20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 10 Eylül 2015 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: ÇAĞLA SEVİNDİK haber 3 İstanbul Ankara İzmir Bursa Antalya Adana Trabzon Artvin Çanakkale 220 /2 8 0 170 /3 1 0 200 /3 1 0 150 /3 1 0 230 /3 2 0 240 /3 7 0 210 /2 5 0 190 /3 0 0 200 /2 9 0 Yağmurlu Yağmura dikkat! Hava sıcaklığının ülkenin kuzeybatı kesimlerinde azalması, sağanak ve gök gürültülü yağışın görülmesi bekleniyor. Balıkesir Sivas Diyarbakır Mersin Erzurum Eskişehir Aydın Gaziantep Konya 150 /3 1 0 100 /3 3 0 220 /3 8 0 260 /3 3 0 190 /2 9 0 140 /2 4 0 220 /3 8 0 240 /3 7 0 170 /3 2 0 Atina 220 /3 1 0 Berlin 80 /1 9 0 Girne 270 /3 5 0 Londra 120 /2 0 0 Moskova 80 /15 0 Paris 90 /2 3 0 Madrid 130 /2 8 0 Amsterdam 90 /2 0 0 Roma 120 /2 1 0 Karla karışık yağmur Çok bulutlu 38 36 33 30 27 24 20 16 12 8 Güneşli Parçalı bulutlu Gök gürültülü yağmur Nereye varır? nlü oyuncudan şok sözler: “Bu ülkeden çekip gitmek istiyorum”. Haber bu. Havuzun amiral fayansı Sabah gazetesinin internet sitesinde yayımlanmış. Altında okuyucu yorumları var. Yarısından fazlası ağır küfür içeriyor. Buraya imla hataları düzeltildikten sonra koyabileceklerimden birkaçı şöyle: “Ulan şerefsiz, gitmezsen şerefsizin daniskasısın. Gittin de seni kim durdurdu”. “Doğru Kapıkule’ye”. “Beğenmeyen gitsin, tutan yok zaten”. “Sana tam bilet alındı. Cehennemin dibine kadar yolun açık olsun”. “Senin için hayırlıdır. Atan orada çünkü”. “Hepinizin poposu sıkıştı. Nereye giderseniz gidin en azından sizin gibi pisliklerden memleketimiz temizlenir”. Bu haberin altındaki yorumlar karşısında Fransa şaşkın, Fransız kültür sanat camiası panikte. Vaziyet böyle çünkü bir Türk gazetesinin okuyucu yorumları kısmında ünlü oyuncuları Gérard Depardieu’ye neden böyle tepki verildiğini anlamaları çok zor. Ülkeden çekip gitmek isteyen Gérard Depardieu, çekip gitmek istediği ülke ise Fransa. Geldiğimiz hezeyan hali bu. Sokakta esmer olduğu için Kürt zannedip Burdurlu bir MHP’liyi döven ülkücüler. Terörü protesto etmek için yazıp çizdiklerinden hoşlanmadıkları bir oyuncunun rol aldığı Aşkı Memnu dizisinin çekildiği bina önünde bağırıp çağıranlar. Kırşehir’de bir HDP’liye ait kitapçıyı ateşe verenler. Ankara Beypazarı’nda mevsimlik işçileri linç edenler. Sosyal medyadaki paylaşımlarını beğenmedikleri bir vatandaşı soyarak ona Atatürk büstü öptüren kahramanlar! Hürriyet binasının iki defa basılıp tahrip edilmesi, sayısız HDP bürosunun saldırıya uğ erör hak tanımaz... Terör özgürlük tanımaz... Terör hukuk tanımaz... Terör kural tanımaz... Terör insanların canına ve malına kasteder... Terör korkuya, yıldırmaya, kaosa dayanır. HHH Demokrasi temel haklar rejimidir... Demokrasi temel özgürlükler rejimidir... Demokrasi hukuk devleti demektir... Demokrasinin kuralları ve kurumları vardır... Demokrasi insanların, canlarını, mallarını korur, refahlarını geliştirir... Demokrasi güvene ve istikrara dayanır. HHH Terör, demokrasinin düşmanıdır... Demokrasi, Terörün panzehi T Terör kazanırsa... ridir! HHH Terör, demokratik kurumları ve kuralları yıktığı oranda başarıya ulaşır... Demokrasi kendi kurumlarını ve kurallarını işlettiği oranda Terörü geriletir ve önler! HHH Terör, insanlararası güveni ve dayanışmayı bozduğu ölçüde hedefini gerçekleştirir... Demokrasi insanlararası güveni ve dayanışmayı gerçekleştirdiği ölçüde Terörü durdurur! HHH Terör insanları din, mezhep, ırk, milliyet, dil bağlamında böler, ayrıştırır ve düşmanlaştırır... Demokrasi insanları din, mezhep, ırk, milliyet, dil bağlamında farklı görmez, ayrıştırmaz, eşitlik içinde birleştirir, bütünleştirir ve barış ve dayanışma içinde birlikte yaşatır. HHH Türkiye, son günlerde yaşanan terör olaylarına verdiği tepkilerle, “Demokrasiye sığınmaya” değil, “Teröre kurban olmaya” doğru gitmektedir: Terörle ilgisi bilinmeyen, sadece Kürt olan vatandaşlara yönelik Vandalizm... PKK terörüne karşı tavır koymaya çalışan, barışçı mesajlar veren, 6 milyon seçmeni temsil eden HDP’ye yönelik saldırılar... Hürriyet gibi, olsa olsa Türkçülükle özdeştirilebilecek bir “Ana akım gazetesinin” Kürtler adına ayrımcılık ve terör destekçiliğiyle suçlanması gibi “akıl dışı bir iddia” ile baskına uğraması! Bütün bu olaylar hem toplumsal ve siyasal gerçeklere uygun değildir; bir “algı operasyonu” ile yönlendirilmektedir... Hem de Demokrasinin altını oymakta ve Teröre hizmet etmektedir! HHH Bir toplum, topyekun Demokrasiden kopar ve Terör tuzağına düşerse, o toplumda hiç kimse, hiçbir makam, hiçbir kurum, Terörün kurbanı olmaktan kendisini kurtaramaz! Başta Türkiye’yi yönetenler olmak üzere, herkes bir an önce aklını başına toplamalı ve bu gidişe bir “Dur” demelidir! Ü ‘En ağır ceza verilsin’ ersin’in Tarsus ilçesinde 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın öldürülmesiyle ilgili davanın 2. duruşmasında Cumhuriyet Savcısı 3 sanığa ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verilmesini istedi. Savcı, olayın toplumda yarattığı infial nedeniyle sanıklara en üst sınırdan ceza verilmesi gerektiğini vurgulayarak sanıklara ceza indirimi yapılmamasını istedi. Tarsus’ta 11 Şubat’ta bindigi minibüsün şoförü Ahmet Suphi Altındöken tarafından öldürülen, Necmettin Altındöken Savcı, Özgecan olayının toplumda yarattığı infial nedeniyle sanıklara en üst sınırdan ceza verilmesi gerektiğini vurguladı M ve arkadaşı Fatih Gökçe tarafından elleri kesilerek cesedi yakılmak istenen 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın katledilmesiyle ilgili davanın 2. duruşmasına Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmaya Özgecan’ın amcası Yaşasın Aslan, aile ve sanıkların avukatları katıldı. Tutuklu sanıklar duruşmaya getirilmeyerek Ahmet Suphi Altındöken Adana’daki, Fatih Gökçe Osmaniye’deki, Necmettin Altındöken ise Gaziantep’teki cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Özgecan Aslan’ın öldürülmesiyle ilgili 3 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması sona erdi. Davayı çok sayıda kadın da takip etti. raması, Alanya bürosunun tamamının, Ankara’nın göbeğinde HDP Genel Merkezi’nin girişinin yakılması. Terörü Gérard Depardieu’ye posta koyarak lanetleyecek denli gözü kararmış bir kitle geceleri sürek avına çıkıyor. Nişantaşı, Cihangir gibi iktidar ve medyasının sabah akşam hedef gösterdiği mahallelere saldırı çağrısı yapılıyor. Ankara Tuzluçayır semti bindirilmiş kıtalarla kışkırtılmaya çalışılıyor. PKK, asker ve polis öldürdükçe bu zincirleri boşaltılmış kitle emniyet güçlerinin gözlerinin önünde ülke çapında bir talan ve saldırı kampanyası düzenliyor. Giderek tırmanan bir şiddet sarmalı bu. Kargaşa ortamı öyle bir seviyeye geldi ki iktidar medyasının bir kalem, Hürriyet yazarı Ahmet Hakan’ı açıkça ölümle tehdit edebiliyor. Hürriyet’i basma çağrıları yine iktidarın kalemlerinden geliyor. Zaten önderliği de belli ki vazifelendirilmiş gençten bir AKP milletvekili yapıyor. PKK saldırılarıyla Kürt halkına da, HDP’nin güçlenmesine de önemli bir darbe vuruyor. Bu fırsatı değerlendiren odaklar da sokaklara iyiden iyiye şuursuzlaştırdıkları kitleleri sürüyor. Cizre’de vurulan bir kız çocuğunun sokağa çıkma yasağı sebebiyle buzdolabına konan bedeni, çözüm sürecinin buzdolabına konmasının sonucunu da gösteriyor. Kaos ve şiddetin artması insanların “istikrar” adına hak ve özgürlüklerinden ödün vermeye razı olacakları bir ortam hazırlar. Şu anda o ortam hazırlanıyor. Bunda payı olan herkes “istikrar” soslu bir “diktatörlük” rejiminin yoluna asfalt döşemekte. Taraflar bu yöntemlerde direttiği sürece varılacak yer maalesef bellidir. Halkalı’da 2010’da askeri servis aracına düzenlenen ve bir lise öğrencisi ile 5 askerin şehit olduğu olaya ilişkin 13 sanığın yargılandığı dava Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce karara bağlandı. Mahkeme heyeti, sanıklardan Mehmet Kazım Sevim ve Seyithan Özer’’e “kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı 6 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Heyet ayrıca, çeşitli suçlardan toplam 14’er kez 15 yıl ve 10 yıl hapis cezası verdi. l İSTANBUL / Cumhuriyet Halkalı davasında 7 müebbet Madende patlama: 1 ölü, 5 yaralı Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Avşarpotuklu Mahallesi yakınlarında, faaliyeti bir süre önce durdurulan özel bir şirkete ait krom madeninde vinç sökümü sırasında henüz belirlenemeyen bir nedenle patlama meydana geldi. Vinç sökümünde çalışan işçilerden Yusuf Kaygısız (38) hayatını kaybetti. Yaralanan Ahmet Çiftçi, Yasin Çiftçi, Kandemir Yıldırım, Cezmi Toprak ve Hacı Kaygısız hastanelere sevk edildi. Patlamanın gaz sıkışmasından kaynaklanmış olabileceği belirtildi. l KAYSERİ / AA C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear