24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 24 Mart 2016 10 Sarraf aynasında Türkiye yargı erki Anlaşılan bir süre Rıza Sarraf ile yatacağız, Rıza Sarraf ile kalkacağız. Bu baygın bakışlı, durgun görünüşlü delikanlı anlaşılan itirafçılığın yüz karası değil, ağır cezadan yırtma aracı olduğu ABD’de herhalde konuşacak. Keyifli günlere ama aynı zamanda hukuk dersi değerinde günlere gebeyiz. Amerikan filmlerinde pek çok örneğini gördüğümüz “Amerikan usulü yargılama” yakında başlayacak. Orada savcıdan, savunma avukatının “Sarraf sorgulamaları”na, yargıçtan jüri üyelerinin mimiklerine kadar doya doya “Sarraf duruşması” izleyeceğiz; sıkıntılı günlerimizde keyifleneceğiz... Sarraf neden gitti, anlaşmalı mı gitti, İran’daki (suç) ortağı Babek Zencani’nin idam cezası almasından sonra “Ipin ucunda sallanmaktansa mapus damında yatmak yeğdir” hesabı mı yaptı, duruşmada konuştuğunda 1725 Aralık dosyalarının kapağını yeniden açtıracak mı gibi soruları bence şimdilik bir yana koyalım. Ancaaaak... Rıza Sarraf’ı aklayan, “Yeterli kanıt bulunamadığından yargılanmasına mahal olmadığı” kararının altına damgasını basan Türkiye yargı erkini bir yana koymayalım... Hayır, o kararı verip o damgayı basan birkaç yargıçtan, yargıçların o yönde karar vermesini talep eden savcıdan söz etmiyorum. Bu sorunu fazla basite indirgemek, sorunu üç beş “yandaş yargıç ve savcı” ile sınırlamak olur ve yanlış olur. Dahası barış isteyen akademisyenler hakkında soruşturma başlatan, içlerinden nasıl ve neye dayanarak seçtilerseüçünü tutuklayan, birini kavurucu siyasal göçmenlik koşullarına mahkum eden yargıç ve savcılarla da... Ya da Can Dündar ve Erdem Gül’den casus yaratmaya çabalayan, terör örgütü işbirlikçiliği, Cemaat üyeliği filan gibi kargaların bile gülemediği suçlar yakıştıran yargıç ve savcılarla da... Ya da Cemaat’in inanç ve siyasal çizgisini benimsemiş Gültekin Avcı’yı yazdıklarıyla (sadece yazdıklarıyla) suçlayıp tutuklayan yargıç ve savcılarla da... Sınırlayamayız... Sınırlamayalım da... Çok daha derinlerde ve çok daha vahim bir sorunla karşı karşıyayız. Türkiye yargı erki 12 Eylül Anayasası’nın, yamalı bohçadan beter hale getirilmiş ve siyasal iktidarın çıkar ve isteklerine göre biçimlendirilmiş Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun bile gerisinde, o anayasa ve yasaları bile yok sayan karar ve uygulamalara ardı ardına hükmediyor. Bunu sayıları pıtrak gibi artmış, çoğunda yardımcı doçent düzeyinde hukuk öğretmenleriyle akar banttan çıkma hukukçu yetiştiren “hukuk fakülteleri” ile açıklamaya çalışanlar var. Hukuk eğitimindeki ürkütücü kalite kaybının yargı erkini sakatladığını savunuyorlar. Doğruluk payı var. Ama sorunu tümüyle deşmekten çok uzak açıklamalar bunlar. Çok daha yapısal ve o yüzden de çok daha derin ve hukuka güveni ve saygıyı kökünden dinamitleyen bir sorun bu. Türkiye’de aklanmış bir Rıza Sarraf’ın ABD’de demir parmaklıklar ardına konması ve ciddi bir yargılama sürecinin eşiğinde oluşumuz sorunu kavramak için anlamlı, önemli bir kanıt. Rıza Sarraf aynasında sadece o delikanlı değil Türkiye yargı erki de yargılanıyor... Sarraf’ın tutukluluğu yandaş medyada yok AKP medyası, Türkiye’de 17 Aralık rüşvet operasyonunda yakalanıp 70 gün hapis yattıktan sonra serbest kalan işadamı Rıza Sarraf’ın geçen gün Miami’de tutuklanmasını gazetelerinin manşetlerinde görmeyerek sus pus kesildi. Sabah gazetesi Sarraf haberine hiç yer vermezken Akşam, Akit, Yenişafak, Vatan, Türkiye ve Milliyet iç sayfalarda çok küçük gördü. Star Medya Grubu’na bağlı Akşam gazetesi, tutuklanmaya ilişkin iç sayfasında da bir bilgiye yer vermezken, Sarraf’ın ismini geçirmeden Halkbank’ın “Soruşturmayla bağlantımız yok” açıklamasını haberleştirdi. Yine aynı gruba bağlı Star gazetesi, “Büyük oyunda 2. perde; Zarrab” başlığıyla haberi iç sayfasına taşıdı. haber EDİTÖR: CAN DOKER RIza Sarraf ‘MARS’ oldu ABD’de yakalandığında çekilen ve federal cezaevine konan Sarraf’ın fotoğrafını Hürriyet yayımladı. CANAN COŞKUN Örtbas edilen 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının kilit isimlerinden Rıza Sarraf’ın Miami’de tutuklanmasından önce Royal Denizcilik Şirketi’nin eski genel müdürü Abdurrahman Nenem’in yeğeni Salih Ergün’ün üzerine kurdurduğu Mars Kıymetli Madenler şirketi aracılığıyla milyarlarca dolarlık kara para işlemleri yaptığı iddia edildi. ABD’li savcı Preet Bharara’nın Halkbank üzerinden yapıldığı öne sürülen para transferlerini takibe aldığı kaydedildi. İran asıllı Rıza Sarraf’ın Miami’de 19 Mart’ta tutuklanmasından önce büyük miktarlarda kara para işlemleri yaptığı öne sürüldü. Sarraf’ın 17 Aralık soruşturması kapsamında mahkemenin tüm mal varlıklarına el koyduğu şirketlerden olan Royal Denizcilik şirketinin 17 Aralık öncesi genel müdürü olan Abdurrahman Nenem’in yeğeni olan Salih Ergün adına kayıtlı Mars Kıymetli Madenler ve Gıda Ltd. Şti. adlı bir şirket kurdurduğu iddia edildi. Sarraf’ın bu şirket aracılığıyla milyarlarca dolarlık işlem yaptığı ortaya çıktı. Kayıt altına alınmış Para transferlerinin Amerikan İstihbarat Birimleri tarafından kayıt altına alındığı ve yakından takip edildiği öğrenildi. Sarraf’ın uluslararası para hareketlerini takip eden ABD İstihbarat Birimleri’nin Royal Denizcilik’e ait işlemleri takip ederken MARS Kıymetli Madenler ve Gıda Ltd.Şti’nin izine rastladıkları ve bu firmayı da yakından takibe aldıkları öne sürüldü. İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre Fatih’te bulunan ve 250 bin TL’lik sermaye ile kurulan Mars Kıymetli Madenler ve Gıda isimli şirkete 2014 ve 2015 yıllarında yurtdışından gelen para transferinin 1.5 milyar dolar civarında olduğu öğrenildi. Söz konusu para transferlerinin ise 17 Aralık soruşturması kapsamında gündemden düşmeyen Halk Bankası aracılığı ile yapıldığı iddia edildi. Öte yandan telefonla ulaştığımız şirkette yönelttiğimiz sorulara dönüş yapılmadı. l İSTANBUL Bharara’ya anlatacağımSARRAF’IN KURYESİ TAKİPTEKİ ŞİRKETLERE, TÜRKİYE’DEN PARA AKIŞINI BELGELEDİ Kurye Adem Karahan, savcı Bharara’ya bildiklerini anlatmak ve belgeleri vermek istediğini söyleyerek, “Üzerime kayıtlı şirketle 81 milyon dolar para transferi yapıldı” diyor İŞTE BAZI TRANSFERLER n 01/10/2009 Royal Emerald Investments LLC’e havale 1.999.955 $ n 05/10/2009 Royal Emerald Investments LLC 999.955 $ n 02/11/2009 Royal Emerald Investments LLC 1.299.955 $ n 26/10/2009 Al Nefees Exchangale LLC’e havale 1.499.955 $ n 04/11/2009 Al Nefees Exc. hangale LLC 1.499.955$ n 05/11/2009 Al Nefees Exchangale LLC 1.999.955 $ Adem Karahan Kurye Adem Karahan 2015 yılının Temmuz ayında gazetemizde “Altın İtiraflar” başlığıyla yayımlanan röportajında paraların yüzde 92’si nin İran’a gittiğini söylemişti. Sarraf’ı tutuklayan savcı Kara için yakalama kararı çıktı ALİCAN ULUDAĞ cak bu isimlerden hiçbiri veya avukatla 17Aralık soruşturmasında “görevi kötüye kullandığı” gerekçe rı duruşmaya gelmedi. Kara adresinde bulunamadı siyle hakkında dava açılan es Sadece gazetecilerin bulundu ki İstanbul Cumhuriyet Savcı ğu duruşmada, mahkeme başkanı sı Celal Kara’nın yargılanması Bahri Demirel, Kara’nın avukatı na Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nde Atasoy’un mesleki mazeret dilek dün devam edildi. Duruşma çesi sunduğunu bildirdi. Başkan ya yurtdışında olan Celal Kara Demirel, Celal Kara’nın savunma ile avukatı katılmadı. Mahke sının alınması ve delillerini sun me mübaşiri, arasında ABD’de ması için hakkında çıkarılan zor tutuklanan Rıza Sarraf, eşi Eb la getirme kararının Bakırköy ru Gündeş, eski İçişleri Baka Ağır Ceza Mahkemesi tarafından nı Muammer Güler ve oğlu Ba Celal Kara adresinde bulunamadığı gerekçe rış Güler, dönemin Halk Ban siyle iade edildiğini bildirdi. kası Genel Müdürü Süleyman Aslan, es Söz verilen Yargıtay Cumhuriyet Sav ki Bakan Zafer Çağlayan’ın oğlu Kaan cısı Kenan Zeybek, Anadolu Ajansı’nın Çağlayan’ın arasında bulunduğu 31 kişi yayımladığı bir haberden sanık Ce ve şirketin isimlerini tek tek okudu. An lal Kara’nın 10 Ağustos 2015’te sa at 04.19’da Sarp Sınır Kapısı’ndan Gürcistan’a gittiğinin anlaşıldığını, sonraki süreçte çeşitli haber sitelerinde Kara’nın Avrupa ülkeleri arasında geçişler yaptığına dair haberler yer aldığını anlattı. Kara’nın ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nde yargılandığı davanın sonuçsuz kalması amacıyla yurtdışına kaçtığının anlaşıldığını ifade eden Zeybek, savunmasının alınmasının temini amacıyla hakkında yakalama emri çıkarılmasını istedi. Talebi görüşen Yargıtay 5. Ceza Dairesi heyeti, daha önce çıkarılan çağrı ve zorla getirilme kararlarından sonuç alınamadığı belirtilen ve yurtdışına kaçtığı anlaşılan Kara hakkında, Ceza Muhakemesi Yasası’nın 98. maddesi uyarınca “yakalama emri düzenlenmesini” kararlaştırdı. l ANKARA Erdoğan’ın uykuları kaçacak Britanya’nın The Independent gazetesi, 1725 Aralık soruşturmalarının kilit adamı Rıza Sarraf’ın ABD’de tutuklanmasının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zor durumda bırakabileceğine dikkat çekti. Gazete, dünya bölümünde birinci haber yaptığı Sarraf’ın ABD’de tutuklanması için “Erdoğan’ın yakın çevresine kadar ulaşan ve kurduğu partinin itibarını sorgulatan yolsuzluk suçlamalarını tekrar gündeme getirdi. Zaten gergin olan Türkiye ABD ilişkilerini daha da aşağı çekebilir” dedi. Sarraf’ın AKP’nin önde gelen bakanlarına rüşvet vermekten Aralık 2013’te Türkiye’de kısa süre gözaltına alınıp bırakıldığını, üç bakanın istifa ettiğini, Erdoğan’ın bunları“darbe girişimi” diye örtbas ettiğini hatırlattı. Siyasi etkileri Türkiye’deki örgütlü suçlarla ilgili bir kitabı bulunan ABD’li akademisyen Ryan Gingeras, “Sadece tutuklu yargılama kararı bile Ankara ile Washington arasındaki gerginliği tırmandıracaktır” dedi. İran yaptırımları konusunda uzman Nigel Kushner, “Bu tür davalarda bir ya da iki kişi ceza indirimi alabilmek için itirafçı olur. Böylece şebekenin diğer üyelerine ulaşmak için yol açılır. ABD’nin amacı güçlü bir mesaj vermek. Bu davanın kapsamı çok dar olmaz” dedi. l Dış Haberler Jüri iddianameyi onayladıGÖZLER 4 NİSAN’DA İLHAN TANIR New York Güney Bölgesi Savcısı Preet Bharara’nın ofisine göre, Rıza Sarraf hakkındaki iddianame yayımlanmadan önce toplanan bilgi ve deliller “grand jury” denilen ve sıradan Amerikan vatandaşlarından oluşan bir kurula sunuldu. 1224 kişi arasında değişebilen jüri, savcıların maddi kanıtlarını ve suçlamalarını gördükten sonra iddianameyi onayladı. Cumhuriyet’in savcı Preet Bharara’nın ofisinden aldığı bilgilere göre, Türk basınında çıkan iddiaların aksine, Sarraf şimdiye kadar herhangi bir kefalet talebi yapmış veya kefalet talebi görüşülmüş değil. 4 Nisan ilk olacak. Kefalet kabul edilse bi le Sarraf’ın New York veya Florida eyaletlerinde bulunması şart koşulacak. Bunun kontrolü ise, ABD’de sık görüldüğü şekilde elektronik bilezikle yapılabilecek. Böyle bir karar çıkarsa, Sarraf’ın pasaportuna el konulması bekleniyor. Sarraf’ın, New York içinde gidebileceği yerler de sınırlı olacak. Elektronik bilezik Dava New York’a nakledildikten sonra Rıza Sarraf ya “suçlama anlaşması” talebiyle konuşması ve itiraflarda bulunması halinde cezasının indirilmesini isteyecek ya da “suçum yok” diyebilecek. l WASHINGTON ABD’yi dolandırmak, bankacılık sahtekârlığı ve kara para aklama suçlarından Miami’de tu tuklanan işadamı Rıza Sarraf’ın kurye si Adem Karahan adına kurulan şirket lerden, ABD’nin takibi altındaki Al Nefe es Exchangale LLC ve Ro yal Emerald Investments LLC isimli şirketlere yük lü miktarda para aktarıldı ğı belgelendi. ABD’li yet kililere ve bu ülkede so ALİ AÇAR ruşturmayı yürüten Savcı Preet Bharara’ya bildikle rini anlatmak ve elindeki belgeleri vermek isteyen Sarraf’ın kuryesi Karahan, 20092010 yılları arasında söz konusu şirketlere 81 milyon 51 bin 705 dolar para transferi yapmış. ABD’deki yargı makamları bu şirketlerin 20112015 arası para hareket lerini Sarraf’la ilgili 21 sayfalık iddiana mede yer vermişti. Rıza Sarraf’ın kuryesi ise bu tarihe itiraz ediyor, daha da geri ye gidilmesini istiyor. Savcı Bharara’nın Al Nefees Exchangale LLC ve Royal Eme rald Investments LLC isimli şirketler ara cılığıyla 2011 yılından sonra tespit ettiği kara para akışının bu tarihten 2 yıl önce başladığını söyleyen Rıza Sarraf’ın kur yesi Adem Karahan, söz konusu soruş turmanın derinleştirilmesi için elinde ki para akışını gösteren belgeleri ABD’li makamlara verebileceğini söyledi. 2009 yılından beri Kendi üzerine kurulan Cihan Kıymetli Madenler SAN. ve DIŞ. TİC. LTD.ŞTİ ile Hazine Kuyumculuk SAN. ve DIŞ.TİC. LTD. ŞTİ’den 2009 yılından bu yana para akışı gerçekleştirildiğini anlatan Karahan, para akışını gösteren banka hesabı kayıtlarını Cumhuriyet ile paylaştı. Söz konusu evraklarda Hazine Kuyumculuk SAN. ve DIŞ.TİC.LTD.ŞTİ’nin 2009 yılında bir bankanın Tahtakale Şubesi’nden Al Nefees Exchangale LLC ve Royal Emerald Investments LLC isimli şirkete 39 havale işlemi yapıldığı görülüyor. Şirketin 502/909..19 No’lu dolar hesabından yapılan işlemlerde Al Nefees Exchangale LLC’e 32 işlemden toplamda 30 milyon 583 bin 550 dolar para aktarılıyor. Yine aynı hesaptan Royal Emerald’a ise 7 havale işleminden 7 milyon 899 bin 685 dolar yatırıldığı görülüyor. Adem Karahan adına kurulan Cihan Kıymetli Madenler SAN. ve DIŞ. TİC. LTD.ŞTİ’de ise 2010 yılında söz konusu şirketlere yapılan havale miktarındaki artış göze çarpıyor. Yine aynı bankanın Tahtakale Şubesi 502/909..47 No’lu hesabı üzerinden Al Nefees Exchangale LLC ve Royal Emerald Investments LLC’ye 33 işlemde 42 milyon 578 bin 470 dolarlık para aktarılıyor. Hesap hareketlerinde Al Nefees Exchangale LLC’e 23 işlemde 28 milyon 178 bin 920 lira aktarılırken, Royal Emerald’a 10 işlemde 14 milyon 399 bin 550 dolar havale ediliyor. l İSTANBUL Bharara, Erdoğan’ı önce takibe aldı sonra bıraktı New York savcısı Preet Bharara, Twitter’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı takibe aldı ancak gün içinde takibi bıraktı. Bharara’nın twitter’da 7 bin civarındaki takipcisi 107 bine kadar yükseldi. Bharara, önceki gün de kendisine hediye göndermek isteyen bir Türk takipçisinin “Türkiye’den bir şey ister misiniz? Rakı, şiş kebap, lokum, Türk halısı. Sadece sorun, sizin hizmetinizdeyiz” sorusuna “Şiş kebabı seviyorum ama işimi yaptığım için hediye kabul edemem” diye cevap verdi. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear