26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 14 Ocak 2016 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: SERPİL ÜNAY Turizme bomba düştü ünya turizminde önemli yere sahip olan Türkiye son zamanlarda yaşanan Doğu ve Güneydoğu’daki terör olayları, Rusya ile uçak krizi ve son olarak da İstanbul’da turizmin kalbi olarak nitelendirilen Sultanahmet’te yaşanan patlamadan çok fazla etkilendi. Türk jetlerinin Rus savaş uçağını düşürmesinden sonra 3 buçuk milyon Rus turist kaybedilmişti. Son patlamanın etkisiylede 3 milyar dolarlık gelir kaybına uğrayacak olan turizmcilerin rezervasyon iptalleri gündeme gelmesi bekleniyor. Ekonomistler Platformu Başkanı Dr. Oğuz Demir, Sultanahmet’teki terör saldırısından sonra turist sayısının yüzde 40 düşeceğini söyledi. Demir, “Turizm sektöründe yılın ilk yarısında 1 milyar dolara yakın ek kayıp bekleniyor” diye konuştu. Tur Operatörleri Platformu Sözcüsü Cem Polatoğlu, “Maalesef Sultanahmet’te bu yılki turizmin cenaze namazını kıldık. Umutsuz olmak istemiyoruz ama Rus turist sayısının 4.5 milyondan 500 binlere indiği bir dönemde, doğu turizminin sıfırlandığı bir dönemde yaşadığımız olay belimizi büktü” dedi. Kemer Turistik Otelciler Birliği Başkanı Tayyar Gül ise konaklama sektörünün 2015’i ciddi zararla kapattığını belirterek, yurtdışında yapılan tanıtımlarda acil bir strateji planlaması ve son zamanlarda bozulan imajı daha pozitif hale getirebilmek amacıyla çalışma yapılması gerektiğini söyledi. l Ekonomi Servisi ekonomi 9 İstanbul’un sembolü olan Sultanahmet Meydanı’nda gerçekleştirilen terör saldırısı, Rusya krizi nedeniyle zor günler geçiren turizm sektörüne ağır darbe vurabilir D TURLARDA İPTALLER BAŞLADI stanbul Sultanahmet’teki canlı bomba saldırısında çok sayıda Almanın hayatını kaybetmesi ve yaralanmasının ardından Alman tur operatörleri iptallere başladı. Kültür turları düzenleyen Studiosus dünkü turunu iptal ederken müşterilerine ocak ayı sonuna kadar İstanbul turlarında ücretsiz iptal ya da değişiklik hakkı tanıdı. Studiosus, sonbaharda da Güneydoğu, Doğu Anadolu ve Karadeniz’in bazı bölgelerine kültür ve doğa turlarını durdurmuştu. Pazarın lideri TUI de 18 Ocak tarihine dek olan İstanbul turlarında ücretsiz iptal ya da değişiklik hakkı tanıdı. Aynı şekilde pazarın ikincisi Thomas Cook 22 Ocak’a dek olan turlarda ücretsiz iptal ya da değiştirme hakkı tanıdı. Pazarın üçüncüsü DER Touristik de Jahn Reisen, Travelix, Dertour, Meier’s Weltreisen ve ADAC Reisen markaları ile yapacağı İstanbul turları için 10 Şubat’a dek ücretsiz iptal hakkı ya da değiştirme hakkı tanıdığını açıkladı. Pazarın beşincisi Alltours ise güvenlik gerekçesiyle olaydan çok daha önce İstanbul turlarını iptal etmişti. Piyasalarda belirsizlik ve korku İ üresel mali piyasalar açısından 2015 yılının kötü geçtiğine, dünya ekonomisinde durgunluğun devam ettiğine, “2016 yılına ilişkin beklentilerde resesyona, bir mali sarsıntı olasılığına doğru eğilen bir kötümserliğin egemen olduğuna” dikkat çekmiştim (04/01). Bu kötümserliği haklı çıkaracak gelişmelerin geçen hafta başladığını görüyoruz. Geçen hafta Çin borsalarında hızlanarak işlemlerin iki kez kesilmesine yol açan düşme trendi, hafta kapanırken dünya