26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
C 27 KASIM 2014 PERŞEMBE www.cumhuriyet.com.tr Hapis yerine terapi Dış Haberler Servisi Mahkum sayısının gittikçe azaldığı İsveç’te hapishaneler tarihe karışıyor. İsveç hapishane ve gözetim kurumu başkanı Nils Öberg, ülkesinde rehabilitasyon politikalarının başarısını “İsveç’te hapishane cezalandırma için değildir” diyerek izah ediyor. 9.5 milyon nüfuslu İsveç’te 2004’ten beri mahkum sayısı 5 bin 722’den 4 bin 500’e düştü. Geçen yıl ülkedeki 56 hapishaneden 4’ü kapanırken diğer hapishanelerin de bazı bölümleri kapatıldı. İsveç’te yeniden suç işleme oranı yüzde 3040 arasında. Bu İngiltere ve çoğu Avrupa ülkesinde görülen yeniden suç işleme oranının yaklaşık yarısı. Elektronik bileklikle mahkumları şartlı tahliye etme uygulamasının ilk uygulandığı ülke olan İsveç’te mahkumiyet süreleri mümkün olduğu kadar kısa tutulmaya çalışılıyor. 21 yaşından küçük hiç kimseye müebbet hapis verilemiyor ve çocukların hapse girmemesi için azami çaba gösteriliyor. İnsanlar hapse atılmadan önce gözetim uygulaması yapılarak izleniyor ve uyuşturucu, alkol ya da şiddet karşıtı eğitim veriliyor. Gözetim uygulamasında gönüllülerden oluşan 4 bin 500 kişi görevli. İsveç’te geçen yıl dört cezaevi kapandı divasıydı Kültür Servisi Güzel ve tiz sesli bir kuş türünün adı olan “Şahrura” lakabıyla tanınan, Lübnanlı sanatçı Sabah, dün sabah yaşamını kaybetti. Lübnan resmi haber ajansı NNA’nın haberine göre, 87 yaşındaki sanatçı son aylarda sağlık sorunlarıyla mücadele ediyordu. Gerçek adı Canet Feghali olan 1927 Lübnan doğumlu sanatçı, müzik alanındaki başarısının yanı sıra 27 tiyatro oyununda ve 83 filmde rol almıştı. “Arap dünyasının divası” olarak nitelenen Sabah’ın repertuvarında kayıtlı 3 bin 500 şarkısı bulunuyordu. Paris’teki Olympia, New York’taki Carnegie Hall, Londra’da Piccadilly Theatre ve Sydney Opera Evi’nde de sahne alan sanatçı Fayruz ve Wadih El Safi ile eşdeğer tutuluyordu. Sabah, yaptığı 9 evlilikle de gündeme gelmişti. Arap dünyasının Dış Haberler Servisi Ege Denizi’nde, Yunan adası Delos açıklarında antik yerleşim kalıntıları bulundu. Yunan medyasının “Sualtı Pompei”si diye adlandırdığı kalıntılar su yüzeyinin yaklaşık 2 metre altında. Ulusal Helenik Araştırmalar Vakfı ve Sualtı Arkeolojisi Kurumu araştırmacıları tarafından deniz tabanında bulunan çömlek atölyesi kalıntılarının, Antik Roma kentleri Pompei ve Herkulaneum kalıntılarında bulunan çömlek atölyeleriyle aynı olması dikkat çekti. Bir çömlek fırını, 16 çömlek ve kent sular altında kalmadan yıkıldığı anlaşılan birkaç bina kalıntısı da bulunanlar arasında. İtalya’daki ünlü antik kent Pompei Vezüv yanardağının patlamasıyla lav altında kalmıştı. Pompei en çok ziyaretçi çeken turistik bölgelerden. Ege’de ‘Sualtı Pompeisi’ Çocuklara özen Ülkenin en büyük cezaevlerinden Kumla’dan bir hücre... Öberg, geçen yıl mahkumlar arasında yaptıkları araştırmaya dayanarak suça yol açan birçok neden saptadıklarını uyuşturucu, alkol ve psikiyatrik sorunlar gibi nedenlerin bir günde ortaya çıkmadığını, yıllar içinde oluşan sorunlara bir bütün olarak çözüm aradıklarını söyledi. İsveç’te mahkumlara ihtiyaçları olan, desteklenmesi ve yardımcı olunması gereken bireyler olarak baktıklarını söyleyen Öberg, rehabilitasyona odaklandıklarını, politikacıların tutumunun da bu durumda etkili olduğunu belirtti. Hapishanelerin dolup taştığı İngiltere’de konuyla ilgili bir konferans verecek olan Öberg, İngiltere Adalet Bakanı Chris Grayling’in yeni açıkladığı önlemleri de eleştirdi. Önlemler çerçevesinde, mahkumlara üniforma zorunluluğu, dışardan kitap gönderme yasağı getirilirken genç mahkumların kaldığı hapishanelerde 22.30’da ışıkların kapatılması gerekiyor. Öberg, İsveç’te bu gibi önlemlere başvuran bir bakanın görevden alınacağını söyleyerek “Bizde böyle şeyler anayasaya aykırıdır, bizim sistemimizde bu yasak bölgedir. Politikacılar idari süreçlere müdahale edemez. İşbirliği yapamaz, ama hükümetle idare arasında açık bir ayrım vardır” diye konuştu. Yedirmeyin l İsviçre’de hayvan hakları savunucuları, ülkede kedi ve köpek yemenin yasaklanması çağrısında bulunuyor. BBC Türkçe’nin haberine göre yüz binlerce kişinin kedi ve köpek yediği ülkede başlatılan kampanya için parlamentoya sunulmak üzere 16 bin imza toplandı. Eylemciler hükümetin harekete geçmesini ve “evcil hayvanların yenilmesine” son vermesini istiyor. Hayvan haklarını koruma kuruluşu SOS Chats Noiraigue’nin kurucusu ve başkanı Tomi Tomek, “İsviçre nüfusunun yaklaşık üçte biri kedi veya köpek yiyor” dedi. Kedi, ülkenin bazı bölgelerinde Noel yemeği mönülerinde yer alıyor ve genellikle kutlama yemekleri için tavşan gibi, beyaz şarap ve sarımsakla pişiriliyor. İsviçre’de köpek eti ise daha çok sosis yapımında kullanılıyor ve “romatizmaya çare” olarak tüketiliyor. Gıda Güvenliği ve Veterinerlik Bürosu’na göre, kedi veya köpek eti satışı yasak, fakat insanların kendi hayvanlarını yemeleri yasal. Yetkililer ise “kendi hayvanlarını yemelerinin” nadir rastlanan bir durum olduğu görüşünde.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear