25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 9 Aralık 2015 haber EDİTÖR: EMİNE ÖZCAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ 4 Trump’ın ‘Müslümanları almayalım’ zırvası T erör örgütlebir yolu. ri en büyük 11 Eylül’den zararı, kendileriyle sonra ABD’deki aynı kategoride inTürkler ve Müssanlara veriyor. lümanlar çok zor IŞİD vuruyor, günler geçirdi, büceremesini sırayük bölümü gedan Müslümanlar ri dönmek zorunJeremy Irons çekiyor. da kaldı. Alın işte ABD başkan Şimdi aynı atmosfer yeadayı Trump, “Ülkemize niden oluştu. Müslüman alınmasın” deBu yüzden Fransa’da miş. aşırı sağcılar oyunu artırdı, NATO Genel SekreteAvrupa genelinde ırkçılık ri de, “Bu Müslümanlar bir patladı. Trump gibi cahilbirleriye savaşıyor, biz niler de çıkıp zırvalama şanye müdahil oluyoruz” diye sı buluyor. açıklama yapmış. Bu aslınIŞİD’in mağlup edilmesi da, “Bırakın birbirlerini ölde dünyada herkesten çok dürsünler” demenin farklı Müslümanlara yarayacak. Gül’ün tutuklanmalarından sonra 27 Kasım’da attı ve şöyle dedi: “Can Dündar ve Erdem Gül’e çok geçmiş olsun. Korkusuz insanlar, korkak iktidarların kâbusudurlar.” Gidiş o gidiş. Fuat Avni’den bir daha ses çıkmadı. Oysa tam da bugünlerde, konuşması lazım. Çünkü “Rus uçağı düşürülecek” sözleri WikiLeaks belgelerine geçti, başka ülkelerde yazılıp duruyor. Ama o sustu. Yoksa susturuldu mu? Bakalım bu suskunluk nasıl bir sonuç verecek. Antalya’da yabancı yıldızlara Fuat Avni kayboldu adam adama markaj yapılmış ntalya Film Fesnessa Redgrave’in, nternet fenomenimiz Fuat Avni’den A tivali için çok Türkiye’ye gelip insan İSon günlerdir ses yok. ünlü isimler Türkiye’ye hakları konusunda tek tweetini Can Dündar ve Erdem geldi. laf etmeden gitmeleri Jeremy Irons’dan şaşırtıcıydı. Catharine Denuve’e, Bunu festivali için Katleen Turner’dan Antalya’ya giden koVanessa Redgrave’e Vanessa Redgrave nuk gazetecilere sorkadar pek çok ünlü isim orduk. Şöyle anlattılar: “Yadaydı. bancı konuklar, Türk gazeKonuklar, etliye sütlüye tecilerle özel röportajlarda karışmadan, arada bir havuz bir araya getirilmedi. Onlagazeteleriyle poz vererek rın katıldığı yemeklere, sadeTürkiye’den ayrıldılar. ce sponsor diye Sabah gaOysa, ödül töreninde sanzetesi ve o gruptan gazetesür yaşandı. Ödül kazananciler alındı. Basın toplantısınlar çıkıp eleştirilerini dile geda kimseye soru sorma fırsatirdiler. Ödülleri toplayan tı verilmedi. Yabancı yıldızlar Sarmaşık filminin senaristi ise, kimse soru sormasın diise, “Sansür emri tepelerden ye kaçırıldı. Birinin peşinden geldi” bile dedi. Ancak özelkoştum, yine yetişemedim. likle Jeremy İrons’ın ve VaYüzlerini bile görmedik.” IŞID petrolünü kim içiyor ya da satıyor? övenin ucunu yontasen... Ucunu sivriltesen... Torpağa daldırasen... Çekip çıkarasen... Maşrapanı hazır edesen... Fışkıran nefti maşrapaya doldurasen... İster içesen, ister satasen...” 1997 kışının son günlerinde Cumhuriyet beni Irak’a yolladı. Ürdün’ün başkenti Amman üstünden çöl boyu uzanan 900 kilometrelik asfalt yol azmanını aşıp Bağdat’a vardım. Bağdat’tan Kerbela’ya, Basra’ya, Tikrit’e, Musul’a, Kerkük’e, dolaşmadığım az yer kaldı. Ayağa yanmış it gibi dolandım. Habercilikte dünyanın dört bir yanından kopup Irak’a gelmiş gazetecilere fark attım. Çünkü Allah’ın çölünde İngilizce, Almanca kıvıran birine rastlamak çoğu kez olanaksızdır. Ama her yerde bir Türkmen bulunabilir. Kimi gönüllü, kimi günde 5 dolara tercümanlık, rehberlik yaptı. Yazının başındaki anlaşılması güç paragraf Musul’a yakın bir köydeki çay molasında bana bilgi veren bir Türkmene ait. Türkiye Türkçesi ile şöyle: “Söven’in (Söven: Iki metrelik düzgün bir dal) ucunu sivrilt. Toprağa sapla, Batırabildiğin kadar derine batır. Maşrapanı hazır et. Fışkıran petrolü doldur. Ister iç, ister sat...” O, Musul’un petrol fışkıran bereketini anlatmak için böyle demişti. Anlaşılan bana verdiği öğüdü IŞİD’e de vermiş. Onlar da maşrapalarını doldurup doldurup satıyorlar. Buna Suriye’nin kıt da olsa var olan petrol yataklarını ekleyin. Besbelli: IŞİD’in işi iş. Nitekim ABD Savunma Bakanlığı IŞİD’i petrol gelirinden mahrum etmeden yıkmanın mümkün olmadığını söyledi. Peki. Anladık. Ama IŞİD o petrolü nasıl ve kime satıyor? Öyle ya Suriye’nin denize açılan kapısı Lazkiye Limanı Baas rejiminin denetiminde. Geriye karayolu ya da çok önceden döşenmiş boru hatları kalıyor. Ancak karadan tankerlerin ya da boru hatların yolu ister istemez kuzey komşu topraklarına açılıyor. Suriye’nin kuzeydeki tek komşusu da Türkiye... Yine ABD yönetimi adına konuşan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby açık açık söyledi: Bazı kaçakçılık güzergâhlarının Türkiye ile olan sınırdan geçtiğini biliyoruz. Bu bir gerçek ve Türkler de bu konuda konuştu... İnanılır kanıtlar ortaya koyamasa da Putin Türkiye’nin IŞİD ile petrol ticareti yaptığında ısrarlı. Bitmedi. İran’ın yetkili siyasetçisi Muhsin Rezai de IŞİD’den Türkiye’ye giden petrolün tüm olası ihracat yollarının fotoğraflarına sahip olduklarını söyledi. Yine bitmedi. Irak Başbakanı Haydar İbadi aynı iddiayı pekiştirdi. Sözü Türkiye’nin IŞİD ile el ele Irak petrolünü çaldığını söylemeye kadar vardırdı. Buna karşılık Türkiye’de Başbakan, ilgili bakanlar ve hepsinin şefi olan zat, altını çize çize iddia sahiplerine yağıp gürleyerek, yemin billah ederek Türkiye’nin IŞİD ile asla petrol ticareti yapmadığını söylüyorlar.. İyi, amenna, kabul. Ben başbakana, bakanlara ve hele hele en tepedeki zat’a inanmak istiyorum. Ama Başbakan ya da en tepedeki zat, Suriye ve Musul petrollerinin Türkiye’ye girdikten sonra nereye gittiğini, ne olduğunu bana (bize) söylemek zorunda. Öyle ya o petrolün Türkiye’ye geldiği belli. Bunu Türkiye de biliyormuş yani kabul ediyor (ABD sözcüsü Kirby’nin sözlerini bir daha okuyunuz). Bir kerre daha: Türkiye’ye girdiği belli olan petrole sonra ne oluyor? Maşrapasını dolduran, içen ya da satan kim ya da kimler? Bunu bana (bize) kim söyleyecek? Yoksa PapuaYeni Gine başbakanına ya da Eskimoların şefine ya da Uganda devlet başkanına filan mı sormalıyız? “S Pazarcı hiç acımadı yazdı azarlarP daki tabelalarda inanılmaz yaratıcılık vardır. Bazen, kısa bir iki kelimeyle bamteline basarlar. İşte bunlardan biri. Twitter’da dolaşıyor. Vatandaş yazmış, yo Can Dündar’dan FEMEN’e teşekkür EMEN Türkiye, tutuklu gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül için destek eylemi yapmış, “#CanDündarErdemGülYalnızDeğildir FEMEN, basın özgürlüğünün yanında, baskının karşısında!” demişti. Can Dündar bu desteğe şu teşekkürle cevap verdi: “Sevgili FEMEN; isimlerinizi, son yılların en etkili isyan panosunda, göğsünüzde görmek, yüreğinizin üzerinde okumak, yüreğimize su serpti. Her daim mazlumun yanında olan hareketinize Silivri’den teşekkürlerimizi ve sevgilerimizi yolluyorum. Varolun. Sevgiyle.” F Ara Güler: Sezen Aksu ile Zeki Müren’le olmaz empo dergisinde Burak T Tatari’ye konuşan usta fotoğrafçı Ara Güler, “Birkaç değerli profesör dışında üniversiteler aptallar yığınıdır. Gerisi b.ktur. Benim sınıf arkadaşlarım ordinaryus oldu. Öyle olmadıklarını biliyorum” demiş. “İnsanları sevmek istiyorum ama p...venkler sevilecek mahluklar değiller” demiş. “Çok b.ktan adamlar var aramızda” demiş. “Yalnız tahsil olarak değil, Ara Güler rum yapmaya, eklemeye başka bir şeye gerek yok. ruh olarak da fena adamlar var” demiş. Ve eklemiş: “Bir an evvel ölmeyi, rahat etmeyi tavsiye ederim.” Bir de müzisyenlere çatmış: “Ne hakkında müzik zevkin olacak? Bir senfoni mi yazdın bugüne kadar? Sezen Aksu, Zeki Müren… Senin müzisyenin bu. Valla bunlarla olmaz.” Ara Usta istediğini söyleyebilir deyip yorumu size bırakalım. ‘Bunlar yavuz hırsız’ umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gelenekselleşen muhtarlar toplantısında konuştu. Konuşmasında isim vermeden Suriye’de rejime destek veren Rusya’yı hedef aldı. Erdoğan, “DEAŞ’la mücadele etmeyenlerin aynı bahaneyle Suriye’de askeri varlık gösterme konusunda çok hızlı ve cevval olduklarını görüyoruz. Bunlar yavuz hırsız. Ev sahibini bastırırmış, bunların yaptığı bu” dedi. Diyarbakır’da güvenlik güçleriyle PKK militanları arasında yaşanan çatışmada Fatih Paşa Camisi’nin yakılmasına da değinen Erdoğan, etnik köken ayrımı yapılmaksızın 78 milyonun bin yıllık ortak geçmişi olduğunu söyledi. Erdoğan, “Cami yakan, ezan susturan bir örgütün bu ortak geçmişte yeri yoktur, ortak geleceğimizde de yeri olamaz. Türkiye, terör örgütü bin defa daha başkaldırsa ERDOĞAN’IN ELEŞTİRİ OKLARININ HEDEFİNDE YİNE RUSYA VARDI Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya için ‘yavuz hırsız’ derken Diyarbakır’da PKK’nin cami yaktığını söyleyip Kürt yurttaşların inancına saldırı olduğunu dile getirdi C Cumhurbaşkanı Erdoğan muhtarlarla 16’ncı kez buluştu. ‘Ezan susturan PKK’ bin defa o başı ezmeye muktedir bir devlettir” diye konuştu. PKK’nin verdiği kavganın Kürtleri inanç ve kültür köklerinden kopartmaya yöne AB lütufta bulunmuyor lik olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bu aynı zamanda kültürel soykırım girişimidir. Bölücü örgüt ve onun güdümünde hareket eden sayıca az ama organize bir kesim bölge insanına adeta kan kusturuyor. Şehirlerde gerektiğinde sokağa çıkma yasağı ilan edilerek, mahalleler birer birer terör örgütünün elemanlarından temizleniyor. Burada durmak yok, aynı kararlılıkla devam edeceğiz” dedi. Suriye’den gelen göçmenler için AB’nin yapacağı yardıma değinen Erdoğan, “Bu yardım, bizim bu çabalarımızı sadece kolaylaştıracaktır. Bu yardım bizim bütçemize girmeyecek. Suriyeli kardeşlerimiz için kullanılacak. Burada kimse bir lütuf yapıyormuş havasına girmesin. Bunu da açıkça söylemek durumundayım. Biz zaten 9 milyar dolar harcamış durumdayız. Türkiye yıllardır ciddi bir yardım atmadan bu meseleyle ilgilendi. Avrupa Birliği yardım yapsa da yapmasa da biz kardeşlerimize yardım etmeyi sürdüreceğiz” dedi. Suriye’de rejimin IŞİD ile çatışıyormuş gibi göründüğünü savunan Erdoğan, “Bu meseleye mantıklı bir çözüm bulmak ahlaki bir zorunluluk haline geldi. Bir terör örgütüne karşı başka terör örgütünü kullanmak başka sorunlara yol açar” değerlendirmesini yaptı. l ANKARA / Cumhuriyet İran Hükümet Sözcüsü ran Hükümet Sözcüsü Muhammed Bakır Nobaht, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ailesiyle ilgili İranlı meslektaşı Hasan Ruhani arasında yapılan konuşmada Erdoğan’ın İran’ı uyardığı ifadelerinin doğru olmadığını ileri sürdü. Erdoğan’ı yalanladı İ di” diye konuştu. Erdoğan’ın İran’ı uyardığına yönelik kullandığı sözlerin “doğru olmadığını” ve “tartışılır” olduğunu ifadeden eden Nobaht, konuşmanın kayıtlarının mevcut olduğunu söyledi. İranlı Hükümet Sözcüsü, “Sayın Erdoğan’ın danışmanlarının kendisine nasıl danışmanlık yaptığında soru işaretleri var” dedi. Erdoğan, Rusya’nın IŞİD petrollerini Türkiye’nin satın aldığı iddialarının ardından “İran Devlet Başkanı ile bunu konuştum, dedim ki ‘Bak siz çok büyük bir yanlışın içindesiniz, eğer bu böyle devam ederse bedelini siz İran olarak çok ağır ödersiniz’” diye konuşmuştu. l TAHRAN/Cumhuriyet Bahçeli yine Erdoğan ve ailesini savundu artisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, Davutoğlu’nun “Medvedev olmaya talip olduğunu” ifade etti. Bahçeli, Başbakan’a, “Sayın Başbakan, buna müsaade etmeyiniz, üstlendiğinizin görevin gereğini yapınız, dış politikayı siz yürütünüz, Cumhurbaşkanı’nın anayasal sınırlarında kalmasını ısrarla isteyiniz” çağrısında da bulundu. P Basın toplantısında ErdoğanRuhani konuşmanın detaylarını anlatan Nobaht, “Erdoğan, Ruhani’yi telefonla arayarak İran’daki bir medya organının kendisi ve ailesi konusunda yazılanlardan dolayı rahatsızlığını dile getirdi. Ruhani de kendisine cevaben, ‘Basın herkesle ilgili yazıyor, basının özgürlüğü var. Biz kapasitemizi yüksek tutmalıyız’ deİran Hükümet Sözcüsü ‘İran basını özgür’ Muhammed Bakır Nobaht Putin’in bizzat Erdoğan ve ailesinin Suriye’de, IŞİD’in elinde olan petrol yataklarından yapılan yasadışı petrol sevkiyatıyla doğrudan ilişkili olduğunu iddia ettiğini ifade eden Bahçeli, “Her ne kadar tasvip etmesek de, her ne kadar Cumhurbaşkanlığı’nı tartışmalı bulup şaibeli sici Gururumuzu incitti lini bilsek de, Rusya Devlet Başkanı’nın sözlerine bakarak Erdoğan’ı ve ailesini petrol kaçakçısı olarak görmemiz eşyanın tabiatına aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın bu kadar aşağılanması, terör örgütleriyle ticaret yapar gösterilmesi milli gururumuzu incitmiş, devletimizin saygınlığını gölgelemiştir. Enerji Bakanlığı’na saray paraşütüyle inen şanslı damat da boş durmamalı, iftira olarak görülen suçlamaları karşı tezlerle çürütmeli, kayınpederini ahlaken yalnız bırakmamalıdır” ifadelerini kullandı. Bahçeli, MHP’nin Moskova’dan seslendirilen iddialara bel bağlayarak siyaset yapmayacağını, delil olmadan konuşmayacağını da kaydetti. l ANKARA / Cumhuriyet ‘İdeolojik oyumuz tabana yansımalı’ Devlet Bahçeli CHP’de 1617 Ocak tarihlerinde yapılacak 35. olağan Kurultayda Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşısına rakip olarak çıkacağını açıklayan İzmir milletveM. Balbay kili Mustafa Balbay, devam eden ilçe kongrelerine bir mesaj gönderdi. Balbay, “Karşımızda ideolojik oyu yüzde 78 olan, ancak seçimde oyunu yüzde 49.5’e kadar çıkaran bir hareket var. Bizim ideolojik oyumuzun yüzde 15’lerde olduğu düşünülürse bunun toplumsal tabanının 23 kat olması gerekir. Bu noktaya ulaşmanın arayışı içinde olmalıyız. Benim bütün kaygım budur” dedi. FIRAT KOZOK / ANKARA C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear