26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 1 Şubat 2017 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ECE KURTULUŞ adlCiyHePd’lei agvöuzkaalttaıMAHGEKMÖÇEITNMKÜİTEYRIDEÜETLNEDÜ AKP iktidarına yakın Akit gazetesinin birkaç gündür sosyal med ya paylaşımları nedeniyle hedef göster diği CHP PM üyesi avukat Sera Kadıgil, Cumhurbaşkanı’nın oğlu Bilal Erdoğan’a hakaret iddiasıyla yargılandığı davayı beklerken gözaltına alındı. Kadıgil’in ofi sine gözaltı için giden polisler, Kadıgil’in Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde ol duğunu öğrenince gözaltı işlemini du ruşma salonu önünde gerçekleştirdi. Ka dıgil, polis nezaretinde yargılandığı duruşmaya girmeyi bekledi. Soruştur ma savcısı Umut Tepe’nin savcılıkta ifade vermesi ni kabul etmediği Kadı CANAN COŞKUN gil, duruşma sonrasında gözaltına alınarak, Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Emni yete götürüldükten sonra tekrar adliye ye getirilen Kadıgil, savcılık ifadesinin ardından tutuklanması istemiyle İstan bul 6. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edil di. Kadıgil, hâkimlik sorgusunun ardın dan serbest bırakıldı. CHP İstanbul il binasına Cumhurbaş kanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bi lal Erdoğan ve 4 bakanın fotoğraflarının bulunduğu “1725 Aralık Yolsuzluk Haf tası Olsun” yazılı afiş asıldığı için dö nemin CHP İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın’a 50 bin TL tazminat istemli dava açılmıştı. Karayalçın’ın avukatı Se ra Kadıgil de davanın açıldığı İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’ne savunma sunmuş, bu savunma sebebiy le de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan şikâyetçi olmuştu. Kadıgil Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şikâyeti ne deniyle 1 yıl 9 ay hapis cezasına çarptı rılmıştı. Bilal Erdoğan’ın şikâyetine iliş kin davanın ilk duruşması da dün İs tanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Gözaltı işlemi bu duruşmayı beklerken gerçekleşti. Savcı kesip biçmiş Kadıgil duruşmadaki savunmasında, “50 bin TL tazminat davası istediler. Açılan davada bir savunma dilekçesi yazdım bununla ilgili. Bilal Erdoğan’ın fotoğrafının kullanılması gerektiğini belirttim. Savcının kesip biçerek kullanmaktan imtina etmediği sözleri kullandım dilekçede. Günün sonunda avukat Bilal Erdoğan’a hakaret iddiasıyla yargılandığı davayı beklerken ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret ve dini değerleri aşağılama’ iddiasıyla gözaltına alınan Kadıgil, hâkimlik sorgusunun ardından serbest bırakıldı Altay: ‘Hayır’a psikolojik basınç CHP milletvekilleri Selina Doğan, Barış Yarkadaş, Aykut Erdoğdu ve Onursal Adıgüzel’in de aralarında bulunduğu partililer, Kadıgil’e destek için adliyeye gitti. olarak verdiğim dilekçeyle sanık olarak karşınızdayım. Dilekçenin içeriğinde hakaret yoktur. Müvekkilim Kılıçdaroğlu bu tapeleri dinletmiştir. Benim uydurduğum cümleler değildir” dedi. Bilal Erdoğan’ın avukatı Ferah Yıldız da Kadıgil’in Cumhurbaşkanı’na hakaret suçundan cezalandırıldığını belirterek, “Bizim 2 yıl önce CHP’nin Bilal Erdoğan’ın fotoğraflarının rant amacı olarak kullanılmaması için tedbir kararı vardır. Mahkeme kararına aykırı olarak kullanılmıştır. Sanık davaya cevap dilekçesinde kişiselleştirip müvekkile hakaret etmiştir” diye konuştu. Mahkeme, 16 Mayıs’a erteledi. Kadıgil mahkemeden çıkar çıkmaz polisler tarafından gözaltına alınarak emniyete götürüldü. Emniyetteki işlemlerinin ardından tekrar adliyeye getirilen Kadıgil, savcılık ifadesinde, ‘partili Cumhurbaşkanlığı’nı merkeze alan anayasa değişikliği referandumunda ‘Hayır’ oyu vereceğini açıkladığını ve bir video çekerek neden ‘Hayır’ denmesi gerektiğini anlattığını, bunun üzerine geçmişteki sosyal medya paylaşımlarının gündeme getirildiğini söyledi. Kimsenin dini inancına hakaret etme amacı olmadığını kaydeden Kadıgil, “Darbe girişiminin ardından TRT’de okunan darbe bildirisini sosyal medyadan paylaştım. Darbe karşıtı bir insanım ve cumhurbaşkanına hakaret kastım yoktur. Cümle bana ait değildir. TRT spikerinin okuduğu bildiriyi dinlerken siyasi görevim nedeniyle haber vermek amacıyla okunan metinden paylaştığım bir cümledir” dedi. l İSTANBUL CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP PM üyesi Sera Kadıgil’in gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Altay, CHP Parti Meclisi üyesi Kadıgil’in başka bir dava için gittiği adliyeden gözaltına alınmasının “Yargının ne kadar kokuştuğunu, çürüdüğünü bir kere daha gözler önüne serdiğini” kaydetti. Altay, bunun kesinlikle bir “Hayır” kampanyasını engellemeye yönelik psikolojik basınç olduğunu dile getirdi. l ANKARA / Cumhuriyet Kılıçdaroğlu: Ona savcı denmez CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 7 yıl önce attığı tweetler yüzünden Sera Kadıgil’e gözaltı kararı veren savcıyı sert sözlerle eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “3 yıl önce Gülen’e övgü dizenler için o savcı ne yaptı?” diye sorarken “Ona savcı denmez, iktidarın kölesi denir” dedi. Delilsiz ceza iptal edildi Terör suçlamasıyla yargılandığı davada beraat eden öğretmene verilen idari ceza yargıdan döndü Diyarbakır’da Dünya Kadınlar Günü kutlamasına katıldığı ve sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle hakkında terör örgütü propagandası suçmalasıyla açılan davadan beraat eden Eğitim Sen üyesi öğretmen Elif Göçmen’e İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından verilen ceza yargıdan döndü. Dicle’de görev yaparken Eğitim Sen’in çağrısıyla 2014 yılı Dünya Kadınlar Günü kutlaması ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında dava açılan Türkçe öğretmeni Göçmen, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde beraat etti. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ise hakkında soruşturma başlattığı Göçmen’e ‘1 yıl süre ile kademe ilerlemesinin durdurulması’ cezası verdi. Diyarbakır İdare Mahkemesi’ne başvuran Göçmen, katıldığı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü eyleminin “sendikal faaliyet çerçevesinde yapıldığını, disiplin soruşturmasını gerektirecek bir davranış sergilemediği halde ceza verilmesi işleminin açıkça haksız ve hukuka aykırı” olduğunu belirterek cezanın iptalini talep etti. Skandal savunma Beraat kararını hiçe sayan Milli Eğitim Müdürlüğü avukatı ise yaptığı savunmada, “Davacı hakkında terör örgütü propagandası yapmak fiili nedeniyle yapılan soruşturmada ilgili fiilinin sabit olduğunun müfettişlerce değerlendirildiği” vurgulanarak davanın reddini talep etti. Göçmen’in ağır ceza mahkemesinde yargılandığı davada suç unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat ettiğine dikkat çeken Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi, milli eğitim müfettişlerinin Göçmen’e ceza verebileceği bilgi ve belge bulunmadığına hükmetti. Mahkeme, Göçmen’e verilen cezayı hukuka ve mevzuata uygun olmadığı gerekçesiyle iptal etti. l ANKARA / Cumhuriyet İki belediyeden ‘Vezir Parmağı’na yasak İki ilçenin belediye başkanları, Mahsun Kırmızıgül’ün senaryosunu yazıp yönettiği ve başrolde oynadığı “Vezir Parmağı” filmine ‘yasak’ getirdi. Mersin’in Anamur ilçesi Belediye Başkanı emekli Yüzbaşı Mehmet Türe, 64 bin nüfuslu ilçedeki tek sinema olan Anamur Belediyesi Kültür Müdürlüğü’ne bağlı Belediye Sinema Salonu’nda açıklamalarda bulundu. Türe, “PKK terör örgütüne sempati ile bakan, PKK terör örgütüne ‘terör örgütü’ diyemeyen ve operasyonlara karşı gelen, Türkiye Cumhuriyeti’ni suçlayan bu ve bunun gibi sanatçılara bizim de bir tavrımız, bir sözümüz olacaktır. Bu nedenle Anamur Belediye Sinema Salonu’da Vezir Parmağı filmi gösterilmeyecek. Sadece o değil, bunun gibi sanat çılara ve filmlere asla yer vermeyeceğiz” dedi. Kırmızıgül’e terörle mücadele eden askerler ile polislerin filmini çekmesini de öneren Türe, “Senaryoda bir sıkıntı çekiyorsa, onun senaryosunu da ben yazarım. Çünkü biz eski bir askeriz” diye konuştu. Kayseri’nin Develi İlçesi Belediye Başkanı AKP’li Mehmet Cabbar da “Vezir Parmağı” adlı filminin milli ve manevi değerlere ters olduğunu iddia ederek, belediyenin sinema salonunda oynatılmayacağını belirtti. Cabbar, “Bu ve benzeri örf, âdet, gelenek, görenek ve ahlaki hassasiyetlerimize ters filmler, Develi Belediyesi Sinema Salonu’nda gösterime girmeyecektir”’ dedi. İlçede sadece belediyenin sinema salonu bulunuyor. l MERSİN KAYSERİ/ DHA TUTUKLU AVUKAT EVCİN İddianame 4.5 aydır yok Gezi davaları, üniversiteliler hakkında açılan davalar ve cezaevindeki hak ihlallerine yönelik birçok davaya bakan avukat ve insan hakları savunucusu Hakan Evcin, 15 Eylül’de tutuklandı ancak hakkındaki iddianame 140 gündür hazırlanmadı. MİT TIR’larının durdurulmasıyla ilgili soruşturmada Adana eski Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık’ın Antalya’daki evinde gözaltına alınması sırasında Bağrıyanık’a destek ziyaretinde bulunan Evcin, açılan soruşturma kapsamında çok sayıda avukatla birlikte gözaltına alındı ve tutuklandı. Aynı soruşturmada gözaltına alınıp serbest bırakılan kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkan Yardımcısı Münip Ermiş, Evcin’in sadece Bağrıyanık’ı ziyaret sırasında çekilen ve gazetelerde de yayınlanan bir fotoğrafla suçlandığı başka bir delil olmadığını söyledi. Ermiş, “FETÖ soruşturmasında tutuklanmasının hiçbir maddi zemini yok. Daha sonra arabasında cezaevi notları çıktığı iddiasıyla 1 ay önce başka bir soruşturmada daha tutuklama kararı çıktı. Henüz o notların da içeriği ortaya çıkmış değil” dedi. OHAL döneminde keyfi gözaltı ve tutuklamalar yaşandığına dikkat çeken Ermiş, “30 günü geçmeyecek şekilde iddianame hazırlanması gerekir. Sulh Ceza Hâkimlikleri mutlaka kaldırılmalı. Ama herşeyden önce OHAL kaldırılmalı. OHAL’de adalet olmaz” diye konuştu. l Yurt Haberleri haber 11 Korkusuzluğun ecele faydası Referandum için çektiği videoyu tekrar tekrar izliyorum. Videoda, “Ben bu rejim değişikliği teklifine hayır diyorum” diyor. “Ama çocuk oyunu gibi kimseye de var mısın yok musun diye soramıyorum” diyor. “Çünkü biliyorum ki hayır diyecek insanların birçoğu kendilerini tehdit altında hissediyorlar ve korkuyorlar” diyor. “İşte ben de tam bu yüzden bu değişikliğe hayır diyorum” diyor. “Ben istiyorum ki” diyor, “Bu ülkede insanlar siyasi görüşlerinden ötürü, düşüncelerinden ötürü, eleştirilerinden ötürü suçlanmasın.” “Bu yüzden” diyor, “Kendini tehdit altında hissetmesin”. “Bu yüzden hayır” diyor. “Korkmuyorum” diyor. “Siz de korkmayın” diyor. “Hayır deyin” diyor. “Biz kazanacağız” diyor. Sesi yumuşacık. Tonlaması kararlı, duyguları derin, zihni berrak. Niyeti temiz, tertemiz görünüyor. O yüzden çoğu insandan daha ikna edici. Çoğu insandan daha güven verici. Adı Sera Kadıgil. Avukat. CHP Parti Meclisi üyesi. Tartışma programlarına çıkıyor ve çok etkileyici, mantıklı konuşmalar yapıyor. Ben bu satırları yazarken, eski sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı. Yaşadığı ülkede insanlar siyasi görüşlerinden ötürü, düşüncelerinden ötürü, eleştirilerinden ötürü suçlanmasın ve kendini tehdit altında hissetmesin diye hayır diyeceğini açıkladıktan birkaç gün sonra... Birçok gazeteci, sanatçı, akademisyen, milletvekili, öğrenci, genç, yaşlı sıradan vatandaş gibi, çoktan mimlendi ve dili de aklı da iktidar tarafından mühürlenmek istendi. Siz bu satırları okurken Sera Kadıgil serbest kalmış da olabilir; tutuklanmış da. Artık biliyoruz, bu ülkede, bugünlerde bir muhalifin tutuklanıp tutuklanmaması hukuki dayanaklardan ziyade değil, niyete bağlı. Korkutarak ve tehdit ederek ve gözdağı vererek kendi hukuksuz icraatlarını meşrulaştırmaya çalışan iktidarın at koşturduğu bir arenada her gün bir kurban aslanlara yem olarak atılıyor. Bu yemler iktidarın, eğlenceyle vahşeti birbirinden ayıramaz hale gelmiş seyircisine bir lütfu. Sosyal medyadan cımbızla ayıklanan sembol isimler, padişah buyruğuyla zindana atılan tutsaklar gibi hukuki süreci bir türlü işlemeyen bir döngünün girdabına ardı ardına terk ediliyor. Korkmayan, susturulamayan, konuşan herkes büyük tehdit altında. Ardı ardına yaptığı yargısız infazlarla ortalığı muhaliflerden temizleme hezeyanındaki iktidar, bir gün bir muhtarı nişan alıyor, ertesi gün bir avukatı. Öğrencilerden gazetecilere, yazarlardan sanatçılara, sendikacılardan, dernekçilerden, milletvekillerinden sıradan insanlara kadar tüm muhalifler hedefte. Piyangonun ne zaman kime çıkacağını bilmek imkânsız. İktidar sapkın bir nişancı gibi. Ülkenin çatısından her gün birini vuruyor. Onun karanlık niyetini deşifre edenler o namlunun ucunda nefes alıyor. Ama ne yaparsa yapsın gücü muhalifleri korkutmaya yetmez. Çünkü diktatörler güçlerini korkudan alırlar; Muhaliflerse korkusuzluktan. Ve korkunun ecele faydası yoktur; Ama korkusuzluğun ecele faydası çoktur. GEZİ GAZİSİNE GÖZALTI Havalimanındaki şiddet yargıya taşındı Gezi gazisi Aydın Aydoğan, 2 Temmuz 2016’da, Atatürk Havalimanı’nda bir arkadaşını yol cularken polislerce alıkonulduğu nu ve şiddet gördüğünü belirte rek tazminat davası açtı. İlk du Aydoğan ruşma, Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 11 Nisan’da görü lecek. Aydoğan’ın avukatı Özgür Urfa’nın mah kemeye sunduğu dava dilekçesinde, polislerin, saat 18.00 sıralarında bir anda Aydoğan’ın etra fını sardıklarını anlattı. Aydoğan’ın sürüklenerek nezarethaneye götürüldüğünü ifade eden Urfa, “Müvekkilime yere çökertilerek kaba kuvvet uy gulanmıştır. Bodrum katta bir yere götürülerek kelepçelenmiştir. Daha sonra da havalimanında ki karakola götürülmüştür” dedi. Urfa, müvek kilinin haksız bir şekilde 89 saat gözaltında tu tulduğunu ifade ederek, 2 bin TL manevi tazmi nat talep etti. Müvekkilinin özgürlük ve güvenlik hakkının, seyahat özgürlüğünün ihlal edildiğini vurguladı. l İSTANBUL / Cumhuriyet C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear