Catalog

Perşembe 10 Eylül 2015 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: SERPİL ÜNAY Bu karışıklık kimseye bir şey kazandırmaz C20 Başkanı Zeynep Bodur Okyay: Bu karışıklığın iş kadını olarak bana, bölge halkına, devlete kazandıracağı yoktur. Vergilerimle yapılan yatırımın baltalanması söz konusu 20 ülkeleriyle dimın baltalanması sözkoyalog kurması için nusu” dedi. oluşturulan Civil20 Şu anda teknik bir hü(C20Sivil Toplum 20) Yükümetin sözkonusu oldurütme Kurulu Başkanı ve ğunu, seçimlerden sonraKale Grubu Yönetim Kurusının Türkiye açısından ŞEHRİBAN KIRAÇ lu Başkanı Zeynep Bodur hayırlı olmasını umduğuOkyay, son yaşanan şidnu vurgulayarak, “Hepidet olaylarından ekstra etmizin 1 oyu var. Seçimlekilendiklerini belirterek, “Bu kare de saygılı olmak durumundarışıklığın iş kadını olarak bana, yız. Ne çıktıysa o” diye konuştu. bölge halkına devlete kazandıraHerkese görev düşüyor cağı yoktur. İş kadını olarak benim vergilerimle yapılan yatırıTerör yüzünden normal hayat akışının olumsuz etkilendiğini, işlerins zorlaştığını anlatan Bodur Okyay, “Ne ekonomi ne eğitim normal ilerlemiyor. Dur kalk insanın sinirlerini bozuyor. Hem planlarını yapamıyor. Planlarını yapamamak bir ülke için iyi deZeynep Bodur Okyay C20 ğil. Herkesin aynı gemide oldudolayısıyla Paşabahçe’deki ğunun farkına varması gerekiyor. evinde 14 farklı sivil toplum ‘Aha ben demiştim’ mantığı doğru kuruluşundan oluşan yüdeğil. Olan ülkeye olacak. Kolekrütme kurulunun (TÜSEV, tif düşünmek gerekiyor. Burada İKV, Oxfam International, herkese sivil topluma, iş dünyasıTürkiye, WWFTürkiye, KAna, politikacılara görev düşüyor” GİDER, TEGV, Uluslararaaçıklamasını yaptı. sı Şeffaflık Derneği, Türkiye Çatışmalar nedeniyle G20’nin Avrupa Vakfı, Habitat Türiptal olur izlenimi almadıklarıkiye Kalkınma ve Yönetişim nı kaydeden Bodur Okyay, “Bunu Derneği, KEDV, Türkiye Sasekteye uğratmak kimseye bir şey katlar Konfederasyonu, gözkazandırmaz. Geciktiğimiz her selemci olarak AÇEV ve TEne maliyet artırır. Buna imkân MA Vakfı) üyeleri bilgilenvermemek gerekiyor” dedi. dirme toplantısı yaptı. Barışın herkese lazım olduğunu, “C20 benim için master temuhacirliğin dünyanın en kötü şezi gibi oldu diyen” Zeynep yi olduğuna dikkat çeken Bodur Bodur Okyay “Anladım ki Okyay, “Barış herkese her kesime ekonomi politikaları dünyalazım. Hangi politik görüş olursa yı bir yere getirmeye yetmiolsun ülkenin iyiliği için hizmet yor. İş dünyasının işçi dünetmek lazım. Böyle bir sağduyuda yasının, kadın dünyasının olmak lazım” ifadesini kullandı. karşılıklı birbirini anlaması gerekiyor. Bu süreçte diyaloğun ne kadar önemli olduğunu gördüm. C20’nin demokrasimiz açısından da önemli olduğunu düşünüyorum. Sivil topluma G20’de daimi bir ürk Girişim ve İş Dünyer verilmeli. Karar alma süyası Konfederasyonu reçleri sivil topluma açık ol(TÜRKONFED) Başkanı Tarmalı. Bunun için çalışıyoruz. kan Kadooğlu, terörle müca91 ülkede anketler yaptık. dele edilirken, bölgedeki inC20 olarak G20’nin sonuç sanların mağdur edilmemesi bildirgesine girmek için Yöve yaşam haklarının korunnetişim, Kapsayıcı Büyüme, ması gerektiğini vurguladı. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kadooğlu, “Geri dönüşü olmave Sürdürülebilirlik olmak yan bir yola girmeden birlik üzere 4 ana öncelik belirleolmalıyız. Yoksa çocuklarımıdik. Bu önceliklerden biriyle za söyleyecek sözümüz, bakaG20’nin sonuç bildirgesinde cak yüzümüz olmaz” ifadesiyer almak istiyoruz” dedi. ekonomi 9 Balkanlılaştırma... slında arkadaşımız Mine Söğüt’ün dünkü köşesinin son cümlelerinden devam etmek istedim.. “Yıllar sonra her savaşın ertesinde olduğu gibi sağ kalan yaşlılar birbirlerine sarılacaklar ve gözyaşları içinde o kadim soruyu soracaklar. ‘Biz ne için savaştık?..’ Ama öyle kötü bir tohum ki muhtemelen başka bir coğrafyada, başka koşullarda yeniden fışkıracak... Kardeşin kardeşe kolayca düşman olduğu bu dünyada, diktatörlere her çağ bayramdır. Hadi şimdi yeniden... Tavşana kaç, tazıya tut...” Bir uzman yorumcu son yaşadıklarımızı tanımlarken aynı toprakları paylaşan ırklar ve inançlar üzerinden insanları birbirlerine kırdırarak, ülkeleri iç savaşlar batağında sınırsız parçalayarak güçlünün, zengin kuzeyin kirli çıkar düzenini ayakta tutulması siyasetine verilen evrensel adla “Türkiye’nin Balkanlaştırılması” politikalarından söz edince, ilk aklıma gelen adres olan tüm Balkan kökenli göçmen ailelere bayram bağlantılı gelen telefon mesajlarının sırıtan acı gerçeği oldu. Biraz kurcalayınca aslında dünya ölçeğinde parçalanarak yoksullaşmış, yoksunlaşmış tüm ülkelerin göçmen kökenlilerine de aynı çağrıların yapılmış olduğunu öğrendim... Anavatan topraklarında kalan akrabalar, göçmenliğin zorlu yaşam koşullarına karşın o kadar zorlu koşullardalar ki.. Kendi öznel örneğimden, ABD korumasında önce özerklik verdirilen, sonra bağımsız devletçik kılınan, ABD’nin dünyadaki en büyük üssünün yerleştirildiği Kosova devletçiğinin başkenti Priştine’de yaşayan akrabalar, Tito Yugoslavyası koşullarından o kadar geride, çaresiz koşullardalar ki... Bu Kurban bayramında da kesilecek kurbanların paralarının dernekler aracılığı ile oralarda yaşayanlara dağıtılmasının, Türkiye’deki sayısal en yakıcısı şimdilik Suriye, yeniden PKK terörü odaklı hızlanan ülke içi göçün, yoksunlaşmanın gerçeklerine karşın, İslam inancının gereği daha çok sevaba yazılacağına inanılıyor... HHH Çokkültürlülükte, barış içinde birlikte yaşam koşullarında dünya ölçeğinde en ileri adımların atılabildiği Tito Yugoslavyası’nın çok kan akıtılarak, 9 devletçiğe bölünmüş olarak, hepsi de çok çaresiz, çok yaralı, ırklar ve dinler ayrımcılığı kaosunda devlet olamayacak devletçikler içinde gettolaştırılmış yaşamlarındaki dramları bu köşede örneklerle bile paylaşma olanağım yok... Bektaşi geleneğinden gelmiş Müslüman ailelerin, Arnavutların çocuklarının nasıl olup da IŞİD tetikçisi olarak İstanbul’da kaçanları öldürdüklerini sorgulamak yetmez mi? Ya da 9 devletçiğin eğitimde, işsizlikte dibe vurmuş genç kuşaklarının mafyanın kucağına düşmeleri, suça yönelmeleri, uzaktaki kurtuluş umudunu AB üyelik başvurularının gerçekleşmesi sonrası serbest dolaşımda iş bulmaya bağladıklarını söylesem... Sıcak savaşlardan, nerede ise yarısı yollarda kalmış; ölümüne, ülke ülke kaçarak.. Makedonya sınırına gelebilen Suriyeli, Afrikalıları durdurmak için, acımasızca kullanılan polis gücü, şiddeti, gazlı püskürtme operasyonları, yerlere atılan çocuklar dünya medyasının ana haberlerinde... Macaristan sınırındaki şiddet, vahşet katlanıyor... Suriye operasyonunun gündeme geldiği tarihler milattan öncede kalmadı. Erdoğan iktidarlarına ABDAB odaklı siyasiler, medya aracılığında nasıl gaz verildiği gazetecilik tanıklıklarımızda henüz çok taze. Esad’ı devirme hesapları tutmadığında, iktidarları kendileri için çok çekici projelerden dönmede istenen esneklikleri gösteremediklerinde, IŞİD olgusu dünyanın başına daha büyük çoraplar ördüğünde Ortadoğu dengeleri, beklenen roller, projeler çok hızlı değişiverince... Ülkemizde HDP’nin barış sürecinin siyasi partisi olarak Meclis’teki başarısı hem iktidarları hem de PKK için tehdit algılamasına dönüşüverince olanlar oldu. Uzmanlar, IŞİD operasyonlarında ABD’nin havadan desteğinin karadan başlıca tetikçi gücü olarak PYD, dünyada resmi kabul görürken PKK’nin PYD’ye akışı beklenirken Türkiye’de savaş ilanı yeni bir sorun... Dünyanın kendi çıkarları adına en az bedel ödenecek sonuçlara bakacaklarına kuşku yok... Ülkemizin bütün vatandaşları için, değerleri ile, bütünlük içinde ayakta kalacağı barışa ulaşabilmesi, çocuklarımızın ölmemesi, anaların ağlamaması için çözüm üretmek bizim derdimiz, bizim sorunumuz... A G C20 Nedir? C20, 2013’te Rusya’nın G20 Dönem Başkanlığı ile beraber resmi bir katılım grubu olarak tanındı. Türkiye’nin 2015 G20 dönem başkanlığı nedeniyle C20’yi bu yıl Türkiye’de ki sivil toplum kurulusları üstleniyor. C20, küresel ekonomi gündemindeki konulara ve tartışmalara ilişkin STK’ların görüş ve önerilerini G20 ülke liderlerine aktarılması amacıyla faaliyet gösteriyor. Zeynep Bodur Okyay Paşabahçe’deki evinde arkadaşımız Şehriban Kıraç’a açıklama yaptı. Benim için master tezi G20’nin ‘sağduyusu’ olacağız eynep Bodur Okyay’ın başkanlığında 15 16 Eylül tarihlerinde Boğaziçi Üniversitesi’nin ev sahipliği yaptığı Civil20 (C20Sivil Toplum 20) zirvesine 52 ülkeden gelecek 400’e yakın sivil toplum temsilcisi katılacak. “Biz Diyoruz ki”sloganı ile değişik toplumsal kesimlerini bir araya getirecek olan zirve, sivil toplum kuruluşlarının öncelik verdiği ekono Z mik eşitsizliklere yönelik çözüm önerilerini masaya koyacak. Zeynep Bodur Okyay’ın verdiği bilgilere göre Türkiye’den 14 STK C20 için aktif çalıştı. 91 ülkede 388 sivil toplum kuruluşuna gidildi. 6 dilde hazırlanan bin 200’e yakın katılımcının görüşlerini alan bir anket yapıldı. Bu anket neticesinde C20’nin öncelikleri belirlendi. Bodur Okyay, “C20 G20’nin ‘Sağduyusu’ olmaya çalışıyor. “Amacımız küresel sivil toplum temsilcileri ile bilgi alışverişinde bulunurken, ekonomik ve sosyal çözüm önerilerinin ve iyi uygulamaların katılımcılar arasında paylaşımının sağlanması ve Kasım ayında Antalya’da düzenlenecek G20 Liderler Zirvesi’nde en güçlü şekilde sivil toplumun sesini duyurabilmektir” dedi. Aynı masa etrafında toplanalım T ni kullandı. Kadooğlu, “İnsanlar çocuklarını, eşlerini, babalarını kaybediyor. Bir yanda Cizre’de, Bismil’de, Diyarbakır’da, Batman’da insanlar evlerinde hapis durumda, çocuklarını bile gömemiyorken, bir yanda da ülkeyi ateş çemberine taşımak isteyenler şehirlerde provokasyonlar gerçekleştiriyorlar” dedi. Kadooğlu, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, Başbakan, muhalefet parti liderleri, mecliste olmayan tüm siyasi partilerin liderleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, iş insanları, sendikalar, yazarlar, sanatçılar, edebiyatçılar, gençler ve aktivistlerin aynı masa etrafında toplanması gerektiğini aktardı. Kadooğlu, “Ülkemizi bugün yaşadığı yangından kurtarmak için egolarımızdan, kimliklerimizden, ön yargılarımızdan arınarak bir araya gelmeliyiz”diye konuştu. Tarkan Kadooğlu Yabancı pilot THY’den kaçıyor Kadrosunda 700’ü aşkın yabancı pilot bulunan Türk Hava Yolları’ndan bu yılın başından bu yana 59 yabancı pilot istifa etti. Yabancı pilotların, çoğunluğunun maaşlarını TL olarak aldıkları ve doların son bir yılda yüzde 25 dolayında yükselmesi nedeniyle, gelir kayıpları yaşadıkları için çoğunun ayrılarak, maaşların dolar bazında ödendiği Katar Havayolları’na gittiği bildirildi. THY’nin, kısa sürede doğan boşluğu doldurmak üzere, başka birçok ülkeden pilot alımı için yeni seçimler yapması bekleniyor. l Ekonomi Servisi Türkiye, IŞİD pamuğuna yol oldu Suriye’de IŞİD kontrolündeki bölgelerde üretilen pamuğun, Türk toptancılar tarafından Avrupa’ya satılması endişe yaratıyor. rak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD), Suriye’de pamuk tarlalarının üçte birini ele geçirdiği, Türk toptancıların IŞİD’den düşük fiyata aldığı pamuğu uluslararası pazara soktuğu bildiriliyor. Reuters’a konuşan, terör finansmanı uzmanlarından JeanCharles Brisard’a göre, daha önce Suriye’de petrol sahaları ve buğday tarlalarını ele geçiren IŞİD, şimdi de pamuk üretimi üzerinde denetim sağlayarak kendini finanse etme peşinde. AFP’nin konuştuğu kaynaklar da, IŞİD’in daha yeni Suriye’nin Rakka ve Der ez Zor bölgelerinden Türkiye’ye ham pamuk gönderdiğini anlattılar. Modanın merkezlerinden Paris’te, IŞİD kaynaklı Suriye pamuğu konusunda kaygılar artıyor. Üreticiler ve modaevleri, IŞİD’in sattığı pamuğu kullanmadıklarını kanıtlamanın derdine düştü. Kimliğini saklı tutan bir “Haute Couture” koleksiyonu alıcısı, ürünlerin kaynağı konusunda çok ihtiyatlı davranmaya I Koza İpek’e fatura baskını ‘Fethullahçı Terör Örgütü’ne mali destek sağlandığı iddiasıyla geçen hafta operasyon düzenlenen Koza İpek Holding, dün ikinci kez basıldı. Polisler, operasyonda geçen haftaki baskında almayı unuttukları gelirgider faturalarına el koymak için holdingde arama yaptı. Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimliği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı talebi doğrultusunda Koza İpek Holding’e yönelik ikinci arama kararına imza attı. Koza İpek Holding, arama ve el koyma işleminin maksatlı ve hukuksuz olduğunu savundu. l ANKARA Aracılar sınırdan geçiriyor AFP’ye konuşan kaynaklar, Türk yetkililerin, muhtemelen ABD’nin baskısıyla IŞİD’in sattığı pamuğun Türkiye’ye girdiğini resmen doğrulamadığını savundular. Suriye’de IŞİD denetimindeki bölgelerin, AB ülkelerinin ikinci kumaş ve üçüncü giysi tedarikçisi durumundaki Türkiye sınırına çok yakın olması, aracılar vasıtasıyla Suriye’den çıkarılan pamuğun uluslararası pazara açılmasını kolaylaştırıyor. Bu gidişle IŞİD’in sattığı pamuktan üretilen koleksiyonları ünlü modaevlerinin defilelerinde göreceğiz. başladıklarını, her zamanki tedarikçilerinin üzerinde etiket olmayan mallar gönderdiğini, ancak gerekli sertifikalar tamamlanmadan bu malları kullanmadıklarını söyledi. Gucci, Puma ve Saint Laurent gibi spor ve lüks markaları bünyesinde barındıran giyim grubu Kering de pamuklu ürünlerinin çok azının Türkiye kaynaklı olduğunu duyurdu. Uluslararası Pamuk Danışma Komitesi (ICAC) Başkanı Jose Sette, Suriye pamuğunun tamamı Türkiye’ye gitse bile, bunun Türkiye’de kullanılan pamuğun yüzde 5’ini oluşturabileceğini, Türk tekstil endüstrisini suçlamanın haksızlık olacağını da belirtti. l Ekonomi Servisi Veziroğlu Bağdat’tan isyan etti: Bu kan dursun Kapatılan Barış Partisi’nin lideri ve eski Tunceli milletvekili Ali Haydar Veziroğlu ülkede yaşanan son olaylara ve dökülen kanlara isyan etti. İnşaat şirketinin çalışmalar yürüttüğü Bağdat’tan yazılı açıklama yapan Veziroğlu, “Bu kavganın taraflarından hangisi olursa olsun, amaçları her ne olursa olsun, hiç kimsenin yurttaşlarımızın hayatlarıyla oynamaya, gençlerimizin kanlarını dökmeye hakları yoktur. Hiç kimse, hiçbir yurttaşımızın değerli hayatını değersiz bir kurşunla yok etme hakkına sahip değildir. Yaşanan ve barışa hiçbir katkısı olmayan bu sorumsuz ve pervasız saldırılar sadece barışı istemeyen tarafların amacına hizmet eder” dedi. Veziroğlu, “Hep birlikte bu kez barış için ayağa kalkarak, ‘yeter’ diye haykırmanın zamanıdır” dedi. l Haber Merkezi C M Y B