24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 27 Ocak 2016 EDİTÖR: CAN DOKER haber 11 5 yıldızlı karargâha suç duyurusu D iyarbakır’ın merkez Sur ilçesinde 5 yıldızlı Greenpark otel aylardır özel harekât polisleri ve askerler tarafından karargâh olarak kullanılıyor. Otele sahibinin girmesine izin verilmezken, sadece 3 personelin resepsiyona kadar girmesine izin veriliyor. Otelin içi ve dışı kum torbalarıyla çevrilirken, otelin sahibi avukatları aracılığıyla güvenlik güçleri hakkında suç duyurusunda bulundu. Otel sahiplerinin avukatı Fırat Öger, müvekkillerinin tesislerine giremediklerini ve mülkiyet haklarını kullanamadıklarını için güvenlik güçleri hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, ayrıca İçişleri Bakanlığı ve Diyarbakır Valiliği’ne de resmi başvuru yaptıklarını, ancak henüz bir sonuç alamadıklarını anlattı. AKP’ye yakın A Haber TV ise şikâyetlerin ardından yayımladığı haberde gerçeği tersyüz ederek, otele teröristlerin yerleştiğini, güvenlik güçlerinin de operasyon yaptığını ileri sürdü. l MAHMUT ORAL Geleneksel ailenin vahşi kriterleri akanlar Kurulu, medyadaki tüm yapımların geleneksel aile değerlerine uygun olması için tedbir alınacağını açıklamış. Düzenlemelerin koordinatör kurumu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olacakmış, ona Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve RTÜK de katkı verecekmiş. Geleneksel aile değerlerinin tarifini resmi olarak bu bakanlıklar nasıl yapacak bilinmez ama zaten o kriterler her gün gazetelerin üçüncü sayfalarında en vahşi halleriyle sergileniyor. Tüm aile içi cinayetler bu ülkede bu mevcut kriterlere göre işleniyor. O kriterlerin başında feodalite var; kadınerkek eşitsizliği var; gelenek ve inanç kıskacı var. O yüzden her gün bir baba, kızı tecavüze uğradı diye tüm ev halkını öldürüyor. O yüzden genç bir kız sevgilisiyle sevişip hamile kaldığında korkudan ailesine durumu söyleyemiyor. Bebeğini bir köşede gizlice doğuruyor. O yüzden bu ülkede her gün sokaklardan, camilerden, çöplerden ölü ya da diri bebekler toplanıyor. O yüzden genç bir kız tecavüze uğradığında ona aile kriterleri gereği bu utançla yaşamak yerine kendisini öldürmesi emrediliyor. Olmadı kız evden atılıyor, erkeklere satılıyor ya da ailenin diğer erkekleri tarafından tecavüze uğruyor. O yüzden bir kadın kocasından ayrılıp başka bir erkekle ilişki kurduğunda eski koca tarafından devamlı tehdit ediliyor, öldürülüyor. O yüzden evin babası ya da yakın bir erkek akraba, ailedeki çocuklara cinsel taciz uyguladığında başta anne olmak üzere bunu gören herkes suspus oluyor. Geleneksel aile kriterleri içinde erkekler suçları ve günahlarıyla yüzleştirilmiyor; babalar, amcalar, dedeler zinhar çirkin şeylerle itham edilemiyor. Geleneksel aile kriterleriyle kirletilen hayatların içinde büyüyen yaralı çocuklar; aynı kriterleri lanetli bir miras gibi kendi kurdukları yeni hayatlara taşıyorlar. Böylece vahşeti nesillerden nesillere o lanetli gelenekler korunaklı bir şekilde bulaştırıyorlar. Şimdi alın bu malzemeleri, hepsinden Bakanlar Kurulu’nun işaret ettiği gibi geleneksel aile kriterlerine uygun birer dizi senaryosu yazın. Ama gerçekçi olsun. O dizilerde; babanın evdeki tek otorite olduğunu anlatın; her şeye tek başına karar versin. Kadın kocasına sormadan hiçbir konuda inisiyatif kullanamasın. Oğlanlar erkek olduklarını büyük bir törenle cinsel organları herkesin gözü önünde kesilince öğrensinler; kızlar kadın olduklarına ilk kanamalarında okkalı bir şamar yiyince uyansınlar. Cinsel organıyla gurur duymaya alıştırılan erkekler ve cinsel organından utanmaya eğitilen kızlar hep geleneksel aile yapısına sahip evlerde büyüsünler. O evlerde kızlar erkekten korkmayı önce babalarından öğrensinler, ağabeylerinde tecrübe etsinler ve kocalarında kanıksasınlar. Kadının her koşulda erkekten korktuğu geleneksel aile yapısı içinde anneler babalara sormadan hiçbir karar alamasınlar. Baba izin vermezse çalışamasınlar, babanın onaylamadığı giysileri giyemesinler, babanın onaylamadığı yerlere gidemesinler. Erkek çocuklar ergenlikle birlikte cinsel hayatlarını yaşamaya teşvik edilsinler ama asla geleneksel kriterler dışında cinsel tercih yapamasınlar. Gözle görünür şekilde farklı cinsel tercihleri olsa bile mutlaka bir kadınla evlendirilsinler. Kız çocukların geleneksel ya da gelenek dışı hiçbir cinsel tercih hakkı olmasın. Lezbiyenlikleri kayda bile geçmesin. Her koşulda karşı cinsten kısmetlerini beklemeye ve bir an önce evlenip çocuklar doğurmaya mahkum edilsinler. Hatta kızların başına cinsel bir saldırı gelse bile bedelini bizzat kendileri ağır ödesinler. Asılsınlar, kesilsinler, öldürülsünler. Bunlar en gerçekçi ve geçerli geleneksel aile kriterleri ve bu toplumu daha iyi bir noktaya değil doğrudan bağnazlık uçurumuna götürüyorlar. Pusulamızı medyadaki tüm yapımların geleneksel aile değerlerine zinhar uygun olmadığı; aksine o insan haklarına saygısız, kadın haklarına saldırgan, özgürlük düşmanı gelenekleri ve değerleri sorguladığı bir ülke olma yoluna tekrar çeviremezsek... Çok yakında, uçurumun ta dibinde, en muhafazakâr halimizle televizyonlarımızın karşısında, Bakanlar Kurulu kararıyla topyekun çekirdek çitliyor olacağız. B CİZRE’DE 30’A YAKIN YARALI BİR APARTMANDA KURTARILMAYI BEKLİYOR Bir apartmanda yaşam savaşı veren yaralıların alınmasına valilik izin vermeyince HDP’li Sarıyıldız tepki gösterdi: “Ben tek başıma gideceğim. Ne yapacaklarsa yapsınlar...” SELİN GÖRGÜNER ‘Vururlarsa vursunlar!’ Ş gideceğim. Ne yapacaklarsa yapsınlar, isterlerse vursunlar. Buradaki insanların kim olduğu belli, isimleri belli. Sadece ateş kesilecek ve yaralıların İpekYolu’na kadar getirilmesi sağlanacak. Burada bir insanlık dramı yaşanıyor” diye konuştu. Sarıyıldız, akşam saatlerinde Twitter’dan yaptığı açıklamada ise “Yaralıların bulunduğu bodrumun tavanı çökmek üzere. Tavanın çökmesi halinde yüzyılın en vahşi katliamı gerçekleşir.. Yaralıların bulunduğu bina şu an aralıksız bir şekilde toplarla vuruluyor. Yaralıların arasında bulunan Sultan Irmak ölmek üzere” diye yazdı. Faysal Sarıyıldız ırnak’ın Cizre ilçesinde 14 Aralık’ta ilan edilen sokağa çıkma yasağı 45. gününe girdi. Cizre’den dün yine ölüm haberleri geldi. Cudi Mahallesi’nde Selim Turay adlı bir gencin yaşamını yitirdiği belirtildi. Yasağın başından beri ilçede ölenlerin sayısı 75’e yükseldi. Cudi Mahallesi’nde ise DBP Meclis Üyesi Mehmet Yavuzer ile Azadîya Welat Gazetesi Yazıişleri Müdürü Rohat Aktaş’ın da aralarında bulunduğu 30’a yakın yaralı geçen cumartesi gününden bu yana bir evin bodrum katında yardım bekliyor. Yaralılardan 4’ü yaşamının yitirirken, HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, ölenlerden Rüzgar Yıldızgörer ve Selami Yılmaz’ın aynı köyden olduğunu, Cudi Dağı eteklerindeki köylerinin 1993’te yakıldığını, defin için Şırnak’a gitmek isteyen Rüzgâr Yıldızgörer’in ailesinin durdurulduğunu kardeşi Abdullah’ın gözaltına alındığını belirtti. Cenazeler kokuyor ldu yaralar kangren oıtla rı ‘O evi bombalıyorlar’ Sarıyıldız, gazetemize yaptığı açıklamada yaralıların bulunduğu evin bombalandığını belirterek, “Dün arkadaşlar onca uğraştılar bakanlıkla görüştüler. Bakan, ‘ben aldırmaya çalışacağım’ demiş. Belediyenin ambulansı ile 34 personel gidecekti. Yol açık zaten. Orada asker, polis var. Ama Şırnak Valisi (Ali İhsan Su) ‘4 personelin can güvenliğini sağlayamayız’ diyerek yaralıların alınmasına izin vermiyor. Yaralıları aldırmıyorlar ama evi toplarla dövüyorlar. Evin adresini verdikten sonra tanklarla, toplarla dövdüler orayı. Bu insanlık suçudur. Bu vahşettir” dedi. Yaralılardan 4’ünün yaşamını yitirdiğini belirten Sarıyıldız, “Anneler burada. Arkadaşlara da söyledim ‘Annelere izin versinler, anneler gitsin’. Akşama kadar annelerin gitmesine izin vermezlerse ben tek başıma n ses kay İMC, evde bulunanları yayımlandı. Evini ler ek ist nı ve yardım var, kiminin alı dekiler,“ 30’a yakın yar uş, kimi iç olm n gre kan a yar ayağındaki ikolojisi ps in isin kanama geçiriyor, kim yor. 3 ku ko ası yar in isin kim bozulmuş, di burşim r yo ku ko tane cenazemiz var bir şey hiç ne , var ilaç ne , var da. Ne su imiz bir ilaç da var. Tedavi edebileceğ rayı anlatmak Bu . ara alıl yar kalmadı bu dedi. ım” için burada olmak laz Adresi verdikten sonra bombalandık an Faysal Sarıyıldız, yaralıların ailelerinden 15 kadınla buluşarak mahalleye gitmek istedi ancak engellendi. “Bakanlarla görüşüldü, ancak somut bir şey çıkmadı. Eğer yaralılar alınmazsa, annelerle birlikte yaralıları almaya çalışacağım” dedi. nin ardınd Evin adresinin verilmesi atan yaralılar, anl ı ığın nd ala evin bomb iler. Tam adreed ist “Bizden tam adresi binada sivilO . lığa kan ba iz si vereceğ ması için adalın bir lerin olduğunu, ted n sonra dakte rdi ve res Ad . ler res verdi taraftan r He u. old ha yoğun saldırılar mba atarbo rla, ala mb bo n, ıma bombard r. Hepimiz yo anı tar larla, hatta havanlarla r kalhsu a ma burdayız, bir apartmand edebiet ek har ne z dık. Ne çıkabiliyoru çe zortik git r ırla sın n kte rçe liyoruz. Ge m yiHe or. çiy ge zor luyor. Her şey çok di. de dan” yecek hem içecek bakım Sur’da 1’i ağır 2 polis yaralı iyarbakır’ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı, hendek ve barikatların kaldırılması için başlatılan operasyonlar 2 Aralık’tan bu yana sürüyor. Polis ve askeri birliklerin ortak düzenlediği operasyonda dün de çatışma çıktı. Çatışmaların yoğun olarak devam ettiği Yıkıkkaya Sokak içerisinde dün sabah saatlerinde 2 özel harekât polisi yaralandı. Yaralı polisler Diyarbakır As D ker Hastanesi’ne kaldırılırken, bölgede çatışmaların devam ettiği bildirildi. Polislerden birinin keskin nişancı tüfeği Kanas ile açılan ateş sonucu, diğerinin ise atılan el bombasının patlaması ile yaralandığı belirtildi. Keskin nişancı kurşunu ile yaralanan polisin durumunun ağır olduğu öğrenilirken, diğer polisin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. l DHA Özyönetime ağırlaştırılmış müebbet! MAHMUT ORAL zyönetim ilanlarının ardından DBP’li 29 belediye başkanı görevden uzaklaştırılır, 21 belediye başkanı tutuklanırken, Mardin’in Nusaybin İlçesi Belediye Başkanı Sara Kaya ve 8 kişinin ardından, Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesi eş belediye başkanları Seyit Narin ve Fatma Şık Barut’un da aralarında bulunduğu 6 sanık hakkında, özyönetim ilanı “terör eylemleriyle” birlikte değerlendirilerek “Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle dava açıldı. Savcı, örgütün 2015 yılı Ağustos ayından itibaren özyönetim ilan ettiğini, bunun yapılanmasının örgütün anayasası kabul edilen KCK sözleşmesinde yer aldığını belirti. Sur Halk Meclisi’nin açıklamasını da örgütün çağrısıyla yapıldığını savunan savcı, açıklamanın ardından ilçede çok sayıda terör eylemi olduğunu belirtti. İddianamede, açıklamayı okuyan Güneş Ölmez’in ifadesinde içerik hakkında önceden bilgisi olmadığını söylediği belirtildi. Ölmez, ifadesinde Ö 293 hendek ve barikat İddianamede Sur ilçesinde 293 noktaya barikat, hendek, perdeleme ve bomba olduğu, bunların bazılarında roketatar mevzileri bulunduğu, 293 noktanın 250’den fazlasına tuzaklanmış patlayıcılar yerleştirildiği vurgulandı. İddianamede Sur’da 8 ayrı noktada PKK’nin keskin nişancılarınn bulunduğu, 4’ünde ‘‘Zagros” adı verilen zırh delici keskin nişancı tüfeği bulunduğu ifade edildi. “Açıklama metnini tanımadığım bir anne bana verdi. İçeriğini bilmiyordum. Devlete karşı tutumum yok. Özyönetimin suç olmadığını düşünüyorum” dedi. Diğer sanık DBP Sur İlçe Eş Başkanı Ali Rıza Çiçekli ise “Basın açıklaması hakkında önceden bilgim yoktu. Metni biz hazırlamadık. Davet üzerine oraya gittim” dedi. Sur Belediyesi Eşbaşkanı Fatma Şık Barut açıklamanın yapıldığı gün Hasırlı Mahallesi’ne gittiklerini belirterek, ‘‘Dernekte mahalleli bir grup bulunuyordu. Basın açıklaması yapılacağını öğrendik ama metin hakkında bilgim yoktu. Özyönetim çağrılarından bilgim yok” dedi. Sur Belediyesi Eşbaşkanı Seyid Narin ise, açıklamaya örgüt çağırıları ile katılmadığını söyledi. D akrabalarının da ilçeyi Çaresizlikten kaçtılar dek, terk ettiğini belirtti. 3 gün önce Cizre’nin Cudi Mahallesi’nde yaşanan çatışmalarda 14 gün boyunca evlerinde mahsur kalan Özdek ailesi çareyi ilçeyi terk etmekte buldu. Yoğun çatışmalardan dolayı evini terk etmek zorunda kaldığını belirten ÖzCizre’den 6 çocuğunu ve eşini alarak Batman’a gelen Özdek’e bir vatandaş ev tahsis etti. Özdek, “Çocuğumun maması bile kalmamıştı. Yemeğimiz kalmamıştı. Buraya gelmek zorunda kaldık” diye konuştu. l CİHAN 60 bin kişilik sağlık merkezi karakol olacak ‘İçeriğini bilmiyordum iyarbakır’ın Sur ilçesinde devam eden sokağa çıkma yasağıyla ilgili Türk Tabipleri Birliği (TTB) 15 Ocak 2016 tarihinde Diyarbakır’da incelemeler yaparak bir rapor hazırladı. Sur ilçesinde bulunan üç aile sağlık merkezinin 50 günden beri kapalı olduğunun belirtildiği raporda, Bağlar ilçesinde bulunan ve 60 bin kişiye hizmet veren iki aile sağlık merkezinin ise kapatılarak karakol yapılması için valilik tarafından girişimlerde bulunulduğu kaydedildi. Raporu, TTB Merkez Konseyi ile TTB Aile Hekimleri Kolu temsilcilerinden oluşan bir heyet hazırladı. l İSTANBUL C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear