Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumartesi 30 Mayıs 2015 14 Susmak Yok! l Baş tarafı 1. Sayfa’da Ülke ve yargısı bakımından zavallı, sefil bir durumla karşı karşıyayız. Yasadışı iş ve işlemlerin meşru gösterilmeye, hukuk kılıfına büründürülmeye çalışıldığı ara dönem de geride kaldı. Çünkü artık mızrak çuvala sığmıyor. Devlet yetkileri kötüye kullanılarak işlenen suçların açık ve somut kanıtlarını herkes gördü. Artık açık açık “ben yaptım oldu” dönemindeyiz. Siyasi iktidarın herhangi bir tasarrufuna karşı çıkan herkesin casus ya da düşman diye yaftalanarak hapse gönderilmesi mevsimine geçmiş bulunuyoruz. HHH Kara bulutlar, şimdi bir kez daha gazetemizin üstünde. Üzerine giydiği cüppesinin gerektirdiği sorumluluğu bir yana iterek, muktedire ve onun emirlerine göre hareket edenler; gazetecilik etiğine, onuruna sahip çıkarak, halkın gerçekleri bilme hakkının gereğini yerine getirdiğimiz için hakkımızda soruşturma açtıklarını duyurdular. Gazetemizde yer alan MİT TIR’larıyla ilgili haber ve yayımlanan fotoğraf ve görüntüler nedeniyle, akıl ve mantıkla açıklanması olanaksız bir şekilde casusluk suçlaması yöneltiliyor. Bir tutuklama işleminin zemini hazırlanıyor. Cumhuriyet gazetesi üstünden bütün topluma açık bir mesaj veriliyor: Devlete, muktedire karşı çıkan yakalanacak, hapse atılacaktır. HHH Devletin siyasal, askeri yararları bakımından önemli ve gizli tutulan bir bilgi ya da belgenin elde edilerek, gizlice yabancı bir devlet ya da kuruluşa verilmesi olarak bildiğimiz casusluk faaliyeti, içinde bulunduğumuz siyasi konjonktür ve şartlarda anlam değiştirmiş görünüyor. Eğer, devlet adına yapılan gizli ve yasadışı bir faaliyeti, kanıtlarıyla birlikte, haber olarak halkın bilgisine sunarsanız, bunun adı casusluk mu olacak bundan sonra? Gazeteler, hangi haberi yayımlayıp hangi haberi yayımlamayacağına kendisi karar veremeyecek mi? Ancak, izin verilen ya da muktedirin uygun gördüğü bilgiler mi gazetelerde yer alabilecek? HHH Bu operasyonun ardındaki muktedire sesleniyoruz! Her türlü meşru yoldan ve meşruiyet çizgisinden ayrılmadan gazetecilik görevimizi yapmaya, işlediğin ağır suçlar hakkında halkı bilgilendirmeye devam edeceğiz. Senden korkmuyoruz! Gerçekleri karartamayacaksın! Bizi yıldıramazsın! Bizi susturamayacaksın! Can Dündar’a çifte soruşturma MİT TIR’larının silah yüklü olduğunu ortaya koyan haberimizin ardından ‘devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk’ iddiasıyla Genel Yayın Yönetmenimiz Can Dündar hakkında iki soruşturma açıldı dana’da 19 Ocak 2014’te durdurulan Suriye’ye insani yardım taşıdığı iddia edilen MİT’e ait TIR’lardaki silah görüntülerinin gazetemizde yayımlanmasının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti. Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Genel Yayın Yönetmenimiz Can Dündar hakkında Türk Ceza Kanunu 326. ve devam maddeleri kapsamında “devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk” iddiasıyla soruşturma başlattı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gazetemizin yayımladığı görüntülere ilişkin ‘soruşturma dosyasında hiçbir bilgi ve belge olmadığını’ öne sürmesi dikkat çekti. Dündar hakkındaki soruşturmayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İrfan Fidan’ın yürüttüğü öğrenildi. Fidan’ın soruşturmayı Adana ve Hatay’da MİT TIR’larını durduran ve TIR’ların içindeki mühimmatla ilgili rapor hazırlayan askerlerin tutuklu bulunduğu soruşturmaya eklediği iddia edildi. Fidan’ın Selam Tevhid soruşturmasında usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla 22 Temmuz 2014’ten itibaren yürüttüğü soruşturma kapsamında eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün’ün de aralarında bulunduğu 11 emniyet görevlisi tutuklanmıştı. Şubat 2015’de düzenlenen ikinci operasyonda 17 kişi tutuklanmıştı. Operasyon kapsamında Fethullah Gülen ve Emre Uslu hakkında da yakalama kararı çıkarılmıştı. Son olarak 10 Nisan’da aynı soruşturma kapsamında MİT TIR’larını durduran askerlerin de aralarında bulunduğu 17 subay tutuklanmıştı. İstanbul Cumhuriyet EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 15 cumanset@cumhuriyet.com.tr Cumhuriyet’in manşeti ve ilgili etiket, Türkiye ve dünyada TTT (Top Trending Topic) oldu. A Adana’da yasağı ihlal iddiası G azetemizin MİT TIR’larında silah taşındığını ortaya çıkaran “İşte Erdoğan’ın yok dediği silahlar” başlıklı haberinin ardından Adana Cumhuriyet Savcılığı da soruşturma başlattı. MİT TIR’larıyla soruşturmada yayın yasağı bulunduğunu belirten savcılık açıklamasında “Buna rağmen özellikle 29.05.2015 günü bazı basın yayın organlarında ve internet haber sitelerinde gerçeği yansıtmayan haber, yorum ve görüntülerin yayınlandığı görülmüştür. Bu yayınları yapan kişilerle ilgili olarak soruşturma başlatılmıştır” denildi. Teröristlere silah taşıyan hesap versin umhuriyet, yayınladığı “silah yüklü” MİT TIR’larının görüntüleriyle gündeme damgasını vurdu. Muhalefet partileri, “suç belgelerini” ortaya koyan görüntüler nedeniyle Cumhuriyet’e soruşturma açılmasına tepki gösterirken, görüntülerin “uluslararası bir suçun kanıtı olduğu”nu bildirdiler. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan: Başından bu yana bizim söylediğimiz orada o TIR’ların yasadışı terör örgütlerine silah taşıdığıydı. Şimdi iç hukukumuzda hızla yüzleşmemiz ve sorumluları yargı önüne çıkarmamız gerekir. Aksi halde uluslararası arenada Türkiye, hükümet, devlet organları eliyle terör örgütlerine destek verdiği gibi ciddi bir sıkıntıyla karşı karşıya kalır. Cumhuriyet’e soruşturma açılması kabul edilemez. Asıl terör suçu, terör örgütüne silah taşımaktır, yardım etmektir. Soruşturulması gereken Cumhuriyet değil, terör örgütüne silah taşıyanlar, soruşturmayı yürüten kamu görevlilerini hapse atanlardır. #MitTırlarındanSilahÇıktı 45 kişi tutuklu Başsavcılığı’nın soruşturmaya ilişkin açıklamasında İstanbul’da yürütülen ve Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisizlik kararı ile İstanbul’daki dosyayla birleşen dosya kapsamında yardım faaliyetinin herhangi bir terör örgütüne ya da yasal olmayan herhangi bir oluşuma yönelik yapıldığına dair bilgi, belge, delil ve emare olmadığı öne sürüldü. Şüpheliler tarafından MİT mensuplarının telefonlarının sahte isimle dinlenildiği belirtilerek, “Öğrenilen yardım faaliyetinin planlanan kurgu çerçevesinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin terör örgütlerine yardım ettiği algısı oluşturmak amacıyla tertibat alınmakta, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne sahte ihbar ve sahte delillerle tuzak kurularak gerçeğe aykırı biçimde oluşturulan kurgu doğrultusunda arama kararına yazılan sahte ibare ile yardım TIR’ları durdurulmakta ve aranmaya çalışılmaktadır” denildi. İstanbul’da yürütülen ve Adana’dan yetkisizlikle İstanbul’a gelen soruşturma kapsamında söz konusu görüntülere ilişkin hiçbir bilgi ve belge olmadığı öne sürülen savcılık açıklamasında, “Devletin gü venliğine ilişkin bilgileri temin etme, siyasi ve askeri casusluk, gizli kalması gereken bilgileri açıklama, terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından söz konusu yayınları yapanlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma başlatılmıştır” denildi. Soruşturmayı yürüten Fidan, Sulh Ceza Hâkimliği’nden gazetenin internet sitesinde yer alan MİT TIR’larındaki silah görüntülerine ve fotoğraflarına erişimin engellenmesini de talep etti. Fidan, internet sitelerinde yer alan fotoğraf ve görüntülerin “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ulusal ve uluslararası yararları, milli güvenliği” bakımından sakınca doğuracak mahiyette bulunduğunu kaydetti. Fidan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni sahte ihbar ve sahte delillerle tuzak kuran tutuklu şüpheliler tarafından gerçeğe aykırı olarak oluşturulan “kurgu” doğrultusunda yapıldığını savundu. Talep İstanbul 8. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından kabul edildi. Mahkeme kararını gazetemize bildiren Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) internet sitemizdeki görüntülerin kaldırılmasını istedi. Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Başsavcıvekili Orhan Kapıcı ve soruşturma savcısı İrfan Fidan gün boyu savcılarla toplantı halindeydi. C ‘Kurgu’ dedi lardan yana tavır koymak suretiyle savaşın da içerisinde bulunduğu bugün bir kez daha belgelenmiş, tescillenmiştir. Hükümet derhal istifa etmelidir. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural: Devletin yetkilileri, kurumları, hangi kanunun hangi maddesinden ya da hangi Meclis kararından yetki alarak, komşu ülkedeki örgüte silah gönderiyor? Türkiye Cumhuriyeti ne zamandan beri birtakım örgütlere silah teslimatı yapıyor, kimin silahını kime veriyorsunuz? Ey savcı, sen bu devletin hangi kanunun hangi maddesine dayanarak, hangi TBMM kararına dayanarak silah sevkiyatı yaptığını sorgulayacaksın. HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken: AKP Suriye’deki ve bununla bağlantılı olarak Ortadoğu’daki yangında aktif bir rol almıştır. Savaşın fiili ortağıdır. AKP, bütün Ortadoğu halklarının kanına girmiştir. Bu, birkaç açıklamayla geçiştirilecek bir şey değil. Hem Hükümete sor tarihe geçecek hem de uluslararası boyutta tartışılacak bir olaydır. Asıl vatan hainliği uluslararası terör örgütlerine destek vermektir. Suçun resmileşmiş olmasından dolayı korku ve panik içerisinde gündemi değiştirmek için Cumhuriyet gazetesini hedef alıyorlar. CHP Milletvekili Rıza Türmen: Hukuk bakımından baktığımızda Türkiye başka bir ülkenin içindeki silahlı gruplara yardım yaptığı ortaya çıkıyor. Bu konuda Suriye, BM Güvenlik Konseyi’ne bu 7. bölüm altında başvuracaktır. Türkiye’nin barışı tehdit ettiğini söyleyerek tedbir alınmasını isteyebilir... Ayrıca BM şartının 2. Maddesinin 4. Fıkrasına göre bir devletin başka bir devletin toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına karşı kuvvet kullanmasını yasaklar. Böyle bir silah gönderilmesi Suriye bakımından bu maddenin de ihlal edildiği anlamına da gelir. Eğer bu iki devlet Uluslararası Adalet Divanı’nın yetkisini kabul etmiş olsaydı konu oraya gider ihtilaf durumu orda görüşülebilirdi. Ayrıca Uluslararası Ceza Mahkemesi bakımından bu insanlığa karşı işlenmiş bir suç mudur diye görüşülebilirdi. Ama Türkiye ve Suriye bunu kabul etmediği ve taraf olmadığı için bu ihtimaller mümkün değil.. En yüksek ihtimal BM bir olaya el koyup bir karar çıkarabilir diye düşünüyorum.. İç siyaset açısından öncelikle silah kaçakçılığı yapanların cezalandırılması lazım... İktidarların yalan söylemek gibi bir hakkı yok. Bu yüzden hükümet derhal istifa etmelidir! Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu: Bu haberleri halkın habersiz bırakılmaması bakımından, ülke yararına çok önemli haberler olarak değerlendirdim. Yalnız olmadığınızı belirtmek istedim. Tüm arkadaşlara, dayanışma duygumu iletiyorum. Bu haber barışın ilk habercisi olacak HP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “ilaç kutularının altına saklanmış silah” yüklü MİT TIR’larının görüntülerini yayımlayan Cumhuriyet’in “olağanüstü gazetecilik örneği” sergilediğini belirterek, “Belki bu haber, Ortadoğu’ya barışın gelmesinin de ilk habercisi olacaktır” dedi. Cumhuriyet’in yayınladığı görüntülerin son derece önemli olduğunu belirten Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Cumhuriyet olağanüstü bir gazetecilik örneği gösterdi, Siz bir ülkeye gayrimeşri yollardan silah gönderiyorsunuz. Müslümanı Müslümana kırdırıyorsunuz. Bunu yapanların elleri kanlıdır. Kendi ülkesinin çıkarları doğrul C tusunda hareket etmemektir. Türkiye Dünya’da da yalnızlaşacak. Türkiye Ortadoğu’nun sorunlarını çözmek yerine, Ortadoğu’da sorun yaratan ülke konumuna geldi.” IŞİD’e mi gitti? BM devreye girer Can Dündar Fuat Avni’den yeni iddia Belge yok Sosyal paylaşım sitesi Twitter’da operasyonlar kapsamında açıklama yapan Fuat Avni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhuriyet’e ve Can Dündar’a kin kustuğunu kaydederek, Erdoğan’ın Ankara savcılarından Serdar Coşkun’a ‘Bunlara casusluk soruşturması da açılsın’ dediğini öne sürdü. Fuat Avni, “Serdar Coşkun, ‘casusluk soruşturması açılsın’ diye İstanbul Başsavcısıyla görüştü. Her şey hazır, Yezid’in onayı bekleniyor” dedi. Hükümet istifa CHP Grup Başkanvekili Levent Gök: 19 Ocak 2014 tarihinde yakalanan kamuoyunda MİT TIR’ları diye bilinen olayda devletin gizli saklı tertipler içerisinde bulunduğu, yalan söylediği ve halkı da yanıltarak Suriye’deki iç savaşın çatışanlardan biri lehine, on c Gazetecileri yıldıramazsınız Basın meslek örgütleri soruşturmaya karşı birleşti İT’in silah taşıdığını görüntülerle ortaya koyan gazetemize yönelik soruşturmaya basın meslek örgütleri sert tepki gösterdi: Gazetecilere Özgürlük Platformu dönem sözcüsü Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto: Halkın gerçekleri öğrenmesini engellemek için medyaya baskı yapmaktan vazgeçin. Seçime günler kala medya üzerinde baskı oluşturarak halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkının önüne geçmek isteyenlere karşı meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu duyuruyoruz. Basın Konseyi: Basın özgürlüğünün yok sayılması kabul edilemez. Yayın yasaklarının gerekçesi tam olarak açıklanamazken, silahların olmadığını ileri süren siyasi anlayışın karşısında, habere getirilen bu yasakların ‘koruyucu kalkan’ olamayacakları ve uzun süreli yasaklarla özgür habercilik yapılamayacağı aşikârdır. Türkiye Gazeteciler Sendikası: Gazetecileri yıldıramazsınız. Ülkeyi yöneten iktidar, Türkiye’de de faaliyet gösteren terör örgütlerine silah yardımı yapmaktadır. Soruşturulması gerekenler, sürüklendiğimiz kirli savaşın perde arkasındaki pazarlıklarını haberleştiren Cumhuriyet değildir. Yargılanması gereken bu kirli savaşı destekleyenlerdir. Çağdaş Gazeteciler Derneği: Ortada artık saklanamayan bir gerçek vardır: Ülkeyi yöneten iktidar, Türkiye’de de faaliyet gösteren terör örgütlerine silah yardımı yapmaktadır. ÇGD olarak, gazetecilik başarısı nedeniyle cezalandırılmak istenen Cumhuriyet Gazetesi’nin yanında olduğumuzu ve yürütülen bu savaşı lanetlediğimizi bir kez daha kamuoyuna bildiririz İzmir Gazeteciler Cemiyeti: Savaşa destek çıkan zihniyetin bu haber nedeniyle tüm dünya kamuoyundan özür dilemesi gerekirken, ‘yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış’ misali Cumhuriyet gazetesi hakkında ‘terör soruşturması’ başlatması trajıkomik bir durumdur. l İSTANBUL / Cumhuriyet M CHP’li Aygün’den Erdoğan’a suç duyurusu HP Tunceli Milyada teröre destek veren C letvekili Hüseülke gibi görünmesine seyin Aygün de daha önbebiyet vermiştir. Şüpheli İlaç kutularında saklıyorsan suçlusun DP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhuriyet’in MİT TIR’ları ile ilgili haberiyle ilgili gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’a soruşturma açılmasına ilişkin, “İlaç kutularının altına saklayarak falan gönderiyorsanız demek ki suç işliyorsunuz” dedi. Gazetemizin MİT TIR’larıyla ilgili haberini değerlendiren Demirtaş, “Bunlar yaşandı Türkiye’de. Fakat her şey seçim sonrası belli olacak. Bütün bu suçlar, günahlar örtülecek mi? Yoksa bu suçla MİT TIR’ları ile taşınan silahların “nereden, hangi ülkeden geldiği, hangi gerekçeyle gönderildiğini” soran Kılıçdaroğlu, “Bu silahlar IŞİD’e teslim edilen silahlar mı? Bu nedenle mi IŞİD’e terör örgütü denilemiyor? Ellerine silah verdikleri teröristler Musul Konsolosluğumuzu bastılar. Acaba bu silahlarla mı yaptılar bunu? Cumhuriyet bu yayınıyla Ortadoğu’daki teröristlere silah gönderen kişileri açığa çıkarmıştır. Terörün önlenmesi açısından çok önemli bir haberdir. Belki bu haber Ortadoğu’ya barışın gelmesinin de ilk habercisi olacaktır.” l ANKARA / Cumhuriyet H Bu nasıl casusluk? azetemiz Genel Yayın başvuramaz. Eğer ortada böyYönetmeni Can Dünle bir şey varsa, uluslararası dar hakkında “devlet sırlarıhukuka göre meşruiyet varsa, na karşı suçlar ve casusluk” hükümetin bunu açıklamaiddiasıyla başlatılan soruştursından geri durması da düşümaya hukukçular sert tepki nülemez. Bunu açıklayamadıgösterdi: ğı için hükümetin olayı “devTürkiye Barolar Birliği let sırrı” kapsamına sokup, Başkanı Metin Feyizoğlu: olayı ortaya çıkaran basını Eminağaoğlu Savcılar suçluların telaşıyla Feyzioğlu Kazan susturma gayreti ve sansür hareket ediyorlar. Basının göadımları olarak bu soruştursü önemli bir olaydır. İktidar revi bu tür suçları ortaya çıkar hiçbir yargı kararını uygulama mayı değerlendirmek mümkün. mak ve araştırmaktır. Halkı bil dığında hukuksal yol olurken, Ayrıca ortada somut, dayanakgilendirmektir. Onların zihninları olan bir olay ve o olayın da böyle bir olay için ucu açık, de özgür basın yok. Sadece ken uzun süre yasak koymasını kahalka gerçek boyutlarıyla yandi menfaatleri ve o menfaati elsıtılması durumu söz konusubul edebilmek mümkün değilde etmek için yollarına çıkan dur. Burada habercilik sınırlarıdir. Haber varsa yayımlanır. her engeli ezip geçmek var. TIR Haber yalansa büyük bir ayıpnın aşıldığı iddia ediliyorsa bu haberi, TCK’nin 326. maddesi demokrasi ile bağdaşmaz. Biz, tır. Ben hükümetsem, Başbakapsamında değerlendirilemez. kansam zaten o TIR’da ne kaburada demokrasiyi yaşatmak İddia edilen suçun kanunda ya dar iyi şeyler olduğunu iftiharistiyorsak, halka gerçekleri olzılı unsurlarının böyle bir habe la göstermek isterim. Kötü şeyduğu gibi aktarmalıyız, ki Cumrin yayımlanmasıyla oluşması huriyet de bu yolda bir adım atler varsa o zaman yasak devremümkün değil. mıştır. Kaldı ki olayla ilgili var ye girer. TIR’da hani battaniyeAvukat Turgut Kazan: Suçla ler, gıda maddeleri vardı?” olan soruşturmalar da kapatılmaya şaşırdım, anlamaya çalıdı. Ortada “devlet sırrı” yönünEski Yargıçlar Sendikası şıyorum. Olabilecek bir şey deden Cumhuriyet’in bir ihlali olBaşkanı Ömer Faruk Eminağil. Gazeteci habere ulaşmakmadığına, “devlet sırrı” kavrağaoğlu: Hiçbir hükümet, ulusla görvlidir, haberi yayımlalararası hukuka göre silah teda mına yapışmanın da bir aldatmakla görevlidir. TIR görüntüma olduğuna inanıyorum. riki, temini gibi hususlara asla Suriye’ye insani yardım taşıdığı iddia edilen MİT’e ait TIR’lardan çıkan silahların görüntülerinin dün gazetemizde yayımlanması geniş yankı yarattı. Hukukçular, Dündar’ın gazetecilik faaliyeti nedeniyle suçlanmasının kabul edilemeyeceğini vurguladı G ce, Cumhuriyet’in görüntülerini yayımladığı MİT TIR’larının “yük”ü konusunda yalan söylediği, kamuoyunu yanılttığı, terör örgütünün finansmanına destek sağladığı gerekçesiyle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında “vatana ihanet” iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran Aygün, “Şüpheli, terörist unsurlara silah sağlamakla finansal açıdan destek sağlamış ve Türkiye’nin dün açık bir biçimde teröre destek vermek ve BM Güvenlik Konseyi kararlarını ihlal etmekle hem başbakanlığı hem de Cumhurbaşkanlığı döneminde vatana ihanet suçunu işlemiştir. Şüphelinin Örtülü Ödeneği nerelere harcadığı bu şekilde açıklığa kavuşmuştur. Milletimizin alın terlerinden toplanan vergilerin bu şekilde teröre harcanması, terör belasından musdarip olmuş vatana ve milletimize karşı bir ihanettir.” l ANKARA / Cumhuriyet rı işleyenlerle ilgili en azından bir yaptırım uygulanacak mı? HDP’nin başarısına bağlı” dedi. Demirtaş, şöyle devam etti: “Orada Türkiye’nin gönderdiği ne insani yardım, ne de silahlar tam olarak amacına ulaştı, gideceği yere gitti diyemez hiç kimse. Eğer Türkiye silah yardımı yapmak istiyorsa oradaki gruplara bunun yasal, resmi yolları ve yöntemleri vardır. İlaç kutularının altına saklayarak falan gönderiyorsanız demek ki bir suç işliyorsunuz. Bu silahlar karşıya gittikten sonra, kime ulaştığı, nasıl dağıtıldığı konusunda hiç kimse garanti veremez. Çok sayıda grup var ve bu silahlar orada ki gruplara ulaşmıştır, IŞİD dahil olmak üzere.” l İSTANBUL / Cumhuriyet Kirli savaşı destekleyenler DÜNYA BASINI AYAKTA umhuriyet’in MİT TIR’larıyla Suriye’ye taşınan silahların görüntülerini yayımlaması ve bu yüzden hakkında terör soruşturması açılması dünya medyasında büyük yankı yarattı. Cumhuriyet’te basılan fotoğrafları ve sitemizde yayımlanan videoyu ayrıntılı biçimde aktaran AFP, görüşünü aldığı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Müslüman bir ülkeye yasadışı silah gönderenlerin ellerine kan bulaşmıştır” sözlerini ve hükümeti “terörist” IŞİD’e yardım etmekle suçlamasını aktardı. Britanya’nın özerk yayın kurumu BBC de haberinde “Türkiye Suriye’deki İslamcı savaşçılara yardım ettiğini inkâr etmişti. Bu haber, Suriyeli isyancılar Türkiye sı C Trajikomik bir durum nırındaki İdlib’te ilerlemeye devam ederken geldi. İlerlemenin, hepsi de Esad’ın devrilmesini isteyen Türkiye, Katar, Suudi Arabistan ittifakının yardımıyla grçekleştiği düşünülüyor” ifadelerine yer verdi. Reuters haber ajansı da Cumhuriyet’in haberini duyururken, geçen hafta kendisinin de tanık ve savcıların iddialarına dayanarak, MİT’in 2013 sonu ve 2014 başında Suriye’de İslamcı militanların kontrolündeki bölgelere TIR’larla silah sevk ettiğine dair özel haber yayımladığını hatırlattı. Cumhuriyet’in videosundaki araç plakalarının, Reuters’in 19 Ocak’ta Adana’daki aramayla ilgili tanıkların verdiği plaka numaralarına uyduğu belirtildi. imi çıkar “MİT Bayırbucak Türkmenlerine yardım malzemesi taşıyordu” diyerek ahalinin hissiyatını gıdıklar. Kimisi Washington’da “Türkiye Suriye’deki hiçbir gruba asla silah göndermedi” buyurur, en başta defalarca “silah verdiklerini” söylemiş Amerikalıları güldürür. Bir başkası “o silahlar nereye gidiyordu” diye isyan eden esnafa “Özgür Suriye Ordusu’na gidiyordu” diye yanıt verir... K ANALİZ ÖSO’nun silahları hak eden ‘iyi çocukları’ ği senaryolarının “ılımlı baş aktörü” diye sunulan ÖSO’nun hali en baştan böyleydi. Suriye çatışması 18 Mart 2011’de başladı. İlk 6 ayda ölenlerin yaklaşık üçte birini güvenlik güçlerinin oluşturmasından anlayacağınız üzere, silahlı isyandı. Silaha karşı silah konuştu. ÖSO’yu ise rivayete göre “halka kurşun sıkmayı reddeden” askerler kurdu. Rakka dışında kaydadeğer kazanımı yoktu, onu da IŞİD’a kaptırmıştı. ana gövdeyi Tevhid Tugayları, Sukuru’ş Şam, İslam Ordusu ve Ahraru’ş Şam oluşturdu. Onlar da sonradan genelkurmay ve koalisyona başkaldırdı. Sahada 2013 baharında El Bağdadi liderliğinde IŞİD’e dönüşmüş Irak El Kaidesi, El Kaide’nin Suriye kolu Nusra Cephesi ve İslami gruplar belirleyiciydi. İslami Cephe gibi Suud destekli oluşumlar bu rekabette ÖSO’yu İslami hizaya çekmek için kullanıldı. Kronolojiye girsek çıkamayız. Şu kadarını söylemeli. ÖSO, “ılımlı ve demokratik muhalefet” filan boş laf. Çarşamba günkü yazımda aktardığım DIA belgelerinden anlaşılacağı üzere ABD istihbaratı taa 2012 Ağustos’unda radikal İslamcıların üstünlüğünü tespit etmişti. Dünyadan Suriye’ye cihatçı yağarken, ÖSO ismi çatışmanın dünyaya pazarlanmasında kullanıldı, o kadar. ABD’nin 2012 sonunda Nusra’yı “terör örgütleri” listesine sokma kararına ÖSO’nun sert tepki vermesini anımsamak kafi. Ünlü New Yorker dergisi son sayısında “Cihada yolculuk” başlıklı uzun bir makale yayımladı. Bir Belçikalı güvenlik yetkilisi durumu gayet net ifade etmiş: “2012’de zaten terörizmden bahsediyorduk. Fakat o zaman kimse terörizm hakkında konuşmak istemedi. Çünkü Esad muhalefetin aşırılıkçılardan oluştuğunda ısrar ediyordu. Söylemesi çok güç ama evet haklıydı, çünkü bizim Belçikalılarımız teröristlerdi.” Yani “silahları ÖSO’ya verdik” diye kıvırmanın hiç âlemi yok… İsmi var hükmü yok Cumhuriyet’in 19 Ocak 2014 tarihinde durdurulan MIT TIR’larında ilaçların altından çıkan silahları ortaya seren haberinden sonra kuvvetle muhtemel diyecekleri en fazla bu olacak. “Biz iyi çocuklara verdik”… Öyle ya ÖSO dediğimiz “iyi çocuklar” artık “efsaneleş miş”. İsmi var, hükmü yok. Hele TIR’ların durdurulduğu Ocak a Ceyd 2014’te hiç Karan yok. Zira Aralık 2013’te yani bir ay önce Reyhanlı’nın karşısındaki Bab el Hava kapısını, Suudi destekli meşhur Zehran Alluş’un İslam Ordusu’nun da bulunduğu İslami Cephe’ye kaptırdığında, ÖSO fiilen “sıfırlanmıştı”. Altı ay sonra, Ulusal Koalisyon’un lideri Ahmed Tuma ÖSO genelkurmayını, komutanları yolsuzluk ve rüşvetle suçlayıp feshetmişti. Silahların gittiği yeri siz düşünün… Arap isyanlarının gazıyla Tunus ve Mısır tipi rejim değişikli Lideri, gövdesi... ABD, İhvan ağırlıklı Suriye Ulusal Konseyi’nden rahatsızlığının sonucu 2012 sonbaharında Doha’da Suriye Ulusal Koalisyonu’nu kurdururken, askeri kanat ÖSO genelkurmayına dönüştürüldü. Başına Selim İdris getirilse de Twitter Gündemi Türkiye #MitTırlarındanSilahÇıktı #istanbulunfethi #önceliğimiz Anayasa Mahkemesi Dünya #MitTırlarındanSilahÇıktı #BlackMagicVideo Lil Mama IIT Madras C M Y B