varlık piyasalarından 2.3 trilyon dolardan fazla sermayenin silinmesine yol açtı. ABD piyasalarında S&P 500 indeksi haftayı toplam yüzde 6 gerilemeyle, 1 trilyon dolardan fazla kayıpla kapadı. Bu, indeksin tarihindeki en kötü “yeni yıla başlama” haftasıydı. Avrupa borsaları da büyük kayıplar yaşadılar. Salı günü New York borsasında petrolün varil fiyatı 12 yıldır ilk kez 30 doların altına düştü. Financial Times, Washington Post, Bloomberg’de yorumcular, dünya borsalarındaki bu sarsıntının yeni bir küresel resesyonun habercisi olabileceğine, en azından “büyük durgunluğun” uzayacağına işaret ettiğini düşünüyorlar. Geçen haftanın olayları bence iki soruyu gündeme getiriyor. (1) Çin dünyanın ikinci büyük ekonomisi, ama mali piyasaları korunaklı, yabancı sermaye payı az (yabancı borsalara bulaşma riski teorik olarak yok); öyleyse bu sarsıntılara neden yol açıyor? (2) Çin ekonomisinde gerçekte ne oluyor? Bu sorular ve cevapları birbirleriyle yakından ilişkili. Şuradan başlayabiliriz: Çin ekonomisi, Soros’un vurguladığı gibi “bir yeniden yapılanma sorunuyla” karşı karşıya; ihracata dayalı büyümeden iç pazara yönelik büyüme modeline geçmeye çalışıyor. Ancak imalat sanayi indeksi yaklaşık bir yıldır sürekli geriliyor. Reel ücretler yılda ortalama yüzde 12 gibi bir düzeyde artmaya devam ediyor. Grevler ve direnişlerde 2015 yılında bir önceki yıla göre belirgin bir artış var. Çin kapitalizmi bir taraftan ihracat piyasalarında talep yetersizliği, diğer taraftan iç piyasada özellikle büyük şirketlerde ücretler üzerinden bir maliyet artışı ile karşı karşıya. Bu koşullarda hemen her zaman olduğu gibi sermaye kendine yeni yatırım, değerlenme alanları bulmak üzere ülke dışına çıkmaya başlıyor. Financial Times’dan George Magnus bu çıkışın 2015’te 1 trilyon dolara ulaştığını tahmin ediyor. Böylece Çin’in dünya ekonomisi içindeki ağırlığı, hammadde, enerji ithalatçısı olmanın yanı sıra sermaye ihracatıyla da hızla artıyor. K İki soru Yüzde 40 azalacak Türkiye’nin son dönemde ‘deniz, kum, misafirperverlik’ gibi özellikler yerine ‘silah, bomba, terör’ ile anılmaya başlaması turizmcileri endişelendiriyor. Ziyaretçilerin gözdesi İSTANBUL orendon Turizm Grubu Kurucu Ortağı Yıldıray Karaer de yaşanan krizin ardından tur operatörleri ve uçakçıların yönünü başka ülkelere çevirebileceğini ama konaklama sektörünün ciddi bir kriz ile karşı karşıya kalacağını söyledi. Detur Üst Yöneticisi (CEO) Firuz Bağlıkaya ise, “2016’ya dönük iptaller aslında Sultanahmet’ten önce Sabiha Gökçen’deki bomba olayı ile başladı. Bu saldırı yalnızca İstanbul’u değil tüm Türkiye’yi etkiler. Son dö C Yurtdışı tanıtım şart nemde zaten AB ülkelerinden yapılan rezervasyonlar yüzde 40 düştü. Bu oran Kuzey Avrupa ülkeleri için yüzde 60’ları buluyor. Bundan sonra iptallerin nereye varacağını tahmin edemiyoruz” dedi. Almanya birinci Olumsuzluklara rağmen Türkiye’ye en çok turist gönderen ülkeler sıralamasında Almanya başı çekiyor. Turizm Bakanlığı’nın Kasım 2015 verilerine göre geçen yılın 11 ayında Almanya’dan 5 milyon 403 bin 222 ziyaretçi geldi. Almanya’yı 3 milyon 623 bin 518 ziyaretçi ile Rusya Federasyonu ve 2 milyon 475 bin 586 ziyaretçiyle İngiltere izledi. Bu ülkeleri sırasıyla Gürcistan, Bulgaristan ve Hollanda izledi. Türkiye’ye gelen 34 milyon 779 bin 841 yabancı ziyaretçinin en fazla giriş yaptığı ilk beş il sırasıyla İstanbul, Antalya, Edirne, Muğla, Artvin ve İzmir. Gelen yabancı ziyaretçilerin yüzde 33.37’si İstanbul’a giriş yaptı. İşlem sayısı çok, hacim az Özel sektörün kısa vadeli borcu ise 21.9 milyar dolar EY Kurumsal raporu, Türkiye’de geçen yıl birleşme ve satın alma işlemlerinde 7 milyar dolarlık gerileme yaşandığını ortaya koydu Özelin borcu 190 milyar $ zel sektörün yurtdışından sağladığı uzun vadeli kredi borcu, kasım sonu itibarıyla 2014 sonuna göre 22.2 milyar dolar artarak 189.8 milyar dolara yükseldi. Merkez Bankası verilerine göre, bankaların kredi biçimindeki borçlanmaları 17.8 milyar dolar, tahvil ihracı biçimindeki borçlanmaları ise 828 milyon dolar arttı. Finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları 2.9 milyar dolar, tahvil stoku 736 milyon dolar artışla 5.7 milyar dolara çıktı. Bir yıl içinde gerçekleştirilecek olan anapara geri ödemeleri toplam 68.7 milyar dolar tutarında oldu. l Ekonomi Servisi Ö enetim ve danışmanlık firması EY Kurumsal’ın Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü raporuna göre, 2015’te tüm dünyada birleşme ve satın almada rekor seviyeler yakalanırken, Türkiye’de işlem sayısı bazında 2014’e benzer bir seyir izlendi, ancak hacme bakıldığında büyük düşüş görüldü. Her yıl yayımlanan Birleşme ve Satın Alma İşlemleri Raporu’nda, 2014 yılında Türkiye’de gerçekleşen ve değeri açıklanan toplam birleşme ve satın alma işlem sayısı 130, hacmi ise 17.7 milyar ABD Doları’yken, 2015 yılında 140 işlem ile toplam 10.7 milyar ABD Doları işlem hacmine ulaşıldığı belirtildi. 2015’e ilişkin değeri açıklanmayan işlemlerle ilgili tahminlerle birlikte toplam hacim yaklaşık 15 milyar ABD doları seviyesinde. Raporda, özellikle büyük çaptaki kamu kaynaklı işlemlerin gerçekleşmemesinin etkisiyle işlem hacminin azaldığı kaydedildi. Öte yandan 2012’den bu ya D na ilk kez yabancı yatırımcıların yerli yatırımcıların 4.1 milyar ABD Doları önüne geçtiği, 6.6 milyar ABD Doları işlem hacmi yarattıkları görüldü. Değeri açıklanan işlemler göz önünde bulundurulduğunda yabancı yatırımcıların ortalama işlem tutarı ise 179 milyon ABD Doları (2014: 150 milyon ABD Doları) olarak belirtildi. Ortalama işlem tutarı 2014’te 150 milyon ABD Doları seviyesindeydi. İşlem hacmi bazında enerji sektörü ilk sırada yer alırken işlem adedi bazında ise bilişim sektörü birinci oldu. Raporda, 2015 yılında özel sektörde gerçekleşen büyük hacimli işlemlerin yanı sıra özelleştirmelerin de sürmesi ve Türkiye’nin artış gösteren enerji talebine paralel yerli ve yabancı yatırımcıların bu sektörde yer alma stratejileri enerji sektörünün birinci sırada yer almasının sebepleri olarak gösteriliyor. l Ekonomi Servisi Ve korkular Enerji sektörü birinci Enerji sektörünün ardından işlem hacmi bazında önde gelen sektörler, finansal hizmetler ve ulaştırma sektörü oldu. ‘Terör saldırısı örtülü savaş’ Sultanahmet’teki terör saldırısına iş dünyasından tepki yağmaya devam ediyor. TÜRKONFED, ortak duruş sergilenmesini istedi. stanbul Sultanahmet’te önceki gün 10 kişinin ölümü, 15 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan saldırı Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED), Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD), Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) tarafından da kınandı. TİSK Yönetim Kurulu Baş Çin ekonomisinde yaşananların dünya ekonomisinde bu hızla yankılanmasının arkasında öncelikle bu yapısal ilişki var. Daha kısa dönemli olarak da bir borç krizi korkusu söz konusu. Bu kriz eğilimleri içinde ekonomik büyüme hızı yavaşlamaya başlayınca, Çin devleti, borçlanmayı kolaylaştırarak, borsada oynamayı teşvik ederek ekonomiyi canlı tutmaya çalışırken büyük bir kredi balonu yarattı. Magnus ve Lawrence Summers, borsadaki sert gerilemenin bir borç krizinin öncü sarsıntıları olabileceğini düşünüyorlar. Jeffrey Sachs’a göre, “yedi yıl sonra, bu sarsıntılar Lehman Brothers’ın tetiklediği paniği anımsıyor”. İkincisi, Çin devleti bu kriz eğilimlerinin basıncıyla, önceliği sanayi sermayesinin dış pazarlardaki rekabet gücünü arttırmaya verdi, Remninbinin devalüasyonunu hızlandırdı. Bu ikinci etken, piyasalarda El Erian’in deyimiyle Çin “başka ülkelerdeki büyümeden çalacak (depresyon ihraç edecekE.Y.) korkusu yaratıyor”. Nevski yatırım şirketinin, 21 yıldır yönettiği “Yükselen Piyasalar Fonu”nu kapatırken geçen hafta yayımladığı, büyük ilgi çeken notta işaret ettiği gibi, Çin devletinin ekonomik verilerindeki, ekonomi politikasındaki şeffaflık yokluğu giderek artan bir güven sorunu, durum çok daha kötü olabilir korkusu yaratıyor. İ TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı, ‘Türkiye sükunetini korumalı. Teröre yenik düşerek birbirimize olan inancımızı ve güvenimizi yitirmemeliyiz’ dedi. kanı Yağız Eyüboğlu “Bu gibi canice saldırılar ülkemizde huzursuzluk yaratmak, birlik ve beraberliğimizi zedelemek, ayrıca Türkiye’nin dünyadaki itibarını zayıflatmak amacını taşımaktadır” dedi. YASED’den yapılan açıklamada, “Masum insanların hayatına mal olan terör saldırılarının, bir daha yaşanmamasını diliyoruz” denildi. TYD Başkanı Murat Ersoy da “Türkiye’nin içine çekilmeye çalışıldığı kaos or tamından ancak sağduyu ile birlik ve beraberlik içinde çıkılacağı inancını” dile getirdi. TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu da, “Demokrasiyi, özgürlükleri, birlikte yaşama kültürünü hedef alan saldırılar asla amacına ulaşamayacaktır” diyerek, siyasilerin gündelik kısır tartışmaları bir tarafa bırakıp, teröre karşı ortak bir duruş sergilemelerini istedi. l Ekonomi Servisi Sapphire’in değeri 824.5 milyon TL Kiler GYO 2015 sonu itibarıyla toplam portföy büyüklüğünün 1.46 milyar lira (523 milyon dolar) olduğunu açıkladı. Kiler GYO’nun Kamuoyunu Aydınlatma Platformu’na bildirdiği 2015 yılsonu değerlemelerine göre, şirketin portföyünde en değerli gayrimenkul olarak yer alan İstanbul Sapphire’in değeri ise 824.5 milyon TL (294 milyon dolar) oldu. Kiler GYO’nun ödenmiş sermayesi 124 milyon lira seviyesinde bulunuyor. Sapphire, 261 metre anten yüksekliğiyle Avrupa’nın (Rusya toprakları hariç) Shard London Bridge’den sonra en yüksek ikinci binası. İnşaatına 2006 yılında başlanan Sapphire, 2011 yılında tamamlandı. l Ekonomi Servisi C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear