20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Olaylar ve GOrUSler 16 EDİTÖR: ÖZGÜR MUMCU ve SİNEM USER KARA TASARIM: BAHADIR AKTAŞ KÜLTÜR SANAT Salı 22 Eylül 2015 Yol güvenliği neye bağlıdır? Daha çok para vererek alacağınız otomobil sizi daha fazla korumayacaktır. En önemlisi sürücünün bilgisi, emniyet kemeri ve temel güvenlik ekipmanlarıdır. Önümüz tatil, aman dikkat diyelim tekrar... AHMET UTLU Yol Güvenliği Uzmanı Zevk, neşe, umut ve bilgelik arzusunun albümü Ezginin Günlüğü’nün eski üyesi, müzisyen ve akademisyen Hakan Yılmaz’ın ‘Sen Yoktun’ albümü, çok sayıda isim ve enstrümanı 10 yeni parça ile bir araya getiriyor. üzisyen ve Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Hakan Yılmaz’ın 10 yeni parçasını içeren ‘Sen Yoktun’ albümü, Ada Müzik etiketiyle dinleyicilerin beğenisine sunuldu. Geçen günlerde raflardaki yerini alan çalışmada Yılmaz, besteci ve gitarist Kadir Şan Tarhan ile birlikte iki yılı aşkın bir süredir çalıştığı projesinin meyvelerini müzikseverlere sunuyor. Dijital ortamlardan da edinilebilen çalışmayla aynı adı taşıyan ‘Sen Yoktun’ parçasının bestesi ise, Azeri sanatçı Haji Khanmammadov’un imzasını taşıyor. Ezginin Günlüğü topluluğundan tanıdığımız Yılmaz, albümünde, ‘Kervancı’, ‘Akdeniz’e Karışmak’, ‘Yok Bu Şehirde’ gibi birçok çalışmalarını meraklıların ilgisine sunuyor. Kalabalık ve deneyimli bir müzisyen kadrosunun olduğu yapımda, akordeonda Mikail Yakut; bağlamada Ali Yılmaz; bas gi M arla kaplı dağ yolunda küçük bir konvoy halinde ilerliyorduk. Servet ödenerek satın alınmış heybetli cip arkamızdan geliyordu. Virajları dönerek tırmanırken yol iyice sertleşti. Hafif bir düzlüğe geldiğimizde cip, kornasını çalarak ve neredeyse ağaçlara sürtünerek konvoyun tamamını sollayıp geçti. Kar tozunu kaldırıp savurarak ilerideki virajı döndü, gözden kayboldu. Az sonra karşılaştığımız manzara korkutucuydu. Cip yoldan çıkmıştı. 50 metre kadar ileride, tarlanın içinde yarı beline kadar kara gömülüydü. Hafif yan yatmıştı. Yardım edebilmek için durduk. Direksiyondan genç bir bey, yandan da şık bir hanım indi. İyi durumdaydılar. Beyin kaşı hafif kanıyordu ve çok sinirliydi. Bu arada aynı yoldan, yaklaşık 5 yaşında bir taksi, bir tüpçü kamyoneti, tavanında 2 oda kapısı bağlı 90’lardan kalma ünlü Toros, paşa paşa geçip, hiç de zorlanmadan tırmanmaya devam ettiler. Taksi şoförünün cipe doğru hafifçe gülümsediğini sanırım sadece ben gördüm. Cipin sahibi, o araçların rahatça tırmanmaya devam ettiklerini görünce kendini tutamayıp pahalı arabasını tekmelemeye başlamıştı. “Bir de 4x4 olacak. Kandırıyorlar bizi. Kucak dolusu para verdim bu arabaya, şuracığa tırmanamadı” diye dertleniyor, ci K Her yıl adeta katliam şeklinde ölümlerin olduğu bayram tatilerinde, yol güvenliği için yapılması gereken çok basit çözümlere kulak verilmesi gerekmektedir. pi yapan memleket ahalisinin topuna birden sövüyordu. Bilgi eksikliği Belli ki beyin çok parası vardı ama bilgisi yoktu. Tüpçü, çivili lastik kullanıyordu. Taksici ve Toros’u kullanan o dağ yolunda dört tekerlekten çekişten önce, dört tekerlekte de kış lastiği olması gerektiğini biliyordu. Yoldan çıkan cipe ödenen para ile o Toros’tan eminim 100 tane satın alınabilirdi. Mesele şu ki, en pahalı otomobili satın almak en güvenli yolculuğu sunmuyor. Güvenli bir araç Güvenli bir araç için temel güvenlik ekipmanları, hava yastıkları, ESP, doğru hava ile donatılmış genç lastikler ve elbette emniyet kemeridir. Günümüz teknolojisinde, pahalı otomobillerde sadece güvenlik ekipmanları için hazır bekleyen 300 kadar sensör, hatta radarlar var. Elbette ne kadar çok güvenlik ekipmanı, o kadar iyi. Ancak sizi gerçekten koruyacak olan, önce güvenli ve bilgili sürücülüktür. ilk şart, savunmacı sürücülüktür. Bu da, araç sürerken başka sürücülerin yapacakları hatalardan da kurtulmanın, sadece yavaş gitmekle mümkün olabileceğini bilmekle mümkündür. Birinin 30 yıllık sürücü olması ve şimdiye kadar hiç kaza yapmamış olması onun güvenli sürücü olduğunu kanıtlamaz. Bu 30 yıllık sürücü, arabasında arka koltukta oturana da emniyet kemeri taktırmıyorsa, benim için hiçtir. Direksiyona oturan herkes, kendi aracında oturanların da aynı yolu paylaştığı diğer araçlardaki yolcuların da sorumluluğunu taşır. Saatte 120 ile giden bir otomobil düşünün. Otomobilin temel güvenlik ekipmanları eksiksiz, sürücü dingin ve yorulmamış olsun. Hava parlak, yol asfalt, kuru ve tertemiz olsun. Şimdi bu yolun bir futbol sahasının içinden geçtiğini hayal edin. Otomobil 120 ile sağ kale çizgisinden sahaya girecek, sol kale çizgisinden çıkıp gidecek. Tam sağ kale çizgisini geçerken karşı kalede bir tehlike belirsin. Yola çıkan koca bir kamyon gibi... 120 ile giden otomobil kaç metrede durabilir? Sürücü tehlikeyi algılayıp, ayağını gazdan kaldırıp fren pedalının üzerine koyduğunda, otomobil önündeki ceza sahasını çoktan geçmiş, orta çizgiye yaklaşmış olur. Dikkat edin lütfen! Henüz frene basılmadı. Frene basıldıktan sonra, her şey yolunda giderse, bu otomobilin durabileceği yer karşı kalenin gol çizgisidir. Kamyonun altına girmiş olur. Aynı otomobil 100 ile gidiyor olsaydı, kamyona çarpmadan duracaktı. Otomobiller, istediğiniz gibi hızlanırlar. Ancak sizin istediğiniz zaman, istediğiniz yerde, istediğiniz gibi durmazlar. Önümüz tatil ve yollardaki bildik fırtına yaklaşıyor. Önceki istatistiklere göre bu bayramda da yaklaşık 150 kişiyi yollarda kaybedeceğiz. Yine istatistiklere göre ölümcül yaralanmalarla sonuçlanacak kazaların ilk iki nedeni aşırı hız ve emniyet kemersizlik olacak. Bu bayram boyunca da araçlar büyük hızlara kolayca çıkacaklar ama tehlike anında kolayca duramayacaklar. Emniyet kemersiz yolcular yollara savrularak veya bedenlerini araçların içinde oraya buraya çarparak ölümcül yaralar alacaklar. Yavaş gidin ve emniyet kemeri takın, taktırın. En zor iş durmak Fırtına yaklaşmasın! tarda Efe Demiryoguran; bağlama, buzuki ve tar çalgılarında Ali Yılmaz, davulda Erkin Yalan, flütte İlkay Yılmaz, elektrik gitar ve akustik gitarda Kadir Şan Tarhan ve Cihangir Aslan, kemanda Uğur Akyürek, Karadeniz kemençesinde Onur Şentürk, perküsyonda Cem Utku, piyanoda Hüseyin Çebişçi ve viyolada Nilüfer Atılgan ile viyolonselde Gözde Gülüşen yer alıyor. Ezginin Günlüğü’nün kurucu üyesi Nadir Göktürk’ün evi ve stüdyosunda ilk kayıtları yapılan albümün kapağı ise, ressam Utku Dervent’e ait. Çok yakında, Ezginin Günlüğü repertuvarının da yer alacağı bir albüm lansman konseri vereceklerini müjdeleyen Yılmaz, albümle ilgili şu mesajı da ekliyor: “Siyasetin hepimizi yakıp, kavurduğu bugünlerde bu şarkıların herkese zevk, umut, neşe ve bilgelik vermesini umuyoruz.” l Kültür Servisi Ekütüphaneden okura sürpriz E Güvenli sürücülük Güvenli sürücülük için aranan kitap aygıtı Calibro, kitapseverlere yepyeni bir kampanya sundu. Eylül ayı sonuna kadar geçerli kampanyada, Calibro Basic alanları bir sürpriz bekliyor. Yazılımı ve tasarımıyla tam bir Türk markası olan elektronik kitap okuma cihazı olarak, top lam üç farklı ekitap cihazı sunan markanın Calibro Basic modelini satın alanlar, cihazın içinde 100 TL’lik bir bakiye tanımlı olduğunu fark edecekler. Kullanıcılar bu bakiyeyle istedikleri ekitapları satın alabilecekler. l Kültür Servisi BİLDİRİ ve SUNU ‘Günümüzün tam tersine olarak’ ‘çocuklarının kursağına bir lokma haram sokmamakla övünen’ Maliye Memuru babam Necip Yuluğ, beş çocuğunu, yoksulluğa karşın, büyük espri gücünü yedeğine alarak yetiştirebilen annem Suat Yuluğ, kendi çapında bir teknoloji dâhisi ağabeyim İhsan Yuluğ, dürüst mü dürüst, sabahlara kadar ezbere şiir okuyabilen aydın kadın örneği ablam Şükran Yuluğ, hukukçuluk, devrimcilik, edebiyat ve sessiz sevimliliği bir araya getirebilmiş Mülkiyeli ağabeyim Mahmut Nuran Yuluğ, yapı planlarını Ruhi Su’yu gözyaşları eşliğinde dinleyerek çizen güzel, sevgi dolu teknik adam küçük kardeşim Haydar Yuluğ, gidişiyle bizleri yalnızlığın karanlık kraterine iten kahraman sağlık savaşçısı eşim Prof. Nuran Yuluğ... Sizlerin katkıları ile kaleme alınmış aşağıdaki bildiri yüksek anınıza sunulmaktadır... T.C. İSTANBUL 10. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/50 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAŞINMAZIN Tapu Kaydı: İstanbul İli, Şişli Tapu Müdürlüğü’nün 22.01.2015 tarih ve 1148 sayılı yazısında; İstanbul ili, Şişli ilçesi, Mecidiyeköy Mahallesi, 8803 ada, 9 parsel sayılı 92,00 m2 miktarlı ARSA vasıflı taşınmazın 9/46 hissesi. Özellikleri: İstanbul ili, Şişli ilçesi, Esentepe Mahallesi, Feza Sokağı üzerinden 8 kapı numarası alan 8803 ada, 9 parselde mahallen yapılan incelemede; 92,00 m2 alanlı parselin Köprülü ve Feza Sokağa köşe konumlu olduğu ve parsel üzerinde bodrum kat + zemin kat + 3 normal kattan oluşan kargir binasının yer aldığı görülmüştür. Bina parselin tamamı üzerine otururken, zemin ve normal katlarda iki cephede yaptığı konsol çıkmalarla inşaat alanın bu katlarda yaklaşık 110 m2 alan ulaşırken, bu bölümlerin parsel alanı dışına taşkın olduğu belirlenmiştir. Binanın bodrum katı Köprülü Sokağı cephesinde giriş kat konumlu olup katta bir adet dükkânı yer almıştır. Dükkân halen kirada olup perde sistemleri mağazası olarak kullanılmaktadır. Apartman girişi Feza Sokak üzerinden verilmiştir. Demir doğramalı cümle kapısı ile içeri girilmekte ve katlar arası ulaşım dökme mozaik basamaklı merdivenle sağlanmaktadır. Binanın zemin ve 1. normal katında 2’şer, diğer katlarda ise birer adet dairesi yer almıştır. Daireler 1 + l ve 2+1hol banyomutfak piyeslerinden oluşmaktadır. Binadaki dairelerin diğer hissedarların arsa payları karşılığı olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Bodrum kattaki dükkânın kira sözleşmesinde mal sahibi olarak borçlunun gözüktüğü öğrenilmiştir. Dükkânın iki cephesinde camekânlı alüminyum doğramaları ve önünde kumandalı alüminyum kepenkleri yer almıştır. Yaklaşık 45 m2 alanlı bölüm satış yeri olarak ayrılmıştır. Zemini mermer kaplamalı, duvarları kısmen alçıpan olup üzerleri boyalı ve asma tavanlıdır. Yaklaşık 40 m2 alanlı arka bölümdeki mahal ise mağazanın deposu olarak düzenlenmiştir. Parsel üzerindeki kargir binanın onaylı projeye dayanmadığı kanaatine varılmıştır. Taşınmaz yoğun iskan bölgesinde konumlanırken, Levent Kanyon Alışveriş Merkezi’nin hemen arkasındaki alanda yer alışı, yine Metrocity Alışveriş Merkezi’ne çok kısa mesafeli oluşu nedeniyle, yörenin rağbet derecesinin yüksek olduğu, üzerinden metro hattı geçen Büyükdere Caddesi’ne yürüme mesafeli olup ulaşım imkânları çok müsaittir. Bölgenin kamu hizmetlerinden yararlanmaktadır. İmar Durumu: Şişli Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 10.02.2015 tarih ve r1800945 sayılı yazısında; Şişli ilçesi, Mecidiyeköy Mahallesi, 8803 ada, 9 parsel sayılı yerin, 24.06.2006 tasdik tarihli l/l000 ölçekli Şişli Merkez ve Çevresi Uygulama İmar Planında, H: 9.50 mt irtifada, blok nizam konut alanında kaldığı bildirilmiştir. Kıymeti: 243.000,00 TL (9/46 hissesi) KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü: 03/11/2015 günü 13:30 13:40 arası 2. Satış Günü: 03/12/2015 günü 13:30 13:40 arası Satış Yeri: İSTANBUL 10. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MEZAT SALONU Satış Şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci anırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesini İstanbul 10. İcra Müdürlüğü T. Vakıflar Bankası Çağlayan Adliye Şubesi’nde bulunan TR140001500158007265092207 İBAN numaralı hesabımıza T.C kimlik ve dosya numarası yazılarak yatırılması veya bu miktar kadar milli bir bankanın “şartsız, kesin ve süresiz” teminat mektubunu vermeleri veya Vakıfbank Bankomat kartı olanları müdürlüğümüzde bulunan POS cihazından yatırmaları lazımdır. Yabancı para kurunda günlük değişimler olması ve 805 sayılı Kanunun 1. maddesine göre “döviz” teminat olarak kabul edilmez. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde vdenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark. varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 İİK.127. Md. GÖRE SATIŞ İLANININ TEBLİĞİ: Adresleri tapuda kayıtlı olmayan (Mübrez tapu kaydında belirtilen) alakadarlara takip ilgililerine gönderilen tebligatların tebliğ imkânsızlığı halinde işbu satış ilanı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 7 Satışa İştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/50 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 10/08/2015 (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 147120) DÜNYANIN BÜTÜN GENÇLERİ BİRLEŞİNİZ Yirminci yüzyılda yaşanan uzun süreli soğuk savaş, kendi içindeki çelişkilerden oldukça arınmış bir sermaye sınıfı ortaya çıkardı. Bu sınıf, kapitalist düzen bağlamında, dünyamızın önemli bölümünün egemeni haline geldi. Devletler, devletçikler, yönetimler küresel sermaye sınıfı ve vurucu gücü ‘mafya ile el ele’ küresel sermaye derin devletinin farklı ölçeklerde uygulama birimlerine dönüştüler. Egemenlerin yönetimindeki düzen çılgın gelir ve servet farklılıklarının, açlığın, yoksulluğun, evsizliğin, tuvaletsizliğin, eğitimsizliğin, sağlıksızlığın, kötü ve sıkışık kalabalıklaşmanın, hiç olmazsa azaltılması açısından, bir başarı sağlayamadı. Buna karşılık, sınıfımız, avantalarının artarak sürdürülmesi amacıyla dünyanın hemen her köşesinde kanlı çatışmalar çıkarmayı sürdürdü, silah ve uyuşturucu üretimine hız verdi, çevre ve canlıları yok etmeye yöneldi, hileli ve zararlı ürünlerle dünyayı doldurdu, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri sislendirdi ve işsizlik canavarının vahşetini artırmasına yol açtı. Günümüzde, yalnızca Avrupa Birliği’ndeki 26 milyon işsiz, istihdam ve sosyal yardım kurumlarının kapılarını aşındırmaktalar. Öte yandan, sermaye sınıfının ezdiği kitleler içinde işsizlik, düşük ücret, evsizlik, yanlış ve eksik eğitim ve savaştırılma gibi felaketlere en yaygın biçimde maruz kalan genç kuşaklar bir tür sınıf niteliği kazandılar. İnsanlığın bilgi birikimi, bütün toplumsal sorunları çözüme kavuşturma bakımından, fazlasıyla yeterli. Gerçekten, bazı yörelerde yaşanan sorunlar öteki bazı yörelerde çoktan sorun olmaktan çıkarılmışlar. Amaç, sorunları çözemeyen ya da çözmek istemeyen ve hatta bunlardan avantasını artırmak amacıyla yararlanan sömürücü sınıf ve görevlilerinin denetim altına alınması ve giderek olumsuz etkilerinden tümüyle arındırılmaları. Dolayısıyla, köklü çözüm, ancak savaş alanlarında iş bulabilmek gibi sömürünün en aşağılık türünün bile muhatabı statüsündeki genç kuşakların, kendi siyasal partilerini kurarak, ülkeler ve giderek yeryüzü bağlamında iktidar olmalarında yatmakta... Egemen sınıfın sömürüsünü sürdürme yönünde dayandığı temel öğeler silah, uyuşturucu üretimi ile inanç, etnikçilik, vb. yanında demokrasi, diktatörlük, milliyetçilik, ulusalcılık, özgürlük, sosyal demokrasi, solculuk, sağcılık, uygarlık, hukukun üstünlüğü gibi ‘ne desen olur’ cinsten soyut, bölücü ‘sözde’ fikirler. Gençler, toplumsal tartışmaları, yalnızca ama yalnızca somut toplumsal üretim (Gerçek iktisadi, sosyal ve kültürel planlama, bilimsel ve teknolojik devrim, insan için üretim, eğitim, sağlık, iletişim, sosyal güvenlik ve tam istihdamı sağlamak gibi hizmetlerle birlikte) ve hakça dağılımı üzerine odaklamalı ve bu yolla aralarında tam bir anlaşma ve bütünleşme sağlamalılar. Tarihte bütün egemenlerce iktidarlarını sürdürmek için kullanılan silah ile maddi ve manevi bölücü uyuşturucuların etkileri, ancak böylece, bütünleşmeye engel oluşturmaktan çıkarılmış olur. Bir başka önemli husus, siyasal parti liderlik ve yönetiminde yalnızca gençlere, ayrıca da kadın ve erkeklere eşit olarak yer vermek. Bundan da önemlisi, egemen sınıfın, bütün tarih boyunca, insan öldürerek, zulmederek, korku salarak iktidarda kalma beceri ve kültürünü ortaya koyanların devamı olduğunu göz önüne alarak, şiddet içeren eylemlerden kesinlikle kaçınılması gereği. Şiddete başvurursan seni silahlarla nasıl yok edeceğini çok iyi bilen sömürücüler, ‘bu silahları kimler için üretiyorsunuz’ diye sorulduğunda, verecek anlamlı bir yanıt bulamayacaklar. Gençler... Geleceğinizi kendiniz belirleyeceksiniz: Ya dünya iktidarını ele geçireceksiniz, ya da kritik çoğunluk olarak evsiz, işsiz, sağlıksız, eğitimsiz yaşayacak, düşük ve giderek daha da düşecek ücretlerle sürünüp duracaksınız. Bundan da beteri, büyük olasılıkla akıl hastalarının çoğunluğunu oluşturduğu egemen sınıf ile mafya ve derin devletinin ‘tensip buyurdukları yer ve zamanlarda,’ elinize tutuşturulmuş (Silah tacirlerinin kâr amacıyla ürettiği) ateşli silahlarla, birbirinizi öldürmek üzere ‘konuşlandırılacaksınız’. En iyisi, DÜNYANIN BÜTÜN GENÇLERİ birleşip küresel iktidarı ele geçiriniz ve böylece hem kendinizi ve hem de zavallı dünya halklarını bu hastalıklı, asalak, acımasız sınıfın zulmünden kurtarınız... Her türlü danışmanlık hizmeti biz 70’liklerden, 80’liklerden (90’lık da buluruz), kararlılık, dayanışma ve akılcı devrimcilik tümüyle sizlerden... Mustafa Yuluğ C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear