26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 2 Ekim 2017 6 ‘Himmet’ten bir AKP’li daha çıktı Nazif Ersan FETÖ’nün himmet listesinde bir AKP’li daha tespit edildi. 4 büyük şirketle bağı bulunan AKP’li Nazif Ersan, hâlâ belediye meclisindeki görevini sürdürüyor FETÖ’nün himmet planlaması listesinde yer alan işadamları arasında AKP’li Sultangazi Be lediyesi Meclis Üyesi Nazif Ersan’ın da olduğu ortaya çıktı. Himmet liste si Uşak’taki FETÖ so ruşturmasında deşif re olmuş, iddianame ye göre işadamlarıyla ilgili MİT ve bürokra si imamı olduğu belir Aykut Küçükkaya tilen Hazım Sesli’den ele geçirilmişti. CHP’DEN TEŞHİS: Siyasetticarethimmet Bir süredir FETÖ soruşturmaları kapsamında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hedefinde olan CHP, AKP’li işadamının himmet listesinde çıkmasını gazetemize yorumladı. CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Serdar Bayraktar, “Bir taraftan ticaret, diğer taraftan siyaset ve himmet. FETÖ ilişkilerine baktığımızda, AKP’nin her kademede çok yoğun bağlantılı olduğunu ve iç içe olduklarını görüyoruz. Devletin ve ticaretin her alanında ilişkiler buluyo ruz. Üst kadrolardaki bu ilişkileri iktidar özellikle açığa çıkarmıyor. Bunun yerine durumu muhaliflerini karalamanın bir aracı olarak kullanıyor. Adalete ve vicdana en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz...” diye konuştu. Deşifre oldular... Cumhuriyet’in ulaştığı bilgiye göre cemaatin 15 Temmuz’daki kanlı darbe girişiminin ardından Uşak merkezli yapılan FETÖ soruşturmasında işadamlarıyla ilgili önemli detaylar yer aldı. Savcılığın hazırladığı iddianemeye göre FETÖ’nün MİT ve bürokrasi imamı olduğu öne sürülen işadamı Hazım Sesli’nin işadamlarını gruplara ayırdığı ve her grup için ayrı bir günde sabahakşam toplantılar düzenlediği belirtiliyor. Toplantılara katılmış Sesli’den ele geçirilen belgelerdeki ünlü isimlerin himmet listesine göre, işadamı Nazif Ersan İstanbul’da yapılan himmet toplantılarına katılan isimlerden biri olarak gözüküyor. Ersan halen AKP’den Sultangazi Belediye Meclis Üyesi olarak siyaset yapıyor. FETÖ imamı olduğu iddia elin Hazim Sesli Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu’nun (TÜGİK) genel başkanlığını yaptığı dönemde İstanbul Girişimciler Derneği’ni (İSGİD) kurmuştu. İSGİD’in yönetim kurulu üyelerinden birisi de Nazif Ersan’dı. Kiler’le ortaktı Nazif Ersan, İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre İstanbul merkezli Atena Tekstil Turizm Yatçılık Gıda ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi, Burda Marketçilik Sanayi ve Ti 15 Temmuz’dan sonra birçok ilde himmet baskınları yapılıp, yüzlerce şüpheli halka teşhir edilerek gözaltına alınmıştı. caret Anonim Şirketi, Mebitech Bilişim Anonim Şirketi ile Mega 13 Enerji Üretim Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi’nin yönetim kurulu üyesi ya da ortağı. Aynı zamanda Kültür Toplum ve Aile Vakfı’nın kurucusu ve yönetim kurulu üyesi. Nazif Ersan’a ait bazı şirketlerin adresi ile vakfın adresi aynı gözüküyor. Gıda ve perakende zincirlerinden Kiler’in isim hakkını kullanan Ersan ailesi 2006 yılı sonunda yollarını ayırdı. Kiler Marketler’in bir kısım şubesinin sahibi olan Engin, Atilla, Ergin, Erol, Ercan ve Nazif Ersan kardeşler, Kiler ismi altında faaliyet göstermekten vazgeçerek kendi mağazalarını ‘Kim’ alışveriş merkez leri olarak devam ettirdi. Ersan ailesi bir dönem Burda Marketçilik’te Kopuz ailesi ile de ortaklık yaptı. Saraç ne demişti? İBB Başkanlığı’ndan istifa eden Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı’nın da yer aldığı himmet listesinde en dikkat çeken isim ünlü diyetisyen Ender Saraç olmuştu. Saraç, tanık olarak verdiği ifadesinde, Hazım Sesli’yi tanıdığını, cemaat ile ilişkili olduğunu bildiğini belirtmiş, “Dini sohbetlere katılıyordum. 17 Aralık sonrası elimi ayağımı çektim. Hatta Eylül 2013’e Kanal Türk’ten Show TV’ye geçtim” demişti. Yazıcı’nın oğlunun ortağı da listedeydi Himmet listesinde yer alan isimlerden birisi de işadamı İlhami Yazıcı’ydı. Cumhuriyet, AKP’nin en güçlü isimlerinden Hayati Yazıcı’ın oğlu ile İlhami Yazıcı’nın ortak şirket kurduğunu kamuyouna daha önce duyurmuştu. İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre Yazıcı’nın oğlu Mustafa Yazıcı, aralarında hemşehrilik bağı bulunan işadamı İlhami Yazıcı ile 2014’te ortak bir şirket kurmuştu. Şirketin, İlhami Yazıcı’ya ait Yazıcı Grup’un Tanzanya’da açtığı fabrikanın açılışından sadece 5 gün sonra kurulması dikkat çekmişti. İlhami Yazıcı, Uşak’taki FETÖ soruşturması kapsamında emniyet birimlerine ifade vermiş; Hazım Sesli’den şikâyetçi olmuştu. Topbaş’la 13 yılın özeti AKP’liler İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı’ndan istifa eden Kadir Topbaş’ı hizmetleriyle anadursun; işte “Nasıl bilirdiniz” sorusuna cevap olacak 13 imar talanı HAZAL OCAK 1Yeni Köprü ve 3. Havalimanı Mega projeler olarak açıklanan 3. Köprü ve 3. Havalimanı, İstanbul’un orman ve tarım alanlarına zarar verdi. 2013 yılında Garipçe Köyü’nde ayakları için temeli atılan 3. Köprü ve yolları İstanbul’un akciğeri olan Kuzey ormanlarına darbe vurdu. Köprünün bağlantı yolları hâlâ ağaçlara zarar veriyor. 2015’te temeli atılan 3. Havalimanı’nın bir bölümü ise Arnavutköy’ün tarım arazileri üzerine yapılıyor. Çevresindeki birçok köyü yuttu. Hâlâ havalimanına malzeme üretmek için orman arazileri üzerine taş ocakları açılıyor. 2Bir hançer: 16/9 kuleleri Zeytinburnu’nda 16/9 kulelerinin bulunduğu arazi deprem toplanma alanıyken 18 Mayıs 2007 tarihinde AKP’ye yakınlığı ile bilinen Mesut Toprak’a satıldı. Toprak buraya İstanbul’un tarihi siluetine bir hançer gibi saplanan 27, 32 ve 36 katlı 3 blok yaptı. Mahkeme, blokların tıraşlanması için karar verdi. Ancak hâlâ tıraşlanmadı. 3SİT alanına cami inadı Doğal SİT alanı olan Çamlıca Tepesi’ne yapılan, 6 Ağustos 2013 tarihinde temelleri atılan cami geçen yıl ibadete açıldı. İnşaatına giden cadde boyunca 50 metre arayla 3 cami yer alıyor. Camiye giden yollar üzerinde yer alan taşınmazlar için de Bakanlar Kurulu’nun 4 Ocak 2016’da acele kamulaştırılması kararı alındı. Ayrıca cami için bir de tünel yapılıyor. 4Taksim ağlıyor Taksim’in sembollerinden ve bölgenin tek yeşil alanı Gezi Parkı’na Topçu Kışlası yapılmak istendi. 2013 yılında parkı korumak için Gezi direnişi oldu. Park şimdilik kurtarıldı ancak Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi düzenleme projesiyle daha da yaşanmaz hale geldi ve betonlaştı. Cadde üzerinde hizmet veren nostaljik tramvay da ‘geçici’ olarak kaldırıldı. Caddenin yerli esnafı ise tek tek kepenk kapattı. Eski sinemalar yerine AVM açıldı. Caddede hâlâ iş makineleri çalışıyor. Cadde, her sağanak yağmurda göle dönüşüyor. 5Her yerimiz dolgu İstanbul Boğazı, 1956’da EmirgânSarıyer sahil yolunun genişletilmesiyle doldurulmaya başladı. Ancak boğaza ilk kez AKP döneminde bu denli dolgu yapıldı. Yenikapı ve Maltepe miting alanları denize dolgu yapılarak inşa edildi. Birçok ilçeye kazıklı yollar yapıldı. Boğaz’da 266 bin 100 metrekarelik alanda dolduruldu. Boğaz 4 ile 27 metre arasında daraldı. Hâlâ da dolgu çalışmaları sürüyor. 6Arka bahçesi yaptı İşadamı Mehmet Hattat’a ait Hattat Holding’in İstanbul Maslak’ta milyar dolarlık “Diamond of İstanbul” projesi 2009’da İBB tarafından çeşitli imar hukukuna aykırılıklar gerekçesiyle mühürlenmişti, Hattat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Hattat, ruhsat alabilmek için İBB’ye 18 arsa bağışladı. Bu arsalardan 3’ü Topbaş’ın evine yakın konumdaydı. Yapı ruhsatı gecikince Hattat, Ekim 2016’da İBB’ye mektup yazdı, bağışladığı arsaların ‘kendisine zorla aldırtıldığını’ anımsatarak İBB yetkililerini tazminat davalarıyla tehdit etti. Bu süreç yargıya taşındı an cak bu mektuptan yaklaşık 8 ay sonra Hattat ruhsatını aldı. 7Damattan 5 Daire İBB’den her türlü desteği alan Topbaş’ın damadı Aydınlı Grup Yö netim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Kavurmacı’nın eski hastane arazisi üzerine yapılan Bakırköy’deki proje si KoruFlorya’da, “Topbaş ailesinin 5 dairesi” olduğu 7 Eylül 2016’da ortaya çıktı. Belgelere göre Kadir Topbaş’ın aile şirketi Teşvikiye Saray Gıda Sana yi ve Ticaret AŞ, 5 taşınmazın tamamı nı aynı gün “25 Temmuz 2014” tarihinde satın aldı. Öte yan dan Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı FETÖ’nün iş dünyası yapılanmasına yö nelik soruşturma kapsa mında tutuklandı. 8Hainler Mezarlığı 15 Temmuz dar be girişiminin ardın dan öldürülen dar beciler için İBB tara Kadir Topbaş fından Pendik’te ayrı bir mezarlık açılarak, girişine de ‘Hainler Mezarlığı’ tabelası konuldu. Topbaş ilk olarak 20 Temmuz’da yaptığı konuşmada, “Bir yer ayıracaksınız ve vatan hainleri mezarlığı di yeceksiniz, geçenler lanet okuyacak. Her giden lanet okusun ve kabirlerinde ya tamasınlar” demişti. ‘Hainler Mezarlığı’ tabelası Diyanet’in itirazı üzerine kaldırılmıştı. 9Kabataş’a Martı kazığı Kabataş sahiline yapı lan Martı Projesi’nde denizin bir kısmı dolduruluyor. Fındık lı Parkı’nın sahile bakan tarafı proje için kapatıldı. Parkın büyük bölümüne yeşil bir set çekildi. Martı Projesi için denize çakılan demirler Fındıklı Parkı’nın ucuna kadar ulaştı. 10Her yağmurda Venedik! İstanbul’da özellikle son yılda yağan şiddetli sağanak, fırtına ve dolu hayatı felç ediyor. Uzmanların uyarılarına kulak asılmadan tüm dere yatakları imara açılan şehir, yoğun yağışların ardından Venedik’e dönüyor. Herhangi bir afet anında sığınak olabileceği belirtilen Avrasya Tüneli de kapanıyor. Üsküdar sahili ise denizle birleşiyor. 11Tarihi külliyede çatlak Üsküdar Meydan Projesi kapsamında İBB tarafından denizi doldurmak için kazık çakma işlemi sırasında, Mimar Sinan tarafından inşa edilen ve yaklaşık 450 yaşında olan Şemsi Paşa Külliyesi’nin duvarlarında çatlaklar oluştu. 12İSPARK yolsuzluğu İBB iştiraki İSPARK’ta “otopark ücreti ödeyen yurttaşlara verilen fişlerin silinmesiyle” vurgun yapıldığı ortaya çıktı. İSPARK, skandalın ardından “21 otopark görevlisinin iş akdinin feshedildiğini” ve “dava açılacağını” açıkladı. Kamuoyunda büyük tartışma yaratan iTaksi projesinde skandal zinciri yaşandı. 13Dinci vakıfların maliyeti İBB, AKP’ye yakın vakıflara son üç yılda İstanbul’un çeşitli ilçelerinde milyonlarca lira değerinde arsa verdi. Arsa veremeyince bina kiraladı bu binaların tüm masraflarını belediye bütçesinden karşıladı. Toplam 32 taşınmazın bedeli ya da başka bir tabirle kıyağın bedeli yaklaşık 800 milyon TL. haber TASARIM: İLKNUR FİLİZ AKP kum saatinde eriyor AKP saflarından o kadar kişi koptu ki, potansiyel olarak ciddi bir AKP’li muhalefet hareketi var içlerinde. “İçlerinde” demek çok doğru bir tanımlama değil, genel olarak AKP iktidarından yanalar, ama bugünkü iktidar ve uygulamalarından hiç hoşnut değiller, daha doğrusu eleştireller, ama bu eleştirilerini çok alçak perdeden dile getiriyorlar. Bazısı ise susuyor. Mesela “Karar” gazetesi bu kesimin ifadesi. Havuz medyası ile bir ilişkileri yok, işlerini bazen iyi de yapıyorlar. Mesela gazetenin ekonomisini yöneten İbrahim Kahveci’nin gelir dağılımını işlediği yazılarında, orta sınıfın gelirinin artmadığına yönelik saptama ve eleştirileri gibi. Şunu da belirteyim, bu gazetenin reklam almaması için de iş çevrelerinin iktidar siyasi merkezinde görevli kişilerce kontrol edildiğini biliyoruz. Özetle, AKP ve iktidar pratiğinden büyük kopuşlar var, hoşnutsuzluklar diz boyu, liderin çevresinde sadece ona kesin inananlar ve tartışmasız en güvenilir hizmeti sunanlar kalabiliyor. Üstü çizilen çizilene... ByLock’çu AKP listesi Sosyal medyada önceki gün 60 kişilik “ByLock’çu AKP’liler listesi” yayımlandı. Aslında el altında epeydir dolaştırılan liste ilk kez genelleşmiş oldu. Bir kısmı doğru olabilir, aralarında bakanın da bulunduğu ve eski bakanların bol sayıda görüldüğü listede, Gül ve Davutoğlu gibi isimler yoktu. Bu liderlerin de AKP içindeki iktidar mücadelesinde zaten lider tarafından dışlandığını biliyoruz. AKP’nin kuruluşundan 2010’lara kadarki süreçteki kopuşlardan bahsetmiyoruz. Söz konusu olan son iki üç yıllık dışlananlar. Karar gazetesi 1.5 yıldır yayında. Çıkış sancılarını o sırada Habertürk TV’de düzenli program yaptığımız ve şimdi gazetenin yazarı Mehmet Ocaktan’dan yakından izliyorduk. Bunlardan bir kısmı, iktidara ve adamlarına hafif yollu eleştirilerde bulundukları için dışlandılar veya kendileri koptular. En son örneği, Star gazetesinde yazan Ahmet Taşgetiren’in, gazetedeki “üstünler” ile giriştiği polemik sonucu ayrılmak zorunda kalması. Galip gelen, iktidarda kalan ise Zafer Çağlayan ve 700 bin liralık kol saati savunmanlığı oldu! ‘Din yorgunu gençler’ Mesela Yeni Şafak yazarı ve AKP’nin partide kalan ender kurucularından, sözünü de pek sakınmayan Ayşe Böhürler, geçen gün bir yazısında, bir AKP’ye yakın akademisyen Doç. Dr. Ömer Miraç’ın düşüncelerini köşesine taşıdı: “Muhafazakâr kesim olarak çocuklarımızı din yorgunu yaptık..” “Din yorgunu gençler”, başlıklı yazısında Böhürler diyor ki “Verdiği örnekleri dinlerken; üst akıl, büyük resim gibi tanımlara takılıp elimizden akıp gidenleri görmemişiz duygusuna kapıldım”. Duygu değil, gerçek.. Çocukların, insanların kafasına, sopayı kafaların üzerinde sallayarak “oku bakiiim” diye dayatan; ahlakı, iyi güzel insan olmayı, olumlu ve yaratıcı düşünmeyi ve çağdaş dünyayı değil de “dinsel hikâyeleri” öğretmeyi özellikle eğitimde ana ilke benimsemiş iktidar bir kum saatine döndü, ince ince akıp suya karışıyor. “Mutlak lider” ise incecik bir yol üzerinde yalnız yürüyor. Arka planda parti liderliğini devralmaya hazır önemli bir siyaset birikimi ise hazırda zamanın gelmesini bekliyor. Mehmet Yılmaz nerede? Hürriyet’in siyasi olayları ve iktidar uygulamalarını ve söylemlerini gayet efendice, bir gazeteci titizliğiyle, fikri takip halinde, çok dikkatli bir dille izleyen ve yazan Mehmet Yılmaz’ın köşesi karartıldı. Yılmaz, gazetenin bence bu anlamda “siyasi” tek yazarıydı. İktidarın tepkisini çektiği çok açık, basın üzerinde baskıların açık ve net yaşandığı bu ortamda, Hürriyet’te böyle bir köşenin var kalmasına, anlaşılan olanak yoktu. Sonunda köşe izine çıkarıldı. Yazık ki yazık. Bunlar hepsi medya için de bir kum saati.. Yazık ki yazık, Mehmet Yılmaz umarım tez zamanda köşesine kavuşur. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear