23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 14 Nisan 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK 12 Bir yıl sonra ilk görüntüler oma faciasına ait güvenlik kamerası görüntüleri ilk kez ortaya çıktı. BBC Türkçe’de yayımlanan görüntülerde kaza öncesinde ve sonrasında madenin dışında ve içinde yaşananları gösteriyor. Görüntülere göre madende yaşananlar saat saat şöyle: S 13.05.2014 / SAAT 06.20 İşe gelen madenciler vardiya değişimi için hazırlanıyor. SAAT 15.15 Facianın ardından ilk dakikalar. Madenciler, arkadaşlarını kurtarmak için seferber oluyor. Bu ülkede adalet yok Saat: 15.31 İlk yardım ekipmanlarını alan madenciler, arkadaşlarını kurtarmak için hızla ocağa yöneliyor. Saat: 19.23 Soma davasına güvenlik önlemleri damgasını vurdu. Madenci yakınları duruşmaya alınmadı. Mahkeme, ailelerin isyanı üzerine tutuklu sanıkların mahkemeye getirilmesine hükmetti HAKAN DİRİK / EMRE DÖKER Aileler direndi, sanıklar duruşmaya getirilecek S SOMA DAVASINDAN İZLENİMLER HAKAN DİRİK Ölen madenci Erdoğan Köse’nin kızı 16 yaşındaki Nermin Köse, gözyaşlarını tutamayarak, “Bu ülkede adalet yok. Yazıklar olsun bu devlete” dedi. Ölen madencilerden İsa Sevden’in eşi Nurten Sevden de, sanıkların duruşmaya getirilmemesine isyan ederek, “Getirselerdi yüzlerine tükü rürdük” diye konuştu. Maden kazasının ardından temmuz ayında bebeğini doğuran şehit madenci Ergün Sidal’in eşi Tomurcuk Sidal, bebeğiyle mahkemeye gelerek, “Buraya gelip gözümüzün içine bakıp, bebeğimizi görüp çektiğimiz acıları anlasınlar istiyorduk. Ama getirmiyorlar” dedi. Yakınlarından haber alamayan madenci yakınlarının “lambahane” adlı bölüme girdiği görülüyor. Saat: 19.30 Ocaktaki kameraya yaklaşan bir işçi aşağıdaki durumu kameranın başındakilere anlatmaya çalışıyor. oma faciasının ilk duruşmasında acılı ailelerin dediği oldu. Tutuklu sanıkların mahkemeye getirilmemesine isyan eden aileler, kararın değişmesini sağladı. Mahkeme, madenci yakınlarının “duruşmaya gelsin” talebini değerlendirerek sanıkların mahkemeye getirilmesine hükmetti. 301 madencinin hayatını kaybettiği facianın ilk duruşması, geniş güvenlik önlemleri altında başladı. Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Akhisar Belediyesi’nden kiraladığı Bülent Ciğeroğlu Kültür Merkezi Salonu’ndaki duruşma öncesi, yaşamını yitiren madencilerin yakınları, eşlerinin fotoğraflarını göğüslerinde taşıyarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ve AKP hükümetini protesto etti. Ölen madenci yakınları, duruşma salonuna “yer dar” denilerek sokulmamalarına çok büyük tepki gösterdi. Ürperten polis barikatı zandığı sedyenin kirlenmemesi için “Çizmemi çıkarayım mı?” diye soran madenci, nasıl insanın içini ısıtıyorsa, polisin madenci ailelerinin önüne kurduğu demir barikat, o derece ürpertiyor. Böylesi güvenlik önlemleri madende alınsaydı, büyük olasılıkla 301 can yerin üstünde olurdu. Önlemler öyle sıkı ki, mahkeme salonuna çıkan yollar dört bir yandan kesilmiş. Mahkemede “mağdurum” diyecek, duruşmaya müdahil olmak için dilekçe verecek aileler, salona bırakılmıyor. Çünkü polisin elinde bir “mahkeme akreditasyon listesi” bulunuyor. Soma’da facianın ardından etap etap hastaneye asılan “ölüm listesinde” evlatlarının adlarını arayanlar, şimdi akreditasyon listesinde kendi adlarını arıyor. Sonuçta “Biz evlatlarımızı buluncaya kadar böyle zorluk çekmedik” diyen ailelerin kararlığı, akreditasyon saçmalığını yeniyor ve duruşmaya geçiliyor. Ancak duruşma eksiklerle dolu. İddianamede iş cinayetini fıtrata bağlayan siyasiler, soruşturma izni verilmeyen müfettişler, dayıbaşı sistemini yaratanlar eksik. Salondaki eksiklik ise çok belirgin: Sanıklar. Bu eksikliği fark eden aileler, mahkemenin gidişatına el koyuyor. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, dosyadaki isimleri tek tek kayda geçirdikten sonra, “Başka ismi okunmayan kaldı mı?” diye sorunca, salondan “301 kişi bu, kolay kolay biter mi?” sesi yükseliyor. Ekrana da mahkeme salonunda yer almayan sanıkların görüntüsü getirilince Somalı ailelerin zembereği boşalıyor. İstekleri ve bağırdıkları son derece net: Katiller salona gelsin! Ailelerin “adalet” talepleri ve tepkileri duruşmayı giderek “halk mahkemesine” dönüştürüyor. Heyetten çıkan “sanıklar mahkemeye gelecek” kararı, ailelere hem umut aşılıyor, hem de neler başarabileceklerinin ipucunu veriyor. Birileri, hem arka plandaki siyasileri, hem de kamuoyunun önüne atılan sanıkları istedikleri kadar korumaya çalışsın, Somalı ailelerin gözlerindeki kararlılığa bakınca, bunu kolay kolay başaramayacakları anlaşılıyor. l AKHİSAR U Saat: 21.22 Salonda isyan Madenden çıkışlar artıyor. İşçilerin son derece yorgun ve bitkin oldukları görülüyor. Duruşmayı izlemeye gelen milletvekilleri ve avukatların çabalarıyla madenci yakınları salona alındı. Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, duruşmaya katılan tutuksuz sanıklar, avukatlar, ölenlerin yakınlarının isimlerini tek tek tutanağa geçirdi. Bu işlem bittikten sonra Ballı, “İsmini yazdırmayan var mı?” diye sorunca, ölen işçilerin eşleri ayağa kalkarak “Adil yargılama istiyoruz” diye haykırdı. Aileler, tutuklu sanıkların duruşmaya getirilmemesini protesto etti. Tutuklu oldukları hapishaneden katılan sanıkların ekrandaki görüntüsü, aileleri isyan ettirdi. “Takım elbiseleri giyip karşımıza geçmişler, oturuyorlar. Burada değiller, gelip burada hesap versinler” dedi. Herkes bir anda bağırmaya başlayınca salon karıştı. Mahkeme başkanı tepkiler devam ederse ara vermek zorunda kalacağını söyledi. Bu arada madence eşlerinin yakınlarının tepkisi sanık avukatlarına da yöneldi. Sanık avukatları, tutuklu şirket yöneticilerinin can güvenliği olmadığı gerekçesiyle salona getirilmediğini söyleyince madenci yakınları, “301 kişinin de can güvenliği yoktu” diye bağırdı. Bunun üzerine sanık avukatları kendi can güvenliklerinin de olmadığını ileri sürerek, duruşmayı terk etti. dende ölen Nurettin Kara’nın oğlu İlker Kara, “Tek bir şey istiyorum onları buraya getirin. Biz onları televizyondan seyretmek istemiyoruz. Gözlerimize baka baka onları nasıl öldürdüklerini anlatsınlar” dedi. İddianamedeki eksikler Madencilerin yakınları duruşmaya alınmamalarına büyük tepki gösterdi. madan Soma davası ne başlar ne de biter” dedi. Özel, “Akhisar sanki büyük bir tehdit altındaymış gibi üç kademeli güvenlik tedbiri var. Kaymakamlığın resmi izniyle kurulmuş çardaklara gece müdahale edildi. Manisa Valisi Erdoğan Bektaş’ı aradım gece. Maden şehitlerinin annelerinin güneşten etkilenmemesi için kurulan çardaklar olduğunu söyledim. Sayın Bektaş, ‘Berkin Elvan’ dedi, ‘eylem’ dedi, ‘Soma’ dedi, ‘Buradan direniş çıkar’ dedi. ‘Burası Gezi Parkı olur’ dedi” ifadelerini kullandı. Öte yandan Soma Dayanışması’nın çağrısıyla Kadıköy Altıyol’da dün akşam bir araya gelen yurttaşlar, Soma katliamına ilişkin dün görülen ilk duruşmaya 8 tutuklu sanığın getirilmemesini ve davaya destek için gelen yurttaşlara polis müdahalesini protesto etti. Yere mumlarla “Soma” yazan grup adına yapılan açıklamada “‘Türkiye’yi insan yaşamının başka her şeyin üstünde olduğu bir ülke yapabilmenin yolu Soma’yı unutmamaktan geçiyor” denildi. l AKHİSAR/ İSTANBUL Saat: 22.05 Hesap versinler Bakanlığın talebi Kurtarma ekibindeki madenciler, kurtarılan arkadaşlarını açık havaya çıkarmak için yardım ediyor. 14.05.2014 / SAAT: 01.13 Öte yandan duruşmada sanıkların mahkemeye getirilmemesi kararını Adalet Bakanlığı’nın isteği olduğu ortaya çıktı. Mahkeme, ara kararında sanıkların mahkemeye getirilmesine hükmetti. Bunun için Adalet Bakanlığı’na yazı yazılması ve gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasını kararlaştırdı. Ayrıca avukatların isteği doğrultusunda, haklarında soruşturma yürütülen kamu görevlilerinin akıbetinin sorulmasına hükmetti. Bir sonraki duruşmanın da yarın yapılacağını açıkladı. Duruşmanın ardından konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, asıl sanıkların hükümette olduğunu vurgulayarak “Erdoğan, Taner Yıldız ve Faruk Çelik yargılan Kadıköy’de eylem Gözlerdeki kararlılık Yaşamını yitiren madencilerin cesetleri çıkarılmaya başlıyor. Tartışmanın büyümesi üzerine salona polis çağrıldı. Bu çağrı üzerine salon “yuh” sesleriyle inledi. Özellikle kadınların tepkisi üst düzeydeydi. Madenci ailelerini sakinleştirmeye çalışan mahkeme başkanına ma Polis çağrıldı Valinin ‘Gezi’ korkusu C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear