Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
29 AĞUSTOS 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA ÇANKAYA’DA DEVİR TESLİM Erdoğan’ın mal varlığı 13 gün gecikmeyle dün Resmi Gazete’de yayımlandı. 5 bizi yönetenler son 40 yıldır? Umutlarımızı çaldılar, umutsuzlukla baş başa kaldılar! Bunların hiçbirisi yazgı değildi... Olumsuz koşullara boyun eğmemek gerekir... Olanca gücümüzle demokrasiyi ve özgürlükleri savunmak! Çocukları, gençleri, tüm insanları yazmak, hayatın sayfalarını okumak... İşimiz bu olmalı! Gökten inme sanılan ayrıcalıkları tanımamak; ırkçılığı, yoksulluğu ve sömürüyü ortadan kaldırmak için elinden gelen ne varsa yapmak ilericiliğin, devrimciliğin kuralıdır! İşte o zaman aydınsın, devrimcisin, ilericisin, çağdaşsın, demokratsın, solcusun! Ötesi yalakalıktır! İktidarın havuzundan yemlenmek! Sözüm Türk ve Kürt yalakalarınadır, bir yere yazın isterseniz... HHH Kişiliğinden ödün veren birey değil kuldur! Kimi Tanrı’ya tapar; kimi puta, şeytana; kimi paraya, iktidara... İnsanlığın uzun geçmişine baktığımızda ne görürüz? Egemenliği! Bu egemenliği kral kurar, padişah kurar!.. Aydını, sanatçıyı uşak sayan bir egemenlik! Geçmişin izlerinde var olan bu yapıyı, kimi dönemlerde faşizm getirir... Baskıyı, şiddeti, aşağılamayı! Sanatçı, aydın dik durur, boyun eğmez, halkını düşünür! Egemenliğin bir başka türünü Türkiye 2014 yılında yaşıyor... Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu... Havuz medyasının “su kuşları”nı dün televizyonlarda izlerken ne düşündünüz? Hümanizmanın dönüşmediğini, halkın egemenliğine yol açan gelişimini çok önceden görüp söyleyen aydınları, sanatçıları düşündüm... Demek ki Türkiye’de halkımız zincirlerini kıramamış... Bilim insanı kılığında çıkan insanların durumu yürekler acısıydı, iktidarın palazlandırdığı gazetecilerin konuşmaları ise ... Vallahi çok “yalaka” gördüm ama bunlar bir başka... Suratları manda gönünden... Şaşırmadım elbet, tanıyordum onları... Geçmişte Fethullah Gülen’e taparlardı, şimdiler de Erdoğan’a ve Davutoğlu’na... HHH Sevgili Tayyar Eraslan... Devrimci, ilerici, solcu yüreğinle bu kadar direnebildin. Sana güle güle diyorum... Seni unutmayacağım, unutmayacağız, Cumhuriyet çalışanları olarak... Işıklar içinde uyu! ‘Dolar’lı Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları ile Erdoğan’a 500 bin borçlu olanın büyük oğlu Ahmet Burak olduğu ortaya çıktı FIRAT KOZOK Şeytana Tapanlar... Elinde bir dal var, arkanda ağaçlar, çocuklar var, kadınlar, gençler, yaşlılar... Sen ülkeni düşünüyorsun, var olmanın nedenini, gecikmiş sancıları! Bir okur soruyordu geçen günlerde: “Niçin hep çocukları ve gençleri yazıyorsun!” Yanıtım şu oldu: “Geleceğimiz için!” Bir süre durdu ve sonra yanıt verdi: “Geleceğimizi aradık biz de... Çok aradık üstelik... Ölümlerle, acılarla bu yaşa geldik ama geleceğimizi hep çaldılar...” Geleceğimizi hep çalmışlardı gerçekten... Bir kuşak gelecek için vuruldu, öldürüldü... 68 kuşağıydı, devrime inanmıştı onlar, nice genç ölüleri toprağa verdiler, 12 Mart’ın zulmünden geçtiler... Şimdi hepimiz başka yerlerdeyiz... Dağılıp saçıldık, birbirimizi kaybettik! Anılarımız kendimize kaldı tıpkı 78’liler gibi... Hep ama hep bu ülkeyi sevdik biz! Sadece denizlerini, dağlarını, ovalarını, ormanlarını, kıyılarını değil... İnsanlarını! Ayrımcılık yapmadan! Aydın olmak ne demektir, diye sorduk, sorguladık; yanıtı bulmaya çalışırken karanlık kuytuluklarda katledildik. Devrimci ve demokrattık! İlericiydik, çağdaştık! Dünyanın tüm katı gerçeklerini öğrenmek için çabaladık! Onları küçümsemeden, azımsamadan, gizlemeye çalışmadan, ortaya çıkarmak için çabaladık... HHH Bugün düne baktığımızda ne görüyoruz... Binlerce insanımızı yitirdik! Okul yerine cami yaptık! Dinci bir kuşatmaya karşı laiklik temelinde yükselecek olan demokrasiyi ve özgürlükleri yaşama geçiremedik... Cezaevleri, adliye sarayları inşa ettik... Sahte verilerle TSK’nin dibini oyduk... Dindar bir kuşak yetiştirmek için imam hatiplerin sayısını artırdık! Toplumu “laikçi kafa” diyerek ayrıştırırken “TürkKürt” çatışmasını körükledik, kardeşi kardeşe vurdurduk. Sözüm ona aydındık! Hem Türk hem de Kürt aydınlarını öldürten, tetikçiler yetiştiren, derin devleti görmezden gelen bizdik! Her çeşit çıkarcı rüzgâra, baskı fırtınasına; binlerce yıllık geleneklere, yüzlerce yıllık göreneklere karşı; insanı ezen bilgisizliğe, soysuzlaştıran para gücüne karşı ne yaptık, ne yaptı ANKARA Yüksek Seçim Kurulu’nun 15 Ağustos’ta açıkladığı Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları, 13 gün gecikmeyle dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Sonuçlarla birlikte Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın mal varlığı da duyuruldu. Erdoğan’a yıllardır 500 bin TL borçlu olan kişinin de Erdoğan’ın Ülker’deki hisselerini satmasının ardından denizcilik sektörüne giren büyük oğul Ahmet Burak Erdoğan olduğu ortaya çıktı. Köşk’e çıktığı gün itibarıyla 4 milyon 404 bin TL’si ve 10 bin TL’lik arsası bulunan Erdoğan, ulusal para biriminin yanı sıra 200 bin dolarlık döviz hesabını da bozdurmadı. Oysa Erdoğan, Twitter’a erişim yasağını hak ihlali olarak niteleyen Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuruları “gayri milli” bulduğunu ifade etmişti. Erdoğan’ın, belediye başkanlığı ve AKP Genel Başkanlığı sırasında mal bildirimine eklediği eşi Emine Erdoğan’a ait “bilezikler” bildirimde yer almazken, 234 bin TL’lik lüks arabası listeye eklendi. Erdoğan’ın Ankara Subayevleri ve İstanbul Kısıklı’da ikamet ettiği konutlar, “aile dostlarından kiralık” oldukları için listede yer almadı. YSK, Cumhurbaşkanlığı seçimleri kesin sonuçlarını 15 Ağustos’ta açıklamıştı. Açıklamanın ardından, sonuçların ve Erdoğan’ın mal 4 milyon 404 TL Resmi Gazete’de yayımlanan listeye göre Erdoğan’ın bugün itibarıyla memleketi Rize Güneysu’da değeri 10 bin TL olan 2 bin metrekarelik arsası, 8 ayrı banka hesabında toplam 4 milyon 404 bin TL’si bulunuyor. Erdoğan’ın ayrıca 200 bin doları var. Twitter’a erişim yasağı konusunda Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuruları “gayri milli” bulan ve sık sık benzer çıkışlar yapan Erdoğan’ın Köşk’e çıkarken döviz hesabına dokunmaması da dikkat çekti. Abdullah Gül’ün döviz hesabı bulunmuyor. Burak 3 yıldır ödemedi Serveti 3 yılda1 milyon TL arttı Erdoğan’ın TL hesaplarındaki serveti, 3 yılda yaklaşık 1 milyon TL arttı. Erdoğan, en son 16 Haziran 2011’de mal varlığını açıklamıştı. O tarihte Erdoğan’ın bankada 3 milyon 390 bin 384 TL’si, 25 bin sterlini ve 199 bin 867 doları vardı. Erdoğan, sterlin yatırımından vazgeçti. Erdoğan’ın TL hesaplarındaki serveti, 3 yılda yaklaşık 1 milyon TL arttı. Erdoğan, en son 16 Haziran 2011’de mal varlığını açıklamıştı. O tarihte Erdoğan’ın bankada 3 milyon 390 bin 384 TL’si, 25 bin sterlini ve 199 bin 867 doları vardı. Erdoğan, daha sonra sterlin yatırımından vazgeçti. beyanının Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla birlikte kendisinin Başbakanlık görevinin de sona ereceği yorumları yapılıyordu. Ancak aradan 13 gün geçmesine karşın sonuçlar Resmi Gazete’de yayımlanmamıştı. CHP ve MHP “anayasa ihlali” olarak değerlendirilen konuyu YSK’ye taşımış, kurul ise oyçokluğuyla her 2 dilekçenin de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine kararı vermişti. Bu tartışmaların ardından Resmi Gazete’nin fiili sansürü Cum hurbaşkanlığı devirteslim törenine saatler kala mükerrer sayıda yayımlanarak resmileşti. Gazetede sonuçlarla birlikte Erdoğan’ın mal varlığı da yayımlandı. Ancak mal varlığıyla ilgili listede ilginç bir ayrıntı göze çarptı. Erdoğan’ın avukatları tarafından seçim sürecinde YSK’ye teslim edilen mal bildiriminde yer verilen 500 bin TL’lik “alacağın” kaynağının, Erdoğan’ın büyük oğlu Ahmet Burak Erdoğan olduğu ortaya çıktı. Erdoğan’a borçlu olan kişi 2011’den bu yana gizli tutuluyordu. Bilezikler yok Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın mal varlığı da Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre Köşk’ün yeni “first lady”sinin yalnızca 234 bin TL değerinde, 2011 model Audi A8 marka bir aracı bulunuyor. Emine Hanım’ın arabasının modeli de ilk kez dün ortaya çıktı. Erdoğan belediye başkanı iken 1998’de mal bildiriminde Emine Erdoğan’ın 300 TL’lik 8 bileziği, 200 TL’lik bir beşibiryerde altını da bildirimde yer almıştı. Dostlar sağ olsun Erdoğan’ın çocuklarına ait mal varlıkları ile Ankara Subayevleri’nde halen ikamet ettiği konut ve İstanbul Kısıklı’daki villa sosyal medyada tartışma konusu oldu. Erdoğan’ın çocuklarının hiçbiri velayeti altında olmadığı için mal varlıkları açıklanmadı. Erdoğan’ın Ankara Subayevleri’ndeki konutu ile İstanbul Kısıklı’daki villası ise kiralık. Subayevleri’ndeki evin sahibi eski Ankara milletvekili Faruk Koca, Kısıklı’daki villa ise Erdoğan’ın çocukluk arkadaşı Mehmet Gür’e ait. Urla’daki villaların da başka isimlere ait olduğu değerlendirmesi yapılıyor. ‘İl başkanıyken sadece bir dairesi vardı’ Refah Partisi İstanbul İl Başkanlığı’nı da kapsayan süreçte Erdoğan ile 10 yıl çalıştığını, İl Başkan Yardımcılığı da yaptığını belirten Selman Esmerer, Erdoğan’ın Refah Partisi İstanbul il başkanıyken sahip olduğu mal varlığı hakkında “Hiçbir şeyi olmadığını, bir tek Kaptanpaşa’da bir dairesi olduğunu” söyledi. Esmerer, daha sonra ticarete atıldığını belirttiği Erdoğan’ın bu dönemde “orta seviyeye yükseldiğini” söyledi, “ancak bugün bahsedilen miktarların çalışmayla kazanılamayacağını” belirtti. “Belki hazineden almıyorlar ama” diyen Esmerer, kentsel dönüşüm ve TOKİ projelerindeki rantın önemli olduğunun altını çizdi. Esmerer, “TOKİ dairelerinin ciddi bir bölümünün dar gelirliler için astronomik fiyatlarla satıldığına” işaret etti. En az dört bakanın değişmesi beklenen yeni kabine listesi bugün Köşk’e sunulacak Davutoğlu Babacan’ı ikna etti EMİNE KAPLAN ANKARA Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen Başbakan Vekili Ahmet Davutoğlu, bugün kabine listesini Çankaya Köşkü’ne sunacak. Erdoğan, Köşk’teki resepsiyonun ardından saat 22.00’de yaklaşık yarım saat Davutoğlu ile görüşerek 62. hükümeti kurmak için görevlendirdi. Davutoğlu’nun, kabinesini bugün saat 11.30’da Erdoğan’a sunacağı bildirildi. Davutoğlu’nun hazırladığı kabine listesinde pek değişikliğin olmadığı öğrenildi. AKP kulislerinde, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in yeni kabinede yer almayacağı belirtiliyor. Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’ın yerini koruyacağı kaydediliyor. Paralel yapıyla mücadele için Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın devam edeceği konuşulurken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın 2015 seçimlerine kadar parti içi dengeler açısından kabinede kalabileceği dile getiriliyor. Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a: ‘O hesaplar nedeniyle mi Merkel’e sessiz kalıyorsun’ abacan Şimşek’i istedi Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın Merkez Bankası gerginliği nedeniyle Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde “kabinede yer almak istemediğini” ilettiği belirtiliyor. Babacan’ın Davutoğlu tarafından ikna edildiği kaydediliyor. Babacan’ın uyumlu çalıştığı Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de yeni hükümette yer almasını istediği ileri sürülüyor. Ala’nın dışarıdan tek bakan olarak kalabileceği kaydediliyor. AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ya da Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in Dışişleri Bakanlığı’na kaydırılabileceği, seçimden 3 ay önce görevini bırakması zorunlu olan Ala’nın da Başbakan Yardımcılığı’na alınabileceği dile getiriliyor. Erdoğan’ın siyasi danışmanı Yalçın Akdoğan’ın kabineye girmesine kesin gözüyle bakılırken Atalay’ın yerine getirilebileceği kaydediliyor. Nurettin Canikli’nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olabileceği belirtiliyor. Gül uçağa binerken Arınç ve Atalay’ın yanı sıra eski bakanlar da havaalanındaydı. Gençler uğurlamaya gelmedi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) B İsviçre’yi hatırlattı Demokratik ülkelerde şeffaf Dış Haberler Servisi Batılı demokratik ülkelerin seçilmiş liderleri, kişisel servetlerinin de beyanını yayımlıyor. ABD’de geleneksel olarak başkanların kişisel servetleri gündeme taşınıyor. Buna göre, Başkan Barack Obama’nın son serveti 12 milyon dolar civarında. ABD’de ortalama bir vatandaşın yıllık geliri 51 bin dolar civarındayken Obama’nın başkanlık ödeneği 400 bin dolar. Federal sistemle yönetilen Almanya’da Başbakan Angela Merkel’in serveti 2013 itibarıyla 11.5 milyon doları buluyor. Obama ile Merkel, diğer liderlerin yanında “yoksul” kalıyor. Zira dünyanın en varlıklı lideri sıralamasında ilk sırada yer alan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 40 ile 70 milyar dolar arasında mal varlığı olduğu tahmin ediliyor. Putin’i 30 milyar dolar ile Tayland Kralı Bhumibol Adulyadej izliyor. Üçüncü sırada Brunei Sultanı Hassanal Bolkiah’ın mal varlığının değeri 20 milyar dolar. Sıradaki Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdul Aziz el Suud’un mal varlığı 18 milyar dolar geliyor. SİBEL BAHÇETEPE CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni Cumhurbaşkanının malvarlığının resmi gazetede yayımlandığı gün bir kez daha Tayyip Erdoğan’ın İsviçre bankalarında 8 ayrı hesabı olduğu iddiasını gündeme getirdi. Kılıçdaroğlu, dün Belediye Meclis Üyeleri Eğitimi İstanbul Bölge Toplantısı’ndaki konuşmada, Erdoğan’ın bugüne dek kendisi hakkında çok sayıda dava açtığını anımsattı. Çağrısını yenileyen Kılıçdaroğlu, “Senden tek sayfalık bir dilekçe bekliyorum. İsviçre’ye bir yazı yazacağız. Diyeceksin ki ‘Benim ve ailemin, çocuklarımın İsviçre bankalarında hesabı var diye haberler yayımlanıyor. Lütfen benim ve çocuklarımın İsviçre bankalarında hesabının olmadığını bana bildirin’. Bu dilekçeyi istiyorum” dedi. Alman istihbaratının Türkiye’yi dinlediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, özetle şunları dile getirdi: “Bu ülkenin cumhurbaşkanı, başbakanı, iktidar partisi, kimse ağzını açıp bir tek söz bile edemiyor. Şimdi merak ediyorum, acaba bu İsviçre bankaları nedeniyle mi söz edilemiyor. Sen değil miydin Eyy Merkel diye bağıran, sensin, İsviçre bankasındaki paralar için mi sesin çıkmıyor acaba?” Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı yemin törenine katılmamalarına ilişkin “Anayasayı açıkça çiğneyen birisinin anayasaya sadakat yemini ne kadar inandırıcıdır? Ben yalana tanıklık etmeyeceğim” dedi. Eski dostlar uğurladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü’ndeki devir teslim töreninin ardından özel uçak “CBK” ile İstanbul’a gitti. Gül’ü, havaalanında “eski dostları” Başbakan yardımcıları Ali Babacan, Bülent Arınç ve Beşir Atalay, eski bakanlar Ömer Dinçer, Sadullah Ergin, Recep Akdağ’ın da bulunduğu heyet yolcu etti. Partililerin de olduğu uğurlama sırasında duygulu anlar yaşandı. Çankaya Köşkü’ndeki devir teslim töreni sürerken, Esenboğa Havaalanı’nda da yoğun bir telaş yaşanıyordu. Yakın ekibi bilgi vermese de Gül’ün törenden sonra havaalanına gideceği bilgisi kısa sürede yayıldı. Esenboğa Havaalanı’na partililer akın etti. Babacan ve Arınç, Bakan Taner Yıldız, eski bakanlar, AKP Genel Başkan Yardımcıları Hüseyin Çelik, Mehmet Ali Şahin, Gül’ün hemşerisi Ankara Milletvekili Salih Kapusuz, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel ve Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek alana geldi. Gül’ü yolcu etmeye gelenler arasında Arınç’ın “yeni yetmeler” diye tanımladığı isimler bulunmadı. Gül, Kapusuz’un ısrarları üzerine teşekkür konuşması yaptı. Daha sonra uçağa yöneldi. Askeri tören kıtasını selamlayan Gül, uçağa bindi. Gül’ün yakın ekibi de duygusal anlar yaşadı. Birkaç gün önce Twitter’dan “Dava ahlakı ile ahlaklanmamış olanlar iftira ve yalan çamurunda debelenmeye devam etsinler. Müfterilere tek sözüm; biz birliğin yolcusuyuz” diye mesaj atan Gül’ün koruma müdürü Osman Çangal, arkadaşlarına sarılırken gözyaşlarını tutamadı. Gül ve eşi İstanbul’da yaklaşık 100 kişilik bir grup tarafından sevgi gösterileriyle karşılandı. “Bundan sonraki hayatınız nasıl olacak? Siyasete dönecek misiniz?” soruları üzerine Gül, “Yakından takip edersiniz. İstanbul’dayız artık. Ankara’ya ‘Allahaısmarladık’ dedik geldik” yanıtını verdi. Gül ve eşi, el sallayarak Tarabya’daki Huber Köşkü’ne geçti. Müdürü gözyaşlarını tutamadı DAVUTOĞLU, REHİNELERİN GÖLGESİNDE VEDA ETTİ Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun vedası için Dışişleri Bakanlığı’nda düzenlenen törene, 11 Haziran’da IŞİD’in rehin aldığı Musul Başkonsolosluğu görevlilerinin gölgesi düştü. AKP Genel Başkanlığı görevini üstlenirken rehinelere değinmeyen Davutoğlu, bakanlık personeline veda ederken tek cümleyle konuya değindi. Davutoğlu, “Gönül isterdi ki bugün Musul’daki kardeşlerimiz de aramızda olsun. İnşallah onları da en kısa zamanda ailemizin içinde görmeyi ümit ediyoruz” dedi. Davutoğlu’nu Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu uğurladı. ‘Yalana tanıklık etmem’