Catalog

Salı 1 Eylül 2015 EDİTÖR: AYŞEGÜL ÖZBEK TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 5 Kritik görevler Yılmaz’a MUSTAFA ÇAKIR BAşBAkAn YARDIMcIlIklARInIn gÖREv DAğIlIMI YApIlDI aşbakan yardımcılıklarının görev dağılımı yapıldı. Ali Babacan’ın ardından ekonomideki bütün kritik kurumların sorumluluğu da Cevdet Yılmaz’a verildi. Yılmaz ayrıca bütün önemli kurullarda da başkanlık yapacak. Ahmet Davutoğlu imzasını taşıyan Başbakanlık genelgesi dün yayımlandı. Beklenildiği gibi Babacan’ın yerine ekonominin ko B ordinasyonu eski Kalkınma Bakanı, yeni Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a verildi. Yılmaz, Hazine, Merkez Bankası, SPK, BDDK, TMSF dahil ekonominin kritik kurumlarından sorumlu olacak. Yılmaz ayrıca Başbakanın bulunmadığı toplantılarda Yüksek Planlama Kurulu ve Bölgesel Gelişme Yüksek Kurulu’na da başkanlık yapacak. Yılmaz, Ekonomi Koordinasyon Kurulu, ParaKredi ve Koordinasyon Kurulu, Savunma Sa nayii Yüksek Koordinasyon Kurulu, Türkiye’de Saydamlığın Artırılması ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Komisyonu başkanlığını da yürütecek. Numan Kurtulmuş’a Hükümet Sözcülüğü görevi verilirken, Başbakan Yardımcısı olarak kabineye alınan Tuğrul Türkeş ise Danıştay ile ilişkiler, MGK tavsiye kararlarının ve görüşlerinin değerlendirilmek üzere Bakanlar Kurulu’na sunulması, kararların uygulanması ve koordinasyonunun izlenmesi, Kıbrıs ile ilgili koordinasyon işleri, Medeniyetler İttifakı Projesi’nin yürütülmesinden sorumlu olacak. Türkeş’e, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Yurtdışı Türkler Başkanlığı da bağlandı. c.Yılmaz Ah Selo vah Selo... Sen yok musun sen!.. eyifler yerinde, tüm senaryolar gerçek oluyor iktidar olmanın dayanılmaz hafifliği içinde, işler tıkır tıkır yürüyordu... Ah Selo ah! Sen yok musun Selo, inan ki yatacak yerin yok. İşleri karıştırdın... Sen bunları yaptın ama ben yine bir yolunu buldum, tek başına iktidar olmamanın acısını hükümet ortaklığına yanaşmayıp bozdum... Durmak yok yola devam! Yola devam etmek için 1 Kasım seçildi... Arada 29 Ekim var nasıl olsa, tatil uzatılır, kumsala gidenler pazar günü dönüp oy vermez... 150 bin kişi vermese bile benim kâr haneme yazılır... Olur mu acaba? Selo, sen yaptın bunları, hepsi senin yüzünden. Geceleri gözüme uyku girmiyor, hesap kitap yapıyorum ama bir türlü tutturamıyorum. Tek başıma iktidar olur muyum olmaz mıyım? 20 milletvekili kazanmak için yola çıktım bu arada bir 20 milletvekili daha kaybedebilir miyim? Sağıma dönüyorum olmuyor, soluma dönüyorum yine olmuyor... Dile kolay 13 yıl. 2002’de yüzde 35’le tek başıma iktidar olmuştum. Deniz Bey kardeşim sağ olsun. Bir o bir de ben, Meclis’e girmiş, DSP, ANAP, DYP, RP ve MHP’yi siyasetin çöplüğüne atmıştık. 2007 ve 2011... Bize dokunan yanıyor, görenler kıskançlıktan çatlıyordu. Eh bu arada Ergenekon, Balyoz, derken... Fethullahçı kardeşlerimizle yağmurun altında birlikte yürürken... Haykırıyorduk: “Anca beraber kanca beraber! Yaşasın Fethullahçı kardeşlik!” HHH Şu dönek enteller, danteller yok mu bizim yanımızdaydı. Askeri vesayeti kaldırıp demokrasi getireceğimiz masalına kanmış, 12 Eylül 2010 halkoylamasında sadece yetmez ama evet, demeyip “sapına kadar evet” diye bangır bangır bağırıp dağları taşları inletmişlerdi. Çözüm süreci, demokrasi, özgürlük mavrası... Nasıl almıştık generalleri K Cumhurbaşkanı’nın “seçim güvenliği” mesajı tartışma yarattı umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçim güvenliğiyle ilgili “7 Haziran’da yaşananlar 1 Kasım’da TÜREY yaşanmayacak” sözKÖSE leri, “sandıklara AKP müdahelesi için altyapı/mazeret hazırlama” ve “anketlerde tek başına iktidar görünmemesi durumunda seçimleri yaptırmama sinyali” yorumlarına neden oldu. Erdoğan’ın resepsiyonda seçim güvenliğiyle ilgili yaptığı açıklamalar tartışma yarattı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, “7 Haziran’da ne olduğunu bilmiyorum! 2007’den bu yana seçim güvenliği açısından tartışmanın en az olduğu seçimdir” dedi. Seçim güvenliğini ihlal eden iki sorun olduğunu vurgulayan Tezcan, şu değerlendirmeleri yaptı: “1. Terör örgütünün bölgede milletin sağlıklı oy kullanmasını engelleyerek seçim güvenliğini ortadan kaldırma riski. 2. Terörü bahane ederek ‘seçim güvenliğini sağlıyorum’ diye güvenlik güçleri kanalıyla vatandaşın oyunu iktidar lehine çevirmek için baskı, şiddet, korkutma, yöntemleriyle bir seçim yürütme niyeti olabilir. Devletin görevi, hangi noktadan gelirse gelsin seçim güvenliğini ortaBaluken dan kaldıracak müdahaleleri önlemek. İktidarın muhtemel risk oluşturabilecek müdahelelerine ne yazık ki terör örgütünün çatışmayı artıran adımları bahane, gerekçe Tezcan zemini yaratıyor.” HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen “Cumhurbaşkanı cenazelerdeki psikolojik ortam ve anket sonuçları analiziyle seçimin yapılamaması yönünde bir Bilgen eğilimin sinyalini vermiştir. Güney illerimizdeki tehdit okuması bu tip hesapların altyapısı olarak ele alınabilir” dedi. HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de “Seçim güvenliği için en büyük tehlike Erdoğan’ın kendisidir” derken, sözlerini şöyle sürdürdü: “İki şey amaçlıyor olabilir: Birincisi, 7 Haziran’da ortaya çıkan sonuçları tersyüz edecek şekilde seçim hilelerini devreye koymak, halkı sandık başına götürmemeyi amaçlıyor olabilir. İkincisi, çatışma ortamını adeta bir iç savaş tablosu zeminine taşıyarak olası bir düşüşü hissettiğinde seçimi erteleme yoluna gitmek olabilir.”l ANKARA 1 kasım’da seçim olmayacak endişesi OnUşUp kORkUTTU ERDOğAn k C Müzik, içki, tartışmalı masalar, telefon yok Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ilk kez düzenlenen Zafer Bayramı Resepsiyonu’na ilginç detaylar damga vurdu umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan döneminde ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda verilen ilk 30 Ağustos Resepsiyonu’nda Kuran okunurken, alkollü içecek servisi yapılmadı. 10 Ağustos 2014’te Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan ilk Zafer Bayramı Resepsiyonu’nu, Saray inşaatı tamamlanmadığından Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde vermişti. Çankaya Köşkü geçen yıl ilk kez bir resepsiyona ev sahipliği yapmıştı. 30 Ağustos resepsiyonları daha önce yine Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) içinde bulunan Gazi Orduevi’nde Genelkurmay Başkanları tarafından veriliyordu. Bu resepsiyonlarda alkollü içecek servisi yapılıyor ve müzik dinletisi gerçekleştiriliyordu. Aralarında Hülya koçyiğit, Ece Erken, Alişan ve Tolgahan Sayışman’ın da bulunduğu davetliler cumhurbaşkanı Erdoğan’la fotoğraf çektirmek için büyük çaba harcadı. C rın tamamlanmasının ardından da Cumhurbaşkanlığı Sarayı yerleşkesine sonradan yapılan Millet Camisi’nin imamı Adem Kemaneci tarafından Kurtuluş Savaşı ve terörle mücadele şehitleri için Kuran okunmaya başlandı. Terör saldırıları nedeniyle Başbakanlık genelgesiyle tüm eğlence etkinlikleri yasaklanırken, saraydaki resepsiyonda da alkollü içki servisi yapılmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan Bayramı’nda birçok kez iftar vermiş, iftar için kullanılan masaların büyüklüğü ve fiyatı günlerce tartışılmıştı. Önceki günkü resepsiyonda, bu büyük masaların kullanılmadığı, yerine uzun kokteyl masalarının tercih edildiği belirtildi. Konuklara gönderilen davetiyede, koyu renk elbise ile ge linmesi kuralının olduğu belirtildi. Yaklaşık 1800 davetli 20.00’de başlayacak resepsiyon için 19.30’da Saray’a alınmaya başlandı. Gazeteciler dışındaki hiçbir davetli, cep telefonları ile içeri alınmadı. Telefonlar kapıda bırakıldı. Erdoğan çiftinin alanda bulunan masaların birçoğunu tek tek ziyaret ettiği öğrenildi. Erdoğan’ın rahat tavırları ve neşesi davetlilerin dikkatinden kaçmadı. Sanatçı ve sporcuların Erdoğan çifti ile fotoğraf çektirmek için büyük çaba harcamadığı görüldü. Eski AKP’lilerden yeni bakanlara kadar pek çok isim fotoğraf çektirmek için kuyruğa girdi. Gazetecilerin Erdoğan’a soruları yöneltmesi için tüm masaları gezmesinin beklenmesi gerektiği iletildi. Bu yüzden resepsiyon yaklaşık 2 buçuk saat sürdü. l ANKARA/Cumhuriyet birer birer içeriye! Seslerini bile çıkaramadılar... Gazetecileri, bilim insanlarını... Önümüze kim çıkarsa! Bakın şimdi geldiğimiz duruma! Alt tarafı dershane! Biraz ondan biraz şundan, ne istedilerse verdik doyuramadık... İftira attılar: “Kepçeyle götürürken, bize yemek kaşığı bile değil, çay kaşığıyla veriyorsunuz!” Doymak bilmiyordunuz yahu! Biraz da vatanmillet için, gözünüzü Allah doyursun... Hesabınızı kitabınızı soran mı vardı, Maliye’den denetçiler mi kapınıza dayanmıştı! 2 bin dershane, yüzlerce okul, şirket... Televizyonlar, gazeteler, yardım dernekleri, bağışlar... Say say bitmez! HHH Dedim ya bir sağa bir sola dönüyorum sabaha dek... Uykularım kaçıyor Selo! Ne yaptım ne ettim ben sana, söyle haydi! Terör başını almış dörtnala koşuyor, şehit tabutları geliyor... Bir de başımın belası bir parti var, milliyetçiliğin kırbacıyla üzerime saldırıyor... Bir yanda sen bir yanda o! İnsafınız yok mu sizin! Bak seçim hükümeti kuruldu, seçimlere şurada ne kaldı! Tanrı aşkına birazcık oy! Diyarbakır’ın hatırına, Van Gölü canavarının hatırına, başım üstüne... Her yerim kaşınıyor sıkıntıdan... Komşular gülüyor benim bu halime... Kurban olurum sana Selo! Önüne gelen bir çelme atıyor, oylarımı alıp götürüyor, beni ele güne rezil ediyor... Kime dost elimi uzattıysam, barış çubuğunu yaktıysam bana kazık attı. Eh ben de attım ama benimki siyaseten... Gel eski günlere dönelim, bağımsızlarla gir, ben işi bitireyim. O zaman hayat bayram olur bu ülkede inan ciğerim... Birlikte söyleriz şarkılarımızı, birlikte haykırırız “özgür Türkiye” diye... Haydi gel kırma beni! Ah Selo vah Selo, çok seviyor ben seni! Tek tek gezdi Tartışmalı masalar yok Tokalaşma yok nda’nın Lahey kendinde önceki gün gazetecilerin rularını yanıtlayan HDP Eş soGe Başkanı Selahattin Demirta nel bir gazeteci, artan şiddet ş’a, ort mında 1 Kasım’da güvenli abir seçim yapılıp yapılmayacağ ını sordu. Demirtaş, “Bu şiddet yük lişi aynı düzeyde devam ed seers ben sandıkların kurulabilec e eğ bile düşünmüyorum” dedi. ini H Demirtaş: Böyle giderse seçim yapılamayabilir olla Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ilk kez düzenlenen resepsiyona 1800 davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın ev sahipliğindeki resepsiyonda bir ilke imza atılarak, tokalaşma ile selamlama yapılmadı. Bunun gerekçesinin, 1800 davetli ile tek tek tokalaşmak ve selamlaşmanın uzun sürmesi olarak anlatıldı. Ancak, Erdoğan çifti tarafından verilen Çankaya Köşkü’ndeki resepsiyona yaklaşık 3000 kişi davet edilmiş, Erdoğan tüm davetlilerin tek tek elini sıkmıştı. Erdoğan bunun yerine kürsüden tüm davetlileri selamladı ve hitap etti. Telefonlar alınmadı BD’nin saygın gazetelerinden New York Times, “Türkiye’nin Oyalama Savaşı” başlıklı başyazısında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın iktidarını pekiştirmek için PKK’yle savaşı alevlendirdiğini savundu. Gazete bu durumu, başrollerinde Robert De Niro ve Dustin Hoffman’ın oynadığı 1997 yapımı politik komedi “Wag the Dog” (Başkanın Adamları) fil ‘Erdoğan iktidar için PKK ile savaşı alevlendiriyor’ A mine benzetti. O filmde, seçimlere çok az süre kala ABD başkanının adı bir seks skandalına karışıyor, bunun üzerine danışmanı bir Hollywood yapımcısıyla anlaşıp Arnavutluk’ta sahte bir savaş yaratıyordu. New York Times, “bu senaryonun gerçek zamanlı ve tehlikeli bir versiyonunun” şu an Türkiye’de oynandığından şüpheleniyor. lDış Haberler Meclis, 3 Eylül’de olağanüstü toplanıyor KP, Meclis Başkanlığı’na başvurarak, TBMM Genel Kurulu’nun 3 Eylül’de olağanüstü toplanmasını istedi. Toplantının gündeminde, erken seçim hükümetinde görev alan milletvekili olmayan bakanların yemin etmesi var. Ayrıca toplantıda 2 Ekim’de süresi dolan Suriye ve Irak tezkerelerinin de görüşülmesi bekleniyor. Yemin için anayasada bir süre belirtilmiyordu. lANKARA / Cumhuriyet YSk’den seçmene istediği yerde oy kullanma kolaylığı YSK adres değişikliğini 28 Ağustos’a kadar bildiremeyen seçmenlerin 1 Kasım’daki seçimde istedikleri yerde oy kullanabilmeleri kolaylığı getirdi. YSK’nin aldığı karara göre, seçmenler 210 Eylül’deki askı süresi içinde nüfus müdürlüklerine başvurup 1 Kasım’da oy kullanmak istedikleri yeri “birinci adres” olarak bildirecek. Başka bir işleme gerek kalmadan seçmen listelerine yazılabilecekler. A Y Müzik yok Saray’daki resepsiyonda terör saldırıları nedeniyle müzik dinletisi de yapılmadı. Erdoğan çifti resepsiyonun verildiği alana girer girmez alkışlandı. Alkışla Oyuncu şafak Sezer de davetliler arasındaydı. C M Y B