20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 10 Aralık 2015 yorum TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 16 ç yıl önce “Türkçe felsefe yapılmaz!” demişti. Geçen yıl fikrini değiştirdi. Şimdi arada yapıyor. “PKK ve DEAŞ ruh ikizidir” dedi. “Ruh ikizi” İslami literatürde yok. Damardan romantik bir felsefe kavramı. Platon’un “Şölen” adlı eserinde geçiyor. Gerçek ilahi sevgiyi anlatmak için kullanılıyor. Insanların hayat boyu sürecek tüm çabalarının yaratılış sırasında koptuğukaybettiği yarısına kavuşmak için olduğunu ifadesi. PKK’nin DEAŞ’ın ruh ikizi olduğu teşhisi doğruysa Suriye’de buluştular demektir. Ama kötü haber PKK’nin asıl faaliyet alanı ülkemiz olduğuna göre DEAŞ’ın sonunda bizim buralara gelmesinin kaçınılmaz olduğudur. HHH Belki de ruh ikizi kavramını piyasaya sürerek dikkat çekmek istediği de bu. 2500 yıl önce yaşamış Platon’un iki önemli eseri “Devlet” ve “Diyaloglar”dır. Saray’da vakti de bol danışmanı da... Devleti ele geçirmeye tam gaz yöneldiğine göre, belli ki kendisine Devlet’in bir özetini de sundular. “Diyaloglar” belli ki fıtratına uymadı. Devlet’e bayıldığını ise “Başkanlık” diye tutturmasına bakarak tahmin etmek mümkün. Platon’un tezi gerçekten de çok iştah açıcı: “Topluma öyle bir düzen verilmelidir ki onu bir daha düzeltmek mümkün olmasın!” Dahası da var: “Yalnız devlet adamı yalan söyleyebilir. Ü CHP önce ideoloji, sonra lider peşinde stanbul’u alan kurultayı kazanır.” Bugünlerde hangi CHP’li ile konuşsanız bu cümleyi mutlaka duyarsınız. Muhalifler olağanüstü kurultay için yeterli imzayı toplayamayınca CHP kurultayına basının ilgisi şimdilik azaldı. Oysa CHP örgütleri oldukça sıcak günler yaşıyor, kulisler kaynıyor... 1617 Ocak’ta yapılacak olağan kurultay öncesi il ve ilçe kongreleri tam gaz sürüyor. Şu ana dek 900’den fazla ilçede 20’ye yakın ilde kongreler tamamlandı. Gözler ise özellikle en fazla kurultay delegesini çıkaracak olan İstanbul’a kilitlendi. 2627 Aralık’ta yapılacak kongrede Murat Karayalçın aday olmayacak. Ankara’dan milletvekili adaylığı beklerken Kılıçdaroğlu’nun hamlesi ile İstanbul il başkanlığına getirilen Karayalçın, görevini tamamladığı düşüncesinde. “Kemal Bey benden seçime kadar istemişti. Ama gözlemlerim ve önerilerimi kongrede sunayım diye bekledim” diyor. Geçen hafta sonu tamamlanan ilçe kongreleri partinin ağır toplarının güç savaşına sahne oldu. Sonuçlar herkesi memnun etmiş görünüyor ki kime sorsanız, “Biz kazandık” diyor. İl başkanlığı içinse aday furyası yaşanıyor. Eski milletvekilleri Müslim Sarı, Kadir Gökmen Öğüt, Çetin Soysal, Berhan Şimşek, Süleyman Çelebi’nin yanı sıra PM üyesi Cemal Canpolat’ın adı kulislerde dolanmaya başladı. Mevcut yönetimden Kenan Sönmez aday olduğunu açıkladı bile. Kurultayda genel başkanlık için Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkmaya hazırlanan Muharrem İnce, Mustafa Balbay ve Umut Oran’ın İstanbul’da güçlü olmadığı biliniyor. O nedenle İstanbul örgütünde il başkanlığı için gözler Kılıçdaroğlu’nda, kimi işaret edeceği merakla bekleniyor.Aslında hedef 2019’daki yerel ve genel seçimler. Kılıçdaroğlu ile yola devamdan yana olan örgüt, oluşturulacak il yönetiminin yapısıyla hem PM’nin yapısını değiştirmek hem de 2019’daki aday isimlerinin belirlenCan Dündar ve Erdem Gül mesinde etkin bir rol aliki haftadır cezaevinde ma hesabında. Partinin doğal tabanına dönerek başlatacağı yeni bir siyasi yaklaşımın genel merkezi de etkileyeceği konuşuluyor. Hem kongrede hem de kurultayda bolca dile getirilmesi beklenen yaklaşımların ana başlıklarını şöyle sıralayabiliriz: l Merkez sağa yönelen politikalar son bulmalı. l Parti yüzünü doğal tabanına yani sola dönmeli. l Kürt sorununa ve Alevi meselesine sırtını dönmemeli. l Şimdiye kadar dışarıda kalanlar kucaklanmalı. l Gençler ve kadınlar yetiştirilmeli. Dediğim gibi kulisler hareketli. İki hafta boyunca daha çok isim ortaya çıkacak, ittifaklar sağlanacaktır. O nedenle “sürpriz” bir isme de hazırlıklı olun. Çünkü bazı ağır toplar partiyle organik bağı olmayan sol tandanslı bir isim arayışını da sürdürüyor. İkizleri kim semirtti? Yalan devletin yararı gereği, düşmanları ya da yurttaşları aldatmak için yalan söylenebilir. Başka hiç kimsenin BU ince işe girmeye hakkı yoktur. Yaşlıların buyurup gençlerin buyrukları dinlemesi ise söz götürmez bir zorunluluktur.” Ve devamı: “Zorba, gözünü dört açıp kimlerde yürek, üstünlük, akıl ve güç olduğunu bir bakışta görmek zorundadır. Devleti bunlardan temizlemeden rahat edemez. Bu temizlik hekimlerin yaptığının tam tersidir. Hekim bedende kötü ne varsa onu atıp iyiyi bırakır. Zorba ise iyileri atıp kötüleri bırakır!” (Platon, Politika Sanatı Derlemeler S. Eyüboğlu V. Günyol Sayfa 25 vd. 1967.) HHH Kendisi için kafasına göre takılıyor, diyenler ayıp ediyor. Attığı her adımın kitapta yeri var. [email protected] “İ Hem de iki bin beş yüzyıldır felsefecilerin [email protected] baştacı ettiği kitapta! www.ahmettan.com HHH Elbette kitaplarda yeri olan “Ruh Üçüzleri” de var: “Seks, iktidar ve para. Bunlar kişisel güce ve kimliğe ulaştıran, doyuma ve kadere yönelten yoldur... Cinsellik, para ve iktidarın kullanımı siyasetin çerçevesini belirleyen temel etkenlerdir” (Seks Para Iktidar Kolektif Yaşamın Dönüşümü? Bill Jordan Imge Y.). “Ruh üçüzler”i için konuşacağı zamanı sabırla bekleyeceğiz. HHH Bu arada “ikizler” için yapılan yorumları aktararak biz vakit dolduracağız. Örneğin, devamı olduğunu söylediği Demokrat Parti geleneğinden gelen deneyimli bir siyasetçinin, eski devlet bakanlarından Gürcan Dağdaş’ın sözleri ise sağır sultanlara küpe olacak cinsten... Ama o kadar. Soruyor: “Sen kimin ruh ikizisin? İkizlerin semirmesine katkı sağlayanları saklamışsın! Bu sorunun peşine düşmeliyiz. Eski ABD Dışişleri Bakanı Condooleezza Rice’ın açıkladığı BOP projesi Irak, Suriye, İran ve Türkiye’nin parçalanmasını hedef almıştı. 32 devletçikli yeni haritalar bekleniyordu. IŞİD ve PKK, BOP’un araçları idi. Tıpkı El Kaide ve Taliban gibi. BOP eşbaşkanımız, kendi ruh ikizini de söyleseydi keşke! KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK Yine neler oluyor gülüm? ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] Karayalçın’ın önerileri Karayalçın il başkanlığını bırakırken örgüte üç metin sunacak. İlki, CHP’nin geliştireceği bir Kentsel Dönüşüm metni. İkincisi belediye seçimlerine hazırlık metni. Üçüncüsü ise toplumsal kesimler, proje ve sorun odaklarıyla yeni bir örgütlenme modeli. Ama bir önerisi daha var Karayalçın’ın: Adaylıkların puanlara bağlanması. Nasıl mı? Eğitimden aidat ödemeye, parti etkinliklerine katılmaktan kıdeme dair çeşitli kriterler belirlenecek ve her biri için puan sistemi geliştirilecek. Ve puanın yettiği yere aday olabileceksin. Çok çalışırsan milletvekili, az çalışırsan ilçe başkanı adayı olabilirsin diye özetleyebiliriz. Tabii ki puanlamayı bilgisayar programı yapacak. Ancak görünen o ki CHP’de yeni şekillenen örgüt yapısı, bir bilgisayar programına ihtiyaç duymadan ülke sorunlarına yeni siyasi ve ideolojik bir yaklaşım sunacak anlayış ve bu anlayışı taşıyacak bir lider peşinde. ahmetli Büyükelçi Settar İksel’den dinlemiştim: III. Osman’ın tahta çıktığının duyurulması için 1754’de Şehdi Osman Efendi’yi Rusya’ya yollamışız. O zamanlar biz yabancı ülkelere kalıcı elçi yollamaz, sadece bazı önemli olayları duyurmak için birilerini geçici olarak görevlendirirmişiz. Osman Efendi, heyetiyle Petersburg’a vardığında kendilerine yer gösterilmiş ve Kraliçe tarafından kabullerinde uygulanılacak protokol konusunda bilgiler verilmiş: Kraliçe’ye doğru iki adım atacak, reverans yapacaksınız... Ben kadın önünde eğilmem! Saray nazırı, gidip bunu anlatınca Kraliçe, “Aman eğilmesin, sadece iki adım atsın, belgeyi versin yeter!” demiş. Haber iletilince Osman Efendi, “Ben fermanı, kadın eline vermem!” diye tutturmuş. Kraliçe, nazıra, “Öyleyse sana versin” demiş. Tören saatinde nazır, koşmuş gelmiş, Kraliçe’ye, “Durun, salona gelmeyin!” demiş. “Neden?” “Bahçeye indiler!” “Git bak ne olmuş?” Bakmış, dönmüş. “Namaz saati gelmişmiş!” Biz bunları Osman Efendi’nin padişaha sunduğu rapordan öğrenmekteyiz. Osman Efendi bu resmi raporunda Rus saray nazırından “Veledi zina” olarak bahsetmektedir. Settar Bey ciddi ve tarihe meraklı bir büyükelçimizdi. Bu konudaki bilgi kaynağı neydi? Bilmiyorum. F. R. Unat’ın hazırladığı, S. Baykal’ın bütünlediği “Osmanlı Sefirleri ve Sefaretnameleri”nde bu ayrıntı yok ama protokolle ilgili ciddi sıkıntılar yaşandığı anlaşılıyor. S. Faroqhi, “Osmanlı İmparatorluğu ve Çevresindeki Dünya” eserinde, o zamanki elçilerimizin, düzenlenen törenleri anlatmanın ötesinde pek bir dertlerinin olmadığını, bu törenlerin görkeminin, Osmanlı Sultanı’na verilen önemi yansıttığına inanıldığından sadece bunların ayrıntılarının değerlendirildiğini söylemektedir. R 10 ARALIK 2015 SAYI: 32936 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç Akın Atalay İcra Kurulu Başkanı Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörleri Murat Sabuncu Ayşe Yıldırım Başlangıç Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu l Haber l Ekonomi: Reklam Tanıtım ve Halkla İlişkiler Genel Koordinatörü Ayşe Cemal Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. Nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörleri Hakan Çankaya Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel hine verilen kararların gerekçeden yoksun düzenlendiği dikkatlerden kaçmadı. İşte bu gerekçeli karar verme zorunluluğu Anayasa Mahkemesi’nde dava konusu edildi. Yüksek Mahkeme’de görülen dava sonucunda çok önemli bir karar verildi. Anayasa Mahkemesi’nin 22.1.2015 tarih ve 2014/4958 başvuru numaralı kararında; “Mahkeme tarafından verilen Karar verildi! kararlarda iddia sahibi tarafın idSon dönemde vergi mahkemesi dialarının gerekçeli bir şekilde kararlarında herhangi bir açıklama dikkate alınması ve karara bağlanması gerektiği, iddia sahibi tayapılmadan, herhangi bir gerekçe belirtilmeden hüküm tesis edil rafın iddialarının ret sebeplerinin diği gözlemlenmekte. Gerek mü kararda gerekçeli bir şekilde bekellef lehine gerekse de idare lelirtilmesi gerektiğinden bahisle, darenin tüm eylem ve işlemleri için dava yolu açık. Vergi tarhiyatı ve ceza kesme işlemi de bir idari işlem. O halde vergi tarhiyatı ve ceza kesme işlemleri için de dava yolu açık. Bu çerçevede, her yıl binlerce vergi tarhiyatı işlemi ile ceza kesme işlemi dava konusu yapılmaktadır. Yapılan vergi tarhiyatı ve ceza kesme işlemlerinde hem usul yönünden hem de esas yönünden pek çok hata yapılmaktadır. Davacı mükellefler bu hataları gözler önüne sererek idari işlemin iptalini talep ederler. Bu talepler karşısında vergi idaresi savunmasını yapar. Nihai olarak vergi yargısı kararını verir. Vergi tarhı işlemi yapıldıktan sonra ya ceza kesme işlemi iptal edilir ya da bu işlemler onanarak kesinleşir. İ Vergi yargısında gerekçeli karar hakkı yapılan yargılamada bu hususlara uyulmaması halinde iddia makamının anayasanın 141. maddesinde hüküm altına alınan ‘Gerekçeli Karar Hakkı’nın ihlali ve adil yargılama hakkının ihlal edildiğine” karar verilerek davanın yeniden görülmesi gerektiği belirtildi. Bu karar sonrasında, vergi yargısı kararlarına başka bir gözle bakmakta fayda var. ‘Veledi zina’ Verilen kararın, dava dilekçesinde iddia edilen hususları kapsayıp kapsamadığına, iddia edilen konuların neden geçersiz sayıldığına, ret veya onama kararının gerekçelendirilip gerekçelendirilmediğine daha dikkatli bakmak gerekiyor. Eğer verilen karar, dava dilekçesinde sunulan iddiaları gerekçeli bir şekilde kapamıyorsa yargılamanın yenilenmesi sağlanabilir. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı bireysel başvuru yolunun açılması sonrasında vergi yargısını ilgilendiren çok önemli bir karar. Dikkat gerekli! Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Pınar Ersoy Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Ahmet Rasim İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Bulvarı 1352 S. 2/3 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent Yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. SOSYAL GÜVENLİK alışanların kamu kurumlarıÇ na bildirimine ilişkin farklı yasalarda düzenlemeler bulunmakta. Kimlik bildirimi ve işgücü çilesi bitsin! Ancak burada sıkıyönetim döneminde çıkartılmış olan 1774 sayılı Kimlik Bildirim Kanunu’na göre yapılan bildirimlerin de eklenmesi gerekmektedir. Diğer bir deyişle, 1973 yılında çıkartılmış 1774 sayılı Kimlik Bildirim Kanunu’na göre, tüm işyerlerinde çalışanların ve buralarda her türlü barındırılanların, işe girenlerin, işten ayrılanların ve çalışanların, işyeri değiştirilenlerin genel kolluk örgütüne bildirilmesi gerekiyor. Ayrıca, çalışan işçi sayısı 10 kişiyi aşan işyerlerinde zorunlu olan aylık işgücü çizelgesi İşKur’a da verilmektedir. Buna göre; işyerlerine ait ilgili ayın işgücü çizelgelerini (her ay olmak üzere) takip eden ayın sonuna kadar İşKur internet sitesine girmeleri gerekmektedir. İşçilerin bu durumları ESGK’de bildirildiğinden mükerrer bilgi verilmesine neden olunmaktadır. Bu nedenle, İşKur’a verilen Aylık İşgücü Çizelgesi’nin kaldırılması ve gerekli bilgilerin SGK sisteminden alınacak şekilde sistem revizyon yapılması gerekmektedir. İşte, 5510 sayılı yasanın Ek 1. Maddesi’nde yapılacak ilave bir düzenlemeyle SGK’ye yapılan sigortalı ve işyerlerine ilişkin bildirimlerin hem 1774 sayılı Kimlik Bildirim Kanunu’na göre ve hem de 4904 sayılı kanuna göre yapılması gereken Aylık İşgücü Çizelgesi bildirimlerinin yerine geçeceği hüküm altına alınarak bürokrasiye ve emek israfına sona verilmelidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05.37 05.20 05.41 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 07.10 12.04 14.22 06.52 11 .48 14.10 07.10 12.11 14.37 Akşam 16.44 16.32 16.59 Yatsı 18.1 1 17.57 18.22 İşte bildirimlerde yaşanan karmaşayı çözmek, bürokrasiyi ve sıkıntıları ortadan kaldırmak için “5838 sayılı yasanın 5. maddesi ile 5510 sayılı yasaya, kuruma yapılan bazı bildirimlerin yeterli sayılması” başlıklı Ek 1. Madde eklendi. 2009 yılında yapılan bu düzenlemeyle işverenler tarafından, SGK’ye yapılan sigortalı ve işyerlerine ilişkin bildirimlerin; 5953 sayılı kanun, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu, 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri uyarınca Bakanlık ile ilgili bölge müdürlüklerine ve Türkiye İş Kurumu’na yapılması gereken bildirimlerin yerine geçeceği hüküm altına alınmıştır. Şimdi soralım: IIl. Osman, bu raporu okuyunca Rusya konusunda ne öğrenmişti? Elçimizin, gâvurların hainliklerine nasıl mertçe direnip kefereyi hizaya getirmiş olduğunu mu? Osman Efendi, ziyafetin ayrıntısı yerine Rusya’nın durumunu, gücünü ve bu gücün kaynaklarına dair gerçekleri anlatabilseydi fena mı olurdu? Bugün çocuklarımız tarih kitaplarında o tarihten sonra gerçekleşen yenilgilerimizi, Küçük Kaynarca’yı, Navarin’i, Rusya’nın bizden dönüm dönüm topraklar alıp nasıl genişlediğini mi okurlardı? O padişahlara gerçekleri, Şehdi Osman Efendi’nin anlatmadıklarını yansıtacak yerli basın da yoktu, yabancı kaynaklar da. Gerçekleri bilmemek, anlamamak Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihten silinmesine yol açtı. Bugün Rusya ile yeniden itişmeye başladık. Bu tepişmenin ardında yatan nedenleri iyi bilmek, içyüzünü öğrenmek zorundayız. Günümüzün Şehdi Osman Efendileri bize işin aslını değil de uydurma bilgileri aktardıklarında bunlara inanmayıp gerçekleri yerli kaynaklardan, yetmediğinde de yabancı kaynaklardan arayıp bulup iyice öğrenmeliyiz ki çocuklarımız okullarda yeni felaketler bellemek zorunda kalmasınlar. Kefereyi hizaya getirdi SGK bildirimi ŞANS TOPU 02, 27, 29, 32, 33 + 13 5+1 BİLEN: 351 bin 268’er TL (2 kişi) 5 bilen: 8 bin 782’şer TL 4+1 bilen: 401.95’şer TL 4 bilen: 40.85’er TL 3+1 bilen: 22.30’ar TL 3 bilen: 4.50’şer TL 2+1 bilen: 6.35’er TL 1+1 bilen: 3.35’şer TL C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear