte “siyasi” olmamıştı. Küreselleşmenin yeminli düşmanı Trump, “korumacılığın” lideri olarak Davos’a geldi. Gerçekte Trump kadar güçlü bir “milliyetçi popülist” olan Hint Başbakanı Narendra Modi ise “küreselleşmeci kampın” önde gelen liderliğini üstlendi. Toplantı, “Dünyada verileri kontrol eden tüm dünyayı kontrol eder!” diyen “küreselci” Modi’nin konuşmasıyla açıldı. Ve “küreselleşme karşıtı” Trump’ın konuşmasıyla son buldu. Bu iki liderin konuşmaları arasında geçen haftada öne çıkan iki diğer isim Merkel ve Macron oldu. ‘Akvürruepsealluesşumlüecilik’  Trump’ın aksine “küreselleşmeciler” kampında yer alan Avrupalı iki lider, Almanya ve Fransa ekseniyle “eski kıta”ya getirilecek yeni ivmenin savunuculuğunu üstlendiler. Merkel, seçimlerden 4 ay geçmesine karşın hâlâ hükümet kurma aşaması içinde olduğundan, pek eski günlerin ilgisini görmedi. Bu durumda “Avrupa’nın liderliği” meşalesini taşımak genç Macron’a düştü. Avrupacı çizgisine rağmen “France is back/Fransa geri döndü” sloganıyla kendi “ulusal marka”sını kullanmaktan kaçınmayan Macron, diğer ulusal isim Jean Jacques Rousseau’nun “Toplumsal Sözleşme”sine göndermeyle, küreselleşme krizinin yeni bir “küresel toplumsal sözleşmeyle” çözülebileceğini savundu. Birinci Dünya Savaşı’nın bitiminin 100. yılı olması itibarıyla bu yıldönümüne vurgu yapan Merkel’in konuşması ise tarihi ve analitik açıdan en zengin konuşmaydı. Trump’ın korumacılığını bodoslamadan karşısına alan Merkel, korumacılığın çözüm olmadığını, 100 yıl önce de gene böyle çok büyük devinimler sürecinde olan dünyanın korumacılık duvarları yükselirken kendisini Büyük Savaş’ta bulduğunu vurguladı. Christopher Clark’ın bir klasik haline gelen “Uyurgezerler” kitabına atıfta bulunan Alman Şansölyesi, bu büyük felakete dünyanın 100 yıl öncesinde hiç farkına dahi varmadan “uyurgezerler” misali sürüklendiğini anımsattı Merkel gibi bir Alman olan Hegel galiba çok haklı: “Eğer tarihten bir şey öğrendiysek, o da tarihten hiçbir ders çıkartmadığımızdır!” Kanada’da #MeToo istifası ABD’de kadınların Hollywood’da kendilerini taciz eden erkekleri ifşa ettiği “#Metoo/Ben de” hareketi, Kanada’da da yankı buldu. Kanada Federal Spor ve Engelliler Bakanı Kent Hehr, cinsel taciz suçlamasıyla hakkında soruşturma başlatılması üzerine görevinden istifa etti. Cinsiyet eşitliği, kadın ve LGBTİ hakları konusundaki duyarlılığıyla bilinen Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Hehr’in istifasını kabul ettiğini açıkladı. Geçen hafta Ontario eyaleti Muhafazakâr Parti lideri Patrick Brown da hakkında basında çıkan cinsel taciz iddiaları üzerine parti liderliği görevini bırakmıştı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear