20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Olaylar ve GOrUSler 14 [email protected] EDİTÖR: ÖZGÜR MUMCU ve SİNEM USER KARA KÜLTÜR SANAT Çarşamba 9 Aralık 2015 Çözüm aranıyor mu? Allegro’dan MUSTAFA KARADAĞ Yargıçlar Sendikası Başkanı Ankara Aile Mahkemesi Yargıcı 9 Kasım 2015 tarihinde Samsun’da bir özel hastanede çalışan Dr. Aynur Dağdemir’in, aynı hastanede görev yapan başka bir kadını korumak isterken bu kadın çalışanının eski eşi tarafından bıçaklanarak öldürüldüğünü öğrendik. Bu Samsun’da yaşanan ikinci hekim cinayeti. Kaçıncı kadın cinayeti bunu bilmiyoruz. En azından biz sayamadık. Zaten kadına yönelen şiddet de sayılabilir olmaktan çok fazla. Acıyı hafifletir ise (kanımca hafifletmesin ki unutmayalım, kanıksamayalım) tüm hekimlere ve ailesine başsağlığı, kendisine rahmet dileyelim. Kadına yönelen şiddet ve ayrımcılık elbet sadece Türkiye’nin sorunu değil, ataerkil düşünce biçiminin egemen olduğu bütün coğrafyanın ve toplumun yaşadığı bir mesele. Bizi en yakından ve hemen öncelikle Türkiye’de yaşananlar ilgilendiriyor. Tartışmak istediğimiz konu Türkiye bu meselenin neresinde duruyor ya da probleme ne kadar duyarlı. Uluslararası sözleşmeler bakımından değerlendirdiğimizde Türkiye Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesinin (CEDAW) tarafı, Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ni (İstanbul Sözleşmesi) ilk imzalayan ve onaylayan ülkedir. Sözleşmeler içerik olarak birbirine benzemektedir. Zaten asıl metin CEDAW’dır. Fakat dikkat çekmek istediğimiz konu İstanbul Sözleşmesi’ne dairdir. Sebebi o zamanın TBMM Başkanı, Başbakan ve sair zevatın sözleşmenin imzalanması ve onaylanmasını abartılı biçimde duyurup büyük laflar etmesine karşılık yükümlülüklere uyma konusunda aynı özeni göstermemeleridir. Şöyle ki, İstanbul Sözleşmesi’yle Türkiye kadına yönelik şiddetin temelinde yer alan özel dinamikleri saptayıp ortadan kaldırması için belli sorumlulukları yüklenmiştir. Örneğin kadınların aşağı bir cins olduğuna ve kadınlarla erkekler için alışılagelmiş rollerin bulunduğu düşüncesine dayanan önyargı, örf ve âdet, gele 1 Türkiye, Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ni (İstanbul Sözleşmesi) imzaladığı sıralar, eğitim ve öğretim müfredatına koyacağı kadına yönelen şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi konusunu önceden mevcut olduğu müfredattan çıkarmıştır. Adagio’ya S Bu hafta Ankara’da Sevda Cenap And Müzik Vakfı tarafından değerli bestecimiz Yalçın Tura’ya vakfın Onur Ödülü Altın Madalyası sunuldu. cidir. Eğer yapıtların bölüm başlıkları ve süreleri yazılsaydı, dinleyici de her bölümde alkışlayıp sanatçılara karşı bu kadar acımasız olmazdı. Notre Dame de Sion Fransız Lisesi, kasım sonunda 2. İstanbul Orchestra’SionUluslararası Piyano Yarışması’nı düzenledi. Paul BaduraSkoda’nın fahri üyesi olduğu jüride saygın isimler var. 14 ülkeden 100’e yakın başvuru olmuş. Birinciliği Yener Gökbudak (1996) kazandı. İkinci, Rus piyanist Maria Anıkına, üçüncülük ise yine bir Türk’e, İlter Vurucu’ya verildi. Bu tür yarışmaları başlatmak kolaydır, sürdürmek ise çok zordur. Gelecek yıllarda aynı coşkuyla devamını dileriz. Bu hafta Ankara’da Sevda Cenap And Müzik Vakfı tarafından değerli bestecimiz Yalçın Tura’ya vakfın Onur Ödülü Altın Madalyası sunuldu. Tura, tarihi müziğimiz üstüne araştırmalarıyla seçkinleşmiş bir bestecimizdir. Eserlerinde makamsal yapı, aksak ritim gibi bize özgü öğeleri zengin bir polifonik dokuda birleştirir. Film müzikleri ise Türk sinemasını taçlandırmıştır. Pera Müzesi’nde her ay bir Cumartesi günü, 17’de, Aydın Büke’nin sanat danışmanlığıyla yeni bir dinleti dizisi başlıyor: Klasik cumartesi! 12 Aralık akşamüstü flütçü Bülent Evcil, Borusan Quartet ile çalacak. Türkiye nerede duruyor? Samsun’da, çalıştığı hastanede uğradığı bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitiren Op. Dr. Aynur Dağdemir’in cenazesi 20 Kasım’da toprağa verildi. nek ve her türlü farklı uygulamayı ortadan kaldırmak için gerekli önlemleri almayı, bu cümleden olarak kadın ve erkeklere ilişkin sosyal ve kültürel davranış modellerinin değişmesini sağlamak için politikalar üretmeyi, özellikle de kültür, örf ve âdet, gelenek, din veya sözde “namus” gibi kavramların, şiddet uygulamak için bir mazeret olarak kullanılmasını engellemeyi, bu konuları eğitim müfredatına almayı yüklenmiştir. nusunda politikalar üretme meselesine gelince seçim hükümetindeki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı noktayı koymuştur. “Börek yapmasını bilmeyen kadının evliliği yürümez.” Tüm zamanların siyasi iktidar sahibi de kadının üç çocuk yapması gerektiği konusunda fetvasını vermiş, şimdiye dek bu görüşten döndüğünü söylememiştir. Çocuk sayısının beş olması gerektiğini söyleyenler de olmuştur. “Yuvayı dişi kuş yapar” düsturu ise halen geçerliliğini korumaktadır. Şiddete uğrayan kadınların rehabilitasyonu, şiddet uygulayanların tedavisi, ağır şiddet tehdidi altında olanların işyerlerinin değişimi gibi konularda ise bir arpa boyu yol gidilememiştir. Çözüm olarak polisiye tedbirler ile yetinilmiş, her geçen yıl istatistiki bilgiler ile süslenerek pazarlanmıştır. Gerçek anlamda bir çözümün aranmasından vazgeçilmiş, bu ko Müfredatta yok! Türkiye anılan sözleşmeyi imzaladığı sıralar eğitim ve öğretim müfredatına koymayı yüklendiği kadına yönelen şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi konusunu önceden mevcut olduğu müfredattan çıkarmıştır. Hâlâ da bu konu tıpkı örgütlenme, dilekçe hakkı gibi konular ile birlikte müfredata girebilmiş değildir. Toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin yükümlülükler ko nuların tartışılması ellerinde yeteri kadar güç ve olanağı bulunmayan sivil toplum örgütlerine bırakılmıştır. Şiddeti önleme merkezlerinde yeteri kadar meslek mensubu olmadığı için sadece istatistik tutmakla yetinilmektedir. Son zamanlarda Bakanlık bünyesine katılan meslek mensupları sayısında ciddi bir azalma söz konusudur. İş taşeronlara tevdi edilmiş, bir nevi “usta öğretici” ile mücadele yolu seçilmiştir. Yeterli eğitimi almayan, bir titri bulunmayan “usta öğreticilerin” çözüme katkısı ise her türlü tartışmadan varestedir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın kadın sorununa ilişkin bir çalışmasına son dönemlerde rastanılmış değildir. Bunun aksine artık birçok yatırımcı bakanlıktan daha fazla bütçeye sahip bu bakanlık kadın ve çocuk üstünden toplumu dönüştürme, kadını ikincilleştirerek evine bağlama noktasında ciddi çalışmalar yapmaktadır. Kadın evinde oturacak, eşine yemek, börek yapacak, çocuğunu büyütecek, kalıpları belli inancına göre yaşayacaktır. Türkiye’de kadına yönelen şiddet ve ayrımcılık yasağı “insan hakları” bağlamında değil, ailenin ama egemenin arzuladığı ailenin korunması olarak algılanıp buna göre politika üretilmektedir. Devletin şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi sorununun çözümü için benimsediği dil erildir ve çözüme katkı sağlamaktan uzaktır, samimiyetsizdir. ütunumun başlığı, yıllardır Allegro’dur. Neşeli, canlı anlamına gelen bir müzik terimi. Sizlere bu köşeden hep canlı, neşeli bir dille yazılar ulaştırmaya çalıştım. Oysa bugünlerde Can Dündar ve Erdem Gül tutuklanıp hücrelere kapatılmış; yanıbaşımızda Ortadoğu’nun kaosu yaşanırken hangi coşkudan söz edebiliriz! Acaba sütunumun başlığını da ağırbaşlı ve yavaş anlamındaki Adagio’ya mı dönüştürsem diye düşünüyorum. Öte yanda nice müzikçinin coşku dolu haberi bizlerden destek bekliyor. İlk kez gün yüzüne çıkmış besteler, yeni CD’ler, konser dizileri, yarışmalar, ödüller ve gençler.. 16. Antalya Piyano Festivali’nde Gürer Aykal yönetiminde Akdeniz Filarmoni Orkestrası adı altında yeni bir orkestradan coşkulu bir konser dinledim. Aykal, Türkiye’nin bütün orkestralarından birinci rahlede oturanları bir araya getirmiş, zehir gibi çalan bir topluluk yaratmış. Hasan Uçarsu’nun “Çanakkale 1915..” başlıklı yapıtının ilk seslendirisini çaldılar. Bir eserin günyüzüne çıkmasına tanık olmak, tarihi bir olay. Uçarsu, kendine özgü dilini bulmuş bir bestecimiz: Orkestra renklerini işleyişi ve başından sonuna dinleyeni yakalayan dramatik anlatımı bu yapıtı da seçkinleştirmişti. Ne yazık ki program notlarında hiçbir açıklama yoktu. Bestecinin kaçıncı yapıtıydı, ne zaman bitirmişti, hatta ilk seslendiri olduğu bile yazmıyordu. Program notları çok eğiti Piyano festivali Yalçın Tura T.C. KÜTAHYA 1. (SULH HUKUK M AH.) SATIŞ MEMURLUĞU TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2014/34 SATIŞ Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Kütahya İl, Merkez İlçe, Ali Paşa Mahallesi, Sebilerenler mevkii, 67 Ada No, 34 Parsel No, Arsa vasfında olmasına karşın,üzerinde Bodrum+Zemin+1 katlı bina bulunmaktadır, Sobalı, yığma+betonarme, 30, 40 yıllık, zemin katında 2 daire, 1. katında 2 daire bulunmakta, daireler 3 oda, hol, mutfak, balkon, wcbanyo’dan oluşmaktadır, bodrum katı depo ve kömürlük olarak kullanılır, binanın iç ve dışı yıpranmış esaslı bir tadilat ve onanma ihtiyaç vardır. Bina 224 metreye oturmakla birlikte 112 m2.si bu parsel üzerinde, diğer 112 m2.si 35 parsel üzerinde bir bütün binadır. Binanın parseller arasında ayrımı mümkün değildir. Şehir merkezine 200 m Atatürk bulvarına 90 m. Abdurrahman Kara bulvarına 100 m. mesafede, merkezi konumda, belediye hizmetlerinden yararlanır. Adresi: Ali Paşa Mh. Sebilerenler cad. Çamdibi sok, müftülük camii karşısıKütahya Yüzölçümü: 174,08 M2. Arsa Payı: Tam İmar Durumu: 5 m.ön bahçeli, bitişik nizam 4 kat ticaret (T2) yapı adasındadır, Kütahya Askeri havaalanı mania planı kriterlerine uyulacaktır. Mania kotu 970973 m.dir. Kıymeti: 469.728,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: Küt.2.As.Huk.Mah.nin 2009/215 Es.dosyasından davalıdır. Haciz şerhleri vardır. 1. Satış Günü: 25/02/2016 günü 10:00 10:10 arası 2. Satış Günü: 22/03/2016 günü 10:00 10:10 arası Satış Yeri: Kütahya Belediyesi Kültür Sarayı 2. kat. Şehir Tiyatrosu Vip Salonu Ali Paşa Mah. A. Kara Bulvarı MERKEZ / KÜTAHYA 2 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Kütahya İl, Merkez İlçe, Ali Paşa Mahallesi, Sebilerenler mevkii, 67 Ada No, 35 Parsel No, Arsa vasfında olmasına karşın,üzerinde Bodrum+Zemin+1 katlı bina bulunmaktadır,Sob alı,yığma+betonarme, 30,40 yıllık, zemin katında 2 daire, 1. katında 2 daire bulunmakta, daireler 3 oda, hol, mutfak, balkon, wcbanyo’dan oluşmaktadır, bodrum katı depo ve kömürlük olarak kullanılır, binanın iç ve dışı yıpranmış esaslı bir tadilat ve onarıma ihtiyaç vardır. Bina 224 metreye oturmakla birlikte 112 m2.si bu parsel üzerinde, diğer 112 m2.si 34 parsel üzerinde bir bütün binadır. Binanın parseller arasında ayrımı mümkün değildir. Şehir merkezine 200 m. Atatürk bulvarına 90 m. Abdurrahman Karaa bulvarına 100 m. mesafede, merkezi konumda,belediye hizmetlerinden yararlanır. Adresi: Alipaşa Mh.Sebilerenler cad.Çamdibi sok. Müftülük camii karşısı Kütahya Yüzölçümü: 378,75 M2 Arsa Payı: Tam İmar Durumu: 5 m. ön bahçeli,bitişik nizam 4 kat ticaret (T2) yapı adasındadır, Kütahya Askeri havaalanı mania planı kriterlerine uyulacaktır. Mania kotu 969973 m.dir. Kıymeti: 899.535,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: Küt.2.As.Huk.Mah.nin 2009/215 Es.dosyasından davalıdır. Haciz şerhleri vardır. 1. Satış Günü: 25/02/2016 günü 10:10 10:20 arası 2. Satış Günü: 22/03/2016 günü 10:10 10:20 arası Satış Yeri: Kütahya Belediyesi Kültür Sarayı 2. kat. Şehir Tiyatrosu Vip Salonu Ali Paşa Mah. A. Kara Bulvarı MERKEZ / KÜTAHYA Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir.Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâl ye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2014/34 Satış sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 25/11/2015 (İİK m. 126] (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. T.C. KARABÜK 2. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/657 TLMT. Satılmasına karar verilen İPOTEKLİ taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAŞINMAZIN ÖZELLİKLERİ: Karabük İl, Merkez İlçe, Yenişehir Mahalle/Mevkii, Yenişehir Köyü, 200 Ada No, 101 Parsel No, 2. kat 7 nolu taşınmaz betonarme karkas olan bina bodrum+zemin +4 normal kattan ibarettir. Her katta ikişer daire bulunan binanın merdivenleri renkli mermer kaplama, duvarları ise boyalıdır. Binada asansör olup taşınmaz 2. katta olup 7 nolu dairedir. Taşınmaz 2 oda+salon+1 balkon +WC+Banyo+Mutfaktan müteşekkil olan dairenin net kullanım alanı 80m2 dir. Odaların zemin kaplaması laminant parke, duvarlı ve tavanları sıva üzeri boyadır. Giriş kapısı çelik kapı, iç kapılar ahşap, penceler ise ahşaptır. Isıtma sistemi bireysel sistem doğalgaz tesisatı çekili, kombi ve radyatörlüdür. Binanın dış cephesi mantolamalı olup, balkonu açıktır. Mutfak tezgahı ve dolapları yapı vaziyettedir. Adresi: Yenişehir Mah. Alpaslan Cad 57 nolu bina 2.kat 7 nolu bağımsız bölüm Yüzölçümü: 80 m2 Arsa Payı: 5/70 İmar Durumu: Blok nizam 5 katlı konut alanı içinde kalmaktadır. Kıymeti: 140.000,00 TL KDV Oranı: %1 Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydındaki gibidir 1. Satış Günü: 09/02/2016 günü 10:30 10:35 arası 2. Satış Günü: 07/03/2016 günü 10:30 10:35 arası Satış Yeri: KARABÜK ADLİYESİ YEMEKHANESİ Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’ sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir.Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’ sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133’ üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/657 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur.30/11/2015 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 198833) “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın:199186) C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear